AB üyesi bazı devletler, KDV açıklarını kapatmak, gelirlerini artırmak ve ekonomi verileri üzerinde daha fazla denetim sahibi olmak amacıyla sürekli işlem denetimini uygulamaya koyuyor. Öte yandan bu ülkelerin benimsediği sürekli işlem denetimi rejimleri tek tip olmaktan çok uzak. Şimdiye kadar İtalya, yurt içi akışlarda e-fatura zorunluluğunu getirmek için KDV Yönergesinde değişiklik yaptıran tek ülke oldu. Macaristan ve İspanya gibi diğer ülkeler, bunun yerine e-raporlama yaklaşımını benimsedi; bu yaklaşım, e-faturayı zorunlu hale getirmediği için Avrupa Konseyi’nin değişiklik yapması gerekliliğini ortadan kaldırıyor.

Mevcut durum

Ülkelerin sürekli işlem denetimine yönelik bu hamleleri Avrupa Komisyonu’nun dikkatinden kaçmadı ve Komisyon, sürekli işlem denetiminde mevcut manzarayı değerlendirmek ve yeni teknolojileri ve iş süreçlerinin dijitalleşmesini içeren farklı senaryoları analiz etmek için bir çalışma yaptırdı. Bu çalışma genel olarak “Dijital Çağda KDV” şeklinde adlandırılıyor. Çalışmada, sürekli işlem denetimi rejimlerinin analizi, platform ekonomisinde KDV işlemi ve tek bir AB kimlik numarasının oluşturulması yer alıyor.

Çalışmanın son hali henüz yayınlanmamış olsa da, ilk bulgular bazı forumlardaki tartışmalarda ele alındı. Çalışmada, Avrupa’da sürekli işlem denetiminin var olduğu ve güney ile orta ve doğu Avrupa’nın yerel uygulamalarda ön safta yer aldığı tespit edildi. Bu aynı zamanda Üye Devletlerin sürekli işlem denetiminin yerel versiyonlarını tek tipleşmemiş ve standartlaşmamış bir şekilde uyguladığı anlamına geliyor ve bu durum çok uluslu şirketlerde ve sınır ötesi ticarette bir yük yaratıyor.

Geleceğe Bakış

Çalışmanın amaçlarından biri, sürekli işlem denetimi kuralları altında işlem yapan vergi daireleri ve işletmeler için maliyet-fayda analizini yapmak. Çalışmada, gerçek zamanlı raporlama, zorunlu e-fatura ve periyodik raporlama (SAF-T programları dahil) gibi birkaç yaklaşım inceleniyor. Araştırmada, sürekli işlem denetimi modeli için AB çapındaki standartları/platformları göz önünde tutulması ve işleri olduğu gibi sürdürme (ancak Üye Devletlerin zorunlu e-fatura programlarını uygulamadan önce istisna kararı verilmesi gerekliliğinin ortadan kaldırılması) olasılığının da analiz edilmesi bekleniyor.

Sürekli işlem denetimleri AB’nin gündeminde

“Dijital Çağda KDV” AB’nin gündeminde sürekli işlem denetimiyle ilgili tek proje değil. İtalya aynı zamanda Avrupa Konseyi’nden, e-fatura zorunluluğu için ülkeyle ilgili değişikliğin geçerlilik süresinin uzatılmasını talep etti. Mevcut tartışmalar, özellikle de İtalya’da 2 milyar Euro’dan fazla kamu geliri artışı sağlanacağı beklentisi, “Dijital Çağda KDV” girişiminin sonuçlarını ciddi şekilde etkileyebilir.

Sonraki adımlar

Çalışmanın yayınlanmasının ardından Avrupa Komisyonu’nun, Avrupa’da sürekli işlem denetiminin geleceğini, tek bir AB KDV sicilinin oluşturulmasını, şu anda kapsam dışında olan işlemler ve aktörler için One-Stop-Shop (OSS) programının genişletilmesini ve platform ekonomisindeki KDV işlemlerini tartışmak üzere kamuoyuyla istişare süreci başlatması bekleniyor. İstişare sürecinin, içinde bulunduğumuz çeyrek bitmeden önce başlatılacağı tahmin ediliyor.

Harekete Geçin

Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

Suudi Arabistan’da E-fatura sisteminin birinci aşaması 4 Aralık 2021’de uygulanmaya başlanmıştı. Bir yandan birçok işletme hala bir çözüm uygulamaya çalışırken, Suudi vergi dairesi kendi resmi internet sitesinde konuyla ilgili ayrıntılı bilgiler yayımlamaya devam ediyor.

En son yapılan duyurulardan biri, birinci aşama için e-fatura kullarını ihlal edenlere hükümet tarafından uygulanacak olan cezalarla ilgili. Duyuru şimdilik sadece Arapça dilinde yayımlandı.

Duyurunun ayrıntıları

Duyuruda ZATCA (Zekat, Vergi ve Gümrük Müdürlüğü), ihlal türüne ve ihlalin kaç kez tekrarlandığına göre uygulanacak olan cezaların detaylarını açıklıyor. İhlal bir kez gerçekleşirse 50.000 SAR’a kadar (yaklaşık 13.330 dolar) ceza uygulanabilecek. E-faturaların aynı anda birden fazla zorunluluğu ihlal edebileceği düşünüldüğünde, her bir fatura için ödenecek ceza çok daha yüksek olabilir.

Ceza uygulanacak olan muhtelif durumlar aşağıdaki şekilde sıralanıyor:

Peki bundan sonra ne olacak?

Yeni cezaların açıklanması, Suudi vergi dairesinin yeni e-fatura sistemini zamanında uygulamaya koyma konusundaki kararlılığını gösteriyor.

Birinci aşamanın başarılı olması, vergi dairesi için ikinci aşamanın kapsamını belirleme konusunda önemli bir parametre olacak. ZATCA, aşamalı uygulama döneminde kapsama giren vergi mükelleflerine hükümet tarafından altı ay önceden bildirimde bulunulacağını duyurmuştu.

Harekete Geçin

Suudi Arabistan Dijital Vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.

Global vergi yazılımı lideri olarak, Türkiye’de sunduğumuz e-fatura çözümünün SAP® sertifikası aldığını bildirmekten mutluluk duyuyoruz. Linke tıklayarak inceleyebileceğiniz sertifika, Türkiye için geliştirdiğimiz e-fatura çözümünün SAP prosedürleri ile teknik uygunluğu ve güvenilirliğinin onaylanması açısından oldukça önemli.

Verginin dijitalleştirilmesi gün geçtikçe yaygınlaşırken, işletmelerin iş yaptıkları her yerde kendilerini destekleyen ve artan denetim riskine karşı koruma sağlayan gerçek zamanlı vergi hesaplaması çözümüne duydukları ihtiyaç da sürüyor.

Muhasebe ve bilişim teknolojileri departmanlarının yoğun uzmanlığının yanı sıra şirketler için teknolojik altyapı yatırımlarını da gerekli kılan e-dönüşüm sürecini, servis sağlayıcıları aracılığıyla sürdürmek şirketlere birçok avantaj kazandırıyor.

Uyumluluk riskini azaltarak e-fatura süreçlerini basitleştirin

E-dönüşüm süreçlerini tasarlarken, şirketlerin göz önünde bulundurması gereken birden fazla konu mevcuttur. Özellikle SAP kullanan işletmelerin hem SAP içerisindeki süreçler hem de GİB bağlantısı konularında desteğe ihtiyaçları vardır. Bu kapsamda uçtan uca servis sağlayan, hem SAP süreçlerinde gereken desteği verebilen, hem de alanında uzman ve GİB uyumluluğuna hâkim bir sağlayıcıyla çalışmak operasyonel verimliliği maksimum seviyeye taşır.

Sovos SAP e-Fatura Çözümümüz, şirketlerin elektronik faturalarını Gelir İdaresi Başkanlığı düzenlemelerine göre kolayca yönetmelerini sağlayarak uçtan uca desteği sayesinde süreçlerin her adımının tek noktadan yürütülmesine imkân tanıyor. Sunduğumuz SAP sertifikalı entegrasyon, SAP teknolojilerini kullanan işletmelerin değişikliklere kolayca ayak uydurabilmesine ve kendi dijital dönüşümlerini aksatmadan sürdürebilmesine yardımcı oluyor.

Harekete Geçin

Sağlam adımlarla ilerlediğimiz e-dönüşüm yolunda; güvenilir ve kaliteli yazılımlar geliştirerek karmaşık e-belge uyumluluk süreçleri için tam kapsamlı çözümler sunmaya devam ediyoruz.

Almanya’da vergi kaçakçılığıyla mücadele etmek ve Alman piyasasının Avrupa’daki rekabetçiliğini artırmak için sürekli işlem denetimlerinin (CTC) uygulanması konusunda farklı kurumlar arasında giderek yükselen bir tartışma süregidiyor.

CTC reformunun destekçileri

Almanya’da CTC’lerin destekçileri arasında iş dünyasının dostu Özgür Demokratik Parti’nin (FDP) parlamentodaki grubu, Alman Elektronik Faturalandırma Derneği (VeR) ve Alman Bundesrechnungshof (Federal Denetim Bürosu) adlı bağımsız yargı organı yer alıyor.

Almanya’da kısa süre önce düzenlenen hükümet seçimlerinde ortaya çıkan koalisyonun ortakları (Sosyal Demokrat Parti (SPD), FDP ve Yeşiller Partisi) arasındaki vergi politikasıyla ilgili görüşmelerde de bu konunun gündeme geldiğini gördük.

Tartışmalar henüz kavramsal düzeyde olsa da, yeni olası koalisyonda yer alacak partiler bu alanda reform için siyasi irade gösteriyor.

CTC reformuyla ilgili öneriler

Özel olarak Alman Bundesrechnungshof, Maliye Bakanlığı’na, KDV dolandırıcılığıyla mücadele etmek için etkili bir sistem olarak blockchain teknolojisini kullanan gerçek zamanlı bir raporlama sistemi önerisi götürdü. Öte yandan öneri, bu tür tedbirlerin önerilmesinden ve uygulanmasından önce maliyet-fayda analizi yapılması gerektiği gerekçesiyle kabul edilmedi.

Parlamenter sürecin bir parçası olarak FDP “faturaların oluşturulması, test edilmesi ve iletilmesi için ülke çapında İtalya’daki SDI sistemine benzer bir elektronik raporlama sisteminin yürürlüğe konması” için çağrıda bulundu. Almanya’da önde gelen sektör derneği VeR, şirketlere ve Alman ekonomisine çok sayıda avantaj sağlayacağını belirterek öneriyi memnuniyetle karşıladı.

VeR’nin, İtalya modelinin Avrupa için bir yol haritası olarak kullanılıp kullanılamayacağına ilişkin yaptığı çalışmaya göre, sistem İtalya’da KDV açığını azaltmaya anlamlı bir katkı yapmış olmasa da e-fatura kullanımının şirketler ve İtalyan ekonomisi için sağladığı avantajlar ikna edici. Raporda, İtalya’daki vergi ödeme sisteminin tüm Avrupa için olmasa da Almanya’da KDV’nin dijitalleştirilmesi için bir model olarak kullanılabileceği sonucuna varılıyor. Ayrıca, VeR uzmanları, Almanya’da bu tür bir CTC sisteminin geliştirilmesi için kendi bilgi birikimlerini de sunuyor.

Sonuç: Almanya CTC sistemini yürürlüğe koyan bir sonraki AB ülkesi mi olacak?

Görünüşe göre Almanya’da CTC sisteminin uygulanması – İtalya, Fransa ve Polonya gibi Üye Devletlerin ayak izlerini takip ederek – giderek ilgi çeken bir konu haline geliyor ve koalisyon ortakları şu anda iktidarda olan partinin yerine geçecek olan bir koalisyon için anlaşma sağlayabilirse CTC sistemi gerçekten uygulanabilir.

Harekete Geçin

Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

E-dönüşümün teknolojiye paralel olarak hızla yayılmasıyla birlikte “e-fatura” ve “e-arşiv fatura” kavramları iş süreçlerinin merkezine yerleşti. Şirketlerin sıklıkla duyduğu bu iki uygulamanın tam olarak ne anlama geldiğini ve iki uygulama arasındaki farkları sizler için derledik.

E-Fatura Nedir?

Türkiye’de 397 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile hayata geçirilen e-fatura, bir faturada bulunması gereken tüm bilgilerin içerisinde yer aldığı elektronik bir belge türüdür. Veri format ve standardı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenir. Kağıt faturadan farklı olarak, e-faturada alıcı ile satıcı arasındaki karşılıklı fatura iletimi güvenli, elektronik bir ortamda gerçekleşir; zaman ve maliyet tasarrufu sağlar. E-fatura, kâğıt fatura kullanıldığı dönemlerde kargo ile gönder-al sürecinde yaşanan aksaklıkları ortadan kaldırırken, kağıt tüketimini de ciddi bir oranda azaltır.

E-fatura, dünyanın dört bir yanında gerçekleşen ve Türkiye’nin de bir parçası olduğu dijital dönüşüm sürecinin önemli adımlarından biri. Bilgi işlem altyapısı yeterli olmayan e-fatura mükellefleri hem dünyada hem de Türkiye’de bu uyum sürecini özel entegratör olan firmalar ile çalışarak yönetiyor.

E-Fatura Zorunluluğu Kimleri Kapsar?

E-Arşiv Fatura Nedir?

E-arşiv fatura, e-fatura kullanan işletmelerin e-fatura kapsamı dışındaki vergi mükelleflerine ve nihai tüketiciye düzenledikleri faturalardır. E-fatura kullanıcıları faturalarını sadece kendileri gibi e-fatura kullanıcılarına gönderebilir. E-arşiv, bu faturaların e-fatura kullanıcısı olmayanlara da elektronik ortamda gönderilebilmesi için kullanılır. E-arşiv fatura uygulamasından yararlanmak isteyen mükelleflerin öncelikle e-fatura kullanıcısı olmaları gerekir.

E-Arşiv Fatura Zorunluluğu Kimleri Kapsar?

E-Fatura ile E-Arşiv Fatura Arasındaki Farklar Nelerdir?

E-Fatura:

E-Arşiv Fatura:

Harekete Geçin

Türkiye’deki elektronik fatura süreci hakkında detaylı bilgi almak için infografiğimize göz atabilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

Suudi yetkililer, KDV Uygulama Regülasyonunda (VATIR) bazı değişiklikler yapılmasını öngören bir Taslak yayımladı. Taslak hakkında ilgililer görüş ve önerilerini sundu.  

VATIR’de neden değişiklik yapılması öneriliyor?

Zekat, Vergi ve Gümrük Müdürlüğü’ne (ZATCA) göre değişikliklerin amacı, e-faturayla ilgili hükümleri ve gereklilikleri VATIR ile uyumlu hale getirmek. VATIR, KDV Yasası’nın hükümlerinin nasıl uygulanacağını ayrıntılı olarak açıklayan ikincil bir mevzuat.

VATIR taslağı e-fatura düzenlemesinden önce hazırlandığından ve hem basılı hem de elektronik faturalarla ilgili hükümler içerdiğinden, önerilen düzenlemelerin e-fatura kurallarıyla ilgili değişikliklerle ilgili olması bekleniyor. Bu durum, ZATCA’nın, vergi reformunun kademeli olarak uygulanması sürecinde aldığı derslerden hareketle, potansiyel sorunları çözmeye ve eksiksiz, çok yönlü bir çerçeve sunmak için gerekli alanlarda süreçleri uyarlamaya hazırlandığını gösteriyor.

Neler değişecek?

Önerilen değişiklikler, VATIR’ın birkaç önemli maddesinde yapılacak.

Madde 53’te “Vergi Faturaları” ile ilgili kurallar belirleniyor. Bu maddede yapılması önerilen düzenlemelerde, vergi faturası kesilmesinin gerekli olduğu durumların kapsamı genişletiliyor ve daha fazla durum sayılıyor (örn. devletler arası tedarik, mal ve hizmet ihracatı), otomatik ve üçüncü taraflarca kesilen faturalar, özet faturalar, sadeleştirilmiş fatura kesilebilecek durumlar ve sadeleştirilmiş vergi faturasının kesilme zamanıyla ilgili kurallar değiştiriliyor. Madde yeni eklenen 10. paragraf ile ZATCA’ya belli vergi mükelleflerini e-fatura kapsamından muaf tutma yetkisi veriliyor.

Madde 54’te “Alacak ve Borç Dekontları” ile ilgili kurallar öngörülüyor. Önerilen değişikliklerin hedefinde, alacak ve borç dekontlarının kesilmesi ve dekontların içeriğiyle ilgili gereklilikler bulunuyor.

Madde 66’da iki yeni fıkra eklenerek “Kayıtlar” kavramıyla ilgili kurallar belirleniyor. Birinci fıkrada “Nihai hesaplar ve nihai bilanço doğrudan bilgisayardan alınabilir. Bazı muhasebe kalemlerinde geleneksel bilgisayarlı muhasebe yöntemi kullanılıyorsa, tüm mahsuplaşma girişleri Arapça dilinde olmalıdır” ifadesi yer alıyor. İkinci fıkrada e-fatura düzenlemesine tabi olan tüm vergi yükümlülerinin faturalarını e-fatura düzenlemesine uygun şekilde saklaması gerektiği belirtiliyor.

Bu değişiklikler, vergi mükelleflerinin vergi faturalarını ve kredi-alacak dekontlarını kesmek ve bu belgeleri ilgili saklama kurallarına göre saklamak üzere süreçlerinde gerekli değişiklikleri yapmaya hazır olması gerektiği anlamına geliyor.

VATIR için sonraki adım ne olacak?

ZATCA, önerilen değişikliklerle ilgili gönderilen geri bildirimleri inceledikten sonra bunları göz önünde tutarak değişikliklere son halini verecek. Bunun ardından, VATIR’ın değiştirilmiş versiyonu yayınlanacak. Suudi Arabistan’da KDV dijitalleştirme süreci devam ediyor ve bu nedenle KDV ve KDV denetimleriyle ilgili kurallar da dönüşümden geçiyor. Suudi Arabistan’da özellikle e-fatura sisteminin 4 Aralık 2021’de yürürlüğe girmesinin ardından KDV ile ilgili daha fazla gelişme ve değişiklik olması beklenebilir.

Harekete Geçin

Suudi Arabistan Dijital Vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), 10 Kasım 2021 tarihinde yaptığı duyuru ile 509 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin uygulama alanını genişleten taslak bir tebliğ yayımladı. Taslak Tebliğ ile e-fatura ve e-irsaliye uygulamalarına geçme zorunluluğu için halihazırda mevcut olan brüt satış hasılatı sınırı aşağı çekilerek daha fazla mükellefin zorunlu olarak bu uygulamalara geçiş yapması öngörülüyor.

Bir diğer değişiklik ise e-arşiv fatura yükümlüsü olmayan mükellefler bakımından e-arşiv fatura olarak düzenlenmesi gereken faturaların toplam tutarının düşürülmesi şeklinde yer alıyor. Turizm ve demir çelik sektöründe faaliyet gösteren bazı mükellef grupları için de sektörel bazlı zorunlu geçiş hallerinin getirilmesi Taslak Tebliğ ile getirilen bir başka yenilik. Son olarak e-döviz alım satım belgesi ile e-gider pusulası, Taslak Tebliğ’in değişiklik öngördüğü diğer iki elektronik belge türü.

E-Faturanın Kapsamı Genişliyor

Taslak Tebliğ ile aşağıda yer alan mükellef gruplarının e-fatura uygulamasına zorunlu geçişleri öngörülmektedir:

Söz konusu şartları sağlayan mükelleflerin ilgili şartı sağladıkları ilgili hesap dönemini izleyen yedinci ayın başına kadar başvurularını ve fiili geçiş hazırlıklarını tamamlayarak e-Fatura uygulamasına geçmeleri gerekmektedir.

E-Arşiv Faturanın Kapsamı Genişliyor

509 sayılı Tebliğ’in mevcut halinde e-arşiv fatura uygulamasına kayıtlı olmayan mükelleflerce kesilecek faturalardan vergi mükellefi olmayanlara düzenlenecek faturaların vergiler dahil toplam tutarının 30 Bin TL’yi aşması halinde e-arşiv fatura olarak düzenlenmesi gerekiyordu. Taslak Tebliğ ile bu sınırın 10 Bin TL olarak revize edilmesi öngörülüyor.

E-İrsaliyenin Kapsamı Genişliyor

509 sayılı Tebliğ’in mevcut halinde e-irsaliye uygulamasına zorunlu geçiş için belirlenen 25 milyon TL’lik brüt satış hasılatının Taslak Tebliğ ile 2021 hesap döneminden itibaren 10 milyon TL ve üzeri olarak revize edilmesi öngörülüyor. Bunun yanında demir ve çelik (GTİP 72) ile demir veya çelikten eşyaların (GTİP 73) imali, ithali veya ihracı faaliyetinde bulunan mükelleflerin de e-Fatura uygulamasına dahil olma şartı aranmaksızın e-İrsaliye uygulamasına dahil edilmesi Taslak Tebliğ’de öngörülen bir başka değişiklik.

Sırada Ne Var?

Taslak Tebliğ’den de anlaşılacağı üzere GİB e-belgelerin kapsamını, düzenlediği yeni regülasyonlar ile genişletmeye devam ediyor. İlerleyen haftalarda GİB’e iletilecek görüş ve önerilerin de değerlendirilmesiyle Taslak Tebliğ’in son halini alarak yürürlüğe girmesi bekleniyor. Taslak Tebliğ hakkında görüş ve önerilerini sunmak isteyen ilgililer 1 Aralık 2021 tarihine dek eyeniaras@gelirler.gov.tr adresi üzerinden görüş ve önerilerini GİB’e iletebilirler.

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Yunanistan’da myDATA zorunluluğu ertelemelerin (ve daha fazla erteleme için yapılan lobi çalışmalarının) ardından nihayet vergi mükelleflerinin çoğunluğu için 1 Ekim 2021’de yürürlüğe girdi.

Yunan yetkililer konuyla ilgili mevzuat yayınlanana kadar 2021 yılı için herhangi bir ceza uygulanmayacağını açıkladı. Yetkililerin esas amacı, tüm vergi mükelleflerinin myDATA ile ilgili tüm yasal ve teknik gerekliliklere uyabileceğinden ve yeni sürekli işlem denetimi (CTC) sistemine uyum sağlayabileceğinden emin olmak.

myDATA gerekliliklerine uyum için takvim

2020 yılı için myDATA gerekliliklerine uyum isteğe bağlı olmaya devam ediyor.

1 Ekim 2020’de myDATA, Temmuz 2020 itibarıyla belgelendirilmiş e-fatura hizmeti sağlayıcıları üzerinden e-fatura kullanmayı seçen vergi mükellefleri dışında 2020 yılı için isteğe gönüllü bir program olarak sınıflandırıldı. ERP gibi diğer fatura iletim yöntemleri üzerinden sistemi gönüllü olarak kullanmak isteyen şirketler, sadece 2020’nin son üç takvim ayına (Ekim – Aralık) ilişkin verileri gönderebiliyordu.

2021’de myDATA belli vergi mükellefleri ve işlemler için zorunlu hale geliyor.

Zorunluluk sadece gelir işlemlerini kapsıyor. Giderler 31 Mayıs 2022’ye kadar herhangi bir tarihte myDATA’ya iletilebilecek.

2022 için myDATA’nın tüm mükellefler için zorunlu hale gelmesi bekleniyor.

myDATA çerçevesi, gelecek yıl tam olarak uygulamaya geçirilene kadar zaman içinde şekillenecek gibi görünüyor. Öte yandan, gider sınıflandırmalarının yeminli müşavir tarafından iletilmesi süreci veya Yunanistan’daki yazarkasaların (Φ.Η.Μ) yükseltilerek myDATA’ya bağlanması gibi belli konularda hâlâ netleştirilmesi gereken hususlar bulunuyor.

Harekete Geçin

Yunanistan’ın myDATA gereklilikleri konusunda işletmenizin hazırlanmasına nasıl yardımcı olabileceğimizi öğrenmek için bize ulaşın. Düzenlemeler ve son gelişmeler için LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

Fransa Vergi Dairesi geçen sonbaharda yayınladığı raporunda, Fransa için sürekli işlem kontrolü (CTC) planlarını açıklarken, biz de işletmelere uyum sağlamak konusunda yeterli zaman tanımak için bu sistemin tüm ayrıntılarını bir yıldan az bir sürede tamamlamanın mümkün olup olmayacağını sorguladık.

Fransız Hazinesi (DGFiP), fazla sayıda çok paydaşlı çalıştay düzenlemek de dahil olmak üzere iyi bir ilerleme kaydetmiş olsa da, belirlenen ilk zaman çizelgelerinin çok iyimser olduğu sonucuna vardı. Fransız Bakanlar Kurulu’nun 15 Eylül’de yaptığı duyuruda, CTC sisteminin yürürlüğe girmesi 18 ay ertelendi.

Güncellenen takvime göre:

 

1 Temmuz 2024’ten itibaren:

 

 

1 Ocak 2025’ten itibaren:

 

Ve son olarak, 1 Ocak 2026’dan itibaren:

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

Dijitalleşmeye geçiş, tüm sektörlerin mevcut teknolojilere radikal bir şekilde uyum sağlamasını ve değişimi zorunlu kıldı. Bu durum da, otomasyon ve iş kaybı konusunda haklı bir endişe yarattı. Oxford Economics’in 2030 yılına kadar Çin’de 12,5 milyon imalat işinin otomatikleşeceğine dair tahmini, iş gücünün gelecekte kısmen otomatikleşeceğinin bir habercisi gibi görünüyor.

Fakat alanında uzman insanlar teknoloji ile uyum içinde çalışabiliyor; buna teknik ekiplerin de desteği eklendiğinde verimlilik on kat artabiliyor. Günden güne dijitalleşen bir dünyada başarılı olmak isteyen işletmelerin tek çıkış yolunun doğru teknolojiye yatırım yapmak olduğu ortada.

Özellikle küresel olarak faliyet gösteren şirketler için bu çok büyük önem taşıyor çünkü çoğu ülkede devletlerin mali mevzuatının kapsamlı olarak bilinmesi gerekiyor. Finansal yapılar sürekli değişim halinde olduğu için yön bulmak zor olabiliyor. Gerçek zamanlı KDV raporlama, sürekli denetimle (CTC’ler) birçok farklı yetki alanını sıkı bir şekilde kısıtlayarak dünya çapında giderek yaygınlaşıyor. Otomasyon olmadan, manuel çalışarak yeni kurallara ayak uydurmak geleneksel insani becerilerin çok üzerine çıkmayı gerektiriyor.

Küresel şirketlerde hesapları ve raporları manuel girmekse hiç de mantıklı ve sürdürülebilir değil. Ancak farklı yetki alanlarında faliyet gösteren bu şirketlerin, ticari işlemlerini gerçekleştirmek için uymaları gereken kurallara ve devletlerin düzenlemelerine nasıl ayak uyduracakları da bir başka sorun olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü bu kurallar sürekli değişiyor.

Dijital devletler

Tüm dünyada devletler, ülkelerindeki ekonomik standartları güçlendirmek için vergi iadelerini belirleme ve toplama süreçlerini gözden geçirmeye başladı. İade sürecini dijitalleştirmek, bir devletin ekonomik geleceğine dair daha doğru bir tablo çizmeye imkan sağlıyor. Bu durumda da, otomatik faturalandırma ve raporlandırmanın son yıllarda gündemdeki en önemli konulardan biri olması hiç de şaşırtıcı değil.

Çoğu işlem ve etkileşimi iyileştirmede yaklaşımların nasıl benimsendiği ülkelerdeki belirli bakış açılarına göre değişiyor. Belirli yetki alanları, ticari belgelerde farklı düzeylerdeki CTC’leri uygulamayı, gerçek zamanlı faturalandırma, arşivleme ve raporlamayı da zorunlu kılıyor. Ayrıca, uluslararası faaliyet gösteren bu şirketler, sayıları giderek artan ve son derece karmaşık olan bu yasaları takip etme ve bunlara uyumluluğu sağlama konusunda da ciddi bir baskı altındalar. Bu yasalara uyulmadığında ödenmesi gereken cezalar oldukça yüksek. Ticari faaliyetleri kanunlara uygun şekilde gerçekleştirebilmek artık akıllı teknolojilerin ve altyapıların kullanımını gerektiriyor.

Dünyanın farklı bölgelerinde ise farklı yaklaşımlar var. Örneğin, Latin Amerika işletmeler arası e-faturalarda gerçek zamanlı denetimi zorunlu kılarak bu konuda öncü oldu. Brezilya da, gerçek zamanlı denetimin bir hükumet platformu aracılığıyla yapılmasını zorunlu kılıyor. Avrupa’da ise AB-KDV yönergesi, ülkelerin tamamen e-faturaya geçmesini yasaklıyor. Ancak, İtalya bu yasağı 2019 yılında, uzun bir istisna sürecinden sonra aşmayı başardı. Ekonomilerdeki veriye dayalı işletme modeline geçiş, vergilerin de dijitalleşmesini kaçınılmaz hale getiriyor.

Makine öğrenmesi

KDV açığı tüm dünyada devletler için karmaşa yaratmaya devam ediyor. Bu süreci yönetebilmek için birçok devlet kendi sistemini oluşturdu. Bunun sonucunda da birbiriyle iletişim kuramayan mekanizmalar ortaya çıktı. Ayrıca çoğu ülkenin e-faturaya adaptasyonunun gecikmesi, parçalı bir görüntü ortaya çıkardı. KDV raporlamaları hala birçok ülkede periyodik olarak yapılıyor ve her ülke kendi belirlediği standartlara uygun ilerliyor. Küresel dijitalleşmede tutarlılığı sağlamak yakın gelecekte mümkün olmayabilir.

Her ülke, faturalandırmayı dijitalleştirmek amacıyla kendi yöntemlerini geliştirdikçe, her şey daha da karmaşık hale geliyor. Bir yandan da yeni düzenleyici yasalar çıkıyor. Bu yasaları takip ederken yapılacak hatalar, uyumluluğu sağlamada eksikliklere neden olarak can sıkıcı şekilde sonuçlanabilir. Küresel şirketler, faaliyet gösterdikleri ülkelerdeki bu gelişmeleri yakından takip etmek zorunda. Ayrıca, yeni düzenlemeler çıktıkça onları takip edecek ve uygulayacak sistemleri de geliştirmeleri gerekiyor.

Teknolojik geliştirmelerin, vergi raporlamasını doğru şekilde yapabilmesi için tüm bu farklı sistemlerin de birbirine bağlanması gerekiyor. Bir işletmenin mali durumunu hatasız olarak gösterebilmek ancak bu şekilde mümkün olabilir. Bu nedenle, esnek API’ler öncelik ve önem kazanıyor. Gelişmiş API’leri olan programlar, vergi sistemlerinin işletmelerden önemli bilgileri toplamasına imkan sağlıyor. İşletmelerin gerekli verileri ve doğru sonuçları göstererek cezai yaptırımlardan kaçınabilmesi de ancak bu şekilde mümkün. Kamu kurumlarıyla gerçekleştirilen hassas işlemler, birçok faturalandırma sistemi, ERP ve tedarik platformlarının entegre olmasını gerektiriyor. Oluşturulan ve işlenen verilerin hacmi çok büyük olduğundan, bu hacimdeki veriyi sadece insani iş gücüyle işlemek artık pek mümkün değil.

Teknoloji, bilgi formatının her ülkenin gerekliliklerine uygun şekilde sunulmasını da kolaylaştırabiliyor. Bu da zaten dijital raporlandırmada neredeyse bir zorunluluk. Fatura formatlarını görüntüleyecek ve gerekli adaptasyonu sağlayacak teknolojiler artık mevcut. Örneğin, bir işletmenin faaliyet gösterdiği ülkeye uyum sağlaması ve uyumsuzluktan kaynaklanan cezalardan kaçınması mümkün. İdari görevleri otomatikleştiren ve bu sayede işletme finansmanının stratejik unsurlarına odaklanmak için zaman yaratan araçlara yapılan yatırımın karşılığı fazlasıyla alınıyor. Makinelerin süreçlere entegrasyonu arttıkça analizlerin manuel yapılması da aynı oranda zorlaşıyor. Devletler ve işletmeler, idari iş yüklerini hafifletmek için otomasyona ve ileri teknolojiye daha fazla güveniyorlar.

Uyumluluk için otomasyon

Tamamen dijitalleşmiş bir gelecek çoğu ekonominin uzun vadeli planlarında yer alsa da bunun bir maliyeti var. Bu hızlı dijital dönüşümü faydaya dönüştürmek isteyen işletmeler, kendilerini en son teknolojiyle donatmak zorunda. Bu dönüşümün beraberinde getirdiği karmaşık ve veriye dayalı düzenlemeleri yönetmeleri ancak bu şekilde mümkün olabilir. Maliyetli uzmanlarla çalışmak veya dışarıdan destek almak yerine, süreçleri kolaylaştırmak ve finans ekiplerinin yüklerini hafifletmek için manuel emek gerektiren analiz ve araştırma görevlerini yerine getirebilecek araçlara yatırım yapmak çok daha akıllıca bir seçim. Tam anlamıyla dijitalleşmenin eşiğindeyken, hesapları ve raporları manuel girmek artık uygulanabilir ya da pratik bir yol olmaktan çıktı.

Ancak, bir işletmenin BT altyapısındaki önemli bilgileri senkronize edecek ve aktaracak teknolojiyi de dikkatlice seçmek gerekiyor. Mevcut küresel ekonomik durgunluk dolayısıyla, finans ekiplerinin üzerindeki en iyi performansı gösterme, oluşacak herhangi bir finansal sızıntıyı önleyebilme ve harcamaları sıkı bir şekilde takip etme baskısı da arttı. Zorluklarla mücadelede teknoloji bize rehberlik ediyor ve destek oluyor – hatta işletmeler açısından kritik önem taşıyor.

Otomasyona yatırım yapmak insanların var olduğu iş alanlarını yok etmez. Aksine, uzman kişiler teknolojiyle birlikte çalışabilir. Bu da, zorlu ve karmaşık görevlerle başa çıkarak zaman ve enerji kazanılmasını sağlar; işletmeler de böylece kendi misyonlarını gerçekleştirmeye odaklanabilirler.

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura ve vergi zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

Suudi Arabistan Zekât ve Vergi Genel Müdürlüğü (GAZT), e-fatura sistemiyle ilgili kuralların son halini bu yıl açıklamış, yeni e-fatura sisteminin iki ana aşaması için planlarını duyurmuştu.

E-fatura sisteminin birinci aşaması 4 Aralık 2021’de yürürlüğe girecek.

Uygulama tarihi hızla yaklaşırken, dönüşüm süreci hâlâ devam eden bu değişiklikle ilgili en son gelişmeleri derledik.

Ayrıntılı Kılavuz

E-fatura uygulaması kapsamında getirilecek gerekliliklere ilişkin yayınlanan en son belge, Ağustos 2021’de çıkarılan Ayrıntılı Kılavuz oldu. Ayrıntılı Kılavuz’la birlikte aşağıdaki konular netleştirilmiş oldu:

Birinci aşama için hazırlık durumu

Birinci aşamada uygulanacak gereklilikler, 1 Ocak 2023’ten itibaren yürürlüğe girecek olan ikinci aşamadaki gereklilikler kadar karmaşık değil.

GAZT, şimdiye kadar mükelleflere gerekli bilgileri sağlama konusunda başarılı oldu. Canlıya geçişin planlanan tarihte gerçekleşmesi öngörülüyor ve şimdilik herhangi bir erteleme beklenmiyor.

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

Teknolojik gelişmeler, tüm dünyada ve hayatın her alanında büyük değişimler yaratırken, iş dünyası üzerindeki etkileri de son yıllarda şiddetli bir şekilde hissedilmeye başladı. Tüm dünya ile birlikte Türkiye’de de iş yapış şekilleri hızla değişirken; pek çok şirkette ve kurumda arşivlemeler, aktarımlar, denetimler dijital ortamlarda sürdürülüyor.

Dijitalleşemeyen İş Süreçleri Müşteri Memnuniyetini Etkiliyor

Teknolojiyi iş yapış şekillerine uyarlamak ve iş süreçlerini dijitalleştirmek önemli bir rekabet avantajı sağlıyor. Öte yandan bu dijitalleşme sürecini başarılı şekilde iş süreçlerine uyarlayamayan şirketler ise aşağıdaki gibi kritik sorunlarla karşı karşıya kalabiliyorlar;

Tüm bu zorluklar sonucu aksayan iş süreçleri de özellikle faturalama ve irsaliye süreçlerinde müşteriye yansıyarak, müşteri memnuniyetini kötü yönde etkiliyor.

Dijital Dönüşüm Konusunda Uzmanlaşmaya Zaman Ayırmak Zorlayıcı Olabiliyor

Teknolojiye uyum süreci çoğu zaman sancılı olurken bu süreç iş akışında aksamalara yol açabiliyor. E-dönüşüm sürecinde regülasyonları takip etme yükünü hafifletmek ve iş yüklerini azaltmak için servis sağlayıcıları ile çalışmanın önemi bu noktada devreye giriyor. İşletmeler kendi alanlarında ne kadar uzman olsalar da, yeterli bilgiye sahip olamayabiliyorlar. Bu gibi süreçlerde işletmeler uzman servis sağlayıcıları aracılığıyla çözüm üretme yoluna gidiyorlar.

Verilerin Her Zaman Denetime Hazır, Erişilebilir ve Güvende Olması Mümkün

İşletmeler e-dönüşüm için, işinde uzman bir servis sağlayıcısı tercih ettiklerinde, sürekli değişen regülasyonlardan endişe etmeden odaklanmaları gereken asıl işlerine odaklanabiliyorlar. Tüm süreçleri uçtan uca güvenli bir şekilde yönetirken hem operasyonel verimliliği artırıyor hem de doğru ve uyumlu verilerle riskleri en aza indirmiş oluyorlar. Fiziki süreçlerin karmaşıklığı ve maliyetleriyle uğraşmadan iş akışı devam ediyor, belgelerin kaybolmasını önlemek kolaylaşıyor, veriler her zaman denetime hazır, erişilebilir ve güvende kalıyor.

Operasyonel Mükemmelliğin Yolu e-Dönüşümden Geçiyor

Operasyonel mükemmelliğin getirisinin en yüksek olduğu kısımlar işletmelerin finans, IT ve tedarik zincirlerinin yönetildiği ve en kritik iş akışlarının yer aldığı departmanlardır. Tüm işletmelerin arzu ettiği bu operasyonel mükemmelliğe ulaşabilmeleri ve verimliliği maksimumda tutabilmeleri için, işletmelerin oturmuş ve aksamadan işleyen bir e-dönüşüm stratejisine sahip olmaları çok önemlidir. E-dönüşümün doğru benimsenmesi sadece IT departmanının değil aynı zamanda finans, muhasebe, tedarik zinciri yönetimi ve hatta kimi zaman pazarlama gibi diğer departmanların da sorumluluğunda olmalıdır.

Şirketlerin faturalama ya da irsaliye süreçlerinde yaşanan aksaklıklar, şirket içindeki tüm departmanların üzerinde ek iş yükü yaratırken, şirket dışındaki yansımaları da müşteri memnuniyetsizliği şeklinde ortaya çıkar.

Sektörlerinde lider konumda olan işletmeler bu problemlerin önüne geçmenin yaratacağı değerin farkındadırlar. Bu firmaların ortak özelliklerinin operasyonel mükemmelik projelerine öncelik vermek ve bu alanlara gerekli yatırımları yapmak olduğunu söyleyebiliriz. Bu kapsamda e-dönüşüm alanında doğru strateji ve yatırımlarla, doğru çözüm ortaklarıyla çalışmak daha da önemli hale gelmektedir.

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

İspanya Ekonomik İşler ve Dijital Dönüşüm Bakanlığı, ülkedeki şirketlerin kurulması ve büyümesi hakkında çıkarılacak yasanın ön taslağını yayınladı. Yasanın amacı, ülkede iş iklimini iyileştirmek ve girişimciliği yaygınlaştırmak için mevzuatta değişiklikler yaparak verimli yatırımları, inovasyonu ve modernleşmeyi desteklemek.

Yeni proje aynı zamanda şirketler ve serbest çalışanlar arasında elektronik fatura kullanılmasını sağlayarak ödemelerde gecikme yaşanmasını engellemeyi amaçlıyor.

İspanya’da işletmeler arası zorunlu e-faturanın uygulamaya konması

Asli bir tedbir olarak yasa taslağında elektronik fatura uygulaması getirilmesi hedefleniyor ve mevcut düzenlemelerin değiştirilmesi öngörülüyor.

Taslakta, elektronik fatura kullanma yükümlülüğü tüm şirketlerin ve serbest çalışanların ticari ilişkilerini kapsayacak şekilde genişletiliyor. Bu sayede şirketler arasında ödemelerin daha iyi izlenebilmesi ve denetlenebilmesi sağlanıyor.

Bu tedbir aynı zamanda İspanyol yetkililerin efektif ödeme koşullarını takip etmek için güvenilir bilgi almasını sağlayacak, zira ödemelerde gecikmelerin azaltılması için bu temel bir gereklilik.

Yasa taslağında e-faturayla ilgili getirilen başlıca kurallar aşağıdaki gibi:

Yeni e-fatura yükümlülüğüne geçiş süreci

İspanya Hükümeti, dijital faturalara geçiş sürecinde, geçişin özellikle daha küçük şirketlerde büyük bir iş yükü getirmesi nedeniyle, işletmelere bir mühlet verilmesi gerektiğini kabul ediyor.

Bu nedenle, yasa taslağına göre, yıllık cirosu 8 milyon Euro’nun altında olan şirketler ve serbest çalışanlar için yasanın Resmi Gazete’de (BOE) yayınlanmasından itibaren üç yıllık bir geçiş süreci tanınacak. Aynı zamanda yıllık cirosu yukarıda belirtilen tutarın üstünde olan büyük şirketlere, zorunlu e-faturaya geçiş için sadece bir yıl süre tanınacak.

Sonraki adımlar

Yasanın ön taslağı 6 Eylül 2021’e kadar kamuoyunun görüşüne açık kalacak. Resmi yasama sürecine uygun olarak İspanya Hükümetinin taslağı, olası değişikliklerle birlikte, Kongre’ye iletmesi bekleniyor.

Bunun ardından Hükümet, elektronik faturalarla ilgili bilişim ve teknik konulardaki gereklilikleri ve faturaların oluşturulmasında kullanılacak cihaz ve bilgisayar sistemleriyle ilgili güvenlik, denetim ve standartlaştırma tedbirlerini belirlemek için düzenleyici çerçeve üzerinde çalışabilecek.

İspanya’da halihazırda elektronik fatura düzenleyemeyen şirketlerin ve serbest çalışanların yakında gündeme gelecek olan bu yeni gerekliliğe uyum sağlamaya hazırlanması gerekiyor.

 

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

 

2000’li yılların başında tüm dünyada hızlı bir yükselişe geçen E-ticaret, yaygın internet kullanımına paralel olarak tüketicilerin öncelikli tercihi olmaya başladı. İçerisinden geçmekte olduğumuz dönemde ise, tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgını sektörleri olumsuz etkilerken, e-ticarete olan ilgiyi de arttırdı. E-ticaretin büyüyen pazar payı, bu alanda iş fırsatları gören birçok yatırımcı ve girişimcinin e-ticarete yönelmesini sağladı. E-ticaret sektörünün yükselişiyle e-ticaret alanında başarılı olmak isteyen firmalar için dijital vergi dönüşümü ve kullanılması zorunlu e-belgelerin de önemi arttı.

E-ticarette neden e-dönüşüm süreci başladı?

Kovid 19 salgını ile kurumların iş süreçlerini dijital ortama aktarmaya başlaması, e-ticaret sektörünü de e-dönüşüm sürecine yöneltti. Buna paralel olarak da Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) 509 sıra No’lu tebliğine göre e-ticaret yapan firmaların tamamı e-Fatura ve e-Arşiv fatura uygulamasına geçme zorunluluğu getirildi.

Normal perakende satışa göre daha büyük hacme sahip e-Ticaret alanında hangi ürünün, hangi mecralarda, nasıl yönetilebileceğinin yanı sıra tüm bu süreçlerin arka plandaki analizi, dokümanları, arşivi gibi noktalar e-ticaret sektörü için e-dönüşüm sürecini hızlandırdı.

E-dönüşüm e-ticarete hız katıyor

‘Hız’ kavramı içinde bulunduğumuz çağın en önemli özellikleri arasında yer alıyor. E-ticarete talebin artmasında ‘hızlı’ olması büyük rol oynarken e-ticaret yapan firmaların rekabette öne geçmeleri için süreçlerini hızlandırmaları daha önemli hale geliyor. E-dönüşüm, şirketlerin diğer iş süreçlerine odaklanması için zamandan tasarruf sağlarken, gelen bir siparişi otomatik olarak faturaya dönüştürmek örneğinde olduğu gibi e-ticaretle ilgilenen şirketler için dijital vergi süreçlerini de hızlandırıyor.

E-dönüşümün sağladığı faydalar

Firmalara hız katmasının yanında e-dönüşüm yasal zorunlulukları takip etme açısından da büyük kolaylıklar getiriyor. Çeşitli düzenlemeler neticesinde zorunlu hale gelen e-belgelere uyum sağlama sürecinde de e-dönüşüm kolaylık sağlıyor. E-fatura yerine kâğıt fatura kullanıldığı dönemlerde yaşanan operasyonel sorunlar, kaybolma ve benzeri aksaklıklar da e-dönüşüm sayesinde sorun olmaktan çıkıyor.

E-belge kullanımında dikkat edilmesi gerekenler

E-ticarete başlamak isteyenler için iki önemli konu ortaya çıkıyor. İlk olarak e-ticaret yapan bir firma, faaliyetleri neticesinde bir kazanç sağlıyor ve bu kazancın sonunda da devlete birtakım yükümlükleri bulunuyor. Bu yükümlüklerin sonucunda firmanın tüm işlemlerinin denetlenebilir olması gerekiyor.

İkinci olarak ise müşterilere ürünler satılırken, servisler sunulurken hızlı ve anlaşılır bir sistem kurmak gerekiyor. Sadece özel entegratör tarafında değil, kullanılan pazar yeri ya da diğer entegrasyon katmanlarında, stok sisteminde hızlı ve anlaşılır bir işleyiş olması gerekir. Buradaki en temel amaç, firmanın ana faaliyetini yani ürünlerin satış işini rahatça yapabilmek.

Seçilecek özel entegratörün firmaların iş hedeflerine ulaşmalarında katkısı çok büyük olduğu için dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli husus yukarıdaki iki konu ile alakalı süreçleri sorunsuz gerçekleştirecek iş ortakları ile çalışılmasıdır.

Harekete Geçin

E-ticarette e-belgelerin önemine ilişkin hazırladığımız ve E-ticaret ile ilgili e-dönüşüm alanında yasal düzenlemelere karşı firmaların yükümlü olduğu konular hakkında önemli bilgiler verdiğimiz e-kitabımızı hemen indirin. “E-TİCARETE İLK ADIM E-DÖNÜŞÜM VE E-BELGELER

KDV’de günümüzdeki en büyük trendlerden biri sürekli işlem denetimidir. Bu nedenle vergi idareleri giderek daha fazla gerçek zamanlı işlem verisi talep etmekte ve çoğu durumda şirketlerin satış veya satın alma sürecinde sonraki aşamaya geçebilmesi için verilerin vergi idareleri tarafından onaylanması gerekmektedir.

Bir vergi dairesi Sürekli İşlem Denetimi’ne geçtiğinde, şirketler bunu genellikle Bilgi-İşlem Uzmanları tarafından ERP’de veya işlem otomasyon yazılımında bir dizi ilave gerekliliğin uygulanmasından ibaret olarak görür. Uygulama takvimleri genelde çok kısa olduğundan ve uygunsuzluk durumunda ciddi yaptırımlar söz konusu olabileceğinden, şirketlerin çok düşünmeden verdiği bu tepki bir ölçüde anlaşılabilir.

Ancak şirketler, verimsizliklerle ve diğer risklerle karşılaşmamak için bu değişiklikleri devam eden bir yolculuğun parçası olarak görmelidir. Bir vergi dairesi açısından Sürekli İşlem Denetimleri her şeyden bağımsız bir uygulama değildir; aksine, denetim amacıyla yasal olarak erişilebilen tüm verilerin vergi dairelerine elektronik olarak iletildiği daha kapsamlı bir dijital dönüşüm stratejisinin bir parçasıdır.

Meselenin özü veri

Birçok vergi dairesinin dijitalleşme vizyonunda, her bir veri kategorisi, şirketlerin doğal veri işleme temposuna ve hükümetlerin veri ihtiyaçlarına göre belirlenen ‘organik’ aralıklarla alınır.

Vergi idareleri, veriye daha kolay şekilde, daha detaylı seviyede ve daha sık olarak erişebilmek için dijitalleşmeyi kullanır.

Raporlama ve denetimlerin olduğu eski dünyadan otomatik veri alışverişinin olduğu yeni dünyaya uzanan bu sürekliliği dikkate almayan şirketler, ‘neden’ sorusundan, yani ticari operasyonların şeffaflığından ziyade, ‘nasıl’ sorusuna, yani bir Sürekli İşlem Denetimi platformuna giden ve gelen mesajların nasıl düzenlendiğine odaklanma hatasını yapabilir.

Vergi idareleri için daha hızlı ve yapılandırılmış, bilgisayarda işlenebilir bir formatta alınan veri kesinlikle daha değerlidir zira bu veriler, hem farklı vergi mükellefleriyle ilgili verileri hem de üçüncü taraflardan gelen veri kaynaklarını daha derinlemesine analiz etmelerine imkan verir.

Eğer şirketinizin verileri eksik veya hatalıysa, daha fazla denetime tabi olma ihtimaliniz vardır çünkü sorunlu veriler vergi memurları tarafından incelenecek ve daha şeffaf hale gelecektir.

Diğer bir deyişle, dijitalleşen vergi dünyasında ne ekerseniz onu biçeceksiniz.

Sürekli İşlem Denetimine nasıl hazırlanmalı – otomasyonun önemi

Birçok şirket bu veri sorunlarını çözmek için sihirli formülü parmaklarının ucunda tutuyor. İlk olarak, KDV’nin dijitalleşme dalgasına hazırlanmak için bir projeyle şirket içindeki veri sorunlarını analiz edin ve bu sorunları çözmek için şirket içindeki ve dışındaki paydaşlarla – tedarikçiler dahil – birlikte çalışın.

KDV bildirim süreçlerinde otomatik denetim sağlamak üzere tasarlanmış araçlar, işlem öncesinde var olan ve giderilmesi gereken veri sorunlarını daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir. Bu araçlar aynı zamanda Sürekli İşlem Denetimi’nin iletilmesi için oluşturulan veri çıkarma ve entegrasyon yöntemlerini yeniden kullanarak ve böylelikle daha iyi veri yönetişimi sağlayarak ve doğal olarak birbiriyle bağlantılı bu iki süreç arasında bir bağ kurarak Sürekli İşlem Denetimi yolculuğunda size yardımcı olabilir.

Sorunlu veriler büyük oranda kağıt veya PDF formatında tutulan tedarikçi faturaları veya müşteri satın alma emirleri gibi hala devam eden kağıt tabanlı süreçlerden kaynaklanır. Yapılandırılmış, tamamen bilgisayarlar tarafından okunabilecek alternatiflere dayalı otomatik süreçlere geçmek için bugün adım atmak büyük fark yaratacaktır.

Tek zorluk, fatura verilerinin iyileştirilmesinden ibaret değildir. Sürekli İşlem Denetimi kuralları kapsamında iletilmesi gereken belge türleri kaçınılmaz olarak artacağından (fatura ve satın alma tarafındaki onay mesajlarından nakliye belgelerine ve ödeme durumu verilerine kadar), vergi idareleri hem sizin verilerinizi hem de ticaret ortaklarınızın ve üçüncü tarafların verilerini daha fazla kontrol edecektir. Bu bağlamda mali kurumları, gümrük dairelerini ve diğer mevcut veri noktalarını düşünün.

Vergi idareleri dolaylı vergilerde de dijitalleşme adımlarına son vermeyecektir. Standart Vergi Denetim Dosyası (SAF-T ) uygulamasını getirmeye dönük adımlar ve benzer e-muhasebe gereklilikleri, ülkelerin geçmişteki vergi ve yerinde denetim uygulamalarından ne kadar hızlı şekilde uzaklaştığını gösteriyor.

Farklı kaynaklardan güçlü bir doğrulamayla alınan tüm bu veriler, ticari operasyonlarınızın giderek daha ayrıntılı ve inkar edilemez bir resmini ortaya serecektir. Muhtemelen çok yakın bir zamanda kurumsal gelir vergisi iadeleri, vergi idareleri tarafından önceden doldurulacak, sizin bunlar üzerinde yasal değişiklikler yapmanıza gerek kalmayacaktır.

‘Biçim değil, içerik önemlidir’ ifadesi, vergi dünyasında yaygın kullanılan bir özdeyiştir. Vergi idareleri giderek daha fazla iş uygulamasına ve veri akışına eriştikçe, dijital vergi uygulamaları dünyasında büyümek için ilk adım olarak veri kalitesini ve veri tutarlılığını düşünmeye başlamanız gereklidir.

Azı değil çoğu hedefleyin; vergi memurunu değil işletmenizi anlamaya çalışın

Nihayetinde vergi idareleri işletmenizi anlamak ister. Sadece veri istemekle kalmazlar; ne yaptığınız, neden yaptığınız, nasıl, kimlerle ve ne zaman ticaret yaptığınız konusunda anlamlı bilgi isterler. Bu, şirketinizin sahiplerinin ve yönetiminin de istediği şeydir.

Bu nedenle işletmelerin ve vergi idarelerinin nihai hedefi aynıdır; öte yandan işletmeler operasyonel verimliliğe ve mali hedeflere öncelik verirken vergi idareleri mümkün olan en iyi ve en objektif bilgiye ulaşmaya odaklanır.

Hedef olarak Sürekli İşlem Denetimini gündemine alan vergi idareleri gizli bir lütuf olabilir. Vergi idarelerinin belirlediği gerekliliklere uymak için işletmenizde daha iyi analizler kullanmaya başlamanız faydalı olacaktır.

Asıl değer, nakit yönetimi veya tedarik zincirindeki zayıflıklar gibi ticari operasyonlar ve mali göstergeler konusunda gerçek zamanlı olarak toplanan bilgidedir. İşletmenizle ilgili bu seviyede anında bilgiye ulaşmak, herkesten sürekli bir adım önde olmanızı ve verilerinizin hükümetlere sunduğu resmi kontrol altında tutmanızı sağlayacaktır.

Sürekli İşlem Denetimi, ticari şeffaflığın hakim olduğu cesur, yeni dünyaya doğru yolculukta doğal olarak bir sonraki adımdır.

Harekete Geçin

Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

Polonya’da “E-Faktur” adlı ulusal e-fatura sisteminin hayata geçirilmesine yönelik ilerleme kaydedildi. Polonya Maliye Bakanlığı’nın bu yıl yayınladığı yasa tasarısının henüz parlamentoda onaylanarak yasalaşması bekleniyor. Ancak e-fatura için istenen koşulların taslağı yayınlandı ve Sürekli İşlem Denetimi sistemi konusunda kamuoyuyla istişareler yürütüldü.

Haziran ayında Maliye Bakanlığı, Sürekli İşlem Denetimi sistemi hakkında kamu ve bakanlar tarafından iletilen tüm değerlendirmeleri incelediğini ve aşağıdaki adımları atmaya karar verdiğini duyurdu:

Bakanlığın açıklamasında, Sürekli İşlem Denetimi sisteminin vergi mükellefleri açısından getireceği faydalara değinildi. Bu faydalar arasında KDV iadelerinin hızlandırılması, saklanan faturaların vergi dairesinin veri tabanında zorunlu saklama süresinin sonuna kadar güvenli şekilde saklanabilmesi, Sürekli İşlem Denetimi platformu üzerinden faturaların alıcıya güvenle ulaştırılması ve bu sayede faturaların daha hızlı ödenmesi, fatura formatının standartlaştırılması sayesinde faturaların işleme alınmasının ve gönderilmesinin otomasyona bağlanması yer alıyor.

Ayrıca, yeni e-fatura kurallarının uygulanması sonucunda SLIM VAT 2 paketinde gerçekleştirilecek değişikliklerle, örneğin mükerrer veya düzeltilmiş faturaların yönetilmesi konusunda ilave destek tedbirleri alınacak.

Polonyalı yetkililer, Ulusal E-Fatura Sisteminin uygulanmasında iyi bir ilerleme kaydediyor. İleride atılacak adımların tanımlanmasında kamuyla istişarelerin yararlı olduğunu görmek olumlu bir izlenim yaratıyor. Yetkililerin şeffaflık ve zamanında belgelendirme konusundaki istekliliğinin, Sürekli İşlem Denetimi sisteminin hayata geçirilmesi sürecinin sonuna kadar devam etmesi umuluyor.

Harekete Geçin

Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

Dünyada 170’ten fazla ülke KDV sistemini uyguluyor. Körfez ülkeleri de yakın zamanda bu sistemi uygulayan ülkeler arasına katıldı. Ekonomik kaynaklarını çeşitlendirmeye çalışan Körfez ülkeleri, son on yılı kamu hizmetlerini finanse etmek için diğer yöntemleri araştırarak geçirdi.

Sonuç olarak 2016 yılında, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Kuveyt, Katar ve Umman’dan oluşan KİK (Körfez İşbirliği Konseyi), bundan böyle %5 oranında KDV uygulamak üzere Ortak KDV Anlaşması’nı imzaladı.

Birinci adım: KİK ülkelerinde KDV sisteminin uygulanması

KDV anlaşmasının imzalanmasının ardından Suudi Arabistan ve BAE 2018’de KDV’yi yürürlüğe soktu. Bahreyn de 2019 yılında KDV rejimine geçti. Son olarak Umman Nisan 2021’de %5 oranında KDV uygulamaya başladı ve Katar ve Kuveyt’in de KDV yasasını yürürlüğe sokması bekleniyor.

İkinci adım: KDV’nin dijitalleştirilmesi

Suudi Arabistan KDV uygulamasını başlattıktan ve KDV oranını %5’ten %15’e çıkardıktan sonra, yeni bir adım atarak KDV düzenlemelerine uyumu sağlamak için denetim mekanizmalarını dijitalleştirdi.

Aralık 2020’de yürürlüğe giren E-fatura Düzenlemesi ülkede ikamet eden ve vergi yükümlülüğü olan herkesin faturaları elektronik olarak oluşturmasını ve saklamasını zorunlu hale getiriyor. Bu zorunluluk 4 Aralık 2021’den itibaren başlayacak.

Suudi Arabistan, 2018’de KDV uygulamasını ilk kez başlatmasından bu yana ciddi bir ilerleme kaydetti. Ülkedeki E-Fatura Düzenlemesinin sadece işletmelerde dijitalleşme ve otomasyonu teşvik etmekle kalmayacağı, aynı zamanda KDV denetiminin daha verimli hale getirilmesini ve vergi dairelerinin daha iyi makro-ekonomik veriler toplamasını sağlayacağı öngörülüyor. Bu durumun yakın zamanda diğer KİK üyesi ülkelerde de gözlemlenebileceği tahmin ediliyor.

Hükümet süreçlerinin dijitalleştirilmesi ve KDV uygulamasının takvimine bakıldığında, BAE’nin de büyük ihtimalle benzer bir e-fatura uygulamasını benimsemesi bekleniyor. E-faturayı zorunlu hale getirmeye yönelik mevcut bir planı olmasa da, BAE genel anlamda dijitalleşme konusunda cesur planlarını açıkladı bile. BAE hükümetinin internet sitesine göre, “2021 yılında, Dubai Akıllı hükümeti kağıt kullanımını tamamen bırakacak. Bu sayede her yıl hükümetin işlemleri için kullanılan 1 milyar kağıt artık kullanılmayacak. Böylelikle zaman ve kaynak tasarrufu sağlanırken çevre de korunacak.”

KDV sisteminin benimsenmesinin ardından uygulanan ikinci reform genellikle KDV’nin dijitalleştirilmesinin yaygın hale getirilmesidir. Bahreyn ve Umman’da halihazırda KDV sistemi bulunduğundan, bu ülkelerde gelecek birkaç yıl içinde zorunlu e-fatura uygulamasının başlatılması şaşırtıcı olmayacaktır. Katar ve Kuveyt’te ise e-fatura uygulaması, KDV uygulamasının başarısına bağlı olacaktır, bu nedenle bu ülkelerde KDV’nin dijitalleşmesine yönelik yolculuğun ne zaman başlayacağını tahmin etmek pek kolay değil ancak böyle bir süreç bir noktada mutlaka başlatılacaktır.

KİK ülkelerinde KDV sisteminin uygulanması için sonraki adım

Körfez ülkeleri, e-fatura sistemini uygulamaya başladıktan sonra KDV iadesi gibi KDV ile ilgili diğer süreçleri de dijitalleştirebilir. Ülkelerin izlediği diğer bir trend, e-fatura sistemleri üzerinden toplanan verilerle KDV iade listelerinin önceden doldurulmasıdır.

Dijitalleşmenin biçimi ve formu ne olursa olsun, KDV sistemi ve bu sistemin uygulanması konusunda birçok bileşen söz konusu olacaktır. Bölgede faaliyet yürüten şirketler, gereksiz yere ceza yememek ve itibarlarıyla ilgili uyumsuzluktan doğabilecek risklerden kaçınmak için KDV uyum süreçlerin yatırım yapmaya hazırlıklı olmalıdır.

Harekete Geçin

Verginin geleceğine yönelik detaylı bilgi almak için İngilizce olarak hazırlanan Trends: Continuous Global VAT Compliance dökümanını indirebilir, haberleri ve son gelişmeleri takip etmek için bizi LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.

Japonya, tüketim vergisi sistemini güncellemeyi amaçlayan ve birkaç yıla yayılan sürecin yarısını tamamladı. Bu süreç 1 Ekim 2019’da çoklu vergi oranı sisteminin yürürlüğe girmesiyle başlamıştı. Bir sonraki aşamada, 1 Ekim 2023 itibarıyla vergi denetleme tedbiri olarak Nitelikli Fatura Sistemi’nin uygulanması bekleniyor.

Japonya hükümeti, bu büyük değişimle birlikte yıllardır devam eden vergi sızıntısı sorununu çözmeyi amaçlıyor.

Çoklu vergi oranının çağlayan etkisi

Japonya’da dolaylı vergi “Japon Tüketim Vergisi (JCT)” olarak adlandırılıyor ve ülke içinde sunulan mal ve hizmet tedarikinde uygulanıyor. 1 Ekim 2019’da tüketim vergisinin oranı %8’den %10’a yükseltilmişti. Aynı zamanda Japonya çoklu vergi oranlarını uygulamaya koydu. Bu kapsamda belli işlemlerde vergi oranı indirimli olarak %8 oranında uygulanmaya başladı.

Şu anda Japonya, tüketim vergisini hesaplamak için kullanılacak vergi oranını faturada gösterme yöntemini kullanmıyor. Bunun yerine, işlem kanıtına ve şirketin muhasebe defterlerine dayalı (“defter sistemi” adı verilen) bir sistem uygulanıyor. Hükümete göre bu sistem, sistemde vergi sızıntısıyla ilgili sorunlara yol açıyor.

Bunu önlemek için 1 Ekim 2023’te Nitelikli Fatura Sistemi adı verilen yeni bir sistem yürürlüğe girecek. Bugün oluşturulan faturalardan farklı olarak, nitelikli faturalarda verili bir işlem için uygulanan vergi oranlarının dökümü yer alacak.

Yeni sistem kapsamında sadece kayıtlı JCT mükellefleri nitelikli vergi faturası oluşturabilecek. İşlemin alıcı tarafında ise, nitelikli bir fatura oluşturulmuşsa, vergi mükellefi girdi vergisi kredisi alabilecek. Başka bir deyişle Nitelikli Fatura Sistemi’nde her iki tarafın fatura şablonlarını ve süreçlerini yeni bilgileri kapsayacak şekilde adapte etmesi ve ilgili vergi dairesine kayıt olması gerekecek.

Nitelikli Fatura Sistemi’ne hazırlanma

Yeni e-fatura sisteminin uygulanması için geçiş dönemi 1 Ekim 2019 ile 1 Ekim 2023 tarihleri arasında olacak.

JCT mükellefleri, nitelikli fatura oluşturabilmek için Japonya’daki Ulusal Vergi Dairesi’ne (NTA) kayıt olmak zorunda. Başvurular 1 Ekim 2021 tarihinden itibaren kabul edilecek. Başvuru için en son tarih ise 31 Mart 2023; yani e-fatura sisteminin uygulanmasından altı ay önce başvuruların tamamlanması gerekiyor. Kayıtlı olmayan vergi mükellefleri nitelikli fatura oluşturamayacak.

Kayıtlı JCT mükellefleri, belli koşullara uymak kaydıyla, basılı fatura yerine elektronik fatura oluşturabilecek.

Peki sonra?

Nitelikli Fatura Sistemi’nin devreye girmesi hem Japon şirketleri hem JCT vergisine tabi işlemler yapan yabancı şirketleri etkileyecek. Vergi mükellefleri, vergilerini doğru şekilde hesaplamak ve girdi vergisi kredisinden yararlanabilmek için bu alandaki gereklilikleri doğru şekilde anlamak ve 2023’te Nitelikli Fatura Sistemi yürürlüğe girmeden önce yeni gerekliliklere uyum sağlamak için muhasebe ve defter tutma sistemlerini güncellemek veya değiştirmek zorunda.

Harekete Geçin

16 Şubat 2023 Perşembe günü S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenleri webinarda ele alacağız. Ajandayı incelemek ve webinara kaydolmak için hemen tıklayın.