On-premise sistemlerde yazılım lisansı, sunucu, sistem performans güncellemeleri, güvenlik ve ağ bakımı gibi operasyonel maaliyetler yıl sonunda bütçenin önemli bir kısmını oluştururken; bulut teknolojiler yalnızca abonelik ücreti ile bütçeye ek maliyet getirmez.
Bulut Tabanlı e-Dönüşüm Çözümü
IT Yükünüzü Azaltır
On-premise sistemlerin bakımı, performansının kontrolü, bağımlı diğer sistemlerin güncellenmesi, süreklilik ve erişilebilirliği sağlamak için bilişim personellerinin dedike eforu gerekir. Bulut ortamına taşınan fatura süreçleri sayesinde, servis sağlayıcılar uçtan uca her şeyi firmaların yerine kontrol eder. Bu sayede firmalar yalnızca kendi işlerine odaklanma fırsatı bulur.
7M+
Bulut Verisi
Her Sektörden
60 Bin+ Bulut Müşterisi
99%
Sistem Erişilebilirliği
Alanında En İyi Hizmet Veren Firmalar Sovos’u Tercih Ediyor
Bulut Teknolojilerinin Faydalarını Şimdi Keşfedin
İşletme maliyetlerinizi azaltır Veri merkezi oluştururken ve yönetirken bulut çözümleri tercih ederek kullanıcı sayısı ve depolama alanı açısından maliyet avantajı sağlarsınız.
İş çevikliğini ve esnekliğini geliştirir Bulut çözümler, internet ağı olan her yerden erişim imkanı sağlayarak daha esnek bir çalışma düzeni sunar. Belgeler ve veriler gerçek zamanlı olarak güncellenir.
Veriye güvenli ulaşım imkanı sunar Bulut çözümler ile yedekleme ihtiyacı duymadan, veri kaybı gibi kriz anlarında istediğiniz her an, her yerden verilerinize erişebilirsiniz.
Ekip çalışmasını ve iş birliğini geliştirir Çalışanlarınız belgeleri ve projeleri gerçek zamanlı olarak görüntüleyebilir, paylaşabilir ve düzenleyebilir.
Uçtan Uca E-Dönüşüm Çözümü için Sovos ile İletişime Geçin.
İNFOGRAFİK
E-Dönüşüm Süreçlerini Buluta Taşımak Neden Önemlidir?
Türkiye’de her sektörden toplamda 60 bin+ müşterisi; her gün işlenen yaklaşık 7 milyon bulut verisi ve uluslararası güvenlik sertifikalarına sahip bulut çözümleriyle Sovos’un size nasıl yardımcı olabileceğini görmek için uzman ekibimize danışın. Bulut tabanlı e-dönüşüm çözümleri hakkında detaylı bilgi almak için infografiği inceleyin.
IT Projelerinin Merkezinde Bulut Tabanlı E-Dönüşüm Çözümleri
E-dönüşüm’de bulut tabanlı çözümlerin firmaların finansal ve IT süreçlerine sağladığı avatantajları ve bulut tabanlı ortama geçerken dikkat edilmesi gerekenler hakkında detaylı bilgi almak e-kitabı inceleyebilirsiniz.
Türkiye’deki zaman akışına baktığımızda, on-premise ile yola çıkıldığını görüyoruz. 2014 yılından itibaren ise bulut alternatifi hayatımıza girdi. Bulut tabanlı çözümlerin; daha esnek, hızlı uygulanabilir olması ve operasyonel maliyetleri azaltması gibi özellikleri ile müşterilerimiz buluta geçiş yapıyor. Belki de birçok projenin on-premise yönteminden buluta geçtiğini söyleyebiliriz. Ürünlerimizi tasarlarken de buna göre tasarlıyoruz. Örneğin; on-premise yöntemi kullanan bir müşterimizin nasıl taşınacağı, bu taşıma sürecinin hangi yolla en az efor sarf edilerek gerçekleştirilebileceği senaryosuyla birlikte ürünlerimizi hazırlıyoruz.
Türkiye’deki zaman akışına baktığımızda, on-premise ile yola çıkıldığını görüyoruz. 2014 yılından itibaren ise bulut alternatifi hayatımıza girdi. Bulut tabanlı çözümlerin; daha esnek, hızlı uygulanabilir olması ve operasyonel maliyetleri azaltması gibi özellikleri ile müşterilerimiz buluta geçiş yapıyor. Belki de birçok projenin on-premise yönteminden buluta geçtiğini söyleyebiliriz. Ürünlerimizi tasarlarken de buna göre tasarlıyoruz. Örneğin; on-premise yöntemi kullanan bir müşterimizin nasıl taşınacağı, bu taşıma sürecinin hangi yolla en az efor sarf edilerek gerçekleştirilebileceği senaryosuyla birlikte ürünlerimizi hazırlıyoruz.
Bulut sisteminde olduğu gibi on-premise sistemlerde de belgeler; Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından daha oluşma anından itibaren şema kontrollü bir şekilde seyredebiliyor ve elektronik olarak imzalanarak zaman içinde değişmezliği garanti altına alınıyor. Yanı sıra; belgenin stabili ve dosya deseni değişmiyor. Biz de bu avantajdan faydalanabiliyoruz. Çeşitli import toollar ile on-premise bir ortamda, daha önce kullanılan çözümde ne kadar belge olursa olsun bu belgelerin formatı belli olduğu için e-fatura ise e-fatura, e-arşiv ise e-arşiv, e-irsaliye ise e-irsaliye için çeşitli import toollar yazılabiliyor. Biz de bunları geliştirip kullanıyoruz.
Çok yüksek hacimli bir belgeden bahsediyorsak; bir nas cihazı taşıyarak belge buluta getirilip sonra da bulut sisteminin kendi içindeki stoğuna aktarılabiliyor ya da daha düşük hacimlerde ise daha kolay teknolojiler tercih edilebiliyor. Bulut sisteminde sanki ilk günden beri bu sistemi kullanıyormuş gibi saklanabiliyor. Bu sayede buluta geçiş yapan kullanıcılar, belgelerini sanki ilk günden beri bulutta oluşturulmuş gibi görüntüleyebiliyor, PDF alabiliyor, gerektiğinde indirebiliyor. Ayrıca belgeler yok olmadan saklanabiliyor.
Bulutta tasarladığımız sistemin yatayda genişleyebilir olması çok kritik. Sistem, gerekli yatırımlarla yatayda genişleyebilecek halde tasarlanmış ise bulut üzerinden geçen hacim arttığında ve çok yüksek hacimli yeni mükellefler bu sisteme dahil olduğunda da çok kolay bir şekilde yeni hacmi kaldırabilecek alt yapıya kavuşabilir durumda oluyor. Dolayısıyla hacmin yüksek olması aslında bir nevi bulut tarafında da daha uygun yatırımların yapılıp yatayda ölçeklenebilir altyapılar kurmaya çok teşvik ediyor. “Çok yüksek hacimliler performansı etkiler mi?” sorusuna, “Gerekli yatırımlar yapılmadıysa etkileyebilir fakat bu yatırımların yapıldığı ortamlarda böyle bir sorun yaşanmıyor.” yanıtını verebiliriz.
Kişisel ve finansal verilerin bulut sistemlerde kullanılması, on-premise sisteminde kullanılmasına kıyasla güvenlik açısından büyük sorular doğurabiliyor. Özellikle uluslararası şirketlerde güvenlik ekiplerinin soru işaretleri olabiliyor. Global bir şirketin Türkiye’deki bir şubesiyseniz, özel entegratör firmalar güvenlik anlamındaki endişeleri gidermek için size destek olabilir. Özel entegratörlerin, müşterilerinin güvenlik sorularına göre dokümanlar ürettiği ve cevap verdiği bir süreç var. Bulut konusunda çok karmaşık bir politikanız olsa bile özel entegratörler bu konuda da destek oluyor ve işin nasıl doğru yapıldığını kanıtlı bir şekilde sunabiliyor.
On-premise yönteminden buluta geçmek isteyenler için halihazırda bir proje planımız ve bir paketimiz bulunuyor. Bu paketin entegrasyonu çok kısa bir sürede yapılabiliyor. Yaklaşık birkaç hafta gibi bir sürede bulutta tekrar hayata geçmiş oluyor. Burada önemli olan konu, eski verilerin taşınması. Çeşitli verilerle taşınabiliyor ancak, verinin boyutuna göre taşıma süreci biraz vakit alabiliyor. Boyut fark etmeksizin müşterimizin birkaç hafta içinde buluttan kesintisiz bir şekilde devam etmesini sağlayabiliyoruz.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın Türkiye’de onayladığı çözümlere baktığımızda SAP’nin Türkiye’de bir veri merkezi yapısı olmadığı için SAP bu işi tek başına kendisi yapamıyor. SAP’nin bizim sistemlerimize entegre olan, Almanya ekibiyle beraber geliştirdiğimiz paketleri bulunuyor. Bulut sistemlerimizi kullanarak Gelir İdaresi Başkanlığı’na entegre olabiliyorsunuz. Beraber geliştirdiğimiz için SAP’nin Türkiye’ye yönelik ürettiği çözümler bizim bulut sistemimizle tamamen entegre halde.
Bilişim teknolojileri (BT) lideri olmak için iyi bir yıldayız. Yıllar boyu “daha azıyla daha çoğunu yapın” cümlesi teknoloji harcamalarında birçok kurumun sloganı olduktan sonra, işler nihayet iyi yönde ilerlemeye başladı.
Gartner araştırma şirketine göre, 2022 sonunda BT harcamalarının tahminen 4.5 trilyon dolara ulaşması bekleniyordu. Bu, 2021’e kıyasla %5,1’lik bir artış anlamına geliyor ve COVID-19 pandemisi nedeniyle bir süredir rafa kaldırılmış olan teknoloji güncellemelerine ihtiyaç duyan işletmeler için ciddi bir destek.
BT departmanları aynı zamanda sadece işleri ayakta tutmaya çalışmaktansa işin geleceğini stratejik olarak ve başarılı şekilde destekleyecek uzun vadeli projelere odaklanmak istiyor. Bu iddia, BT yönetim çözümleri şirketi Flexera tarafından Teknoloji Harcamalarının Durumu Raporu’nda verilen rakamlarla da doğrulanıyor.
Ankete katılanların %54’ü, bu yılki bütçelerinin hangi alanlara ayrılacağı sorusuna yanıt olarak, çalışanların evden çalışmasını daha kolay ve sorunsuz hale getirecek teknolojilere ayrılan yatırımların ve kaynakların artacağını tahmin ettiklerini söyledi. Katılımcıların %42’si, pandemi sonrası dünyanın gerçekliklerini desteklemek için bulut teknolojilere geçiş konusunda artık daha istekli olduklarını ifade etti.
Anket katılımcılarının tamamı kurumlarının genel BT bütçeleri hakkında kapsamlı bilgi sahibi olan yöneticiler ve üst düzey BT müdürleriydi. Katılımcılar, gelecek yılda nelerin beklendiği konusunda görüşlerini paylaştılar.
Bu bulgular, hibrit ve esnek çalışma ortamları konusuna işletmelerin ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Evden çalışmanın en azından bir ölçüde kalıcı hale dönüşme ihtimali nedeniyle BT departmanları karşılarına çıkabilecek her tür zorlukla baş etmeye hazır olmak için stratejilerini yeniden gözden geçiriyor.
Hükümet Sürece Engel Olabilir mi?
BT departmanlarının geliştirdiği stratejiler makul ve içinde yaşadığımız dünyayla uyumlu. Öte yandan, pandemi sonrasında en iyi planları bile aksatabilecek ve ciddi miktarda bütçe ve kaynak tüketebilecek diğer bir faktör daha devrede: Hükümetlerin e-faturayı zorunlu hale getirmesi.
Çokuluslu bir şirkette bir BT lideri olarak çalışıyorsanız, muhtemelen aşağıdaki iki kategoriden biriyle uğraşmak durumundasınızdır. Birincisi, düzenleyici kurumların gerçek zamanlı denetim ve uygulamalarının getirdiği yeni gerçekliklerle baş etmeyi zaten çözmüşsünüzdür ya da ikincisi, ülkenizdeki zorunlu e-belge uygulamalarıyla mücadele içerisindesinizdir ve bu sorunu kalıcı olarak çözmek zorundasınızdır.
Bunları söylerken neden mi bu kadar kesin konuşuyorum? Çünkü dünyanın en büyük markalarıyla çalışıyorum ve bu uygulamaların şirketlerin BT organizasyonu üzerindeki etkilere birinci elden tanıklık ediyorum.
Söz konusu BT projeleri olunca, bu projelerin çoğunluğu direngen değil, aksine uzun bir sürede yapılan dikkatli ve metodolojik planlamanın bir sonucu. Öte yandan hükümet, burada kuralları değiştiriyor. Artık projeler ve geliştirmeler firmaların takviminize göre ilerlemiyor. Hükümet yeni kurallar ve zorunluluklar uyguladığında, firmaların ya sorunu hızla çözmesi ya da ağır para cezaları veya işletme lisansının alınması gibi sonuçlara katlanması gerekir.
BT Lideri İçin Ne Anlama Geliyor?
Hükümetlerin zorunlu kıldığı e-fatura uygulamasına ilişkin yasalar tüm dünyada hızla yürürlüğe girerken, bu durum BT bütçeleri için gerçek bir tehdit oluşturuyor. BT departmanları, zorunlu e-fatura uygulamalarının getirdiği yeni gerçekliklere hazırlıklı olmak zorunda. Devlet kurumlarının işletmenizin veri yığınına kadar girip ağınızdan geçen işlemleri gerçek zamanlı olarak incelediği bu dönemde, bilgileri gerçek zamanlı olarak ve istenen formatta iletmenizi sağlayacak bir çözüme ihtiyacınız olacaktır.
İşin özü, uyum artık bir vergi meselesi olmaktan çıktı. BT liderleri ve diğer üst düzey liderler, her alanda iş fonksiyonlarını aynı hizada tutmak üzere birlikte çalışmak zorunda.
BT departmanları, şirket hangi sektörde veya ülkede olursa olsun, hükümetlerin zorunlu hale getirdiği uygulamaları karşılamak için gerekli kaynakların ve araçların hazır olmasını sağlamak zorunda.
Sorunun erken aşamada çözülmemesi sadece gelecekte daha karmaşık ve maliyetli sorunların doğmasına yol açacaktır ve bu sorunlar diğer öncelikli projeler için ayırmış olduğunuz kritik bütçeleri ve kaynakları tüketecektir.
Webinarı İzleyin
16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAPS/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.
E-belge operasyonlarında ihtiyaç duyduğunuz fonksiyonalite ve hizmetler firmanızın büyüklüğüne, sektörüne ve süreçlerine göre farklılaşabilir.
“Yeni Kontör Paketlerimiz”, size firmanız için en uygun opsiyonu seçme ve ürün özelliklerini yükseltme imkânı tanır. Böylece, tek tip kontör satın almak zorunda kalmak yerine; ihtiyacınızı belirleyerek, firmanıza ve bütçenize en uygun seçenekle ilerleyebilirsiniz.
Firmanıza özel farklılık gösteren “Satış Sonrası Destek, Fatura/Mail Kişiselleştirme, Entegrasyon ve Kullanım Yöntemi” gibi ihtiyaçlarınızı belirleyerek premium hizmetten faydalanabilirsiniz.
İşletmenize ve bütçenize en uygun e-dönüşüm planlamasını yapmak için uzman ekiplerimizle görüşme planlayın.
Serbest çalışan kişilerin en çok merak ettiği konulardan biri şahıs şirketi kurmak için atılması gereken adımlar ve ihtiyaç duyulan belgeler. Bu yazımızda hem şahıs şirketi türleri hem de vergi süreçleri ile ilgili bilgilendirmeye ulaşabilirsiniz.
Türkiye’deki kurumlara veya Türkiye’den yurt dışındaki kurumlara ‘freelance’ hizmet veren ya da kendi işini yapmaya başlayan kişilerin vergi yükümlülüklerini yerine getirmek için Gelir İdaresi Başkanlığı’nın sistemine dahil olması gerekiyor. Bunun için de çoğunlukla ‘serbest meslek erbabı’ olmak ya da ‘şahıs şirketi’ kurmak tercih ediliyor. Peki şahıs şirketi nasıl kurulur?
Şahıs Şirketi Nedir?
Şahıs şirketi, gerçek kişiler tarafından kurulan, kuruluş süreçlerinin kolay ve hızlı olması sebebiyle çok tercih edilen bir şirket türüdür. Çoğunlukla tek kişi tarafından kurulsa da ortaklar ile de kurulabilir. Şirket kuruluşu diğer şirketlere kıyasla daha düşük sermaye gerektirir. Serbest çalışan, gelir beklentisi çok yüksek olmayan vb durumdaki kişiler için şahıs şirketi en ideal şirket türlerinden biridir. İhtiyaç duyulduğunda şahıs şirketlerini kapatmak da tıpkı kuruluşta olduğu gibi diğer şirket türlerine göre daha uygun maliyetli ve kolaydır. Kurulum, defter tasdik ücretleri ve mali müşavir/muhasebeci ücreti düşüktür. Vergi yapıları daha sadedir. Gelire göre belirlenen kademeli bir vergi sistemi vardır. Kişiler, üçüncü kişilere karşı kendi mal varlıklarıyla sorumludurlar.
Şahıs Şirketi Türleri
Şahıs şirketlerinin mükellef tipleri genel olarak tüzel ve gerçek kişiler olmak üzere ikiye ayrılır. Bazı durumlarda ise Adi Ortaklık olarak üç’e ayrılır.
Tüzel kişi olduğu durumlarda limited ya da A.Ş. şirketleri, vergi kimlik numarası üzerinden işlem yaparlar.
Gerçek kişi olduğu durumlarda, T.C. kimlik numaraları üzerinden firma açılışı yapılır.
Adi ortaklıklarda ise vergi kimlik numarası üzerinden işlem yapılabilir.
Şahıs Şirketi Kurmaya Uygun Musunuz?
Devlet memuru değilseniz ve 18 yaşın üstündeyseniz şahıs şirketi kurabilirsiniz. Devlet memurları kanunen tacir olarak sınıflandırılamadığı için şahıs şirketi kuramıyor. Bu konuda en çok sorulan konulardan biri de sigortalı çalışanların şahıs şirketi kurup kuramayacağı… Sigortalı çalışanların, başka bir yerde çalışırken şahıs şirketi kurması hakkında İş Kanunu’nda belirtilmiş bir engel bulunmuyor. Burada belirleyici olan, söz konusu kişilerin mevcut çalıştıkları şirketle aralarında yaptıkları sözleşme. Sigortalı çalışanın, çalıştığı şirket ile imzaladığı sözleşmede başka bir işte çalışamayacağı veya şirket kuramayacağına dair bir ibare yer alıyorsa ve bu kişi buna rağmen şahıs şirketi kurarsa, çalıştığı şirketin tazminat vermeksizin işten çıkarma hakkı bulunur.
Şahıs Şirketi Kurma Adımları
Şahıs şirketi kurma süreci genellikle bir iki gün içerisinde tamamlanır. Öncelikle gerekli evrakları topladıktan sonra vergi dairesine başvuru yapmanız gerekir. Başvuruyu şahsen veya bir mali müşavir/muhasebeciye vekalet vererek de yapabilirsiniz. Başvuru e-devlet üzerinden online olarak da gerçekleştirilebiliyor. Başvurunuzun ardından yoklama memurları iş yerinize gelip, iş yeri ve evrak kontrolü yaptıktan sonra vergi levhanızı temin edebilirsiniz.
İhtiyacınız Olan Belgeler
Şahıs şirketi, doğrudan ev adresiyle beraber kurulabilir. Böyle bir durumda, kira miktarınıza bağlı olarak yüzde 20 stopaj ödemeniz gerekir. Şirketin adresi olarak görünen evin mal sahibi iseniz kira stopajı ödemeniz gerekmiyor. Bu durumda başvuru yaparken kira kontratı yerine tapunun belgeleriniz arasında hazır bulunması gerekiyor. İşte şahıs şirketi kurmak için ihtiyacınız olan belgeler:
Kuruluş için başvuru formu,
Nüfus cüzdanı fotokopisi,
Vesikalık fotoğraf,
İkametgâh belgesi,
İş yerinin adresini gösteren kira sözleşmesi ya da tapu fotokopisi,
Başvuru mali müşavir veya muhasebeci tarafından yapılacaksa, yetkinin bu kişilerde olduğunu gösteren vekaletname,
Noterden alınacak imza beyannamesi.
Şahıs Şirketi Kurulduktan Sonra Fatura Nasıl Kesilir?
Günümüzde şahıs şirketleri, fatura düzenlemelerine e-Arşiv Fatura ile başlayabilirler. e-Arşiv faturalar,Sovos’un hızlı ve güvenilir sistemine dahil olarak düzenleneceği gibi, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın kendi portalından da oluşturulabilir. e-Arşiv faturanın, mal veya hizmet teslim tarihinden itibaren 7 gün içerisinde düzenlenmesi gerekir. Fatura oluşturulurken alıcının unvanı, adresi, vergi dairesi ve numarasının doğru bir şekilde yazılması çok önemlidir. Düzenlenen e-Arşiv faturanın elektronik olarak veya kâğıt olarak alıcıya teslim edilmesi zorunluluğu bulunur. Eğer fatura kestiğiniz şirketler e-Fatura kullanıcısıysa siz de e-Fatura uygulamasına katılıp, faturanızı doğrudan elektronik olarak söz konusu şirketin e-Fatura sistemine gönderebilirsiniz.
Türkiye’nin vergide dijital dönüşümüyle birlikte hali hazırda şirketlerin büyük bir çoğunluğu e-Fatura geçişini tamamladı. Siz de şirketinizi kurduktan sonra doğrudan e-Fatura ile işlerinizi yürütebilirsiniz.
e-Fatura Nedir?
e-Fatura yeni bir belge türü olmayıp, kâğıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahiptir. Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yönetilen e-Fatura uygulamasında amaç tek format ve standarda göre satıcı ve alıcı arasında güvenli, zaman ve maliyet tasarrufu sağlayan bir sistem oluşturmaktır.
VUK gereği bir faturada yer alması gereken bilgilerin içerisinde yer aldığı, satıcı ve alıcı arasındaki iletiminin merkezi bir platform (GİB) üzerinden gerçekleştirildiği elektronik bir belgedir.
Neden e-Fatura Kullanmalısınız?
Müşterinize kargo /posta ile fatura göndermenize gerek kalmaz. Ekonomiktir.
Faturalarınızı fiziksel olarak saklamak zorunda kalmazsınız.
Faturalarınıza istediğiniz an erişim imkânınız vardır.
Gelen e-Faturalarınızı da sistemde görebilirsiniz. Onlar da sizin adınıza saklanır.
Müşterileriniz faturalarınızı anında görebileceği için tahsilat süreçlerinizi hızlandırabilirsiniz.
Doğa dostudur.
Ayrıca yasal şartları taşıyor iseniz zaten zorunlu olarak e-faturaya geçmeniz gerekir.
e-Faturaya Nasıl Geçilir?
e-Fatura geçiş süreci üç aşamadan oluşur:
Mali mühür veya e-imza temin edilmesi: E-fatura hizmetini kullanabilmeniz için şirketlerde mali mühür, şahıs firmalarında mali mühür veya e-imzanın olması zorunludur. Mali mührü kamu sertifikasyon merkezinden alabilirsiniz. Mali mühür yerine e-imza almak isteyen şahıs firmaları PTT aracılığı ile veya özel firmalardan e-imza alabilir.
Seçtiğiniz özel entegratör firmanın başvuru formunun doldurulması: Başvuru sayfasından başvuru formu doldururken yüklenmesi gerekebilecek bazı evraklar vardır;
Vergi Levhası
İmza Beyannamesi (Sadece Gerçek Kişiler)
İmza Sirküsü (Sadece Tüzel Kişiler)
Ticaret Sicil Gazetesi (Sadece Tüzel Kişiler)
İmzalama ve aktivasyon.
Şahıs Şirketlerinin Ödediği Vergiler
Şahıs şirketleri, çalışmaları neticesinde; Katma Değer Vergisi (KDV), Gelir Vergisi ve Stopaj (Muhtasar) Vergisi mükellefi olurlar.
Şahıs Şirketleri KDV’yi Nasıl Öder?
Bu şirketlerin aylık olarak düzenledikleri faturaların KDV tutarları ile alım yaptıkları faturaların KDV’leri hesaplanır. Eğer satış faturalarının KDV’si alış faturalarının KDV’sinden fazla ise aradaki farkın Katma Değer Vergisi olarak ödenmesi gerekir. Her Ayın 26’sına kadar bir önceki ayın KDV beyannamesi onaylanıp ödenir. KDV alacağı oluşursa, sonraki ödemelerde mahsup edilebilir.
Şahıs Şirketleri İçin Muhtasar Beyannamesi
Şahıs şirketleri personel ödemeleri, faaliyetleri için ödedikleri kiralar gibi ödemelerden belli oranlarda kesinti yapıp, bunu ve varsa personel SGK primlerini aylık ve 3 aylık periyotlarla beyan edip öderler. Bu beyannameye Muhtasar ve Prim hizmet beyannamesi denir.
Şahıs Şirketleri’nin Gelir Vergisi
Şahıs şirketlerinin ödemekle yükümlü olduğu diğer bir vergi de Gelir Vergisi’dir.
Her üç aylık periyodlarda kar-zarar hesaplamaları yapılır ve Gelir Geçici Vergisi olarak kar-zarar hesap cetveli beyan edilir. Şahıs şirketi kar etmişse vergi doğar, kar etmeyen bir işletme ise gelir vergisi ödemez. Yıl içinde Ocak-Mart dönemi Gelir Geçici Beyannamesi’nin 17 Mayıs’a kadar onaylanıp ödenmesi gerekir. Nisan-Haziran dönemi 17 Ağustos’a kadar, Temmuz-Eylül Dönemi 17 Kasım’a kadar beyan edilip ödenmelidir. Ekim-Aralık dönemi için ayrıca beyanname verilmez.
Her yıl Mart Ayında bir önceki yıla ait tüm gelir-gider ve kar-zarar durumu beyan edilir. Yıl içinde ödenen vergiler varsa bunlar oluşan vergiden mahsup edilir. Ülkemizde vergi artan oranlı olarak kademelendirilmiştir. Ödenecek vergiler bu doğrultuda hesaplanır.
2023 yılı gelir vergisi tarifesi aşağıdaki şekildedir:
70.000 TL’ye kadar
%15
150.000 TL’nin 70.000 TL’si için 10.500 TL, fazlası
%20
370.000 TL’nin 150.000 TL’si için 26.500 TL,
(ücret gelirlerinde 550.000 TL’nin 150.000 TL’si için 26.500 TL), fazlası
%27
1.900.000 TL’nin 370.000 TL’si için 85.900 TL,
(ücret gelirlerinde 1.900.000 TL’nin 550.000 TL’si için 134.500 TL), fazlası
%35
1.900.000 TL’den fazlasının 1.900.000 TL’si için 621.400 TL,
(ücret gelirlerinde 1.900.000 TL’den fazlasının 1.900.000 TL’si için 607.000 TL), fazlası
%40
Şahıs şirketi sahipleri, kendisinin eşinin ve çocuklarının eğitim, sağlık, sigorta primleri gibi harcamalarını belirli oranlarda vergi matrahından düşebilir.
Şahıs Şirketi KOSGEB Desteği Alabilir Mi?
Şahıs şirketleri de kurulum sırasında ve takip eden dönemde KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) desteklerinden faydalanabilir. KOSGEB tarafından Girişimcilik, Arge, Teknolojik Üretim ve Yerlileştirme, İşletme Geliştirme, Büyüme ve Uluslararasılaşma, Finansman, İŞGEM/TEKMER destekleri sağlanıyor.
Şahıs şirketleri için en uygun olan KOSGEB destekleri girişimcilik destekleri olarak biliniyor. Burada önemli olan şahıs şirketinin kuruluşu yapılmadan önce KOSGEB üzerinden gerekli girişimcilik eğitimlerinin alınması ve kuruluşun daha sonra gerçekleştirilmesi. Şahıs şirketi kurulduktan sonra da örneğin işletmenin ihtiyaç duyduğu nitelikli eleman için patent ve belgelendirme masrafları için veya yurt dışı fuar masrafları desteği gibi konularda KOSGEB’e başvurulabiliyor. Bunun için KOSGEB’in e-hizmetler sayfasından işletmenin kaydedilmesi gerekiyor. Sonraki aşama online olarak destek talebinde bulunmak ve her bir destek için gerekli belgeleri sağlamak. Harcamalarınıza ait belgeler KOSGEB tarafından onaylandığında destek türüne göre harcamaların tamamı ya da %60’ı şahıs şirketine ödenir.
Şahıs Şirketi İçin Esnaf veya Ticaret Odası Kaydı Zorunlu Mu?
Şahıs şirketleri genellikle esnaf odalarına, bazı illerde ise ticaret odalarına da kaydolabilirler ancak şartlara tabidir. Esnaf odalarına kayıtlı girişimcilere ve özellikle kadın girişimcilere kamu bankaları tarafından uygun finansman desteği sağlandığı için şahıs şirketlerinin esnaf odalarına kaydolmaları son yıllarda avantajlı hale geldi. Ayrıca KOSGEB desteklerinden faydalanılması için de esnaf ya da ticaret odasına kayıt zorunluluğu bulunuyor.
Özel entegratör nedir, kişilere, kurumlara nasıl avantajlar sağlar ve özel entegratörü seçerken nelere dikkat edilmeli gibi sıklıkla sorulan sorulara yanıt veren yazımızın ardından bu kez özel entegratör değişikliği yapmak isteyenlerin merak ettiklerini gündeme aldık.
E-belge dijitalleşme sürecinde ilk seçtiği özel entegratörün hizmetlerinden memnun kalmayan kişi ve kurumlar belirli bir noktada değişikliğe gitme ihtiyacı duyuyor. Konuyla ilgili bir önceki yazımızda belirttiğimiz ‘özel entegratörü seçerken nelere dikkat edilmeli’ maddelerini dikkate alarak seçimini yeniden yapan şirketler artık değişikliğe hazır, peki bu değişiklik sırasında kendilerini neler bekliyor?
Özel Entegratör Değişim Süreçlerine İlişkin Sık Sorulan Sorular
Özel entegratör değişim süreci ile ilgili sıklıkla sorulan soruları yanıtladık.
Sovos özel entegratör süreçlerini nasıl kolaylaştırıyor? Yalnızca E-Dönüşüm çözümleri mi sunuyorsunuz? Bunun sağladığı avantajlar nelerdir?
Sovos olarak tek hizmet alanımız e-dönüşüm. E-fatura, e-irsaliye, e-defter, e-arşiv, e-müstahsil makbuzu, e-serbest meslek makbuzu gibi elektronik belge çözümleri sunuyoruz. SAP müşterilerine de e-dönüşüm ile ilgili olarak SAP içerisinde kullanabilecekleri özel bir paket sunuyoruz. Sadece e-dönüşüm çözümlerine odaklanmış olmamız, hizmetimizi güncel tutmamızı ve sürekli geliştirmemizi sağlıyor ve müşteri memnuniyetinin çok yüksek olmasıyla sonuçlanıyor. Müşterilerimizi regülasyonlarla ilgili sürekli güncel tutabildiğimiz için bu alanda ayrı bir takip mekanizması geliştirmeye ihtiyaç duymuyorlar.
Yaşanan regülasyon güncellemelerinin uygulanmasında gecikmeler oluyor mu?
Bizim tek odağımız e-dönüşüm. İşi sadece ilgili regülasyon değişikliklerini takip etmek olan bir ekibimiz bulunuyor. Regülasyon duyuruları yayınlanır yayınlanmaz ilgili değişiklikleri anlaşılır bir dilde müşterilerimize iletiyoruz ve herhangi bir gecikme yaşamalarının önüne geçiyoruz.
Değişim Sürecinde GİB’e iletilen belgelerin geç gitmesi gibi bir durum söz konusu olabilir mi?
Belgeler sistemimize ulaştığı anda biz de GİB’in web servislerinin müsaade ettiği sürelerde belgeleri iletiyoruz. Ancak bu süre bazı şirketler için yeterli olmayabiliyor. Bu nedenle GİB zamanla tebliğde bazı güncellemeler yaptı. Örneğin, e-irsaliye konusunda bir güncelleme yaparak, ‘eğer arada entegratör firma bulunuyorsa, belgenin entegratöre ulaşması ve onun tarafından onaylanmasını aracın yola çıkması için yeterlidir’ diyerek bu gibi gecikmeleri engellemiş oldu.
Özel Entegratör değişikliğinde eski entegratörden satın alınan kontör ve bakiyeler ne olacak?
Eski kontör ve bakiyelere ne olacağı önceki entegratör ile yapılan sözleşmenin kapsamına göre belirlenir. Her entegratörün sistemi farklı çalıştığı için bir entegratörün sisteminde kontörleri diğerine transfer etmek mümkün olmuyor. Müşterimiz ile çalışmaya başlarken yeni biz sözleşme hazırlıyor ve yıllık olarak kontör paketi tanımlıyoruz. Kendisine tanımlanan havuzda kontörleri istediği uygulamalarda kullanabiliyor.
Yetkilendirme konularında nasıl destek sağlıyorsunuz?
Müşteri SAP paketimizi alarak ilerliyorsa buradaki yetki objelerini kullanarak çok geniş ölçüde yetkilendirme yapabiliyor. Gelen veya giden faturaların yetkiyle görüntülenmesi, işleme durumlarının kaydedilmesi ve izin verilen ölçüde görüntülenmesi gibi kurallar üzerine konuşulabilir.
XSLT dosya formatında müşteri bazında çok fazla fatura tasarımı mevcut, bunlar olduğu gibi aktarılıyor mu?
XSLT tasarımcımızla birlikte müşterilerimize bir tasarım sunuyoruz. Eğer müşterimiz önceki tasarımlarını kullanmak ya da özel bir tasarım isterse bu noktada bir analiz gerçekleştirmemiz gerekiyor. Ve bunun sonunda en uygun tasarımı hazırlıyoruz.
Özel entegratör değişikliği ile birlikte etiket bilgisi değişiyor mu?
Farklı bir özel entegratörden bizim sistemimize geçiş yapan ya da entegrasyon modelini değiştiren şirketlerin bizim bulut sistemimize geçişi anında etiket bilgisi tanımlanıyor. Değişiklik olabilir, ilgili şirket bununla ilgili bilgilendirilir.
Sadece özel entegratör ile iletişimde olmak yeterli mi?
E-belge süreçlerinde kişi ve kurumların en çok zorlandığı konulardan biri SAP danışmanlık firması, GİB, entegratör gibi farklı alanlardan birçok kişi ile belirli yazışmalar ve görüşmeler yürütmek zorunda kalmaları. SAP paketimizi kullanan müşterilerimizin sadece bizimle iletişimde olması yeterli oluyor. Bu paket ile veriyi SAP’den alıp GİB’e kadar ileten uçtan uca bir çözüm sunuyoruz.
Harekete Geçin
SAP sertifikalı e-dönüşüm çözümlerimiz hakkında detaylı bilgi almak ve size özel demo planlamak için bizimle iletişime geçin.
Yapay zeka, otomasyon ve makine öğrenimi yeteneklerine sahip en güncel akıllı ERP modeli S/4 HANA sayesinde firmalar, finansal hedeflerine ulaşarak istikrarlı büyümelerini sürdürmektedir.
S/4 HANA Türkiye’deki Yerel İhtiyaçlara Hazır Mı?
SAP ve Sovos ortaklığında düzenlenecek webinarda;
S/4 HANA geçişi hakkında tüm detaylar
Firmaların finansal ve IT süreçlerini etkileyen, kritik öneme sahip e-belgelerin planlanmasında tercih edilecek yöntemleri
uzman danışmanlardan dinleyebilirsiniz.
16 Şubat, Perşembe günü SAP ile gerçekleştireceğimiz webinarda; S/4 HANA geçişi tüm detayları ile ele alınıp; bu geçiş sırasında e-belge yönetiminde dikkat edilmesi gereken kritik noktalara değinilecek.
Webinar’da ele aldığımız konular:
Neden SAP S/4 HANA
Geçiş Sürecinde Kritik “Proje Yaklaşımları”
Türkiye Lokalizasyonu ve SAP ‘Belge ve Raporlama Uyumluluğu’
Türkiye’de E-Belgeler ve S/4 HANA Geçişinde E-Dönüşüm Yönetimleri
S4 HANA Geçişinde E-Dönüşüm Danışmanlığı Neden Önemli Soru-Cevap
*Webinarımızın son bölümünde sorularınızı iletebileceğiniz “Soru-Cevap Bölümü” de olacaktır.
Verginin dijitalleşmesinde, e-belgelere geçiş döneminde ve sonrasında özel entegratörler kilit bir rol üstlendi. Peki ‘nedir bu özel entegratör?’ ve ‘nasıl faydalar sunar?’
‘Özel entegratör’, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) yayınladığı tebliğler ile e-belge mükellefi olan ya da gönüllü olarak vergi süreçlerini dijitalleştirmek isteyenlerin karşısına çıkan ilk kavramlardan biridir. Ancak özel entegratörün ne olduğu, kullanıcıya nasıl faydalar sağladığı, iyi bir özel entegratörün hangi özellikleri taşıması gerektiği yeterince bilinmiyor.
E-belge kullanımlarında GİB’in genel amacı, zaman ve maliyet tasarrufu sağlayan güvenli bir sistem oluşturmak ve vergi denetimini bu sistem üzerinden düzenli bir şekilde, gecikmelere, cezalara yol açmadan yapabilmek. Kademeli olarak yapılan e-belge geçişi, bir süre sonra alım-satım yapan tüm şirketlerin/kişilerin sisteme katılmasıyla sonuçlanacaktır.
Bu sisteme uyum sağlayabilmek için mükelleflerin önünde üç seçenek bulunuyor:
Tüm e-Fatura, e-Defter, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye gibi elektronik belgelerle ilgili süreçlerini, bu işle ilgilenen bir aracı kurumun (özel entegratör) yürütmesi,
GİB’in kendi portalını kullanmak,
Kendi sistemini GİB’in sistemine entegre etmek (Direkt Entegrasyon).
Özel entegratör, GİB’in kılavuzları doğrultusunda e-belgeleri oluşturan, gönderim ve takibini yapan; kendi sistemleri üzerinde bu kayıtları saklayarak, istenildiğinde ulaşılmasını sağlayan, mevzuatı yakından takip ederek mükellefler adına gerekli güncellemeleri yapan yetkili aracı firmadır.
Özel Entegratör e-Belge Süreçlerini Kolaylaştırır
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın binlerce kurumun her birinin sistemine ayrı ayrı kontrol sağlamak yerine, entegratör firmalar üzerinden ‘özel entegrasyonu’ teşvik ettiği biliniyor.
Direkt entegrasyon için firmaların GİB’e bağlanacak sunucuları kendilerinin temin etmesi gerektiği için sunucu ve sunucudan kaynaklanan önemli maliyetler ortaya çıkıyor. Özel entegratör ile çalışmak ise bu maliyetleri ve uyum sorunlarını ortadan kaldırıyor, zaman tasarrufu sağlıyor.
GİB tarafından Özel Entegratör yetkinliğini alan firmalar müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu gibi belgeleri ve arşiv raporlarını hizmet verdikleri firma adına imzalayıp GİB’e gönderebilir. Böylece GİB ile olan iletişim ve bu anlamdaki sorumluluk da entegratör firmaya aktarılır.
Özel Entegratör Hangi Aşamalarda Kolaylık Sağlar?
Özel entegratörlerin e-belge geçişinde sunduğu kolaylıkların yanı sıra geçiş sonrası sunduğu pek çok avantaj da bulunuyor. Bunların başında ise alanında uzman ekiplerin, sıklıkla değişen ya da yenilenen regülasyonlara hakimiyeti ve gerekli yönlendirmeleri zamanında yapabilmesi geliyor.
GİB, özel entegratörlerle çalışan kişi/kurumlara ayrı avantajlar da sunuyor. Örneğin e-irsaliye sisteminde, bir taşımanın başlayabilmesi için öncelikle ilgili e-irsaliyenin GİB’in sistemine ulaşması ve onaylanması gerekir. Ancak eğer arada entegratör firma bulunuyorsa, GİB belgenin entegratöre ulaşması ve onun tarafından onaylanmasını yeterli buluyor. Bu durum GİB’in sistem yoğunluklarından kaynaklanabilecek gecikmeleri engelleyerek zaman kazandırıyor, gün içinde çok sayıda sevkiyat yapan firmaların memnuniyetini sağlıyor.
Özel Entegratör Nasıl Seçilir?
GİB’in internet sitesi üzerindeki özel entegratörler listesinde yer alan kurumlardan biri özel entegratör olarak seçilebilmektedir. Bu seçimde dikkat edilmesi gereken özellikler ise şöyle sıralanabilir:
Sistemleri 7/24 kesintisiz çalışabilmeli ve bunu kanıtlayabilmeli,
Sadece özel entegratörlük işine odaklanmalı,
Sistem entegrasyonu kalitesi yüksek olmalı,
Firmanın belge yoğunluğunu ve hızını kaldırabilecek sistemlere sahip olmalı,
Proje, satış ve satış sonrası desteklerde uzman ekipleriyle tüm ürünlere hâkim konumda olmalı,
Yerel ve global regülasyonları yakından takip etmeli,
Veri güvenliğini sağlamalı.
Özel Entegratörden Hangi Hizmetleri Alabilirsiniz?
Özel Entegratörle çalışmanız durumunda öncelikle aşağıdaki hizmet ve ürünlerden faydalanabilirsiniz:
e-Fatura
e-Arşiv Fatura
e-İrsaliye
e-Defter
e-Denetim
e-Mutabakat
e-Bilet
e-Müstahsil Makbuzu
e-Serbest Meslek Makbuzu
e-Kayıt Saklama
e-Pos
SGK Teşvik
Bunun yanı sıra örneğin Sovos’ta yukarıda sıralanan ürünlere ek olarak ‘Satış Sonrası Destek’ hizmeti de sunulur. Retainer Package ve Technical Account Manager gibi hizmetlerle, müşterinin kendi özel ürünün üzerindeki değişiklik taleplerinin gerçekleştirildiği çalışmalar da söz konusudur. Sovos uzmanları, müşterinin ‘ERP’siyle entegrasyon projelerinde destek sunabilir. Ayrıca müşteriler regülasyonlardaki değişiklikler hakkında önceden bilgi alabilirler, özel entegratör regülatif güncellemeleri otomatik olarak yapar. Bunun yanı sıra GİB ile uyumlu bir şekilde belgelerinin 10 yıl güvenli şekilde saklanması sağlanır.
Özel Entegratörlerle Nasıl Çalışılır?
Firmalar maliyet ve zaman tasarrufu sağlamak, işinin ehli bir partnerle çalışarak vergi ve fatura konusunda en güncel düzenlemelere uyumluluk göstermek ve ileride karşılarına çıkabilecek olası bir cezadan kaçınabilmek için özel entegratörlerle çalışırlar. Sovos özel entegratörlük hizmetini, müşterilerine on-premise ya da bulut üzerinden sunar. ‘On-premise’ türünde hizmet almak isteyen müşteriler, kendi bilgilerini kendi sistemleri içerisinde tutabilme seçeneğinden faydalanabilirler. Bulut seçeneğini tercih eden müşteriler ise ‘private’ ya da ‘public cloud’ türünde hizmet kullanabilir. Bulut seçeneği, müşterilere, belgelerinin güvenli bir şekilde iletilmesi ve arşivlenmesi hizmetini de sağlar. Ayrıca bu müşteriler, belge kesmek veya belge almak için kontör adı verilen birimleri satın alarak işlemlerini gerçekleştirebilirler. Sovos, her bir ürünün regülatif zorunluluğuna uygun olacak şekilde, en güvenli ve premium hizmeti müşterilere sunarak sorunsuz bir şekilde iş süreçlerini yönetmelerine imkân sağlar… Müşteriler, fatura işlemlerini aşağıda yer alan modellerden birini seçerek gerçekleştirebilirler:
‘ERP’ yazılımı kullanan bir müşteri, ‘ERP’sinden çıkmadan işlem yapabilmek için kendi sistemiyle entegre olabilecek bir özel entegratörle çalışmalıdır.
‘ERP’ kullanmayan şirketse, doğrudan özel entegratörlerin sağladığı web portaller üzerinden giriş yaparak fatura işlemlerini gerçekleştirebilir.
Harekete Geçin
Sovos, GİB’de hakkında ‘kayıp belge’ ihbarında bulunulmamış ‘tek özel entegratör’ olma özelliği ile bilinmektedir. Gelişmiş e-belge çözümlerimiz ile firmanızın e-dönüşüm sürecinde size nasıl yardımcı olabileceğimize göz atabilirsiniz.
E-Ki̇tap
IT Projelerinin Merkezinde Bulut Tabanlı e-Dönüşüm Çözümleri
E-KİTAP
Bulut Teknolojileriyle e-Dönüşüm Çözümleri
Şirketlerin dijital dönüşümlerini gerçekleştirirken temelde on-premise ve bulut tabanlı teknolojiler olmak üzere tercih edebilecekleri iki yöntem bulunuyor.
On-premise yöntemi, sistemlerin işletilebilmesinin zorluğunun yanı sıra maliyet açısından da dezavantajlı görülüyor. Bulut tabanlı teknolojilerin tercih edilmesiyle ise uzun soluklu teknoloji yatırımları ve güvenlik önlemi arayışlarına maruz kalmadan doğrudan hizmeti almak mümkün oluyor.
Bulut Tabanlı E-Dönüşüm E-Kitap İçeriği:
Bulut Teknolojisi Nedir? Bulut Tabanlı Teknoloji Sistemlerinin Çalışma Prensibi Nasıldır?
Bulut Teknolojilerinin Avantajları Nelerdir?
On-Premise ile Bulut Tabanlı Teknolojiler Karşılaştırması
Bulut Servis Sağlayıcıları Nasıl Seçilir? En İyi Seçim Kriterleri Nelerdir?
Bulut Teknolojilerinin Geleceği Üzerine Söyleşi: Trendler ve Beklentiler
e-Ki̇tabı İndi̇ri̇n
Bulut Tabanlı E-Dönüşüm Çözümleri E-kitabı Hangi Profesyoneller İçin Uygundur?
Finans Yöneticileri
IT Uzmanları
Lojistik ve Vergi Yöneticileri
SAP Danışmanları
Proje Yöneticileri ve Karar Vericiler
Bulut Teknolojisi Nedir?
Temelde bulut bilişim, veri ve programların sabit bir disk üzerinde değil internet üzerinde depolanması ve bunlara internet üzerinden erişilmesini ifade eder. Bu sayede büyüklüğü ne olursa olsun, işletmeler güçlü yazılımlardan ve BT altyapısından faydalanarak daha büyük, daha yalın, daha çevik olabilir ve çok daha büyük şirketlerle rekabet edebilir.
Bulut tabanlı teknolojiler, günümüz işletmelerinin dijital dönüşüm süreçlerinde vazgeçilmez bir rol oynamaktadır. Bu teknolojiler, esneklik, maliyet etkinliği ve yüksek erişilebilirlik gibi bir dizi avantaj sunarak, işletmelerin rekabet gücünü artırmalarına yardımcı olur. Aşağıda, bulut tabanlı teknolojilerin sunduğu başlıca avantajlar detaylı olarak sıralanmıştır:
Maliyet Tasarrufu
Esneklik ve Ölçeklenebilirlik
Yüksek Erişilebilirlik
Veri Güvenliği
Güncelleme ve Bakım Kolaylığı
Hızlı Entegrasyon
İnovasyon ve Yetenek Gelişimi
Bulut tabanlı teknolojilerin sunduğu bu avantajlar, işletmelerin operasyonel verimliliğini artırmak, maliyetlerini düşürmek ve dijital dönüşüm süreçlerini hızlandırmak için ideal bir çözüm sunmaktadır. İşletmenizin ihtiyaçlarına en uygun bulut çözümlerini seçerek, geleceğin teknolojilerine ayak uydurabilir ve sürdürülebilir büyüme sağlayabilirsiniz.
Neden Bulut Tabanlı Teknolojilerle E-Dönüşüm Yapmalısınız?
Bulut tabanlı teknolojiler, muhasebe süreçlerinizi güvence altına alırken iş akışınızın kesintisiz ve verimli olmasını sağlar. Bu teknolojiler, işletmenizin her an her yerden e-belgelere erişebilmesini ve operasyonların sorunsuz bir şekilde yönetilmesini mümkün kılar. Sağladığı birçok avantaj ile şirketlere güvenli ve esnek bir alan tanıyan özel entegratörler, firmaların iş akışında merkeze oturarak, tüm süreçleri etkileyebilecek değerde önem taşıyor.
E-dönüşüm’de bulut tabanlı çözümlerin firmaların finansal ve IT süreçlerine sağladığı avantajları öğrenmek ve bulut tabanlı ortama geçerken dikkat edilmesi gerekenler hakkında detaylı bilgi almak için e-kitabı inceleyebilirsiniz.
Regülasyon Danışmanımız Av. Enis Gencer, e-Defter uygulamasına son geçiş tarihi ve 2023’te mükellefleri bekleyen diğer e-belge uygulamaları hakkında detayları katılımcılar ile paylaştı.
Tüm defter verilerinin elektronik olarak oluşturulup imzalanmasını sağlayarak, verilerin ve kaynaklarının doğruluğunu garantiye alan e-Defter’in iş akışındaki yeri ve uygulama senaryolarını ise sektörde tecrübeli 3E İnovasyon firmasının kurucusu Erdal Özel aktardı.
Webinarda neler anlatıldı?
e-Defter zorunluluk kapsamı ve 2023 e-Fatura zorunlu geçişi hakkında bilmeniz gerekenler.
e-Defter uygulamasının sağladığı kolaylıklar.
e-Defter berat yükleme süreleri.
e-Dönüşüm alanında uzman bir ekip ile çalışmanın faydaları.
Soru & Cevap
Kıdemli Satış Direktörümüz Ali Bulut’un moderatörlüğünde gerçekleşen canlı yayınımızda e-Defter hakkında ihtiyacınız olan ipuçlarına yer verildi ve soru-cevap bölümünde tüm merak ettikleriniz yanıtlandı.
Dijitalleşme her geçen gün global çapta etkinliğini artırıyor. Bu doğrultuda şirketler, regülasyonlar kapsamında zorunlu ya da tamamen gönüllü olarak dijitalleşme yönünde adımlar atıyor.
Tüm dünyada pandemi süreci ile ciddi bir ivme kazanan dijitalleşme; iş gücü, maliyet ve zaman gibi konularda oldukça değerli avantajlar vadediyor. Özellikle de dijitalleşmenin en önemli ayaklarından biri olan e-dönüşüm, şirketler için büyük kolaylıklar ve tasarruf imkânı sunuyor.
Şirketler e-dönüşüm yani e-belge yönetimi de dahil olmak üzere vergilendirmeye ilişkin pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümlere erişmek için servis sağlayıcılar ile iş birliğini tercih ediyor. Bu noktada servis sağlayıcı seçimi konusunun hassasiyeti ön plana çıkıyor.
E-Dönüşümde Servis Sağlayıcı Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?
Şirketlerin e-dönüşüm sürecini doğru ve verimli bir şekilde yürütebilmek için;
SAP S4/HANA geçişinde verilerini nasıl saklayacağına karar vermesi,
SAP ile ihtiyaçlarına uyumlu bir paket yazılımı alması,
SAP sertifikası olan, implementasyon ve paket yazılımına dedike ekipler ile çalışan, hosting hizmeti verebilen, GİB entegratörlüğü almış bir firma üzerinden işlem yapan,
Global hizmet ağına sahip, sadece Türkiye’deki değil dünyadaki tüm regülasyonlara hâkim olan,
Lokal vergi otoriteleri ile uzun tecrübeye sahip, global vergi otoriteleri arasında da kapsama alanı yüksek,
Veri gizliliğinin öneminin ve hassasiyetinin bilincinde olan,
Geçmişe yönelik başarılı IT projeleri ve referanslar sunabilen bir servis sağlayıcı seçmesi gerekir.
Global Servis Sağlayıcı ile Çalışmanın Avantajları Neler?
Servis sağlayıcı seçerken özellikle global çapta hizmet ağı ve deneyimi olan bir servis sağlayıcı ile çalışmak birçok alanda şirketleri bir adım öne taşır.
Global servis sağlayıcıları, küresel çapta edindiği deneyimlerle şirketlere hız ve zaman katarken, ticari faaliyetleri açısından şirketlerin rekabette avantajlı bir konuma gelmesini de sağlar.
Global pazarda büyümek isteyen şirketlerin önündeki en büyük zorluk, çoğunlukla farklı ülkelerin yasal süreçlerini yakından takip edememeleri ya da tam olarak anlayamamaları oluyor. Şirketler temel faaliyetlerini yerine getirmek için çabalarken yasal süreçler nedeniyle zaman, maliyet ve iş gücü kaybı yaşayabiliyor. Global servis sağlayıcıları ülkelerin birbirinden farklı yasal süreçlerine tam uyum gösterirken şirketlere verimlilik katar ve süreçlerde kolaylık sağlar. Bu sayede şirketler, söz konusu işlerine odaklanacak fırsatı rahatlıkla oluşturabilir.
Global bir servis sağlayıcısı ile çalışmak aynı zamanda şirketlerin hem yerelde hem de globalde rakiplerine oranla daha verimli iş süreçlerine sahip olmalarını sağlar. Bu da rekabet avantajını beraberinde getirir.
Webinarı İzleyin
16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAPS/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.
Bu senaryoyu hayal edin.
İş ortağınız, akışın ortasında sizinle ilgili kuralları değiştirir ve onlarla iş yürütme yeteneğiniz artık yeni taleplerini karşılamak için tüm raporlama yapınızı değiştirmeye bağlıdır.
Ah evet, bu talepleri karşılamak için gereken sürenin çok dar olduğunu da belirtmeliyim ve bunu yapmazsanız, doğru olana kadar bölgelerinde iş yapmayı unutabilirsiniz. Ve ilerlemenin herhangi bir noktasında bu standartları karşılayamazsanız, size para cezası verebilir veya kapatabilirler.
Kulağa uzak mı geliyor? öyle değil Brezilya’dan İtalya’ya ve Asya ile Afrika’nın bazı bölgelerine kadar büyük ekonomik pazarlarda oynanan tam olarak budur. Görüyorsunuz, hükümetler teknoloji söz konusu olduğunda işletmeleri yakaladı ve dijitalleşme söz konusu olduğunda birçok yönden onları geride bıraktı.
Bu senin için ne anlama geliyor?
Bu, hükümetlerin finansal işlemleri gözden geçirmek için artık daha proaktif bir yaklaşım benimsediği ve gerçek zamanlı raporlama talep ettiği anlamına geliyor. Bunun bir parçası olarak, uygun zorunlu spesifikasyonları karşıladığından emin olmak için gerçek zamanlı yaptırım uyguladılar. Bunu başarmak için, veri yığınınızda kalıcı olarak yerleşmişlerdir. Ve hiç şüpheniz olmasın, iş e-faturaya geldiğinde, kararları onlar veriyor.
Biraz arka plan.
Dünyanın dört bir yanındaki hükümetler, uyumluluğu kolaylaştırma ve dolandırıcılığı hızlı ve verimli bir şekilde izleme becerisi nedeniyle zorunlu e-fatura uyguluyor. Şimdiye kadar norm haline gelen olgu raporlamasından sonra, uygulanması daha zor hale geldi ve haklı olarak borçlu olunanları telafi etmek uzun ve maliyetli denetimler gerektirdi. Pek çok kuruluş cezaları ciddiye almadı ve bu rahatsızlıklar ortaya çıktıkça başa çıkmak için bir kenara biraz para ayırdı.
Bu yaklaşım, büyümeye devam eden bir vergi açığıyla sonuçlandı. 2019’da Avrupa Birliği’nin 28 üye ülkesinin KDV açığı , tüm üye ülkeler için toplam 134,4 milyar avronun üzerindeydi. Bu, birçok hükümet için sürdürülemez ve kabul edilemez hale geldi ve bu nedenle, yasal olarak borçlu olunan tüm gelirlerin zamanında ve eksiksiz olarak tahsil edilmesini sağlamak için dijitalleşmeye odaklanan yeni bir teknoloji yapıldı. Uyulmaması, daha hızlı ve daha etkili yaptırım önlemlerine yol açacaktır.
Bu eğilim, dünya çapındaki ülkelerin kuralları izlemek ve uygulamak için yeni yönergeler ve metodolojiler benimsemesiyle hızla artıyor. Önümüzdeki beş yıl içinde KDV vergilendirme sistemini uygulayan hemen hemen her ülkenin sistemlerini bir dereceye kadar güncellemesi bekleniyor.
Hata yapma. Gerçek zamanlı bilgi talepleri nedeniyle, bu bir vergi sorunu değil, bir BT sorunudur. Düzinelerce ülkede iş yapan çok uluslu şirketler için, faaliyet gösterdikleri her lokasyon için erken plan yapmaz ve sağlam bir strateji geliştirmezlerse, yol boyunca bazı sancılı anlar yaşayabilirler.
İşte hükümet görevlerini yerine getirmek ve operasyonların kesintisiz devam etmesini sağlamak için tavsiyem.
BT, nihai hedefe odaklanmalıdır: tüm dijital dosyalamalara küresel olarak tutarlı bir yaklaşım sağlamak için bu devlet tarafından zorunlu kılınan e-fatura yasalarını yönetmek için merkezi bir yaklaşım uygulamak. Gereksinimler arttıkça ve genişledikçe uygulama sinerjilerinin önemini abartamam. Bu sadece zaman geçtikçe daha karmaşık hale gelecek.
Ve belki de en önemlisi, yardım istemekten korkmayın. Bu, gün geçtikçe değişen karmaşık bir şey. Bu, kendi başınıza gitmeyi denemenin zamanı ya da sorunu değil.
Harekete geç
Daha fazla yardım ve bilgi için uzmanlarımıza ulaşın.
Bölüm I, V – Steve Sprague, Ticari Genel Müdür Yardımcısı, Sovos
Devletler tarafından zorunlu kılınan e-fatura yasaları dünyanın hemen her bölgesinde yayılarak işletmelere daha katı yükümlülükler ve beklentiler getiriyor. Elektronik belgelerin sunduğu pek çok faydayla birlikte bu uygulamalar aynı zamanda hükümetler için, operasyonunuzun her yönünü daha denetlenebilir kılıyor ve işlemler daha yapılırken gerçek zamanlı inceleme imkanı yaratıyor. Bu gerçek zamanlı izlemeler, eskiden ancak yıllar sonra fark edilip uygulanabilen vergi cezalarının yerine, ciddi para cezalarından işletmenizi tamamen kapatmaya kadar değişebilen gerçek zamanlı yaptırımları beraberinde getiriyor. Böylece BT liderleri, tüm bu küresel değişimlerle başa çıkmak için bir stratejiye ihtiyaç duyuyor. Ticari Genel Müdür yardımcımız Steve Sprague’den BT departmanlarının bu değişikliklerden nasıl etkileneceği ve bu yeni çağa en iyi nasıl hazırlanabilecekleri konusunda rehberlik etmesini istedik.
S: Devlet yetkililerinin artık şirketlerin verilerini kullandığı ve gerçek ya da gerçek zamanlıya yakın raporlama talep ettiği düşünülürse, bu durumun BT departmanları üzerinde nasıl bir etkisi olacak?
SS: CIO’ların, bu değişikliklere ayak uydurup verilerinde, sistemlerinde, iş süreçlerinde ve uygulamalarında merkezi bir yaklaşım mı benimseyeceği yoksa her ülkenin kendi kararlarını vermesine izin verilen, merkezi olmayan bir platform mu işleteceği konusunda bir seçim yapması gerekiyor. Bu zorunluluklar ülke bazında geliştiği için şirketlerin %95’inden fazlası merkezi olmayan bir yaklaşım uygulamıştır. Bununla birlikte, Latin Amerika’da 2014’te bu yönetmelikleri uygulamaya koyan yalnızca üç ülke varken, şu anda artış göstererek bunları uygulayan 14’ten fazla ülke bulunuyor ve Fransa ve Almanya gibi Avrupa ülkeleri ile Asya’daki ekonomiler de dahil olmak üzere dünya genelinde 30 ülke daha benzer rejimleri uygulama sürecini başlatıyor. Merkezi olmayan bir yaklaşım, aşağıdakiler de dahil olmak üzere birkaç uzun vadeli soruna yol açıyor:
• Ülke dışında sınırlı görünürlük
• Farklı ülkelerde çok sayıda araç ve satıcı
• Yalnızca yerel yükümlülüklerin yerine getirilmesine odaklanan ayrık süreçler
• Büyük resme bakmak yerine “eldeki sorunu çözmek”
• Kötü tanımlanmış roller ve sorumluluklar
• Ek ülkelerin uygulanmasına yönelik tutarsız yaklaşım
S: Resmi zorunlulukları yerine getirmek ve operasyonların kesintisiz devam etmesini sağlamak için BT neye öncelik vermeli? Nasıl bir yaklaşım önerirsiniz?
SS: BT, nihai hedefi olan tüm dijital dosyalamalara küresel olarak tutarlı bir yaklaşım sağlamak için devlet tarafından zorunlu kılınan e-fatura yasalarına merkezi bir yaklaşım uygulamaya odaklanmalıdır. Satıcıların ve araçların sayısı birleştirildikçe maliyette azalma olacak ve artan standardizasyon ve görünürlük sayesinde risk daha da azaltılacaktır. Gereksinimler arttığı ve genişlediği için uygulama sinerjilerinin önemini abartamam. Zaman geçtikçe bu durum daha da karmaşık hale gelecektir. Rollerin ve sorumlulukların netliği, BT ekipleri için diğer bir avantajdır çünkü bu yaklaşım ekip için net bir şekilde tanımlanmış odak alanlarına yol açacaktır. Son olarak, analitikleri tek bir veri merkezi üzerinden hizalamak artık mümkün olacak ve küresel operasyonlarınız için merkezi bir gösterge paneli sağlayacaktır.
Devletin zorunlu kıldığı e-fatura dünyasında çok şey değişti. Devlet yetkililerinin teknolojiye yaptığı sürekli yatırım, düzenleyicileri daha ayrıntılı ve gerçek zamanlı raporlamanın yanı sıra daha fazla şeffaflık talep etme konumuna getirdi. Şirketlerin ise bu talepleri karşılamak için gözü BT ekiplerinde. İyi haber şu ki, BT liderleri bu yeni çağı tek başına karşılamak zorunda değil. Sovos, dünyanın önde gelen birçok markasıyla çalışma deneyimine dayalı olarak bu küresel evrimde size rehberlik edecek uzmanlığa sahiptir.
Harekete Geçin
Küresel zorunluluklara ayak uydurmak için yardıma mı ihtiyacınız var? Sovos’un vergi uzmanları ekibiyle iletişime geçin.
Dijitalleşmenin artması ile yükselişe geçen e-ticaret; sadece büyük perakende şirketlerinin yatırım yaparak girmeyi tercih ettiği bir alan olmanın ötesine geçerek, artık KOBİ’lerin de ayak bastıkları bir yer olmaya başladı.
E-ticaretin büyüyen pazar payı, bu alanda dünya genelinde iş fırsatları gören birçok yatırımcı ve girişimcinin de e-ticarete yönelmesini sağlıyor. E-ticaret yapan işletmelerin başarılı olabilmek için dijital dönüşümünü gerçekleştiriyor olması hayati bir önem taşıyor. Pandemi ile kurumların iş süreçlerini dijital ortama aktarmaya başlaması, e-ticaret sektörünü de e-dönüşüm sürecine yöneltti.E-dönüşüm ise şirketlerin ana faaliyet alanlarına odaklanması için zaman, iş gücü ve maliyet anlamında birçok tasarruf imkânı sağlıyor.
“İşini Büyütmek İsteyen İşletmeler İçin En Kritik İpuçları” konulu webinarımızda katılımcılardan gelen sorulara alanında uzman ekibimizin verdiği yanıtlar, e-ticaret ile ilgili en çok merak edilen konulara açıklık getiriyor.
1-İnternet satışları için düzenlenen e-arşiv ve e-fatura üzerinde hangi bilgilerin olması gerekiyor?
Bu konuyla ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 2020 yılında çıkan, e-fatura yükümlülükleri kapsamını içeren bir tebliği bulunuyor. Tebliğin; internet sitelerinin, e-ticaret yapan şirketlere e-arşiv fatura veya perakende faturaların dışında zorunlu tuttuğu alanlar var.
Tebliğe göre; satışta söz konusu ürünün kendi sitenizden mi yoksa başka siteler üzerinden mi satıldığını faturada belirtmeniz gerekiyor. İnternet satışlarında bu tip ödemeler genellikle kredi kartı ile gerçekleştiriliyor ancak, ödeme havale ile gerçekleştirilse bile ödeme şekli bilgisinin belirtilmesi bekleniyor.
Ödeme tarihi çoğunlukla faturaların üstünde oluşma tarihi olarak yer alıyor ancak bazen ödeme tarihi ile ödeme tarihinin oluşma tarihi ayrı ayrı alanlarda belirtilebiliyor. Gönderiyi taşıyan kargo firmasının tüzel kişiliğinin belirtilmesi için şirket bilgisinin yazılması gerekiyor. Aslında bu faturada gönderim tarihi, yani kargoya fatura kestiğiniz tarih öğrenilmek isteniyor. Ayrıca sisteminizde oluşan sipariş numarasının değil; çoğunlukla e-faturalarda da yer almayan, online satış sitelerinde müşterilerin görebildiği numaranın belirtilmesi isteniyor.
Satış ve kampanya kodlarının yanı sıra en önemli olan iade bölümünün de yer alması gerekiyor. Faturalama kısmında bu bilgiler çoğunlukla bulunmayabiliyor çünkü faturada o ürünün iade edilebileceği ile ilgili e-irsaliye aynı zamanda taşımacılık kanuna göre düzenleniyor. O nedenle iade bölümünün de mevzuata uygun olarak taşınması gerekiyor.
2-Yıllık brüt satış tutarı gözetmeksizin sadece internetten satış yapan firmalar, e-arşiv uygulamasına geçmek zorunda mı?
1 Temmuz 2022’den itibaren geçerli olan tebliğ ile internetten satış yapan firmalar için ciro limiti;
2020 veya 2021 hesap dönemleri için 1 Milyon TL,
2022 veya müteakip hesap dönemleri için ise 500 Bin TL ve üzeri olarak belirlendi.
Özetle; şahıs ya da şirket olarak satış yapıyorsanız; toplam geliriniz 1 milyon TL’nin üzerinde ise bu yıl, 500.000 TL’nin üzerinde ise de gelecek yıl e-fatura ve e-arşiv fatura uygulamalarına geçiş yapmanız gerekiyor.
Ancak yükümlülükler kapsamı dışında da e-ticaret alanında hizmet veren bir firmanın e-arşiv fatura’ya geçmesi büyük önem taşıyor. Üstelik tüketici deneyimi noktasında da e-arşiv fatura uygulaması oldukça değerli bir aşama.
3-Yurt dışına yapılan satışlar nasıl faturalandırılıyor?
Yurt dışına mal gönderim veya satış süreçleri söz konusu olduğunda mutlaka e-ihracat faturası düzenlenmesi gerekiyor. Belli bir tutarın altında olan satışlarda hızlı kargo kullanılabiliyor ancak, internet üzerinden herhangi bir servis hizmeti olarak sunduğunuz ürünlerin satışını yapıyorsanız; e-ihracat faturası yerine, e-arşiv fatura düzenleyebilirsiniz. E-ihracat faturasının sadece fiziksel mal gönderimi yapılan durumlarda düzenlenmesi bekleniyor.
4-Yurt dışı müşterilerinin beklentileri neden yüksek?
Yurt dışındaki operasyonel süreçlerin Türkiye’ye göre çok daha şeffaf ilerlediği söylenebilir. Örneğin; yurt dışındaki bir pazar yerinden yaptığınız alışverişin, teslimat sürecinde bütün aşamalarını izleyebilme şansına sahip oluyorsunuz. Aynı şekilde Avrupa’da iade süreçleri de benzer bir akışla yürütülüyor.
Türkiye’de ise bu sürçler Avrupa’da olduğu kadar sorunsuz olamayabiliyor. Tüketiciler iadelerinin kabul olup olmayacağını tam olarak bilemeyebiliyor. Yurt dışındaki olduğu gibi net bir süreç olmadığı için sınır ötesi işlerde problemler yaşanabiliyor. Yurt dışında süreçler daha net olduğu için tüketici beklentileri de Türkiye’ye göre daha fazla oluyor.
5-Gönderdiğim e-fatura üzerinden değişiklik yapabilir miyim?
E-faturanın bazı konular dışında normal faturadan hiçbir farkı bulunmuyor. Tebliğlerle verilen bazı konuların haricinde vergi usul kanunundaki şema ve uygulama usulleri birebir geçerli olarak devam ediyor.
Bir fatura düzenledikten sonra fatura koçanına iptal yazarak iptal edebilirsiniz ya da karşıdan iade faturası almanız gerekir. Özel entegratör kullanıyorsanız, sisteme faturayı ilettiğinizde talebiniz henüz Gelir İdaresi Başkanlığı’na gönderilmediyse, yani taslak konumundaysa düzeltip gönderebilirsiniz.
Faturanın iptal edilemediği veya değişiklik yapılamadığı bir senaryoda, kullanıcılarımıza karşı taraftan iade faturası kesilmesini istemelerini öneriyoruz. Ticari fatura değilse 8 gün içerisinde kabul veya ret yapabiliyorsunuz ancak 8 gün aşıldıysa işlemin iade faturasıyla yapılması gerekiyor.
Webinarı İzleyin
16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAPS/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.
Sunduğu avantajlar ve her geçen gün kapsamı genişleyen regülasyonlar ile e-dönüşüm uygulamalarını kullanan firma sayısı hızla artıyor. Firmalar operasyonel iş akışlarını kolaylaştırması, zaman ve maliyet tasarrufu sağlaması gibi kolaylaştırıcı sebeplerle e-dönüşüm uygulamalarını tercih ediyor.
Özel entegratör yöntemi ile e-dönüşüm uygulamalarını kullanan, özellikle de yoğun işlem hacmine sahip olan firmalar sunulan kapsam dışında farklı ihtiyaçların doğması durumunda ek geliştirmeler isteyebiliyor veya farklı taleplerde bulunabiliyor. Bu noktada özel entegratörlerin, hali hazırda oldukça karmaşık olan süreçleri kolaylaştırmak ve firmalara daha nitelikli bir hizmet sunabilmek adına talebe yönelik esnek çözümler sunabilmesi gerekiyor. Özellikle de fatura gibi kritik ve hassasiyet gerektiren belge süreçlerinde aksaklıklara ya da değişen ihtiyaçlara hızlıca cevap verilebilmesi oldukça büyük önem taşıyor. Özel entegratör firmanın; sistemsel bir aksaklık yaşanması durumunda kolay ulaşılabilir olması da ciddi önem taşıyan konulardan biri haline geliyor.
Yoğun işlem hacmine sahip firmaların;
Fatura gibi hassas iş akışlarının kritik önem taşıdığının bilincinde olan,
Dedike olarak firmaya her durumda hizmet verebilecek bir teknik destek personeli sağlayan,
Özel taleplerini düzene sokarak, karmaşık süreçleri kolaylaştırabilen,
Premium ihtiyaçlara çözüm bulma konusunda esnek ve kapsamlı hizmet sunan özel entegratörler ile çözüm ortaklığı içinde olması oldukça önemli.
Sovos, tüm bu kriterler kapsamında “VIP Service” hizmeti sunuyor.
14’ten fazla ülkede, Fortune500 listesinin yarısından fazlasına hizmet veren bir vergi uyumluluğu şirketi ve kolaylaştırıcısı olarak VIP Service hizmetimizle taleplerinizi karşılıyoruz.
VIP service hizmetimiz iki farklı koldan ilerliyor:
1) Kullanıcılarımıza özel olarak hizmet veren bir teknik destek personeli (Technical Account Manager) sağlıyoruz. Bu sayede ihtiyaç duydukları her an ulaşabilecekleri bir Sovos temsilcisi bulabiliyorlar.
2) Yoğun işlem hacmi olan, SAP kullanan ve ek geliştirme, kişiselleştirme veya güncelleme talepleri olan kullanıcılarımız için ise Retainer Package sunuyoruz. Bu hizmeti alan kullanıcılarımızın tüm taleplerine taraflarına önceden tanımlanmış bakiyeler sayesinde maliyet avantajlı olarak, çok daha hızlı şekilde çözüm sağlayabiliyoruz.
Kısacası karmaşık tüm süreçleri kolaylaştırıyoruz.
Özellikle de yoğun işlem hacmine sahip firmalar, fazlasıyla ek güncellemeye veya kişiselleştirmelere ihtiyaç duyabiliyor. Üstelik çoğunlukla bu ihtiyaçların hızlı şekilde karşılanması gerekiyor. Bu noktada VIP Service seçeneğimiz ile tüm ihtiyaçlarınıza hızlıca karşılık bulabilirsiniz.
16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAPS/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.
E-Dönüşüm Servis Sağlayıcınız ile Süreçlerinizi Verimli Bir Şekilde Yönetiyor Musunuz?
Özellikle de fatura gibi kritik ve hassasiyet gerektiren belgeler firmaların finansal süreçlerinin merkezinde yer alıyor.
Bu sebeple firmalar e-dönüşüm projelerini ele alırken daha kapsayıcı bir yaklaşım sergilemelidir.
E- dönüşüm gereksinimleri dışında firmaların finansal süreçlerini etkileyecek tüm entegrasyonlar da proje kapsamında konuşulmalıdır.
9 Kasım Çarşamba günü düzenleyeceğimiz “Başarılı e-DönüşümProjeleri: Müşterive Servis SağlayıcıUyumu” webinarında deneyimli ekibimiz; servis sağlayıcılar ile firmalar arasındaki uyumdan başarılı edönüşüm projeleri için gereksinimlere kadar en çok merak edilen konuları A’dan Z’ye ele alacak.
Webinar’da ele aldığımız konular:
E-Dönüşüm Servis Sağlayıcısından Talep Edilebilecek Projeler
Entegrasyonlarla İlgili Yapılabilecek Değişiklikler
Servis Sağlayıcı Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler
E-Dönüşümde Adım Adım Proje Süreçleri
Başarılı Bir E-Dönüşüm Projesi İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler
E-Dönüşüm Projelerinin Zamanında Tamamlanması için Önemli Notlar
*Webinarımızın son bölümünde sorularınızı iletebileceğiniz “Soru-Cevap Bölümü” de olacaktır.
Söz konusu değişikliklerin yürürlüğe gireceği son tarih yaklaşıyor.
30 yıllık Gümrük İthalat ve İhracat Navlun Yönetimi (CHIEF) sistemi (1994’te kullanılmaya başlanmıştı) iki aşamada kapatılacak:
Birinci aşama: 30 Eylül 2022’den itibaren ithalat beyanı yapma işlevi sistemden kaldırılacak.
İkinci aşama: 31 Mart 2023’ten itibaren ihracat beyanı yapma işlevi sistemden kaldırılacak.
Gümrük Beyannamesi Hizmeti (CDS), Birleşik Krallık’taki yegane gümrük işlemleri platformu olacak ve tüm işletmeler her tür ithal ve ihraç edilen malın beyanını 31 Mart 2023’ten itibaren CDS üzerinden yapacak.
CDS’in Faydaları
İngiltere Gelir ve Gümrük İdaresi’nin (HMRC) internet sitesinde belirtildiği gibi; Gümrük Beyannamesi Hizmeti araç seti ticaret yapanların değişiklikler ile gelecek birçok faydaya ulaşmasını sağlayacak.
Özetlemek gerekirse:
CDS, en son teknolojiyi kullanarak gelişmiş bir hizmet ve kullanıcı deneyimi sunuyor.
CDS, hükümetin büyüme ve uluslararası ticaret hacmini artırma planına paralel olarak büyüme kapasitesine ve kabiliyetine sahip.
CDS birçok özellik ve arayüz sunuyor. Modern ve bulut tabanlı mimariye dayanan sistem, oldukça hızlı ve esnek.
İşletmeler, müşterinin yolculuğundan bağımsız olarak, her tür mal beyanını tek platformda eşzamanlı olarak yapabiliyor. Bu sayede işletme maliyetleri ve iki ayrı gümrük sistemi çalıştırmaktan doğan idari iş yükü azalıyor.
Beyanname verileri şeffaf ve ücretsiz, yani işletmeler gerçek zamanlı ithalat ve ihracat verilerine kolayca erişebiliyor ve özel dijital ekranlardan tarifeleri ve mali tabloları online olarak kontrol edebiliyor.
CDS dijital olarak tamamlanacak şekilde tasarlandı.
CDS’teki Önemli Değişiklikler
CDS bazı bilgileri farklı şekilde topluyor ve işletmeler verileri farklı şekilde giriyor (Birleşik Krallık’a ithal edilen bazı emtia kodları için ilave bilgi ve ek belgeler istenecek.)
Gümrük verilerini ödemek için aşağıdaki yöntemler kullanılabilecek:
Nakit hesapları
Vergi erteleme hesapları
Yakında yapılacak ödemeler
Garanti hesapları
Bireysel garantiler
CDS’te gümrük acentelerinin izinlerini online olarak güncellenebiliyor.
Dikkat Edilmesi Gerekenler
CDS’i kullanabilmek, 1 Ekim 2022’ten itibaren Birleşik Krallık’a mal ithal edebilmek ve 1 Nisan 2023’ten itibaren buradan mal ihraç edebilmek için işletmelerin aşağıdakilere ihtiyacı olacak:
Hükümet Ağ Geçidi Hesabı -> kullanıcı kimliği ve parola
İşletmeler ithalat KDV’si için ertelenmiş muhasebe usulünü kullanıyorlarsa ve belgelerini CDS üzerinden indiriyorlarsa, halihazırda CDS’e kayıtlı olup olmadıklarını kontrol etmelidir.
İthalat için ertelenmiş muhasebe usulünü kullanmıyorlarsa C79 belgesi artık gönderilmeyecek ve ileride dijital olarak alınabilecek.
İşletmenin personele sunması gereken eğitimler veya bilgiler değerlendirilmelidir.
Finans süreçlerinde olabilecek değişiklikler (örneğin vergi erteleme hesabı için yeni bir doğrudan borçlanma hesabının oluşturulması) veya nakit hesabına ödemenin nasıl yapılacağı değerlendirilmelidir.
İşletme bilgilerinin (e-posta ve işletme adresi) HMRC’deki kayıtlarla aynı olup olmadığı veya bilgilerin güncellenmesine gerek olup olmadığı değerlendirilmelidir.
İnternet kullanımının yaygınlaşması ile ortaya çıkan e-ticaret, dünya genelinde dijitalleşmenin artması ile yükselişe geçti. Dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını, tüketicilerin e-ticarete olan ilgisini daha da artırırken; kısıtlamalar ve kapanmalar nedeniyle KOBİ’lere de büyük zorluklar getirdi. E-ticaret geçmişte daha çok büyük perakende şirketlerinin yatırım yaparak girmeyi tercih ettiği bir alanken, artık yavaş yavaş orta ve küçük ölçekli işletmelerin de ayak bastıkları bir yer olmaya başladı. İşletmelerin hayatta kalabilmek ve büyüyebilmek için değişen dünyaya uyum sağlaması, çevrim içi perakende ve çok kanallı satışlara geçiş yapması kaçınılmaz bir hale geldi.
KOBİ’lerin pandemi ile ilgili karşılaştığı en büyük zorluklar; yüz yüze satışların azalması ve tedarik zinciri kesintileri olurken; yurt içi satışlar söz konusu olduğunda Avrupa ülkelerinin genelinde e-ticaret, KOBİ’ler için çok uygun bir ticaret şekli olarak öne çıkıyor. E-ticaretin büyüyen pazar payı, bu alanda dünya genelinde iş fırsatları gören birçok yatırımcı ve girişimcinin de e-ticarete yönelmesini sağlıyor. E-ticaret yapan işletmelerin başarılı olabilmek için dijital dönüşümünü gerçekleştiriyor olması gerekli hale geldi.
KOBİ’ler, 3 sene içerisinde çok kanallı e-ticarete girmeyi hedefliyorlar. Çok kanallı, entegre olan altyapılar ise karşılaşılabilecek sıkıntıları hızlı çözme imkânı sağlıyor. Bu yüzden de bir e-ticaret operasyonu gerçekleştirirken dijitalleşmeyi merkeze alarak hareket etmek büyük önem taşıyor.
E-Dönüşümün Faydaları
Pandemi ile kurumların iş süreçlerini dijital ortama taşımaya başlaması, e-ticaret sektörünü de e-dönüşüme yöneltti. E-dönüşüm, şirketlerin ana faaliyet alanlarına odaklanması için zaman, iş gücü ve maliyet anlamında tasarruf imkânı sağlıyor. Bunun yanı sıra e-dönüşüm, firmaların operasyonel belge süreçlerini hızlandırmasının yanında, yasal zorunlulukları takip etme açısından da büyük kolaylıklar getiriyor. Bu da e-ihracat yapan ve gümrük süreçlerinde daha sade, dijital ve hızlı bir süreç talep eden KOBİ’lere önemli bir fayda sağlıyor. E-fatura yerine kâğıt fatura kullanılan dönemlerde yaşanan operasyonel sorunlar, kaybolma ve benzeri aksaklıklar da e-dönüşüm sayesinde sorun olmaktan çıkıyor.
Doğru Partner Seçmenin Önemi
E-ticaret, KOBİ’ler için artık dünyaya açılma yolunda ilk adımda karşılarına çıkan değerli bir kapı olarak ön plana çıkıyor. Özetle; e-ticaret ile ilgilenen firmalar için teknolojiyi iş süreçlerine uyarlamak kaçınılmaz bir hale geldi. E-dönüşüm ile birlikte, e-ticaret alanında faaliyet göstermeye başlayan işletmelerin, vergi yükümlülükleri nedeniyle hızla uygulamaya geçirmeleri gereken dijital vergi uygulamaları bulunuyor. İşletmelerin denetlenebilir bir sisteme sahip olması ve müşterilerine ürün satarken veya servis sunarken hızlı ve anlaşılır bir sistem kurması gerekiyor.
Yeni pazarlara açılırken bilgi ve uzmanlık anlamında desteklenmeye ihtiyaç duyan KOBİ’ler için bu sistemi kurabilmek adına doğru bir partner seçmek kritik bir önem taşıyor. Seçilecek doğru partner, süreçlerin sorunsuz bir şekilde gerçekleşmesi ve firmaların iş hedeflerine ulaşmalarında çok büyük bir katkı sağlıyor. İş birliği yapılacak partnerlerden bütünsel hizmet alabilmek de KOBİ’ler için büyük önem arz ediyor. Özellikle çözüm üreten bir firma ile çalışmak, işletmeler için maliyeti ciddi oranda azaltıyor. Güvenlik, geçmişe dönük e-belgelere ulaşılabilirlik ve sistemsel entegrasyon ise doğru partner seçiminde en çok dikkat edilmesi gereken konular arasında yer alıyor.
Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) adına TÜBİTAK tarafından hazırlanan mali mühür, e-dönüşüm uygulamaların belge gönderiminde gerekli olan bir e-imza çeşididir.
E-İmza gerçek kişilere verilirken, mali mühür firmalara verilmektedir. TÜBİTAK tarafından ulaştırılan mali mühür, firma kaşesinin elektronik hali olarak düşünülebilir.
Mali mühürlerin alındıkları tarihten itibaren kullanım süreleri en fazla 3 yıldır. Üçüncü yılın dolmasına 3 ay kala mali mührün yenilenmesi gerekir. Yenileme süreci yaklaştığında yetkililere uyarı e-postaları iletilir. E-fatura gönderimi, e-defter beratı yüklemesi, e-arşiv raporunun iletilmesi gibi süreçlerin tamamında mali mühür kullanımı gerekli olduğu için süresi dolan mali mühürler ile Gelir İdaresi Başkanlığı tarafındaki işlemlerde sorun çıkacaktır.
Özel entegratör imzasını kullanan firmaların e-fatura gönderimi ve e-arşiv raporunun iletilmesi için mali mühre ihtiyacı bulunmamaktadır. Sadece e-defter beratlarının GİB sistemlerine yüklenmesi için mali mühür kullanılması gerekir.
Süresi dolan mali mührün yenilemesi için başvuru işlemleri Kamu Sertifikasyon Merkezi’nin internet sitesi üzerinden yapılabilir: http://www.kamusm.gov.tr/
Web adresinde yer alan ilgili form sayfasında istenen bilgileri doldurduktan sonra belirtilen bankalar üzerinden mali mühür bedelinin ödenmesi gerekir.
Mali mührün süresinde yenilenememesi durumunda ise işlemlerini yerine getiremeyecek mükelleflerin, Gelir İdaresi Başkanlığı’na durumu izah eden bir dilekçe ekinde;
Yeni mali mühür için Kamu SM’ye yapılan başvuruya ilişkin formun,
Mali mühür bedelinin ödendiğini gösteren dekontun,
Mali mührün teslim edildiği tarihe dair belgenin,
birer örneği ile “Yeni Ziraat Mahallesi Etlik Cad. No:16 Dışkapı/ANKARA” adresine başvurması gerekir.
Mali Mühür Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Mali mührün 3 yılda bir yenilenmesi gerekmektedir.
Firma unvanında bir değişiklik olduğu takdirde; eski unvan ile alınan mühür, geçerliliğini yitirdiği için yeni unvan ile tekrar mali mühür başvurusu yapılmalıdır.
E-Fatura kullanmak isteyen tüzel kişiler, mali mühür almak zorundadır.
Firmanın mali mührü kullanmak üzere bildirdiği yetkili kişilerde herhangi bir değişiklik olması durumunda; mevcut yetkili yerine gelecek yeni yetkili, en kısa sürede bildirmelidir.