Avrupa Komisyonu, Dijital Çağda KDV girişimiyle ilgili mevzuatta yapılacak değişikliklere ilişkin uzun süredir beklenen önerisini açıkladı. Bu adım, Avrupa’da KDV’nin tarihindeki en önemli gelişmelerden biri ve sadece Avrupalı işletmeleri değil aynı zamanda AB ile ticaret yapan AB dışındaki şirketleri de ilgilendiriyor.
Öneriye göre 2006/112 sayılı KDV Direktifi’nde, bu Direktifle ilgili 282/2011 sayılı Uygulama Düzenlemesi’nde ve KDV alanında dolandırıcılıkla mücadeleye ilişkin İdari İşbirliği hakkındaki 904/2010 sayılı Düzenlemede değişiklik yapılması öngörülüyor. Söz konusu belgeler üç farklı alanı kapsıyor:
KDV için dijital bildirim yükümlülükleri ve e-fatura
Platform ekonomisinde KDV usulü
AB’de tek KDV sicili uygulaması
Düzenlemelerde yapılacak bu değişikliğin yürürlüğe girmesi için Avrupa Birliği Konseyi ve Avrupa Parlamentosu tarafından olağan yasama prosedürüne göre resmen Kabul edilmesi gerekiyor. Bunun gibi vergi konularının kabul edilmesi için tüm üye devletler arasında oybirliğinin sağlanması gerekiyor.
Bu blog yazısında KDV’de dijital bildirim yükümlülükleri ve e-fatura konuları değerlendiriliyor. Sovos’un yakında yayınlayacağı diğer yazılarda da diğer iki konu ele alınacak.
KDV’de dijital bildirim yükümlülükleri ve e-fatura – genel bir bakış
AB içinde işletmeler arası (B2B) işlem verilerinin merkezi bir veri tabanına bildirilmesi gerekecek:
AB içi (B2B) işlemler için Dijital Bildirim Gereklilikleri (DRR) yürürlüğe girecek: AB içinde B2B işlemler yapan tüm tedarikçiler ve müşteriler (herhangi bir eşik veya muafiyet uygulanmaksızın) verilerini faturanın kesilmesinden sonraki en geç iki iş günü içinde yerel vergi idaresine iletmek zorunda olacak. Her bir üye devlet’in vergi dairesi bu verileri merkezi veri tabanına aktaracak.
Veri bileşenleri ve bildirim formatı için AB’nin Elektronik Fatura Standardı (EN16931) kullanılacak; sadece faturanın bir alt kümesi bildirilecek.
DRR’a ek olarak AB içindeki B2B işlemler için zorunlu e-fatura uygulaması getirilecek.
Bildirim zorunluluğuyla birlikte, AB içinde halihazırda uygulanan listeler (Özet Cetvel veya AT Satış Listeleri olarak bilinir) artık kullanılmayacak.
Ülke içi işlemler için dijital bildirim gereklilikleri isteğe bağlı olarak uygulanacak:
Ülke içi işlemler için dijital bildirim gerekliliklerinin uygulanması Üye Devletler için isteğe bağlı olacak. Bugüne kadar bu konu Üye Devletlerin yetkinlik alanına giriyordu ve yerindenlik ve orantısallık ilkeleri uyarınca Komisyon, Üye Devletleri uygulamaya zorlamadan ülkeler arası uyumu sağlamaya gayret ediyor.
Bir Üye Devlet’te yurtiçi işlemler için dijital bildirim zorunluluğu uygulanırsa, ilgili kapsama giren işlemler için e-fatura zorunlu olacak.
Veri seviyesinde AB için sistemle birlikte çalışabilirliği sağlamak adına yerel bir sistemin oluşturulması gerekli olacak; ülke içinde e-bildirim için EN16931 sayılı Avrupa standardının (bir alt kümesinin) kullanılması gerekecek ve bu gereklilik derhal geçerli kabul edilecek ve ülke içinde kullanılmakta olan sistemlerin orta vadede uyumlu hale getirilmesi gerekecek.
Üye Devletlerin önceden doldurulmuş KDV iade formu sunması gerekmeyecek.
E-faturada uygulamayı kolaylaştırmak ve ülkeler arası uyumu sağlamak için değişiklikler yapılacak:
Fatura kesmede elektronik fatura varsayılan sistem olacak.
Bir Üye Devlet’te e-fatura zorunluluğu getirmek için kanunda değişiklik yapma gerekliliği kaldırılacak.
Tedarikçinin kestiği e-faturanın müşteri tarafından kabul edilmesi şartı kaldırılacak.
E-fatura tanımı 2014/55 sayılı Direktife uygun olacak şekilde değiştirilecek ve sadece yapılandırılmış elektronik dosyaları Dolayısıyla PDF gibi yapılandırılmamış formatlar KDV açısından elektronik fatura olarak değerlendirilmeyecek.
Faturaların içeriğinde ödeme verilerinin de yer alması şartı getirilecek.
“İletim kanalı” düzenlemelerle sınırlanmayacak:
Avrupa Komisyonu mevcut aşamada bildirilen verilerin vergi dairelerine iletilmesinde kullanılacak kanallar için bir düzenleme önermemeyi tercih etti. Kullanılacak iletim kanalı üye devletler tarafından belirlenecek.
Bu kararın nedeni muhtemelen meselenin teknik bir konu olması ve konuyla ilgili tartışmaların önerinin yayınlanması sürecini yavaşlatacak olması. Avrupa Komisyonu’nun bu alanda gelecekte bir düzenleme yapıp yapmayacağı da muğlak.
Dijital Çağda KDV’nin geleceği nasıl görünüyor?
Sürekli işlem denetimlerini uygulamaya hazırlanan birçok ülke, AB’nin düzenleme organlarının, üye devletlerin uyması gerekecek kuralların ne olduğuna ilişkin sorulara yanıt vermesini bekliyor. Bu önerinin, son halini almamış olsa da üye devletleri planlarına sadık kalma konusunda cesaretlendirip cesaretlendirmeyeceği önümüzdeki süreçte görülecek. Almanya’nın, Komisyonun bu öneriyi yayınlamayı planladığı asıl tarih olan 16 Kasım 2022’den sadece birkaç gün önce e-faturayı zorunlu hale getirmek için mevcut KDV direktifinden istisna tutulmak üzere başvurusunda bulunması dikkat çekici.
İspanya Kongresi, şirketlerin kurulmasına ve büyümesine i̇lişkin yasayı onayladı ve yasanın önümüzdeki günlerde Resmi Gazete’de yayınlanması bekleniyor.
İspanya’da özel sektörde elektronik fatura zorunluluğunun getirilmesi
Söz konusu yasaya göre tüm girişimcilerin ve çalışanların diğer girişimciler ve meslek sahipleri ile ticari ilişkilerinde elektronik fatura kesmesi, göndermesi ve alması zorunlu. Ayrıca, elektronik faturayı alan ve gönderen tarafların faturaların durumuyla ilgili bilgi vermesi gerekiyor.
Yasada e-faturayla ilgili başlıca düzenlemelerde aşağıdakiler yer alıyor:
Hizmet sağlayıcı şirketler tarafından girişimcilere ve meslek sahiplerine sunulan teknolojik elektronik fatura çözümleri ve platformları, sistemlerin ücretsiz şekilde birbirine bağlanmasını ve birlikte çalışmasını sağlamak zorunda.
Alıcılar, kesilmesinden itibaren dört yıl içinde elektronik faturanın bir kopyasını ücretsiz olarak talep edebilir.
Alıcılar, faturayı kesen tarafı belli bir çözümü, varsayılan bir e-fatura hizmet sağlayıcısını ve platformunu kullanmaya zorlayamaz.
Elektronik faturalar, fatura kesme düzenlemelerinin hükümlerine uygun olmalıdır.
Platformların birbirine bağlanabilirliğinin ve birlikte çalışabilirliğinin akreditasyonu için süreç ilerleyen aşamalarda düzenlemelerle belirlenecek.
Belli sektörlerde elektronik fatura için ek yükümlülükler
Yasaya göre son tüketiciye belli hizmetleri tedarik eden şirketler elektronik fatura almayı kabul eden veya açıkça talep eden kişilerle yaptıkları işlemlerde elektronik fatura kesmek ve göndermek zorunda. Bu zorunluluk 56/2007 sayılı Yasa’nın 2.2. Maddesinde belirtilen telekomünikasyon hizmetleri, finansal hizmetler, su, doğalgaz ve elektrik hizmetleri gibi sektörleri ve faaliyetleri etkiliyor.
Bu şirketler, kullanıcıların gerekli uygulamaları başka kaynaklardan almasına ihtiyaç olmadan elektronik faturaları ücretsiz olarak okuması, kopyalaması, indirmesi ve yazdırması için gerekli programlara kullanıcıların erişmesini sağlamak zorunda. Ayrıca kullanıcıların herhangi bir zamanda elektronik fatura alma talebini geri çekebilmesi için basit ve ücretsiz prosedürler kullanmak zorunda.
Uygulama kapsamına giren ve kullanıcıların elektronik fatura almasına imkan vermeyen şirketler, 10.000 Euro’ya kadar para cezasına çarptırılabilecek.
Sonraki adım: Düzenleyici çerçeve
Hükümet, düzenlemelere uygun olarak ve yetkileri dahilinde bu yasanın hükümlerini daha da geliştirecek. Bu nedenle Ekonomik İlişkiler ve Dijital Dönüşüm Bakanlığı ile Maliye ve Kamu Yönetimi Bakanlığı, ödeme tarihlerini doğrulamak ve ödeme vadelerini, elektronik faturada yer alması gereken bilgileri ve teknik koşulları belirleyecek.
Ayrıca elektronik fatura teknolojisi çözümlerinin sağlayıcıları ile belgeleri oluşturan cihazların ve bilgisayar sistemlerinin güvenliği, denetimi ve standartlaştırma gereklilikleri arasında birlikte çalışabilirlik konusundaki asgari gerekliliklerin de belirlenmesi gerekiyor.
Hükümet, Yasa’nın Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından 6 ay içinde düzenleyici çerçeveyi onaylayacak.
İspanya’da işletmeler arası işlemlerde e-faturanın yürürlüğe girmesi
İşletmeler arası işlemlerde zorunlu e-fatura kullanımına ilişkin hükümler şirketin yıllık cirosuna göre uygulamaya girecek:
Yıllık cirosu 8 milyon Euro’nun üzerinde olan girişimciler ve meslek sahipleri düzenleyici çerçevenin onaylanmasından sonra bir yıl içinde uygulama kapsamına girecek.
Geri kalan girişimciler ve meslek sahipleri için elektronik fatura zorunluluğu düzenleyici çerçevenin onaylanmasından iki yıl sonra başlayacak.
Yani işletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluluğu büyük vergi mükellefi kişiler için 2024’ün ilk çeyreğinde yürürlüğe girebilir.
Şunu belirtmek gerekir ki; işletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluğunun yürürlüğe girmesi, Avrupa Birliği’nin KDV Direktifi’nin 218. ve 232. maddelerinden İspanya’nın muaf tutulmasına bağlı. Bu muafiyet daha önce kendi sınırları içinde e-fatura zorunluluğunu benimseyen İtalya, Fransa ve Polonya gibi diğer Üye Devletlere tanındığından, İspanya’ya da tanınması çok zor değil.
Kolombiya vergi dairesi (DIAN), son yıllarda elektronik fatura sistemini genişletmeye odaklandı. DIAN ülkede zorunlu e-fatura kullanımına ilişkin ilk takvimini 2018 yılında açıkladı ve o tarihten bu yana kademeli olarak daha fazla mükellef uygulama kapsamına alındı.
Bu yazıda Kolombiya’da e-fatura kullanımında yürürlüğe alınan iki uygulamayı ele alacağız:
Satın almalar için yeni belgelerin uygulamaya alınması
Satış noktası (POS) biletlerinin kesilmesi için bir limit getirilmesi
Bu yeni zorunluluklar vergi mükelleflerini ciddi şekilde etkileyerek, bazı düzenlemeler yapmalarını gerektiriyor. Aynı zamanda Kolombiya’daki e-fatura sisteminin yeni işlemleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi anlamına geliyor.
Satın almalar için yeni belgeler
Kolombiya vergi dairesi, e-fatura kesme zorunluluğu olmayan kişilerden yapılan satın almalar için yeni bir e-belge türü oluşturdu. Bu destekleyici belge ve üzerindeki düzeltici notlar 2021 tarihli ve 167 sayılı Yasa Tasarısı ile yürürlüğe girdi. Düzenleme, e-fatura uygulamasının kapsamını daha fazla işlemi kapsayacak şekilde genişletiyor ve vergi kesintilerine destek oluyor.
Ülkedeki e-fatura rejimine tabi olan mükellefler, bu e-belgeyi oluşturmak zorunda olacak. Uygulama e-fatura veya eşdeğer belge oluşturma zorunluluğu olmayan tedarikçilerden mal ve/veya hizmet satın alırken gelir vergisine ve tamamlayıcı vergi ödemelerine tabi olan ve vergi beyanlarında giderler ve kesintiler için destekleyici belgeye ihtiyaç duyan kişileri kapsıyor. Destekleyici belge oluşturmak isteyen vergi mükelleflerinin DIAN tarafından “elektronik belge yayınlayan kişi” olarak yetkilendirilmesi gerekiyor.
Destekleyici belge ve üzerindeki düzeltici notlar XML formatında oluşturuluyor ve özel destekleyici belge kodunu (CUDS – código único del documento soporte) içermesi gerekiyor. Harf ve rakamlardan oluşan bu kod, belgenin kesin olarak tanınmasını sağlıyor. E-belge oluşturulduktan sonra DIAN tarafından, gerçek zamanlı olarak veya aynı hafta içinde aynı tedarikçi tarafından gerçekleştirilen toplu işlemler için belgenin en geç haftanın son takvim gününde onaya gönderilmesi gerekiyor.
Satın almalarda destekleyici belgelerin oluşturulması, 1 Ağustos 2022’den itibaren uygulama zorunlu hale geldi.
POS bileti kesme limitinin uygulanması
Bu uygulamaya göre satılan mal veya verilen hizmete dair her bir belge için; vergiler hariç beş (5) vergi değeri birimini geçmemesi kaydıyla POS sistemleri üzerinden oluşturulan kasa biletleri, fatura kesme zorunluluğu olan şirketler tarafından kesilebiliyor.
Beş (5) vergi değeri birimini aşan mal satışını ve/veya hizmet sunumunu kapsayan işlemler için ülkedeki e-fatura zorunluluğuna tabi olan vergi mükellefleri, elektronik satış faturası kesmek zorunda. Eşiğin altında kalan mal ve/veya hizmetleri alanlar bir satış faturası kesilmesini isteyebilir ve bu durumda fatura tedarikçi tarafından kesilmelidir.
Bu sınırlama 2021’de 2155 sayılı Yasa ile fiili olarak uygulamaya girdi ancak, Temmuz 2022’de DIAN 1092 sayılı Karar ile aşağıdaki takvime göre kademeli bir uygulama süreci oluşturdu:
1 Şubat 2023: Büyük vergi mükellefleri
1 Nisan 2023: Büyük vergi mükellefi olmayan, gelir vergisi ve ikmalen vergi başvurusu yapan vergi mükellefleri
1 Mayıs 2023: Gelir vergisi ve ikmalen vergi başvurusu yapmayan vergi mükellefleri
1 Haziran 2023: Yukarıdaki kategorilerin kapsamına girmeyen diğer vergi mükellefleri
Değişikliklere hazır mısınız?
Satın almalar için destekleyici belge oluşturmak halihazırda zorunlu olsa da, vergi mükellefleri POS biletleri yerine e-fatura kullanımı için yeni limitlere uymak üzere hazırlanmaya başlamalı.
Sovos, şirketinizin Kolombiya’daki e-fatura uygulamalarına adapte olmasına ve uyum sağlamasına yardımcı olabilir.
Harekete Geçin
Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.
Hindistan’da e-fatura sistemi 2020’den bu yana uygulanıyor. Zorunlu e-fatura kapsamına giren vergi mükellefleri, işletmeler arası (B2B) ve işletmelerle hükümet arası (B2G) işlemlere ilişkin faturalarını bir tür sürekli işlem denetimi (CTC) olan e-fatura sistemi üzerinden kesmek zorunda.
Öte yandan işletmelerle müşteriler arası (B2C) işlemlere ilişkin faturalar, CTC sistemi üzerinden kesilmiyor, yani B2C faturalar Fatura Tescil Portalı’nın (IRP) onayından geçmiyor. Hint yetkililer, B2C faturaları da CTC sistemi kapsamına almayı amaçladıklarını açıklamıştı ancak, bu plana ilişkin bir takvim henüz paylaşılmadı.
B2C faturalar için ayrıca bir kare kod gerekliliği bulunuyor. “Kare kod nasıl oluşturulur ve neden gereklidir?” gibi soruların cevaplarını bu yazımızda paylaşacağız.
Kare kodun amacı nedir?
B2C faturalara yönelik kare kod zorunluluğunun amacı dijital ödemeleri teşvik etmektir. Bu açıdan, B2B ve B2G faturalarda kullanılan ve IRP’nin imzasını taşıyan kare kodlardan farklılık gösteriyor. B2B ve B2G faturalardaki kare kod, faturaların geçmesi gereken onay sürecinin kanıtı olarak işlev görüyor. Ayrıca B2C faturalardaki kare kod, kurumun kendisi tarafından oluşturulurken; B2B ve B2G faturalarda kullanılan kare kod (eğer tedarikçi e-fatura kapsamındaysa) IRP tarafından oluşturuluyor .
Kare kod ne zaman gereklidir?
Kare kod gerekliliği tüm tedarikçileri kapsamıyor. CBIC’in CBEC-20/16/38/2020-GST sayılı genelgesine göre; yıllık geliri 5 Milyar Rupi veya üzerinde olan tedarikçiler (2017-2018’den itibaren) müşterilerine (B2C) fatura keserken kare kod gerekliliğine uymak zorunda.
Kare kod nasıl oluşturulur?
Kare kod dinamik olmalıdır. Statik kare kodların aksine sistem, ödeme alınmışsa dinamik kare kodun içeriğini günceller. İçerik açısından işletmeler kare kodda aşağıdaki bilgilere yer vermek zorundadır:
Tedarikçinin mal ve hizmet vergisi kimlik (GSTIN) numarası
Tedarikçinin birleşik ödemeler ara yüzü kimlik (UPI ID) numarası
Alacaklının banka hesap numarası ve Hindistan finansal sistem kodu (IFSC)
Fatura numarası ve tarihi
Toplam fatura tutarı
Mal ve hizmet vergisi tutarı ve dökümü, yani merkezi mal ve hizmet vergisi (CGST), eyalet mal ve hizmet vergisi (SGST), merkezi hükümete entegre mal ve hizmet vergisi (IGST), tahakkuk eden vergi, vb.
Faturanın üzerine kare kod basıldıktan sonra müşteri kodu tarayarak ödeme yapabilmelidir. Tedarik bir e-ticaret platformu üzerinden yapılıyorsa tedarikçiler, fatura üzerinde bahsedilen tedarikle ilgili olarak alınan ödemenin referansını vermelidir. Bu durumda faturanın dinamik kare kod gerekliliklerine uygun olduğu kabul edilir.
Hindistan’da yetkililer CTC fatura sistemini kullanıma sokarak ve dijital ödemeleri teşvik ederek ülke çapında basılı kağıtlarla yürütülen süreçleri dijitalleştirme yönündeki çabalarında kayda değer ilerleme sağlıyor. Bu hedeflere uygun olarak yakın gelecekte dijitalleşme alanında daha fazla gelişme olacağını öngörüyoruz.
Filipinler’de sürekli işlem denetimi (CTC) Elektronik Fatura/Makbuz Sistemi (EIS) hükümetin uygulamanın açılışı için seçtiği 100 büyük vergi mükellefinin kullanımına resmi olarak açıldı. Vergi mükellefleri canlıya geçiş tarihi öncesinde yeni e-fatura sisteminin teknik gerekliliklerini karşılamada zorlansa da, Filipinler planlanan geçiş tarihini değiştirmedi ve pilot uygulamayı 1 Temmuz 2022’de kullanıma açtı.
Filipinler’deki uygulamada bir kez daha yeni sistemlere uyum sağlama konusunda zorluklar yaşandı ve bu tür süreçlere hazır olmanın hayati önem taşıdığı görüldü
Sovos, bu yılın ilk aylarında test sürecini başlatan altı pilot şirketten biriyle birlikte hükümetin e-fatura iletim platformu üzerinden e-fatura iletmek üzere EIS’ten onay alan ilk yazılım çözümünü geliştirerek kullanıma açtı.
Yeni düzenlemeler yayınlandı
EIS’in canlıya geçmesinden bir gün önce Filipinler vergi dairesi BIR (İç Gelir Bürosu), yeni sistemdeki politika ve yönlendirmeleri içeren ve EIS’te kullanılacak kural ve usulleri belgeleyen 6-2022, 8-2022 ve 9-2022 sayılı Gelir Düzenlemelerini yayınladı.
Düzenlemeler, kendi CTC e-fatura raporlama sistemlerini başarılı şekilde uygulamış olan pilot vergi mükellefleri için yeni bir gelişme olmasa da, yeni uygulamaya uyum sağlamak için hazırlanan mükellefler için aynı durum söz konusu değil.. Mevzuatla birlikte ülkede resmen e-fatura/e-makbuz kesme ve raporlama sistemi kuruluyor. Bu uygulama ilk kez 2018 yılında Hızlandırma ve Kapsayıcılık için Vergi Reformu Yasası (TRAIN) ile başlatılmıştı. Yeni mevzuat aynı zamanda konuyla ilgili bilgileri içeriyor.
Kimler uygulama kapsamına giriyor?
1 Temmuz 2022’den itibarıyla seçilmiş olan 100 pilot vergi mükellefi, e-fatura ve e-makbuzlarını EIS üzerinden kesmek ve göndermek zorunda. Uygulama kapsamında BIR, diğer vergi mükellefleri için 2023’ten itibaren kademeli bir geçiş süreci öngörüyor ancak resmi bir takvim henüz açıklanmadı.
Aşağıdaki vergi mükellefleri zorunluluk kapsamına giriyor:
Mal ve/veya hizmet ihracatı yapan vergi mükellefleri
Elektronik ticaret yapan vergi mükellefleri
Büyük Vergi Mükellefleri Hizmeti’ne (LTS) bağlı olan vergi mükellefleri
Uygulama kapsamında satış faturaları, resmi makbuzlar, borç ve alacak dekontları, hesap özetleri ve faturalama raporları ve satış düzenlemesi yapılan diğer belgeler EIS platformu üzerinden gerçek zamana yakın şekilde, yani oluşturulma tarihinden itibaren en fazla üç (3) takvim günü içinde elektronik olarak oluşturulup gönderilmek zorunda. Belgelerin JSON (JavaScript Object Notation) formatında iletilmesi gerekiyor.
Fatura oluşturma ve iletme
Fatura ve makbuzların oluşturulması ve iletilmesi EIS vergi mükellefleri portalı üzerinden veya API (Uygulama Programlama Arayüzü) kullanılarak yapılabilir. API kullanıldığı takdirde vergi mükellefleri, EIS üzerinden işlem yapmadan önce bir Satış Verileri İletim Sistemi geliştirmek ve buna ilişkin belgelendirmeleri almak zorunda. Bunun için, vergi mükellefinin sistemi hakkında ayrıntılı bilgileri içeren belgeler gönderilerek EIS Belgelendirmesi ve İletim İzni (PTT) için başvuru yapılması gerekiyor.
Düzenlemelerde EIS’e bağlı vergi mükellefleri için basılı fatura ve makbuz gönderiminin artık gerekli olmadığı belirtilse de, arşivleme gereklilikleri henüz değiştirilmedi. Yani 10 yıllık arşivleme döneminde vergi mükellefleri gönderdikleri belgelerin basılı kopyalarını ilk beş (5) yıl boyunca saklamak zorunda. Bu tarihten sonra kalan 5 yıl için belgeler sadece elektronik formatta saklanabilecek.
Ayrıca mevzuatta KDV indirimi için sadece EIS üzerinden başarılı şekilde gönderilmiş faturaların kullanılabileceği belirtiliyor.
Vergi mükellefleri düzenlemelere uyum için henüz hazır değildi
Pilot uygulamadaki 100 vergi mükellefinin çoğu uygulamanın başlayacağı tarihe uymakta zorlandı. Bu nedenle EIS, belirlenen tarihe kadar gereklilikleri neden karşılayamadıklarını ve uyumu sağlamayı planladıkları tarihi, EIS tarafından onaylanacak olan takvimi de içeren bir Yeminli Beyan sunmaları kaydıyla, belli vergi mükellefleri için uygulamanın başlangıç tarihini değiştirmeyi kabul etti.
Vergi dairesi, e-faturaların/e-makbuzların EIS’e gönderilmemesi veya geç gönderilmesi durumunda düzenlemelere uyum sağlayamayanlar için cezai yaptırım uygulayabilecek ve sistem üzerinden bildirilmeyen satışlar ek incelemeye tabi olacak.
İlerleyen süreçte neler olacak?
Pilot programın başlatılmasından ve CTC’nin yasal çerçevesinin oluşturulmasının ardından hükümet, kapsama giren tüm vergi mükellefleri için 2023 yılında uygulamayı kademeli olarak yürürlüğe koymayı planlıyor. Ancak zorunlu EIS kapsamına girmeyen vergi mükellefleri de isterlerse sisteme kaydolup düzenlemelere uyum sağlamayı tercih edebilir.
Sovos, pilot vergi mükelleflerinden biri vasıtasıyla, EIS üzerinden e-fatura göndermek için belgelendirilen ilk yazılım sağlayıcısı oldu ve bugün Filipinler’deki CTC e-fatura raporlamasına uyum sağlamaya hazır. Nitelikli çözümümüz ve Filipinler’deki vergi sistemleri hakkındaki tecrübelerimiz ile şirketlerin vergi uyum konularını çözmelerine yardımcı oluyoruz.
Dijitalleşmenin yükselme trendinde olduğu bu dönemde, şirketler zorunlu ya da gönüllü olarak dijitalleşmek için adımlar atıyor. Tüm dünyada pandemi döneminin ciddi bir ivme kazandırdığı dijitalleşme; iş gücü, maliyet ve zaman açısından göz ardı edilemeyecek avantajlar vadediyor.
Şirketler vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümlere erişmek için servis sağlayıcıları ile iş birliğini tercih ediyor.
Denetim kontrollerinin önemli bir bileşeni olan e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-Defter ve e-İrsaliye gibi şirketlerin en kritik iş akışlarını oluşturan belgelerde meydana gelebilecek en ufak bir hata veya uyumsuzluk, büyük mali cezalara ve zaman kaybına sebep olabiliyor. Bazı IT yöneticileri ve uzmanları, bu ürünlerin her birini farklı tedarikçilerden temin ederek, kritik iş akışlarında oluşacak hata riskini dağıtarak azaltmayı hedefliyor ancak bu bakış açısı da diğer birçok riski ve verimsizliği beraberinde getiriyor.
Farklı sağlayıcılardan ürün kullanımı, dijital dönüşüm sürecinin uzamasına, genel verimliliğin düşmesine, ERP yapılarının ve e-dönüşüm süreçlerinin karmaşıklaşmasına ve en önemlisi, riski dağıtarak azalttığını düşünen şirketlerin, herhangi bir aksaklık olduğunda destek almak için farklı yollar izlemek zorunda kalmasına neden oluyor. Bu durum da şirketlerin çözüm için harcadıkları toplam sürenin uzamasına yol açıyor.
Tek servis sağlayıcı ile çalışmanın avantajları
Farklı servis sağlayıcılarla çalışmak, şirketlerin dijital dönüşümünü sekteye uğratabilme potansiyeli taşırken, tek servis sağlayıcı ile çalışmak ise dijital dönüşüm sürecini kolaylaştıran pek çok avantaj sunuyor. Bunlar:
Tüm e-dönüşüm ürünlerinde tek sistemi ve aynı akışı içeren daha kullanışlı bir ERP paketi yapısı,
Aynı platformda birlikte çalışacak şekilde tasarlanan ürünler sayesinde; çift veri girişi olmaması, daha fazla çapraz uygulama özelliği ve daha yüksek işlem hızı,
Daha hızlı satın alma süreçleri,
Teknik destek konularında daha hızlı çözüm,
Verilerin siteme daha hızlı ve kolay bir şekilde geçirilmesi ve kullanıma açılması,
Daha verimli kullanıcı eğitimleri.
Tek servis sağlayıcısını seçerken dikkat edilmesi gerekenler
Tek servis sağlayıcı ile çalışmak isteyen şirketlerin, vergi uyumluluğu yönetiminde nelere ihtiyacı olduğunu bilmesi ayrı bir önem taşıyor. Şirketlerin dijital dönüşümünü sekteye uğramadan süreci doğru ve verimli bir şekilde yürütebilmek için;
SAP S4/HANA geçişinde verilerini nasıl saklayacağına karar vermesi,
SAP ile ihtiyaçlarına uyumlu bir paket yazılımı alması,
SAP sertifikası olan, implementasyon ve paket yazılımına dedike ekipler ile çalışan, hosting hizmeti verebilen, GİB entegratörlüğü almış bir firma üzerinden işlem yapıyor olması,
Global hizmet ağına sahip, sadece Türkiye’deki değil dünyadaki tüm regülasyonlara hâkim olan bir servis sağlayıcı seçmesi gerekiyor.
Global servis sağlayıcı ile çalışmanın avantajları
Dijitalleşmenin mesafeleri ortadan kaldırarak dünyayı global bir köye dönüştürdüğü yadsınamaz bir gerçektir. Ticari faaliyetlerini genişleten ve kapasitelerini geliştiren şirketler dünyanın herhangi bir noktasında faaliyet gösterirken bambaşka ülkelerdeki şirketlerle ya da bireysel tüketicilerle ilişkilenebilir. Bu gibi durumlar faaliyet gösterilen ülkelerin yasal süreçlerini yakından tanımayı gerektirir.
Şirketinizi bir adım öne taşır: Global servis sağlayıcıları farklı ülkelerden edindikleri deneyimlerle şirketlere hız ve zaman katarken, ticari faaliyetleri açısından şirketlerin rakiplerine oranla daha çok tercih edilmelerini sağlar.
Süreçleri kolaylaştırır: Global pazarda büyümek isteyen şirketlerin önündeki en büyük zorluk, farklı ülkelerin yasal süreçlerine hâkim olamamaktır. Şirketler ana faaliyetlerini yerine getirmek için çabalarken yasal süreçler nedeniyle zaman, maliyet ve iş gücü kaybı yaşar. Global servis sağlayıcıları ülkelerin birbirinden farklı yasal süreçlerine tam uyum gösterirken şirketlere verimlilik katar, süreçlerde kolaylık sağlar.
Global tek bir servis sağlayıcı verimliliği artırır: Global tek bir servis sağlayıcısı ile çalışmak şirketlerin hem yerelde hem de globalde rakiplerine oranla daha verimli iş süreçlerine sahip olmalarını sağlar.
Webinarı İzleyin
16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAPS/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.
2020’de Suudi Arabistan Zekat, Vergi ve Gümrük Kurumu (ZATCA), iki aşamadan oluşan e-faturaya geçiş sürecini ilan etmişti. Suudi Arabistan’daki e-fatura uygulamasının birinci aşamasında ülkede ikamet eden ve vergiye tabi olan tüm kişilerin faturalarını elektronik olarak kesmesi ve saklaması isteniyordu ve uygulama 4 Aralık 2021’den bu yana yürürlükteydi. ZATCA’nın 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren uygulamaya koyacağı ikinci aşamada ek gereklilikler getiriliyor ancak başlangıçta tüm mükellefler için zorunlu olmayacak. Öte yandan ZATCA, e-fatura uygulamasının ikinci aşamasındaki gerekliliklerin ülkede mukim olan tüm vergi mükelleflerini kademeli olarak kapsamasını planlıyor.
Suudi Arabistan’daki e-fatura uygulamasının ikinci aşaması kimleri kapsıyor?
ZATCA’nın ikinci aşamayı, daha küçük bir vergi mükellefi grubuyla başlayarak kademeli şekilde uygulaması bekleniyor. Daha birkaç gün önce, e-fatura kurallarına 1 Ocak 2023’ten itibaren uyması zorunlu olacak olan ilk vergi mükellefi grubu daha birkaç gün önce, 24 Haziran 2022’de açıklandı. ZATCA’nın açıklamasına göre, 2021 döneminde yıllık geliri 3 milyar riyalden (yaklaşık 800 milyon ABD doları) fazla olan vergi mükellefleri uygulama kapsamında olacak.
Şimdiye kadar sadece birinci grup için eşik açıklandı. ZATCA, uygulama kapsamına girecek diğer vergi mükellefi gruplarını ve e-faturaya geçiş için son tarihleri daha sonra açıklayacak. ZATCA her bir vergi mükellefi grubunu en az altı ay önceden bilgilendirecek.
Suudi Arabistan’da e-faturanın ikinci aşamasına uyum nasıl sağlanacak?
İkinci aşamada vergi mükellefleri tüm e-faturalarını ve elektronik dekontlarını (alacak ve borç dekontlarını) XML formatında (UBL 2.0) oluşturmak zorunda. Fatura içeriğiyle ilgili ise farklı gereklilikler bulunuyor. Tüm e-faturalarda ve e-dekontlarda aşağıdakilerin yer alması zorunlu:
Önceki faturanın hash değeri
Benzersiz Evrenler Tanımlayıcı
Bir QR kodu.
Öte yandan vergi faturalarına (işletmeler arası – B2B) ve sadeleştirilmiş faturalara (işletmeler ile tüketiciler arası – B2C) ilişkin e-fatura gereklilikleri arasında farklılıklar var ve bu nedenle farklı türden faturalar için farklı API’ler geliştirildi.
Vergi faturaları Sürekli İşlem Denetimi (CTC) rejimine tabi olacak. Açıklamak gerekirse; sistem onaylama e-faturası olarak kategorilendirilebilecek. XML fatura gerekli içeriklerle birlikte oluşturulduktan sonra, onayın API’si üzerinden tamamlanması için vergi dairesinin portalına (ZATCA platformuna) iletilecek. ZATCA platformu onay kanıtı olarak ZATCA’nın mührünü faturaya vuracak ve bu işlemden sonra fatura hukuki geçerlilik kazanacak. İmzalanan XML tedarikçiye geri gönderilecek ve böylece tedarikçi imzalı XML faturayı ya da XML ile birlikte insanlar tarafından okunabilecek bir versiyonu (gömülü XML içeren PDF A-3) göndereceğini belirleyebilecek. İnsanlar tarafından okunabilecek versiyon PDF A-3 (gömülü XML ile) formatında olmak zorunda.
Sadeleştirilmiş faturalar ise CTC raporlama rejimine tabi olacak. Gerekli içeriklerle birlikte XML fatura oluşturulduktan sonra, tedarikçinin şifreli mührü kullanılarak imzalanacak. Ardından satıcı, faturanın basılı bir nüshasını alıcıya verecek. Vergi mükellefi 24 saat içinde imzalı XML’i, raporlama API’si üzerinden ZATCA platformuna bildirmek zorunda.
Vergi mükelleflerinin e-faturaları elektronik formatta saklaması gerekiyor. Faturaların saklanmasına ilişkin belli başlı gereklilikler bulunuyor. Örneğin; ana kural olarak faturaların ülke içinde saklanması zorunlu ve sadece belli koşullarda faturaların yurt dışında depolanmasına izin veriliyor. E-Fatura çözümlerinin, vergi mükelleflerinin e-faturaları indirerek çevrimdışı ortamda depolamasına imkan tanıması gerekiyor.
Harekete Geçin
Suudi Arabistan Dijital Vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.
Fiyatlar her ay büyük bir hızla yükselmeye devam ederken enflasyonun herkesin aklındaki ilk gündem maddesi olması şaşırtıcı değil. İngiltere’deki verilere göre; son 12 ayda Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) 40 yılın en yüksek seviyesine gelerek, %9’a ulaştı. Dünyanın dört bir yanında hükümetler, küresel ekonomileri ayakta tutmak için tüketicilerin üzerindeki yükü azaltmanın yollarını arıyor. Birçok ülke KDV oranlarını geçici olarak düşürmek için acil bütçe görüşmeleri düzenlerken veya önerilerde bulunurken; belli başlı ürün ve hizmetlerde uygulanan KDV oranlarının azaltılması, en yaygın kullanılan yöntemlerden biri olarak öne çıkıyor.
KDV oranlarının düşürülmesi için ülkelerin yaptığı öneriler
Beklendiği gibi birçok ülke, ekonomilerini canlandırmak için KDV indirimleri veya buna benzer tedbirler açıkladı:
İngiltere: Haberlere göre İşçi Partisi konaklama sektöründe KDV oranlarının düşürülmesi amacıyla acil bir bütçe görüşmesi yapılması yönünde bastırıyor. Hükümet daha önce COVID-19 salgını nedeniyle konaklama sektöründe KDV oranını geçici olarak %13,5’e indirmişti ve bu uygulama geçtiğimiz ay sona erdi. Liderler geçici vergi indirimine son verilmesinin sektöre maliyet yarattığını ve uygulamanın yeniden yürürlüğe konması gerektiğini öne sürüyor.
Slovenya: Slovenya Parlamentosu enerjide, dijital gazete ve dergilerde KDV oranının %5’e indirilmesi için sunulan bir teklifi değerlendiriyor. Teklif, Slovenya’da enflasyon oranının %6,9’a ulaştığı bir dönemde gündeme geldi.
Almanya: Almanya’da tüketici grupları gıda ürünlerinde KDV indirimi yapılmasını istiyor. Yetkililer geçmişte AB’nin KDV Direktifi’ndeki kısıtlamalar nedeniyle böyle bir indirimin yapılamayacağını açıklamıştı.
Bulgaristan: Bulgaristan hükümeti konutlarda ısınma amaçlı enerji kullanımına ve ekmeğe uygulanan KDV oranının 1 Temmuz 2022’den itibaren geçici olarak düşürülmesini önerdi.
Polonya: Polonya bu yıl enerji ve belli temel gıda ürünlerinde KDV indirimi uygulamıştı. Ancak bu indirimler de 31 Temmuz 2022’de sona erecek. Polonya hükümeti enflasyonla mücadeleye devam edebilmek indirim uygulamasının uzatılabileceğini açıkladı.
Bahreyn: Bahreyn’de enflasyon artışıyla mücadele etmek için on milletvekilinden oluşan bir grup, hükümete sunulan %10 KDV uygulamasının askıya alınması gerektiğini savunuyor.
İrlanda: Hükümet, konaklama sektöründe uygulanan KDV oranını %9’a indiren uygulamanın uzatılması konusunda anlaştı. Uygulama 1 Mart 2023’te sona erecek.
Estonya, Hollanda, Letonya, Yunanistan ve Türkiye gibi ülkeler de tüketiciler için sürekli artan maliyetlerle mücadele etmek adına KDV indirimleri yönünde adımlar atıyor.
Bu KDV indirimleri, Avrupa Komisyonu Üye Devletler’in gıda da dahil olmak üzere daha fazla ürün kaleminde vergi oranlarını düşürmesine izin veren yeni tedbirleriyle aynı dönemde gündeme geldi. Maliyetler arttıkça birçok üye devlet, KDV indirimleri konusunda bu yeni esneklikten faydalanmaya çalışacak gibi görünse de tüketici harcamalarının artmaya devam etmemesini sağlamak için KDV oranlarında indirime gidebilir.
Suudi Arabistan’daki e-fatura sistemi birbirinden farklı iki aşama halinde uygulamaya konuluyor. Birinci aşama, ülkede mukim ve vergiye tabi olan tüm kişiler için 4 Aralık 2021 itibarıyla başlamıştı. İkinci aşama ise 1 Ocak 2023’te uygulanmaya başlanacak. Zekat, Vergi ve Gümrük Kurumu (ZATCA) ise ikinci aşamanın başlatılması konusunda kayda değer bir ilerleme sağladı.
E-Fatura portalının açılması
İkinci aşamada, e-faturaların, elektronik alacak ve borç dekontlarının gerçek zamanlı olarak ZATCA’ya gönderilmesini sağlayacak olan Sürekli İşlem Denetimi (CTC) rejimi devreye girecek. İşletmeler arası faturalar bir onay mekanizmasına tabi olurken, işletmelerin müşterilere düzenlediği faturaların kesildikten sonraki 24 saat içinde vergi dairesinin platformuna bildirilmesi gerekecek. Bu nedenle ikinci aşamanın başlamasından çok önce ZATCA’nın e-fatura platformunu kullanıma alması bekleniyordu.
Beklendiği gibi ZATCA, kısa süre önce E-Fatura Geliştirici Portalı’nın (Sandbox) açıldığını duyurdu. Kullanıcılar Sandbox’ı kullanarak ZATCA’nın platformunun entegrasyonunu deneyebilecek ve kayıt olduktan sonra bu platform üzerinden API’ler ve diğer gerekliliklerle ilgili ayrıntılara erişebilecek.
Değişikliklerin amacı, yeni gereklilikler ortaya koymaktan ziyade var olan gerekliliklerden bazılarına açıklık getirme yönünde… (örn. Kriptografik Damga, hash değeri, sayaç, vb.)
E-Fatura kapsamındaki mükellefler anons edildi
ZATCA, 1 Ocak 2023’te başlayacak olan CTC rejimi kapsamını açıkladı. Yapılan açıklamaya göre, yıllık geliri 3 milyar riyal ve üzeri olan mükellefler bu tarihten itibaren e-fatura kurallarına uymak zorunda olacak.
Sonraki adımlar
E-Fatura kurallarıyla ilgili değişiklikler devam ediyor. Bu doğrultuda e-fatura kurallarıyla ilgili devam eden değişiklikler kapsamında geliştirici portalı kullanıma açıldı.
ZATCA ikinci aşamayı uygulamayı planlarken, farklı vergi mükellefi grupları için farklı takvimler takip edilecek.
Harekete Geçin
Suudi Arabistan Dijital Vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için
Çeşitliliğe sahip bir iş gücü, benzersiz bakış açıları ve deneyimler getirerek bir şirketin genel büyümesine yardımcı olur. Farklılıkları kucaklamak, öğrenmeye açık olmak ve bilinmeyenle barışık olmak hem zenginleştirici… hem de kesinlikle gerekli.
“Sovos, herkesin fikirlerine ve katkılarına değer veren bir kültüre kendini adamıştır. Yeteneğiniz ve motivasyonunuz varsa, burada kariyerinizi ve şirketimizi büyütmeyi başaracaksınız.”
– Kevin Akeroyd, Sovos’un CEO’su
"Sovos, hepimiz organizasyonu birlikte büyütürken, yetenekli, bağlı ve ilham almış kişilerin profesyonel potansiyellerini geliştirebilecekleri bir ortam sunuyor."
– Sovos Başkanı ve CEO’su Andy Hovancik
Kapsayıcı Olun
Çalışanların tüm benliklerini güvenli bir şekilde işe getirebilecekleri bir ortam yaratmaya ve sürdürmeye kararlıyız. Kapsayıcı Olmak, Sovos’un temel değerlerinden biridir – bir iş olarak amacımıza ulaşmak için gerekli gördüğümüz bir değer . DEI girişimleri durağan değildir ve Sovos’ta kapsayıcı ortamımızı sürekli olarak geliştiriyoruz. Kapsayıcılık, başkalarıyla nasıl ilişki kurduğumuza yansıyan bir düşünme biçimidir. Her Sovosyalıyı, iş arkadaşları için bir kapsayıcılık ve aidiyet duygusunu teşvik edecek şekilde düşünmelerine, dahil olmalarına ve hareket etmelerine olanak tanıyan DEI farkındalığıyla güçlendirmeye inanıyoruz.
Sovos DEI'yi Nasıl Destekliyor?
CEO Aksiyonu
Sovos, çeşitliliğin ve kapsayıcılığın, iş dünyasının ele alabileceği ve alması gereken toplumsal bir sorun olduğu inancını paylaşan, dünyanın önde gelen 2.000’den fazla şirketi ve kuruluşundan oluşan benzersiz bir işbirliğine katıldı. İmzacı CEO’lar, farklı deneyimlerin ve bakış açılarının memnuniyetle karşılandığı ve takdir edildiği ve çalışanların çeşitlilik ve kapsayıcılığı tartışmak için kendilerini rahat ve güçlü hissettikleri iş yeri ortamları geliştirmeyi taahhüt eder. Burada daha fazla bilgi edinin.
Kadın İttifakı
Sovos, kadınların mesleki gelişimini destekler. Sovos Women’s Alliance, kadın çalışanlarımızın bağlantı kurmaları, iç ağlarını küresel olarak genişletmeleri ve destekleyici bir alanda hikayelerini paylaşmaları, öğrenmeleri ve rehberlik etmeleri için bir fırsattır.
İtalya, 2019’da bir onay süreci üzerinden elektronik fatura kullanımını zorunlu hale getiren ilk AB ülkesi olmuştu. O günden bugüne, KDV uyumundaki açıkları kapatmak üzere sürekli işlem denetimleri (CTC) sistemini iyileştirme konusunda istikrarlı bir şekilde ilerlemeye devam etti.
Son yıllarda İtalya, farklı uygulamaları yürürlüğe koyarak sistemini kademeli şekilde genişletti. Aşağıdaki değişiklikler, hükümetin verimli ve geniş kapsamlı bir sistem yaratmak için eksik kalan hususlara çözüm getirmek ve daha geniş ölçekli denetim mekanizmaları getirmek için gösterdiği çabaları yansıtıyor.
Aşağıdaki listede yer alan değişiklikler 1 Temmuz 2022’den itibaren uygulamaya konulacak. Bunlardan bazıları halihazırda gönüllülük esasında uygulanıyor, bazılarına uyum sağlamak için de kısa bir kanuni süre veriliyor.
SDI üzerinden zorunlu sınır ötesi fatura bildirimi
Vergi mükellefleri, faturaları, FatturaPA formatı dahil olmak üzere, kabul edilen herhangi bir şekilde almaya ve kesmeye devam edebilecek ancak, KDV bildiriminin SDI üzerinden FatturaPA formatı kullanılarak yapılması gerekecek. Ocak 2022’den bu yana bu işlem isteğe bağlı olarak yapılabiliyor.
Yeni vergi mükellefleri e-fatura uygulamasının kapsamına giriyor
Sabit oranlı vergi rejimine (regime forfettario) tabi olan vergi mükellefleri
Geliri 65.000 Euro’nun altında olan amatör spor kuruluşları ve üçüncü sektör kuruluşları
Vergi mükelleflerinin uygulamaya hazırlanması için 1 Temmuz 2022’den 30 Eylül 2022’ye kadar olmak üzere kısa bir süre tanındı. Bu dönemde söz konusu vergi mükellefleri, yaptıkları işlemlerin e-faturalarını bir sonraki ayın içinde herhangi bir ceza ödemeden kesebilecek.
Yeni uygulamada aynı zamanda 25.000 Euro’ya kadar yıllık geliri veya ücreti olan mikro girişimlerin SDI üzerinden e-fatura kesmesi ve onaylatması zorunlu olacak ancak, bu zorunluluk Ocak 2024’ten itibaren geçerli olacak.
İtalya ile San Marino arasında zorunlu e-fatura kullanımı
İtalya’daki CTC uygulamasının ardından İtalya ve San Marino, daha modern ve onaya dayalı bir sistem üzerinden iki ülke arasında fatura alışverişi sağlamak amacıyla görüşmelere başladı. Öngörülen sistemde vergi mükelleflerinin e-faturaları FatturaPA formatını kullanarak kesmesi ve onaylaması gerekecek. Bu, “dört köşeli” bir model kurularak sağlanacak ve İtalya’daki SDI sistemi, İtalyan vergi mükellefleri için erişim noktası olurken, San Marino tarafında SDI’nın muadili olarak HUB-SM platformu kullanılacak.
Uygulama, İtalya’da ikamet eden, kurulu ve kimlik sahibi olan vergi mükellefleri için San Marino’ya gönderilen malların satışını kapsıyor. İtalya’ya mal satışı yapabilmek için, San Marino Cumhuriyeti tarafından verilen kimlik belgesine sahip bir ekonomik işletmeci tarafından e-fatura kesilmiş olması gerekecek. Bu uygulamanın önemli bir etkisi, Esterometro üzerinden bildirim zorunluluğunun ortadan kalkması olacak.
Uygulamaya gönüllü geçiş aşaması Ekim 2021’de başladı.
Değişime hazırlanmak
2022’nin ikinci yarısının başlamasıyla birlikte ciddi değişiklikler hayatımıza girecek ve Temmuz ayı yaklaşırken vergi mükelleflerinin bu değişikliklere uyum sağlamak için sınırlı süresi var. Yeni gerekliliklerin şirketinizi nasıl etkileyeceğini anlamak, düzenlemelere uyum sağlamanıza ve gereksiz hatalardan kaçınmanıza yardımcı olacaktır.
1 Nisan 2023’te gönüllü uygulamadan zorunlu e-fatura uygulamasına geçilmesi bekleniyor.
Polonya’da vergi mükellefleri 1 Ocak 2022’den bu yana isteğe bağlı olarak ülkenin Ulusal E-Fatura Sistemini (KSeF) kullanarak yapılandırılmış fatura (e-fatura) kesebiliyor; yani elektronik fatura da basılı fatura da hala kabul ediliyor. KSeF sisteminin yürürlüğe girmesi, tüm Avrupa’da vergi dolandırıcılığının daha hızlı ve etkili şekilde tespit edilebilmesi için sürekli işlem denetimi (CTC) mekanizmalarının kurulmasının ardından Polonya’da yaşanan dijital dönüşümün bir parçası oldu.
KSeF sistemi sayesinde vergi mükellefleri elektronik fatura kesebiliyor ve alabiliyor. Sistem, Avrupa’da ekonomik olaylarla ilgili bilgi paylaşımı için kullanılan, en ileri teknoloji araçlarından biri. Sistem üzerinden kesilen yapılandırılmış faturalar, Maliye Bakanlığı’nın hazırladığı fatura şablonuna göre hazırlanıyor. Kesilen faturalar finans ve muhasebe sisteminden bir arayüz (API) üzerinden merkezi veri tabanına (KSeF) gönderiliyor. Bu aşamadan sonra artık fatura sistemde hazır bulunuyor ve alıcı tarafından indirilebiliyor.
Polonya’nın istisna talepleri
5 Ağustos 2021’de Polonya Cumhuriyeti, Polonya’daki KDV mevzuatına göre fatura kesilmesi gereken tüm işlemler için Ulusal E-Fatura Sistemi (KSeF) üzerinden elektronik fatura kesme zorunluluğu getirmek amacıyla KDV Direktifi’nin 218, 226 ve 232. maddelerinden muaf tutulmak üzere talepte bulundu.
Ardından 9 Şubat 2022’de Polonya talebini değiştirerek, KDV Direktifi’nin sadece 218 ve 232. maddelerinden muaf tutulmayı talep etti ve e-fatura kullanma zorunluluğunun sadece Polonya sınırları içinde bulunan vergiye tabi kişiler için geçerli olacağını belirtti.
Polonya, elektronik fatura kesmeyi herkes için zorunlu hale getirmenin, KDV dolandırıcılığıyla mücadele etme ve vergi tahsilatını sadeleştirme anlamında ciddi faydalar sağlayacağını düşünüyor. Üstelik bu tedbirin uygulanması, kamu sektörünün dijitalleşmesini hızlandıracak.
Avrupa Komisyonu’nun muafiyet kararı
KDV Direktifi’nin 218. maddesinden anlaşıldığı üzere, Üye Devletler tüm belgeleri ve iletileri fatura olarak basılı veya elektronik formatta kabul etmek zorunda. Polonya, vergi idaresi tarafından sadece elektronik formattaki belgelerin fatura olarak kabul edilmesi amacıyla KDV Direktifi’nin yukarıda bahsedilen maddesinden muaf tutulmayı talep etti.
Ayrıca, KDV Direktifi’nin 232. maddesi kapsamında elektronik fatura kullanımı, alıcının kabul etmesine bağlı. Dolayısıyla Polonya’da zorunlu elektronik faturanın uygulanması için bu maddeden muafiyet gerekiyor. Yani fatura kesen tarafın basılı olmayan fatura göndermek için alıcıdan onay istemek zorunda kalmaması gerekiyor. Şu anda Polonya’daki KDV yasasının 106. maddesi kapsamında elektronik fatura kullanmak için fatura alıcısından onay almak gerekiyor ve bu durum zorunlu elektronik fatura uygulamasını engelliyor.
Avrupa Komisyonu’nun 30 Mart 2022’de açıkladığı üzere, Polonya’ya 2006/112/EC sayılı Direktifin 218. ve 232. maddelerinden muafiyet hakkı tanındı. Karar, AB Konseyi’nden nihai onay alındıktan sonra 1 Nisan 2023 ile 31 Mart 2026 tarihleri arasında geçerli olacak. Uygulamanın 1 Nisan 2023’ten itibaren zorunlu hale gelmesi bekleniyor.
KSeF vergi mükellefi uygulaması ufukta
Polonya Maliye Bakanlığı, vergi mükelleflerinin KSeF kullanarak elektronik fatura kesmesi ve kullanabilmesi için ücretsiz bazı araçlar sunacak:
e-Mikrofirma, e-Urząd (e-Ofis) uygulamasına giriş yapan vergi mükelleflerinin akıllı telefon ve bir internet formu üzerinden ulaşabileceği bir çevrimiçi uygulama.
e-Urząd, vergi mükelleflerinin, çevrimiçi elektronik ödeme hizmeti üzerinden vergi ödeme gibi vergi yükümlülüklerini yerine getirmelerini kolaylaştıracak çevrimiçi araçlar sağlayacak.
31 Mart 2022 tarihinde Maliye Bakanlığı, KSeF Vergi Mükellefi uygulamasının test sürümünün 7 Nisan 2022’de kullanıma sunulacağını açıkladı. Böylece KSeF’ten yetkilerin yönetimi, fatura kesme ve alma işlemleri gerçekleştirilebilecek.
Sonraki adımlar
Avrupa Komisyonu’nun yayınlanan kararıyla birlikte Polonya, e-fatura zorunluluğunun bir sonraki uygulama aşamasına geçmiş oldu. AB Konseyi’nin onayı alındıktan sonra (bu onay sadece bir formalite ve birkaç hafta içinde verilmesi bekleniyor), sonraki adımlar atılacak. Daha sonra Maliye Bakanlığı, işletmelerin yeni çözümlere ayak uydurması için yeterli süre tanıyarak Polonya’da genel e-fatura zorunluluğunu uygulamaya başlayacak.
Harekete Geçin
Güncel dijital vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için
Dünyanın dört bir yanında hükümetler, KDV tahsilatını iyileştirip güçlendirirken vergi kaçakçılığıyla mücadele etmek için sürekli işlem denetimi (CTC) rejimlerini uyguluyor. AB’deki en büyük KDV açığına (2019’da %34,9) sahip olan Romanya, CTC’leri uygulamada en hızlı hareket eden ülkelerden biri. Aralık 2021’de Romanya, 1 Temmuz 2022’den itibaren işletmeler arası (B2B) işlemlerde yüksek riskli mali ürünler için e-Factura sisteminin kullanımının zorunlu olacağını açıkladı ve şimdiden bir sonraki adımı atmaya başladı.
Romanya e-irsaliye sistemi
Maliye Bakanlığı kısa süre önce, 1 Temmuz 2022’den itibaren ülke topraklarında belli ürünlerin izlenmesi için zorunlu e-irsaliye sistemini yürürlüğe koyan bir Acil Durum Yönetmeliği (Yönetmelik) taslağını yayınladı. Bu e-irsaliye sistemi, Maliye Bakanlığı, Ulusal Mali İdare Kurumu (ANAF) veya Romanya Gümrük İdaresi seviyesinde mevcut bilgi teknoloji sistemleriyle bağlantılı olacak.
Yönetmelik’e göre, yüksek mali riskli ürünlerin taşınacağı, malların bir noktadan başka bir noktaya taşımasından önce, taşımanın başlamasından en fazla üç takvim günü önceden e-irsaliye sisteminde bildirilecek.
Bildirimde aşağıdaki hususlar yer alacak:
Gönderici ve alıcı ile ilgili veriler
Taşınan malların adı, özellikleri, miktarı ve değeriRomanya, 1 Temmuz 2022 itibarıyla yüksek mali riskli ürünlerin taşınmasında e-irsaliye sisteminin kullanımının zorunlu olacağını açıkladı. Detaylar için
Yükleme ve indirme yerleri
Taşıma yönteminin ayrıntıları
Bildirimin ardından sistem benzersiz bir kod (ITU kodu) oluşturacak. Bu kod, taşıma belgeleriyle birlikte fiziksel veya elektronik formatta, taşınan mallara eşlik edecek. İlgili yetkililer, taşıma güzergahı üzerinde bildirimi ve malları bu sayede doğrulayabilecek.
Burada akla gelen ilk soru, yüksek mali riskli ürünlerin tanımının ne olduğu. Romanya Maliye Bakanlığı, zorunlu e-Factura sistemi için yüksek mali riskli ürünlerin bir listesini hali hazırda oluşturmuştu. Yüksek riskli ürünlerin tanımı bakımından iki sistem arasında farklılıklar bulunuyor olsa da ürünlerin büyük oranda aynı olduğunu söylemek mümkün.
Taşınanlar arasında hem yüksek mali riskli mallar hem de yüksek mali risk kategorisine girmeyen diğer mallar bulunuyorsa, taşınanların tamamının e-irsaliye sisteminde beyan edilmesi gerekiyor.
Hangi taşıma işlemleri kapsama giriyor?
Romanya e-irsaliye sistemi, ülke topraklarında yüksek riskli mallarla ilgili taşıma işlemlerini izlemek amacıyla kuruldu.
Bu işlemler aşağıdakileri içeriyor:
AB içi satın almalar
AB içi teslimatlar
İthalatlar ve ihracatlar
Farklı ekonomik aktörler arasındaki yurt içi taşımacılık işlemleri
Aynı ekonomik aktöre ait olan iki farklı lokasyon arasındaki yurt içi taşımacılık işlemleri
AB içi işlemlere tabi olan ve Romanya’dan transit geçiş yapan malların taşınması
Diplomatik misyonlar, konsolosluklar, uluslararası kuruluşlar, NATO’ya üye yabancı devletlerin silahlı kuvvetleri veya sözleşmelerin ifasıyla bağlantılı olarak malların taşınması işlemleri, e-irsaliye sistemi kapsamına girmeyecek.
Bundan sonra ne olacak?
1 Temmuz 2022 itibarıyla, yüksek mali riskli ürünlerin taşınmasında e-irsaliye sisteminin kullanılması zorunlu olacak.
E-irsaliye sistemine ilişkin kurallara uymayan şahıslara 50.000 LEI’ye (yaklaşık 10.000 Euro), tüzel kişilere 100.000 LEI’ye (yaklaşık 20.000 Euro) kadar para cezası verilecek. Ayrıca, beyan edilmeyen mallara da el konulacak.
Bu blog, Romanya’nın e-ulaşım sistemi hakkında neyin ve kimin kapsamında olduğu, belge formatı ve uyumsuzluk cezaları dahil olmak üzere sık sorulan soruları yanıtlıyor.
Hangi ulaşım kapsamındadır?
Ocak 2023’ten itibaren Romanya e-taşıma sistemi, yüksek mali riskli malların ulusal topraklarda taşınmasını izliyor.
Kapsamdaki ulaşım şunları içerir:
Topluluk içi satın almalar
Topluluk içi teslimatlar
İthalat ve ihracat
Farklı ekonomik operatörler arasında yurtiçi taşımacılık
Aynı ekonomik operatöre ait iki lokasyon arasında yurtiçi taşımacılık
Romanya üzerinden transit halindeki topluluk içi işlemlere tabi malların taşınması
Taşıma türüne ek olarak, kapsam içerisindeki karayolu taşıtları kategorileri aşağıdaki gibidir:
Maksimum izin verilen kütlesi (MAM) en az 3,5 ton olan karayolu taşıtları ve
Toplam brüt kütlesi minimum 500 kg veya toplam değeri 10.000 Leu’den fazla olan yüksek mali riskli mallarla yüklenmiştir (yaklaşık. 2.000€)
Bu kapsama girmeyen yüksek mali riskli malların taşınmasının Romanya’nın e-nakliye sisteminde beyan edilmesi gerekmez.
Diplomatik misyonlara, konsolosluklara, uluslararası kuruluşlara, yabancı NATO Üye Devletlerinin silahlı kuvvetlerine yönelik veya sözleşmelerin yürütülmesi sonucu yapılan malların taşınması RO e-Taşıma sistemi kapsamında değildir.
15 Aralık 2023‘ten itibaren e-taşıma görevinin kapsamı, tüm malların uluslararası taşımacılığını içerecek şekilde genişletildi. Değişiklik hemen yürürlüğe girmesine rağmen, 1 Temmuz 2024’e kadar bir ödemesiz süre var ve bundan sonra cezalar uygulanacak.
Romanya’nın e-ulaşım sisteminde beyan edilmesi gereken yüksek mali riskli ürünler nelerdir?
Romanya Ulusal Mali İdare Ajansı (ANAF), e-faturalama sistemi (E-Factura) ile aynı kriterleri kullanarak yüksek mali riskli ürünlerin bir listesini birkaç farklılık ile oluşturdu.
E-taşıma sistemi için yüksek mali riskli ürünlerin ürün kategorileri şunlardır:
Sebzeler, bitkiler, kökler ve yumrular, gıda maddeleri
Yenilebilir meyveler; narenciye veya kavun kabuğu
İçecekler, alkollü içecekler ve sirke
Tuz; kükürt; topraklar ve taşlar; sıva, kireç ve çimento
Örme veya tığ işi giysiler ve giyim aksesuarları
Örme veya tığ işi hariç giyim ve giyim aksesuarları
Ayakkabı, çorap
Dökme demir, demir ve çelik
Taşıma hem yüksek mali riskli malları hem de yüksek mali risk kategorisi dışındaki malları içeriyorsa, nakliye Romanya e-taşıma sisteminde beyan edilmelidir.
Romanya e-ulaşım sistemi nasıl çalışır?
Romanya’nın e-ulaşım sistemi, Romanya e-faturalama sistemi de dahil olmak üzere vergi makamları portalı olan Sanal Özel Alan (SPV) aracılığıyla çalışır durumda. E-taşıma sistemi, bir API veya Maliye Bakanlığı tarafından sağlanan ücretsiz bir uygulama aracılığıyla kullanılabilir.
Vergi mükellefleri, malların bir yerden diğerine taşınmasından önce, nakliyenin başlamasından en fazla üç takvim günü önce, e-taşıma sisteminde bir XML dosyası ileterek taşımacılığı beyan eder.
Dosyanın iletilmesinin ardından sistem kontroller (yapı, sözdizimi ve anlambilim) gerçekleştirir ve Maliye Bakanlığı, beyanın alındığını onaylayan imzasını uygular.
XML dosyası gereksinimlere uygunsa, sistem benzersiz bir kod (ITU kodu) üretir. Bu kod, yetkili makamların beyannameyi ve malları yol sırasında doğrulamasını sağlamak için nakliye belgesiyle birlikte fiziksel veya elektronik formatta mallara eşlik etmelidir.
ITU kodu, nakliye başladığında beyan edilen tarihten başlayarak, topluluk içi satın almalar durumunda beş takvim günü veya 15 takvim günü için geçerlidir. Süresi dolduktan sonra ITU kodunu kullanmak yasaktır.
Romanya’daki alıcı, topluluk içi mal alımı durumunda;
Romanya’daki tedarikçi, yurtiçi işlemler (yalnızca yüksek mali riskli ürünler) veya topluluk içi mal tedariki durumunda;
depozitör, transit halindeki topluluk içi işlemlere tabi mallar söz konusu olduğunda, hem Romanya’da depolamak veya bir veya daha fazla mal sevkiyatından yeni bir sevkiyat oluşturmak için boşaltılan mallar için hem de depolandıktan sonra veya bir veya daha fazla mal sevkiyatından ulusal topraklarda yeni bir sevkiyat oluşturulmasından sonra yüklenen mallar için depozitör.
RO e-taşıma sistemine hangi bilgilerin gönderilmesi gerekiyor?
Bildirici, aşağıdakileri içeren resmi şemayı izleyerek bir XML formatı dosyası göndermelidir:
Gönderici ve yararlanıcı ile ilgili veriler
Taşınan malların adı, özellikleri, miktarları ve değeri
Yükleme ve boşaltma yerleri
Taşıma araçlarının ve taşıyıcının detayları
Romanya’da e-ulaşım sistemine uyulmaması için para cezaları nelerdir?
E-taşıma sistemi kurallarına uyulmaması 50.000 RON’a ulaşan para cezasına neden olacaktır (yaklaşık. bireyler için 10.000€ ve 100.000 RON (yaklaşık. 20.000€) tüzel kişiler için. Ayrıca, beyan edilmemiş malların değerine el konulacaktır.
Uluslararası mal taşımacılığı ile ilgili olarak, ‘yüksek mali risk’ kategorisine giren mallar dışında, para cezaları ancak belirlenen ödemesiz süre sona erdikten sonra Temmuz 2024’ten itibaren uygulanacaktır.
RO e-taşıma raporlamasını otomatikleştirme
Sovos ile yükümlülüklerinizin üstesinden gelin. Uzman çözümümüzle giden eWayBill ve çok daha fazlasını haritalayın, temizleyin, düzeltin, onaylayın ve silin.
Uyumun asıl anahtarı bugünün ötesine bakmaktır; Neyin geleceğini biliyorsanız, her zaman hazırlıklı olabilirsiniz. Sovos, hem Romanya’da hem de iş yaptığınız her yerde, şimdiki ve gelecek için ideal uyumluluk ortağınızdır ve tek bir küresel çözüm sunar. Ris@@ kin doğru tarafında olduğunuzdan emin olmak için uzmanlarımızla konuş un.
Artık birçok işletme “uluslararası” ticari işlemlere dahil olacak:bir ülkedeki işletme başka bir ülkedeki müşteriye mal satacak ve genellikle bu malların teslimatını da kendisi gerçekleştirecek. Ticaretin iki veya daha fazla vergi bölgesinde ve AB içindeki bir müşteriyle Birleşik Krallık gibi üçüncü bir ülkedeki tedarikçi arasında yapılması ihtimali, kaçınılmaz olarak farklı karmaşıklık düzeylerinde KDV zorluklarını gündeme getirecek.
İşletmelerle müşteriler arası (B2C) ticari işlemlere kıyasla, işletmeler arası (B2B) işlemler yapan tedarikçiler farklı zorluklarla karşılaşacak. Bu yazıda B2B işlemlere odaklandık.
Birleşik Krallık’ta bulunan bir tedarikçinin Birleşik Krallık’ta üretilen malları AB içindeki müşterilere tedarik etmek için sözleşme yaptığını varsayalım.
AB’ye mal ithalatı
Dikkat edilmesi gereken ilk konu, AB içindeki müşterilere malların teslim edilmesi için malların AB gümrük sınırlarından geçirilmesi gerektiğidir. Ve bu, tedarik zinciri yönetimi için ilk noktadır.
Malları AB’ye kim ithal edecek ve önemli hususlar neler?
Müşterinin başlangıç noktası muhtemelen tedarikçiden malları ithal etmesinin istenmesi ve müşterilerini memnun etmek isteyen bir satış temsilcisinin bunu kabul etmesidir. Peki bu durum tedarikçi için bir sorun mu? EVET!
Gümrükte dikkat edilecek hususlar
Satış temsilcisi Teslim Şekilleri “gümrük resmi ödenmiş olarak teslim edilecek (DDP)” olan bir siparişle hoşnut bir şekilde geri döner – ancak bu, sevinilecek bir durum mudur?
“Gümrük resmi ödenmiş olarak teslim edilecek” demek, tedarikçinin, malları müşterinin bulunduğu ülkede KDV uygulaması açısından yerel bir satış yapılmak üzere teslim etmesi gerekiyor demektir. Bu durumda, Birleşik Krallık’taki tedarikçinin malları AB’ye ithal etmesi gerekir ve bu ilk sorunu ortaya çıkarır.
Birlik Gümrük Kodu (UCC) kapsamında, malları gümrük yetkilisine sunan firma (beyan eden), AB içinde kurulmuş bir işletme olmalıdır. AB içinde kurulmuş olan ve mal ithalatı yapan bir işletme hem ithalatçı hem de beyan eden firma olabilir. AB sınırları dışında kurulmuş olan bir işletme ithalatçı olabilir ancak beyan eden firma olamaz. Bu durumda AB dışındaki ithalatçı, AB içinde kurulmuş bir işletmeyi “dolaylı gümrük komisyoncusu” olarak tayin etmelidir. Bu gümrük komisyoncusu, ödenmesi gereken gümrük vergilerinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaktır ve riskler nedeniyle bu hizmetleri veren çok fazla firma bulunmamaktadır. Bu nedenle satıcı, gerekli teslimatı zamanında yapmak – veya genel olarak teslimat yapabilmek – için dolaylı gümrük komisyoncusu olarak çalışacak birini bulamadığında sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getiremeyebilir.
Yerel KDV konularını anlamak
Bir tedarikçi, bu engeli aşmayı başarırsa, ardından satışta uygulanan yerel KDV konusu gelir. Tedarikçi KDV için kayıt yaptırıp satış faturasına KDV mi uygulamalıdır, yoksa sorumlu sıfatı ile KDV mi geçerlidir? Ve müşteri, tedarikçinin sınırda ödediği, geri ödenmeyen gümrük masraflarını ödeyecek midir?
Buradaki önemli husus, DDP koşullarıyla imzalanan bir sözleşmenin satış ekibi için daha kolay olması ancak ileride ciddi sorunlara neden olabilmesidir. Birleşik Krallık’taki tedarikçiler, mümkün olan durumlarda DDP’den farklı teslim koşulları üzerinde anlaşmaya çalışmalıdır.
AB içindeki depo tesisleri
Birleşik Krallık’taki bazı tedarikçiler, gecikme olasılığını azaltmak amacıyla teslimatlarını yapmak için AB içinde depo tesisleri kuruyor. Hem KDV’yi hem de doğrudan vergileri etkileyebilecek bir konu, deponun kalıcı veya sabit bir kuruluş sayılıp sayılmadığı sorusudur. Bu yazıda biz sayılmadığını varsayıyoruz – ancak kalıcı bir kuruluşun bulunması durumunda dolaylı gümrük komisyoncusu görevlendirmeye gerek kalmaz.
İthalatta KDV nasıl yönetilmeli
Birleşik Krallık’taki tedarikçi, malları AB’deki depoya getirdikten sonra, müşterilere teslimat yapacaktır. Burada önemli bir husus, ithalat KDV’sinin nasıl ödeneceğidir. Bazı Üye Devletler, sorumlu sıfatıyla ithalat KDV’sini KDV iadesine kadar erteleme imkânı sunuyor. Bu gibi durumlarda, kurallara uyulduğu ve işletme KDV’yi tam olarak geri alabildiği müddetçe ithalat KDV’si indirimi yapılabiliyor. Mallar, ithalat KDV’sinin önce ödendiği ve daha sonra kesildiği bir Üye Devlete ithal ediliyorsa, bu işlemin nerede yapılacağı konusu önem kazanıyor. Halihazırda KDV kaydı varsa, KDV normal şekilde KDV iadesi üzerinden geri alınabiliyor. Ancak, ithalatın yapıldığı Üye Devlette yurtiçi satışlar için sorumlu sıfatıyla KDV mekanizması varsa, AB’de kurulu olmayan bir tedarikçinin ithalat KDV’sini geri alması için 13. Direktif kapsamında başvuruda bulunması gerekiyor. Bu durumun söz konusu olduğu Üye Devletlerden biri İspanya, zira burada mütekabiliyet kuralları uygulanıyor ve bu nedenle tüm işletmeler 13. Direktif kapsamında talepte bulunamıyor.
Dolayısıyla, bir tedarikçi AB içinde bir depo kullanmayı veya DDP üzerinden satış yapmayı planlıyorsa, ilk olarak olası akışların haritasını çıkarması ve ardından KDV ile ilgili olumsuz bir durumun oluşabileceğini anlamak için KDV muamelesini belirlemesi gerekiyor. Bu tip depo işlemlerindeki planlama fırsatlarını ve olası tuzakları başka bir yazıda inceleyeceğiz.
Kasım 2021’de Belçika Başbakanlık Arşiv Dairesi, işletmelerle kamu kurumları arasındaki (B2G) belli başlı işlemlerde uygulanan e-fatura zorunluluğunu genişletmek için ülkedeki kamu ile yapılan tüm işlemlerde e-fatura kullanma zorunluluğu getiren bir Taslak Kraliyet Kararnamesi yayınladı. Bu zorunluluk, belli bölgelerin (Brüksel, Flanders, Wallonia) merkezileşmiş kamu kurumlarının tedarikçileri için zaten uygulanmaktaydı. Ancak ileride uygulama, Belçika’daki tüm bölgeleri kapsayacak.
Aşamalı yaklaşım
Belçika’da kamu kurumlarının tedarikçileri için e-fatura kesme zorunluluğu, aşağıdaki aşamalı yaklaşım ile hayata geçecek:
Eylül 2022: Tutarı 214.000 Euro’nun üzerinde olan kamu ihaleleri için, kararnamenin Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından altı ay içinde ve her ayın ilk günü e-fatura kesilmesi zorunlu olacak.
Mart 2023: Tutarı 30.000 Euro ve üzeri olan kamu ihaleleri için kararnamenin Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından 12 ay içinde ve her ayın ilk günü e-fatura kesilmesi zorunlu olacak.
Eylül 2023: Tutarı 30.000 Euro’nun altında olan kamu ihaleleri için kararnamenin Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından 18 ay içinde ve her ayın ilk günü e-fatura kesilmesi zorunlu olacak.
Tutarı 3.000 Euro’nun altında olan ihaleler uygulamadan muaf olacak.
2014/55/EU sayılı Direktifin iç hukuka aktarılmasının ardından, Belçika’daki tüm devlet kurumları kamu ihalelerinde e-fatura almak ve işlemek zorunda. Bu yeni ulusal mevzuat ile Direktifin kapsamı genişletiliyor ve tüm tedarikçilerin federal hükümete e-fatura kesmesi zorunlu hale getiriliyor.
İşletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluluğuna doğru yolculuk sürüyor
B2G işlemlerde yaşanan bu gelişmeler hikayenin sonu değil, sadece başlangıcı. Belçika Maliye Bakanı Vincent Van Peteghem, Ekim 2021’de yaptığı duyuruda kamununB2G işlemlerde e-fatura zorunluluğunu işletmeler arası (B2B) işlemlere de getirmeyi istediğini belirtmişti. Ancak resmi kaynaklar henüz zorunluluğun ve gelecekteki uygulamanın ayrıntılarına ilişkin resmi bilgi paylaşmadı. Duyumlarımıza göre, B2B işlemlerde e-fatura zorunluluğuna ilişkin mevzuat teklifi 2022’de yayınlanacak ve uygulama süreci 2023’te gerçekleşecek.
Öte yandan, geçen hafta çıkarılan ve AB’de uyumlu ve zorunlu e-fatura uygulamasını güçlü şekilde destekleyen Avrupa Parlamentosu Tasarısı konusunda görünüşe göre Belçika sabırlı davranacak ve en azından Komisyon AB’de e-fatura ve raporlama konularının nasıl yönetileceğine ilişkin bir öneri hazırlayana kadar bekleyecek.
E-fatura alanında son dönemde gördüğümüz diğer birçok ulusal inisiyatifin aksine, Avustralya’nın işletmeler arası faturalar için sürekli işlem denetimlerini veya hükümet portalının kullanımını gündeme alma planı bulunmuyor.
Yakın zamandaki kamuoyuyla istişare sürecinden anlaşıldığı kadarıyla, şu anda Avustralya’da asıl hedef işletmelerin elektronik faturaya geçişini hızlandırmanın yollarını bulmak. Bu istişare süreci, hükümetin Kasım 2020’de başlattığı ve işletmelerin nezdinde e-fatura kullanımının değerini artırma ve iş farkındalığını ve kullanımını yaygınlaştırma konusunda hükümetin ciddi bir çaba göstermesini sağlayan “İşletmelerin e-faturaya zorunlu olarak geçmesi için seçenekler” konulu bir önceki girişimin inşa ettiği temel üzerinden ilerliyor.
Avustralya hükümeti tüm hükümet kurumları için 1 Temmuz 2022’den itibaren PEPPOL üzerinden e-fatura almayı zorunlu hale getirmenin yanı sıra, işletmeler arası işlemlerde de e-fatura kullanımını yaygınlaştırmaya çalışıyor ancak bunun için işletmelere elektronik fatura zorunluluğu getirme yöntemini kullanmak istemiyor. Bunun yerine İşletmelerin e-Fatura Hakkı (BER) uygulaması öneriliyor.
İşletmelerin e-Fatura Hakkı (BER) Nedir?
Hükümetin önerisi kapsamında işletmeler, ticaret yaptıkları kuruluşlardan kağıt fatura yerine PEPPOL ağı üzerinden e-fatura göndermelerini isteme hakkına sahip olacak.
İşletmelerin bu talepleri göndermek ve almak için sistemlerini PEPPOL üzerinden e-fatura alabilecek şekilde kurmaları gerekecek. İşletmeler bu sistemi kurduktan sonra, ‘hakkını’ kullanabilecek ve diğer şirketlerin PEPPOL üzerinden e-fatura göndermesini talep edebilecek.
Mevcut öneriye göre BER üç aşamada uygulanacak; ilk aşamada büyük işletmeler, sonraki aşamalarda ise küçük ve orta ölçekli işletmeler uygulama kapsamına alınacak. BER için olası uygulama takvimi aşağıdaki şekilde olacak:
1 Temmuz 2023’ten itibaren: Tüm işletmeler, büyük işletmelerden PEPPOL üzerinden e-fatura isteme hakkına sahip olacak. Büyük işletmeler, geçerli bir talep gelmesi durumunda, yasal olarak PEPPOL üzerinden e-fatura kesmekle yükümlü olacak.
1 Temmuz 2024’ten itibaren: Tüm işletmeler orta ve büyük işletmelerden PEPPOL üzerinden e-fatura talep etme hakkına sahip olacak. Orta ve büyük ölçekli işletmeler, geçerli bir talep gelmesi durumunda, yasal olarak PEPPOL üzerinden e-fatura kesmekle yükümlü olacak.
1 Temmuz 2025’ten itibaren: Tüm işletmeler, PEPPOL üzerinden e-fatura isteme hakkına sahip olacak. Bu kapsama giren tüm işletmeler, geçerli bir talep gelmesi durumunda, yasal olarak PEPPOL üzerinden e-fatura kesmekle yükümlü olacak.
E-faturaya geçişi desteklemek için ilave tedbirler
Avustralya’da işletmeler arası e-fatura kullanımını yaygınlaştırmaya dönük BER girişimi, işletmeleri bu yönde desteklemek üzere önerilen diğer bazı girişimlerle de destekleniyor. Bu tedbirlerden biri, PEPPOL sistemiyle uyumlu elektronik veri değişimi (EDI) ağlarının kurulması. Özellikle birden fazla EDI sistemi kullanan büyük işletmelerle iş yapan küçük işletmeler için EDI ağları, PEPPOL sistemi üzerinden e-fatura kullanımının yaygınlaşmasını engelleyeceğinden, birden fazla EDI sistemi kullanan işletmeler için PEPPOL sistemiyle uyumlu EDI ağlarının kurulması masrafları azaltabilir. Ayrıca hükümet, e-fatura kullanımını, satın almadan ödemeye kadar olan tüm sürece (P2P) yaymayı değerlendiriyor. E-faturayı da kapsayan verimli ve standartlaştırılmış bir P2P sisteminin benimsenmesi gündeme gelirse, işletmeler e-fatura kullanımından daha fazla değer elde edebilir.
Son olarak, e-faturanın ödemelerle entegrasyonu da e-fatura kullanımını artırmak için önerilen yöntemlerden bir diğeri. Bu sayede işletmeler, tedarikçilerden gelen faturaları doğrudan kendi muhasebe yazılımlarına alabilecek ve bu faturaları kendi ödeme sistemleri üzerinden ödeyebilecek.
Önerilen tedbirlerin e-faturanın yaygınlaştırmasını hızlandırmada ne kadar etkili olacağı ve zorunlu e-fatura kullanımı tüm dünyada yaygınlaşırken Avustralya hükümetinin e-fatura zorunluluğu getirmemekle doğru kararı verip vermediğini ileride göreceğiz.
İspanya Maliye Bakanlığı, işletmelerin ve meslek sahiplerinin faturalandırma süreçlerini destekleyen yazılım ve sistemlere ilişkin gereklilikleri belirleyecek olan düzenleme taslağını yayınladı. Yeni yasa, mevcut fatura kesme süreçlerini ciddi şekilde etkileyecek. Düzenlemeye göre Ocak 2024’ten itibaren fatura içeriğine ilişkin kare kod gibi yeni gerekliliklerin uygulanması ve fatura kayıtlarının oluşturulması zorunlu olacak.
Düzenleme aynı zamanda İspanya’daki ticaret sektörünü, özellikle de KOBİ’leri, mikro girişimleri ve serbest çalışanları dijitalleşmenin taleplerine uyumlu hale getirmeyi amaçlıyor. Bunun için işletmelerin ve girişimcilerin muhasebe, faturalandırma ve yönetim süreçlerini destekleyen bilgisayar programlarının standartlaştırılması ve modernleşmesi gerekli görülüyor.
Düzenlemenin kapsamı
Düzenleme, herhangi bir ekleme, eksiklik veya değişiklik olmadan fatura kayıtlarının bütünlüğünün ve korunmasının sağlanması, erişilebilir, okunabilir ve izlenebilir olması ve değiştirilemeyecek şekilde tutulmasını sağlamak için sistemlerin uyması gereken gereklilikleri ortaya koyuyor.
Aşağıdaki vergi mükellefleri, düzenlemede yer alan yeni kurallara tabi olacak:
Muaf veya kısmen muaf olan kuruluşlar haricinde, kurumlar vergisine tabi olan vergi mükellefleri.
Ekonomik faaliyetlerle gelir sağlayan gerçek kişilere uygulanan gelir vergisine tabi olan vergi mükellefleri.
İspanya’da daimî bir işyeri olan ancak İspanya’da ikamet etmeyen kuruluşlara uygulanan gelir vergisine tabi olan vergi mükellefleri.
Gelir tahsis sistemi altında ekonomik faaliyetlerde bulunan kişi ve kuruluşlar.
Yukarıdaki kategoriler kapsamına girmeyen şirketler düzenlemelere uymak zorunda değil ancak söz konusu kategorilerde yer alan şirketler 1 Ocak 2024’ten itibaren bilgisayar sistemlerini bu düzenlemeye uygun hale getirmekle yükümlü.
Fatura içeriğine ilişkin yeni gereklilikler: Tanımlama kodu ve kare kod
İşletmelerin ve serbest çalışanların faturalandırma süreçlerini destekleyen bilgisayar sistemleri veya elektronik sistemler ve programlar tarafından oluşturulan faturalarda, Maliye Bakanlığı’nın belirlediği teknik ve işlevsel özelliklere uygun şekilde oluşturulmuş bir alfa numerik tanımlama kodunun ve kare kodun yer alması gerekiyor.
Faturalandırma sisteminin gereklilikleri
Faturalandırma süreçlerini destekleyen bilgisayar sistemlerinin aşağıdakileri yapabilmesi gerekiyor:
Her mal veya hizmet teslimi için, faturanın kesilmesi sırasında veya faturanın kesilmesinden hemen önce bir faturalandırma kaydı oluşturulmalı.
Bilgisayar sistemi, oluşturulan tüm faturalandırma kayıtlarını, sürekli, güvenli, doğru, eksiksiz, otomatik, ardışık, anlık ve güvenilir şekilde Devlet Vergi İdaresi Kurumu’na (AEAT) gönderebilmeli.
Sistem izlenebilir olmalı ve veri oluşturma sekansını doğrulamalı. Tüm sistem operasyonlarını ve kullanım sırasında gerçekleşen olayları toplayan bir olay günlük kaydı oluşturulmalı.
Oluşturulan kayıtlar kullanıcı tarafından veya dahili veya harici yollardan değiştirilebilir olmamalı.
Sistemler, gerekliliklere ve elektronik imzaya uygun şekilde faturalandırma kayıtlarına bir parmak izi veya ‘hash’ eklemeli.
Bu amaçlarla tüm bilgisayar sistemlerinin düzenlemede belirtilen tüm gerekliliklere uyacaklarını bir “sorumluluk açıklamasıyla” göstermesi isteniyor. Maliye Bakanlığı, daha sonra yeni bir düzenlemeyle söz konusu sorumluluk açıklamasında asgari olarak yer alması gereken hususları belirleyecek.
Faturalandırma kaydının içeriği ve kayıtların isteğe bağlı olarak iletilmesi
Faturalandırma kayıtları, içerikle ilgili olarak düzenlemede belirlenen bazı gerekliliklere uygun olmak zorunda.
Fatura yükümlülüklerini yerine getirmek için bilgisayar sistemleri kullanan vergi mükellefleri, isteğe bağlı olarak, bilgisayar sistemlerinin oluşturduğu tüm faturalandırma kayıtlarını elektronik yollardan otomatik şekilde AEAT’ye gönderebilir. AEAT’nin göndereceği resmi kabul iletisi şeklindeki yanıt otomatik olarak bu kayıtların, vergi mükellefine ait satış ve gelir defterlerine işlendiği anlamına gelecek.
Vergi idaresi denetimleri
AEAT bilgisayar sisteminin bulunduğu veya kullanıldığı konuma bizzat giderek veri kayıtlarına derhal tam erişim isteyebilir ve uygun durumlarda tam erişim için gerekli kullanıcı adını, parolayı ve diğer güvenlik anahtarlarını alabilir.
AEAT faturalandırma kayıtlarının bir nüshasını talep edebilir ve şirketler bunu elektronik formatta fiziksel veya elektronik yöntemlerle AEAT’a sunabilir.
İşletmeler arası e-fatura zorunluluğunda uygulama
Düzenleme, Kongre’de hala görüşülen ve onaylanması beklenen işletmeler arası e-fatura zorunluluğuna ilişkin kararname taslağı için belli bir kural içermiyor. Ancak, zorunluluk onaylanırsa, bu kararname taslağı kapsamında kesilen tüm işletmeler arası e-faturalar bu düzenlemede yer alan yeni kurallara uygun olmak zorunda olacak.
Sonraki adımlar
Bu yeni düzenleme İspanya’nın sürekli işlem denetimlerine doğru daha fazla ilerlemesini sağlamasa da önerinin Portekiz’deki fatura gereklilikleriyle birçok benzer yönü bulunuyor.
Bu kuralları ortaya koyan karar tasarısı 11 Mart 2022’ye kadar kamuoyunun istişaresine açık kalacak. Karar tasarısı onaylandıktan sonra Maliye Bakanlığı yeni gerekliliklere uymak için gerekli teknik ve işlevsel koşulları ve faturalandırma kayıtlarında şirketlerin paylaşması gereken bilgilerin yapısını, içeriğini, ayrıntılarını, formatını, tasarımını ve özelliklerini yayınlayacak.
Maliye Bakanlığı ayrıca parmak izi veya ‘hash’ kullanımında uygulanacak imza politikası ve gerekliliklere ilişkin gereklilikleri de yayınlayacak. Bu ayrıntılar yayınlandıktan sonra, İspanya’nın Portekiz’in yolundan mı gideceği, yoksa kendi yolunu mu çizeceği netleşmiş olacak.
Harekete Geçin
Güncel dijital vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için