e-Dönüşüm denince e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye gibi belgelerin süreçlerinin Gelir İdaresi Başkanlığı ile doğrudan entegrasyonu akla geliyor. Oysa e-Dönüşüm servis sağlayıcıları, talep eden müşterilerine çok daha geniş bir yelpazede hizmet sunabilir. Bu hizmetin detaylarını, başarılı e-Dönüşüm projelerinin özelliklerini derlediğimiz bir yazı dizisi ile sizlere anlatmak istiyoruz.

İlk konumuz ise: Entegrasyonla ilgili Yapılabilecek Değişiklikler

e-Dönüşüm projelerinin özelliklerini incelediğimizde ‘müşteri ve servis sağlayıcı uyumu’nun başarının temel faktörü olduğunu görüyoruz. Bunun için, hem servis sağlayıcı müşterinin e-Dönüşüm sürecinden beklentilerini iyi anlamalı hem de müşteri alabileceği hizmetlerin farkında olmalı.

Sovos Türkiye’nin bir servis sağlayıcı olarak sunduğu dört temel e-dönüşüm (e-Fatura, e-İrsaliye, e-Defter, e-Arşiv Fatura) ürünü bulunuyor ancak bazı müşterilerin farklı ihtiyaçları doğabilir ve e-Dönüşüm süreci tüm şirketler için aynı şekilde işlemeyebilir. Örneğin, lojistikten üretime kadar tüm süreçlerini tek bir sisteminden yürüten şirketler için e-dönüşüm sürecinde de ERP sistemi ile entegrasyon yapılması gerekebilir. Bir diğer örnek de şirket birleşmeleri gibi dönemlerde birden fazla sistemden üretilen defterlerin konsolidasyonunun gerekmesi olabilir. Buradaki kilit kelime: Entegrasyon. e-Belgeleri kendi sisteminize nasıl entegre ettiğiniz/etmek zorunda olduğunuz önemli. Peki entegrasyonla ilgili karşılaşılan değişiklik talepleri nelerdir?

Entegrasyonla İlgili Yapılabilecek Değişiklikler

e-Dönüşüm projelerinde şirketlerin entegrasyonla ilgili ihtiyaçları genelde şu başlıklarda toplanıyor:

Eğer şirketiniz için bir servis sağlayıcı değişikliği söz konusu ise burada başarının en önemli sırrı: ihtiyacı iyi anlatmak, hizmeti iyi dinlemek ve yeni servis sağlayıcıdan hizmeti birebir aynı şekilde beklememek. Yeni servis sağlayıcı bu hizmeti gelişen teknolojisi ile sunuyor olabilir, süreç iyileştirmesi ile karşı karşıya olabilirsiniz. Örneğin; eski aracınızda müziği CD’den dinlerken, yeni aracınızda kablosuz bir şekilde telefonunuzdan istediğiniz şarkıları çalabilmeniz gibi, teknolojiyle yöntem değişebiliyor ancak müzik dinleme ihtiyacınız karşılanmaya devam ediyor. Sadece bu yeni teknolojiyi tanımak için servis sağlayıcınızı iyi dinlemeye ihtiyacınız var.

Servis sağlayıcı değişikliğinde bir diğer önemli konu: geçiş öncesi yasal süreçlerin tamamlanmasını beklemek. Bir e-Fatura gönderildiyse son statüsüne ulaşması, e-Arşiv Faturanın GİB’e raporlanmasının beklenmesi gibi konular dikkate alınmalı, sonuçlanmamış belgeler ile ilgili süreç proje planına konumlandırılmalı. Yasal süreçler tamamlanmadan eski servis sağlayıcıdan ayrılmamanız, fakat bir yandan da yeni servis sağlayıcı ile başvuru işlemlerini gerçekleştirmeniz gerekiyor. Özel entegrasyon sahibiyseniz geçiş sürecinde aynı anda hem eski hem yeni servis sağlayıcınızla çalışabilirsiniz ancak direkt entegrasyonlarda GİB sisteminde tek bir yazılıma izin verdiği için bu seçenek söz konusu olmayacaktır.

Bir servis sağlayıcıdan başka bir servis sağlayıcıya geçişte en çok sorulan sorulardan biri de şu oluyor: “Eski verilere ne olacak?” e-Belgelerin 10 yıl saklama zorunluluğu bulunması nedeniyle bu önemli bir konu. Burada eski servis sağlayıcınızla nasıl bir anlaşma yaptığınızı ele almak gerekiyor: Belgeleri kendiniz mi saklıyordunuz yoksa eski servis sağlayıcınız sizin adınıza mı saklıyordu? Yeni servis sağlayıcı ile birlikte tüm belgelerin tek bir yerde toplanmasını istiyor musunuz? Burada önemli olan ihtiyaçları belirlemek, ardından bu ihtiyaca göre entegrasyonlarla süreci istediğiniz şekle getirmek mümkün.

Mevcut entegrasyon yapısı değişikliği talebine ise şöyle bir örnek verilebilir: ilk başta on-premise denilen şirket içi entegrasyon yapısını tercih etmiş olan bir şirket daha sonra bulut teknolojisinin gelişimi ile fikrini değiştirmiş ve yapısını özel entegrasyona çevirme kararı almış olabilir. Burada yine mevcut entegrasyon yapısını servis sağlayıcıya en doğru şekilde aktarmak kilit başarı faktörü olacaktır.

Birden fazla ERP’den toplanan verilerin konsolidasyonuna yönelik talepler en çok karşılaşılan türden.  Özellikle şirket satın almalarında müşteriler tek bir VKN kullanmak isteyebilirler. e-Arşiv Fatura’da ve e-Defter’de şube yapısı olduğu için bu talepler kolaylıkla karşılanır. Ancak e-Defter’de şubeye yıl ortasında geçiş yapılamaması gibi nedenlerle ek bir entegrasyon yapısı kurulması da gerekebilir. e-Fatura’da etiketler tanımlanabiliyor ancak şirketlerin kendi faturalarını nasıl ayrıştıracağı konusuyla ilgili sorular da gelebiliyor. Gelen faturanın doğru sisteme dağıtılması için yine bir entegrasyon gerekir. Şirketin isteğine göre bu otomatik  yapılabileceği gibi, belirlenen bir kişinin kontrolünde de sisteme gidebilir.

Şirketlerin durumu ne kadar özel olursa olsun e-Dönüşüm süreçlerinde hepsinin biz çözüm yolu oluyor. Müşteri ve servis sağlayıcı birbirlerini iyi tanıyıp sağlıklı bir proje planı çıkardığı sürece e-Dönüşüm projesinin başarıya ulaşmasında hiçbir engel bulunmuyor. Bunun için de iyi bir servis sağlayıcı seçmek şirketler için önemli.

Yazı dizimizin bir sonraki yazısında e-Dönüşüm süreçlerinde servis sağlayıcı seçiminde dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdik.

Tüm blog yazılarımızı buradan inceleyebilirsiniz.

Webinarı İzleyebilirsiniz

Dilerseniz bu yazı dizisinin kapsadığı tüm konuları ilgili webinar kaydından da dinleyebilirsiniz.

SAP kullanıyorsunuz ve e-Fatura uyumunuzu yönetmek için bir çözüme ihtiyacınız var. Ne yapmanız gerek?

SAP kullanıcısı olarak, söz konusu bir e-Fatura çözümünü uygulamak olunca, benimseyeceğiniz yaklaşım anlamında esasen iki seçeneğiniz var. SAP mimarisi üzerinde kendi araçlarınızı geliştirebilirsiniz veya uçtan uca hizmet veren bir servis sağlayıcıyla çalışabilirsiniz.

Bu yaklaşımlar, nihai hedefinize ulaşmanız için size çok farklı yollardan götürecektir. Peki, işletmeniz için hangi seçenek daha iyi? Gelin, inceleyelim.

Birinci seçenek: Kendi araçlarınızı geliştirmek

Kendi aracını geliştir ve kullan yaklaşımı genel olarak SAP’nin sağladığı serbest altyapı üzerine kurulur. Maliyetlere dikkat ediyorsanız ilk bakışta bu kulağa cazip gelebilir. Öte yandan, tüm uzun vadeli çözümlerde toplam sahip olma maliyetini (TCO) göz önünde bulundurmanız gerekir.

Kendi aracınızı inşa etmek, e-Fatura uyumuna giden en kısa yol olmaktan çok uzaktır. Nitekim, bu yolculuğa çıkan birçok kişi yolun nefis bir manzarası olduğunu, sürekli durup kalkmak gerektiğini ve yol boyunca daha önce hiç görmediğimiz şeylerin olduğunu anlatır. Şayet zaman ve teknik uzmanlık anlamında kaynaklarınız kısıtlıysa, bu seçeneği işaretlemeden önce iki kez düşünmeniz iyi olabilir.

İkinci seçenek: Uçtan uca hizmet veren bir servis sağlayıcı ile çalışmak

Uçtan uca çözüm için dışarıdan bir servis sağlayıcı sözleşme yapmanız, dolayısıyla uygulama ve işe uyum süreçlerini işletmeniz gerekir. İyi haber şu ki bunun için uzun vadede bu çözümü uzun vadede kontrol etmek ve sürdürmek için daha az kaynak gereklidir.

Daha önceki örnekten devam edersek, kendi aracınızı geliştirmek manzaralı bir yolsa, uçtan uca hizmet veren bir servis servis sağlayıcı seçmek daha çok otobanda sağa sola sapmadan gitmek gibidir. Yolda fazla iniş çıkış olmaz ama yolculuk hız ve verimlilik açısından size yüksek puan kazandırır.

Ücretsiz hizmetin maliyeti

Halihazırda kullandığınız altyapı için para ödüyorsanız veya yeni bir platforma geçmek için büyük paralar harcama aşamasındaysanız, bir şeyleri ücretsiz alabilme fikri cazip gelecektir. Öte yandan, ücretsiz olanın her zaman projenin süresi boyunca ücretsiz kalmayacağını ve toplam sahip olma maliyetinin sonunda çok daha yüksek olabileceğini unutmamak gerekir.

Gartner araştırma şirketine göre “Tüm çözümlerin belli bir yaşam boyu değeri ve maliyet profili vardır. Farklı etmenler verili bir çözüm için yaşam boyu maliyetleri ve değeri etkileyebilir. İnsanlar sadece satış fiyatına odaklanır ve diğer maliyet bileşenlerinin tümünü önemsiz görür. Ancak satış fiyatı genellikle yazılım ürünlerinin en büyük maliyet bileşeni değildir.

“Kendi başına yap” seçeneği gerçekten bana uygun mu?

Bir aracı şirket içinde geliştirmekle dışarıdan satın alma arasında bir seçim yapmak, farklı sektörlerdeki her ölçekten şirket için ve bir teknoloji çözümü gerektiren birçok potansiyel sorun veya zorluk için yaygın görülen bir durumdur. Bu bağlamda karar verme sürecinde verimlilik, kullanım kolaylığı ve çözümün performansı ciddi şekilde değerlendirmelidir.

Ayrıca bu çözümlerin pratikteki uygulamasını ve işlemlerin hızla ilerlediği, koşulların sürekli değiştiği bir sahada nasıl çalışacağını da düşünmeniz gerekir. Nihayetinde, ürün tasarlandığı gibi çalışmaz ve ihtiyaçlarınızı karşılamazsa, hiçbir değeri kalmaz. Kendi e-Dönüşüm çözümünüzü geliştirmekle uçtan uca bir sağlayıcının çözümünü uygulamak arasındaki farkı anlatmak için pratik bir örnek vermek gerekirse, şu örneği bir düşünün. Büyük bir yapı markete gidip hayalinizdeki mutfağı yapmak için gerekli tüm malzemeleri satın alabilirsiniz. Peki, mutfağı hakkıyla yapmak için gerekli deneyim ve becerileriniz var mı?

SAP nedir, ne değildir?

Nihayet, analizinizi yaparken, konu e-fatura olduğundan SAP’nin ne olduğunu ve ne olmadığını anlamak önemlidir. Şirketin kendi tanımına bakılırsa, SAP iş süreçlerinin yönetilmesine, etkili veri işlemeyi kurumlar içinde bilgi akışını kolaylaştıran çözümlerin geliştirilmesine yönelik yazılımlar üreten önde gelen şirketlerden biri.

SAP, işlemlerinizi sonuçlandırabilecek bir kayıtlı e-Fatura sağlayıcısı değil. Yani, bir noktada, kendi çözümünüzü geliştirseniz bile, bir uç nokta sağlayıcısıyla çalışmanız gerekecektir.

Harekete Geçin

SAP sertifikalı e-dönüşüm çözümlerimiz hakkında detaylı bilgi almak ve size özel demo planlamak için bizimle iletişime geçin.

Son zamanlarda sıklıkla karşılaşılan “e-Defter nedir?”, “Hangi defterleri dijital olarak tutmak zorunludur?”, “e-Defter gönderme tarihleri nedir?”, “e-Defter berat gönderme süresi hakkında bilgi”, “e-Defter ikincil kopya saklama süreleri nasıldır?” gibi soruların yanıtlarını tek bir yazıda sizlerle paylaşmak istedik.

Kısaca ‘yasal olarak tutulması zorunlu defterlerin dijital ortamda oluşturulması’ olarak tanımlayabileceğimiz e-Defter uygulamasını daha detaylı olarak şöyle anlatabiliriz: eDefter, Türk Ticaret Kanunu ve Vergi Usul Kanunu’na göre tutulması zorunlu olan Yevmiye Defteri ve Büyük Defter’in (Defter-i Kebir) elektronik ortamda Gelir İdaresi Başkanlığı (“GİB veya Başkanlık) tarafından belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tutulmasını ve bunların beratlarının oluşturularak GİB’in sistemine gönderilmesini ifade eder. İşletmelerin finansal işlemlerinin dijital ortamda tutulmasına olanak tanıyan bir sistemdir. Bu sistem sayesinde işletmeler, kâğıt tabanlı işlemleri terk ederek zaman ve maliyet tasarrufu yapabilirler, Yevmiye defterinde ve Defter-i Kebirde bulunan tüm kayıtlara ihtiyaç anında kısa sürede ulaşabilirler ve kurumsallaşma süreçlerinde dijital dönüşümün rüzgarından faydalanabilirler.

eFatura Kullanan İşletmelerin e-Defter Saklama Zorunluluğu Neleri Kapsamaktadır?

Defter tutma zorunluluğu olan mükellefler, gelen ve giden faturalar, satışlar, alımlar, giderler, tahsilatlar, ödemeler gibi işletme faaliyetlerine ilişkin tüm bilgileri, Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen esaslara göre defterlerine kaydetmek zorundadırlar. Defter tutma zorunluluğu olan mükellefler, e-fatura kullanıyor olsalar bile, e-Defter oluşturma ve saklama zorunluluğuna tabidirler. 

GİB’in yayınladığı tebliğ kapsamında e-Defter uygulamasına dahil olan mükellefler dahil oldukları aydan itibaren söz konusu defterlerini kâğıt ortamında tutamazlar. Bu mükelleflerin kâğıt ortamında tuttukları defterler hiç tutulmamış sayılır. Defterlerin artık dijital ortamlarda tutulması ve saklanması gerekir.

eDefter Saklamak Zorunlu Mu? Hangi Defterleri Dijital Olarak Tutmak Zorunludur?

Defterlerin asıl kopyaları mükellef tarafından saklanırken; e-Defter dosyaları ile bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının asgari 10 yıl süre ile muhafaza edilmesi zorunluluğu 2020 yılında getirilmiştir. 

Kanunen tutulması gereken defterlerin Vergi Usul Kanunu’na göre 5 yıl, Türk Ticaret Kanunu’na göre 10 yıl saklanma zorunluluğu vardır.

eDefter Uygulamasında Hangi Defterler Oluşturulur?

e-Defter uygulamasında oluşturulacak defterler Yevmiye Defteri ve Büyük Defterdir. Süreç öncelikle Yevmiye Defterinin ardından da onun üzerinden Büyük Defterin oluşturulması şeklinde ilerlemelidir.  

e-Defterde, basılı defterlerden farklı olarak noter onayı gerekmez. Bunun yerine, e-Defter Genel Tebliği’nde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde, elektronik ortamda oluşturulan defterlere ilişkin olarak, GİB tarafından belirlenen standartlara uygun bilgileri içeren ve mali mühür ya da elektronik imza ile onaylanmış elektronik dosyalar olan ​beratlar vardır. Berat, defterin ilgili döneminin mühürlendiği ve değiştirilemeyeceği anlamına gelir.  

e-Defter tutma sürecinde hesap döneminin ilk ayına ait beratın alınması açılış onayı, son ayına ait beratın alınması kapanış onayı, diğer aylara ait beratların alınması ise ilgili aylara ait defterlerin noter onayı yerine geçer.

eDefter İkincil Kopyaların Gelir İdaresi’ne İletilmesi Zorunluluğu

e-Defter ikincil kopyalarının GİBe iletilmesi de bir yükümlülüktür. e-Defter ikincil kopyaları, GİBin belirlediği formatta hazırlanarak, elektronik ortamda iletilmelidir. İletim işlemi, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın belirlediği süreler içinde yapılmalıdır.

eDefter İkincil Kopya İletim Süreleri İçin Önemli Tarihler

e-Defterlerin GİB’in ya da özel entegratörün bilgi işlem sistemlerine yüklenmesi için belli süreler söz konusudur. E-defter kullanımına geçerken işletmeler bunun aylık ya da üç aylık olması ile ilgili bir seçim yaparlar.  

Aylık yükleme yapacak işletmeler için her ayın yüklemesi, üçer aylık takip eden süreçlerde yapılır. Örneğin Ocak ayı beratları Nisan sonuna kadar, Şubat ayı beratları Mayıs sonuna kadar yüklenmelidir. Aralık’a kadar bu süreç böyle devam eder, Aralık ayı ise gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinin verileceği ayın sonuna kadar iletilmelidir.  

Üç aylık seçilen yüklemelerde ise Ocak, Şubat ve Mart ayı beratları her biri ayrı ayrı Mayıs ayı sonuna kadar yüklenmelidir. Nisan, Mayıs, Haziran ayları Ağustos ayı sonuna kadar; Temmuz, Ağustos, Eylül ayları Kasım ayı sonuna kadar yüklenmelidir. Eylül, Kasım, Aralık ayları ise yine gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinin verileceği ayın sonuna kadar iletilmelidir.

Beratlar Geç İletildiğinde Ya Da İletilmediğinde Cezai Yaptırım Uygulanır Mı?

Hesap dönemine ait açılış, kapanış ve diğer beratlarının yüklenmemesi durumlarında Vergi Usul Kanunu’nun 352’nci maddesine göre birinci derece usulsüzlük; geç yüklenmesi durumunda ise ikinci derece usulsüzlük nedeniyle cezai yaptırım uygulanabilir. Defterlerin Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) belirlenen usul ve esaslara aykırı olarak tutulması durumunda ise TTK’nın 562’nci maddesine dayanarak idari para cezası uygulanması söz konusu olabilir.  

İşletmelerin e-defter saklama konusunda dikkat etmeleri gereken kuralları iyi bir şekilde anlamaları ve uygulamaları, gelecekte yaşanabilecek herhangi bir sorunun önüne geçecektir.

E-defter uygulamasına geçiş yöntemleri hakkında detaylı bilgi almak için yazımızı okuyabilirsiniz.

Harekete Geçin

Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.

Bilişim teknolojileri (BT) lideri olmak için iyi bir yıldayız. Yıllar boyu “daha azıyla daha çoğunu yapın” cümlesi teknoloji harcamalarında birçok kurumun sloganı olduktan sonra, işler nihayet iyi yönde ilerlemeye başladı.

Gartner araştırma şirketine göre, 2022 sonunda BT harcamalarının tahminen 4.5 trilyon dolara ulaşması bekleniyordu. Bu, 2021’e kıyasla %5,1’lik bir artış anlamına geliyor ve COVID-19 pandemisi nedeniyle bir süredir rafa kaldırılmış olan teknoloji güncellemelerine ihtiyaç duyan işletmeler için ciddi bir destek.

BT departmanları aynı zamanda sadece işleri ayakta tutmaya çalışmaktansa işin geleceğini stratejik olarak ve başarılı şekilde destekleyecek uzun vadeli projelere odaklanmak istiyor. Bu iddia, BT yönetim çözümleri şirketi Flexera tarafından Teknoloji Harcamalarının Durumu Raporu’nda verilen rakamlarla da doğrulanıyor.

Ankete katılanların %54’ü, bu yılki bütçelerinin hangi alanlara ayrılacağı sorusuna yanıt olarak, çalışanların evden çalışmasını daha kolay ve sorunsuz hale getirecek teknolojilere ayrılan yatırımların ve kaynakların artacağını tahmin ettiklerini söyledi. Katılımcıların %42’si, pandemi sonrası dünyanın gerçekliklerini desteklemek için bulut teknolojilere geçiş konusunda artık daha istekli olduklarını ifade etti.

Anket katılımcılarının tamamı kurumlarının genel BT bütçeleri hakkında kapsamlı bilgi sahibi olan yöneticiler ve üst düzey BT müdürleriydi. Katılımcılar, gelecek yılda nelerin beklendiği konusunda görüşlerini paylaştılar.

Bu bulgular, hibrit ve esnek çalışma ortamları konusuna işletmelerin ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Evden çalışmanın en azından bir ölçüde kalıcı hale dönüşme ihtimali nedeniyle BT departmanları karşılarına çıkabilecek her tür zorlukla baş etmeye hazır olmak için stratejilerini yeniden gözden geçiriyor.

Hükümet Sürece Engel Olabilir mi?

BT departmanlarının geliştirdiği stratejiler makul ve içinde yaşadığımız dünyayla uyumlu. Öte yandan, pandemi sonrasında en iyi planları bile aksatabilecek ve ciddi miktarda bütçe ve kaynak tüketebilecek diğer bir faktör daha devrede: Hükümetlerin e-faturayı zorunlu hale getirmesi.

Çokuluslu bir şirkette bir BT lideri olarak çalışıyorsanız, muhtemelen aşağıdaki iki kategoriden biriyle uğraşmak durumundasınızdır. Birincisi, düzenleyici kurumların gerçek zamanlı denetim ve uygulamalarının getirdiği yeni gerçekliklerle baş etmeyi zaten çözmüşsünüzdür ya da ikincisi, ülkenizdeki zorunlu e-belge uygulamalarıyla mücadele içerisindesinizdir ve bu sorunu kalıcı olarak çözmek zorundasınızdır.

Bunları söylerken neden mi bu kadar kesin konuşuyorum? Çünkü dünyanın en büyük markalarıyla çalışıyorum ve bu uygulamaların şirketlerin BT organizasyonu üzerindeki etkilere birinci elden tanıklık ediyorum.

Söz konusu BT projeleri olunca, bu projelerin çoğunluğu direngen değil, aksine uzun bir sürede yapılan dikkatli ve metodolojik planlamanın bir sonucu. Öte yandan hükümet, burada kuralları değiştiriyor. Artık projeler ve geliştirmeler firmaların takviminize göre ilerlemiyor. Hükümet yeni kurallar ve zorunluluklar uyguladığında, firmaların ya sorunu hızla çözmesi ya da ağır para cezaları veya işletme lisansının alınması gibi sonuçlara katlanması gerekir.

BT Lideri İçin Ne Anlama Geliyor?

Hükümetlerin zorunlu kıldığı e-fatura uygulamasına ilişkin yasalar tüm dünyada hızla yürürlüğe girerken, bu durum BT bütçeleri için gerçek bir tehdit oluşturuyor. BT departmanları, zorunlu e-fatura uygulamalarının getirdiği yeni gerçekliklere hazırlıklı olmak zorunda. Devlet kurumlarının işletmenizin veri yığınına kadar girip ağınızdan geçen işlemleri gerçek zamanlı olarak incelediği bu dönemde, bilgileri gerçek zamanlı olarak ve istenen formatta iletmenizi sağlayacak bir çözüme ihtiyacınız olacaktır.

İşin özü, uyum artık bir vergi meselesi olmaktan çıktı. BT liderleri ve diğer üst düzey liderler, her alanda iş fonksiyonlarını aynı hizada tutmak üzere birlikte çalışmak zorunda.
BT departmanları, şirket hangi sektörde veya ülkede olursa olsun, hükümetlerin zorunlu hale getirdiği uygulamaları karşılamak için gerekli kaynakların ve araçların hazır olmasını sağlamak zorunda.

Sorunun erken aşamada çözülmemesi sadece gelecekte daha karmaşık ve maliyetli sorunların doğmasına yol açacaktır ve bu sorunlar diğer öncelikli projeler için ayırmış olduğunuz kritik bütçeleri ve kaynakları tüketecektir.  

Webinarı İzleyin

16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAP S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.

Özel entegratör nedir, kişilere, kurumlara nasıl avantajlar sağlar ve özel entegratörü seçerken nelere dikkat edilmeli gibi sıklıkla sorulan sorulara yanıt veren yazımızın ardından bu kez özel entegratör değişikliği yapmak isteyenlerin merak ettiklerini gündeme aldık.

E-belge dijitalleşme sürecinde ilk seçtiği özel entegratörün hizmetlerinden memnun kalmayan kişi ve kurumlar belirli bir noktada değişikliğe gitme ihtiyacı duyuyor. Konuyla ilgili bir önceki yazımızda belirttiğimiz ‘özel entegratörü seçerken nelere dikkat edilmeli’ maddelerini dikkate alarak seçimini yeniden yapan şirketler artık değişikliğe hazır, peki bu değişiklik sırasında kendilerini neler bekliyor?

Özel Entegratör Değişim Süreçlerine İlişkin Sık Sorulan Sorular

Özel entegratör değişim süreci ile ilgili sıklıkla sorulan soruları yanıtladık.

Sovos özel entegratör süreçlerini nasıl kolaylaştırıyor? Yalnızca E-Dönüşüm çözümleri mi sunuyorsunuz? Bunun sağladığı avantajlar nelerdir?

Sovos olarak tek hizmet alanımız e-dönüşüm. E-fatura, e-irsaliye, e-defter, e-arşiv, e-müstahsil makbuzu, e-serbest meslek makbuzu gibi elektronik belge çözümleri sunuyoruz. SAP müşterilerine de e-dönüşüm ile ilgili olarak SAP içerisinde kullanabilecekleri özel bir paket sunuyoruz. Sadece e-dönüşüm çözümlerine odaklanmış olmamız, hizmetimizi güncel tutmamızı ve sürekli geliştirmemizi sağlıyor ve müşteri memnuniyetinin çok yüksek olmasıyla sonuçlanıyor. Müşterilerimizi regülasyonlarla ilgili sürekli güncel tutabildiğimiz için bu alanda ayrı bir takip mekanizması geliştirmeye ihtiyaç duymuyorlar.

Yaşanan regülasyon güncellemelerinin uygulanmasında gecikmeler oluyor mu?

Bizim tek odağımız e-dönüşüm. İşi sadece ilgili regülasyon değişikliklerini takip etmek olan bir ekibimiz bulunuyor. Regülasyon duyuruları yayınlanır yayınlanmaz ilgili değişiklikleri anlaşılır bir dilde müşterilerimize iletiyoruz ve herhangi bir gecikme yaşamalarının önüne geçiyoruz.

Değişim Sürecinde GİB’e iletilen belgelerin geç gitmesi gibi bir durum söz konusu olabilir mi?

Belgeler sistemimize ulaştığı anda biz de GİB’in web servislerinin müsaade ettiği sürelerde belgeleri iletiyoruz. Ancak bu süre bazı şirketler için yeterli olmayabiliyor. Bu nedenle GİB zamanla tebliğde bazı güncellemeler yaptı. Örneğin, e-irsaliye konusunda bir güncelleme yaparak, ‘eğer arada entegratör firma bulunuyorsa, belgenin entegratöre ulaşması ve onun tarafından onaylanmasını aracın yola çıkması için yeterlidir’ diyerek bu gibi gecikmeleri engellemiş oldu.

Özel Entegratör değişikliğinde eski entegratörden satın alınan kontör ve bakiyeler ne olacak?

Eski kontör ve bakiyelere ne olacağı önceki entegratör ile yapılan sözleşmenin kapsamına göre belirlenir. Her entegratörün sistemi farklı çalıştığı için bir entegratörün sisteminde kontörleri diğerine transfer etmek mümkün olmuyor. Müşterimiz ile çalışmaya başlarken yeni biz sözleşme hazırlıyor ve yıllık olarak kontör paketi tanımlıyoruz. Kendisine tanımlanan havuzda kontörleri istediği uygulamalarda kullanabiliyor.

Yetkilendirme konularında nasıl destek sağlıyorsunuz?

Müşteri SAP paketimizi alarak ilerliyorsa buradaki yetki objelerini kullanarak çok geniş ölçüde yetkilendirme yapabiliyor. Gelen veya giden faturaların yetkiyle görüntülenmesi, işleme durumlarının kaydedilmesi ve izin verilen ölçüde görüntülenmesi gibi kurallar üzerine konuşulabilir. 

XSLT dosya formatında müşteri bazında çok fazla fatura tasarımı mevcut, bunlar olduğu gibi aktarılıyor mu?

XSLT tasarımcımızla birlikte müşterilerimize bir tasarım sunuyoruz. Eğer müşterimiz önceki tasarımlarını kullanmak ya da özel bir tasarım isterse bu noktada bir analiz gerçekleştirmemiz gerekiyor. Ve bunun sonunda en uygun tasarımı hazırlıyoruz.  

Özel entegratör değişikliği ile birlikte etiket bilgisi değişiyor mu?

Farklı bir özel entegratörden bizim sistemimize geçiş yapan ya da entegrasyon modelini değiştiren şirketlerin bizim bulut sistemimize geçişi anında etiket bilgisi tanımlanıyor. Değişiklik olabilir, ilgili şirket bununla ilgili bilgilendirilir. 

Sadece özel entegratör ile iletişimde olmak yeterli mi? 

E-belge süreçlerinde kişi ve kurumların en çok zorlandığı konulardan biri SAP danışmanlık firması, GİB, entegratör gibi farklı alanlardan birçok kişi ile belirli yazışmalar ve görüşmeler yürütmek zorunda kalmaları. SAP paketimizi kullanan müşterilerimizin sadece bizimle iletişimde olması yeterli oluyor. Bu paket ile veriyi SAP’den alıp GİB’e kadar ileten uçtan uca bir çözüm sunuyoruz.  

Harekete Geçin

SAP sertifikalı e-dönüşüm çözümlerimiz hakkında detaylı bilgi almak ve size özel demo planlamak için bizimle iletişime geçin.

Verginin dijitalleşmesinde, e-belgelere geçiş döneminde ve sonrasında özel entegratörler kilit bir rol üstlendi. Peki ‘nedir bu özel entegratör?’ ve ‘nasıl faydalar sunar?’

‘Özel entegratör’, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) yayınladığı tebliğler ile e-belge mükellefi olan ya da gönüllü olarak vergi süreçlerini dijitalleştirmek isteyenlerin karşısına çıkan ilk kavramlardan biridir. Ancak özel entegratörün ne olduğu, kullanıcıya nasıl faydalar sağladığı, iyi bir özel entegratörün hangi özellikleri taşıması gerektiği yeterince bilinmiyor.

E-belge kullanımlarında GİB’in genel amacı, zaman ve maliyet tasarrufu sağlayan güvenli bir sistem oluşturmak ve vergi denetimini bu sistem üzerinden düzenli bir şekilde, gecikmelere, cezalara yol açmadan yapabilmek. Kademeli olarak yapılan e-belge geçişi, bir süre sonra alım-satım yapan tüm şirketlerin/kişilerin sisteme katılmasıyla sonuçlanacaktır.

Bu sisteme uyum sağlayabilmek için mükelleflerin önünde üç seçenek bulunuyor:

Özel entegratör, GİB’in kılavuzları doğrultusunda e-belgeleri oluşturan, gönderim ve takibini yapan; kendi sistemleri üzerinde bu kayıtları saklayarak, istenildiğinde ulaşılmasını sağlayan, mevzuatı yakından takip ederek mükellefler adına gerekli güncellemeleri yapan yetkili aracı firmadır.

Özel Entegratör e-Belge Süreçlerini Kolaylaştırır

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın binlerce kurumun her birinin sistemine ayrı ayrı kontrol sağlamak yerine, entegratör firmalar üzerinden ‘özel entegrasyonu’ teşvik ettiği biliniyor.

Direkt entegrasyon için firmaların GİB’e bağlanacak sunucuları kendilerinin temin etmesi gerektiği için sunucu ve sunucudan kaynaklanan önemli maliyetler ortaya çıkıyor. Özel entegratör ile çalışmak ise bu maliyetleri ve uyum sorunlarını ortadan kaldırıyor, zaman tasarrufu sağlıyor.

GİB tarafından Özel Entegratör yetkinliğini alan firmalar müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu gibi belgeleri ve arşiv raporlarını hizmet verdikleri firma adına imzalayıp GİB’e gönderebilir. Böylece GİB ile olan iletişim ve bu anlamdaki sorumluluk da entegratör firmaya aktarılır.

Özel Entegratör Hangi Aşamalarda Kolaylık Sağlar?

Özel entegratörlerin e-belge geçişinde sunduğu kolaylıkların yanı sıra geçiş sonrası sunduğu pek çok avantaj da bulunuyor. Bunların başında ise alanında uzman ekiplerin, sıklıkla değişen ya da yenilenen regülasyonlara hakimiyeti ve gerekli yönlendirmeleri zamanında yapabilmesi geliyor.

GİB, özel entegratörlerle çalışan kişi/kurumlara ayrı avantajlar da sunuyor. Örneğin e-irsaliye sisteminde, bir taşımanın başlayabilmesi için öncelikle ilgili e-irsaliyenin GİB’in sistemine ulaşması ve onaylanması gerekir. Ancak eğer arada entegratör firma bulunuyorsa, GİB belgenin entegratöre ulaşması ve onun tarafından onaylanmasını yeterli buluyor. Bu durum GİB’in sistem yoğunluklarından kaynaklanabilecek gecikmeleri engelleyerek zaman kazandırıyor, gün içinde çok sayıda sevkiyat yapan firmaların memnuniyetini sağlıyor.

Özel Entegratör Nasıl Seçilir?

GİB’in internet sitesi üzerindeki özel entegratörler listesinde yer alan kurumlardan biri özel entegratör olarak seçilebilmektedir. Bu seçimde dikkat edilmesi gereken özellikler ise şöyle sıralanabilir:

Özel Entegratörden Hangi Hizmetleri Alabilirsiniz?  

Özel Entegratörle çalışmanız durumunda öncelikle aşağıdaki hizmet ve ürünlerden faydalanabilirsiniz:

Bunun yanı sıra örneğin Sovos’ta yukarıda sıralanan ürünlere ek olarak ‘Satış Sonrası Destek’ hizmeti de sunulur. Retainer Package ve Technical Account Manager gibi hizmetlerle, müşterinin kendi özel ürünün üzerindeki değişiklik taleplerinin gerçekleştirildiği çalışmalar da söz konusudur. Sovos uzmanları, müşterinin ‘ERP’siyle entegrasyon projelerinde destek sunabilir. Ayrıca müşteriler regülasyonlardaki değişiklikler hakkında önceden bilgi alabilirler, özel entegratör regülatif güncellemeleri otomatik olarak yapar. Bunun yanı sıra GİB ile uyumlu bir şekilde belgelerinin 10 yıl güvenli şekilde saklanması sağlanır.

Özel Entegratörlerle Nasıl Çalışılır?  

Firmalar maliyet ve zaman tasarrufu sağlamak, işinin ehli bir partnerle çalışarak vergi ve fatura konusunda en güncel düzenlemelere uyumluluk göstermek ve ileride karşılarına çıkabilecek olası bir cezadan kaçınabilmek için özel entegratörlerle çalışırlar. Sovos özel entegratörlük hizmetini, müşterilerine on-premise ya da bulut üzerinden sunar. ‘On-premise’ türünde hizmet almak isteyen müşteriler, kendi bilgilerini kendi sistemleri içerisinde tutabilme seçeneğinden faydalanabilirler. Bulut seçeneğini tercih eden müşteriler ise ‘private’ ya da ‘public cloud’ türünde hizmet kullanabilir. Bulut seçeneği, müşterilere, belgelerinin güvenli bir şekilde iletilmesi ve arşivlenmesi hizmetini de sağlar. Ayrıca bu müşteriler, belge kesmek veya belge almak için kontör adı verilen birimleri satın alarak işlemlerini gerçekleştirebilirler. Sovos, her bir ürünün regülatif zorunluluğuna uygun olacak şekilde, en güvenli ve premium hizmeti müşterilere sunarak sorunsuz bir şekilde iş süreçlerini yönetmelerine imkân sağlar… Müşteriler, fatura işlemlerini aşağıda yer alan modellerden birini seçerek gerçekleştirebilirler:

Harekete Geçin

Sovos, GİB’de hakkında ‘kayıp belge’ ihbarında bulunulmamış ‘tek özel entegratör’ olma özelliği ile bilinmektedir. Gelişmiş e-belge çözümlerimiz ile firmanızın e-dönüşüm sürecinde size nasıl yardımcı olabileceğimize göz atabilirsiniz.

“Başarılı E-Dönüşüm Projeleri: Müşteri ve Servis Sağlayıcı Uyumu” başlığıyla düzenlenen webinarda uzman ekibimiz; başarılı bir proje süreci yürütebilmek için servis sağlayıcılar ile firmalar arasındaki uyumdan, başarılı e-dönüşüm projelerinin gereksinimlerine kadar en çok merak edilen konuları ele aldı. 

En çok merak edilen sorular ve yanıtları için okumaya devam edin.

Aracı Kurumların ‘EDönüşüm Servis SağlayıcıOlarak Rolü Nedir? 

Bu konu iki başlık altında incelenebilir: Birincisi, servis sağlayıcınız yazılım desteği sunuyor olabilir. Bu destek; B’e bağlantı yönteminden, bağımsız olarak firma adına veriyi toplayan, organize eden, B’in talep ettiği UBL (Evrensel İş Dili) tasarımına çeviren, beratlarını oluşturan ve firma için B’e ulaştıran uygulamalardır. İkinci yöntem ise firmalara sunulan özel entegrasyon hizmeti olabilir. Özel entegratör sertifikasını alan firmalar arşiv raporlarını, müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu gibi belgeleri hizmet verdikleri firma adına imzalayıp B’e gönderebilir. Bununla beraber özel entegratörlerin çoğunun ‘e-belge, e-fatura saklayıcı kuruluş’ unvanları da bulunduğundan söz konusu belgeleri sözleşme süresi ya da B’in talep ettiği 10 yıl boyunca saklayabilirler. Bazı servis sağlayıcılar regülasyon, altyapı, hosting danışmanlıkları ya da özel sunucu gibi hizmetler de verebilmektedir. 

Proje Yönetimi Yaklaşımı Olan Waterfall ve Agile Yöntemleri Arasındaki Farklar Nelerdir? ‘Sprint ve Scrum Döngüleri Nasıl Olmalıdır? 

Agile: Yazılım projelerinde müşteri ihtiyaçlarına daha çabuk ve esnek bir şekilde cevap verebilmek için kullanılmaya başlamıştır. Bu yaklaşımda en önemli faktörler değişime hızlı adapte olması ve çözümler sağlaması, müşterinin devamlı projeye dahil edilmesi, proje ekibi ile birlikte sık toplantılar yapılması ve ekibin kendi kendini organize etmesidir. Sprint ise bu yöntemle calışan ekibin tekrarlı bir şekilde gerçekleştirdiği döngülerdir. Agile proje yönetme metodolojilerinden birisi olan Scrum adaptasyona açık sorunları ele alabildikleri bir yapıdır. 

Waterfall: Analiz, tasarım, yazılım, test ve yayın fazlarından oluşur. Geleneksel bir yöntemdir; süreçler yukarıdan aşağıya doğrusal olarak işler. Proje sahibi, proje tamamlandıktan sonra çıktı görür. 

Proje yönetim yaklaşımı uygulanılan projeye göre farklılık gösterecektir. Örneğin: E-fatura implementasyonu yapılan bir projede süreçler ve ürün bir hayli olgunlaşmış olduğundan “Waterfall” modeli tercih edilir. Analiz ve geliştirme gibi süreçler takip edilerek ürünün implementasyonu sağlanır. 

Ancak ‘veri merkezi’ değişikliği ya da sıfırdan ürün kurulumu gibi belirsiz bazı durumlarda daha dinamik, çevik gitme ihtiyacı göz önünde bulundurulmalıdır. Bunlarda “Agile” mantığıyla ilerlemek doğru olacaktır. Bazen ise dışarıda ve içeride farklı yöntemleri olan hibrit modeller tercih edilebiliyor.  

Özetle, projenin yöntemi ve içinde bulunulan ortama göre değişiklik gösterecektir. Genel olarak ürün kurulumlarında waterfall ya da hibrit yöntemleriyle ilerlenir. 

E-Dönüşüm Projelerinde Direkt Entegrasyon” mu “Özel Entegrasyon” mu Avantajlıdır? 

GİB her ne kadar iki yaklaşımı da paylaşıyor olsa da önerdiği bir yaklaşımı vardır. Yedi yüz elli binden fazla efatura mükellefinin 1/3’ü fatura süreçlerini GİB portal üzerinden yönetiliyor. Geriye kalan mükellefler ise Direkt ya da Özel Entegrasyon yöntemleri ile efatura süreçlerini yönetiliyor. Bunun yarısının direkt entegrasyon diğer yarısının ise özel entegrasyon olduğu düşünülürse; Gelir İdaresi Başkanlığı seksen tane özel entegratörü denetleyerek iki yüz elli bin tane firmayı kontrol edebiliyorken, diğer iki yüz elli bin firma için bu firmaların sunmuş oldukları sunuculara doğrudan bağlantı sağlamak ve sürekli denetlemek zorunda kalıyor. Bu da B’in Özel Entegrasyonu teşvik ettiği anlamına geliyor. 

E-irsaliye güncellemesi bu duruma örnek olarak gösterilebilir.

B, bir taşımanın başlayabilmesi için ilgili e-irsaliyenin kendi sistemine düşmesi ve onaylanması gerektiğini daha önce bildirmişti. Yeni güncellemeyle beraber şu bilgi paylaşıldı: Eğer firmalar Özel Entegratör sistemini kullanıyor ise firmanın özel entegratörünün e-irsaliyeyi kabul etmesi yeterlidir. Bu sayede tüm sorumluluk özel entegratör firmaya geçmiş olur ve özel entegratör firması 15 dakika içinde e-irsaliyeyi B’e iletmekle yükümlüdür. Bu, özel entegratöre kıyasla daha yavaş olan GİB sistemlerindeki bekleme süresini ortadan kaldırmış olur. Özellikle gün içinde yüzlerce, hatta binlerce sevkiyat yapan firmaların memnuniyetini artırıyor.  

S/4HANA Geçişinde Özel Entegratör Firması Ne Zaman Dâhil Olmalıdır? 

SAP kullanan firmalar ECC’den HANA’ya geçiş projelerini gerçekleştiriyor.  

Projenin ilk gününde, SAP paketi satın alınırken özel entegratör seçiminin yapılması ve proje yaklaşımının belirlenmesi tavsiye edilir. S/4HANA, public cloud’da kullanılacak ise tedarikçilere; S/4HANA public cloud’u satın alma sürecinde ulaşılması daha doğru bir yönlendirme alınmasını sağlayacaktır. 

E-arşiv FaturaTam Entegrasyon Sürecinde Hangi Aşamadadır? 

E-arşiv faturalarda tam entegrasyon ilk çıktığı günden beri mevcut. Bununla birlikte Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB), e-arşiv faturasının üretilebilmesi ve onun imzalanabilmesi için istediği sertifikasyonları, firmaların doğrudan almaları hem maliyet hem de yönetim açısından çok verimli olmadığından çok uygulanan bir yöntem değildir. Bu durum firmalar nezdinde “E-arşiv fatura yalnızca özel entegrasyon yöntemiyle çalışabilir” algısına neden olmuştur.  

Direkt entegrasyon kullanıcıları, e-faturada GİB’e doğrudan bağlansalar dahi e-arşiv raporlarını, teknik sertifikasyonlara sahip özel entegratör yoluyla işlemlerini tamamlamak durumundadırlar. Bununla beraber firmalar bu sertifikasyonu aldıkları taktirde işlemleri kendileri de yapabilirler.  

Defter Bildirim Programı Değiştiriliyorsa E-Deftere Yıl Ortası Yerine Yıl Başında geçiş Yapılmalıdır 

Defter veriniz yoğun ise o ayın başında geçilmesi önerilir. Öte yandan veriniz çok yoğun değil ise sürecinizi her zamanki gibi ayın ilk ya da ikinci haftasında başlayarak yürütebilirsiniz.  

Regülatif anlamda söz konusu olan dört uygulamaya da ara dönem gibi yılın herhangi bir döneminde geçiş yapılabilir. Burada bazı istisnalar mevcut. GİB, “Eğer e-defterde şube yapısına geçilecekse bu yeni yılda olmak zorunda” bilgisi paylaşıyor. Bunun dışında defterde önemli olan sizin mali yılınızın başlangıcı olduğundan, ne zaman istenirse e-belgelerde değişime gidilebilir. Ayrıca, e-faturaya yeni geçecek bir firma ise bu 3 milyon liralık ciro limitini aştığı ve önümüzdeki yıl Temmuz ayında e-faturaya geçmek zorunda olduğu anlamına gelir.  

Testi Onaylanmış Projenin ‘ReleaseCanlıya Alma Aşamasında, Tüm Yapının Detayları Takip Etmek İçin Bir Araç ya da Metodoloji Kullanıyor Musunuz? 

Test aşaması bittikten sonra, canlı geçiş için bir liste çıkartılır. Bu liste, Proje Yönetim Ofisi(PMO) ekibine ait olduğundan içeride bütün projeler gözetilerek doğru bir sırada ve standart yapıda kurgulanmış olur. Ayrıca proje ya da sistem bazlı bazı adımlar da eklenebilir. Canlı geçişin doğası gereği gün ve saat bazlı planlama yapmak gerekebiliyor.  

Özetle, standart şablonlar müşteriye özel hâle getirilerek herhangi bir adımın atlanmaması sağlanır. Tüm süreç boyunca ‘Waterfall’ mantığıyla ilerlenir. Sovos’ta iç kalite kontrol mekanizması sayesinde projenin kalite kontrol aşamasından geçebilmesi için hem teknik hem de iş yöneticileriyle, onların ek yorum ya da soruları üzerinden bir beyin fırtınası yapılır. Herhangi bir adımın atlanmaması için listelere proje ekibi ve Sovos proje ekibi ayrı ayrı odaklanılır. 

E-dönüşümde Sovos’u Tercih Etmenin Sağladığı Avantajlar Nelerdir? 

Odağı tamamen e-dönüşüm olan Sovos’ta 350 kişilik e-dönüşüm ekibiyle tüm ERP’ler üzerinde ve regülasyonlarla ilgili çalışmalar yapılıyor. Türkiye’deki pazarın yüzde 40’ına hâkimiz olan Sovos; Türkiye’deki ilk 500 şirketin 400’ünde, global şirketlerin büyük bölümünde ürünlerini konumlandırmış durumdadır. FMCG, akaryakıt, perakende gibi aksiyonların hızla alınması, belgelerin, faturaların en hızlı şekilde üretilmesi gereken sektörlerde Sovos ürünleri kullanılmaktadır. 

Türkiye’deki en güvenli ‘veri merkezi’nin en büyük müşterilerinden birisi olması sayesinde Sovos, GİB’de hakkında ‘kayıp belge’ ihbarında bulunulmamış ‘tek özel entegratör’ özelliğini kazanmıştır. 

GİB’in ve kendi sistemlerinin anlık ulaşılabilirliğini ‘herkese açık bir şekilde yayınlıyor ve bu bilgileri bağımsız denetçi kuruluşlar vasıtasıyla ulaştırıyor. Dolayısıyla sunduğu tüm bilgilerin arkasında uzman kuruluşlar yer alıyor. 

Güvenlik ve altyapı destekleri bağlamında, penetrasyon ve sistem güvenlik sonuçlarının hepsini güvenli veri kaynaklarıyla sunabiliyor. Proje, satış ve satış sonrası desteklerde uzman ekipleriyle tüm ürünlere hâkim durumdadır. Dolayısıyla ekipte bir değişiklik olduğunda hizmetlerin kesintisiz sürmesi sağlanır. Ürünlerin özellikleri, gücü, son kullanıcılara sunduğu deneyimler, global oryantasyon ve globaldeki regülasyon uzmanlığı sağladığı diğer avantajlardandır. 

Webinarı İzleyin

16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAP S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.

Dijitalleşme her geçen gün global çapta etkinliğini artırıyor. Bu doğrultuda şirketler, regülasyonlar kapsamında zorunlu ya da tamamen gönüllü olarak dijitalleşme yönünde adımlar atıyor.  

Tüm dünyada pandemi süreci ile ciddi bir ivme kazanan dijitalleşme; iş gücü, maliyet ve zaman gibi konularda oldukça değerli avantajlar vadediyor.  Özellikle de dijitalleşmenin en önemli ayaklarından biri olan e-dönüşüm, şirketler için büyük kolaylıklar ve tasarruf imkânı sunuyor.  

Şirketler e-dönüşüm yani e-belge yönetimi de dahil olmak üzere vergilendirmeye ilişkin pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümlere erişmek için servis sağlayıcılar ile iş birliğini tercih ediyor. Bu noktada servis sağlayıcı seçimi konusunun hassasiyeti ön plana çıkıyor. 

E-Dönüşümde Servis Sağlayıcı Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?

Şirketlerin e-dönüşüm sürecini doğru ve verimli bir şekilde yürütebilmek için;   

Global Servis Sağlayıcı ile Çalışmanın Avantajları Neler?  

Servis sağlayıcı seçerken özellikle global çapta hizmet ağı ve deneyimi olan bir servis sağlayıcı ile çalışmak birçok alanda şirketleri bir adım öne taşır. 

Webinarı İzleyin

16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAP S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.

BT lideri olmak için iyi bir yıl. Teknoloji harcamaları söz konusu olduğunda, çoğu kuruluşun mantrası olan “daha azla daha fazlasını yapın” ifadesinin çok uzun yıllar geçmesinden sonra, işler nihayet düzeliyor.

Araştırma firması Gartner’a göre, BT harcamaları 2022’de tahminen 4,5 trilyon dolara ulaşacak. Bu, 2021’e göre %5,1’lik bir artışı temsil ediyor ve COVID-19 salgını nedeniyle ikinci plana atılmış olabilecek teknoloji güncellemelerine ihtiyaç duyan işletmeler için çok ihtiyaç duyulan bir destek.

BT departmanları ayrıca, işleri sadece ayakta tutmaktan işin geleceğini stratejik ve başarılı bir şekilde destekleyecek daha uzun vadeli projelere odaklanmaya isteklidir. Bu iddia, BT yönetim çözümleri şirketi Flexera’nın State of Tech Harcama Raporunda sağladığı rakamlarla desteklenmektedir.

Bu yıl bütçelerin nereye tahsis edildiği sorulduğunda, ankete katılanların %54’ü, çalışanların evden çalışmasını daha kolay ve sorunsuz hale getiren teknolojiye uygulanacak yatırım ve kaynakların artmasını bekliyor. Ankete katılanların bir diğer %42’si, pandemi sonrası dünyanın gerçeklerini desteklemek için buluta geçme konusunda yeni bir istek duyduklarını belirtti. Bu ankete katılanlar, kuruluşlarının genel BT bütçeleri hakkında önemli bilgiye sahip olan BT’deki tüm yöneticiler ve üst düzey yöneticilerdi ve gelecek yıldan ne bekleyeceklerini değerlendirdiler.

Bu bulgular, işletmelerin hibrit ve esnek çalışma ortamlarına ne kadar önem verdiğini gösteriyor. En azından belirli bir kapasitede evden çalışmanın kalıcı olma olasılığı, BT departmanlarının ortaya çıkabilecek her türlü zorluğun üstesinden gelmek için stratejilerini yeniden gözden geçirmelerine neden oluyor.

Hükümet Engel Olabilir mi?

BT departmanları tarafından ana hatları çizilen stratejiler sağlamdır ve şu anda içinde bulunduğumuz dünyayla uyumludur. Bununla birlikte, en iyi hazırlanmış planları raydan çıkarma ve muazzam miktarda bütçe ve kaynağı yutma potansiyeline sahip, iş başında başka bir pandemi sonrası güç var. Devletin zorunlu kıldığı e-fatura.

Çok uluslu bir şirkette BT lideri olarak çalışıyorsanız, muhtemelen aşağıdaki iki kategoriden birine girersiniz. Birincisi, düzenleyici makamlar tarafından gerçek zamanlı gözetim ve yaptırımın yeni gerçekleriyle karşı karşıya kaldınız. Ya da iki, kendi iç görevlerinizle mücadeleye girmek üzeresiniz, bu sorunu temelli çözün.

Bu deklarasyonda neden bu kadar kesinim? Çünkü gezegendeki en büyük markalardan bazılarıyla çalışıyorum ve bu zorunlulukların BT organizasyonları üzerindeki etkilerine ilk elden tanık oluyorum.

BT projelerine gelince, çoğu gerici değil, uzun bir süre boyunca dikkatli ve metodik planlamanın sonucudur. Ancak hükümet burada kuralları değiştiriyor. Projeler ve yükseltmeler artık zaman çizelgenizde değil. Yeni kanunları ve zorunlulukları uygulamaya koyduklarında, ya sorunu ele almak ve düzeltmek için hızlı hareket edersiniz ya da ağır para cezalarından işletme ruhsatınızı kaybetmeye kadar değişen sonuçları ödersiniz.

Bu benim için ne anlama geliyor?

Devlet tarafından zorunlu kılınan e-fatura yasaları dünya çapında hızla yaygınlaştıkça, BT bütçeleriniz için inandırıcı bir tehdit oluşturuyorlar. BT departmanları, devletin zorunlu kıldığı e-faturaya eşlik eden yeni gerçeklere hazırlıklı olmalıdır. Artık işletmenizin veri yığınında bulunan ve işlemleri ağınızda dolaşırken gerçek zamanlı olarak inceleyen yetkililerle, bilgileri gereken biçimde gerçek zamanlı olarak iletmenizi sağlayan bir çözüme ihtiyacınız olacak.

Sonuç olarak, uyum artık bir vergi sorunu değildir. BT liderleri ve diğer üst düzey liderlik, iş fonksiyonlarını yönetim kurulu genelinde uyumlu hale getirmek için birlikte çalışmalıdır. BT’nin, şirketin sektörü veya konumu ne olursa olsun, hükümetin zorunlu kıldığı yükümlülükleri yerine getirmek için kaynakların ve araçların yerinde olmasını sağlaması gerekir.

Sorunun erkenden ele alınamaması, ileride yalnızca diğer öncelikli projeler için ayrılan kritik bütçeleri ve kaynakları tüketecek daha karmaşık ve maliyetli sorunlara yol açacaktır.

Harekete Geçin

Stratejinizi oluşturmaya nereden başlayacağınızdan emin değilseniz, uzmanlarımıza ulaşın.

İspanya Kongresi, şirketlerin kurulmasına ve büyümesine i̇lişkin yasayı onayladı ve yasanın önümüzdeki günlerde Resmi Gazete’de yayınlanması bekleniyor. 

Yasayla birlikte ayrıca tüm girişimcilerin ve meslek sahiplerinin ticari ilişkilerinde elektronik fatura kesme zorunluluğuna uymasını gerektiren Bilgilendirmenin Desteklenmesine Yönelik Tedbirlere İlişkin 56/2007 sayılı Kanun’da değişiklik getiriyor. 

İspanya’da özel sektörde elektronik fatura zorunluluğunun getirilmesi 

Söz konusu yasaya göre tüm girişimcilerin ve çalışanların diğer girişimciler ve meslek sahipleri ile ticari ilişkilerinde elektronik fatura kesmesi, göndermesi ve alması zorunlu. Ayrıca, elektronik faturayı alan ve gönderen tarafların faturaların durumuyla ilgili bilgi vermesi gerekiyor. 

Yasada e-faturayla ilgili başlıca düzenlemelerde aşağıdakiler yer alıyor: 

Platformların birbirine bağlanabilirliğinin ve birlikte çalışabilirliğinin akreditasyonu için süreç ilerleyen aşamalarda düzenlemelerle belirlenecek. 

Belli sektörlerde elektronik fatura için ek yükümlülükler 

Yasaya göre son tüketiciye belli hizmetleri tedarik eden şirketler elektronik fatura almayı kabul eden veya açıkça talep eden kişilerle yaptıkları işlemlerde elektronik fatura kesmek ve göndermek zorunda. Bu zorunluluk 56/2007 sayılı Yasa’nın 2.2. Maddesinde belirtilen telekomünikasyon hizmetleri, finansal hizmetler, su, doğalgaz ve elektrik hizmetleri gibi sektörleri ve faaliyetleri etkiliyor. 

Bu şirketler, kullanıcıların gerekli uygulamaları başka kaynaklardan almasına ihtiyaç olmadan elektronik faturaları ücretsiz olarak okuması, kopyalaması, indirmesi ve yazdırması için gerekli programlara kullanıcıların erişmesini sağlamak zorunda. Ayrıca kullanıcıların herhangi bir zamanda elektronik fatura alma talebini geri çekebilmesi için basit ve ücretsiz prosedürler kullanmak zorunda. 

Uygulama kapsamına giren ve kullanıcıların elektronik fatura almasına imkan vermeyen şirketler, 10.000 Euro’ya kadar para cezasına çarptırılabilecek. 

Sonraki adım: Düzenleyici çerçeve 

Hükümet, düzenlemelere uygun olarak ve yetkileri dahilinde bu yasanın hükümlerini daha da geliştirecek. Bu nedenle Ekonomik İlişkiler ve Dijital Dönüşüm Bakanlığı ile Maliye ve Kamu Yönetimi Bakanlığı, ödeme tarihlerini doğrulamak ve ödeme vadelerini, elektronik faturada yer alması gereken bilgileri ve teknik koşulları belirleyecek. 

Ayrıca elektronik fatura teknolojisi çözümlerinin sağlayıcıları ile belgeleri oluşturan cihazların ve bilgisayar sistemlerinin güvenliği, denetimi ve standartlaştırma gereklilikleri arasında birlikte çalışabilirlik konusundaki asgari gerekliliklerin de belirlenmesi gerekiyor. 

Hükümet, Yasa’nın Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından 6 ay içinde düzenleyici çerçeveyi onaylayacak. 

İspanya’da işletmeler arası işlemlerde e-faturanın yürürlüğe girmesi 

İşletmeler arası işlemlerde zorunlu e-fatura kullanımına ilişkin hükümler şirketin yıllık cirosuna göre uygulamaya girecek: 

Yani işletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluluğu büyük vergi mükellefi kişiler için 2024’ün ilk çeyreğinde yürürlüğe girebilir. 

Şunu belirtmek gerekir ki; işletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluğunun yürürlüğe girmesi, Avrupa Birliği’nin KDV Direktifi’nin 218. ve 232. maddelerinden İspanya’nın muaf tutulmasına bağlı. Bu muafiyet daha önce kendi sınırları içinde e-fatura zorunluluğunu benimseyen İtalya, Fransa ve Polonya gibi diğer Üye Devletlere tanındığından, İspanya’ya da tanınması çok zor değil. 

Harekete Geçin

Sovos, 4 bölgede 70’ten fazla ülkede e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size yardımcı olur.

Dijitalleşmenin artması ile yükselişe geçen e-ticaret; sadece büyük perakende şirketlerinin yatırım yaparak girmeyi tercih ettiği bir alan olmanın ötesine geçerek, artık KOBİ’lerin de ayak bastıkları bir yer olmaya başladı. 

E-ticaretin büyüyen pazar payı, bu alanda dünya genelinde iş fırsatları gören birçok yatırımcı ve girişimcinin de e-ticarete yönelmesini sağlıyor. E-ticaret yapan işletmelerin başarılı olabilmek için dijital dönüşümünü gerçekleştiriyor olması hayati bir önem taşıyor. Pandemi ile kurumların iş süreçlerini dijital ortama aktarmaya başlaması, e-ticaret sektörünü de e-dönüşüm sürecine yöneltti. E-dönüşüm ise şirketlerin ana faaliyet alanlarına odaklanması için zaman, iş gücü ve maliyet anlamında birçok tasarruf imkânı sağlıyor.  

“İşini Büyütmek İsteyen İşletmeler İçin En Kritik İpuçları” konulu webinarımızda katılımcılardan gelen sorulara alanında uzman ekibimizin verdiği yanıtlar, e-ticaret ile ilgili en çok merak edilen konulara açıklık getiriyor. 

1-İnternet satışları için düzenlenen e-arşiv ve e-fatura üzerinde hangi bilgilerin olması gerekiyor? 

Bu konuyla ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 2020 yılında çıkan, e-fatura yükümlülükleri kapsamını içeren bir tebliği bulunuyor. Tebliğin; internet sitelerinin, e-ticaret yapan şirketlere e-arşiv fatura veya perakende faturaların dışında zorunlu tuttuğu alanlar var.  

Tebliğe göre; satışta söz konusu ürünün kendi sitenizden mi yoksa başka siteler üzerinden mi satıldığını faturada belirtmeniz gerekiyor. İnternet satışlarında bu tip ödemeler genellikle kredi kartı ile gerçekleştiriliyor ancak, ödeme havale ile gerçekleştirilse bile ödeme şekli bilgisinin belirtilmesi bekleniyor. 

Ödeme tarihi çoğunlukla faturaların üstünde oluşma tarihi olarak yer alıyor ancak bazen ödeme tarihi ile ödeme tarihinin oluşma tarihi ayrı ayrı alanlarda belirtilebiliyor. Gönderiyi taşıyan kargo firmasının tüzel kişiliğinin belirtilmesi için şirket bilgisinin yazılması gerekiyor. Aslında bu faturada gönderim tarihi, yani kargoya fatura kestiğiniz tarih öğrenilmek isteniyor. Ayrıca sisteminizde oluşan sipariş numarasının değil; çoğunlukla e-faturalarda da yer almayan, online satış sitelerinde müşterilerin görebildiği numaranın belirtilmesi isteniyor. 

Satış ve kampanya kodlarının yanı sıra en önemli olan iade bölümünün de yer alması gerekiyor. Faturalama kısmında bu bilgiler çoğunlukla bulunmayabiliyor çünkü faturada o ürünün iade edilebileceği ile ilgili e-irsaliye aynı zamanda taşımacılık kanuna göre düzenleniyor. O nedenle iade bölümünün de mevzuata uygun olarak taşınması gerekiyor. 

2-Yıllık brüt satış tutarı gözetmeksizin sadece internetten satış yapan firmalar, e-arşiv uygulamasına geçmek zorunda mı? 

1 Temmuz 2022’den itibaren geçerli olan tebliğ ile internetten satış yapan firmalar için ciro limiti; 

Özetle; şahıs ya da şirket olarak satış yapıyorsanız; toplam geliriniz 1 milyon TL’nin üzerinde ise bu yıl, 500.000 TL’nin üzerinde ise de gelecek yıl e-fatura ve e-arşiv fatura uygulamalarına geçiş yapmanız gerekiyor. 

Ancak yükümlülükler kapsamı dışında da e-ticaret alanında hizmet veren bir firmanın e-arşiv fatura’ya geçmesi büyük önem taşıyor. Üstelik tüketici deneyimi noktasında da e-arşiv fatura uygulaması oldukça değerli bir aşama. 

3-Yurt dışına yapılan satışlar nasıl faturalandırılıyor?  

Yurt dışına mal gönderim veya satış süreçleri söz konusu olduğunda mutlaka e-ihracat faturası düzenlenmesi gerekiyor. Belli bir tutarın altında olan satışlarda hızlı kargo kullanılabiliyor ancak, internet üzerinden herhangi bir servis hizmeti olarak sunduğunuz ürünlerin satışını yapıyorsanız; e-ihracat faturası yerine, e-arşiv fatura düzenleyebilirsiniz. E-ihracat faturasının sadece fiziksel mal gönderimi yapılan durumlarda düzenlenmesi bekleniyor. 

4-Yurt dışı müşterilerinin beklentileri neden yüksek? 

Yurt dışındaki operasyonel süreçlerin Türkiye’ye göre çok daha şeffaf ilerlediği söylenebilir. Örneğin; yurt dışındaki bir pazar yerinden yaptığınız alışverişin, teslimat sürecinde bütün aşamalarını izleyebilme şansına sahip oluyorsunuz. Aynı şekilde Avrupa’da iade süreçleri de benzer bir akışla yürütülüyor.  

Türkiye’de ise bu sürçler Avrupa’da olduğu kadar sorunsuz olamayabiliyor. Tüketiciler iadelerinin kabul olup olmayacağını tam olarak bilemeyebiliyor. Yurt dışındaki olduğu gibi net bir süreç olmadığı için sınır ötesi işlerde problemler yaşanabiliyor. Yurt dışında süreçler daha net olduğu için tüketici beklentileri de Türkiye’ye göre daha fazla oluyor.  

5-Gönderdiğim e-fatura üzerinden değişiklik yapabilir miyim?  

E-faturanın bazı konular dışında normal faturadan hiçbir farkı bulunmuyor. Tebliğlerle verilen bazı konuların haricinde vergi usul kanunundaki şema ve uygulama usulleri birebir geçerli olarak devam ediyor.  

Bir fatura düzenledikten sonra fatura koçanına iptal yazarak iptal edebilirsiniz ya da karşıdan iade faturası almanız gerekir. Özel entegratör kullanıyorsanız, sisteme faturayı ilettiğinizde talebiniz henüz Gelir İdaresi Başkanlığı’na gönderilmediyse, yani taslak konumundaysa düzeltip gönderebilirsiniz.  

Faturanın iptal edilemediği veya değişiklik yapılamadığı bir senaryoda, kullanıcılarımıza karşı taraftan iade faturası kesilmesini istemelerini öneriyoruz. Ticari fatura değilse 8 gün içerisinde kabul veya ret yapabiliyorsunuz ancak 8 gün aşıldıysa işlemin iade faturasıyla yapılması gerekiyor. 

Webinarı İzleyin

16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAP S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.

Sunduğu avantajlar ve her geçen gün kapsamı genişleyen regülasyonlar ile e-dönüşüm uygulamalarını kullanan firma sayısı hızla artıyor. Firmalar operasyonel iş akışlarını kolaylaştırması, zaman ve maliyet tasarrufu sağlaması gibi kolaylaştırıcı sebeplerle e-dönüşüm uygulamalarını tercih ediyor.  

Özel entegratör yöntemi ile e-dönüşüm uygulamalarını kullanan, özellikle de yoğun işlem hacmine sahip olan firmalar sunulan kapsam dışında farklı ihtiyaçların doğması durumunda ek geliştirmeler isteyebiliyor veya farklı taleplerde bulunabiliyor. Bu noktada özel entegratörlerin, hali hazırda oldukça karmaşık olan süreçleri kolaylaştırmak ve firmalara daha nitelikli bir hizmet sunabilmek adına talebe yönelik esnek çözümler sunabilmesi gerekiyor. Özellikle de fatura gibi kritik ve hassasiyet gerektiren belge süreçlerinde aksaklıklara ya da değişen ihtiyaçlara hızlıca cevap verilebilmesi oldukça büyük önem taşıyor. Özel entegratör firmanın; sistemsel bir aksaklık yaşanması durumunda kolay ulaşılabilir olması da ciddi önem taşıyan konulardan biri haline geliyor.  

Yoğun işlem hacmine sahip firmaların; 

Sovos, tüm bu kriterler kapsamında “VIP Service” hizmeti sunuyor. 

14’ten fazla ülkede, Fortune500 listesinin yarısından fazlasına hizmet veren bir vergi uyumluluğu şirketi ve kolaylaştırıcısı olarak VIP Service hizmetimizle taleplerinizi karşılıyoruz. 

VIP service hizmetimiz iki farklı koldan ilerliyor: 

 1) Kullanıcılarımıza özel olarak hizmet veren bir teknik destek personeli (Technical Account Manager) sağlıyoruz. Bu sayede ihtiyaç duydukları her an ulaşabilecekleri bir Sovos temsilcisi bulabiliyorlar.  

2) Yoğun işlem hacmi olan, SAP kullanan ve ek geliştirme, kişiselleştirme veya güncelleme talepleri olan kullanıcılarımız için ise Retainer Package sunuyoruz. Bu hizmeti alan kullanıcılarımızın tüm taleplerine taraflarına önceden tanımlanmış bakiyeler sayesinde maliyet avantajlı olarak, çok daha hızlı şekilde çözüm sağlayabiliyoruz. 

Kısacası karmaşık tüm süreçleri kolaylaştırıyoruz. 

Özellikle de yoğun işlem hacmine sahip firmalar, fazlasıyla ek güncellemeye veya kişiselleştirmelere ihtiyaç duyabiliyor. Üstelik çoğunlukla bu ihtiyaçların hızlı şekilde karşılanması gerekiyor. Bu noktada VIP Service seçeneğimiz ile tüm ihtiyaçlarınıza hızlıca karşılık bulabilirsiniz. 

VIP Service hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için iletişime geçin: https://sovos.com/tr/iletisim/ 

Webinarı İzleyin

16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAP S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.

İnternet kullanımının yaygınlaşması ile ortaya çıkan e-ticaret, dünya genelinde dijitalleşmenin artması ile yükselişe geçti. Dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını, tüketicilerin e-ticarete olan ilgisini daha da artırırken; kısıtlamalar ve kapanmalar nedeniyle KOBİ’lere de büyük zorluklar getirdi. E-ticaret geçmişte daha çok büyük perakende şirketlerinin yatırım yaparak girmeyi tercih ettiği bir alanken, artık yavaş yavaş orta ve küçük ölçekli işletmelerin de ayak bastıkları bir yer olmaya başladı. İşletmelerin hayatta kalabilmek ve büyüyebilmek için değişen dünyaya uyum sağlaması, çevrim içi perakende ve çok kanallı satışlara geçiş yapması kaçınılmaz bir hale geldi.  

KOBİ’lerin pandemi ile ilgili karşılaştığı en büyük zorluklar; yüz yüze satışların azalması ve tedarik zinciri kesintileri olurken; yurt içi satışlar söz konusu olduğunda Avrupa ülkelerinin genelinde e-ticaret, KOBİ’ler için çok uygun bir ticaret şekli olarak öne çıkıyor. E-ticaretin büyüyen pazar payı, bu alanda dünya genelinde iş fırsatları gören birçok yatırımcı ve girişimcinin de e-ticarete yönelmesini sağlıyor. E-ticaret yapan işletmelerin başarılı olabilmek için dijital dönüşümünü gerçekleştiriyor olması gerekli hale geldi. 

KOBİ’ler, 3 sene içerisinde çok kanallı e-ticarete girmeyi hedefliyorlar. Çok kanallı, entegre olan altyapılar ise karşılaşılabilecek sıkıntıları hızlı çözme imkânı sağlıyor. Bu yüzden de bir e-ticaret operasyonu gerçekleştirirken dijitalleşmeyi merkeze alarak hareket etmek büyük önem taşıyor. 

E-Dönüşümün Faydaları 

Pandemi ile kurumların iş süreçlerini dijital ortama taşımaya başlaması, e-ticaret sektörünü de e-dönüşüme yöneltti. E-dönüşüm, şirketlerin ana faaliyet alanlarına odaklanması için zaman, iş gücü ve maliyet anlamında tasarruf imkânı sağlıyor. Bunun yanı sıra e-dönüşüm, firmaların operasyonel belge süreçlerini hızlandırmasının yanında, yasal zorunlulukları takip etme açısından da büyük kolaylıklar getiriyor. Bu da e-ihracat yapan ve gümrük süreçlerinde daha sade, dijital ve hızlı bir süreç talep eden KOBİ’lere önemli bir fayda sağlıyor. E-fatura yerine kâğıt fatura kullanılan dönemlerde yaşanan operasyonel sorunlar, kaybolma ve benzeri aksaklıklar da e-dönüşüm sayesinde sorun olmaktan çıkıyor. 

Doğru Partner Seçmenin Önemi 

E-ticaret, KOBİ’ler için artık dünyaya açılma yolunda ilk adımda karşılarına çıkan değerli bir kapı olarak ön plana çıkıyor. Özetle; e-ticaret ile ilgilenen firmalar için teknolojiyi iş süreçlerine uyarlamak kaçınılmaz bir hale geldi. E-dönüşüm ile birlikte, e-ticaret alanında faaliyet göstermeye başlayan işletmelerin, vergi yükümlülükleri nedeniyle hızla uygulamaya geçirmeleri gereken dijital vergi uygulamaları bulunuyor. İşletmelerin denetlenebilir bir sisteme sahip olması ve müşterilerine ürün satarken veya servis sunarken hızlı ve anlaşılır bir sistem kurması gerekiyor.  

Yeni pazarlara açılırken bilgi ve uzmanlık anlamında desteklenmeye ihtiyaç duyan KOBİ’ler için bu sistemi kurabilmek adına doğru bir partner seçmek kritik bir önem taşıyor. Seçilecek doğru partner, süreçlerin sorunsuz bir şekilde gerçekleşmesi ve firmaların iş hedeflerine ulaşmalarında çok büyük bir katkı sağlıyor. İş birliği yapılacak partnerlerden bütünsel hizmet alabilmek de KOBİ’ler için büyük önem arz ediyor. Özellikle çözüm üreten bir firma ile çalışmak, işletmeler için maliyeti ciddi oranda azaltıyor. Güvenlik, geçmişe dönük e-belgelere ulaşılabilirlik ve sistemsel entegrasyon ise doğru partner seçiminde en çok dikkat edilmesi gereken konular arasında yer alıyor. 

 

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) adına TÜBİTAK tarafından hazırlanan mali mühür, e-dönüşüm uygulamaların belge gönderiminde gerekli olan bir e-imza çeşididir. 

E-İmza gerçek kişilere verilirken, mali mühür firmalara verilmektedir. TÜBİTAK tarafından ulaştırılan mali mühür, firma kaşesinin elektronik hali olarak düşünülebilir. 

Mali mühürlerin alındıkları tarihten itibaren kullanım süreleri en fazla 3 yıldır. Üçüncü yılın dolmasına 3 ay kala mali mührün yenilenmesi gerekir. Yenileme süreci yaklaştığında yetkililere uyarı e-postaları iletilir. E-fatura gönderimi, e-defter beratı yüklemesi, e-arşiv raporunun iletilmesi gibi süreçlerin tamamında mali mühür kullanımı gerekli olduğu için süresi dolan mali mühürler ile Gelir İdaresi Başkanlığı tarafındaki işlemlerde sorun çıkacaktır 

Özel entegratör imzasını kullanan firmaların e-fatura gönderimi ve e-arşiv raporunun iletilmesi için mali mühre ihtiyacı bulunmamaktadır. Sadece e-defter beratlarının GİB sistemlerine yüklenmesi için mali mühür kullanılması gerekir. 

Süresi dolan mali mührün yenilemesi için başvuru işlemleri Kamu Sertifikasyon Merkezi’nin internet sitesi üzerinden yapılabilir: http://www.kamusm.gov.tr/ 

Web adresinde yer alan ilgili form sayfasında istenen bilgileri doldurduktan sonra belirtilen bankalar üzerinden mali mühür bedelinin ödenmesi gerekir. 

Mali mührün süresinde yenilenememesi durumunda ise işlemlerini yerine getiremeyecek mükelleflerin, Gelir İdaresi Başkanlığı’na durumu izah eden bir dilekçe ekinde; 

birer örneği ile “Yeni Ziraat Mahallesi Etlik Cad. No:16 Dışkapı/ANKARA” adresine başvurması gerekir. 

Mali Mühür Hakkında Bilinmesi Gerekenler 

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Kolombiya vergi dairesi (DIAN), son yıllarda elektronik fatura sistemini genişletmeye odaklandı. DIAN ülkede zorunlu e-fatura kullanımına ilişkin ilk takvimini 2018 yılında açıkladı ve o tarihten bu yana kademeli olarak daha fazla mükellef uygulama kapsamına alındı. 

Bu yazıda Kolombiya’da e-fatura kullanımında yürürlüğe alınan iki uygulamayı ele alacağız: 

  1. Satın almalar için yeni belgelerin uygulamaya alınması 
  1. Satış noktası (POS) biletlerinin kesilmesi için bir limit getirilmesi 

Bu yeni zorunluluklar vergi mükelleflerini ciddi şekilde etkileyerek, bazı düzenlemeler yapmalarını gerektiriyor. Aynı zamanda Kolombiya’daki e-fatura sisteminin yeni işlemleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi anlamına geliyor. 

Satın almalar için yeni belgeler 

Kolombiya vergi dairesi, e-fatura kesme zorunluluğu olmayan kişilerden yapılan satın almalar için yeni bir e-belge türü oluşturdu. Bu destekleyici belge ve üzerindeki düzeltici notlar 2021 tarihli ve 167 sayılı Yasa Tasarısı ile yürürlüğe girdi. Düzenleme, e-fatura uygulamasının kapsamını daha fazla işlemi kapsayacak şekilde genişletiyor ve vergi kesintilerine destek oluyor. 

Ülkedeki e-fatura rejimine tabi olan mükellefler, bu e-belgeyi oluşturmak zorunda olacak. Uygulama e-fatura veya eşdeğer belge oluşturma zorunluluğu olmayan tedarikçilerden mal ve/veya hizmet satın alırken gelir vergisine ve tamamlayıcı vergi ödemelerine tabi olan ve vergi beyanlarında giderler ve kesintiler için destekleyici belgeye ihtiyaç duyan kişileri kapsıyor. Destekleyici belge oluşturmak isteyen vergi mükelleflerinin DIAN tarafından “elektronik belge yayınlayan kişi” olarak yetkilendirilmesi gerekiyor. 

Destekleyici belge ve üzerindeki düzeltici notlar XML formatında oluşturuluyor ve özel destekleyici belge kodunu (CUDS – código único del documento soporte) içermesi gerekiyor. Harf ve rakamlardan oluşan bu kod, belgenin kesin olarak tanınmasını sağlıyor. E-belge oluşturulduktan sonra DIAN tarafından, gerçek zamanlı olarak veya aynı hafta içinde aynı tedarikçi tarafından gerçekleştirilen toplu işlemler için belgenin en geç haftanın son takvim gününde onaya gönderilmesi gerekiyor. 

Satın almalarda destekleyici belgelerin oluşturulması, 1 Ağustos 2022’den itibaren uygulama zorunlu hale geldi. 

POS bileti kesme limitinin uygulanması 

Bu uygulamaya göre satılan mal veya verilen hizmete dair her bir belge için; vergiler hariç beş (5) vergi değeri birimini geçmemesi kaydıyla POS sistemleri üzerinden oluşturulan kasa biletleri, fatura kesme zorunluluğu olan şirketler tarafından kesilebiliyor.  

Beş (5) vergi değeri birimini aşan mal satışını ve/veya hizmet sunumunu kapsayan işlemler için ülkedeki e-fatura zorunluluğuna tabi olan vergi mükellefleri, elektronik satış faturası kesmek zorunda. Eşiğin altında kalan mal ve/veya hizmetleri alanlar bir satış faturası kesilmesini isteyebilir ve bu durumda fatura tedarikçi tarafından kesilmelidir. 

Bu sınırlama 2021’de 2155 sayılı Yasa ile fiili olarak uygulamaya girdi ancak, Temmuz 2022’de DIAN 1092 sayılı Karar ile aşağıdaki takvime göre kademeli bir uygulama süreci oluşturdu: 

Değişikliklere hazır mısınız? 

Satın almalar için destekleyici belge oluşturmak halihazırda zorunlu olsa da, vergi mükellefleri POS biletleri yerine e-fatura kullanımı için yeni limitlere uymak üzere hazırlanmaya başlamalı.  

Sovos, şirketinizin Kolombiya’daki e-fatura uygulamalarına adapte olmasına ve uyum sağlamasına yardımcı olabilir. 

Harekete Geçin

Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.

İtalya Gümrük Kurumları, yeni Avrupa Birliği Gümrük Verileri Modelini (EUCDM) uygulayarak ulusal ithalat sistemini yakın zamanda güncelledi. Bu yeni değişiklikler 9 Haziran 2022’de yürürlüğe girdi. 

Yeni prosedüre göre; basılı gümrük beyannamelerinin kullanıldığı eski model kaldırıldı. İthalat beyannameleri artık dijital imzayla İtalyan Gümrük Kurumları’nın bilişim sistemlerine aktarıldı. 

Bu değişiklik uygulamada ne anlama geliyor? 

Gümrük beyannamesinin kabul edildiği, (ithalatçı, Gümrük Acentesi, vb.) harf ve rakamlardan oluşan 18 karakterlik bir dizi olan Master Referans Numarası (MRN) ile gerekli ekonomik birime bildiriliyor. Eski IM mesajının (ithalat sırasında Gümrük Telematik Servisi (Servizio telematico doganale (STD)) üzerinden İtalyan Gümrük Kurumu’na iletilen telematik takip mesajı yerine AB mevzuatında tanımlanan aşağıdaki seçenekler kullanılacak: 

AB dışındaki ülkelerden İtalya’ya ithal edilen mallarda ne kadar ithalat KDV’si ödeneceğini nereden öğrenebilirim? 

Malların teslimi sırasında İtalyan Gümrük Kurumları, “muhasebe için gümrük beyannamesi özetini” verir. Bu özette gümrük vergileri, ithalat KDV’si ve ödenecek diğer ücretlerle ilgili gerekli tüm bilgiler yer alır. 

Yukarıda bahsedilen özet “Belge yönetimi – gümrük beyannameleri” hizmeti aracılığıyla İtalyan Gümrük Kurumu’nun portalındaki ilgili alandan ithalatçıya ve beyanname sahibine/temsilcisine iletilir. 

İthalatçıların muhasebe için bu özetin bir kopyasını alabilmeleri adına kendi Gümrük Acenteleriyle irtibata geçmelerini tavsiye ederiz. 

İtalya’da ödediğim ithalat KDV’sini nasıl ve ne zaman geri alabilirim? 

İtalya’daki KDV Yasası’na göre ülkede ithalat KDV’sini geri alma hakkından faydalanabilmek için mükellefin Tekli İdari Belge’ye (SAD) sahip olması gerekir. Artık SAD verilmemesi nedeniyle İtalyan Gümrük Kurumu, İtalya Gelir Ajansı ile birlikte ithalatçıların ithalat KDV’sini geri alma hakkından faydalanması için yeni muhasebe özetinin yeterli görülmesini kabul etti. 

Dolayısıyla, İtalya’daki vergi dairelerine ödenen ithalat KDV’sini geri alma hakkınızı kullanmanız için yeni muhasebe özetini sunmanız gerekiyor. 

Üstelik, ithalat KDV’sini geri alma hakkı İtalya’daki KDV Yasası’nın 25. Maddesi uyarınca sadece özet Satın Alma KDV Defteri’nde raporlandığı zaman uygulanıyor. 

Son olarak, ithalat belgesinin üç aylık KDV iadesinde ve yıllık KDV iadesinde yer alması ve yıllık KDV iadesinin de İtalya’daki KDV Defterlerinize yansıtılması gerekiyor. 

İthalat KDV’nizin kaybolmaması adına; 2022’de yapılan mal ithalatları ve ithalat KDV’sini geri almak için son başvuru tarihinin 30 Nisan 2023 olduğunu unutmayın. 

Haziran 2022’den itibaren diğer belgeler yayınlanacak 

Yukarıda bahsedilen Özet Belgesi’ne ek olarak; ekonomik operatörler aşağıdaki belgeleri de alabilecek: 

İtalyan Gümrük Kurumu, gümrük işlemleri yapan kurumlara denetim yapılması durumunda gümrük prosedürlerinin yapıldığını kanıtlamak için taşımacılara Teslim Açıklaması Belgesi’ni göstermelerini tavsiye ediyor. 

Harekete Geçin

Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile, dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.

1 Ocak 2019’dan bu yana yabancı elektronik hizmet sağlayıcılar, Tayvan’daki bireysel alıcılara elektronik hizmet satmaları durumunda bir tür e-fatura olan bulut fatura kesmek zorunda. Bunun yanı sıra, Tayvan’ın yerel vergi daireleri, zorunlu olmasa da e-fatura kullanımını yaygınlaştırmak için yurt içindeki vergi mükelleflerine yönelik teşvikler çıkarıyor. 

Tayvan’daki e-fatura sistemin ayrıntılarına girmeden önce e-fatura sisteminin temelini oluşturan GUI (Government Uniform Invoice) sisteminden bahsetmek gerekir. 

Government Uniform Invoice (GUI) Nedir? 

GUI, vergi dairelerinin yönettiği ve önceden numaralandırdığı standart bir KDV faturasıdır. Tüm işletmeler, yasal muafiyetler dışında KDV’ye tabi olan her tür mal ve hizmet satışında GUI oluşturmak zorundadır. 

Vergi mükellefleri, Tayvan’daki yerel yetkili vergi idaresi tarafından işletme sicilinin onaylanmasından sonra GUI düzenlemeye başlayabilir. Vergi mükellefleri, basılı GUI ve elektronik GUI (e-GUI) gibi farklı türde GUI’ler oluşturabilir. E-GUI, internet veya diğer elektronik araçlarla oluşturulan, iletilen veya alınan GUI’lerdir.  

1 Ocak 2019’dan bu yana Tayvan’daki son kullanıcılara elektronik hizmet satışı yapan yabancı elektronik hizmet sağlayıcıların e-GUI düzenlemeleri zorunludur. Öte yandan, Tayvan’daki yerli vergi mükellefleri dahil olmak üzere daha genel işletmeler için e-GUI kullanımı isteğe bağlıdır. 

E-GUI nasıl oluşturulur? 

E-GUI oluşturma sırasında vergi mükelleflerinin işletme tescili sürecinde vergi dairelerinin verdiği numaraları kullanması gerekiyor. E-GUI’nin, vergi dairesinin belirlediği bir XML formatına dayalı olarak vergi dairesi tarafından yayınlanan MIG 3.2.1 teknik dokümanına uygun olması gerekiyor. E-GUI oluşturulduktan sonra, işletmelerle son kullanıcılar (B2C) arasındaki işlemler için 48 saat içinde, işletmeler arası işlemlerde (B2B) ise 7 gün içinde fatura bilgilerinin vergi dairesinin platformuna yüklenmesi zorunlu. 

Uygulama kapsamına giren yabancı işletmeler veya e-GUI oluşturmak isteyen kuruluşlar, e-GUI kesmek üçüncü taraf bir hizmet sağlayıcıyla anlaşabiliyor. Alternatif olarak, Maliye Bakanlığı’nın sunduğu yazılımına dayalı bir çözüm uygulanabiliyor. 

İlerleyen süreçte neler bekleniyor? 

Elektronik fatura kullanımı yıllardır Tayvanlı yetkililer tarafından teşvik ediliyor. Sonuç olarak giderek daha fazla işletme e-GUI kullanmaya başladı. Aynı zamanda yabancı elektronik hizmet sağlayıcılarına yönelik elektronik fatura kesme zorunluluğu da ülkede e-faturanın yaygınlaşmasında önemli bir rol oynadı. Tayvan’ın e-fatura süreçlerini dijitalleştirme konusunda uzun bir yol almış olsa da Tayvan’daki düzenlemelere göre hala kağıt fatura kesilebiliyor. Ülkede zorunlu e-fatura kapsamının tüm işletmeleri kapsayacak şekilde genişleyip genişlemeyeceğini görmek için gelecek dönemde gelişmeleri takip edeceğiz. 

Harekete Geçin

Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile, dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.

Son Değişiklikler 

1 Temmuz itibarıyla 2022 yılının ikinci yarısı çoktan başladı. Sürekli işlem denetimi (CTC) alanında değişiklikler de uygulanmaya başladı. Bu blog yazısında hem Avrupa’da hem de Avrupa dışında yaşanan ve sürekli işlem denetiminde tüm dünyayı etkileyebilecek olan önemli gelişmeleri derledik. 

Filipinler: Pilot program 

Filipinler, elektronik olarak kesilen fatura ve makbuzların gerçek zamana yakın şekilde iletilmesini öngören zorunlu CTC sistemini resmen uygulamaya koydu. 1 Temmuz 2022’de Filipinler vergi dairesi Elektronik Makbuz, Fatura ve Satış Raporlama Sistemi (EIS) pilot programını başlattı. 

Bu girişim ilk olarak 2018’de TRAIN yasası olarak da bilinen Hızlandırma ve Kapsayıcılık için Vergi Reformu Yasası kapsamında gündeme gelmişti. Şimdi ise seçilen 100 pilot vergi mükellefi e-faturaları/e-makbuzları EIS platformu üzerinden kesip İç Gelir Bürosu’na (BIR) göndermek zorunda. (Filipinler Zorunlu Sürekli İşlem Denetimi Raporlamasına Doğru İlerliyor | Sovos) 

Romanya: E-Fatura sistemi ve E-İrsaliye 

Romanya, CTC sistemini uygulamak için 2021’den bu yana adımlar atıyordu. 1 Temmuz 2022’den itibaren vergi mükellefleri, işletmeler arası (B2B) işlemlerde yüksek mali riskli ürünlerin tedariği için ve işletmeler ile hükümet arasındaki (B2G) tüm işlemler için CTC e-fatura sistemi olan e-Fatura’yı kullanmak zorunda. Tedarikçiler XML formatında kesilen yapılandırılmış faturalarını E-Fatura sistemine gönderecek. Ardından Maliye Bakanlığı tarafından onay kanıtı olarak bakanlık mührü faturaya vurulacak. Mührü taşıyan faturalar Romanya’daki düzenlemeler uyarınca hukuken geçerli sayılacak. (Romanya: E-Fatura Uygulamasındaki Son Gelişmeler) 

1 Temmuz 2022’de CTC e-fatura zorunluluğu için canlıya geçişin yanı sıra, ülke içinde taşınan yüksek mali riskli ürünlerin izlenmesi için e-irsaliye sistemi de yürürlüğe giriyor. Vergi mükellefleri belli malların taşınmasından önce e-irsaliye belgesi çıkarmak zorunda. Üstelik mükellefler vergi dairelerine ilgili dosyaları XML formatında göndermek zorunda. Romanya hükümetinin 30 Haziran 2022 tarihinde çıkardığı 106 sayılı yasaya ve Acil Durum Kararnamesi’nin 13. ve 14. maddelerindeki değişikliklere göre; 1 Ekim 2022 tarihine kadar e-irsaliye zorunluluğuna uyulmaması durumda herhangi bir ceza uygulanmayacak. Ayrıca,  1 Temmuz 2022’den itibaren SAFT büyük vergi mükellefleri için uygulanmaya başlandı. 

Vietnam: CTC Zorunluluğu 

E-fatura zorunluluğunun kapsamını genişleten ülkeler arasında, 1 Temmuz 2022 itibarıyla ülke içinde faaliyet gösteren, vergiye tabi tüm kişiler için e-fatura kullanımının zorunlu hale geldiği Vietnam da yer alıyor. Daha önce uygulamanın başlaması için beklenen tarih 1 Kasım 2020 olarak belirlenmişti ancak, yerel şirketlerin bu tarihe kadar düzenlemelere uyumlu bir e-fatura çözümü uygulama konusunda karşılaştığı zorluklar nedeniyle tarih ertelenmişti. 

Ayrıca 123 sayılı kararnamede belirlenen düzenlemelere göre; girişimler, ekonomik kuruluşlar, diğer kuruluşlar, aile işletmeleri ve özel kişiler e-fatura kullanmak için bölgelerindeki vergi idaresine kayıt yaptırmak zorunda. (Vietnam: E-Fatura Uygulaması Temmuz 2022’de Başlıyor) 

Portekiz – İşletmeler ve hükümet arası işlemlerde e-fatura kullanımı ertelendi 

42-A/2022 sayılı kararname ile küçük, orta ve mikro işletmeler  ile hükümet arasındaki (B2G) işlemlerde zorunlu e-fatura kullanımı ertelendi. Uygulama için başlangıçta belirlenen tarih 1 Temmuz 2022’ydi. Artık B2G işlemlerde e-fatura kullanımı 1 Ocak 2023’ten itibaren zorunlu olacak.  

Elektronik faturaların PDF formatında gönderilmesi için son tarihin 31 Aralık 2022’ye kadar uzatılmasının ardından, Portekiz hükümetinin mikro, küçük ve orta büyüklükteki işletmeler için B2G elektronik faturaların alınması ve işlenmesi için belirlenen son tarihi de 31 Aralık 2022’ye kadar uzatma kararı alması ile böyle bir erteleme meydana geldi. (Portekiz: KOBİ’ler için Zorunlu B2G Faturalandırma tekrar ertelendi | Sovos) 

Türkiye, Güney Kore ve İtalya: Mevcut uygulamaların kapsamı genişletiliyor 

Türkiye’de vergi dairesi, e-fatura, e-arşiv fatura ve e-irsaliye uygulamalarını kullanması zorunlu olan vergi mükelleflerinin kapsamını genişletti. Bu genişletme, sektör bazında yeni zorunlulukların getirilmesi veya yıllık ciro limitinin aşağı çekilmesi ile gerçekleştirildi. Yeni gereklilikler kısa süre önce yürürlüğe girdi ve değişikliklerin kapsamına giren vergi mükellefleri 1 Temmuz 2022’den itibaren e-belgeleri kullanmaya başladı.  (Türkiye E-Belgelerin Kapsamını Genişletti ) 

Güney Kore’de e-fatura kullanımı 2011’den bu yana tüm kurumsal işletmeler için zorunlu. Kesilen e-vergi faturalarının kesilme tarihinden sonraki bir gün içinde Ulusal Vergi Servisi’ne (NTS) iletilmesi gerekiyor. En son değişiklik, şahıs işletmeleri için uygulanan ciro sınırı ilgili. Sınır 1 Temmuz 2022’den itibaren 200.000.000 KRW’ye indirildi. 

İtalya da CTC gerekliliklerini uygulamada yeni bir aşamaya girdi. Uluslararası faturalardan başlanarak, Esterometro (uluslararası fatura raporu) yerine 1 Temmuz 2022’den itibaren uluslararası fatura verilerinin SDI’ye FatturaPA formatında iletilmesi gerekiyor. Ayrıca, kısa süre önce yayınlanan 73 sayılı kararname ile sınır ötesi fatura raporlama zorunluluğu için limit belirlendi. Vergi mükellefleri sadece her bir işlemde 5.000 Euro tutarını aşan işlemleri raporlamak zorunda. Bu uygulama özellikle 633/1972 sayılı Devlet Başkanlığı Kararnamesi’nin 7 ile 7-octies maddelerine göre İtalya’da bölgesel olarak KDV açısından önemli olmayan mal ve hizmetlerin satın alınmasını kapsıyor. 

Ayrıca geliri 65.000 Euro’ya kadar olan, götürü usulü KDV rejimi (regime forfettario) uygulayan vergi mükellefleri, amatör spor dernekleri ve üçüncü sektör kuruluşları için 1 Temmuz 2022’den itibaren SDI üzerinden e-fatura kesmek zorunlu hale geldi. Son olarak İtalya ile San Marino arasında e-fatura kullanımı da 1 Temmuz 2022’den itibaren zorunlu oldu. İtalya ile San Marino arasındaki e-fatura kesme sisteminde İtalyan vergi mükellefleri için erişim noktası olarak ve San Marino’daki şirketler için yeni ve benzer bir merkez olarak SDI kullanılacak. 

Dünyada birçok ülke sürekli işlem denetimi rejimlerini yürürlüğe sokuyor veya var olan rejimlerin kapsamını genişletiyor ve global ölçekte aktif değişiklikler gerçekleşiyor. Sovos ilerleyen süreçte hangi ülkelerin yerel CTC rejimi kurarak uluslararası standartlara uyum sağlayacağını izlemeye devam ediyor.  

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.