Macaristan, AB'de Sürekli İşlem Kontrolleri (CTC) yaklaşımına öncülük etti
RTIR Macaristan
Macaristan, 2018 yılında vergi mükelleflerinin vergi dairesine (NAV) asgari KDV tutarının üzerindeki yurtiçi işlemler için fatura verilerini gerçek zamanlı olarak bildirmek üzere tasarlanmış bir şemayı kullanmalarını gerektiren yasal bir çerçeve oluşturdu.
Bu önlemin başarısı sayesinde, yönerge kapsamı daha geniş bir işlem yelpazesi içerecek şekilde genişletildi ve önceki eşikler kaldırıldı. KDV tutarına bakılmaksızın yerel vergiye tabi kişiler arasındaki tüm işlemlerin NAV’ye bildirmesini gerektiren yönergenin etkisi Macaristan’da artık geniş çapta hissediliyor.
Buna ek olarak, Macaristan taslak SAF-T düzenlemelerini ve vergiye tabi kişiler tarafından yoruma tabi belgeleri de yayınladı. Yeni SAF-T’nin 2021/2022 sonlarında yürürlüğe girmesi bekleniyor.
İhtiyacınız olan bilgileri alın
Yönergelere ilişkin özet bilgiler
Yönerge kapsamında kesilen tüm fatura verilerinin derhal bildirilmesi.
e-fatura kesildikten sonra verilerin aktarımı, bir makineden makineye arayüz kullanılarak otomatik olarak gerçekleşmeli ve insan müdahalesi olmamalıdır.
Aktarım, Macar KDV Yasası uyarınca gerekli kimlik verilerini ve zorunlu verileri içermelidir.
KDV iadeleri ayda veya üç ayda bir yapılır ve vergi dönemi bitiminden sonraki ayın yirminci günü son tarihtir.
KDV iadesi, yeni ulaşım araçlarının temini ve yerel ters masraflara tabi metaller gibi işlemler hakkında ek bilgi gerektiren birkaç ek içerir.
Vergi mükelleflerinin, KDV iadesi yanında girdi vergisi indirimi talep ettikleri tüm yerli alımlarla ilgili bir özet raporu sunmaları gerekmektedir.
Yönergenin kullanıma sunulma tarihleri
1 Temmuz 2018: Yönerge, vergiye tabi olan tüm kişilerin en az 100.000 Forint KDV tutarında yurtiçi işlemler için fatura verilerini gerçek zamanlı olarak Macaristan Ulusal Gümrük ve Vergi idaresine iletmesini zorunlu kılmaktadır.
1 Temmuz 2020: KDV eşiği kaldırıldı ve Macaristan’da vergiye tabi kişiler arasındaki tüm yurtiçi işlemlerin KDV tutarından bağımsız olarak bildirilmesi zorunlu kılındı.
1 Ocak 2021: Raporlama yükümlülükleri B2C fatura kesimi ve B2B topluluk içi tedarik ve ihracatı içermeye başladı.
1 Ocak- 31 Mart 2021: Maliye Bakanlığı, yeni raporlama yükümlülüklerine uyulması ve işletmelerin mevcut sürümden (v 2.0 XSD) yeni sürüme (v3.0 XSD) geçmesi için yaptırımsız üç aylık yasal süre tanıdı.
1 Nisan 2021: Yeni sürümün (v3.0 XSD) kullanımı zorunlu oluyor.
Cezalar
Faturaların gerçek zamanlı olarak bildirilmemesi, bildirilmemiş fatura başına 500.000 Forint’e varan idari cezalara neden olabilir.
Faturalama yazılımı gereksinimlerine uyulmaması durumunda ek cezalar uygulanacaktır.
Sovos, şirketlerin Macaristan Gerçek Zamanlı Raporlama Gereklileriyle uyumlu kalmasına yardımcı olur
Macaristan’da CTC e-fatura tasfiyesi yaklaştıkça Sovos, işletmelerin NAV ile etkin bir şekilde bağlantı kurabilmeleri ve KDV uyumluluk yükümlülüklerini yerine getirmeleri için en son gereklilikler ve teknik şartnameler hakkında güncel bilgilere sahip olmasını sağlar.
Hindistan Sürekli İşlem Kontrolü e-fatura modeli hem yurtiçi hem de sınır ötesi işlemler için geçerlidir
Hindistan e-Fatura sistemi
Yeni Mal ve Hizmet Vergisi (GST) çerçevesinde, Hint e-faturalama sistemi Sürekli İşlem Kontrolleri (CTC) kategorisine girmektedir. Kamu portalına fatura verilerini raporlama yükümlülüğü, fatura düzenlenmeden önce tamamlanması gereken zorunlu bir adımdır.
Faturanın yasal geçerliliği Fatura Kayıt Portalı’nda (IRP) faturanın dijital olarak imzalanması ve Fatura Kayıt Numarası (IRN) sağlanması koşuluna bağlıdır. IRN faturada belirtilmemişse fatura yasal olarak geçerli olmayacaktır.
Hem yurtiçi hem de sınır ötesi işlemler bu kapsamdadır. IRP süreci B2B, B2G ve ihracat işlemleri için zorunlu kılınmıştır. Yani zorunlu kapsamdaki mükellefler, işlemlerinin B2B, B2G veya ihracat ilişkileriyle ilgili olması durumunda faturalarını (ayrıca IRN’ye ihtiyaç duyan diğer belgeleri, örneğin ilgili e-posta faturalarını) yeni sisteme göre düzenlemelidir.
Hindistan ilk yönetmelikte birçok değişiklik yaptı ve gelecekte de değişiklikler olması kaçınılmazdır.
İhtiyacınız olan bilgileri alın
Yönergelere ilişkin özet bilgiler
Fatura verileri Fatura Kayıt Portalı’na (IRP) JSON biçiminde iletilmelidir.
IRP’den elde edilen Fatura Kayıt Numarası (IRN), faturaların geçerli olması için şarttır.
Faturalar JSON veya PDF biçimlerinin yanı sıra tedarikçi ve alıcı arasında kağıt şeklinde de el değiştirilebilir.
Arşivleme zorunludur (sekiz yıllık arşiv süresi).
Yönergenin kullanıma sunulma tarihleri
1 Ocak 2020: 5 milyar Rupi veya daha fazla cirosu olan işletmeler için gönüllü dönem.
1 Şubat 2020: 1 milyar Rupi veya daha fazla cirosu olan işletmeler için gönüllü dönem.
1 Ekim 2020: 5 milyar Rupi veya daha fazla cirosu olan işletmeler için zorunlu dönemin başlangıcı (daha önce planlanan zamandan altı ay sonra). İlk 30 gün boyunca faturaların kesildikten sonra raporlanabileceği yasal bir süre vardı.
1 Ocak 2021: 1 milyar Rupi veya daha fazla cirosu olan işletmeler için zorunlu dönemin başlangıcı.
1 Nisan 2021: 500 milyon ila 1 milyar Rupi arasında cirosu olan vergi mükellefleri için zorunlu e-faturalama eşiği indirildi
1 Ekim 2022: Eşik, yıllık Rs eşiği olan vergi mükelleflerine indirildi. 10 Crore.
1 Ağustos 2023: Yıllık eşik Rs olan vergi mükellefleri için eşik düşürüldü. 5 milyon
Cezalar
Bir fatura IRP’de kayıtlı değilse düzenlenmemiş kabul edilecek ve her uyumsuzluk durumu en az 1 trilyon Rupi tutarında ceza ile sonuçlanacaktır. Mal ve Hizmet Vergisi’nin (GST) çeşitli bölümlerine göre cezalar faiziyle birlikte tahsil edilecektir.
Sovos, Şirketlerin Hindistan E-Fatura Sistemiyle Uyumlu Kalmasına Yardımcı Olur
Şubat 2021 tarihine kadar Hindistan vergi dairesi tarafından Aralık 2019’da yayınlanan ilk şartname üç kez revize oldu. Gelecekte de değişiklikler olması kaçınılmazdır.
Uzmanlarımız bu değişiklikleri sürekli olarak izler, yorumlar ve yazılımımıza gerekli kodları ekleyerek vergi ve BT ekiplerinizin uyumluluk yükünü azaltır.
Sovos’un Hindistan’daki e-Fatura yükümlülüklerinizi yerine getirmenize nasıl yardımcı olabileceğini öğrenin.
Güney Kore'nin uzun süredir devam eden e-Vergi Fatura Sistemi
Güney Kore'nin uzun süredir devam eden e-Vergi Fatura Sistemi
Güney Kore, 2011 yılında e-Vergi Elektronik Fatura Sistemini uygulamaya başladı. Bu, e-Vergi faturalarını kesildikten kısa bir süre sonra bildirme yükümlülüğü içeren zorunlu bir e-Fatura şartıdır. Bu durum, Güney Kore’nin Sürekli İşlem Kontrolleri (CTC) Raporlama yükümlülüğü olduğu anlamına gelir. Yönerge kapsamı daha fazla vergi mükellefini kapsayacak şekilde genişletilmiştir ancak ilk iş akışları ve yönerge gereklilikleri 2014 yılından bu yana nispeten aynı kalmıştır.
Şu anda 0,3 milyar KRW (270 bin ABD doları) veya üstü ciroya sahip olan tüm şirket ve bireysel vergiye tabi kişiler için e-faturalama zorunludur.
İhtiyacınız olan bilgileri alın
Yönergelere ilişkin özet bilgiler
CTC raporlama modeli ile zorunlu e-Faturalama: Kesilen bir e-vergi faturası, faturanın düzenlenmesinden sonraki bir gün içinde Ulusal Vergi Servisi’ne (NTS) iletilmelidir.
Fatura verileri NTS’ye XML biçiminde bildirilir.
Faturalar ve değiştirilmiş faturalar (kredi ve borç makbuzları) kapsam dahilindedir.
Sadece yurtiçi işlemler için geçerlidir. Sınır ötesi işlemler kapsamı dışıdır.
Yönergenin kullanıma sunulma tarihleri
2011: KDV faturalarının elektronik olarak kesilmesi ve ertesi gün raporlama tüm Koreli kurumsal vergi mükellefleri için zorunlu hale geldi.
2012: Birinci kategoriye ek olarak cirosu 1 milyar KRW (yaklaşık 900.000 USD) ve üzeri olan tek mal sahipleri e-Vergi faturaları düzenlemelidir.
2014: Eşik, 1 milyar KRW’den (yaklaşık 900.000 ABD Doları) 0,3 milyar KRW ve üstü (yaklaşık 270.000 ABD Doları) olarak değiştirildi.
Cezalar
Herhangi bir başka biçimde (örneğin kağıt) fatura düzenlemesi tedarik değerinin% 2’si oranında bir ceza ile sonuçlanacaktır.
Kesilen faturaların NTS’ye iletilememesi %1’lik bir cezaya neden olacaktır.
Raporlamanın NTS’ye iletilmesi son tarihi geçerse mükellefler tedarik değerinin %0,5’i oranında bir ceza ile karşı karşıya kalacaktır.
Sovos nasıl yardımcı olabilir
Dünyanın dört bir yanındaki ülkeler, vergi sistemlerini KDV açıklarını kapatmak için dijitalleştirdikçe uzmanlarımız bu değişiklikleri sürekli olarak izler, yorumlar ve gerekli kodları ekleyerek vergi ve BT ekiplerinizin uyumluluk yükünü azaltır.
Sovos çözümünün Güney Kore’deki tüm e-faturalama ve ilgili KDV yükümlülüklerini karşılamak için nasıl uyarlanmış olduğunu keşfedin.
Yunanistan, 2020 yılında myDATA adlı bir e-denetim sistemi olan sürekli işlem kontrolü (CTC) programını uygulamaya koydu. myDATA, vergi mükelleflerinin işlem ve muhasebe verilerini gerçek zamanlı veya periyodik olarak vergi idaresine iletmesini gerektiriyor ve bu veriler, hükümet portalında tutulan bir dizi çevrimiçi deftere aktarılıyor.
myDATA’nın amacı, çevrimiçi defterlerin vergi mükelleflerinin vergi ve mali sonuçlarının tek doğru kaynağı olması ve ilgili bilgilerin vergi mükelleflerinin KDV beyannamelerine ve mali tablolarında önceden doldurulmasıdır.
myDATA şeması, Yunan Muhasebe Standartlarına göre muhasebe kayıtlarını tutmakla yükümlü olan Yunan vergi mükellefleri için geçerlidir. B2B, B2G ve B2C işlemlerini kapsar.
myDATA e-Defter kaydı: Gelir ve gider işlemlerinin özeti, işlemlerin sınıflandırılması ve muhasebe ayarlamalarını içerir ve mükelleflerin muhasebe ve vergi sonuçlarına kapsamlı bir bakış sunmayı amaçlar.
İşletmeler vergi beyannamelerini sunduklarında beyan ettikleri verilerle e-Defter verileri arasında mutabakat sağlanacaktır.
e-Defter ve vergi beyannameleri arasındaki tutarsızlıklar, mükellefin ortaya çıkan farkı düzeltmesi gereken iki aşamalı bir uzlaşma sürecini tetikler. Aksi takdirde denetim veya cezalar uygulanır.
myDATA portalında hangi bilgilerin beyan edilmesi gerekiyor?
myDATA portalında aşağıdaki bilgilerin bildirilmesi gerekmektedir:
Muhasebe verileri: myDATA portalında işletmelerin muhasebe ve vergi sonuçlarını oluşturan veriler, örneğin bordro, itfa payları, amortismanlar
Tedarikçiler ve satın alıcıların, örneğin mal satışından elde edilen gelir, hizmet satın alımından kaynaklanan gider, hizmet sunumundan elde edilen gelir, amortisman gideri, topluluk içi mal satın alımından kaynaklanan gider vb. gibi alt kategorilere ayırmaları gerekmektedir.
myDATA ile hangi bilgiler sunulacak?
Gerekli verilerin, veri türüne ve veri aktarım yöntemine bağlı olarak farklı bildirim sıklıklarında raporlanması gerekmektedir.
Prensipte, myDATA bildirim sıklıkları şu şekildedir:
Gelir: gerçek zamanlı olarak bildirilir
Giderler: KDV beyannamesinin sunulması için belirlenen son tarihlerden sonra düzenli aralıklarla (aylık veya üç aylık olarak) bildirilir.
Diğer muhasebe kayıtları (gelir veya gider): iki ayda bir (maaş bordrosu) veya yılda bir (örneğin muhasebe düzeltmeleri, amortismanlar) bildirilir.
Veri aktarım yöntemleri arasında ERP, manuel yükleme ve merkezi e-fatura uygulaması (timologio) yer alabilir.
Düzenleyiciler ve alıcılar tarafından myDATA'ya hangi tür belgelerin bildirilmesi gerekiyor?
Düzenleyeciler ile alıcılar, myDATA sistemine birbirinden farklı belge türlerini bildirmekle yükümlüdür.
Düzenleyiciler:
Düzenleyenler, oluşturdukları farklı türdeki işlem ve muhasebe belgelerinden elde edilen gelirleri myDATA sistemine bildirmelidir. Bildirilmesi gereken belgelere; B2B, B2G ve B2C faturalar, sevk irsaliyeleri, bordrolar, amortisman kayıtları, sözleşmeler ve benzeri dokümanlar örnek olarak verilebilir.
Alıcılar:
Alıcıların, aldıkları farklı türdeki işlem ve muhasebe belgelerinden kaynaklanan giderleri bildirmeleri gerekmektedir. Alıcıların bildirmesi gereken belgelere örnek olarak, yurt içi B2C faturaları, yabancı tedarikçilerden gelen B2B/B2C faturaları, elektrik, su, doğalgaz faturaları, kredi notları, maaş bordroları, amortismanlar, sözleşmeler vb. sayılabilir.
Ek olarak, yurt içi düzenleyicilerin gerekli verileri myDATA platformuna bildirmemiş olması durumunda, alıcıların bunları eksiklik veya sapma olarak bildirmeleri gerekmektedir.
Tüm işletmeler:
Tüm işletmelerin (düzenleyiciler ve alıcılar) işlemlerini, örneğin mal satışından elde edilen gelir, hizmet alımından kaynaklanan gider, amortisman gideri, topluluk içi mal alımından kaynaklanan gider vb. şeklinde sınıflandırarak göndermeleri gerekmektedir.
MyData'nın Yunanistan'da uygulamaya konulma tarihleri
20 Temmuz 2020: Onaylı e-fatura sağlayıcıları aracılığıyla elektronik faturalandırma ve bildirim sürecinin başlangıcı
1 Ekim 2020: Tüm bildirim yöntemleri aracılığıyla gelir ve giderlerin gönüllü olarak bildirilmesinin ve sınıflandırılmasının başlangıcı
1 Ekim 2021: Gelir vergisi mükellefleri ve belirli vergi mükellefleri için zorunlu myDATA gerekliliklerinin 1. aşamasının başlangıcı
1 Kasım 2021: Gelir mükellefleri ve tüm vergi mükelleflerini kapsayacak şekilde myDATA kapsamının genişletilmesi.
1 Ocak 2024: myDATA yasasının, birkaç istisna dışında, 2024 yılında oluşturulan tüm veriler için geçerli olması.
1 Nisan 2025: Taşıma belgesi verilerinin myDATA’ya sunulması zorunluluğunun, ilk iki grup yükümlü vergi mükellefi için geçerli olması (2022 gelir vergisi beyannamesine göre brüt geliri 200.000 Euro’yu aşanlar veya 2022 yılında ana gelir faaliyeti olarak akaryakıt, ilaç, inşaat malzemeleri veya zeytinyağı üretimi gibi belirli alanlarda faaliyet gösterenler).
1 Kasım 2025: Taşıma belgesi verilerinin myDATA’ya sunulması zorunluluğunun, myDATA kapsamındaki tüm vergi mükellefleri için geçici olması.
E-defterlerde kayıtlı veriler ile vergi beyannamelerinde bildirilen veriler arasında tutarsızlık olması cezai yaptırımlara veya vergi denetimlerine yol açar.
Cezalar, yalnızca faturalardan ve diğer muhasebe kayıtlarından elde edilen gelirlerin (giderler hariç) uygun şekilde bildirilmemesine ve yakın zamanda uygulamaya konulan e-nakil belgesine yönelik ihlallere ilişkindir.
Kabul edilen cezalara ilişkin uygulama takvimi ve diğer ayrıntılar henüz yayınlanmamıştır.
Sovos, Yunanistan'da kullanılan myDATA ile uyumluluğu sağlamaya nasıl yardımcı oluyor?
Sovos, Yunanistan’daki KDV uyumluluk yükümlülüklerini ve dünyanın dört bir yanındaki e-faturalama uyumluluk yükümlülüklerini yönetmek için gerçek bir tek adres olarak hizmet vermektedir. Sovos, yerel mükemmelliği kusursuz, küresel bir müşteri deneyimi ile benzersiz bir şekilde birleştirir.
Verilerin raporlanması ve myDATA platformuna iletilmesi şu anda vergi mükellefleri için zorunludur. myDATA yükümlülüklerinin genişletilmesi devam etmektedir; örneğin, taşıma belgesi verilerinin zorunlu sunulması uygulamaya konulmuştur ve son tarihler ile gereklilikler güncellenmeye devam etmektedir.
myDATA şeması, Yunan Muhasebe Standartlarına göre muhasebe kayıtlarını tutmakla yükümlü olan Yunan vergi mükellefleri için geçerlidir. B2B, B2G ve B2C işlemlerini kapsar.
Gerekli belgeler, myDATA’ya aşağıdaki yöntemlerle bildirilir: ERP, akredite hizmet sağlayıcı aracılığıyla e-faturalama, manuel yükleme, merkezi e-faturalama uygulaması (‘timologio’), finansal araçlar (FIM).
Post-Brexit: Businesses Must Have a VAT Compliance Plan-of-Action in Place
Brexit geldi
UK and EU businesses need to rise to the VAT compliance challenge that Brexit poses. Now more than ever, it’s time to review supply chains and VAT records to trade with EU Member States. The transition period ended on 1 January 2021 and, as a result, trade between the UK and EU is now governed by the Free Trade Agreement announced on Christmas Eve 2020.
While many businesses prepared for Brexit’s impact on customs, many are yet to formulate a strategy to ensure VAT compliance. This is key to the success of any Brexit plan-of-action for the protection of supply chains, allowing companies to continue to trade confidently across Europe.
İhtiyacınız olan bilgileri alın
En Son Değişiklikler
Ürün bileşenlerinin (örneğin araç lastikleri veya gazlı içecek için şeker) sanal olarak ithal edilmesine yönelik complemento de leyendas artık maquiladoras veya Meksika sınırı ötesinde faaliyet gösteren Amerikan şirketleri için zorunlu.
CFDI veya e-fatura iptal etme işlemi Kasım 2018'de değiştirildi ve önceden düzenlenmiş bir fatura/CFDI'nın geçersiz kılınması için artık tedarikçilerin kredi notlarından ziyade iptal istekleri göndermesi gerekiyor. Buna ek olarak, alıcının isteği 72 saat içinde kabul veya reddetmesi gerekiyor
CFDI düzenlendikten sonra kısmi veya tam bir ödemenin alındığı tüm işlemleri etkileyen ve sık kullanılan ek ödeme, Eylül 2018'de yürürlüğe girdi.
The FTA doesn’t impact VAT obligations – it affects duty rates, tariffs etc
The concept of dispatches and acquisitions will be replaced by exports and imports for trade between Great Britain and the EU since Great Britain is now considered a third country
Special rules apply for trade between NI and the EU
İngiltere ve Kuzey İrlanda arasında hareket eden mallar için de özel kurallar geçerlidir
Erteleme veya erteleme mekanizması bulunmadığında ithalat KDV’si işletme için bir ön maliyet haline gelir
AB Üye Devletinde kayıt yaptıran BK işletmeleri, Mali Temsilciliğe ihtiyaç duyabilir
Brexit neleri etkiledi?
İhracat ve ithalat, sevk ve edinim terimlerinin yerini alıyor
Potential increased liability to register in EU Member States
Mali temsil ihtiyacı duyma olasılığında artış
Kağıt tabanlı sistemler aracılığıyla gerçekleşen kurtarma
Karşılıklı ödün, muhtemelen 13. Yönerge taleplerini engeller
ebook
Post-Brexit VAT Rules
Get the latest guidance on how to comply with VAT rules post-Brexit and how to protect cross-border trade.
Although there is a FTA agreement, many problems remain unresolved. As such, businesses must ensure they:
Brexit’ten etkilenen tüm tedarik zincirlerini belirleme
Gümrük Vergisi Ödenmiş Olarak Teslim (DDP) şartlı sözleşmelere özellikle dikkat etme
Determine where companies still need to hold VAT registrations in the EUEstablish if there are any new VAT registration requirements
İngiltere ve AB’deki EORI numaraları gibi gümrük gereksinimlerini göz önünde bulundurma
KDV raporlama gereksinimlerini karşılamak için gerekli değişiklikleri planlama
ERP sistemlerini uygun şekilde değiştirme
Determine if fiscal representation is needed
Reduce the impact of Brexit
İş faaliyetlerinizin devam edebilmesini sağlamak için yardıma mı ihtiyacınız var?
Kanalın her iki tarafındaki işletmelerin değişikliklere hazırlanmak için yapması gereken çok şey var. Brexit’in yarattığı belirsizliği yönetmenin zor olduğunu biliyoruz. Bu yüzden işletmelerin değişikliklere hazır olması gerekiyor.
During this confusion, we can deliver clarity about the Brexit impact on your VAT compliance obligations.
Brexit Sonrası: İşletmelerin Yerinde KDV Uyum Planı Olmalıdır
Brexit geldi
İngiltere ve AB işletmelerinin, Brexit’in ortaya koyduğu KDV uyumluluk sorununa yükselmesi gerekiyor. Artık AB Üye Devletleri ile ticaret yapmak için tedarik zincirlerini ve KDV kayıtlarını gözden geçirmenin zamanı geldi. Geçiş dönemi 1 Ocak 2021 tarihinde sona erdi ve bunun sonucunda İngiltere ile AB arasındaki ticaret artık 2020 Noel arifesinde ilan edilen Serbest Ticaret Anlaşması tarafından yönetilmektedir.
Birçok işletme Brexit’in gümrük üzerindeki etkisi için hazırlanırken, pek çok kişi KDV uyumluluğunu sağlamak için henüz bir strateji formüle edemiyor. Bu, tedarik zincirlerinin korunması için herhangi bir Brexit eylem planının başarısının anahtarıdır ve şirketlerin Avrupa çapında güvenle ticarete devam etmesine olanak tanır.
İhtiyacınız olan bilgileri alın
En Son Değişiklikler
Ürün bileşenlerinin (örneğin araç lastikleri veya gazlı içecek için şeker) sanal olarak ithal edilmesine yönelik complemento de leyendas artık maquiladoras veya Meksika sınırı ötesinde faaliyet gösteren Amerikan şirketleri için zorunlu.
CFDI veya e-fatura iptal etme işlemi Kasım 2018'de değiştirildi ve önceden düzenlenmiş bir fatura/CFDI'nın geçersiz kılınması için artık tedarikçilerin kredi notlarından ziyade iptal istekleri göndermesi gerekiyor. Buna ek olarak, alıcının isteği 72 saat içinde kabul veya reddetmesi gerekiyor
CFDI düzenlendikten sonra kısmi veya tam bir ödemenin alındığı tüm işlemleri etkileyen ve sık kullanılan ek ödeme, Eylül 2018'de yürürlüğe girdi.
FTA KDV yükümlülüklerini etkilemez – vergi oranlarını, tarife vs. etkiler
Büyük Britanya artık üçüncü bir ülke olarak kabul edildiği için sevk ve satın alma kavramı, İngiltere ile AB arasındaki ticaret için ihracat ve ithalat ile değiştirilecektir
NI ve AB arasındaki ticaret için özel kurallar geçerlidir
İngiltere ve Kuzey İrlanda arasında hareket eden mallar için de özel kurallar geçerlidir
Erteleme veya erteleme mekanizması bulunmadığında ithalat KDV’si işletme için bir ön maliyet haline gelir
AB Üye Devletinde kayıt yaptıran BK işletmeleri, Mali Temsilciliğe ihtiyaç duyabilir
Brexit neleri etkiledi?
İhracat ve ithalat, sevk ve edinim terimlerinin yerini alıyor
AB Üye Devletleri’ne kaydolma potansiyeli artmış sorumluluk
Mali temsil ihtiyacı duyma olasılığında artış
Kağıt tabanlı sistemler aracılığıyla gerçekleşen kurtarma
Karşılıklı ödün, muhtemelen 13. Yönerge taleplerini engeller
KDV sonrası Brexit: Ne yapılması gerekiyor?
Bir FTA anlaşması olmasına rağmen, birçok sorun çözülmemiş kalır. Bu nedenle, işletmeler şunları sağlamalıdır:
Brexit’ten etkilenen tüm tedarik zincirlerini belirleme
Gümrük Vergisi Ödenmiş Olarak Teslim (DDP) şartlı sözleşmelere özellikle dikkat etme
Yeni KDV kayıt gereklilikleri varsa, şirketlerin EUEstablish’te hala KDV kayıtlarını tutmaları gerektiğini belirleme
İngiltere ve AB’deki EORI numaraları gibi gümrük gereksinimlerini göz önünde bulundurma
KDV raporlama gereksinimlerini karşılamak için gerekli değişiklikleri planlama
ERP sistemlerini uygun şekilde değiştirme
Mali temsilin gerekli olup olmadığını belirleme
Brexit'in etkisini azaltın
İş faaliyetlerinizin devam edebilmesini sağlamak için yardıma mı ihtiyacınız var?
Kanalın her iki tarafındaki işletmelerin değişikliklere hazırlanmak için yapması gereken çok şey var. Brexit’in yarattığı belirsizliği yönetmenin zor olduğunu biliyoruz. Bu yüzden işletmelerin değişikliklere hazır olması gerekiyor.
Bu karışıklık sırasında, Brexit’in KDV uyumluluk yükümlülükleriniz üzerindeki etkisi hakkında netlik sağlayabiliriz.
2021 AB E-Ticaret KDV Paketi ve Tek Durak Dükkanı (OSS)
AB'de sınır ötesi B2C ticaretini basitleştirme
AB, 1 Temmuz 2021’den itibaren e-Ticaret KDV Paketini uygulamaya başlayacak. Paket mevcut uzaktan satış kurallarının yerini alacak ve Mini One Stop Shop’u (MOSS) daha geniş kapsamlı bir One Stop Shop (OSS) olarak güncelleyecek.
Bu, hem AB’ye ithalat hem de AB içi ticaret gibi B2C mal ve hizmet tedariki için KDV kurallarında önemli bir değişiklik anlamına gelir. 10,000 Euro’luk yeni, önemli ölçüde daha düşük pan-AB eşiği (AB dışında kurulan işletmeler için 0€) çoğu işletmeyi etkileyecek ve daha fazla malzeme için KDV hesabı oluşturmaları gerekecek.
İhtiyacınız olan bilgileri alın
2021 AB e-Ticaret OSS KDV Paketi nedir?
Uzun süredir devam eden mesafe satış kuralları çerçevesinde birden fazla KDV kaydı gerekliliğine kıyasla, OSS basitleştirmesi ile işletmeler bir Üye Ülkeye kayıt yaptırabilir ve tüm AB işlemlerini periyodik olarak yapılan tek bir OSS iadesi ile raporlayabilir. Ödemeler, bu Üye Devletteki vergi otoritesinden KDV’nin ödenmesi gereken diğer kişilere toplanır ve dağıtılır.
Özet Bilgiler
Bir işletme OSS basitleştirmesini kullanmaya karar verirse, bunu tüm uygun işlemlere uygulamalıdır.
OSS için ek kayıt tutma gereklidir: OSS raporlama şemalarından herhangi birini kullanan işletmeler, işlemlerin daha ayrıntılı kayıtlarını eskisinden saklamalıdır. Bu ek veriler vergi makamları tarafından talep edilebilir ve KDV’nin uygun şekilde uygulandığını kontrol etmek için denetimlerde kullanılabilir.
Union ve non-Union OSS bildirimleri her çeyrekte yapılacaktır. Son teslim tarihi, iade döneminin ardından gelen ayın son günü olarak değişecektir. IOSS kapsamındaki beyanlar aylıktır.
İşletmeler bir sonraki OSS iadesinde önceki OSS iadelerini düzeltebilir. Bu, gönderilen orijinal OSS iadesi yerine yapılır.
AB’de kurulu işletmeler, OSS’ye yalnızca kuruluşun Üye Ülkesinde kaydolabilir.
AB dışı işletmelerin bir aracı ataması ve aracının AB’de kuruluş ülkesinde IOSS KDV kaydı yaptırması gerekebilir.
Sendika Olmayan OSS kayıtları seçilen herhangi bir Üye Devlette olabilir, ancak bu, gerekirse seçilen bir aracının konumu tarafından dikte edilebilir. Zaten MOSS altında kayıtlı ise, mevcut kayıt devam edecektir.
İş faaliyetleri/tedarik zincirlerinin niteliğine bağlı olarak, AB dışı perakendecilerin üç planın da altında rapor vermeleri gerekebilir. Ayrıca depolar veya benzerleri nedeniyle en az bir ‘standart’ KDV kaydına ve muhtemelen daha fazlasına ihtiyaç duyacaklardır.
AB işletmeleri, OSS, IOSS ve yerel kayıtlar altında rapor vermek zorunda kalabilir.
Cezalar
Tax administrations continue to insert themselves into the invoicing process or demand detailed records within a matter of hours or days of transactions. Sovos empowers you to comply with a cost-effective, secure, global solution to withstand the disruption of this global continuous transaction controls (CTC) trend.
Sovos, şirketlerin yeni AB e-Ticaret KDV OSS Paketi gereksinimlerinde gezinmelerine nasıl yardımcı oluyor
AB e-Ticaret KDV Paketine uymak için gerekli değişikliklerin ERP sisteminize uygulanması önemli ölçüde zaman ve kaynak gerektirebilir. Sovos, vergi yükünü hafifletmeye ve işletmeniz için doğru çözüme hazırlanmanıza ve anlamanıza yardımcı olabilir.
Geniş danışma ekibimiz, modern KDV uyumluluğu kompleksitesini aşmanıza yardımcı olabilir.
Şirketinizin verginin dijital geleceğine hazırlanmasına nasıl yardım edebileceğimizi öğrenmek için bizimle iletişime geçin.
İçinde bulunduğumuz çağa ismini veren dijitalleşme şirketler için her geçen gün kaçınılmaz bir alana dönüşüyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2019 yılında 16-74 yaş aralığında internet kullanım oranı yüzde 75 çıkarken, pandemi etkisinde geçen 2020 yılında bu oran yüzde 79 oldu.
İnternet kullanımında e-ticaret artışta
2019 Nisan ayı ile 2020 Mart ayı arasındaki dönemde e-ticaret kullanımı yüzde 36,5 oldu. Bu oran önceki yılın aynı döneminde yüzde 34 düzeyindeydi. Bireysel kullanımların yanında kendi web siteleri ya da mobil uygulamalarını kullanarak e-ticaret yapan firmaların oranı ise yüzde 77.
Dijitalleşmenin artmasıyla şirketler için bulut çözümler de önemli bir ihtiyaca dönüşüyor. Bulut bilişim kullanımı 10 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerde 2018’de yüzde 10 olurken 2020 yılında yüzde 14’e yükseldi. Bulut bilişim hizmeti kullanım oranı 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerde ise yüzde 41’i buluyor.
Dijital stratejinin belirlenmesi
İnternet kullanımının arttığı ve teknolojinin hayatlarımızın vazgeçilmez parçası olduğu bir zamanda, şirketler için dijital stratejiye karar verilirken en kritik nokta ihtiyaçların belirlenmesidir. Şirketlerin bilişim teknolojileri, finans, muhasebe ve lojistik gibi departmanlarının ihtiyaçlarını ortaya koymasıyla dijital dönüşüm için stratejinin belirlenmesindeki ilk adım da atılmış olur.
Farklı departmanlarca kullanılan tüm uygulamaların birbirine entegre olarak çalışmasını sağlayarak sürecin büyük çoğunluğunu dijital hale getirmek stratejinin en büyük amacını oluşturuyor. Entegrasyon sürecinde, lojistik uygulamalarından başlayarak gelen malın barkodunun okutulup muhasebe departmanlarının kullandığı yazılıma otomatik olarak düşmesini sağlayana kadarki tüm aşamaların dijitalde birbiriyle bağlantılı şekilde olması hedeflenir.
Dijital uygulamalar arasındaki uyumluluk
Dijital stratejinin belirlenmesi sonrasında entegrasyon sürecinde uyumluluk konusu büyük öneme sahip. Dijital dönüşüm için iş birliği yapılan servis sağlayıcının sunacağı hizmetlerin daha sonra ortaya çıkacak ihtiyaçlar ve gelişen teknolojilerle uyumlu olması gerekir.
Dijitalleşmenin globalleşmeye de zemin hazırlamasıyla farklı ülkelerdeki dijital uygulamalara da hızla uyum sağlayacak altyapılara sahip olmak ve bu fonksiyonelliği sağlayan servis sağlayıcıları ile çalışmak da oldukça kritik. Tüm bunların yanında GİB tarafından yayımlanan regülasyonları düzenli takip eden ve ilgili düzenlemeler konusunda uzmanlaşmış servis sağlayıcıları şirketler için önemli avantajlar oluşturur.
Katma değer vergisinde (KDV) yönetimin ve idarenin sürekli değişmesinin nedenlerini anlamak için, önce hükümetleri bu değişikliklere yönelten unsurları anlamak gerekir. Vergi dairelerinin öncelikli sorumluluğu hükümete yasalar gereğince ödenecek geliri tahsil etmektir. Borç tutarı ile tahsil edilen tutar arasındaki farka vergi açığı denir. Bu tip farklar, önemli programları finanse etmek isteyen ülkelerin gelirlerinde ciddi riskler yaratabilir. Örneğin, Avrupa Birliği Ekonomi Komisyonu’na göre, 2018’de AB’de tahmini vergi açığı 140 milyar sterlindi, yani toplam gelirin %11’iydi.
Dünya genelinde bütün hükümetler yasal hakları olan gelirleri daha iyi takip ve tahsil etmek için dijitalleşmeyi ve diğer yeni teknolojileri benimsemeyi tercih ediyorlar. Eğer risk konusunu kavrayabilirsek, böyle bir tercihin nedenlerini de daha kolay anlayabiliriz. Biz de bunun için Sovos olarak yeni KDV ortamının daha net bir resmini oluşturmayı hedefledik ve bu bağlamda IDC ile birlikte çalışarak yeni bir rapor oluşturduk: Taming the Value-Added Tax Beast with Technology. Ücretsiz kopyanızı buradan indirebilirsiniz.
Vergi daireleri açısından faydaları
Vergi yolculuğuna atılan hükümetlerin motivasyonunu anladığımıza göre, teknolojinin bu alandaki bazı avantajlarına daha yakından bakabiliriz. Dünya genelinde bütün vergi daireleri aşağıda belirtilen konularda dijitalleşmeyi kullanarak iyileşme sağlayabilir:
Şüpheli tedarik zinciri faaliyetleriyle ve KDV dolandırıcılığıyla mücadele etmek
Gerekli reformlar/değişiklikler üzerinde daha fazla kontrol sağlamak
Daha fazla verimlilik ve otomasyon sağlamak
Uyumluluğun getireceği yükü ve dijital ayak izlerini azaltmak
Sınır ötesi işlemler için ülkeler arasında etkin veri paylaşımı oluşturmak
Ek gelir sağlamak
Bu iyileştirmeler sayesinde hükümetler; süreçlerdeki kör noktaları daha hızlı ve kolay bir şekilde tespit edebilir, vergilerin doğru şekilde ödenip ödenmediğini belirlemek için verileri gözden geçirebilir ve gerektiğinde yaptırım tedbirlerini uygulayabilir.
Neden bu kadar karmaşık?
Bu bilgilerden sonra KDV sisteminde, hükümetleri değişikliğe yönelten nedenleri ve bu tip değişikliklerden edinebilecekleri faydaları net bir şekilde anlayabiliriz. Peki tüm bu teknolojik iyileştirmelere rağmen KDV basitleşmek yerine neden daha da karmaşıklaşıyor? Yeni sistemler, yasalar ve yetkiler geliştikçe KDV’nin daha karmaşık hale gelmesinin birkaç nedeni bulunuyor.
KDV’nin çok yaygın olması ve hükümetlerin konuya yaklaşımlarının birbirinden farklı olması bu karmaşıklığın temel nedenidir. Diğer nedenler ise şunlardır:
KDV iadelerinin ülkeden ülkeye büyük farklılıklar göstermesi
Ülkelerin farklı dilleri arasında çeviri sorunlarının olması
Farklı sektörlerin farklı gereksinimlere ihtiyaç duyması
KDV’ye tabi işlem/hizmet listesinin hızla büyümesi
Tüm ülkeler ve vergi daireleri hem gelirlerini artırmaya hem de vergi açıklarını kapatmaya çalışır. Fakat bu iki sürecin birbirinden farklı olduğu unutulmamalıdır. Her ülkenin kendi öncelikleri vardır. Endüstrileri bulundukları coğrafi bölgeye göre büyük farklılıklar gösterebilir. Dahası, sahip oldukları ekonomik duruşları, gelir akışlarını hızlı ve agresif bir şekilde takip edebilmek konusunda tercihlerine yön verebilir.
Mesele KDV ise, hiçbir zaman varsayımlara göre hareket etmemeli ve kesinlikle risk alınmamalıdır. Sürekli değişen düzenlemelere uyum sağlayabilmek ve denetim veya ceza gibi konularda riskten kaçınmak için en iyi çözüm, bu konuda güncel yerel bilgileri en iyi şekilde aktaracak ve izlenmesi gereken süreçlerde destek verebilecek bir uzmanla birlikte çalışmaktır.
Zekât ve Vergi Genel Müdürlüğü’nün (GAZT) daha önce yayınladığı ‘E-Fatura Mevzuatı Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Kontroller, Gereksinimler, Teknik Şartnameler ve Usüller’e dair mevzuat taslağı, yaklaşan e-fatura zorunluluğunun teknik ve prosedürsel gerekliliklerini ve kontrollerini tanımlamayı amaçlıyordu. Mevzuat taslağı kısa süre önce son halini aldı ve yayınlandı.
Bu arada, Zekât ve Vergi Genel Müdürlüğü (GAZT) ile Gümrük Genel Müdürlüğü’nün birleşmesi sonucunda vergi otoritesinin adı da Zekât, Vergi ve Gümrük Müdürlüğü (ZATCA) olarak değiştirildi.
Son halini alan mevzuatta, ikinci aşamanın yürürlüğe girme tarihinin 1 Haziran 2022’den 1 Ocak 2023’e ertelenmesine ilişkin değişiklik yer alıyor; ikinci aşama için B2C (basitleştirilmiş) faturaların vergi dairesi platformuna raporlanmasının ne kadar süre içinde gerçekleştirileceği belirtiliyor.
Nihai mevzuata göre e-fatura sistemi iki ana aşamadan oluşuyor.
Suudi Arabistan E-Fatura Sistemi: Birinci Aşama
İlk aşama, 4 Aralık 2021’de yürürlüğe giriyor ve tüm yerleşik vergi mükelleflerinin e-fatura ve elektronik irsaliyeleri (alacak ve borç) oluşturmasını, değişiklik yapmasını ve saklamasını gerektiriyor.
Nihai mevzuatta, e-faturaların ve bunlara ilişkin irsaliyelerin yapılandırılmış bir elektronik formatta oluşturulması gerektiği belirtiliyor. Bu nedenle PDF veya Word formatındaki veriler, e-fatura olarak kabul edilmiyor. İlk aşamada, belirli bir elektronik format kullanım zorunluluğu bulunmuyor ancak bu tür fatura ve irsaliyelerde gerekli tüm bilgilerin yer alması gerekiyor. Ayrıca ilk aşamada, B2C faturalarında bir QR kodunun yer alması zorunluluğu da bulunuyor.
İlk aşama için e-fatura çözümleri konusunda yasaklanan bir dizi işlev var:
Kontrolsüz erişim
Faturalar ve günlükler (logs) üzerinde onaysız değişiklik yapılması
Birbirini takip eden çoklu faturalar
Suudi Arabistan E-Fatura Sistemi: İkinci Aşama
İkinci aşama, vergi mükelleflerinin e-fatura ve elektronik irsaliyeleri ZATCA’ya iletmelerine ilişkin ek gereklilikler getiriyor.
Nihai mevzuatta, ikinci aşamanın 1 Ocak 2023’te başlayacağı ve aşamalı şekilde yürürlüğe gireceği belirtiliyor. B2C faturalarının düzenlenmesinden sonraki 24 saat içinde vergi dairesi platformuna bildirilmesi zorunluluğuyla birlikte B2B faturalar için bir denetim (clearance) sistemi belirlendi.
İkinci aşama gerekliliklerinin bir sonucu olarak, Suudi Arabistan e-fatura sistemi 1 Ocak 2023’ten itibaren bir Sürekli İşlem Denetimli (CTC) e-fatura sistemi olarak sınıflandırılacak. Tüm e-faturaların UBL tabanlı XML formatında düzenlenmesi gerekiyor. Vergi faturaları XML veya PDF/A-3 (gömülü XML ile) formatında dağıtılabiliyor. Basitleştirilmiş faturaların ise (örn. B2C) basılı formatta dağıtılması zorunlu.
İkinci aşamada, regülasyonla uyumlu bir e-fatura çözümünün aşağıdaki özelliklere sahip olması gerekiyor:
Fatura sıra numarasına ek olarak Evrensel Benzersiz Tanımlayıcının (UUID) oluşturulması,
Düzenlenen her fatura ve elektronik irsaliyeyi birbirini takip eden şekilde numaralandıran, tahrif edilmeye dayanıklı bir fatura sayacı,
Vergi mükelleflerinin e-faturaları ve elektronik irsaliyeleri kaydetmelerine ve bunları dahili ve harici olarak arşivlemelerine olanak tanıyan bazı işlevler içermesi,
Her e-fatura veya elektronik irsaliye için kriptografik bir damga oluşturulması,
Her e-fatura veya elektronik irsaliye için hash kodu (hesaba dayalı adresleme) oluşturulması,
QR kodunun oluşturulması.
İkinci aşama ayrıca, ilk aşamada belirtilen gereksinimlere ek olarak e-fatura çözümleri için aşağıdaki işlevlerin kullanımına dair ek yasaklar getiriyor:
Tarih değişikliği
Damgalama anahtarının dışa aktarılması
Suudi Arabistan’ın e-fatura sistemi ile ilgili sonraki adımlar neler?
Nihai mevzuatın yayınlanmasının ardından ZATCA, sektördeki ilgili paydaşları bilgilendirmek amacıyla çalıştaylar düzenliyor.
Bu noktada bazı ayrıntılar hala belirsizliğini koruyor; ancak, Suudi yetkililer, anlaşılır ve net belgeler sunma ve yayınlanan belgelerle ilgili her aşamada geri bildirim fırsatı sağlamanın yanı sıra, e-fatura sisteminin uygulanmasına ilişkin uzun vadeli hedeflerini iletme konusunda da oldukça başarılı oldular. İhtiyaç duyulan rehberliğin yakın gelecekte sunulması bekleniyor.
Harekete Geçin
Suudi Arabistan Dijital Vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.
Türkiye Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) e-fatura ve e-arşiv faturalarının iptal ve itiraz bildirim işlemlerine ilişkin yeni kılavuzlar yayımladı. “e-Fatura Uygulaması İptal, İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzu” ve “e-Arşiv Uygulamaları (e-Arşiv Fatura, e-SMM) İptal, İhtar/İtiraz Bildirim Kılavuzu” olmak üzere iki kılavuzda güncelleme yapıldı.
Güncellenen kılavuzlar, e-fatura ve e-arşiv faturalarına yapılacak itirazlar ve bunların GİB’e bildirimlerine ilişkin yeni prosedürler konusunda vergi mükelleflerini bilgilendirmeyi amaçlıyor. Değişen itiraz prosedürü ile birlikte e-arşiv uygulamasının şemasında da değişikliğe gidildi. Henüz bir değişiklik yapılmamış olsa da yakın gelecekte e-fatura uygulamasının şemasında da değişikliğe gidilmesi söz konusu olabilir. Güncellenen kılavuzlarda düzenlenen e-fatura ve e-arşiv faturalarına yapılacak itirazlar için GİB portalının kullanılabileceği belirtildi.
Güncellenen kılavuzlar neden önemli?
Temmuz 2021’den itibaren elektronik ortamda düzenlenen belgeler, BA (Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu) ve BS (Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu) formlarda belirtilmeyecek. BA ve BS formları, toplam fatura tutarının 5.000 TL ve üzeri olduğu durumlarda düzenlenen veya alınan faturaların periyodik olarak raporlanması amacıyla oluşturulur. Tüm limited ve anonim şirketler, bildirimde bulunmaları gereken faturalar olmasa bile bu formları oluşturup GİB’e göndermekle yükümlüdür.
Kısa süre önce GİB, elektronik olarak düzenlenen belgelerin BA ve BS formlarında gösterilmeyeceğini ve bunun yerine denetim (e-fatura) ve raporlama (e-arşiv) sürecinde doğrudan GİB’e raporlanacağını belirten yeni bir kanun hükmü yayımladı. Elektronik olarak düzenlenen faturalara ait verilerin gerçek zamanlı olarak GİB’e gönderildiği göz önüne alındığında, mükellefler BA ve BS formları aracılığıyla elektronik düzenlenen faturaların bildirimini yapmaktan kurtarılarak ilgili verilerin yalnızca bir kez toplu şekilde alınacağı daha verimli bir sistem oluşturuluyor.
Mevcut durumda e-belgeler yukarıda belirtilen formlarda belirtilmeyecek. Ancak, GİB’in her bir mükellefe ait doğru fatura bilgilerine sahip olabilmesi için mükelleflerin, nihai faturaların hangileri olduğunu bildirmesi ve gönderilen veriler değerlendirilirken itiraz veya iptal edilen belgelerin dikkate alınmaması gerekiyor.
İptal süreci halihazırda GİB’in temel e-fatura ve e-arşiv portalı üzerinden gerçekleştiriliyor olsa da, dışarıdan yapılan itiraz talepleri (noter, taahhütlü mektup veya kayıtlı e-posta sistemi aracılığıyla) düşünüldüğünde GİB, tüm itirazları görebilme imkanına sahip değildir. Dolayısıyla bu durum, GİB’in (itiraz nedeniyle) iptal edilen bir belgeyi düzenlenmiş olarak kabul etmesi ve vergi mükelleflerinin kayıtları ile GİB’in vergi tahsilatı için kabul ettiği veriler arasında tutarsızlıklara yol açması riskine neden olabilmekteydi.
Bu nedenle artık mükellefler, kayıtları ile BA ve BS formları arasında herhangi bir tutarsızlık olmaması için itiraz taleplerini GİB’e bildirmekle yükümlüler. Uygulamanın nihai amacı, gelecekte BA ve BS formlarının GİB tarafından tamamen otomatik şekilde doldurulmasıdır.
Yeni süreç nasıl işliyor?
Türk Ticaret Kanunu’na göre itiraz veya iptal taleplerinin sekiz gün içinde yapılması gerekiyor. Alıcı ve satıcılar, GİB sistemi dışında yapılması gereken (noter, taahhütlü mektup veya kayıtlı e-posta sistemi aracılığıyla) ve GİB sistemine kaydedilmesi gereken itiraz talebinde bulunabilirler.
E-arşiv uygulaması için ise satıcıların itiraz talebini GİB’e bildirebilecekleri iki yol bulunuyor. Bunun için isterlerse (otomatik olarak) e-arşiv uygulamasını kullanabilir, isterlerse de itiraz taleplerini GİB’in portal sistemine girebilirler. Alıcılar, GİB portalından bu talepleri görebilir ve zorunlu olmamakla birlikte, isterlerse yanıt verebilirler. e-Serbest Meslek Makbuzlarına (e-SMM) iliskin itiraz bildirimleri de e-arşiv uygulaması üzerinden yapıldığı için aynı itiraz kuralları bunlar için de geçerlidir.
E-fatura uygulamasında herhangi bir değişiklik olmadığı için satıcıların veya alıcıların e-fatura uygulamalarını kullanarak GİB’e bildirimde bulunmaları mümkün değil. Mevcut durumda e-fatura itirazlarını yalnızca GİB portal sistemi üzerinden GİB’e bildirebiliyor. Mükellefler de itiraz taleplerine sadece portal sistemi üzerinden cevap verebiliyor.
Sırada ne var?
Her ne kadar GİB, iptal ve itiraz taleplerinin dijitalleştirilmesine yönelik bir adım atmış olsa da, bu işlemlerin otomatik olarak gerçekleştirilmesinin bir yolu yok. Dijitalleştirilen itiraz sürecinin ülkede hayata geçirilmesinden önce, yetkililerin süreci otomatikleştirmeye ve geçerli mevzuatı yürürlüğe koymaya veya değiştirmeye yönelik daha sofistike bir yaklaşım benimsemesi gerekiyor.
Rusya, belirli malların izlenebilirliği için 1 Temmuz 2021’de yürürlüğe girecek yeni bir sistem tanıtıyor. 371-FZ no’lu Federal Kanun, izlenebilirlik sistemine yönelik yeni prosedürü hayata geçirmek için Rus Vergi Kanununda değişiklik yapacak. Bu prosedürle birlikte, izlenebilir malların ticaretini yapan vergi mükellefleri zorunlu olarak e-fatura düzenleyecek.
Yürürlüğe girdiğinden beri Rusya’da B2B e-fatura düzenlemek için gönüllük esastı. Ancak, yaz itibariyle izlenebilirlik sistemine tabi malların ticaretini yapan mükellefler için bu durum değişiyor. E-fatura düzenlemek ve e-faturanın kabulü zorunlu olacak.
İzlenebilirlik sistemi nedir?
İzlenebilirlik sisteminin amacı, Rusya’ya ve Avrasya Ekonomik Birliği’ne (AEB) ithal edilen belirli malların hareket takibini sağlamaktır. İzlenebilirlik sisteminde, her malın sevkiyatı için ithalat sırasında bir kayıt numarası atanıyor ve bu numara her türlü işlemde kontrol ediliyor. Yeni izlenebilirlik sistemi kapsamındaki işletmeler, faturalarında ve birincil muhasebe belgelerinde kayıt numarası belirtmek zorunda olacak. İşletmeler, izlenebilir mallar için yapılan işlemler hakkında da KDV iadeleri ve ilgili işlem raporları ile bilgi vermek zorundalar.
İzlenebilirlik zorunlulukları kapsamında, izlenebilir malların dolaşımında yer alan tüzel kişiler ve bireysel işletmeler de bulunuyor. 1 Temmuz 2021’den itibaren, bu mallar için elektronik fatura düzenlenmesi gerekiyor. İzlenebilirliğe tabi malların alıcıları, elektronik fatura kabul etmek zorunda. İhracat/yeniden ihracat ve B2C satışlarında, izlenebilir malların satışı için e-fatura zorunluluğu bulunmuyor.
Ne tür mallar izlenebilirlik zorunluluklarına tabidir?
Güncel liste aşağıdakileri içeriyor:
Soğutma ve dondurma ekipmanları (buz dolapları, dondurucular),
Endüstriyel tip kamyonlar (forkliftler, buldozerler, greyderler, planlayıcılar, elektrikli maden kürekleri, kazı makineleri, kürekli yükleyiciler, sıkıştırma makineleri ve yol silindirleri),
Çamaşır ve kurutma makineleri (ev ve çamaşırhaneler için),
Monitörler ve projektörler (televizyon ekipmanı satın alımı hariç),
Entegre elektronik devreler ve elemanlar,
Bebek arabaları ve çocuk güvenlik koltukları. </li
Rusya’da elektronik belge regülasyonunda sırada ne var?
Rusya’nın 2024’ün sonuna kadar faturaların %95’inin ve irsaliyelerin %70’inin elektronik olarak düzenlenmesini hedeflediği düşünülürse, dijitalleşmeye yönelik daha fazla adım atılacağını söylemek mümkün. Rus vergi dairesinin ilerleme kaydettiği bir diğer alan ise muhasebe kayıtlarının elektronik ortamda tutulması. Bu sebeple, önümüzdeki birkaç yıl içerisinde Rus mevzuatında yapılacak değişiklikler sürpriz olmayacak.
İtalyan yasalarına göre işlem gören tüm yurt içi ve sınır ötesi faturaların en başından beri Agenzia delle Entrate’in planlarına dahil edildiğini söylemek mümkün. Öyleyse, geniş kapsamlı sürekli işlem denetimlerini (CTC) uygulamaya geçirme fikrinden hiç vazgeçilmemiş gibi görünüyor.
SDI platformunun (Sistema di Interscambio) henüz açıklığa kavuşturmadığı İtalya’ya gelen ve İtalya’dan giden sınır ötesi faturalar konusuna, Esterometro raporunda ayrı olarak yer verildi. Esterometro, SDI’ın gözlerinden uzakta düzenlenen ve iletilen sınır ötesi gelen ve giden faturaları kapsıyor.
Esterometro için gereken veriler, FatturaPA faturasını düzenlemek için gereken verilerle benzerlik gösterse de, önemli farklılıklar mevcut. FatturaPA’da daha fazla belge türü bulunuyor. Ayrıca, mal ve hizmetlerin tanımı için daha fazla ayrıntıya ihtiyaç var.
İtalya, bu kararla Avrupa Konseyi’nin verdiği kısmi derogasyonun etkilerinin üstesinden gelmiş oluyor. Bilindiği üzere raporlama, Avrupa Konseyi’nin müdahalesi olmadan çeşitli AB ülkelerinin CTC’leri sessizce uygulamaya koyduğu bir alan oldu.
İtalya artık, Macaristan ve İspanya gibi diğer Üye Ülkelerle aynı stratejiyi uyguluyor. Bu ülkeler, AB kurumlarından (karşılaşsa bile) pek az itirazla karşılaşan, raporlama yükümlülükleri ile CTC’leri yürürlüğe koyan ülkeler. Bu ülkeler, sadece faturada bulunan verilerin raporlanmasını zorunlu tutarak bahsi geçen işlemler için ayrıntılı verilerden yararlanıyor. Gerçek zamanlı e-faturayı zorunlu kılmıyor.
Yeni yükümlülük, verilerin iletilmesini SDI platformu üzerinden sağlamak için bir gereklilik olarak tanımlanıyor. Bu durum, Esterometro ile gönderilecek olan verilerin bile artık FatturaPA formatında gönderileceği anlamına geliyor. Özel FatturaPA, temelde bir e-fatura değil.
Yani, sınır ötesi mal tedariğinde e-fatura hâlâ alıcının onayına tabi. İşlemi gerçekleştiren taraflar, faturaların formatı konusunda (FatturaPA ya da diğer) anlaşma sağlayabilir. Sonuç olarak, FatturaPA’dan başka yollar ile gönderilen hukuken geçerli bir fatura, FatturaPA sayesinde fatura veri raporu ile bir arada bulunacak.
İtalya vergi dairesi, şimdilik FatturaPA için ek teknik özellik duyurmadı. Bu durum, FatturaPA’nın geçtiğimiz Ekim ayından beri kullanıma hazır olduğunun güçlü bir göstergesi. FatturaPA 1.2.1 sürümüyle birlikte, entegrasyon belgeleri (sınır ötesi faturaların alınması üzerine düzenlenen bir belge sınıfı) için çeşitli sınıflandırmaların yapıldığı ayrıntılı yeni belge türleri Ekim 2020’de tanıtıldı. Bu sürümde, vergiden muaf veya karşı ödemeli sisteme tabi olanların ayrıntılı sınıflandırılması da yer alıyor.
FatturaPA’nın Esterometro’nun yerini alması ile SDI merkezi bir platform hâline geliyor. Artık sınır ötesi işlemler de dahil, FatturaPA ülkede ulaşılabilecek tüm ayrıntılı veriyi İtalya vergi dairesine sağlıyor. Yeni zorunlulukla elde edilen veriler, bu mali yıl boyunca vergi dairesinin gözlerden uzakta düzenlediği kullanıma hazır KDV iadelerinin işine yarayabilir. Bir sonraki mali yılın başında da, bu veriler vergi mükelleflerinin kullanımına muhtemelen hazır olacak.
Bu yeni “Elektronik belgelerin oluşturulması, yönetilmesi ve korunmasına ilişkin yönergeler” (“Yönergeler”), elektronik belgeleri farklı açılardan düzenliyor. İşletmeler, Yönergeleri izleyerek elektronik belgelerinin mahkemede sağlam bir kanıt niteliği taşıyacağı varsayımından yararlanıyor.
Yönergelerin ertelenmesi, özellikle meta verileri e-belgelerle ilişkilendirme yükümlülüğü konusunda endişelerini dile getiren yerel kuruluşların iddiaları sonucunda AGID tarafından alınmış bir karar. Yönergelerde, sistemlerin kendi aralarında karşılıklı çalışabilir olmasını sağlayacak şekilde, e-belgelerle birlikte saklanması gereken meta veri alanları ayrıntılı olarak listeleniyor.
Meta veri gereklilikleri değiştirildi
AGID, yeni e-belge mevzuatının yürürlüğe giriş tarihini ertelemenin yanında, yeni meta veri bölümleri ekleyip, bazı alanların açıklamasını değiştirerek meta veri gerekliliklerinde de değişikliğe gitti. Bununla birlikte AGID, özellikle standartlara yönelik referansları düzeltti ve bazı yükümlülükleri açıklığa kavuşturmak adına ifadeleri yeniden yorumladı.
Türkiye’de şirketler için vergi süreçlerinde e-Dönüşüm, 2012 yılında e-Defter uygulamasının çeşitli sektörler için zorunlu hale getirilmesiyle başladı.
Yıllar içerisinde farklı e-Belgelerin zorunlu tutulmasıyla e-Dönüşüm kapsamı da genişledi. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) 19 Ekim 2019 tarihinde yayımladığı 509 sayılı Genel Tebliğ ile zorunlu e-Belge kullanımının kapsamı hem uygulama hem de mükellefler açısından daha da genişletildi. Böylelikle 2020 Türkiye’de e-Dönüşüm yılı oldu. 2021 yılında çeşitli düzenlemelerin de etkisiyle e-Dönüşüm sürecine giren şirket sayısı daha da arttı.
Zorunlu e-Belge kullanımına geçiş yapacak şirketlere sağladığı çözümlerin yanında e-Dönüşüm uygulamaları, şirketler için birçok avantaj da oluşturuyor. Bu sayede şirketler gönüllü olarak da e-Dönüşüme girmeyi tercih ediyorlar.
e-Dönüşümün getirdiği çözümler ve sunduğu avantajlar:
e-Fatura:
Operasyonel kolaylık sağlar, tüm süreci tek bir yerde ve dijital olarak takip etmek mümkündür.
Faturaların kargolanması gerekmez, gönderimler elektronik ortamda kolayca yapılır.
e-Faturaların dijital olarak arşivlenmesiyle zamandan ve depolamadan tasarruf edilir.
Faturaların kaybolma ya da teslim edilememe riski ortadan kalkar.
e-Fatura çevre dostudur; Kâğıt fatura basımını ortadan kaldırır.
Tahsilatların takibi ve kontrolü hızlanır.
e-Arşiv fatura:
Tüm sürecin dijital ortamda tek bir yerden yönetilmesini sağlar, operasyonel yükü hafifletir.
Fatura basım, gönderim maliyetlerini azaltır. Arşivleme maliyetini tamamen ortadan kaldırır.
Daha hızlı fatura oluşturma imkânı sağlar; tüm muhasebe süreçleri daha hızlı bir şekilde ilerler.
e-Arşiv fatura sayesinde daha kolay ve detaylı raporlama yapılır.
Dijital ortamda gönderilip saklandığı için daha güvenlidir.
Geçmiş dönem faturalarına hızlı ve kolay bir şekilde ulaşılabilir.
Kâğıt israfının önüne geçilir, doğayı korumaya katkı sağlanır.
e-Defter:
Dijital yöntemlerle daha güvenilir ortamlarda saklanır.
Denetim süreçlerinde doğru veriye ulaşma süresi kısalır.
Noter onay süreçlerinden kaynaklanan maliyet ve zaman kaybı azalır.
Vergisel süreçlere uyumluluk artar.
Ekonomiye yasal dayanak ve firmalara güven oluşturmaktadır.
e-İrsaliye:
Kâğıt ve dosya masraflarını azaltır.
Düzenlenen irsaliyelerin takip ve kontrolü kolaylaşır; kaybolma ya da yeniden gönderim gibi maliyetler ortadan kalkar.
Belge ulaştırma süreleri kısalır.
Hızlı mutabakat sağlar.
Raporlama işlemlerini kolaylaştırır.
e-Fatura ve e-Arşiv fatura süreçleri e-İrsaliye ile daha rahat hale gelir.
Neden Sovos?
Sovos; vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır.
İşletmeleri modern vergi yükü ve riskinden koruyan, dünyanın önde gelen küresel yazılım sağlayıcısı Sovos; Avrupa, Kuzey Amerika ve Latin Amerika’daki ekipleriyle, modern vergi uyumluluğu için geleceğe yönelik eksiksiz çözümler sunarken ana faaliyetlerinize daha fazla yoğunlaşmanızı sağlar.
Eylül 2020’de, Dijital İtalya Ajansı (AGID), 7 Haziran 2021’den itibaren yürürlüğe girecek olan elektronik belgelerin oluşturulması ve muhafazası konusundaki yeni gereklilikleri açıkladı.
İtalya’daki Elektronik Belgeler
AGID, İtalya’nın dijital gündeminden ve BT sistemlerinin kendi aralarında karşılıklı çalışabilir olmasını sağlamak için yasalara eşdeğer yönergeler ve teknik kurallar oluşturmaktan sorumludur. Yükümlülüklerinden biri, elektronik belgelerin oluşturulması, yönetimi, korunması ve saklanmasına ilişkin teknik kurallar belirlemek ve tesis etmektir.
İtalya’da e-belgeleri düzenleyen yasalar, Dijital Yönetim Kanunu, CAD’in (IT: Codice dell’amministrazione digitale) yayınlanmasıyla birlikte 2005’ten beri mevcuttur. CAD, kamu idaresi tarafından ve bazı durumlarda bireyler arasında teknolojinin kullanımına ilişkin temel kuralları ana hatlarıyla belirler. AGID’e, bir e-belgenin oluşturulmasından kalıcı olarak silinmesine kadar yaşam döngüsünün çeşitli yönlerini daha ileri seviyede düzenlemesi için normatif yetkiler veren CAD’dir.
Elektronik fatura ile e-belge arasındaki fark nedir?
E-belgelerin oluşturulması, yönetilmesi ve korunmasına yönelik AGID tarafından Eylül 2020’de sunulan yönergeler, çeşitli kuruluş ve devlet kurumu regülasyonlarını tek bir belgede topluyor. Yeni yasa, diğer yasal düzenlemelerdeki birçok hükmü yürürlükten kaldırıyor. İşletmeler, AGID yönergelerini izleyerek, elektronik belgelerinin yasal işlemlerde sağlam bir kanıt niteliği taşıdığı varsayımından yararlanıyor.
Mahkemede hangi belgelerin delil olarak kullanılacağının değerlendirilmesi, AGID yönergeleri uyarınca bir elektronik dosyanın bir e-belge olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceğinin belirlenmesine yardımcı oluyor. Kanıtlara dayalı bir durumu mümkün olan en iyi şekilde oluşturmak için e-belgenin oluşturulması, korunması ve depolanması İtalyan yönergelerine uygun olmalıdır. Kural olarak, bir mahkemede yasal bir işleme ait delil olarak sunulması gerekebilecek belgeler yönergelere uygun olmalıdır.
İtalya da, birçok yargı bölgesi gibi, faturaların saklanması konusunu düzenlemiş (örneğin, belgelerin bütünlüğünün ve doğrulunun saklama süresinin sonuna kadar korunması zorunlu kılınmıştır) ve vergiye ilişkin belgeler için özel saklama süreleri belirlemiştir.
Faturalarla ilgili ayrıntılı regülasyon, e-faturaların mahkemede delil olarak sunulan vergi dairesi denetimlerinin bir parçası olduğunu göstermektedir. AGID yönergelerine göre, e-faturalar mahkemede tam kanıt niteliği taşıması için e-belge olarak ele alınmalıdır.
E-belge gereklilikleri
Yönergeler, bir elektronik belgeyi birçok açıdan düzenler. E-fatura söz konusu olduğunda en önemli konu, e-faturaların oluşturulması ve korunmasıdır.
1. E-belgelerin oluşturulması
İtalyan yönergelerine göre, bir e-belge değiştirilemez bir duruma geldiğinde oluşturulmuş kabul edilmektedir.
E-belge oluşturma yöntemine bağlı olarak (yazılım yoluyla oluşturma, elektronik yollarla edinme, vb.), nitelikli bir elektronik imza,mühür uygulaması veya bir koruma sistemine koyulması gibi çeşitli teknik yöntemler, bir belgenin değiştirilemez bir biçimde kalmasını sağlayabilir. AGID tarafından belirlenen bir listeye göre, her belgenin bir dizi meta veri (“meta veri raporu”) ile ilişkilendirilmesi de gereklidir.
Meta veri raporu, AGID tarafından düzenlenen bir XML formatında oluşturulur. Rapordaki alanlar, yönergelerdeki bir ekte açıklanmıştır ve kullanılan belgenin içeriğine ve belge yönetim planına göre isteğe bağlı veya zorunlu olabilir. Bununla birlikte, meta veri raporu işleme ait e-fatura verilerini içermez, çünkü raporun amacı vergiyle ilgili bilgileri toplamak değil, sistemlerin kendi içinde birlikte çalışabilmesini sağlamaktır.
İtalya’da dijital vergi kontrolleriyle ilgili iki yetkili merci bulunur: AGID (İtalya’nın dijitalleştirilmesi için İtalyan ajansı) ve ADE (İtalyan vergi dairesi). Bunun bir sonucu olarak, ADE’nin elektronik faturaların düzenlenmesine ilişkin hükümleri bazen e-belgelerin oluşturulmasını yöneten AGID hükümleriyle tutarsız gibi görünebilir.
AGID’in açısından bir e-belge, bütünlüğü ve doğruluğu güvence altına alınarak oluşturulurken, ADE için bir e-fatura yalnızca SDI tarafından onaylandığı takdirde yasal olarak geçerlilik kazanır.
Elektronik imzanın bulunması ve üst veri raporu oluşturulması gibi AGID hükümlerine uyulması, bir e-faturanın, AGID veya ADE formalitelerine uygun olmaması nedeniyle yasal bir işlemde kullanımının reddedilmemesini sağlayacaktır.
2. E-belgelerin korunması
İtalyan e-belgelerinin geçerliliği, yalnızca doğru şekilde muhafaza edildikleri takdirde korunur. Diğer ülkelerde, dosyaları bir bellek sistemi ile her türlü donanımda tutmak yeterliyken, İtalya, e-belgelerin saklanmasını kapsamlı şekilde düzenler ve koruma olarak adlandırdıkları şeyi talep eder.
Koruma, bir belge saklanmadan önce uygulanan bir dizi prosedürden oluşur. Daha detaylı şekilde bakıldığında, e-belgeler İtalyan standardizasyon kurumu UNI tarafından oluşturulan belirli bir standarda uyumlu bir ‘arşivleme paketi’ ile eşleştirilmelidir. Belgeye daha sonra hesaba dayalı adresleme uygulanır, belge imzalanır ve saklanmadan önce zaman damgası koyulur.
İtalya’da e-belgelerin saklanmasına ilişkin süreç yeni değil; ancak AGID yönergelerinin atıfta bulunduğu standartlar 2020 yılında, e-faturalar gibi e-belgeleri saklayanların uygulamadaki yaşadıkları zorlukları yansıtacak şekilde gözden geçirilmiştir.
AGID yönergelerinin dışında, ADE, bir koruma sisteminde saklanan e-faturalar için ‘arama kriteri’nin uygulanmasını zorunlu kılar. Bu, bir denetçinin, işlemi gerçekleştiren tarafların adı, KDV numarası ve belge türü gibi yasayla tanımlanan parametreleri kullanarak e-faturaları bulabilmesi ve erişebilmesi gerektiği anlamına gelir.
Birçok saklama sisteminde arama kriterleri, veriler “meta veri” şeklinde bildirilerek oluşturulur (bir e-belgenin oluşturulması sırasında üretilen “meta veri raporu” ile karıştırılmamalıdır). Arama kriterlerini besleyen vergiyle ilgili meta veriler ve bir e-belge ile birlikte oluşturulan meta veri raporu, farklı devlet organları tarafından uygulanan farklı yükümlülükler şeklinde bir arada bulunur.
Vergi mükelleflerinin sistemlerine etkisi
İtalya’da e-fatura kullanan vergi mükellefleri, AGID yönergelerinden doğrudan etkilenmektedir. Bir e-belgenin tanımı söz konusu olduğunda ve oluşturulduğu düşünüldüğünde bir miktar takdir yetkisi olsa da, tam uyum ve kanıt niteliği ancak bir e-faturanın AGID ve ADE düzenlemelerine uygun olması halinde elde edilir.
Faturanın düzenlenmesi sırasında meta veri raporunun otomatik olarak oluşturulması, mevcut BT sistemlerinden bilgi alan vergi mükelleflerinin eşleme konusunda çalışmasını gerektirebilir. Meta veri raporu şu anda ADE’ye veya SDI denetim platformuna gönderilmiyor. Bununla birlikte, tam uyum için meta veri raporunun vergi mükellefinin koruma sisteminde e-fatura ile birlikte saklanması gerekiyor.
Çeviri (standartlar yalnızca İtalyanca olarak mevcuttur), yorumlama ve değişiklikleri uygulama için belgelerin korunması süreci ve yeni standartlara uyacak şekilde arşivleme çözümlerinin uyarlanması önemli düzeyde BT kaynağı gerektiriyor. Kullanımı yalnızca bir kişi ile sınırlandıran telif hakkı lisanslarıyla korunan standartları edinmenin de bir maliyeti var.
AGID tarafından yeni kuralların konsolide edilmesi ve sunulması, İtalyan yasalarına göre elektronik fatura oluşturan ve saklayan vergi mükelleflerinin, bazen vergi yasasıyla tutarsız olan gerekliliklere uymaları gerektiği anlamına geliyor. Sonuç olarak, işletmelerin mahkemede tam kanıt niteliği taşıyan belge sunmasının tek yolu, hem AGID hem de ADE kurallarına uymaktır.
Harekete Geçin
Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Umman Sultanlığı, 16 Nisan 2021 itibariyle Katma Değer Vergisi’ni yürürlüğe koydu. KDV sisteminin aşamalı olarak uygulanması planlanıyor. İşletmeler, cirolarına göre gelecek yıl farklı kriterlerle KDV’ye kaydolacak.
Ciro
Zorunlu Kayıt İçin Son Tarih
Kaydın Yürürlüğe Girme Tarihi
1.000.000 OMR’den fazla
15 Mart 2021
16 Nisan 2021
500.000 OMR – 1.000.000 OMR
31 Mayıs 2021
1 Temmuz 2021
250.000 OMR – 499.999 OMR
31 Ağustos 2021
1 Ekim 2021
38.500 OMR – 249.999 OMR
28 Şubat 2022
1 Nisan 2022
İthalata ek olarak, Umman kaynaklı mal ve hizmetlerin tedariğine de %5 oranında KDV uygulanacak. İşten tüketiciye ulaştırılan birçok hizmet, tedarikçinin ikametgahından sağlanacak. Ancak, elektronik hizmetlerin ve telekomünikasyon (Umman’da kullanılanın temini Umman’dan sağlanır) veya restoran hizmetlerinin temini gibi bazı istisnalar mevcut. KDV kaydı olan işletmelerin, üç ayda bir elektronik bir portal aracılığıyla iadeleri dosyalaması gerekiyor.
KDV regülasyonlarında listelendiği şekilde listelenen belirli gıda maddeleri
Belirli ilaçlar ve tıbbi ekipman
Yatırım amaçlı altın, gümüş ve platin tedariği
Malların veya yolcuların uluslararası ve GCC (Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi) içi taşımacılığının tedariği ve bu taşımayla bağlantılı hizmetlerin temini
Ticari amaçlarla yolcu ve malların taşımacılığı için tahsis edilmiş hava, deniz ve kara ulaşım araçlarının tedariği ve taşımayla ilgili mal ve hizmetlerin temini
Kurtarma uçakları ile kurtarma ve yardım botlarının tedariği
Petrol, petrol türevleri ve doğal gaz temini
KDV’den muaf olan hizmetler/mallar:
Finansal hizmetler
Sağlık hizmetleri ve ilgili mal ve hizmetler
Eğitim hizmetleri ve ilgili mal ve hizmetler
Gelişmemiş arazi (çıplak arazi)
Konut mülklerinin yeniden satışı
Yerel yolcu taşımacılığı
Konut amaçlı mülklerin kiralanması
2016 yılında Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi’nin (GCC) altı Üye Devleti, ortak bir çerçeveye kapsamında %5 KDV uygulamayı kabul etti. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri KDV sistemlerini 2018 itibariyle yürürlüğe koydu. 2019 itibariyle Bahreyn de onların arasına katıldı. Suudi Arabistan, 2020 Temmuz ayında KDV oranını %15’e çıkardı. Kuveyt ve Katar, zaman çizelgesi henüz netleşmemiş olsa da, gelecekte KDV uygulayacaklarını açıkladılar.
Çerçeve anlaşmasında, GCC Üye Devletleri arasında mal satışına ilişkin özel kurallar belirtiliyor. AB’nin topluluk içi tedarik kurallarına benzer bir şekilde, daha fazla Üye Devlet çerçeveyi uygulayana ve gerekli BT altyapılarını sağlayana kadar bu tür kurallar askıya alındı.
Umman’da iş yapan kuruluşların, önümüzdeki günlerde KDV yükümlülüklerini gözden geçirmeleri gerekiyor.
Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
E-KİTAP
E-Ticarete İlk Adım: E-Dönüşüm ve E-Belgeler
İnternet kullanımının yaygınlaşması ve dijitalleşmenin artması ile e-ticaret global kapsamda yükselişe geçti. Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgını tüketicilerin e-ticarete olan ilgisini daha da artırdı. E-ticaretin büyüyen pazar payı, bu alanda iş fırsatları gören birçok yatırımcı ve girişimcinin e-ticarete yönelmesini sağladı.
E-ticaret ile ilgilenen firmalar için teknolojiyi iş süreçlerine uyarlamak kaçınılmaz. E-dönüşüm ile birlikte, e-ticaret alanında faaliyet gösteren işletmelerin, hızla uygulamaya geçirmeleri gereken dijital vergi uygulamaları bulunuyor.
E-ticaret ile Uğraşanlar için e-Belge Zorunluluğu
E-fatura ve e-arşiv fatura kullanımı zorunluluğunun yanı sıra ihtiyaca ve şirketlerin yıllık cirolarına göre e-irsaliye kullanımı da gerekebiliyor. E-fatura sistemine geçildiğinde, takip eden mali yılda e-defter kullanımı da zorunlu. Firmaların değişen ihtiyaçlarına göre; e-mutabakat, e-beyanname ve e-denetleme ürünleri de sunduğu avantajlar ve kolaylıklar sebebiyle tercih edilebilir.
E-Kitabı İndirin
E-dönüşümün e-ticaret ile uğraşanlara sağladığı faydalar
E-dönüşüm, şirketlerin ana faaliyet alanlarına odaklanması için zaman ve maliyet anlamında tasarruf imkânı sağlar. E-dönüşüm, firmaların operasyonel belge süreçlerini hızlandırmasının yanında, yasal zorunlulukları takip etme açısından da büyük kolaylıklar getirir. Çeşitli düzenlemeler neticesinde zorunlu hale gelen e-belgelere uyum sağlama sürecinde de hız ve kolaylık sağlar.
e-Dönüşüme ilk Adım: e-Ticarete Başlayanların Yapması Gerekenler
E-ticaret yapan ya da e-ticarete başlamayı planlayan gerçek ve tüzel kişilerin yerine getirmesi gereken bazı ön hazırlıklar bulunmaktadır. Bunlar:
Yasal süreç
E-ticaret yazılımı / Pazaryeri entegrasyonu
Sanal pos süreçlerinin tamamlanması
Kargo gönderilerinin planlanması
Ürün temini
Analizler sonucu stok yönetimi
Müşteri hizmetleri / Destek
İptal / İade süreçleri
Vergi / Denetim
E-belge kullanımında nelere dikkat etmeli?
E-ticaret faaliyetine başlamak isteyenler için iki konu çok önemlidir:
Firmanın tüm işlemlerinin denetlenebilir olması,
Ürün satışı yapılırken ve müşterilere servis sunulurken hızlı ve anlaşılır bir sistem kurulması.
Sadece özel entegratör tarafında değil, kullanılan pazar yeri ya da diğer entegrasyon katmanlarında stok sisteminde hızlı ve anlaşılır bir işleyiş olması gerekir.
Bir diğer önemli husus ise yukarıdaki iki konu ile alakalı süreçleri sorunsuz gerçekleştirecek iş ortakları ile çalışmak… Özellikle de e-dönüşüm alanında tercih edilecek özel entegratörün, firmaların iş hedeflerine ulaşmalarında sağladığı katkılar oldukça değerlidir.