Güncelleme: 29 Şubat 2024, Inês Carvalho tarafından

Ocak 2023’ten bu yana Romanya’nın zorunlu e-taşıma sistemi, belirli malların ulusal topraklarda taşınmasını izlemektedir. E-ulaşım sistemi, Romanya’nın e-faturalama sistemine paralel olarak çalış maktadır.

Bu blog, Romanya’nın e-ulaşım sistemi hakkında neyin ve kimin kapsamında olduğu, belge formatı ve uyumsuzluk cezaları dahil olmak üzere sık sorulan soruları yanıtlıyor.

Hangi ulaşım kapsamındadır?

Ocak 2023’ten itibaren Romanya e-taşıma sistemi, yüksek mali riskli malların ulusal topraklarda taşınmasını izliyor.

Kapsamdaki ulaşım şunları içerir:

Taşıma türüne ek olarak, kapsam içerisindeki karayolu taşıtları kategorileri aşağıdaki gibidir:

  1. Maksimum izin verilen kütlesi (MAM) en az 3,5 ton olan karayolu taşıtları ve
  2. Toplam brüt kütlesi minimum 500 kg veya toplam değeri 10.000 Leu’den fazla olan yüksek mali riskli mallarla yüklenmiştir (yaklaşık. 2.000€)

Bu kapsama girmeyen yüksek mali riskli malların taşınmasının Romanya’nın e-nakliye sisteminde beyan edilmesi gerekmez.

Diplomatik misyonlara, konsolosluklara, uluslararası kuruluşlara, yabancı NATO Üye Devletlerinin silahlı kuvvetlerine yönelik veya sözleşmelerin yürütülmesi sonucu yapılan malların taşınması RO e-Taşıma sistemi kapsamında değildir.

15 Aralık 2023‘ten itibaren e-taşıma görevinin kapsamı, tüm malların uluslararası taşımacılığını içerecek şekilde genişletildi. Değişiklik hemen yürürlüğe girmesine rağmen, 1 Temmuz 2024’e kadar bir ödemesiz süre var ve bundan sonra cezalar uygulanacak.

Romanya’nın e-ulaşım sisteminde beyan edilmesi gereken yüksek mali riskli ürünler nelerdir?

Romanya Ulusal Mali İdare Ajansı (ANAF), e-faturalama sistemi (E-Factura) ile aynı kriterleri kullanarak yüksek mali riskli ürünlerin bir listesini birkaç farklılık ile oluşturdu.

E-taşıma sistemi için yüksek mali riskli ürünlerin ürün kategorileri şunlardır:

  1. Sebzeler, bitkiler, kökler ve yumrular, gıda maddeleri
  2. Yenilebilir meyveler; narenciye veya kavun kabuğu
  3. İçecekler, alkollü içecekler ve sirke
  4. Tuz; kükürt; topraklar ve taşlar; sıva, kireç ve çimento
  5. Örme veya tığ işi giysiler ve giyim aksesuarları
  6. Örme veya tığ işi hariç giyim ve giyim aksesuarları
  7. Ayakkabı, çorap
  8. Dökme demir, demir ve çelik

Taşıma hem yüksek mali riskli malları hem de yüksek mali risk kategorisi dışındaki malları içeriyorsa, nakliye Romanya e-taşıma sisteminde beyan edilmelidir.

Romanya e-ulaşım sistemi nasıl çalışır?

Romanya’nın e-ulaşım sistemi, Romanya e-faturalama sistemi de dahil olmak üzere vergi makamları portalı olan Sanal Özel Alan (SPV) aracılığıyla çalışır durumda. E-taşıma sistemi, bir API veya Maliye Bakanlığı tarafından sağlanan ücretsiz bir uygulama aracılığıyla kullanılabilir.

Romanya’daki e-taşıma platformuna kimlerin rapor vermesi gerekiyor?

E-taşıma platformunda taşıma verilerini raporlaması gereken kuruluşlar aşağıdaki gibidir:

  1. gümrük ithalat beyannamesinde belirtilen ithalatçı;
  2. gümrük ihracat beyannamesinde belirtilen ihracatçı;
  3. Romanya’daki alıcı, topluluk içi mal alımı durumunda;
  4. Romanya’daki tedarikçi, yurtiçi işlemler (yalnızca yüksek mali riskli ürünler) veya topluluk içi mal tedariki durumunda;
  5. depozitör, transit halindeki topluluk içi işlemlere tabi mallar söz konusu olduğunda, hem Romanya’da depolamak veya bir veya daha fazla mal sevkiyatından yeni bir sevkiyat oluşturmak için boşaltılan mallar için hem de depolandıktan sonra veya bir veya daha fazla mal sevkiyatından ulusal topraklarda yeni bir sevkiyat oluşturulmasından sonra yüklenen mallar için depozitör.

RO e-taşıma sistemine hangi bilgilerin gönderilmesi gerekiyor?

Bildirici, aşağıdakileri içeren resmi şemayı izleyerek bir XML formatı dosyası göndermelidir:

Romanya’da e-ulaşım sistemine uyulmaması için para cezaları nelerdir?

E-taşıma sistemi kurallarına uyulmaması 50.000 RON’a ulaşan para cezasına neden olacaktır (yaklaşık. bireyler için 10.000€ ve 100.000 RON (yaklaşık. 20.000€) tüzel kişiler için. Ayrıca, beyan edilmemiş malların değerine el konulacaktır.

Uluslararası mal taşımacılığı ile ilgili olarak, ‘yüksek mali risk’ kategorisine giren mallar dışında, para cezaları ancak belirlenen ödemesiz süre sona erdikten sonra Temmuz 2024’ten itibaren uygulanacaktır.

RO e-taşıma raporlamasını otomatikleştirme

Sovos ile yükümlülüklerinizin üstesinden gelin. Uzman çözümümüzle giden eWayBill ve çok daha fazlasını haritalayın, temizleyin, düzeltin, onaylayın ve silin.

Uyumun asıl anahtarı bugünün ötesine bakmaktır; Neyin geleceğini biliyorsanız, her zaman hazırlıklı olabilirsiniz. Sovos, hem Romanya’da hem de iş yaptığınız her yerde, şimdiki ve gelecek için ideal uyumluluk ortağınızdır ve tek bir küresel çözüm sunar. Ris@@ kin doğru tarafında olduğunuzdan emin olmak için uzmanlarımızla konuş un.

Artık birçok işletme “uluslararasıticari işlemlere dahil olacak: bir ülkedeki işletme başka bir ülkedeki müşteriye mal satacak ve genellikle bu malların teslimatını da kendisi gerçekleştirecek. Ticaretin iki veya daha fazla vergi bölgesinde ve AB içindeki bir müşteriyle Birleşik Krallık gibi üçüncü bir ülkedeki tedarikçi arasında yapılması ihtimali, kaçınılmaz olarak farklı karmaşıklık düzeylerinde KDV zorluklarını gündeme getirecek. 

İşletmelerle müşteriler arası (B2C) ticari işlemlere kıyasla, işletmeler arası (B2B) işlemler yapan tedarikçiler farklı zorluklarla karşılaşacak. Bu yazıda B2B işlemlere odaklandık. 

Birleşik Krallık’ta bulunan bir tedarikçinin Birleşik Krallık’ta üretilen malları AB içindeki müşterilere tedarik etmek için sözleşme yaptığını varsayalım. 

AB’ye mal ithalatı 

Dikkat edilmesi gereken ilk konu, AB içindeki müşterilere malların teslim edilmesi için malların AB gümrük sınırlarından geçirilmesi gerektiğidir. Ve bu, tedarik zinciri yönetimi için ilk noktadır. 

Malları AB’ye kim ithal edecek ve önemli hususlar neler? 

Müşterinin başlangıç noktası muhtemelen tedarikçiden malları ithal etmesinin istenmesi ve müşterilerini memnun etmek isteyen bir satış temsilcisinin bunu kabul etmesidir. Peki bu durum tedarikçi için bir sorun mu? EVET!

Gümrükte dikkat edilecek hususlar 

Satış temsilcisi Teslim Şekilleri “gümrük resmi ödenmiş olarak teslim edilecek (DDP)” olan bir siparişle hoşnut bir şekilde geri döner – ancak bu, sevinilecek bir durum mudur? 

“Gümrük resmi ödenmiş olarak teslim edilecek” demek, tedarikçinin, malları müşterinin bulunduğu ülkede KDV uygulaması açısından yerel bir satış yapılmak üzere teslim etmesi gerekiyor demektir. Bu durumda, Birleşik Krallık’taki tedarikçinin malları AB’ye ithal etmesi gerekir ve bu ilk sorunu ortaya çıkarır. 

Birlik Gümrük Kodu (UCC) kapsamında, malları gümrük yetkilisine sunan firma (beyan eden), AB içinde kurulmuş bir işletme olmalıdır. AB içinde kurulmuş olan ve mal ithalatı yapan bir işletme hem ithalatçı hem de beyan eden firma olabilir. AB sınırları dışında kurulmuş olan bir işletme ithalatçı olabilir ancak beyan eden firma olamaz. Bu durumda AB dışındaki ithalatçı, AB içinde kurulmuş bir işletmeyi “dolaylı gümrük komisyoncusu” olarak tayin etmelidir. Bu gümrük komisyoncusu, ödenmesi gereken gümrük vergilerinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaktır ve riskler nedeniyle bu hizmetleri veren çok fazla firma bulunmamaktadır. Bu nedenle satıcı, gerekli teslimatı zamanında yapmak – veya genel olarak teslimat yapabilmek – için dolaylı gümrük komisyoncusu olarak çalışacak birini bulamadığında sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getiremeyebilir. 

Yerel KDV konularını anlamak 

Bir tedarikçi, bu engeli aşmayı başarırsa, ardından satışta uygulanan yerel KDV konusu gelir. Tedarikçi KDV için kayıt yaptırıp satış faturasına KDV mi uygulamalıdır, yoksa sorumlu sıfatı ile KDV mi geçerlidir? Ve müşteri, tedarikçinin sınırda ödediği, geri ödenmeyen gümrük masraflarını ödeyecek midir? 

Buradaki önemli husus, DDP koşullarıyla imzalanan bir sözleşmenin satış ekibi için daha kolay olması ancak ileride ciddi sorunlara neden olabilmesidir. Birleşik Krallık’taki tedarikçiler, mümkün olan durumlarda DDP’den farklı teslim koşulları üzerinde anlaşmaya çalışmalıdır. 

AB içindeki depo tesisleri 

Birleşik Krallık’taki bazı tedarikçiler, gecikme olasılığını azaltmak amacıyla teslimatlarını yapmak için AB içinde depo tesisleri kuruyor. Hem KDV’yi hem de doğrudan vergileri etkileyebilecek bir konu, deponun kalıcı veya sabit bir kuruluş sayılıp sayılmadığı sorusudur. Bu yazıda biz sayılmadığını varsayıyoruz – ancak kalıcı bir kuruluşun bulunması durumunda dolaylı gümrük komisyoncusu görevlendirmeye gerek kalmaz.  

İthalatta KDV nasıl yönetilmeli 

Birleşik Krallık’taki tedarikçi, malları AB’deki depoya getirdikten sonra, müşterilere teslimat yapacaktır. Burada önemli bir husus, ithalat KDV’sinin nasıl ödeneceğidir. Bazı Üye Devletler, sorumlu sıfatıyla ithalat KDV’sini KDV iadesine kadar erteleme imkânı sunuyor. Bu gibi durumlarda, kurallara uyulduğu ve işletme KDV’yi tam olarak geri alabildiği müddetçe ithalat KDV’si indirimi yapılabiliyor. Mallar, ithalat KDV’sinin önce ödendiği ve daha sonra kesildiği bir Üye Devlete ithal ediliyorsa, bu işlemin nerede yapılacağı konusu önem kazanıyor. Halihazırda KDV kaydı varsa, KDV normal şekilde KDV iadesi üzerinden geri alınabiliyor. Ancak, ithalatın yapıldığı Üye Devlette yurtiçi satışlar için sorumlu sıfatıyla KDV mekanizması varsa, AB’de kurulu olmayan bir tedarikçinin ithalat KDV’sini geri alması için 13. Direktif kapsamında başvuruda bulunması gerekiyor. Bu durumun söz konusu olduğu Üye Devletlerden biri İspanya, zira burada mütekabiliyet kuralları uygulanıyor ve bu nedenle tüm işletmeler 13. Direktif kapsamında talepte bulunamıyor. 

Dolayısıyla, bir tedarikçi AB içinde bir depo kullanmayı veya DDP üzerinden satış yapmayı planlıyorsa, ilk olarak olası akışların haritasını çıkarması ve ardından KDV ile ilgili olumsuz bir durumun oluşabileceğini anlamak için KDV muamelesini belirlemesi gerekiyor. Bu tip depo işlemlerindeki planlama fırsatlarını ve olası tuzakları başka bir yazıda inceleyeceğiz. 

Harekete Geçin

Güncel dijital vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.

Kasım 2021’de Belçika Başbakanlık Arşiv Dairesi, işletmelerle kamu kurumları arasındaki (B2G) belli başlı işlemlerde uygulanan e-fatura zorunluluğunu genişletmek için ülkedeki kamu ile yapılan tüm işlemlerde e-fatura kullanma zorunluluğu getiren bir Taslak Kraliyet Kararnamesi yayınladı. Bu zorunluluk, belli bölgelerin (Brüksel, Flanders, Wallonia) merkezileşmiş kamu kurumlarının tedarikçileri için zaten uygulanmaktaydı. Ancak ileride uygulama, Belçika’daki tüm bölgeleri kapsayacak. 

Aşamalı yaklaşım

Belçika’da kamu kurumlarının tedarikçileri için e-fatura kesme zorunluluğu, aşağıdaki aşamalı yaklaşım ile hayata geçecek: 

2014/55/EU sayılı Direktifin iç hukuka aktarılmasının ardından, Belçika’daki tüm devlet kurumları kamu ihalelerinde e-fatura almak ve işlemek zorunda. Bu yeni ulusal mevzuat ile Direktifin kapsamı genişletiliyor ve tüm tedarikçilerin federal hükümete e-fatura kesmesi zorunlu hale getiriliyor.

İşletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluluğuna doğru yolculuk sürüyor 

B2G işlemlerde yaşanan bu gelişmeler hikayenin sonu değil, sadece başlangıcı. Belçika Maliye Bakanı Vincent Van Peteghem, Ekim 2021’de yaptığı duyuruda kamunun B2G işlemlerde e-fatura zorunluluğunu işletmeler arası (B2B) işlemlere de getirmeyi istediğini belirtmişti. Ancak resmi kaynaklar henüz zorunluluğun ve gelecekteki uygulamanın ayrıntılarına ilişkin resmi bilgi paylaşmadı. Duyumlarımıza göre, B2B işlemlerde e-fatura zorunluluğuna ilişkin mevzuat teklifi 2022’de yayınlanacak ve uygulama süreci 2023’te gerçekleşecek. 

Öte yandan, geçen hafta çıkarılan ve AB’de uyumlu ve zorunlu e-fatura uygulamasını güçlü şekilde destekleyen Avrupa Parlamentosu Tasarısı konusunda görünüşe göre Belçika sabırlı davranacak ve en azından Komisyon AB’de e-fatura ve raporlama konularının nasıl yönetileceğine ilişkin bir öneri hazırlayana kadar bekleyecek. 

Harekete Geçin

Güncel dijital vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.

E-fatura alanında son dönemde gördüğümüz diğer birçok ulusal inisiyatifin aksine, Avustralya’nın işletmeler arası faturalar için sürekli işlem denetimlerini veya hükümet portalının kullanımını gündeme alma planı bulunmuyor.

Yakın zamandaki kamuoyuyla istişare sürecinden anlaşıldığı kadarıyla, şu anda Avustralya’da asıl hedef işletmelerin elektronik faturaya geçişini hızlandırmanın yollarını bulmak. Bu istişare süreci, hükümetin Kasım 2020’de başlattığı ve işletmelerin nezdinde e-fatura kullanımının değerini artırma ve iş farkındalığını ve kullanımını yaygınlaştırma konusunda hükümetin ciddi bir çaba göstermesini sağlayan “İşletmelerin e-faturaya zorunlu olarak geçmesi için seçenekler” konulu bir önceki girişimin inşa ettiği temel üzerinden ilerliyor.

Avustralya hükümeti tüm hükümet kurumları için 1 Temmuz 2022’den itibaren PEPPOL üzerinden e-fatura almayı zorunlu hale getirmenin yanı sıra, işletmeler arası işlemlerde de e-fatura kullanımını yaygınlaştırmaya çalışıyor ancak bunun için işletmelere elektronik fatura zorunluluğu getirme yöntemini kullanmak istemiyor. Bunun yerine İşletmelerin e-Fatura Hakkı (BER) uygulaması öneriliyor.

İşletmelerin e-Fatura Hakkı (BER) Nedir?

Hükümetin önerisi kapsamında işletmeler, ticaret yaptıkları kuruluşlardan kağıt fatura yerine PEPPOL ağı üzerinden e-fatura göndermelerini isteme hakkına sahip olacak.

İşletmelerin bu talepleri göndermek ve almak için sistemlerini PEPPOL üzerinden e-fatura alabilecek şekilde kurmaları gerekecek. İşletmeler bu sistemi kurduktan sonra, ‘hakkını’ kullanabilecek ve diğer şirketlerin PEPPOL üzerinden e-fatura göndermesini talep edebilecek.

Mevcut öneriye göre BER üç aşamada uygulanacak; ilk aşamada büyük işletmeler, sonraki aşamalarda ise küçük ve orta ölçekli işletmeler uygulama kapsamına alınacak. BER için olası uygulama takvimi aşağıdaki şekilde olacak:

E-faturaya geçişi desteklemek için ilave tedbirler

Avustralya’da işletmeler arası e-fatura kullanımını yaygınlaştırmaya dönük BER girişimi, işletmeleri bu yönde desteklemek üzere önerilen diğer bazı girişimlerle de destekleniyor. Bu tedbirlerden biri, PEPPOL sistemiyle uyumlu elektronik veri değişimi (EDI) ağlarının kurulması. Özellikle birden fazla EDI sistemi kullanan büyük işletmelerle iş yapan küçük işletmeler için EDI ağları, PEPPOL sistemi üzerinden e-fatura kullanımının yaygınlaşmasını engelleyeceğinden, birden fazla EDI sistemi kullanan işletmeler için PEPPOL sistemiyle uyumlu EDI ağlarının kurulması masrafları azaltabilir. Ayrıca hükümet, e-fatura kullanımını, satın almadan ödemeye kadar olan tüm sürece (P2P) yaymayı değerlendiriyor. E-faturayı da kapsayan verimli ve standartlaştırılmış bir P2P sisteminin benimsenmesi gündeme gelirse, işletmeler e-fatura kullanımından daha fazla değer elde edebilir.

Son olarak, e-faturanın ödemelerle entegrasyonu da e-fatura kullanımını artırmak için önerilen yöntemlerden bir diğeri. Bu sayede işletmeler, tedarikçilerden gelen faturaları doğrudan kendi muhasebe yazılımlarına alabilecek ve bu faturaları kendi ödeme sistemleri üzerinden ödeyebilecek.

Önerilen tedbirlerin e-faturanın yaygınlaştırmasını hızlandırmada ne kadar etkili olacağı ve zorunlu e-fatura kullanımı tüm dünyada yaygınlaşırken Avustralya hükümetinin e-fatura zorunluluğu getirmemekle doğru kararı verip vermediğini ileride göreceğiz.

Harekete Geçin

Güncel dijital vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.

İspanya Maliye Bakanlığı, işletmelerin ve meslek sahiplerinin faturalandırma süreçlerini destekleyen yazılım ve sistemlere ilişkin gereklilikleri belirleyecek olan düzenleme taslağını yayınladı. Yeni yasa, mevcut fatura kesme süreçlerini ciddi şekilde etkileyecek. Düzenlemeye göre Ocak 2024’ten itibaren fatura içeriğine ilişkin kare kod gibi yeni gerekliliklerin uygulanması ve fatura kayıtlarının oluşturulması zorunlu olacak.

Düzenleme aynı zamanda İspanya’daki ticaret sektörünü, özellikle de KOBİ’leri, mikro girişimleri ve serbest çalışanları dijitalleşmenin taleplerine uyumlu hale getirmeyi amaçlıyor. Bunun için işletmelerin ve girişimcilerin muhasebe, faturalandırma ve yönetim süreçlerini destekleyen bilgisayar programlarının standartlaştırılması ve modernleşmesi gerekli görülüyor.

Düzenlemenin kapsamı

Düzenleme, herhangi bir ekleme, eksiklik veya değişiklik olmadan fatura kayıtlarının bütünlüğünün ve korunmasının sağlanması, erişilebilir, okunabilir ve izlenebilir olması ve değiştirilemeyecek şekilde tutulmasını sağlamak için sistemlerin uyması gereken gereklilikleri ortaya koyuyor.

Aşağıdaki vergi mükellefleri, düzenlemede yer alan yeni kurallara tabi olacak:

Yukarıdaki kategoriler kapsamına girmeyen şirketler düzenlemelere uymak zorunda değil ancak söz konusu kategorilerde yer alan şirketler 1 Ocak 2024’ten itibaren bilgisayar sistemlerini bu düzenlemeye uygun hale getirmekle yükümlü.

Fatura içeriğine ilişkin yeni gereklilikler: Tanımlama kodu ve kare kod

İşletmelerin ve serbest çalışanların faturalandırma süreçlerini destekleyen bilgisayar sistemleri veya elektronik sistemler ve programlar tarafından oluşturulan faturalarda, Maliye Bakanlığı’nın belirlediği teknik ve işlevsel özelliklere uygun şekilde oluşturulmuş bir alfa numerik tanımlama kodunun ve kare kodun yer alması gerekiyor.

Faturalandırma sisteminin gereklilikleri

Faturalandırma süreçlerini destekleyen bilgisayar sistemlerinin aşağıdakileri yapabilmesi gerekiyor:

Bu amaçlarla tüm bilgisayar sistemlerinin düzenlemede belirtilen tüm gerekliliklere uyacaklarını bir “sorumluluk açıklamasıyla” göstermesi isteniyor. Maliye Bakanlığı, daha sonra yeni bir düzenlemeyle söz konusu sorumluluk açıklamasında asgari olarak yer alması gereken hususları belirleyecek.

Faturalandırma kaydının içeriği ve kayıtların isteğe bağlı olarak iletilmesi

Faturalandırma kayıtları, içerikle ilgili olarak düzenlemede belirlenen bazı gerekliliklere uygun olmak zorunda.

Fatura yükümlülüklerini yerine getirmek için bilgisayar sistemleri kullanan vergi mükellefleri, isteğe bağlı olarak, bilgisayar sistemlerinin oluşturduğu tüm faturalandırma kayıtlarını elektronik yollardan otomatik şekilde AEAT’ye gönderebilir. AEAT’nin göndereceği resmi kabul iletisi şeklindeki yanıt otomatik olarak bu kayıtların, vergi mükellefine ait satış ve gelir defterlerine işlendiği anlamına gelecek.

Vergi idaresi denetimleri

AEAT bilgisayar sisteminin bulunduğu veya kullanıldığı konuma bizzat giderek veri kayıtlarına derhal tam erişim isteyebilir ve uygun durumlarda tam erişim için gerekli kullanıcı adını, parolayı ve diğer güvenlik anahtarlarını alabilir.

AEAT faturalandırma kayıtlarının bir nüshasını talep edebilir ve şirketler bunu elektronik formatta fiziksel veya elektronik yöntemlerle AEAT’a sunabilir.

İşletmeler arası e-fatura zorunluluğunda uygulama

Düzenleme, Kongre’de hala görüşülen ve onaylanması beklenen işletmeler arası e-fatura zorunluluğuna ilişkin kararname taslağı için belli bir kural içermiyor. Ancak, zorunluluk onaylanırsa, bu kararname taslağı kapsamında kesilen tüm işletmeler arası e-faturalar bu düzenlemede yer alan yeni kurallara uygun olmak zorunda olacak.

Sonraki adımlar

Bu yeni düzenleme İspanya’nın sürekli işlem denetimlerine doğru daha fazla ilerlemesini sağlamasa da önerinin Portekiz’deki fatura gereklilikleriyle birçok benzer yönü bulunuyor.

Bu kuralları ortaya koyan karar tasarısı 11 Mart 2022’ye kadar kamuoyunun istişaresine açık kalacak. Karar tasarısı onaylandıktan sonra Maliye Bakanlığı yeni gerekliliklere uymak için gerekli teknik ve işlevsel koşulları ve faturalandırma kayıtlarında şirketlerin paylaşması gereken bilgilerin yapısını, içeriğini, ayrıntılarını, formatını, tasarımını ve özelliklerini yayınlayacak.

Maliye Bakanlığı ayrıca parmak izi veya ‘hash’ kullanımında uygulanacak imza politikası ve gerekliliklere ilişkin gereklilikleri de yayınlayacak. Bu ayrıntılar yayınlandıktan sonra, İspanya’nın Portekiz’in yolundan mı gideceği, yoksa kendi yolunu mu çizeceği netleşmiş olacak.

Harekete Geçin

Güncel dijital vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için

bizimle iletişime geçin.

24 Şubat 2022’de Hindistan Dolaylı Vergi ve Gümrük Merkez Kurulu (CBIC) bir genelge (Genelge No. 01/2022 – Merkezi Vergi) yayınlayarak, zorunlu e-fatura uygulaması için eşik değeri aşağı çekti.

Hindistan’da vergi mükellefleri belli bir eşiğin üstündeki tutarlar için e-fatura kullanmak zorunda (belli sektörlerde faaliyet yürüten işletmeler uygulamadan muaf tutuluyor). E-fatura zorunluluğu için mevcut ciro sınırı 500 milyon rupi (yaklaşık 6,6 milyon ABD doları); 1 Nisan 2022’den itibaren ise yıllık ciro tutarı 200 milyon rupi (yaklaşık 2,65 milyon ABD doları) veya üzeri olan vergi mükelleflerinin de e-fatura düzenlemelerine uyması gerekecek.

Hindistan’da e-fatura uygulamasının dönüşümü

Hindistan’da Ekim 2020’den bu yana e-fatura kullanımı zorunlu ve E-faturalar alıcıya gönderilmeden önce Fatura Kayıt Portalı (IRP) tarafından onaylanmak ve doğrulanmak zorunda. Bu nedenle Hindistan’daki e-fatura sistemi, bir tür sürekli işlem denetimi olarak kabul edilen bir e-fatura onay sistemi olarak kategorize ediliyor.

En başından itibaren Hindistan vergi idaresi e-fatura uygulamasının kapsamını kademeli olarak genişletmek istediğini açıkça ifade etti. Bu mesaja uygun olarak e-fatura zorunluluğu için ciro sınırı iki kez düşürüldü: Ocak 2021’de (5 milyar rupiden 1 milyar rupiye indirildi) ve Nisan 2021’de (1 milyar rupiden 500 milyon rupiye indirildi). Son olarak ciro sınırı bir kez daha indirilmesiyle daha fazla vergi mükellefi işlem verilerini vergi idaresinin platformuna iletmek zorunda olacak.

Bu bağlamda dikkat edilmesi gereken diğer önemli bir konu da e-fatura uygulamasına gönüllü geçişin hala mümkün olmaması. Vergi mükellefleri kendi istekleriyle e-fatura sistemini kullanmaya ve faturalarını IRP’ye iletmeye başlayamıyor. Yakın zamandaki gelişmeler ışığında, bu durum gelecekte değişebilir.

E-fatura ve e-irsaliye ilişkisi

Zorunlu e-fatura kapsamına giren tedarikçilerin işletmeler arası işlemlere, işletmelerle hükümet arasındaki işlemlere ve ihracat işlemlerine ilişkin e-irsaliyeleri e-fatura platformu üzerinden oluşturması gerekiyor zira artık bu işlemlerle ilgili olarak e-irsaliye oluşturmak için e-irsaliye platformuna erişmeleri engelleniyor. E-fatura kapsamına girmeyen işlemlere ait e-irsaliyeler hala e-irsaliye platformu üzerinden oluşturulabiliyor.

E-fatura kullanmaya hazırlanan vergi mükelleflerinin bu durumu göz önünde bulundurması gerekir.

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura ve vergi zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) 509 sıra no’lu tebliğine göre e-ticaret paydaşı olan internet satış platformları, internet ortamında ilan yayınlayanlar ve internet reklam aracıları e-Fatura ve e-Arşiv Fatura uygulamasına geçmek zorundalar. Bu zorunluluk bir yandan e-ticaret yapan kurumların operasyonel yüklerini azaltırken; bir yandan de verimliliklerini artırıyor. E-belgeler, özellikle e-ticarette yaşanan uzun teslimat ve iade süreçleri, satış sonrası memnuniyetin temel noktasını oluşturan müşteri hizmetleri, yetersiz ürün bilgisi gibi sorunlara da çözüm sunuyor.

E-dönüşüm için hazırlık

E-ticarete başlarken kurumların ilk olarak mali mühür ya da şahıs ise e-imza alınması gerekiyor. Daha sonra e-fatura kullanmak için GİB’e online başvuru yapılıyor. Bu noktada başvuran kişinin karşısına yararlanılacak metot sekmesi çıkıyor. Özel entegratör seçilmesi durumunda bundan sonraki süreç özel entegratör aracılığıyla takip ediliyor. Bu kapsamda kayıt işlemleri, fatura ve irsaliye tasarımlarının yanı sıra mevcut ERP sisteminin entegrasyonu ve günlük raporlama özel entegratörler aracılığıyla gerçekleştiriyor.

E-ticarette 3 seçenek

Türkiye’de 2012 yılında başlayan e-dönüşüm süreci kapsamında yer alan 15’ten fazla belge bulunuyor. E-ticaret kapsamında ise e-fatura, e-arşiv fatura ve e-irsaliye uygulanıyor. Karşıdaki muhatabın e-fatura mükellefi olması durumunda e-fatura kesilirken, karşı taraf e-fatura mükellefi değil ise e-arşiv fatura kesiliyor. E-arşiv fatura basılı veya elektronik posta olarak paylaşıldıktan 1 gün sonra GİB’e özel olarak raporlanıyor. E-fatura ise online olarak GİB aracılığıyla anında alıcısına ulaşıyor. E-irsaliye ise birden fazla depo ya da operasyon kanalı olan kurumlar için ayrı yerlerden düzenlenebiliyor. Bu kapsamda e-ticarette kullanılan üç farklı seçenek söz konusu:

E-irsaliyede karekod uygulaması

E-irsaliyelerin üzerinde yer alan karekod uygulaması içerisindeki bilgiler sahada yapılan online kontrollerde kullanılıyor. Vergi denetim memurları bu karekod aracılığıyla e-irsaliyenin kendini görüntüleyebiliyor. Bu kapsamda aracın, ürünlerin, ulaştırmanın bilgisine erişilebiliyor. Karekod uygulaması mükelleflerin yasal zorunluluklarına uymasını sağlıyor.

E-belgelerde dikkat edilmesi gereken noktalar

E-ticarette e-belgeler söz konusu olduğunda perakendenin hızına uyum sağlayabilecek hızlı ve anlaşılabilir bir sistem kullanmanın önemi ortaya çıkıyor. Bu sistem, kurumun tüm süreçlerinin denetlenebilir olmasını sağlıyor. Sistemin denetlenebilir olmasını sağlayan en önemli nokta ise yasal zorunlulukları gözeten iş ortakları ile çalışılması. İş ortakları ile tasarlanan bu süreç e-ticaret yapan kurumlarının iş süreçlerinin verimli ve etkin kılıyor.

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Güney Kore’de, zorunlu e-fatura uygulamasını sürekli işlem denetimi raporlama yükümlülüğüyle birleştiren ve sorunsuz olarak işleyen bir e-fatura sistemi bulunuyor. On yıldan uzun süre önce yürürlüğe giren bu olgun ve oturmuş sistemde yıllar sonra ilk kez önemli değişiklikler yapılıyor.

Kısa süre önce 31445 sayılı Başkanlık Kararnamesi (Kararname) ile Katma Değer Vergisi Kanunu’nun Uygulama Esaslarındaki belli hükümlerde değişikliğe gidildi. Birçok değişikliğin yanı sıra e-fatura uygulamasının kapsamı genişletildi ve yeni bir takvim ile yeni eşik sınırları belirlendi. Yani Güney Kore’de daha fazla sayıda vergi mükellefinin takvime uygun olarak e-fatura düzenlemelerine uyum sağlaması gerekecek.

E-fatura için yeni takvim ve ciro sınırları nedir?

Güney Kore’de e-fatura uygulaması 2011’den bu yana tüm kurumsal işletmeler için zorunlu. 2012’den itibaren, yıllar içinde birkaç kez güncellenmiş olan eşik sınırlarına uyan şahıs şirketlerinin (girişimcilerin) de e-fatura yükümlülüklerine uyması gerekiyor. Şu anda bir önceki vergi döneminde toplam cirosu (vergiden muaf işlemler dahil olmak üzere) 300 milyon KRW veya daha fazla olan şahıs şirketlerinin ülkedeki e-fatura düzenlemelerine uyması gerekiyor.

Yakın zamanda yapılan değişikliklerin ardından söz konusu eşik 200 milyon KRW’ye indirildi ve bu yeni eşik sınırı 1 Temmuz 2022’den itibaren uygulanacak. Vergi dairesi bunun yanı sıra gelecekte yapılacak değişiklikleri de duyurdu; buna göre 1 Temmuz 2023’ten itibaren eşik değer bir kez daha indirilerek 100 milyon KRW’ye düşecek. Güney Kore vergi dairesi bu sayede daha fazla işletmenin e-fatura düzenlemelerine uymasını sağlayarak vergi kaynakları konusunda şeffaflığı artırmayı hedefliyor.

Güney Kore’deki e-fatura uygulamasında gelecekte neler olacak?

E-fatura zorunluluğunun kapsamının genişletilmesi şaşırtıcı bir adım değil. Sürekli işlem denetimi uygulanan diğer birçok ülkede olduğu gibi, çok sayıda vergi mükellefinden toplanan işlem verileri, vergi dairelerinin KDV, pazardaki trendler ve daha birçok konuda daha fazla bilgi sahibi olmasını sağlıyor.

Güney Kore’deki e-fatura uygulaması, başarısı ve olgunluğu sayesinde Asya Pasifik bölgesindeki diğer ülkelere de ilham vermeye devam ediyor. Filipinler’deki vergi dairesi 1 Temmuz 2022’den itibaren ülkedeki en büyük 100 vergi mükellefine yönelik bir pilot e-fatura uygulamasını başlatmaya hazırlanıyor. E-fatura sistemi tasarlanırken, Filipinler vergi dairesi yetkilileri Güney Koreli mevkidaşlarıyla toplantılar düzenleyerek Kore’nin uzmanlığından ve deneyiminden faydalandı. Dolayısıyla Filipinler, Kore’deki sisteme görece benzer bir sürekli işlem denetimi sistemi uygulayacak.

Harekete Geçin

Güncel dijital vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.

SGK teşvikleri, istihdam ve sigorta prim desteği (işveren teşvik sistemi, işveren teşvik sorgulama) ile kurumlara önemli fırsatlar ve maliyet avantajı sağlıyor. Kovid-19 salgını ile mücadele kapsamında özel şirketlere birçok destek sağlayan SGK’nin teşvik süresini uzattığı teşviklerden biri de İşbaşı eğitim programını tamamlayanların istihdamına yönelik.

Türkiye İş Kurumu tarafından başlatılan işbaşı eğitim programlarını tamamlayanlardan en az %50 sini eğitim sonunda işe alan özel sektör işverenlerine işe aldıkları bu sigortalılar için, sigorta primine esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanacak sigorta primi işveren payının tamamının İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmasına imkân sağlıyor.

Teşvikten yararlanma şartları

Hangi işverenler bu teşvikten yararlanabilir?

Çalışan açısından teşvikten yararlanma şartları ise aşağıdaki gibidir:

Başvuru Evrakları nelerdir?

İşbaşı Eğitim Programı başlatabilmek için öncelikle bağlı olunan İŞKUR’a teslim etmek üzere;

Sonrasında bu evrakların incelemeleri gerçekleşir ve programın başlangıç tarihi belirlenir. Bu tarih belirlendikten sonra Kursiyer-İşveren-İŞKUR arasında toplu bir sözleşme imzalanıp onaylanır ve program başlatılır.

Teşvik ile ilgili uyarılar

Destek tutarı ise;

Son olarak PEK tutar üzerinden 5 puanlık indirime ilave %15,5 işveren payı üzerinden hesaplanır.

Harekete Geçin

Personel maliyetinden tasarruf etmenizi sağlayarak işletmenizin kalkınmasına katkıda bulunan Sovos SGK Teşvik çözümümüz ile hakkettiğiniz teşvikleri eksiksiz hesaplayarak, SGK beyannamelerinizi düşürebilirsiniz.

509 sayılı VUK Genel Tebliği’nin uygulama alanını genişleten taslak tebliğin 22 Ocak 2022 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesiyle e-irsaliye kapsamı resmi olarak genişledi.

Söz konusu değişiklik kapsamında e-irsaliye uygulamasına zorunlu geçiş sınırı olan 25 milyon TL’lik brüt satış hasılat tutarının düşürülmesi ile daha çok mükellef e-irsaliye düzenlemeye başlayacak. 2021 ve müteakip hesap dönemleri brüt satış hasılatı 10 milyon TL ve üzeri olan mükelleflerin e-irsaliye düzenlemesi zorunlu hale getirildi.

E-irsaliye düzenlemekle yükümlü sektörler

E-irsaliyedeki bir diğer değişiklik ise demir ve çelik ile demir veya çelikten eşyaların imali, ithali veya ihracı faaliyetinde bulunan mükelleflerin (ticari kazançları basit usulde tespit edilenler hariç) kapsamında gerçekleşti. Daha önce, bu mükelleflerin e-irsaliye uygulamasına geçiş zorunluluğu kapsamına alınması için e-faturaya kayıtlı olma şartı aranırken, artık e-faturaya kayıtlı olmasalar bile e-irsaliye düzenlemekle yükümlü oldukları açıklandı.

E-irsaliye uygulamasına zorunlu geçiş tarihi: 1 Temmuz 2022

Geçiş zorunluluğu kapsamına alınan mükelleflerin, şartları sağladıkları ilgili hesap dönemini izleyen yedinci ayın başına kadar başvurularını ve fiili hazırlıklarını tamamlayarak e-İrsaliye uygulamasına geçmeleri gerektiği belirtildi. Bu kapsamda, örneğin 2021 hesap dönemi içerisinde brüt satış hasılatı 10 milyon TL ve üzeri olan mükelleflerin zorunlu olarak 1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren e-İrsaliye uygulamasını kullanmaları gerekecek.

Tebliğin yürürlüğe girmesi ile mükellef sayılarının ve kullanılan e-belgelerin artması, özel entegratörlerin kapasitesinin ve arka planda işleyen sistemlerin de aynı doğrultuda artmasını gerektiriyor. Güvenilir ve kendi alanında yatırım yapan, sistemin gelişim hızına ayak uyduran bir servis sağlayıcı ile çalışmak gün geçtikçe daha önem kazanıyor.

Harekete Geçin

Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.

Suudi Arabistan’da Zekât, Vergi ve Gümrük İdaresi (ZATCA), KDV düzenlemelerini ihlal edenlere verilen cezalarla ilgili resmi internet sitesinde bir duyuru yayınladı. Duyuru şimdilik sadece Arapça dilinde yayınlandı. Duyuruya göre önceden verilen cezalarda değişiklik yapıldı. Değişiklikler, KDV düzenlemelerine uymayan vergi mükellefleri konusunda daha fazla iş birliğine dayalı ve eğitimsel bir yaklaşım benimseneceğine işaret ediyor.

Yeni yaklaşım ne?

ZATCA yetkililerinin saha ziyaretleri sırasında bir ihlal tespit etmesi durumunda ilk olarak vergi mükellefine ihlalle ilgili uyarıda bulunulacak ancak ceza verilmeyecek. ZATCA, vergi mükelleflerine ilk ihlalde ceza vermek yerine farkındalığı artırmayı hedefliyor. Vergi mükellefine ihlale konu olan durumu düzeltmesi ve süreçlerinde gerekli değişiklikleri yapması için üç ay süre verilecek.

İlk denetimin ardından uyumsuzluk devam ederse vergi mükellefine 1000 Riyal, yani yaklaşık 267 ABD doları tutarında para cezası verilecek. Uyarıyı takip eden üç ay içinde vergi mükellefinin düzenlemelere uymaması ve gerekli değişiklikleri yapmaması durumunda para cezası kademeli olarak artırılacak.

İhlalin tekrarlanması durumunda uygulanacak para cezaları şu şekilde olacak: Üçüncü ihlalde 5000 Riyal, dördüncü ihlalde 10 bin Riyal ve beşinci ihlalde 40 bin Riyal. Bir ihlalin tespitinden 12 ay sonra aynı ihlal tekrarlanırsa, bu durum yeni bir ihlal olarak değerlendirilecek ve süreç yeniden para cezası olmadan, sadece uyarı ile başlayacak.

E-fatura ihlalleri neleri kapsıyor?

Duyuruya göre, e-fatura düzenlemelerinin ihlal edilmesi durumunda yukarıda anlatılan prosedüre göre ceza uygulanacak. Tebligat/uyarı verilecek olan durumlar, geçmişte tanımlanan ilk ihlallerden biraz farklı olacak. Bu durumlar aşağıdaki şekilde belirlendi:

Bundan sonra ne olacak?

ZATCA bu yeni yaklaşımla birlikte vergi mükelleflerine verilen cezaların ihlallerle orantılı olacağını ve vergi mükelleflerine belli bir süre içinde düzenlemelere uyum sağlama imkânı verileceğini belirtiyor. Ülkede KDV sisteminin ve zorunlu e-faturanın son derece yakın zamanda uygulanmaya başlandığı düşünüldüğünde, vergi mükellefleri için açıklığa kavuşmamış hususlar bulunuyor. Bu yaklaşım işletmelerin bu konuda eğitilmesini sağlayacak ve paydaşların da yaklaşımı memnuniyetle karşılaması bekleniyor.

Harekete Geçin

Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan 13. Trends Raporunu indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

E-Belgelerde Zorunluluk Kapsamı Genişledi

509 sayılı VUK Genel Tebliği’nin uygulama alanını genişleten 535 sayılı Tebliğ, elektronik belge kullanımının yaygınlaşması amacıyla Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından Ocak 2022’de yürürlüğe koyuldu. Tebliğ’in detaylarına blog yazımızdan ulaşabilir veya aşağıdaki infografiği inceleyebilirsiniz.

Yürürlüğe giren Tebliğ ile

  • E-fatura, e-arşiv fatura ve e-irsaliye uygulamalarına geçme zorunluluğu için mevcut olan brüt satış hasılatı sınırı aşağı çekilerek daha fazla mükellefin bu uygulamalara geçiş yapması zorunlu oldu.
  • E-arşiv fatura yükümlüsü olmayan mükellefler bakımından e-arşiv olarak düzenlenmesi gereken faturaların toplam tutarı düşürüldü.
  • Turizm ve demir çelik sektöründe faaliyet gösteren bazı mükellef grupları için de sektörel bazlı zorunlu geçiş hallerinin getirildi.

Neden Sovos?

Vergide Dijital Dönüşümün Getirdiği Zorluklar için Sovos Sovos; vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır.

Dört Kıtada, Dünyaca Tanınmış Markalar ile Binlerce Mutlu Müşteri

Dört kıtada 40 yılı aşkın süredir vergi uyumluluğunu kolaylaştırmak için hizmet veren Sovos, dünya çapındaki tüm kullanıcılarının yazılım ve entegrasyon hizmetlerinin geliştirilmesine destek verir. Sovos, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 20 binin üzerinde kurumsal müşterisine çözümleriyle destek olur.

Yerel Süreçlerle Uyumlu Global Güç

Gartner’ın “Rekabet Ortamı: Tedarikçi E-Fatura Yazılımı, 2020” raporunda yer alan Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu ülkelerin yasal uyum süreçlerine ve çok sayıda profesyonel iş uygulamasına entegredir.

Sovos, Şirketinizin Verimliliğini Artırır

İşletmeleri modern vergi yükü ve riskinden koruyan, dünyanın önde gelen küresel yazılım sağlayıcısı Sovos; Avrupa, Kuzey Amerika ve Latin Amerika’daki ekipleriyle, modern vergi uyumluluğu için geleceğe yönelik eksiksiz çözümler sunarken ana faaliyetlerinize daha fazla yoğunlaşmanızı sağlar.

Bi̇lgi̇ alin

AB içindeki en büyük KDV açığına sahip (2019’da %34,9) ülke olan Romanya, vergi kaçakçılığıyla mücadele ederken aynı zamanda KDV tahsilatını iyileştirmek ve güçlendirmek için sürekli işlem denetimi rejimini uygulama yönünde adımlar atmakta. 

eFactura adlı bu yeni e-fatura sisteminin başlıca özelliklerini daha önceki blog yazısında anlatmıştık. Bugünkü yazımızda, 18 Aralık tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan 130/2021 sayılı Hükümet Kararnamesi ile yürürlüğe giren e-fatura sisteminin B2B işlemler için kademeli olarak uygulanmasına, yüksek mali riskli ürün tanımına ve yeni e-taşıma sistemine yakından bakacağız. 

Yüksek mali riskli ürünler nelerdir? 

120/2021 sayılı Kararnameye (e-Factura’nın yasal çerçevesini oluşturan düzenleme) göre, kural olarak hem tedarikçi hem de alıcı e-Factura sisteminde kayıtlı olmalıdır. Yakın zamanda yayınlanan 130/2021 sayılı Hükümet Kararnamesi’nde yüksek mali riskli ürünler için bir istisna tanımlanmakta ve alıcılar e-Factura sistemine kayıtlı olmasalar da söz konusu işlemlerde satıcı/sağlayıcı olan vergi mükelleflerinin e-Factura sistemini kullanması sağlanmaktadır. 

130/2021 sayılı Hükümet Kararnamesi’ninin çizdiği bu çerçevede, Romanya Ulusal Mali İdare Kurumu (ANAF) hangi ürünlerin yüksek mali riskli ürün olarak kabul edildiğini netleştirmek için bir regülasyon yayınladı. 

Bu kapsamda aşağıdaki beş ürün kategorisi yüksek mali riskli ürün olarak belirlendi: 

Yüksek mali riskli ürünler ürünlerin niteliği, pazarlama yöntemi, olası vergi kaçakçılığının izlenebilirliği ve bu sektörlerdeki vergilendirme derecesine göre tanımlanıyor. Ayrıntılı açıklama ve ürün kodları 130/2021 sayılı Hükümet Kararnamesi’nin ekinde bulunuyor. 

Bu kapsamda yukarıdaki ürünleri tedarik eden işletmelerin aşağıda yer alan tarihler doğrultusunda kademeli olarak e-Factura uygulamasını kullanmaları gerekiyor: 

Beklenen gelişmeler: e-İrsaliye sisteminin yürürlüğe girmesi 

Romanyalı yetkililerin vergi dolandırıcılığı ve kaçakçılığıyla mücadele etmek istediğini gösteren diğer bir reform da e-irsaliye sisteminin yürürlüğe konması. 

Söz konusu sistem kapsamında vergi mükellefleri bir yerden bir yere mal taşıma işlemlerini önceden bildirmek zorunda olacak. Bildirimin ardından sistem, taşıma belgelerinde yer alacak bir numara oluşturacak. Yetkililer bu sayede taşıma güzergahları üzerinde bildirimi doğrulayabilecek. 

Ayrıca, e-İrsaliye sistemine ilişkin hükmün gerekçesinde e-taşıma sisteminin Maliye Bakanlığı’nın mevcut sistemleri olan e-Factura sistemi ve trafik denetim sisteminin birbiriyle bağlantılı olacağı, yani Hindistan, Türkiye ve Brezilya gibi diğer ülkelerdeki benzer sistemlerle aynı şekilde çalışacağı belirtiliyor. 

E-irsaliye sistemi henüz yürürlüğe girmedi zira Maliye Bakanlığı sistem için uygulama prosedürüyle ilgili yönetmeliği yayınlamadı. 130/2021 sayılı Hükümet Kararnamesi’ne göre Kararname’nin Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından Maliye Bakanlığı’nın ilgili yönetmeliği 30 gün içinde yayınlaması gerekiyordu. Ancak buna ilişkin süre 17 Ocak’ta doldu ve henüz herhangi bir duyuru yapılmadı. Dolayısıyla sistemin ayrıntıları hala bilinmiyor. 

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

Önceki blog yazımızda Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 509 sayılı VUK Genel Tebliği’nin uygulama alanını genişleten taslak bir tebliğ yayınladığını ifade etmiştik. Söz konusu tebliğ, 22 Ocak 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Hangi E-Belgelerde Değişiklik Mevcut?

Yürürlüğe giren Tebliğ ile e-fatura ve e-irsaliye uygulamalarına geçme zorunluluğu için halihazırda mevcut olan brüt satış hasılatı sınırı aşağı çekilerek daha fazla mükellefin bu uygulamalara geçiş yapması zorunlu oldu.

Bir diğer değişiklik ise e-arşiv fatura yükümlüsü olmayan mükellefler bakımından e-arşiv olarak düzenlenmesi gereken faturaların toplam tutarının düşürülmesi şeklinde yer alıyor. Turizm ve demir çelik sektöründe faaliyet gösteren bazı mükellef grupları için de sektörel bazlı zorunlu geçiş hallerinin getirilmesi Tebliğ ile getirilen bir başka yenilik olarak öne çıkıyor. E-döviz alım satım belgesi ile e-gider pusulası da Tebliğ’in değişiklik getirdiği diğer iki elektronik belge türü.

E-Fatura Uygulamasına Zorunlu Geçiş Kapsamı Genişledi

Tebliğ ile aşağıda yer alan mükellef gruplarının e-fatura uygulamasına zorunlu olarak geçmeleri gerekmektedir:

Söz konusu şartları sağlayan mükelleflerin, ilgili hesap dönemini izleyen yedinci ayın başına kadar başvurularını ve fiili geçiş hazırlıklarını tamamlayarak e-Fatura uygulamasına geçmeleri gerekmektedir. Bu kapsamda örneğin 2021 hesap dönemi içerisinde brüt satış hasılatı 4 milyon ve üzeri olan işletmelerin hazırlıklarını tamamlayarak 1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren e-fatura uygulamasını kullanmaları zorunludur.

Konaklama hizmeti veren otel işletmelerinin, Tebliğ’in yayım tarihi itibarıyla hizmet veriyorlarsa 1 Temmuz 2022 tarihine dek; Tebliğ’in yayım tarihinden sonraki bir tarihte hizmet vermeye başlayacaklar ise faaliyete başladıkları ayı izleyen dördüncü ayın başına kadar başvurularını ve fiili geçiş hazırlıklarını tamamlayarak e-Fatura uygulamasına geçme zorunlulukları bulunmaktadır.

E-Arşiv Fatura Uygulamasının Zorunlu Kullanımı için Gerekli Fatura Tutarı Düşürüldü

509 sayılı Tebliğ’in değişiklikten önceki halinde, e-arşiv fatura uygulamasına kayıtlı olmayan mükelleflerce kesilecek faturalardan vergi mükellefi olmayanlara düzenlenecek faturaların, vergiler dahil toplam tutarının 30 Bin TL’yi aşması halinde e-arşiv fatura olarak düzenlenmesi gerekiyordu. Tebliğ ile bu sınır 5 Bin TL olarak revize edildi. Bu kapsamda mükelleflerin 1 Mart 2022 tarihinden itibaren gerçekleştirecekleri teslim ve hizmetlere ilişkin bu kurala dikkat etmeleri gerekiyor.

Söz konusu faturaların nasıl e-arşiv fatura olarak kesileceği hakkında daha detaylı bilgi için blog yazımızı okuyabilirsiniz.

Bunun yanında elektronik ortamda mal ve hizmet satışı gerçekleştiren mükelleflerden 2020 veya 2021 hesap dönemleri için 1 Milyon TL, 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 500 Bin TL ve üzeri brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) şartını sağlayan mükelleflerin tıpkı e-faturada olduğu gibi ilgili hesap dönemini izleyen yedinci ayın başına kadar e-Arşiv uygulamasına da geçme zorunlulukları bulunuyor.

E-İrsaliye Uygulamasına Zorunlu Geçiş Kapsamı Genişledi

509 sayılı Tebliğ’in mevcut halinde e-irsaliye uygulamasına zorunlu geçiş için belirlenen 25 milyon TL’lik brüt satış hasılatı, 2021 hesap döneminden itibaren 10 milyon TL ve üzeri olarak revize edildi.

Bunun yanında demir ve çelik (GTİP 72) ile demir veya çelikten eşyaların (GTİP 73) imali, ithali veya ihracı faaliyetinde bulunan mükelleflerin (ticari kazançları basit usulde tespit edilenler hariç) e-Fatura uygulamasına dahil olma şartı aranmaksızın e-İrsaliye uygulamasını kullanmaları gerekiyor.

Söz konusu şartları sağlayan mükelleflerin, ilgili hesap dönemini izleyen yedinci ayın başına kadar başvurularını ve fiili geçiş hazırlıklarını tamamlayarak e-İrsaliye uygulamasına geçmeleri gerekmektedir. Bu kapsamda, örneğin 2021 hesap dönemi içerisinde brüt satış hasılatı 10 milyon TL ve üzeri olan mükelleflerin zorunlu olarak 1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren e-İrsaliye uygulamasını kullanmaları gerekiyor.

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Vergi sektörünün küresel KDV zorunlulukları ve uyumluluk kontrollerine ilişkin en kapsamlı çalışması olan Trend Raporu’nun 13.’sü yayınlandı.

Dünya üzerindeki pek çok ülke KDV zorunluluklarını hayata geçirmek, ekonomik veriler hakkında daha önce görülmemiş derinlikte bir iç görü edinmek ve gelir açığını kapatmak için karmaşık yeni politikalar uygularken; rapor tüm dünyadaki regülasyonlara kapsamlı bir bakış sunuyor.

Bu yılki rapor, son yıllarda artan dijital dönüşüm ve bu alana yapılan büyük ölçekli yatırımların, dünyanın farklı ülkelerinde vergi makamlarının gerçek zamanlı veri analizine nasıl katkı sağladığını ele alıyor.

Verginin dijitalleşmesinde Avrupa hamlesi

Bugüne kadar verginin dijital dönüşüm sürecinde Latin Amerika ve Türkiye’ye oranla daha geriden bir süreç izleyen Avrupa, yavaş yavaş bu alana girmeye başladı. 2022’yi etkileyecek trendlerden bazıları şu şekilde:

Harekete Geçin

Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

Sürekli işlem denetimi uygulayan ülkelerin sayısı tüm dünyada büyük bir hızla artıyor. Ayrıca, paralel bir gelişme daha yaşanıyor: Halihazırda sürekli işlem denetimi uygulayan ülkeler, özellikle irsaliye belgeleri ve diğer ilgili belge türleri için yeni yükümlülükler getirerek sürekli işlem denetimi rejiminin kapsamını genişletiyor.

Elektronik irsaliye belgelerinin birçok sürekli işlem denetimi sistemine eşlik ettiği ya da bu sistemlerin ayrılmaz bir parçası haline geldiği bir döneme tanıklık ediyoruz. Bunun nedeni aşağıdaki gibi açıklanabilir:

E-İrsaliye belgelerine olan rağbetin artması

İrsaliye belgesi, taşıma işlemi sırasında mallarla birlikte kullanılmak üzere verilir ve transferin kanıtı niteliğindedir. İrsaliye belgelerinde ve faturalarda ortak olan birçok bilgi bulunmaktadır. Bu nedenle irsaliye belgeleri genellikle bir sürekli işlem denetimi prosedüründe bildirilen veya onaylanan fatura verilerine bağlanmak üzere tasarlanır ve bu sayede fiziksel tedarik zinciri için mali tedarik zincirinde entegre olan işlem doğrulama mekanizmalarından kontrol etmesi için seçenekler sunar. Sonuç olarak vergi dairesinin e-fatura ve e-irsaliye belge sistemlerinden aldığı verileri karşılaştırarak vergiye tabi işlemlerin fiziksel gerçekliğini değerlendirmesine yardımcı olur.

Kontrol mekanizması olarak kare kod, radyo frekans ile tanımlama ve kamera kullanımı

Bazı uygulamalarda, malları taşıyan aracın kontrol için durdurulması durumunda kontrollerin kolayca yapılması için e-irsaliye belgelerinde kare kodların olması gerekmektedir. Öte yandan bazı ülkelerde malların taşınmasını doğrulamak için çok daha gelişmiş yöntemler kullanılmaktadır.

Hindistan’da belli koşullar altında, e-irsaliyenin hazırlandığı tarihte geçerli olan mal sınıflandırması, varış yeri ve araç bilgilerini içeren Radyo Frekans ile Tanımlama (RFID) etiketlerinin taşıma araçlarında bulunması zorunludur. Bu etiket yolda kameralar tarafından okunarak, e-irsaliyede belirtilen araç hareketine ilişkin detaylar, aracın fiziksel hareketiyle karşılaştırılır. Bu sistem sayesinde vergi idaresi hem uyumsuz davranışları tespit eder hem de vergi kaçakçılığını daha iyi görünürlükle ve hassasiyetle takip eder.

Bundan sonra ne olacak?

Özellikle sürekli işlem denetimi uygulaması olan ülkelerde e-irsaliye belgesine ilişkin zorunlulukların giderek daha yaygın hale geleceği öngörülüyor. Bunun nedeni vergi dairesinin platformu üzerinden daha fazla veri toplanabilmesi ve bunların karşılaştırma için kullanılabilmesi. Sürekli işlem denetimlerinin genişleme hızı düşünüldüğünde, işletmelerin birincil ihtiyacı verilerin tutarlığının ve eşleştirmesinin sürdürülmesi olacaktır. Vergi mükellefleri, bu uygulamalara uyum sağlamak için süreçlerinin esnek olmasına ve vergi idarelerinin getirdiği değişikliklere uygun olmasına dikkat etmelidir.

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir. Regülasyonlara ilişkin tüm bilmeniz gerekenlere göz atabilirsiniz.

2022’ye sayılı haftalar kala yayınlanan tebliğ taslağını geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiğimiz webinarda detaylı olarak ele aldık. Tüm e-belge regülasyonlarını tek çatı altında toplayan 509 sayılı Genel Tebliğ ’de değişiklik yapılmasına yönelik hazırlanan bu tebliğ taslağının öne çıkan konularını derledik.

Türkiye, e-belge uygulamalarının kapsamını hızla genişletiyor.

Geçmişten bugüne e-belge uygulamalarının gelişimine bakıldığında; Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB), teknolojik altyapıyı kurup onu işler hale getirdikten sonra yeni elektronik belge tanıtmak ve hali hazırda uygulamada olan belgelerin kapsamını genişletmek üzere çalışmalar yaptığı görülüyor.

12 Kasım 2021’de yayınlanan tebliğ taslağı da hali hazırda uygulamada olan ya da daha önce tanıtılmış ama henüz uygulamaya alınmamış belgelerin kapsamını genişletmek üzere hazırlanmış durumda. GİB’in düzenlemeyi planladığı belgeler şu şekilde sıralanabilir:

E-fatura mükellefleri artıyor

Tebliğ taslağı incelendiğinde, e-fatura’da mükellef kapsamına yönelik değişikliklerin planlandığı görülüyor.  E-fatura mükellefi olmak için, 2018 veya müteakip hesap dönemleri için daha önce 5 milyon TL olarak belirlenmiş satış hasılatı rakamında değişikliğe gidilerek daha çok mükellefin e-fatura düzenlemesi amaçlanıyor. Buna göre değişiklikle birlikte; satış hasılatı 2021 hesap dönemi için 4 milyon TL, 2022 ve sonrası için ise 3 milyon TL olanlar, e-fatura mükellefi kabul ediliyor.

E-fatura geçiş zorunluluğuna yeni sektörler ekleniyor

E-fatura mükelleflerinin kapsamını genişleten bir diğer adım ise hali hazırda var olan sektörel geçiş zorunluluklarına yeni sektörlerin eklenmesiyle gerçekleşiyor. E-faturaya geçiş zorunluluğu getirilecek sektörler ise 2020 ve 2021 hesap dönemleri için 1 milyon TL, 2022 veya müteakip dönem için 500 bin TL ve üzeri satış hasılatı olan;

Bunlara ek olarak planlanan düzenlemeler gerçekleşirse, satış hasılatı önem taşımaksızın Kültür ve Turizm Bakanlığı ve belediyelerden yatırım ve/veya işletme belgesi almak suretiyle konaklama hizmeti veren otel işletmeleri de e-fatura kapsamına giriyor.

E-arşiv faturada limit 10 bin TL’ye kadar düşürülüyor

Taslak tebliğin hayata geçirilmesiyle, hali hazırda e-arşiv fatura kapsamında olan;

Tebliğ Taslağında belirtilen bir başka değişiklik ise e-arşiv fatura uygulamasına dahil olmayan ancak düzenlediği faturaların vergiler dahil toplan tutarı 30 bin TL’yi geçmesiyle e-arşiv fatura mükellefi sayılanlarla ilgili oldu. Yeni düzenlemeyle vergiler dahil toplan tutar limiti vergi mükellefi olmayanlar bakımından 30 bin TL’den 10 bin TL’ye düşürülüyor.

Gelecek haftalarda GİB’in, sektörden gelen geri bildirimleri incelemeyi tamamlaması ve tebliğ taslağının hükümlerini son haline getirmesi bekleniyor.

Harekete Geçin

Taslak Tebliğ ile öngörülen değişiklikler ve 2022 yılı içerisinde firmaları bekleyen yeni e-Belgeler hakkında detaylı bilgi almak için webinar kaydını izleyebilirsiniz: “GİB’den Büyük Hamle: E-Belgelerde Yeni Bir Dönem Başlıyor”

Bazı Doğu Avrupa ülkelerinin vergi kaçakçılığı ile mücadele etmek ve vergi açığını azaltmak için sürekli işlem denetimi sistemlerini uygulamaya başladığından yayınladığımız farklı bir blog yazısında da bahsetmiştik. Bölgede birçok yeni gelişmenin yaşandığı hareketli bir yılı tamamladık. Ufukta görünen bazı değişikliklere yakından bakalım.

Letonya

Letonya kısa süre önce yeni sürekli işlem denetimi rejimiyle ilgili planlarını açıkladı. Letonya hükümeti, Maliye Bakanlığı’nın ülkede elektronik fatura sistemi uygulamak üzere hazırladığı raporu onayladı. Raporda tarif edilen konsepte göre, 2025’ten itibaren PEPPOL çerçevesi altında B2B ve B2G işlemlerde elektronik fatura kullanımı zorunlu hale getirilecek. Sistemle ilgili mevzuat ve teknik dokümantasyon gibi ayrıntıların süreç içerisinde açıklanması bekleniyor.

Sırbistan

Sırbistan sürekli işlem denetimi çerçevesine doğru hızla ilerleyen diğer bir ülke ve öyle görünüyor ki bazı paydaşlar bu ilerlemenin çok hızlı olduğunu düşünüyor. Maliye Bakanlığı kısa süre önce, yeni e-fatura sistemine uyum sağlamak için bir geçiş dönemi uygulanması talebi üzerine B2G işlemlerde sürekli işlem denetimi uygulamasının yürürlüğe giriş tarihini Nisan 2022’nin sonuna ertelemeye karar verdiklerini açıkladı. B2B işlemlerle ilgili olarak ise herhangi bir erteleme olmayacak.

Değiştirilen takvime göre:

Slovenya

Slovenya da sürekli işlem denetimini uygulamaya hazırlanıyor. Haziran 2021’de Maliye Bakanlığı, ülkede B2B işlemlerde e-faturayı zorunlu hale getirmek amacıyla Slovenya parlamentosuna yasa tasarısı sunmuştu. Düzenleme taslağına göre tüm işletmeler ikili işlemlerde (B2B) sadece e-fatura almak ve kesmek zorunda olacak. B2C işlemlerde tüketiciler faturalarını isterlerse elektronik olarak, isterlerse kağıt fatura olarak alabilecek. Ancak Maliye Bakanlığı paydaşlarla uzlaşma sağlanamaması nedeniyle yasa tasarısını geri çekti. Bakanlık taslağı gözden geçirerek süreci sadeleştirmeyi ve işletmeler üzerindeki idari yükü azaltmayı planlıyor.

Ülkede farklı paydaşlar arasında, ör. yerel Ticaret Odası’nda sürekli işlem denetiminin uygulanması konusundaki tartışmalar devam ediyor. Öte yandan Slovenya’da Nisan 2022’deki genel seçimlerin yaklaşması nedeniyle sürekli işlem denetimi reformunun en erken 2022 yılının yazına kadar fazla gündeme gelmesi beklenmiyor.

Slovakya

Slovakya Maliye Bakanlığı’nın sürekli işlem denetimi mekanizmasını uygulamak için bir yasa taslağı hazırladığını daha önce yazmıştık. Amaç, Slovakya’nın vergi açığını AB ortalamasına ulaşacak şekilde azaltmak ve ilgili ticari işlemler hakkında gerçek zamanlı bilgi almaktı. Yasa taslağıyla ilgili kamuoyundan görüş alma süreci Mart 2021’de tamamlandı. Ancak o dönem kademeli uygulama için bir takvim açıklanmadı.

Geçtiğimiz aylarda Slovakya hükümeti sürekli işlem denetimi sistemini uygulamaya koydu ve yeni  dokümantasyonu yayınladı. Sürekli işlem denetimi sistemi “Elektronik Fatura Bilgilendirme Sistemleri” (IS EFA, Informačný systém elektronickej fakturácie) olarak adlandırılıyor. Sistem, faturaların elektronik dolaşımını ve faturalardan yapılandırılmış verilerin mali idareye gönderilmesini sağlayan, birleştirilmiş bir süreç. Sistemin yürürlüğe kademeli olarak girmesi için uygulanacak takvim aşağıdaki şekilde:

Polonya

Polonya’daki sürekli işlem denetimi çerçevesi ve Krajowy System e-Faktur (KSeF) sistemi konusunda ciddi gelişmeler yaşandı. Sürekli işlem denetimi mevzuatı nihayet kabul edilerek 18 Kasım 2021’de Resmi Gazete’de yayınlandı. Ocak 2022’den itibaren KSeF, gönüllülüğe dayalı bir sistem olarak yürürlüğe girecek, yani B2B işlemlerde bu e-fatura sisteminin kullanılması zorunlu olmayacak. Sistemin 2023’te zorunlu hale gelmesi bekleniyor ancak bunun için henüz bir tarih belirlenmedi.

Romanya

Romanya, AB içindeki en büyük KDV açığıyla (2019’da %34,9), KDV tahsilini iyileştirmek ve güçlendirmek, aynı zamanda vergi kaçakçılığıyla mücadele etmek için vergi tahsilatını kolaylaştırmak amacıyla sürekli işlem denetimi rejimini uygulamaya doğru ilerliyor. Ekim 2021’de 120/2021 Yönetmelik kapsamında Romanya’daki e-fatura sürecinin yapısını düzenleyen ve sürekli işlem denetimi e-fatura sisteminin temel teknik özellikleri için çerçeveyi oluşturan e-Factura uygulamasının yasal çerçevesi ortaya konuldu. Romanya’daki e-Factura sistemi 6 Kasım 2021’de gönüllülüğe dayalı bir sistem olarak yürürlüğe girdi ancak zorunlu hale gelmesi için henüz bir takvim yayınlanmadı. Hem B2B hem de B2G işlemlerde tedarikçiler bu yeni e-fatura sistemini tercih ederek yeni sistem üzerinden Romanya’da yapılandırılmış formatla e-fatura kesebiliyor.

Harekete Geçin

Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.