Bu blog yazısı 20 Kasım 2023 tarihinde güncellenmiştir.
Günden güne daha fazla mükellef, elektronik belgeleri kullanmaya başlıyor. e-Belgelerin sunduğu imkanların gün geçtikçe daha çok fark edilmesi ve gönüllü katılımların artması bu durumu doğrudan etkilese de temel nedenin Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yapılan yeni düzenlemeler olduğunu söyleyebiliriz.
Nitekim GİB’in son düzenlemesi neticesinde e-Fatura, e-Arşiv fatura ve e-İrsaliye belgelerinin kapsamları genişletilmiş ve yeni mükellefler belirlenmişti.
e-Fatura’nın kapsamında meydana gelen değişikliğe göre 2022 hesap yılı içerisinde 3 Milyon TL’lik brüt satış hasılatı şartını sağlayan mükellefler 1 Temmuz 2023 tarihinden itibaren zorunlu şekilde e-Fatura uygulamasını kullanmaya başladılar.
Bununla birlikte e-Fatura uygulamasını yıl içinde ilk kez kullanmaya başlayan mükellefler, 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği uyarınca bir sonraki yılın başından itibaren e-Defter uygulamasını kullanmaya başlamak zorundalar. Buna göre 1 Temmuz 2023 tarihinden itibaren e-Fatura uygulamasını kullanmaya başlayan mükelleflerin 1 Ocak 2024 itibarıyla e-Defter uygulamasını kullanmaya başlamaları yasal bir gereklilik.
1 No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği’ne göre e-Fatura uygulamasına yıl içinde zorunlu olarak geçen mükelleflerin, izleyen yılın başından itibaren e-Defter uygulamasını kullanmaları zorunludur. Bu kapsamda 2023 yılı içerisinde e-Fatura uygulamasını zorunlu olarak kullanmaya başlayan aşağıdaki mükelleflerin 1 Ocak 2024 itibarıyla e-Defter uygulamasını kullanmaya başlamaları gerekmektedir:
Mükellef/Mükellef Grubu
şartların sağlandığı yılı takip eden yılın başından itibaren e-Defter’e geçiş yapmak zorundalar.
e-Defter uygulamasını kullanmaya başlayabilmek için mükelleflerin edefter.gov.tr adresinde yayımlanan başvuru kılavuzuna uygun olarak e-Defter uygulamasına başvuruda bulunması ve aşağıdaki şartları yerine getirmiş olması gerekmektedir:
e-Defterlerin tutulması konusundaki kurallara uymayan mükellefler Vergi Usul Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’ndan (TTK) doğacak cezalarla karşılaşabilirler.
Bu kapsamda, e-Defterlerin Tebliğ’de öngörülen kurallara aykırı şekilde tutulması veya e-Defterlere ait beratların Tebliğ’de öngörülen süreler veya GİB tarafından duyurulan özel ek süreler içerisinde yüklenmemesi veya geç yüklenmesi halinde VUK gereğince usulsüzlük cezası kesilebileceği gibi mükellefin TTK uyarınca idari para cezasına çarptırılması da söz konusu olabilir. 2.200 TL’den az olmamak üzere, düzenlenmesi gereken fatura veya meblağ farkının %10’u kadar kesilecek özel usulsüzlük cezası tutarı, 2023 yılı için 544 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile belirlenmiştir. Söz konusu VUK Genel Tebliğ ve ekine linke tıklayarak ulaşabilir, güncel ceza tutarlarını görüntüleyebilirsiniz.
Sovos e-Defter Çözümünün zorunlu e-Belge geçiş sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.
e-Belgeler veya elektronik belgelerin, dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde, farklı büyüklükteki işletmelerde kullanımı hızla artmaktadır.
Otomatik e-Belge alışverişi, nispeten yeni bir fenomen olsa da, işletmenizin anlamaktan ve potansiyel olarak kullanmaktan yararlanacağı temel bilgileri içerir.
Kılavuz niteliğindeki bu blog, farklı e-Belge türlerini kavramada tek adresiniz olacak.
e-Belge, genellikle otomatik bir iş sürecinde kullanılan elektronik bir işlem belgesi veya mesajıdır.
İşletmelerin dijitalleşmesiyle birlikte, ulusal vergi dairelerine gerçek zamanlı iletilen elektronik faturalar ve şirketler arasında takas edilen elektronik mal makbuzları gibi belgelerin kullanımı da hızla artıyor.
Elektronik belgelerle PDF’ler arasındaki temel fark ise, elektronik belgelerin makine tarafından okunabilir ve çoğu zaman çevrimiçi platformlar veya yazılımlar yardımıyla düzenlenebilir olmalarıdır.
Bu bağlamda, çok sayıda elektronik belge türü bulunuyor ve ülkelere göre bu elektronik belgeleri edinme şekli ve zorunlulukları farklılık gösterebiliyor. Bu yüzden e-Belgeler arasında çok az standartlaşma bulunuyor. Avrupa Birliği, e-Devlet Eylem Planı ve e-IDAS düzenlemesi çerçevesinde, AB’de dijital işlemleri ve hizmetleri kolaylaştırmak için çabalarını sürdürüyor ve bu çerçevede, e-Belgelerin yaklaşımını geliştirmeye odaklanıyor.
Ek olarak, İngiltere yakın zamanda ticaret belgelerinin dijitalleştirilmesi ve potansiyel olarak kağıtsız küresel ticaret için büyük bir adım olarak nitelendirilebilecek olan İngiltere Elektronik Belge Ticareti Yasası’nı kabul etti.
İşletmelerde farklı amaçlara uygun geniş bir yelpazede elektronik belge bulunmaktadır. Bu belgeler, iş akışlarını ve operasyonları düzenlemeye yardımcı olurken, sınır ötesi ticareti kolaylaştırır ve maliyetlerden tasarruf sağlar.
Örneğin Türkiye’deki e-Belge zorunlulukları şunları içerir:
Bazı ülkelerde kullanılan diğer elektronik belgeler şunlardır:
Son yıllarda, vergi mükelleflerinin mal taşımacılığı öncesinde nakliye belgesinin elektronik onayını gerektiren bir sistem, Romanya gibi ülkelerde benimseniyor ve bu uygulama taşımacılıkta önemli bir adımı temsil etmekte.
Son birkaç yılda kullanımı artan en önemli belgelerden biri de e-Fatura. Elektronik faturalar, ülkelerin sürekli işlem kontrollerini (CTC) ve e-Fatura mevzuatlarını geliştirdikçe popülerlik kazanıyor. Fransa, İspanya ve Polonya gibi ülkeler, vergi mükelleflerinden faturaları elektronik olarak göndermelerini gerektiren e-Fatura zorunlulukları getirmeyi planlıyor.
Daha fazla bilgi için kapsamlı e-Fatura kılavuzumuzu okuyabilirsiniz.
Elektronik belgelerin faydalı olabileceği pek çok neden bulunmakta, bu da dünya çapındaki vergi idarelerinin e-Belge zorunluluklarını uygulamasını açıklıyor.
e-Belgelerin kullanılmasının temel nedenlerinden biri genellikle iş akışlarının otomasyonuna imkan tanımalarıdır; bu da ilgili taraflar için güvenliği, doğruluğu, şeffaflığı artırırken maliyet tasarrufu sağlar. Belgelerin oluşturulması ve değiş tokuşunun otomatikleştirilmesi hata riskini azaltır, bilgi iletimini sorunsuz hale getirir (vergi otoritelerinin daha fazla şeffaflık istediği durumlarda dahil olmak üzere) ve kağıt kullanımını azaltarak çevresel fayda sağlar.
İşletmelerin elektronik belgeleri kullanma nedenlerinden bir diğeri, vergi dijitalleştirme kontrollerinin bir parçası olarak bunu yapmakla yükümlü olmalarıdır. Artan sayıda vergi otoritesi, belgelerin elektronik olarak gönderilmesini bir yükümlülük haline getiriyor ve işletmeler uyumsuzluk nedeniyle ceza ile karşılaşmak istemiyorlar. Sürekli İşlem Denetimleri (CTCs) benimsenmeye devam ettikçe, işletmelerin yeni e-Belge yükümlülüklerini karşılama gerekliliği de artıyor.
E-belgelerin uyumluluk koşulları ulusal kurallara bağlı olarak değişiklik gösterir, ancak farklı düzenlemelerde benzer koşullar bulunmaktadır.
Vergi dijitalleştirme kontrolleri bağlamında, e-Fatura gibi en çok düzenlenen e-Belge türlerinden bazıları için geçerli olan koşullar şunları içerir:
Elektronik belgelerle dijital belgeler arasındaki fark gündemde olan bir konudur. “Dijital” ve “elektronik” terimleri birçok kişi tarafından birbirinin yerine kullanıldığı için ikisi arasındaki farkı anlamak kolay olmayabilir. Ancak farkı anlamak önemlidir.
Dijital belgeler genellikle fiziksel bir belgenin dijital bir benzeri olurlar – taranmış bir belge, fotoğraf veya PDF gibi düşünebiliriz – ve genellikle insanlar tarafından okunması ve anlaşılması kolaydır. Dijital bir belge örneği, e-posta aracılığıyla PDF olarak gönderilen bir fatura olabilir.
Elektronik belgeler, bilgisayarlar tarafından ve bilgisayarlar için oluşturulan veri dosyalarıdır. Bu nedenle insanların okumalarını zorlaştırır. Bu tür veriler – yapılandırılmış bir e-Faturadaki gibi (örn. XML) – insanların müdahalesi olmadan bir sistemden diğerine gönderilmesi amaçlanmıştır.
Sovos’un yazılımı, işletmelere e-Fatura ve e-Arşiv uyumluluğu olmak üzere Sürekli İşlem Denetimleri (CTCs) yükümlülüklerini yönetmesine olanak tanır.
Dünya dijitalleşmeye devam ederken, işletmeniz için gelişen düzenlemeleri takip etmek ve en iyi uygulamaları sürdürmek önemlidir. Sovos ile çalışarak:
Sovos’un CTC çözümleri hakkında daha fazla bilgi edinin.
SAP S/4HANA ve E-Dönüşüm ile iş süreçlerinizi hızlandırmaya, işinizle ilgili konularda daha iyi karar vermeye ve gelişmiş müşteri deneyimi sunmaya hazır mısınız?
19 Eylül, Salı günü gerçekleşecek webinarda; Sovos ve SAP uzman ekipleri aşağıdaki başlıklarda deneyim ve bilgi paylaşımında bulunacaklar. Kaydınızı hemen yaptırın.
Webinar’da ele aldığımız konular:
*Webinarımızın son bölümünde sorularınızı iletebileceğiniz “Soru-Cevap Bölümü” de olacaktır.
Formu hemen doldurarak kaydınızı tamamlayın.
“Temmuz 2023 Zorunlu e-Belge Geçişinde Firmanızı Neler Bekliyor?” başlığıyla bir webinar düzenledik ve Türkiye’nin dijital vergi dönüşümü yolculuğuna değinerek, son dönemde yayınlanan tebliğleri anlattık. Temmuz geçişinde ve yakın gelecekte mükellefleri bekleyen gelişmeleri de aktardığımız webinarın sonunda da konuyla ilgili bizlere sorulan soruları yanıtladık. Webinarın tamamını linkten izleyebilir, soruları ve yanıtları aşağıda okuyabilirsiniz.
İşte webinar sırasında da bizlere yöneltilen, Temmuz geçişi ve e-Belge kullanımları ile ilgili en sık sorulan sorular:
Deprem bölgesindeki mükellefler için farklı bir geçiş tarihi bulunmuyor. Herkes için aynı tarih söz konusu. Ancak özel bir durumunuz varsa, bağlı olduğunuz vergi dairesine uzatma talebi için başvurup değerlendirmeye alınmasını sağlayabilirsiniz.
Madeni yağ sektörü özelinde herhangi bir yeni düzenleme olmadı.
Türkiye artık e-Dönüşümde tecrübeli bir ülke. Bu nedenle son yıllarda Gelir İdaresi Başkanlığı hiç erteleme yapmadı. Bu seneki geçiş süreci için de ertelemeye yönelik bir duyum almadık. Erteleme beklemiyoruz, süreç planlandığı şekilde tamamlanacaktır.
Mali Mühür sertifikaları kamu sertifikasyon merkezi tarafından üç yıl süreyle tanımlanıyor ve süresi biterken yenilenmesi için hatırlatmalar yapılıyor. Kayıt yaptırdıktan sonra mali mührünüzün süresi biterse özel entegratör aracılığıyla faturalarınızı imzalamaya devam edebilirsiniz. Ancak yine de mali mührünüzü yenilemeniz için size hatırlatmalar yapılacaktır, yenileyebilirsiniz.
1 Temmuz 2023’ten önce mali mühür başvurunuzu yaptıysanız bir cezai yaptırım söz konusu olmayacaktır. Önemli olan bu tarih öncesinde başvurunuzu yapmış olmanız.
Mevcut e-Fatura kullanıcılarının mali mühür sertifikasının zamanı geçmişse, yenilenmesi gerekiyorsa, e-Mühür kullanmaya başlayabilir.
Özel entegratörler e-Belgelerle ilgili bazı sorumlulukları üstlenerek şirketler ve GİB arasında köprü görevi görüyor ancak e-Defter biraz daha farklı. e-Defter ile ilgili süreçlerden mükellefin kendisi sorumlu oluyor.
e-Fatura’nın ya da e-Arşiv Fatura’nın irsaliye yerine geçebildiği yerler var. Bu şartlara uyulması gerekiyor: e-Fatura ya da e-Arşiv Fatura üstünde düzenleme zamanının saat ve dakika olarak gösterilmesi, “irsaliye yerine geçer” ibaresine yer verilmesi ve kâğıt çıktının düzenlenen kişi tarafından imzalanması… Bunun haricindeki hallerde irsaliyenin tebliğdeki hükümler uyarınca düzenlenmesi gerekiyor.
e-Fatura iptali konusu, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından kılavuzda oldukça net açıklanmış durumda. Eğer bir ticari fatura söz konusuysa 8 gün içinde karşı taraf reddedebilir. Red hakkı olmayan türde bir fatura söz konusu ise, Türk Ticaret Kanunu’ndan doğan harici yollar vasıtasıyla iptal/itiraz işlemlerinin yapılıp, daha sonra da durumun GİB’e bildirilmesi gerekir.
Malın teslim anından itibaren 7 gün içinde düzenleme yapılması gerektiğine yönelik bir düzenleme var. Bu uygulama hala geçerli, yeni bir uygulama gündemde değil.
Türk Ticaret Kanunu’nda 8 gün olarak belirtiliyor. Bu süre içinde iptal işleminin yapılması bekleniyor. Bu süre geçtiyse, yeni bir fatura düzenlenerek, içerisinde iptal edilmesi istenen eski faturaya ilişkin düzeltilmek istenen bilgilere yönelik açıklama olması gerekiyor.
Bulut tarafında bu konuyu kendi kendimize yürütebileceğimiz bir araç geliştirdik ve önümüzdeki dönemde konuyla ilgili bilgileri müşterilerimizle paylaşacağız. SAP tarafında ise özel çalışmalar yapılması gerektiği için bir ‘ticket’ açarak destek ekibimizle iletişim halinde olmalısınız.
Ürünleri göndermeden önce e-İrsaliye’yi özel entegratörünüze ya da doğrudan GİB’e iletmiş olmanız gerekiyor. Bu işlemi yaptıktan sonra geçerli hale gelen e-İrsaliye’nin karekodunu kullanabilirsiniz.
Herhangi bir sektöre zorunluluk yok, sektör bağımsız olarak 1 Eylül 2023 itibarıyla e-Belgelerin tamamında karekod zorunluluğu başlıyor.
Evet gerekecektir. Karekodların GİB tarafından belirlenen içeriğe uygun şekilde hazırlanması gerekiyor.
e-Defterde karekod zorunluluğu bulunmuyor. Zorunluluk bulunan e-Belgeler şu şekilde: e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye, e-Serbest Meslek Makbuzu, e-Müstahsil Makbuzu, e-Sigorta Komisyon Gider Belgesi, e-Döviz Kıymetli Maden Alım Satım Belgesi ve e-Adisyon.
Alt yapı kuruldu ancak şu anda kullanımı zorunlu değil. GİB tarafından zorunluluğu açıklandıktan sonra kullanımı yaygınlaşacaktır.
Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından buna dair bir hazırlığının yapıldığını biliyoruz ancak henüz ilgili bir servis açılmadığı için şu an ne yazık ki görüntüleme yapılamıyor.
Bu çalışmalar Mayıs ayında başlamıştı şu anda Cloud müşterilerimizin linkleri otomatik olarak e-Arşiv Faturalarında yer alıyor. e-Faturalarda da linkler mevcut Cloud tarafında.
Bir ürün göndererek ürün ihracatı yapıyorsanız bununla ilgili e-ihracat faturası kestiriyorsunuz ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın sisteminde onaylandıktan sonra beyanname numarası alıyorsunuz. Ancak bunun ardından, gümrük müşaviri e-faturasını görebiliyor, maalesef bununla ilgili yıllardır bir değişiklik yok.
509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “IV.1.4. e-Fatura Uygulamasına Geçiş Zorunluluğu” başlıklı bölümü uyarınca, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile belediyelerden yatırım ve/veya işletme belgesi almak suretiyle konaklama hizmeti veren otel işletmelerine herhangi bir hadle sınırlı olmaksızın e-Fatura uygulamasına geçme zorunluluğu getirilmiştir. Bu kapsamda söz konusu işletmelerin fatura düzenlenmesi gereken tüm işlemler için faturalarını e-Fatura ve e-Arşiv Fatura olarak düzenlemeleri gerekmektedir. Buna ek olarak konaklama hizmeti özelinde ÖKC kullanımı hakkında konaklama hizmetine ve ÖKC’ye ilişkin mevzuat takip edilmelidir. Konaklama hizmetleri kapsamında ÖKC kullanımı konusunda Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yayınlanan özelgeye linkten ulaşılabilir.
Daha önce yayınlanan özelgelerden hareketle 2022 (özel) hesap dönemi içinde 10 milyon TL’lik şartı sağlamış olmanızdan hareketle e-İrsaliye’ye geçmeniz gerektiği söylenebilir. Örnek özelgeye linkten ulaşabilirsiniz. Fakat bu görüşü hukuki bir tavsiye olarak almamanızı ve sorunuzu Gelir İdaresi Başkanlığı’na e-Fatura forum üzerinden veya vergi daireniz ile görüşerek sormanızı tavsiye ederiz.
Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.
Günümüzde tüm departmanları ilgilendiren ve kompleks bir hale gelen fatura süreçlerinin elektronik ortamda düzenlenmesiyle firmalar; finansal verileri daha iyi analiz edebilme ve performansı daha iyi okuyabilme imkanına sahip oldular.
Elektronik fatura işlemlerinin sorunsuz yönetilmesi için ise kullanılan ERP sistemi ile entegrasyon kritik öneme sahiptir. Bu sebeple her firma; elektronik fatura işlemlerini daha hızlı, güvenli ve sorunsuz bir şekilde yönetebilmek için ERP seçimi ve yönetimine özen göstermelidir.
8 Haziran, Perşembe günü gerçekleşecek webinarda; Sovos’un uzman ekibi aşağıdaki başlıklarda deneyim ve bilgi paylaşımında bulunacaklar. Kaydınızı hemen yaptırın.
Webinar’da ele aldığımız konular:
*Webinarımızın son bölümünde sorularınızı iletebileceğiniz “Soru-Cevap Bölümü” de olacaktır.
Formu hemen doldurarak kaydınızı tamamlayın.
Şirketinizin KDV gereksinimlerini takip etmek çok önemlidir. Bu, kurallar ve yetkililerin işletmelerden ne bekledikleri hakkında sağlam bilgi gerektirir. Bu, standart KDV yükümlülükleri dışındaki mal ve hizmet tedarikleriyle ilgilenmeyi içerir.
Her ürün veya hizmet KDV gerektirmez. Bu KDV muafiyeti.
Bazı mal ve hizmetler KDV’den muaftır. Bu, satış yaptığınız sektöre ve ülkeye bağlıdır.
Avrupa KDV’sine nasıl uyulacağı hakkında daha fazla bilgi için, ücretsiz e-Kitabımızı indirin veya AB KDV e-ticaret paketiyle ilgili kapsamlı kılavuz umuzu okuyun.
Bir tedarik KDV’den muafsa, bunun nedeni AB’nin mal veya hizmetleri gerekli görmesi olabilir. KDV’den muaf malzemeler şunları içerir:
Şirketiniz yalnızca KDV’den muaf ürün veya hizmetler satıyorsa, işletmeniz farklı şekilde çalışır. KDV’den muaf bir işletmedir ve:
Örneğin, bir şirket yalnızca Birleşik Krallık’ta eğitim ve öğretim hizmetleri sağlıyorsa, hükümet bunu muaf bir işletme olarak değerlendirir. Yukarıdaki kurallar geçerli olacaktır.
Bazı durumlarda, bir işletme kısmen KDV’den muaf olabilir. Kısmi KDV muafiyeti, hem vergiye tabi hem de KDV’den muaf mal veya hizmet tedariklerini gerçekleştiren KDV’ye kayıtlı şirketler için geçerlidir.
İşletmeniz KDV’den kısmen muafsa, müşterilere sattığınız KDV’den muaf olmayan mal veya hizmetleri üretirken veya satın alırken ortaya çıkan KDV’yi yine de geri alabilirsiniz.
Ek olarak, kısmen muaf olan işletmelerin ayrı kayıtlar tutması gerekir. Bu kayıtlar KDV’den muaf satışları kapsamalı ve talepler için KDV’nin nasıl hesaplandığına dair ayrıntılar sağlamalıdır..
KDV muafiyeti %0 KDV ile aynı değildir. Sıfır dereceli veya KDV’den muaf sarf malzemeleri için orijinal satış fiyatına ekstra ücret eklenmez, ancak birkaç önemli fark vardır.
KDV’den muaf malzemelerin aksine, sıfır dereceli mal ve hizmetler vergiye tabi cironuzun bir parçasıdır. Sıfır dereceli sarf malzemeleri KDV hesaplarınıza kaydedilmelidir. Bazı ülkelerde işletmeler vergiye tabi olmayan satışları yalnızca normal şirket hesaplarında kaydedebilir.
Ayrıca, KDV muafiyetinin aksine, sıfır dereceli mal veya hizmetler için yapılan satın alımlarda KDV’yi iade edebilirsiniz.
KDV oranları ve muafiyetleri dünya çapında farklılık gösterir, bu nedenle kavramı göstermek için Birleşik Krallık"ı örnek olarak kullanacağız.
Birleşik Krallık’ta çoğu mal ve hizmet% 20 standart KDV oranına tabidir. Bununla birlikte, bazıları% 5 veya% 0 indirimli KDV oranına tabidir.
KDV oranı% 5 olan mal ve sarf malzemeleri şunları içerir:
%0 KDV oranına sahip mal ve sarf malzemeleri şunları içerir:
Bu indirimli oranlar yalnızca belirli koşullar için veya aşağıdakilere bağlı olarak belirli durumlarda geçerli olabilir:
Birleşik Krallık örneğimize devam edersek, Birleşik Krallık dışına mal satar, gönderir veya transfer ederseniz, Birleşik Krallık KDV’si genellikle ihracat olarak kabul edildiğinden dahil edilmez.
Gerekli koşulları karşılıyorsanız, ihracatların çoğunu Birleşik Krallık dışındaki bir varış noktasına sıfır dereceli olarak gönderebilirsiniz:
KDV muafiyetleri her zaman değişiyor. Sakın yakalanma. İşletmenizin KDV’den muaf olması durumunda KDV yükümlülüklerini nasıl yönetmesi gerektiği konusunda tavsiye almak için ekibimizle iletişime geçin..
Bu blog yazısı 8 Mayıs 2023’te güncellenmiştir.
Serbest çalışan kişilerin en çok merak ettiği konulardan biri şahıs şirketi kurmak için atılması gereken adımlar ve ihtiyaç duyulan belgeler. Bu yazımızda hem şahıs şirketi türleri hem de vergi süreçleri ile ilgili bilgilendirmeye ulaşabilirsiniz.
Türkiye’deki kurumlara veya Türkiye’den yurt dışındaki kurumlara ‘freelance’ hizmet veren ya da kendi işini yapmaya başlayan kişilerin vergi yükümlülüklerini yerine getirmek için Gelir İdaresi Başkanlığı’nın sistemine dahil olması gerekiyor. Bunun için de çoğunlukla ‘serbest meslek erbabı’ olmak ya da ‘şahıs şirketi’ kurmak tercih ediliyor. Peki şahıs şirketi nasıl kurulur?
Şahıs şirketi, gerçek kişiler tarafından kurulan, kuruluş süreçlerinin kolay ve hızlı olması sebebiyle çok tercih edilen bir şirket türüdür. Çoğunlukla tek kişi tarafından kurulsa da ortaklar ile de kurulabilir. Şirket kuruluşu diğer şirketlere kıyasla daha düşük sermaye gerektirir. Serbest çalışan, gelir beklentisi çok yüksek olmayan vb durumdaki kişiler için şahıs şirketi en ideal şirket türlerinden biridir. İhtiyaç duyulduğunda şahıs şirketlerini kapatmak da tıpkı kuruluşta olduğu gibi diğer şirket türlerine göre daha uygun maliyetli ve kolaydır. Kurulum, defter tasdik ücretleri ve mali müşavir/muhasebeci ücreti düşüktür. Vergi yapıları daha sadedir. Gelire göre belirlenen kademeli bir vergi sistemi vardır. Kişiler, üçüncü kişilere karşı kendi mal varlıklarıyla sorumludurlar.
Şahıs şirketlerinin mükellef tipleri genel olarak tüzel ve gerçek kişiler olmak üzere ikiye ayrılır. Bazı durumlarda ise Adi Ortaklık olarak üç’e ayrılır.
Devlet memuru değilseniz ve 18 yaşın üstündeyseniz şahıs şirketi kurabilirsiniz. Devlet memurları kanunen tacir olarak sınıflandırılamadığı için şahıs şirketi kuramıyor. Bu konuda en çok sorulan konulardan biri de sigortalı çalışanların şahıs şirketi kurup kuramayacağı… Sigortalı çalışanların, başka bir yerde çalışırken şahıs şirketi kurması hakkında İş Kanunu’nda belirtilmiş bir engel bulunmuyor. Burada belirleyici olan, söz konusu kişilerin mevcut çalıştıkları şirketle aralarında yaptıkları sözleşme. Sigortalı çalışanın, çalıştığı şirket ile imzaladığı sözleşmede başka bir işte çalışamayacağı veya şirket kuramayacağına dair bir ibare yer alıyorsa ve bu kişi buna rağmen şahıs şirketi kurarsa, çalıştığı şirketin tazminat vermeksizin işten çıkarma hakkı bulunur.
Şahıs şirketi kurma süreci genellikle bir iki gün içerisinde tamamlanır. Öncelikle gerekli evrakları topladıktan sonra vergi dairesine başvuru yapmanız gerekir. Başvuruyu şahsen veya bir mali müşavir/muhasebeciye vekalet vererek de yapabilirsiniz. Başvuru e-devlet üzerinden online olarak da gerçekleştirilebiliyor. Başvurunuzun ardından yoklama memurları iş yerinize gelip, iş yeri ve evrak kontrolü yaptıktan sonra vergi levhanızı temin edebilirsiniz.
Şahıs şirketi, doğrudan ev adresiyle beraber kurulabilir. Böyle bir durumda, kira miktarınıza bağlı olarak yüzde 20 stopaj ödemeniz gerekir. Şirketin adresi olarak görünen evin mal sahibi iseniz kira stopajı ödemeniz gerekmiyor. Bu durumda başvuru yaparken kira kontratı yerine tapunun belgeleriniz arasında hazır bulunması gerekiyor. İşte şahıs şirketi kurmak için ihtiyacınız olan belgeler:
Günümüzde şahıs şirketleri, fatura düzenlemelerine e-Arşiv Fatura ile başlayabilirler. e-Arşiv faturalar, Sovos’un hızlı ve güvenilir sistemine dahil olarak düzenleneceği gibi, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın kendi portalından da oluşturulabilir. e-Arşiv faturanın, mal veya hizmet teslim tarihinden itibaren 7 gün içerisinde düzenlenmesi gerekir. Fatura oluşturulurken alıcının unvanı, adresi, vergi dairesi ve numarasının doğru bir şekilde yazılması çok önemlidir. Düzenlenen e-Arşiv faturanın elektronik olarak veya kâğıt olarak alıcıya teslim edilmesi zorunluluğu bulunur. Eğer fatura kestiğiniz şirketler e-Fatura kullanıcısıysa siz de e-Fatura uygulamasına katılıp, faturanızı doğrudan elektronik olarak söz konusu şirketin e-Fatura sistemine gönderebilirsiniz.
Türkiye’nin vergide dijital dönüşümüyle birlikte hali hazırda şirketlerin büyük bir çoğunluğu e-Fatura geçişini tamamladı. Siz de şirketinizi kurduktan sonra doğrudan e-Fatura ile işlerinizi yürütebilirsiniz.
e-Fatura yeni bir belge türü olmayıp, kâğıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahiptir. Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yönetilen e-Fatura uygulamasında amaç tek format ve standarda göre satıcı ve alıcı arasında güvenli, zaman ve maliyet tasarrufu sağlayan bir sistem oluşturmaktır.
VUK gereği bir faturada yer alması gereken bilgilerin içerisinde yer aldığı, satıcı ve alıcı arasındaki iletiminin merkezi bir platform (GİB) üzerinden gerçekleştirildiği elektronik bir belgedir.
e-Fatura geçiş süreci üç aşamadan oluşur:
Şahıs şirketleri, çalışmaları neticesinde; Katma Değer Vergisi (KDV), Gelir Vergisi ve Stopaj (Muhtasar) Vergisi mükellefi olurlar.
Şahıs Şirketleri KDV’yi Nasıl Öder?
Bu şirketlerin aylık olarak düzenledikleri faturaların KDV tutarları ile alım yaptıkları faturaların KDV’leri hesaplanır. Eğer satış faturalarının KDV’si alış faturalarının KDV’sinden fazla ise aradaki farkın Katma Değer Vergisi olarak ödenmesi gerekir. Her Ayın 26’sına kadar bir önceki ayın KDV beyannamesi onaylanıp ödenir. KDV alacağı oluşursa, sonraki ödemelerde mahsup edilebilir.
Şahıs Şirketleri İçin Muhtasar Beyannamesi
Şahıs şirketleri personel ödemeleri, faaliyetleri için ödedikleri kiralar gibi ödemelerden belli oranlarda kesinti yapıp, bunu ve varsa personel SGK primlerini aylık ve 3 aylık periyotlarla beyan edip öderler. Bu beyannameye Muhtasar ve Prim hizmet beyannamesi denir.
Şahıs Şirketleri’nin Gelir Vergisi
Şahıs şirketlerinin ödemekle yükümlü olduğu diğer bir vergi de Gelir Vergisi’dir.
Her üç aylık periyodlarda kar-zarar hesaplamaları yapılır ve Gelir Geçici Vergisi olarak kar-zarar hesap cetveli beyan edilir. Şahıs şirketi kar etmişse vergi doğar, kar etmeyen bir işletme ise gelir vergisi ödemez. Yıl içinde Ocak-Mart dönemi Gelir Geçici Beyannamesi’nin 17 Mayıs’a kadar onaylanıp ödenmesi gerekir. Nisan-Haziran dönemi 17 Ağustos’a kadar, Temmuz-Eylül Dönemi 17 Kasım’a kadar beyan edilip ödenmelidir. Ekim-Aralık dönemi için ayrıca beyanname verilmez.
Her yıl Mart Ayında bir önceki yıla ait tüm gelir-gider ve kar-zarar durumu beyan edilir. Yıl içinde ödenen vergiler varsa bunlar oluşan vergiden mahsup edilir. Ülkemizde vergi artan oranlı olarak kademelendirilmiştir. Ödenecek vergiler bu doğrultuda hesaplanır.
2023 yılı gelir vergisi tarifesi aşağıdaki şekildedir:
70.000 TL’ye kadar | %15 |
150.000 TL’nin 70.000 TL’si için 10.500 TL, fazlası | %20 |
370.000 TL’nin 150.000 TL’si için 26.500 TL, (ücret gelirlerinde 550.000 TL’nin 150.000 TL’si için 26.500 TL), fazlası |
%27 |
1.900.000 TL’nin 370.000 TL’si için 85.900 TL, (ücret gelirlerinde 1.900.000 TL’nin 550.000 TL’si için 134.500 TL), fazlası |
%35 |
1.900.000 TL’den fazlasının 1.900.000 TL’si için 621.400 TL, (ücret gelirlerinde 1.900.000 TL’den fazlasının 1.900.000 TL’si için 607.000 TL), fazlası |
%40 |
Şahıs şirketi sahipleri, kendisinin eşinin ve çocuklarının eğitim, sağlık, sigorta primleri gibi harcamalarını belirli oranlarda vergi matrahından düşebilir.
Şahıs şirketleri de kurulum sırasında ve takip eden dönemde KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) desteklerinden faydalanabilir. KOSGEB tarafından Girişimcilik, Arge, Teknolojik Üretim ve Yerlileştirme, İşletme Geliştirme, Büyüme ve Uluslararasılaşma, Finansman, İŞGEM/TEKMER destekleri sağlanıyor.
Şahıs şirketleri için en uygun olan KOSGEB destekleri girişimcilik destekleri olarak biliniyor. Burada önemli olan şahıs şirketinin kuruluşu yapılmadan önce KOSGEB üzerinden gerekli girişimcilik eğitimlerinin alınması ve kuruluşun daha sonra gerçekleştirilmesi. Şahıs şirketi kurulduktan sonra da örneğin işletmenin ihtiyaç duyduğu nitelikli eleman için patent ve belgelendirme masrafları için veya yurt dışı fuar masrafları desteği gibi konularda KOSGEB’e başvurulabiliyor. Bunun için KOSGEB’in e-hizmetler sayfasından işletmenin kaydedilmesi gerekiyor. Sonraki aşama online olarak destek talebinde bulunmak ve her bir destek için gerekli belgeleri sağlamak. Harcamalarınıza ait belgeler KOSGEB tarafından onaylandığında destek türüne göre harcamaların tamamı ya da %60’ı şahıs şirketine ödenir.
Şahıs şirketleri genellikle esnaf odalarına, bazı illerde ise ticaret odalarına da kaydolabilirler ancak şartlara tabidir. Esnaf odalarına kayıtlı girişimcilere ve özellikle kadın girişimcilere kamu bankaları tarafından uygun finansman desteği sağlandığı için şahıs şirketlerinin esnaf odalarına kaydolmaları son yıllarda avantajlı hale geldi. Ayrıca KOSGEB desteklerinden faydalanılması için de esnaf ya da ticaret odasına kayıt zorunluluğu bulunuyor.
Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.
Özel entegratör nedir, kişilere, kurumlara nasıl avantajlar sağlar ve özel entegratörü seçerken nelere dikkat edilmeli gibi sıklıkla sorulan sorulara yanıt veren yazımızın ardından bu kez özel entegratör değişikliği yapmak isteyenlerin merak ettiklerini gündeme aldık.
E-belge dijitalleşme sürecinde ilk seçtiği özel entegratörün hizmetlerinden memnun kalmayan kişi ve kurumlar belirli bir noktada değişikliğe gitme ihtiyacı duyuyor. Konuyla ilgili bir önceki yazımızda belirttiğimiz ‘özel entegratörü seçerken nelere dikkat edilmeli’ maddelerini dikkate alarak seçimini yeniden yapan şirketler artık değişikliğe hazır, peki bu değişiklik sırasında kendilerini neler bekliyor?
Özel entegratör değişim süreci ile ilgili sıklıkla sorulan soruları yanıtladık.
Sovos olarak tek hizmet alanımız e-dönüşüm. E-fatura, e-irsaliye, e-defter, e-arşiv, e-müstahsil makbuzu, e-serbest meslek makbuzu gibi elektronik belge çözümleri sunuyoruz. SAP müşterilerine de e-dönüşüm ile ilgili olarak SAP içerisinde kullanabilecekleri özel bir paket sunuyoruz. Sadece e-dönüşüm çözümlerine odaklanmış olmamız, hizmetimizi güncel tutmamızı ve sürekli geliştirmemizi sağlıyor ve müşteri memnuniyetinin çok yüksek olmasıyla sonuçlanıyor. Müşterilerimizi regülasyonlarla ilgili sürekli güncel tutabildiğimiz için bu alanda ayrı bir takip mekanizması geliştirmeye ihtiyaç duymuyorlar.
Bizim tek odağımız e-dönüşüm. İşi sadece ilgili regülasyon değişikliklerini takip etmek olan bir ekibimiz bulunuyor. Regülasyon duyuruları yayınlanır yayınlanmaz ilgili değişiklikleri anlaşılır bir dilde müşterilerimize iletiyoruz ve herhangi bir gecikme yaşamalarının önüne geçiyoruz.
Belgeler sistemimize ulaştığı anda biz de GİB’in web servislerinin müsaade ettiği sürelerde belgeleri iletiyoruz. Ancak bu süre bazı şirketler için yeterli olmayabiliyor. Bu nedenle GİB zamanla tebliğde bazı güncellemeler yaptı. Örneğin, e-irsaliye konusunda bir güncelleme yaparak, ‘eğer arada entegratör firma bulunuyorsa, belgenin entegratöre ulaşması ve onun tarafından onaylanmasını aracın yola çıkması için yeterlidir’ diyerek bu gibi gecikmeleri engellemiş oldu.
Eski kontör ve bakiyelere ne olacağı önceki entegratör ile yapılan sözleşmenin kapsamına göre belirlenir. Her entegratörün sistemi farklı çalıştığı için bir entegratörün sisteminde kontörleri diğerine transfer etmek mümkün olmuyor. Müşterimiz ile çalışmaya başlarken yeni biz sözleşme hazırlıyor ve yıllık olarak kontör paketi tanımlıyoruz. Kendisine tanımlanan havuzda kontörleri istediği uygulamalarda kullanabiliyor.
Müşteri SAP paketimizi alarak ilerliyorsa buradaki yetki objelerini kullanarak çok geniş ölçüde yetkilendirme yapabiliyor. Gelen veya giden faturaların yetkiyle görüntülenmesi, işleme durumlarının kaydedilmesi ve izin verilen ölçüde görüntülenmesi gibi kurallar üzerine konuşulabilir.
XSLT tasarımcımızla birlikte müşterilerimize bir tasarım sunuyoruz. Eğer müşterimiz önceki tasarımlarını kullanmak ya da özel bir tasarım isterse bu noktada bir analiz gerçekleştirmemiz gerekiyor. Ve bunun sonunda en uygun tasarımı hazırlıyoruz.
Farklı bir özel entegratörden bizim sistemimize geçiş yapan ya da entegrasyon modelini değiştiren şirketlerin bizim bulut sistemimize geçişi anında etiket bilgisi tanımlanıyor. Değişiklik olabilir, ilgili şirket bununla ilgili bilgilendirilir.
E-belge süreçlerinde kişi ve kurumların en çok zorlandığı konulardan biri SAP danışmanlık firması, GİB, entegratör gibi farklı alanlardan birçok kişi ile belirli yazışmalar ve görüşmeler yürütmek zorunda kalmaları. SAP paketimizi kullanan müşterilerimizin sadece bizimle iletişimde olması yeterli oluyor. Bu paket ile veriyi SAP’den alıp GİB’e kadar ileten uçtan uca bir çözüm sunuyoruz.
SAP sertifikalı e-dönüşüm çözümlerimiz hakkında detaylı bilgi almak ve size özel demo planlamak için bizimle iletişime geçin.
Verginin dijitalleşmesinde, e-belgelere geçiş döneminde ve sonrasında özel entegratörler kilit bir rol üstlendi. Peki ‘nedir bu özel entegratör?’ ve ‘nasıl faydalar sunar?’
‘Özel entegratör’, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) yayınladığı tebliğler ile e-belge mükellefi olan ya da gönüllü olarak vergi süreçlerini dijitalleştirmek isteyenlerin karşısına çıkan ilk kavramlardan biridir. Ancak özel entegratörün ne olduğu, kullanıcıya nasıl faydalar sağladığı, iyi bir özel entegratörün hangi özellikleri taşıması gerektiği yeterince bilinmiyor.
E-belge kullanımlarında GİB’in genel amacı, zaman ve maliyet tasarrufu sağlayan güvenli bir sistem oluşturmak ve vergi denetimini bu sistem üzerinden düzenli bir şekilde, gecikmelere, cezalara yol açmadan yapabilmek. Kademeli olarak yapılan e-belge geçişi, bir süre sonra alım-satım yapan tüm şirketlerin/kişilerin sisteme katılmasıyla sonuçlanacaktır.
Bu sisteme uyum sağlayabilmek için mükelleflerin önünde üç seçenek bulunuyor:
Özel entegratör, GİB’in kılavuzları doğrultusunda e-belgeleri oluşturan, gönderim ve takibini yapan; kendi sistemleri üzerinde bu kayıtları saklayarak, istenildiğinde ulaşılmasını sağlayan, mevzuatı yakından takip ederek mükellefler adına gerekli güncellemeleri yapan yetkili aracı firmadır.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın binlerce kurumun her birinin sistemine ayrı ayrı kontrol sağlamak yerine, entegratör firmalar üzerinden ‘özel entegrasyonu’ teşvik ettiği biliniyor.
Direkt entegrasyon için firmaların GİB’e bağlanacak sunucuları kendilerinin temin etmesi gerektiği için sunucu ve sunucudan kaynaklanan önemli maliyetler ortaya çıkıyor. Özel entegratör ile çalışmak ise bu maliyetleri ve uyum sorunlarını ortadan kaldırıyor, zaman tasarrufu sağlıyor.
GİB tarafından Özel Entegratör yetkinliğini alan firmalar müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu gibi belgeleri ve arşiv raporlarını hizmet verdikleri firma adına imzalayıp GİB’e gönderebilir. Böylece GİB ile olan iletişim ve bu anlamdaki sorumluluk da entegratör firmaya aktarılır.
Özel entegratörlerin e-belge geçişinde sunduğu kolaylıkların yanı sıra geçiş sonrası sunduğu pek çok avantaj da bulunuyor. Bunların başında ise alanında uzman ekiplerin, sıklıkla değişen ya da yenilenen regülasyonlara hakimiyeti ve gerekli yönlendirmeleri zamanında yapabilmesi geliyor.
GİB, özel entegratörlerle çalışan kişi/kurumlara ayrı avantajlar da sunuyor. Örneğin e-irsaliye sisteminde, bir taşımanın başlayabilmesi için öncelikle ilgili e-irsaliyenin GİB’in sistemine ulaşması ve onaylanması gerekir. Ancak eğer arada entegratör firma bulunuyorsa, GİB belgenin entegratöre ulaşması ve onun tarafından onaylanmasını yeterli buluyor. Bu durum GİB’in sistem yoğunluklarından kaynaklanabilecek gecikmeleri engelleyerek zaman kazandırıyor, gün içinde çok sayıda sevkiyat yapan firmaların memnuniyetini sağlıyor.
GİB’in internet sitesi üzerindeki özel entegratörler listesinde yer alan kurumlardan biri özel entegratör olarak seçilebilmektedir. Bu seçimde dikkat edilmesi gereken özellikler ise şöyle sıralanabilir:
Özel Entegratörle çalışmanız durumunda öncelikle aşağıdaki hizmet ve ürünlerden faydalanabilirsiniz:
Bunun yanı sıra örneğin Sovos’ta yukarıda sıralanan ürünlere ek olarak ‘Satış Sonrası Destek’ hizmeti de sunulur. Retainer Package ve Technical Account Manager gibi hizmetlerle, müşterinin kendi özel ürünün üzerindeki değişiklik taleplerinin gerçekleştirildiği çalışmalar da söz konusudur. Sovos uzmanları, müşterinin ‘ERP’siyle entegrasyon projelerinde destek sunabilir. Ayrıca müşteriler regülasyonlardaki değişiklikler hakkında önceden bilgi alabilirler, özel entegratör regülatif güncellemeleri otomatik olarak yapar. Bunun yanı sıra GİB ile uyumlu bir şekilde belgelerinin 10 yıl güvenli şekilde saklanması sağlanır.
Firmalar maliyet ve zaman tasarrufu sağlamak, işinin ehli bir partnerle çalışarak vergi ve fatura konusunda en güncel düzenlemelere uyumluluk göstermek ve ileride karşılarına çıkabilecek olası bir cezadan kaçınabilmek için özel entegratörlerle çalışırlar. Sovos özel entegratörlük hizmetini, müşterilerine on-premise ya da bulut üzerinden sunar. ‘On-premise’ türünde hizmet almak isteyen müşteriler, kendi bilgilerini kendi sistemleri içerisinde tutabilme seçeneğinden faydalanabilirler. Bulut seçeneğini tercih eden müşteriler ise ‘private’ ya da ‘public cloud’ türünde hizmet kullanabilir. Bulut seçeneği, müşterilere, belgelerinin güvenli bir şekilde iletilmesi ve arşivlenmesi hizmetini de sağlar. Ayrıca bu müşteriler, belge kesmek veya belge almak için kontör adı verilen birimleri satın alarak işlemlerini gerçekleştirebilirler. Sovos, her bir ürünün regülatif zorunluluğuna uygun olacak şekilde, en güvenli ve premium hizmeti müşterilere sunarak sorunsuz bir şekilde iş süreçlerini yönetmelerine imkân sağlar… Müşteriler, fatura işlemlerini aşağıda yer alan modellerden birini seçerek gerçekleştirebilirler:
Sovos, GİB’de hakkında ‘kayıp belge’ ihbarında bulunulmamış ‘tek özel entegratör’ olma özelliği ile bilinmektedir. Gelişmiş e-belge çözümlerimiz ile firmanızın e-dönüşüm sürecinde size nasıl yardımcı olabileceğimize göz atabilirsiniz.
Avrupa Komisyonu, Dijital Çağda KDV girişimiyle ilgili mevzuatta yapılacak değişikliklere ilişkin uzun süredir beklenen önerisini açıkladı. Bu adım, Avrupa’da KDV’nin tarihindeki en önemli gelişmelerden biri ve sadece Avrupalı işletmeleri değil aynı zamanda AB ile ticaret yapan AB dışındaki şirketleri de ilgilendiriyor.
Öneriye göre 2006/112 sayılı KDV Direktifi’nde, bu Direktifle ilgili 282/2011 sayılı Uygulama Düzenlemesi’nde ve KDV alanında dolandırıcılıkla mücadeleye ilişkin İdari İşbirliği hakkındaki 904/2010 sayılı Düzenlemede değişiklik yapılması öngörülüyor. Söz konusu belgeler üç farklı alanı kapsıyor:
Düzenlemelerde yapılacak bu değişikliğin yürürlüğe girmesi için Avrupa Birliği Konseyi ve Avrupa Parlamentosu tarafından olağan yasama prosedürüne göre resmen Kabul edilmesi gerekiyor. Bunun gibi vergi konularının kabul edilmesi için tüm üye devletler arasında oybirliğinin sağlanması gerekiyor.
Bu blog yazısında KDV’de dijital bildirim yükümlülükleri ve e-fatura konuları değerlendiriliyor. Sovos’un yakında yayınlayacağı diğer yazılarda da diğer iki konu ele alınacak.
AB içinde işletmeler arası (B2B) işlem verilerinin merkezi bir veri tabanına bildirilmesi gerekecek:
Avrupa Komisyonu mevcut aşamada bildirilen verilerin vergi dairelerine iletilmesinde kullanılacak kanallar için bir düzenleme önermemeyi tercih etti. Kullanılacak iletim kanalı üye devletler tarafından belirlenecek.
Bu kararın nedeni muhtemelen meselenin teknik bir konu olması ve konuyla ilgili tartışmaların önerinin yayınlanması sürecini yavaşlatacak olması. Avrupa Komisyonu’nun bu alanda gelecekte bir düzenleme yapıp yapmayacağı da muğlak.
Sürekli işlem denetimlerini uygulamaya hazırlanan birçok ülke, AB’nin düzenleme organlarının, üye devletlerin uyması gerekecek kuralların ne olduğuna ilişkin sorulara yanıt vermesini bekliyor. Bu önerinin, son halini almamış olsa da üye devletleri planlarına sadık kalma konusunda cesaretlendirip cesaretlendirmeyeceği önümüzdeki süreçte görülecek. Almanya’nın, Komisyonun bu öneriyi yayınlamayı planladığı asıl tarih olan 16 Kasım 2022’den sadece birkaç gün önce e-faturayı zorunlu hale getirmek için mevcut KDV direktifinden istisna tutulmak üzere başvurusunda bulunması dikkat çekici.
Bu değişiklik önerilerinin şirketinizi nasıl etkileyeceğini anlamak için vergi uzmanlarımızla görüşün.
İnternet üzerinden bir etkinlik düzenlerken, bu hizmetin KDV kapsamında nasıl değerlendirileceğini belirlemek önemlidir. Bu yazımızda AB’ye Üye Devletler açısından KDV pozisyonunda gelecekte ne gibi değişiklikler olabileceğini ele alacağız.
Avrupa’da internet üzerinden düzenlenen etkinlikler için uygulanan KDV sistemi
B2B için mevcut kurallara göre internet üzerinden etkinliklere katılım genel kurallara tabi bir hizmet olarak sınıflandırılır. KDV, müşterinin bulunduğu ülkede ödenir.
B2C için mevcut kurallar, internet üzerinden etkinliklere katılımın elektronik hizmet olarak mı yoksa genel kurallara tabi hizmet olarak mı görüldüğüne bağlıdır. Elektronik hizmetlerde hizmetin verildiği yer müşterinin normalde ikamet ettiği yerdir. Diğer hizmetlerde hizmetin verildiği yer tedarikçinin bulunduğu ülkedir.
Başka bir deyişle, çevrimiçi konferanslar veya canlı sohbet üzerinden sunucuların ve katılımcıların gerçek zamanlı olarak soru sorduğu etkinlikler ve benzeri etkinliklerde insani bir boyut olduğu, bu nedenle bu etkinliklerin elektronik hizmet olarak sınıflandırılamayacağı kabul edilir. Özele;
Sanal etkinliklere KDV uygulaması konusunda Avrupa’da beklenen gelişmeler
AB Konseyi 5 Nisan 2022’de 2022/542 sayılı direktifi kabul etti. Buna göre 1 Ocak 2025’ten itibaren sanal etkinlikler, tüketicinin ikamet ettiği veya kurulduğu ülkede vergiye tabi olacak (direktifte yer alan düzenlemelerin 31 Aralık 2024’e kadar tüm Üye Devletlerde uygulanması gerekiyor). Yeni düzenleme, internet üzerinden canlı olarak yayınlanan tüm etkinlikler için geçerli olacak.
İtalya vergi dairelerinin görüşü
İtalya’da vergi daireleri 4 Ağustos 2022’de yayınlanan 409/2022 sayılı pubblicazione (agenziaentrate.gov.it) ile ‘çevrimiçi’ olarak düzenlenen eğitimlerde, müşterinin vergiye tabi veya özel kişi olmasından bağımsız olarak, müşterinin bulunduğu veya kurulu olduğu yerde KDV’ye tabi olduğunu açıkladı.
İtalyan vergi daireleri, vergi mükellefleri için yapılan açıklamada aşağıdaki düzenlemelere atıfta bulundu:
2022/542 sayılı KDV Direktifi’nde yer alan hususlar halihazırda İtalya’daki vergi daireleri tarafından uygulanıyor.
Dolayısıyla aynı hizmet, AB üyesi olan iki farklı devlette KDV’ye tabi olabilir.
Sovos, 4 bölgede 70’ten fazla ülkede e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size yardımcı olur.
İspanya Kongresi, şirketlerin kurulmasına ve büyümesine i̇lişkin yasayı onayladı ve yasanın önümüzdeki günlerde Resmi Gazete’de yayınlanması bekleniyor.
Yasayla birlikte ayrıca tüm girişimcilerin ve meslek sahiplerinin ticari ilişkilerinde elektronik fatura kesme zorunluluğuna uymasını gerektiren Bilgilendirmenin Desteklenmesine Yönelik Tedbirlere İlişkin 56/2007 sayılı Kanun’da değişiklik getiriyor.
Söz konusu yasaya göre tüm girişimcilerin ve çalışanların diğer girişimciler ve meslek sahipleri ile ticari ilişkilerinde elektronik fatura kesmesi, göndermesi ve alması zorunlu. Ayrıca, elektronik faturayı alan ve gönderen tarafların faturaların durumuyla ilgili bilgi vermesi gerekiyor.
Yasada e-faturayla ilgili başlıca düzenlemelerde aşağıdakiler yer alıyor:
Platformların birbirine bağlanabilirliğinin ve birlikte çalışabilirliğinin akreditasyonu için süreç ilerleyen aşamalarda düzenlemelerle belirlenecek.
Yasaya göre son tüketiciye belli hizmetleri tedarik eden şirketler elektronik fatura almayı kabul eden veya açıkça talep eden kişilerle yaptıkları işlemlerde elektronik fatura kesmek ve göndermek zorunda. Bu zorunluluk 56/2007 sayılı Yasa’nın 2.2. Maddesinde belirtilen telekomünikasyon hizmetleri, finansal hizmetler, su, doğalgaz ve elektrik hizmetleri gibi sektörleri ve faaliyetleri etkiliyor.
Bu şirketler, kullanıcıların gerekli uygulamaları başka kaynaklardan almasına ihtiyaç olmadan elektronik faturaları ücretsiz olarak okuması, kopyalaması, indirmesi ve yazdırması için gerekli programlara kullanıcıların erişmesini sağlamak zorunda. Ayrıca kullanıcıların herhangi bir zamanda elektronik fatura alma talebini geri çekebilmesi için basit ve ücretsiz prosedürler kullanmak zorunda.
Uygulama kapsamına giren ve kullanıcıların elektronik fatura almasına imkan vermeyen şirketler, 10.000 Euro’ya kadar para cezasına çarptırılabilecek.
Hükümet, düzenlemelere uygun olarak ve yetkileri dahilinde bu yasanın hükümlerini daha da geliştirecek. Bu nedenle Ekonomik İlişkiler ve Dijital Dönüşüm Bakanlığı ile Maliye ve Kamu Yönetimi Bakanlığı, ödeme tarihlerini doğrulamak ve ödeme vadelerini, elektronik faturada yer alması gereken bilgileri ve teknik koşulları belirleyecek.
Ayrıca elektronik fatura teknolojisi çözümlerinin sağlayıcıları ile belgeleri oluşturan cihazların ve bilgisayar sistemlerinin güvenliği, denetimi ve standartlaştırma gereklilikleri arasında birlikte çalışabilirlik konusundaki asgari gerekliliklerin de belirlenmesi gerekiyor.
Hükümet, Yasa’nın Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından 6 ay içinde düzenleyici çerçeveyi onaylayacak.
İşletmeler arası işlemlerde zorunlu e-fatura kullanımına ilişkin hükümler şirketin yıllık cirosuna göre uygulamaya girecek:
Yani işletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluluğu büyük vergi mükellefi kişiler için 2024’ün ilk çeyreğinde yürürlüğe girebilir.
Şunu belirtmek gerekir ki; işletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluğunun yürürlüğe girmesi, Avrupa Birliği’nin KDV Direktifi’nin 218. ve 232. maddelerinden İspanya’nın muaf tutulmasına bağlı. Bu muafiyet daha önce kendi sınırları içinde e-fatura zorunluluğunu benimseyen İtalya, Fransa ve Polonya gibi diğer Üye Devletlere tanındığından, İspanya’ya da tanınması çok zor değil.
Sovos, 4 bölgede 70’ten fazla ülkede e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size yardımcı olur.
Kolombiya vergi dairesi (DIAN), son yıllarda elektronik fatura sistemini genişletmeye odaklandı. DIAN ülkede zorunlu e-fatura kullanımına ilişkin ilk takvimini 2018 yılında açıkladı ve o tarihten bu yana kademeli olarak daha fazla mükellef uygulama kapsamına alındı.
Bu yazıda Kolombiya’da e-fatura kullanımında yürürlüğe alınan iki uygulamayı ele alacağız:
Bu yeni zorunluluklar vergi mükelleflerini ciddi şekilde etkileyerek, bazı düzenlemeler yapmalarını gerektiriyor. Aynı zamanda Kolombiya’daki e-fatura sisteminin yeni işlemleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi anlamına geliyor.
Satın almalar için yeni belgeler
Kolombiya vergi dairesi, e-fatura kesme zorunluluğu olmayan kişilerden yapılan satın almalar için yeni bir e-belge türü oluşturdu. Bu destekleyici belge ve üzerindeki düzeltici notlar 2021 tarihli ve 167 sayılı Yasa Tasarısı ile yürürlüğe girdi. Düzenleme, e-fatura uygulamasının kapsamını daha fazla işlemi kapsayacak şekilde genişletiyor ve vergi kesintilerine destek oluyor.
Ülkedeki e-fatura rejimine tabi olan mükellefler, bu e-belgeyi oluşturmak zorunda olacak. Uygulama e-fatura veya eşdeğer belge oluşturma zorunluluğu olmayan tedarikçilerden mal ve/veya hizmet satın alırken gelir vergisine ve tamamlayıcı vergi ödemelerine tabi olan ve vergi beyanlarında giderler ve kesintiler için destekleyici belgeye ihtiyaç duyan kişileri kapsıyor. Destekleyici belge oluşturmak isteyen vergi mükelleflerinin DIAN tarafından “elektronik belge yayınlayan kişi” olarak yetkilendirilmesi gerekiyor.
Destekleyici belge ve üzerindeki düzeltici notlar XML formatında oluşturuluyor ve özel destekleyici belge kodunu (CUDS – código único del documento soporte) içermesi gerekiyor. Harf ve rakamlardan oluşan bu kod, belgenin kesin olarak tanınmasını sağlıyor. E-belge oluşturulduktan sonra DIAN tarafından, gerçek zamanlı olarak veya aynı hafta içinde aynı tedarikçi tarafından gerçekleştirilen toplu işlemler için belgenin en geç haftanın son takvim gününde onaya gönderilmesi gerekiyor.
Satın almalarda destekleyici belgelerin oluşturulması, 1 Ağustos 2022’den itibaren uygulama zorunlu hale geldi.
POS bileti kesme limitinin uygulanması
Bu uygulamaya göre satılan mal veya verilen hizmete dair her bir belge için; vergiler hariç beş (5) vergi değeri birimini geçmemesi kaydıyla POS sistemleri üzerinden oluşturulan kasa biletleri, fatura kesme zorunluluğu olan şirketler tarafından kesilebiliyor.
Beş (5) vergi değeri birimini aşan mal satışını ve/veya hizmet sunumunu kapsayan işlemler için ülkedeki e-fatura zorunluluğuna tabi olan vergi mükellefleri, elektronik satış faturası kesmek zorunda. Eşiğin altında kalan mal ve/veya hizmetleri alanlar bir satış faturası kesilmesini isteyebilir ve bu durumda fatura tedarikçi tarafından kesilmelidir.
Bu sınırlama 2021’de 2155 sayılı Yasa ile fiili olarak uygulamaya girdi ancak, Temmuz 2022’de DIAN 1092 sayılı Karar ile aşağıdaki takvime göre kademeli bir uygulama süreci oluşturdu:
Değişikliklere hazır mısınız?
Satın almalar için destekleyici belge oluşturmak halihazırda zorunlu olsa da, vergi mükellefleri POS biletleri yerine e-fatura kullanımı için yeni limitlere uymak üzere hazırlanmaya başlamalı.
Sovos, şirketinizin Kolombiya’daki e-fatura uygulamalarına adapte olmasına ve uyum sağlamasına yardımcı olabilir.
Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.
Hindistan’da e-fatura sistemi 2020’den bu yana uygulanıyor. Zorunlu e-fatura kapsamına giren vergi mükellefleri, işletmeler arası (B2B) ve işletmelerle hükümet arası (B2G) işlemlere ilişkin faturalarını bir tür sürekli işlem denetimi (CTC) olan e-fatura sistemi üzerinden kesmek zorunda.
Öte yandan işletmelerle müşteriler arası (B2C) işlemlere ilişkin faturalar, CTC sistemi üzerinden kesilmiyor, yani B2C faturalar Fatura Tescil Portalı’nın (IRP) onayından geçmiyor. Hint yetkililer, B2C faturaları da CTC sistemi kapsamına almayı amaçladıklarını açıklamıştı ancak, bu plana ilişkin bir takvim henüz paylaşılmadı.
B2C faturalar için ayrıca bir kare kod gerekliliği bulunuyor. “Kare kod nasıl oluşturulur ve neden gereklidir?” gibi soruların cevaplarını bu yazımızda paylaşacağız.
Kare kodun amacı nedir?
B2C faturalara yönelik kare kod zorunluluğunun amacı dijital ödemeleri teşvik etmektir. Bu açıdan, B2B ve B2G faturalarda kullanılan ve IRP’nin imzasını taşıyan kare kodlardan farklılık gösteriyor. B2B ve B2G faturalardaki kare kod, faturaların geçmesi gereken onay sürecinin kanıtı olarak işlev görüyor. Ayrıca B2C faturalardaki kare kod, kurumun kendisi tarafından oluşturulurken; B2B ve B2G faturalarda kullanılan kare kod (eğer tedarikçi e-fatura kapsamındaysa) IRP tarafından oluşturuluyor .
Kare kod ne zaman gereklidir?
Kare kod gerekliliği tüm tedarikçileri kapsamıyor. CBIC’in CBEC-20/16/38/2020-GST sayılı genelgesine göre; yıllık geliri 5 Milyar Rupi veya üzerinde olan tedarikçiler (2017-2018’den itibaren) müşterilerine (B2C) fatura keserken kare kod gerekliliğine uymak zorunda.
Kare kod nasıl oluşturulur?
Kare kod dinamik olmalıdır. Statik kare kodların aksine sistem, ödeme alınmışsa dinamik kare kodun içeriğini günceller. İçerik açısından işletmeler kare kodda aşağıdaki bilgilere yer vermek zorundadır:
Faturanın üzerine kare kod basıldıktan sonra müşteri kodu tarayarak ödeme yapabilmelidir. Tedarik bir e-ticaret platformu üzerinden yapılıyorsa tedarikçiler, fatura üzerinde bahsedilen tedarikle ilgili olarak alınan ödemenin referansını vermelidir. Bu durumda faturanın dinamik kare kod gerekliliklerine uygun olduğu kabul edilir.
Hindistan’da yetkililer CTC fatura sistemini kullanıma sokarak ve dijital ödemeleri teşvik ederek ülke çapında basılı kağıtlarla yürütülen süreçleri dijitalleştirme yönündeki çabalarında kayda değer ilerleme sağlıyor. Bu hedeflere uygun olarak yakın gelecekte dijitalleşme alanında daha fazla gelişme olacağını öngörüyoruz.
Sovos, tüm dünyada SAP müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutma konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir. Sovos şirketleri, Hindistan ve tüm dünyadaki e-fatura zorunluluklarıyla nasıl uyumlu tutuyor öğrenin.