Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından belirlenen yükümlüklerle her yıl çok sayıda şirket e-Dönüşüm sisteminin bir parçası olarak e-Fatura ve e-Arşiv Fatura kullanıcısı haline geliyor. Sistemi yeni kullanmaya başlayan şirketlerin ise en sık sorduğu sorular e-Fatura ve e-Arşiv Faturalarda iptal ve iade (ret) işlemleri hakkında oluyor.

e-Fatura’nın iptal ve iade süreci teknik olarak bakıldığında kağıda basılı fatura ile aynıdır. Fakat pratikte bazı işlemler değişiklik gösterir. Bu konuda en sık sorulan soruları yanıtlayarak, akıllardaki belirsizlikleri giderebiliriz.

e-Fatura Neden Reddedilir?

Alıcıya gönderimi yapılan fatura ile ilgili olarak, tarafların faturanın hatalı düzenlenmiş olduğu konusunda aynı fikirde olması ya da fatura içeriğinin muhatabı tarafından kabul edilmediği durumlarda e-Fatura reddedilir.

e-Fatura Reddedilirse Ne Olur?

e-Fatura’nın reddedilmesi durumunda söz konusu faturanın iptali gerçekleşir.

Eğer e-Fatura’nın reddine karar verilirse sonraki süreçleri öğrenmek için “Temel e-Fatura” ve “Ticari e-Fatura” senaryolarına ayrı ayrı bakmak gerekir.

Temel e-Fatura, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından uygulamaya konmuş olan, kâğıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahip ve fatura alıcısının sistem üzerinden reddetme olanağı olmayan elektronik fatura senaryosudur.

Ticari e-Fatura ise Temel e-Fatura’dan farklı olarak alıcıya onay ve ret seçeneği sunar.

Temel e-Fatura Reddetme Nasıl Yapılır?

Temel e-Fatura senaryosunda, alıcının faturayı sistem üzerinden reddetme şansı yoktur. Müşterinizin, reddi istenen faturaya karşılık bir iade e-Faturası oluşturması ve tarafınıza iletmesi gerekir. Bu işlem her iki faturanın birbirini mahsuplaştırması için yeterlidir.

Alıcı ya da satıcı taraf, e-Fatura’nın iptal işlemi için “e-Fatura İptal Portalı” üzerinden öncelikle fatura numarasını ve faturanın toplam tutarını girmelidir. Bu belgenin mali mühür ile imzalandıktan sonra karşı tarafa “iptal talebi” olarak gönderilmesi ve karşı tarafın talebi onaylaması gerekir. Alıcının talebi onaylaması ile e-Fatura reddedilmiş olur.

Ticari e-Fatura Reddetme Nasıl Yapılır?

Ticari e-Fatura reddi, faturayı gönderen tarafından yapılamaz. Fatura ancak gönderim yaptığınız müşterinize ait sisteme düştükten sonra 8 gün içinde reddedilmesi durumunda iptal edilebilir. Bu durumda yeni bir fatura oluşturmadan reddedilen fatura üzerinden düzenleme yapılabilir. Reddedilen e-Fatura sisteminizde iptal edilmiş bir fatura gibi görünür.

8 gün içerisinde reddedilmeyen Ticari e-Fatura’ların iptali için ise alıcı tarafın KEP sistemi, noter gibi harici yollar ile faturayı gönderen tarafa fatura iptal talebini içeren bir yazı göndermesi gerekir. Bu durumda satıcının da itirazı kabul etmesi halinde fatura reddedilmiş olur.

e-Fatura Ret Süresi Kaç Gündür?

Ticari e-Fatura’nın alıcı tarafından reddedilmesi için gerekli süre 8 gündür. 8 gün içinde alıcı herhangi bir işlem ret işlemi yapmazsa fatura otomatik olarak kabul edilir.

Aktardığımız bilgileri, “Temel e-Faturalarda İade ve İptal”, “Ticari e-Faturalarda İade ve İptal” ve “e-Arşiv Faturalarda İptal” başlıklarında derlediğimiz aşağıdaki tabloda da detaylı inceleyebilirsiniz.

  E-Fatura  E-Arşiv Fatura 
İptal Süreçleri  Temel E-Fatura 

E-Fatura İptal ve İtiraz Portalı üzerinden 8 gün içerisinde karşı tarafın onayı ile iptal işlemi gerçekleştirilebilir. 

 

Ticari E-Fatura 

Ticari e-faturalar ise, ‘Ret Uygulama Yanıtı’ aracılığıyla 8 gün içerisinde reddedilebilir. 

8 günlük sürenin aşılmasının ardından Ret Uygulama Yanıtı üzerinden işlem yapılması mümkün değildir. 

E-Arşiv uygulaması iptal işlemleri mükellef tarafından kullanılan e-belge yararlanma türüne (Özel Entegratör, GİB Portal veya doğrudan entegrasyon) göre yapılabilmektedir. 
İtiraz Süreçleri  Temel E-Fatura 

Harici yöntemlerle (Noter, KEP, taahhütlü mektup ve telgraf) 8 gün içerisinde yapılır. 

 

Ticari E-Fatura 

  • Ret Uygulama Yanıtı aracılığıyla 8 gün içerisinde veya 
  • Harici yöntemlerle (Noter, KEP, taahhütlü mektup ve telgraf) 8 gün içerisinde yapılır. 

 

Faturaya haricen itiraz edilmesi halinde itiraza ilişkin bilgilerin e-fatura iptal ve itiraz portalı üzerinden Gelir İdaresi Başkanlığı’na bildirilmesi gerekir. 

 

8 günlük sürede itiraz edilmeyen faturanın içeriği, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca alıcısı tarafından kabul edilmiş sayılır. 

E-Arşiv Fatura’ya itiraz işlemleri harici yöntemlerle (Noter, KEP, taahhütlü mektup ve telgraf) 8 gün içerisinde yapılmalıdır. 

 

Faturaya haricen itiraz edilmesi halinde itiraza ilişkin bilgilerin e-belge uygulamalarından yararlanma türüne göre türüne (Özel Entegratör, GİB Portal veya doğrudan entegrasyon) Gelir İdaresi Başkanlığı’na bildirilmesi gerekir. 

İade Faturası  Yukarıda tarif edilen iptal ve itiraz süreçlerine ek olarak, alıcılar mevzuattaki kurallar dahilinde iade faturası da düzenleyebilirler.  

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura ve vergi zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

Başarı Hikayesi: Korgün Yazılım İş Ortaklığı

Korgün Yazılım

Değişen üretim ve dağıtım teknikleriyle rekabet koşullarının KOBİ’lere etkilerini öngören Korgün Yazılım, üretici ve dağıtıcı firmalar için 1992’den beri tamamen yerli ERP yazılımları geliştirerek kapsamlı çözümler sunuyor. Bugün, rekabetçi işletmelerin başarılı olabilmesi için özel yazılım çözümleri sunmanın yanı sıra bireysel kullanıcılar için de yazılım ve MOBİL çözümleri geliştiriyor. 

Neden Sovos?

“Altı senedir Sovos’la çalışıyoruz ve e-Dönüşüm tarafında ERP kullanan müşterilerimizin tamamını kendileriyle tanıştırıyoruz. Bu şekilde bütün müşterilerimize Sovos’un çözümlerini sunabilmek bize hız ve güç katıyor.” 

Serkan Güneş

Korgün Yazılım Satış Müdürü

Andy Hershey ve Chris Lynch, küresel platform şirketlerinin önemli satış ve pazarlama fonksiyonlarına engin deneyim kazandırıyor

ATLANTA, 8 ŞUBAT 2024 – Küresel uyum teknolojisi çözümleri ve hizmetleri sağlayıcısı Sovos bugün iki yeni yöneticinin atandığını duyurdu. Andy Hershey, küresel doğrudan satış ve satış mühendisliği organizasyonlarına liderlik edeceği Sovos’a baş gelir sorumlusu olarak katıldı. Chris Lynch, şirkete pazarlama müdürü olarak katıldı ve burada birden fazla pazarlama disiplininde çapraz işlevli ekiplere liderlik edecek ve kategori lideri markayı etkileyen tüm girişimleri yönlendirecek. Her iki lider de Sovos’a büyük portföy şirketleri için büyüme girişimlerini yönetme ve nokta çözümlerden platformlara konsolide olan pazarlarda kapsamlı deneyim getiriyor.

Sovos’un gelirler başkanı Alice Katwan, “Uyum konusunda küresel bir yaklaşıma olan talep artarken, bu kilit pozisyonlarda sonuç verme geçmişi olan bir liderliğe sahip olduğumuzdan emin olmak çok önemlidir” dedi. “Andy, Sovos’a çok uluslu kuruluşlar için büyümeyi hızlandırma konusunda kanıtlanmış bir sicil getiriyor. Chris’in büyük portföylere sahip şirketler için bir hikaye anlatıcısı olarak deneyimi, veri odaklı bir pazarlama lideri olarak deneyimi ile birleştiğinde, sektörü nokta çözümlerden platforma yönlendirme çabamızda hayati önem taşıyacaktır. Sovos bu kategoride lider olarak yerini sağlamlaştırmaya devam ederken, onların bu kritik roller için doğru kişiler olduğunu biliyorum.”

Hershey, Sovos’a IBM tarafından satın alınan NS1’den katıldı ve burada gelir yaratma ve elde tutma programlarını yürüten baş gelir sorumlusu olarak görev yaptı. Bundan önce, Splunk’ta bulut satışları ve pazara açılma dönüşümü küresel başkan yardımcılığı da dahil olmak üzere satış liderliği pozisyonlarında 10 yıldan fazla zaman geçirdi. Kariyerinin büyük bir bölümünü bulut tabanlı platformlar ve çözümler için küresel gelir fırsatları yaratmaya odaklanarak geçirmiştir.

Hershey, “Vergi makamlarının yasal olarak borçlu oldukları geliri elde etmelerini sağlamak için teknolojinin uygulanma şekli, yalnızca gerçek bir bulut çözümünün sunabileceği modern bir teknoloji yanıtı gerektiriyor” dedi. “Pazarın bu dönüm noktasında Sovos’a katılmak muazzam bir fırsat. İşletmeler kendilerini bir adım önde tutacak çözümler talep ediyor ve Sovos bunu sunmaya hazır tek şirket.”

Lynch, Sovos’a Mindtickle’dan katıldı ve burada ürün pazarlaması, dijital, talep yaratma, pazara açılma stratejisi, marka ve kreatif dahil olmak üzere tüm küresel pazarlama işlevlerine liderlik eden pazarlama müdürü olarak görev yaptı. Cision’da pazarlama müdürü ve Oracle’ın pazarlama bulutu grubunda küresel ürün pazarlama başkanı da dahil olmak üzere diğer birçok büyük teknoloji portföy şirketinde üst düzey pazarlama liderliği rollerinde bulundu. Kariyerinin erken dönemlerinde gazetecilik ve daha sonra ürün pazarlama alanında çalışan Chris, sektörde yenilikçi bir hikaye anlatıcısı olarak tanınıyor ve müşterilerin ve potansiyel müşterilerin yeni çalışma yöntemlerini hayal etmeleri için yeni ve yaratıcı yollar geliştirebiliyor.

Lynch, “Sovos, dünyanın en karmaşık vergi ortamlarında bile işletmelerin uyum sorunlarını çözen özel ve kanıtlanmış teknoloji çözümlerine sahip olma konusunda inanılmaz derecede kıskanılacak bir pazar konumunda” dedi. “Ekibe liderlik etmekten ve yardımımıza en çok ihtiyaç duyan işletmelere ulaşıp onları bilgilendirirken ürün ve hizmet mükemmelliği sunmaya devam etmemizi sağlamaktan heyecan duyuyorum.”

Sovos Hakkında    
Sovos, işletmelerin giderek daha fazla düzenlemeye tabi olan bir dünyada gerçek bir güvenle hareket etmelerini sağlayan küresel bir vergi, uyum ve güven çözümleri ve hizmetleri sağlayıcısıdır. Her zaman açık uyumluluk yetenekleri için özel olarak tasarlanan ölçeklenebilir BT odaklı çözümlerimiz, gelişen ve karmaşık bir küresel düzenleyici ortamın taleplerini karşılar. Sovos’un bulut tabanlı yazılım platformu, iş uygulamaları ve kamu uyum süreçleri ile benzersiz bir entegrasyon düzeyi sağlar.

Fortune 500’ün yarısı da dahil olmak üzere 100’den fazla ülkede 100.000’den fazla müşteri, uyumluluk ihtiyaçları için Sovos’a güveniyor. Sovos her yıl 19.000 küresel vergi yetki alanında üç milyardan fazla işlem gerçekleştirmektedir. 400’den fazla güçlü iş ortağı programıyla desteklenen Sovos, sektörler ve coğrafyalar arasındaki şirketler için rakipsiz bir küresel ağ sunuyor. 1979 yılında kurulan Sovos, Amerika ve Avrupa’da faaliyet göstermektedir ve Hg ve TA Associates’e aittir. Daha fazla bilgi için http://www.sovos.com adresini ziyaret edin ve bizi LinkedIn ve Twitter‘da takip edin.

Medya iletişim: 
Sovos için Zeno Group
Sovos@Zenogroup.com

Üç yıldır Sovos Türkiye Ülke Müdürü olarak görev yapan Elçim Sirek, yeni atandığı ‘EMEA Bölgesinden Sorumlu Satış Başkan Yardımcılığı’ rolüyle, verginin dijital dönüşümüne küresel çapta katkı sağlayacak

Teknoloji alanında, farklı liderlik rollerinde 25 yılı aşkın deneyimi bulunan Elçim Sirek; Sovos Türkiye Ülke Müdürlüğü görevinin ardından, EMEA (Avrupa, Orta Doğu, Asya) Bölgesinden Sorumlu Satış Başkan Yardımcısı oldu. Sirek, globaldeki bu yeni sorumluluğu ile 70’ten fazla ülkede, her büyüklükteki işletme için vergi teknolojileri çözümleri sunan Sovos’un bölgedeki faaliyetlerinde önemli bir rol oynayacak.

Marmara Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden 1997 yılında mezun olan Sirek, Galatasaray Üniversitesi’nde Endüstri Mühendisliği bölümünde yüksek lisans eğitimini tamamladı. İş hayatına 1997 yılında Aksa şirketinde başladı ve ardından OMV Petrol, Telpa, Tech Mahindra, Gartner’da çalıştı. EMEA bölgesinde güçlü müşteri ilişkileri kurma konusunda uzun ve sürekli bir geçmişe sahip olan Sirek, Sovos’a katılmadan önce Oracle’ın dijital kurumsal uygulamalar grubunda ülke ve bölge liderliklerini üstlendi.

Ülke Müdürü olarak 2021 yılında Sovos Türkiye’de çalışmaya başlayan Elçim Sirek, ekibiyle birlikte, Türkiye’de verginin dijitalleşmesiyle doğan yasal yükümlülükleri şirketler için kolaylaştıran pek çok çözüme imza attı. Yeni görevini İstanbul’dan yürütecek olan Sirek, Sovos CEO’su Kevin Akeroy’a direkt bağlı olan ve tüm kıtaların yönetimini yürüten Gelirden Sorumlu Başkan Alice Katwan’a raporlayacak.

Sovos Gelirden Sorumlu Başkanı Alice Katwan konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Küresel vergi uyumluluğu hizmetlerine olan talep artmaya devam ederken hem mevcut hem de gelecekteki müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamak için deneyimli, yüksek kalibreli liderliğe sahip olmamız çok önemli” dedi. Katwan sözlerini şöyle sürdürdü: “Elçim Sirek, Sovos’ta geçirdiği süre zarfında, sürdürülebilir satış fırsat ve anlaşmaları sağlama geçmişine sahip güçlü bir lider olduğunu kanıtladı. Onu ekibe davet etmekten heyecan duyuyorum.”

Sovos EMEA Bölgesinden Sorumlu Satış Başkan Yardımcısı Elçim Sirek ise globaldeki yeni rolü için, “Türkiye, verginin dijital dönüşümündeki öncü ülkelerden biri. Sovos’taki deneyimimin ve kurduğum ilişkilerin müşterilerimize büyük fayda sağlayacağından eminim. EMEA ekibine bir sonraki büyüme aşamamızda liderlik etmekten heyecan duyuyorum” diye konuştu. Vergi makamlarının çok uluslu işletmeler için hem hız hem de ölçek açısından her geçen gün daha fazla veri talebinde bulunduğunu belirten Sirek, “Sovos, vergi uyumluluğunda müşterilerimizin hep bir adım önde olmasını sağlıyor, böylece biz uyumlulukla ilgilenirken onlar da işlerini büyütmeye odaklanabiliyorlar” dedi.

Sovos Hakkında:

Sovos, işletmelerin giderek daha fazla düzenlemeye tabi olan bir dünyada gerçek bir güvenle gezinmelerini sağlayan küresel bir vergi ve uyumluluk çözümleri ve hizmetleri sağlayıcısıdır. Her zaman açık uyumluluk yetenekleri için özel olarak tasarlanan ölçeklenebilir BT odaklı çözümlerimiz, gelişen ve karmaşık bir küresel düzenleyici ortamın taleplerini karşılar. Sovos’un bulut tabanlı yazılım platformu, iş uygulamaları ve devlet uyum süreçleri ile benzersiz bir entegrasyon düzeyi sağlar.
Fortune 500’ün yarısı da dahil olmak üzere 100’den fazla ülkede 100.000’den fazla müşteri, uyumluluk ihtiyaçları için Sovos’a güveniyor. Sovos her yıl, 19.000 küresel vergi yetki alanında üç milyardan fazla işlem gerçekleştirmektedir. 400’den fazla güçlü iş ortağı programı ile desteklenen Sovos, sektörler ve coğrafyalar arasındaki şirketler için rakipsiz bir küresel ağ oluşturmaktadır. 1979 yılında kurulan Sovos, Amerika ve Avrupa’da faaliyet göstermektedir ve Hg & TA Associates’e aittir. Daha fazla bilgi için www.sovos.com.tr adresini ziyaret edebilir ve bizi LinkedIn ve Twitter‘da takip edebilirsiniz.

Bilgi için:
burcu.kandemir@bersay.com.tr

e-Mutabakatın iş dünyasındaki rolünü ve avantajlarını merak edenler için, “e-Mutabakat nedir?” “Elektronik mutabakat nasıl faydalar sunar?” gibi soruları yanıtlayacak bir yazı hazırladık. Gelin, muhasebe ve finans dönüşümünde e-Mutabakatın rolünü birlikte ele alalım…

Kelime olarak uzlaşma, uygunluk, uyum anlamlarına gelen mutabakat; şirketler için elektronik ortamda sunduğu kolaylıklarla dikkat çekiyor. Türkiye’de henüz yasal bir zorunluluk olarak görülmeyen e-Mutabakat çalışmaları, şirketler tarafından gönüllü geçişlerle gerçekleşiyor. Tıpkı ilk dönemlerde e-Fatura geçişlerinde olduğu gibi… Bugün yasal olarak e-Fatura, e-Arşiv fatura kullanıcısı olan şirketlerin yarısı; ilk dönemde avantajlarını görerek, gönüllü olarak bu elektronik belgeleri kullanmaya başlamıştı. Şimdi benzer bir durum e-Mutabakat için geçerli…

Peki e-Mutabakat nedir ve şirketler yasal bir zorunluluk olmadığı halde bu elektronik mutabakat uygulamasını neden kullanmak isteyebilir? Bu soruların yanıtlarına geçmeden önce mutabakat türlerini anlamak faydalı olacaktır.

Geleneksel Mutabakat Süreçleri ile e-Mutabakatın Farkı Nedir?

Türkiye’de iki mutabakat türü bulunuyor:

Cari Mutabakat, birlikte iş yapan iki firmanın borç ve alacak ilişkisini izlemek amacıyla bu konuda uzlaşmaları ve cari hesaplarını birbiriyle paylaşması anlamına geliyor. Böylece hesaplar arasındaki eksiklik ya da uyuşmazlıkların kontrol edilmesi mümkün oluyor. İnsana bağlı hata faktörünü ortadan kaldırmaya yarayan bu paylaşım ve kontrol süreci; şirketlerin işleyişine göre aylık ya da yıl bazında yapılabiliyor. Regülatif bir zorunluluk olmadan, tamamen gönüllülük esasıyla yapılan bu çalışmalar, şirketlerin hesaplamalarında gerçekleşebilecek farklılıklar/yanlışlıklar sonucunda sorgulanmalarını da önlemiş oluyor.

BA-BS Mutabakat ise regülatif olarak zorunlu olan bir işlem. Karışıklık olmaması için açıklamak gerekir: BA-BS adıyla bir mutabakat, bir de formların beyan edilmesi işlemi söz konusu. BA, ‘bildirim alış’; BS ise ‘bildirim satış’ın kısaltmaları.

Bir firmanın, bir cari hesaba 30 günlük süre içinde KDV miktarı hariç 5000 TL’yi geçen alım ya da satımlarından, elektronik olmayan faturalarının formla beyan edilmesi gerekiyor. Bu işlem her ayın 5’ine kadar, mutabakat ve beyanname şeklinde yapılıyor ve her iki firmanın karşılıklı beyanlarının uyumlu olması gerekiyor. Uyumsuzluk söz konusu ise her iki şirket de otomatik olarak sorgulanmaya tabi tutulabiliyor.

BA/BS mutabakat formunun yasal dayanağı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Bilgi Verme” başlığını taşıyan 148. maddesi. Bu maddede gerçek ve tüzel kişilerin, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın ya da vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların isteyecekleri bilgileri vermeye mecbur olduğu bilgisi yer alıyor. BA/BS sınırına ve esaslarına göre verilen formlar da bu bilgilerden biri. Muhasebe defterlerini bilanço esasına göre tutan ve beyannamesini de elektronik ortamda veren işletmeler, BA/BS formunu da elektronik ortamda vermekle yükümlüler. BA/BS mutabakatı yapılmadan formların beyan edilmesi durumunda ise hata yapılabilir. Bu nedenle mutabakat işlemlerinin de elektronik ortamda yapılması, zorunlu olmamakla birlikte, şirketlerin kendi faydası için önem taşıyor.

Zaman ve Maliyet Tasarrufu

Yukarıda detaylı bir şekilde anlatıldığı gibi mutabakat, şirketler arası alacak-borç hesaplarının eşitlenmesi süreçlerini kapsıyor. Bu işlemler geleneksel mutabakatta e-posta, telefon, faks gibi yöntemlerle yapılırken; e-Mutabakatta tamamen elektronik olarak gerçekleşiyor. Böylece verilerin eşleştirilmesi, karşılaştırılması ve mutabakata çevrilmesi; mutabakatların takip, onay ve ret süreçlerinin tek kontrol paneli üzerinden yürütülmesi ve de ciddi bir zaman tasarrufu sağlanması mümkün oluyor. Şirket kendi verileri ile karşıdakini kolayca karşılaştırıp işlemlerine hızla devam edebiliyor. Ek olarak bir de söz konusu şirketler devletin sunduğu KEP adresine sahipse ve gönderim buraya yapılıyorsa, tüm süreç yasal zemine oturtularak yürütülmüş oluyor.

e-Mutabakat Neleri Kolaylaştırır?

Elektronik mutabakatın, geleneksel mutabakata kıyasla neleri kolaylaştırdığını biraz daha detaylı inceleyebiliriz:

Daha sağlıklı nakit akışı: Öncelikle bu yöntem, müşterilerinizle olan fatura ve nakit akışlarınızı daha sağlıklı takip etmenizi sağlıyor. Çok fazla fatura akışınınız varsa, tüm belgeleri tek tek kontrol etmek kolay olmuyor. Cari mutabakatı yapılmayan faturaların tahsilatları, ortaya çıkan hatalar/uyumsuzluklar nedeniyle gecikebiliyor. Tahsilat vadesi gecikince de şirketin nakit akışı doğrudan etkileniyor.

Hata azaltma: Elektronik mutabakat, verilerin tutarlılığını sağlıyor ve hataları en aza indiriyor. Bu da finansal tabloların ve raporların doğruluğunu artırıyor.

Hız ve verimlilik: Manuel mutabakat süreçleri zaman alabilir ve hata riski taşıyabilir. E-Mutabakat, işlemleri otomatikleştirerek süreci hızlandırıyor ve verimliliği artırıyor.

İzlenebilirlik ve denetim: Elektronik mutabakat süreci, her aşamada kimin ne yaptığını izleme ve denetleme olanağı sunuyor. İç ve dış denetim süreçlerini kolaylaştırması açısından önemli bir izlenebilirlik imkanı…

Kağıtsız çalışma ortamı: e-Mutabakat, kağıt kullanımını ve dolayısıyla da çevreye etkiyi azaltıyor. Aynı zamanda ofis içindeki depolama ve arşivleme maliyetlerini düşürüyor.

Esneklik ve uyum: e-Mutabakat çözümü, değişen iş gereksinimlerine kolayca uyum sağlayabilir. Bu çözümü kullanıyorsanız bir özel entegratörler işlerinizi yürütüyorsunuz demektir. Özel entegratör ise GİB’in yeniliklerini yakından takip eder ve bunlara hızlıca uyum sağlamanız için çalışır. Çöümü kullanırken ihtiyaç duyduğunuz yenilikleri de geliştirerek sisteme adapte edebilir. Sisteme yeni gereksinimler eklenebilir ve iş süreçleri güncellenebilir.

Mobil erişim: e-Mutabakat çözümü, mobil erişim imkanı sunarak kullanıcıların herhangi bir yerden işlem yapmasına olanak tanır. Bu nedenle sürekli masa başında olmaya gerek yoktur. İş süreçlerini daha da esnek hala getirir.

Maliyet tasarrufu: Online mutabakat süreci, iş gücü maliyetlerini azaltabilir ve kağıt, mürekkep, posta gibi geleneksel maliyetleri ortadan kaldırabilir.

Tüm bu kolaylıklarla birlikte şirketin finansal süreçlerini daha yönetilebilir kılmış olursunuz.

e-Mutabakatla İlgili Sık Sorulan Sorular

e-Mutabakat ile ilgili sık sorulan soruları da bu yazıda ele almak istiyoruz…

Belgeler Elektronik Ortamdayken Mutabakatlaşmaya Neden İhtiyaç Var?

e-Belgelerin elektronik olması süreçlerdeki insana bağlı hata faktörünü yüzde 100 ortadan kaldırmıyor. e-Fatura sizin sisteminizden çıktıktan sonra önce Gelir İdaresi Başkanlığı’na onaya, ardından da karşı tarafa onaya gidiyor. Belge sizden hatasız şekilde gitmiş olsa bile, karşı tarafın belgeyi onaylaması, kendi sistemlerine alması esnasında; yabancı para birimli fatura varsa kur farkından doğabilecek hatalar, faturanın reddi olan durumlarda ya da iade faturası kesilecek durumlarda ortaya çıkabilecek hatalar söz konusu olabiliyor. Bu da cari mutabakat kullanımını gönüllü olarak ‘zorunlu’ hale getiriyor. Mutabakat olmadan ilerlediğinde hata ya da hatalar söz gerçekleşirse, tüm şirketin nakit akışı o şekilde planlandığı için, sonradan düzeltme yapmak çok daha zor oluyor.

e-Mutabakatta KEP Entegrasyonu Mümkün Olur Mu?

KEP kullanımı için herhangi bir entegrasyona ihtiyaç duyulmuyor. KEP süreci normal bir mail kullanımı gibi ilerliyor.

e-Mutabakat İle İlgili Yapılan İşlemlerde Ele Alınan Bilgiler Geriye Dönük Olarak Ne Kadar Süre Saklanır?

Online mutabakat henüz GİB tarafından bir zorunluluk olarak belirlenmediği için, işlemlerle ilgili bir saklama süresi de bulunmuyor.

e-Mutabakat Kimleri Kapsamaktadır?

Elektronik mutabakat kullanımı hiçbir şirket/sektör için zorunlu olarak belirlenmemiştir. Mutabakatlarını dijital ortamda yönetmek isteyen tüm şirketler bu yöntemi kullanabilirler. Bunun için yalnızca bilanço esasına göre defter tutmak yeterlidir.

Sovos e-Mutabakat Çözümü

Yazının son bölümünde Sovos olarak sunduğumuz e-Mutabakat çözümü hakkında da bilgi vermek istiyoruz. e-Mutabakat sistemini kullanmak istiyorsunuz, peki bunun için nasıl bir süreç sizi bekliyor?

Sovos aracılığıyla e-Mutabakatı üç farklı yöntemle ile kullanabilirsiniz.

Bunlardan ilki: Web Servis Entegrasyonu. Eğer e-Mutabakat süreçlerini kendi ERP’niz ile yönetmek istiyorsanız Sovos Web Servis Entegrasyonu aracılığıyla gönderimlerinizi yapabilir, var olan mutabakatlarınızın durumlarını görüntüleyebilir, güncelleme, iptal vb işlemlerinizi yapabilirsiniz.

İkinci seçenek: SAP Çözümü. Yukarıda bahsedilen tüm çözümü, ayrı bir platforma ihtiyaç duymadan SAP’deki ekranlarınızdan takip edebilirsiniz.

Üçüncü seçenek: Manuel Kullanım. Manuel süreçlerde tüm işlemlerinizi e-Mutabakat portalı üzerinden yürütebilirsiniz.

Bu sistemler üzerinden mutabakat verilerini tarih, tür gibi kriterlere göre filtreleyebilir; göndermiş olduğunuz bütün mutabakatların durumlarını inceleyebilir, ne kadarının onaylandığını, ne kadarının onay beklediğini veya reddedildiğini görebilir ve pek çok farklı kritere göre raporlamalar yapabilirsiniz.

Portal kullanımı hakkında detaylı bilgi almak için ilgili webinarımızı izleyebilirsiniz. e-Mutabakat sistemi hakkında bilgi almak ya da sisteme geçiş yapmak için ise linke tıklayabilirsiniz.

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), 28 Aralık 2023 tarihinde Elektrikli Şarj Hizmetlerine ilişkin iki önemli güncelleme paylaştı. Elektrikli şarj hizmeti sunan işletmeleri doğrudan ilgilendiren bu güncellemelerden biri e-Faturalar, diğeri ise elektrikli şarj ünitelerinin (EŞÜ) paketleri ile ilgili.
7 Ekim 2023’te yayımlanan 551 Sıra No.lu tebliğ ile elektrikli araçlara sunulan şarj hizmetine ilişkin faturanın teslim anında düzenlenmesi zorunluluğu getirildi. Bir diğer önemli değişiklik ise şarj istasyonlarında gerçekleştirilen şarj hizmetlerine ilişkin bilgiler ile bu hizmet karşılığında düzenlenen faturada yer alan bilgilerin, anlık olarak, elektronik ortamda GİB Teknoloji sistemlerine bildirilmesi zorunluluğu oldu. Konuyla ilgili ilk tebliğ ve yeni güncellemeler hakkındaki bilgileri yazının devamında okuyabilirsiniz…

2 Ocak 2024’e kadar e-Faturaya Geçiş Zorunluluğu

Resmî Gazete’de 7 Ekim 2023 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren, ‘Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 509)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 550), e-Fatura uygulamasının kapsamını genişletti. Buna göre:

Şarj Hizmeti Yönetmeliği kapsamında Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan şarj ağı işletmeci lisansı alan mükellefler ile bu mükellefler tarafından sertifika verilen şarj istasyonu işletmecileri için e-Fatura kullanımı zorunlu hale geldi.

Geçmiş örneklerin aksine bu kez herhangi bir hasılat limiti getirilmeden, tüm işletmelerin e-Faturaya geçişi söz konusudur. Belirtilen alanda halihazırda faaliyette olan işletmelerin 2 Ocak 2024 tarihine kadar e-Faturaya geçiş yapması gerekiyordu. Bu süreçte faaliyete yeni başlayacak işletmeler ise doğrudan e-Fatura kullanmak durumundadır.

Söz konusu işletmeler için e-Fatura kullanma zorunluluğunun başlamasına sayılı gün kala, Gelir İdaresi Başkanlığı konuyla ilgili önemli güncellemeler paylaştı.

e-Arşiv Fatura ve e-Fatura Güncellemeleri:

GİB, 28 Aralık 2023 tarihli duyurusu ile şarj ağı işletmecisi mükellefler ile şarj istasyonu işletmecilerini ilgilendiren Elektrik Şarj Hizmetlerine İlişkin Fatura Teknik Kılavuzu’nu ve güncellenmiş e-Arşiv Teknik Kılavuzu’nu yayımladı. Aynı zamanda, yeni teknik düzenlemeler ışığında e-Fatura ve e-Arşiv paketleri güncellendi ve duyuruyla birlikte güncel paketler paylaşıldı.

Söz konusu kılavuz ve e-Fatura paket değişiklikleri, 2 Ocak 2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girdi.

**e-Arşiv teknik kılavuzu 3 Ocak 2024 tarihinde tekrar güncellenmiştir.

Elektrikli Şarj Ünitelerinin (EŞÜ) Paketleriyle İlgili Güncelleme

28 Aralık 2023’te yayımlanan, yeni Şarj Ağı İşletmelerinin Elektrik Şarj Hizmetlerine İlişkin Bildirim Teknik Kılavuzu ile birlikte:

551 Sıra No.lu tebliğ kapsamında, Şarj Ağı İşletmecilerinin hizmet vermek üzere şarj ağına ekledikleri veya çıkardıkları EŞÜ’lere ilişkin bilgileri ve bu bilgiler ait formatı, içeriği, XML şema yapısı, GİB Teknoloji’ye bildirilme usulü ve bildirim zamanına ilişkin hususlar açıklandı:

Kılavuzun 1.1 numaralı bölümüne göre, Şarj Ağı İşletmecisi tarafından, hizmet vermek üzere EŞÜ’lerin şarj ağına eklenmesi veya şarj ağından çıkarılması durumunda EŞÜ sahibi/kullanan mükellefe ait bilgiler, elektronik ortamda GİB Teknoloji’ye gönderilecektir.

Yayınlanan tabloda yer alan günlük bilgiler, her günün sonunda saat 23:59:59’a kadar bir defada toplu olarak elektronik ortamda GİB Teknoloji’ye gönderilecektir.

Bu kılavuzun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde sahada şarj hizmeti veren tüm EŞÜ’lerin sisteme kaydolması gerekmektedir.

GİB Teknoloji’ye Bilgi Bildirme Yöntemleri ve Zamanları

551 Sıra No.lu tebliğin dördüncü maddesinde, elektrikli araçlara sunulan şarj hizmetine ilişkin faturanın teslim anında düzenlenmesi öngörülmüştür.

Bununla birlikte, şarj hizmeti verilecek kişilerle asgari altı aylık sözleşme düzenlenmesi, verilen her bir şarj hizmetine ilişkin bilgileri içerecek şekilde bir icmal hazırlanması ve bu icmallerin düzenlenecek faturaya eklenmesi ile bu kapsamda verilen şarj hizmetine ilişkin bilgilerin anlık olarak Başkanlık ile paylaşılması şartlarının sağlanmasına bağlı olarak, verilen şarj hizmetlerine ilişkin olarak yedi günde bir fatura (katma değer vergisi açısından vergilendirme dönemi aşılmamak şartıyla) düzenlenebilmesi mümkündür.

Söz konusu teknik kılavuz ile, şarj istasyonlarından gerçekleştirilen şarj hizmetlerine ilişkin bilgilerin, fatura düzenleme tarihlerine göre formatı, içeriği, XML şema yapısı, GİB Teknoloji’ye bildirilme usul ve zamanına ilişkin hususlar şöyle açıklandı:

Şarj istasyonlarından gerçekleştirilen şarj hizmetlerine ilişkin bilgilerinin anlık ve aylık bildirilmesine ilişkin yükümlülükler 1 Mart 2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir.

Şarj Ağı İşletmecileri e-Fatura Kapsamına Dahil Oldu

Vergi Usul Kanunu (VUK) genel tebliğinde değişiklik yapılmasına dair yayınlanan son tebliğin e-Fatura uygulamasına etkilerini bu yazıda okuyabilirsiniz.
Resmî Gazete’de 7 Ekim 2023 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren, ‘Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 509)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 550), e-Fatura uygulamasının kapsamını genişletti. Kapsam değişikliğindeki ilk düzenleme şarj ağı işletmecilerine yönelik oldu. Buna göre:

Tebliğ’deki bir diğer düzenleme ise ihracat işlemlerine yönelik olarak gerçekleşti:

Söz konusu Tebliğ ile bir değişiklik de ‘V.2. Belgelerin Elektronik Ortamda Oluşturulması’ bölümünde yapıldı:

e-Fatura uygulaması ile ilgili değişiklikleri blog yazılarımız aracılığıyla aktarmaya devam edeceğiz. Sorularınız için iletişim sayfamızdan bize ulaşabilirsiniz.
e-Fatura keserken dikkat edilmesi gerekenleri ele aldığımız blog yazımızı buradan okuyabilirsiniz.

Sürekli geliri ve müşteriyi elde tutmayı artırmak için müşteri başarısına ve bağlılığına öncülük edecek Constandi

ATLANTA, 9 OCAK 2024 – Küresel uyumluluk teknolojisi çözümleri ve hizmetleri sağlayıcısı Sovos, bugün Dominic Constandi’nin yeni Baş Müşteri Sorumlusu olarak atandığını duyurdu. Bu görevinde, müşteri değerini en üst düzeye çıkaran, müşteri başarısını garantileyen ve karmaşık düzenleme ortamında gezinen işletmelere gerçek güven sağlamak için Sovos’un sınıfının en iyisi çözüm ve hizmet portföyünden yararlanan müşteri programlarını başlatacak ve yönlendirecek. Constandi, finansal hizmetler ve teknoloji sektörlerindeki çapraz işlevli ekiplere liderlik etme konusundaki kapsamlı deneyimiyle, 20 yılı aşkın küresel müşteri uzmanlığını Sovos’a getiriyor. Yaratıcı ve analitik bir lider olarak bilinen, başarılı organizasyonlarda güçlü ekipler oluşturma konusunda kanıtlanmış bir geçmişe sahiptir.

Sovos CEO’su Kevin Akeroyd, “Küresel müşterilerimizin başarısını sağlamak yaptığımız her şeyin merkezinde yer alıyor; bu nedenle mümkün olan en güçlü müşteri ortaklıklarını kurma konusundaki kararlılığımız değişmez” dedi. “Müşteri başarı programlarına liderlik eden çeşitli ve kapsamlı deneyimiyle Dominic’in küresel uygulamamıza liderlik edecek hem motivasyona hem de bakış açısına sahip olduğundan eminim. Onu yönetim ekibimizin bir parçası olarak görmekten büyük heyecan duyuyorum.”

Constandi, Sovos’a en son müşteri sorumlusu olarak görev yaptığı ZoomInfo’dan katıldı. Bu görevinde müşteri deneyimi ekibini 60’tan 500’ün üzerinde çalışana çıkararak tüm müşteri başarısı fonksiyonlarına küresel çapta ölçeklendirdi. ZoomInfo’dan önce, Eze Software’de üst düzey müşteri deneyimi rolleri üstlendi ve burada yıllık 400 milyon dolardan fazla sürekli gelirden sorumlu bir müşteri başarı organizasyonunu yönetti.

Constandi, “Hedefim her zaman, sizi yalnızca bir satıcı değil, stratejik bir ortak olarak gördükleri uzun süreli müşteri ilişkileri oluşturmaktır ve aynı bağlılığı Sovos’un yaptığı her şeyde görüyorum” dedi. “Sovos’un sağladığı çözümlerin ve hizmetlerin kritik doğası, işleri her seferinde ilk seferinde doğru yapmak için güçlü çalışma ilişkileri gerektiriyor. Şirketin bu müşteri ihtiyaçlarını karşılamada mükemmeliyetini sürdürmesini sağlamak için bu role adım atmaktan ve bu yetenekli ekibe liderlik etmekten daha fazla heyecan duyamazdım.”

Sovos  

Hakkında Sovos, işletmelerin giderek daha fazla düzenlemeye tabi tutulan bir dünyada gerçek bir güvenle gezinmesine olanak tanıyan küresel bir vergi, uyumluluk ve güven çözümleri ve hizmetleri sağlayıcısıdır. Her zaman açık uyumluluk yetenekleri için amaca yönelik olarak tasarlanan ölçeklenebilir BT odaklı çözümlerimiz, gelişen ve karmaşık küresel düzenleme ortamının taleplerini karşılar. Sovos’un bulut tabanlı yazılım platformu, iş uygulamaları ve devlet uyumluluk süreçleriyle benzersiz düzeyde entegrasyon sağlar.

Fortune 500’ün yarısı da dahil olmak üzere 100’den fazla ülkede 100.000’den fazla müşteri uyumluluk ihtiyaçları konusunda Sovos’a güveniyor. Sovos, 19.000 küresel vergi bölgesinde yıllık olarak üç milyardan fazla işlem gerçekleştiriyor. 400’ü aşkın güçlü iş ortağı programıyla desteklenen Sovos, farklı sektörlerdeki ve coğrafyalardaki şirketler için rakipsiz bir küresel ağ sağlıyor. 1979 yılında kurulan Sovos, Amerika ve Avrupa’da faaliyet göstermektedir ve sahibi Hg ve TA Associates’tir. Daha fazla bilgi için http://www.sovos.com adresini ziyaret edin ve bizi LinkedIn ve Twitter’da takip edin.

Medya iletişim adresi:

Media@sovos.com

Pek çok kişi gibi ben de Vertex’in resmi olarak Pagero’yu satın alma planlarıyla ilgili haberleri ilgiyle okudum. Bu bana pek şaşırtıcı gelmedi. Söz konusu iki şirketin zaten ticari bir ilişkisi vardı ve Ekim ayında stratejik ortaklıklarının kamuya duyurulmasından bu yana, sektörün içinden bazı kişiler ve uzmanlar bunun mantıklı bir sonuç olacağını tahmin ediyordu. Konu, bu hamleyi yapıp yapmayacakları değil, ne zaman yapacakları meselesi haline gelmişti. Ama asıl soru şu: Bu ne anlama geliyor?

Ortaklıklarını duyurduklarında belirtilen amaç, “çok uluslu şirketlere işlemleri otomatikleştirmek ve dolaylı vergi, raporlama ve e-Fatura uyumluluğunu küresel ölçekte yönetmek için uçtan uca bir çözüm sağlamaktı.” Buna karşılık ben de “Harika! Zamanı gelmişti!” dedim.

Başka bir donanım çözüm sağlayıcısı daha, doğru yönde küçük bir adım attığı için bu fikirdeyim. Sovos’un yıllardır sektöre sunduğu ve bildiği şeyi kabul ettiler. Sektörümüzün “nokta çözümlerden platformlara” tam anlamıyla bir geçiş içinde olduğunu anladılar. Müşterilerimiz, ölçek dışı, entegre olmayan, bölgesel teknoloji çözümlerinde; insan, süreç ve sistem entegrasyonları için artık yatırım yapmak zorunda kalmak istemiyor. Çünkü bu çözümler duruma, iş alanlarına ve ülkelere göre farklılık gösteriyor. Bu satın almayla Vertex ve Pagero, Sovos’un sekiz yıldır içinde olduğu bir yolculuğun ilk adımını atıyor.

Arayı kapatma oyunu başlıyor

Sovos olarak dünyanın giderek daha dijital, sınır ötesi ve regülatif düzenlemelere tabi olma eğiliminde olduğunu gördük. Şirketlerde CFO ve CIO pozisyonundaki yöneticiler, vergi ve uyumluluk gereksinimleri için bütünsel kayıt sistemi olan bir platforma ihtiyaç duyduklarını her gün biraz daha fark ediyor. Sadece tek bir etkin yazılım platformu değil, aynı zamanda uyumluluk içeren bir veri kayıt sistemi olmalı.

Artık ülkeler arasında ve doğrudan ve dolaylı vergi, uyum, küresel KDV, dijital kimlik ve güven, düzenleyici teknolojiler, e-envanter, CTC, veri ve analitik ve uyum ihtiyaçları arasında farklı sağlayıcılara sahip olmak mantıklı değildi. Bu açıdan, Vertex’in Pagero’yu satın alma kararını en iyi bizim anladığımızı söyleyebilirim. Piyasanın acil ihtiyacını belirlemede erken davrandık ve bu ihtiyaçları karşılamak için milyarlarca dolarlık satın almalar ve yüz milyonlarca dolarlık entegrasyon ve global uyumluluk kayıt sistemi oluşturma yatırımı yaptık. Sovos, Fortune 500’ün yarısını ve on binlerce başka işletmeyi destekleyerek her yıl altı milyar uyumlu işlem gerçekleştiriyor. Bizimle aynı sonuca varan ve bizimle birlikte bu yolculukta olan işletmeler – uçtan uca otomatik platform çözümünün basit bir gereksinim değil, bir zorunluluk olduğunun farkında.

Vertex’in şu anda yaptığı şey de bu yönde bir adım atmak. Vergi belirleme ve e-Fatura çözümünü birleştirmek kesinlikle paketin tamamı olmasa da ilerlenecek yön açısından doğru. Şimdi eğlenceli kısım onlar için başlıyor! Bu işler zor ve hissedarlarına birleşik varlık olarak muazzam düzeyde karlılık taahhüt ettiler. Bu yüzden muazzam maliyet kesintileri ile temel entegrasyona yatırım yapma arasındaki ince çizgiyi bulmak zorunda kalacaklar… Bir şekilde aynı zamanda çözümlerine ve müşterilerine yatırım yapacaklar. Bu oldukça meşakkatli bir durum. Bu süreci biz de deneyimledik. Kendilerine başarılar dilerim.

Bu haberi pek çok açıdan bir iltifat olarak kabul ediyorum – “taklit, övgünün en samimi şeklidir” derler. Bugün burada durduğumuzda, Sovos dünyanın en karmaşık regülatif sorunlarını çözebilen tek global, uçtan uca vergi uyumluluğu sağlayıcısı konumunda. Sektördeki saygın meslektaşlarımızın şimdi bizim inşa ettiğimiz şeyi oluşturma yolunda ilk adımlarını atmaları, Sovos’un – ve müşterilerimizin – son sekiz yıldır doğru şeyleri yaptığını ve daha da önemlisi, gelecek sekiz yıl boyunca bunu yapmaya devam edeceğini pekiştiriyor.

Fırsat

Sovos’ta sektörün olgunlaştığını görmekten mutluyum. Geleceği mümkün kıldığımızdan dolayı bu herkes için iyi. Herhangi bir sektör veya bölgedeki en karmaşık yasal düzenleme ortamlarında her şirkete ihtiyaç duydukları çözümü sunmaya devam ettiğimiz için heyecan duyuyoruz. Ve bunu, sektördeki en iyi teknoloji ve mevzuat uzmanlığıyla destekleyerek, gerçek bir güvenle yapıyoruz. Oyuna hoş geldiniz!

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-Dönüşüm sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Bu blog yazısı 20 Kasım 2023 tarihinde güncellenmiştir.

Günden güne daha fazla mükellef, elektronik belgeleri kullanmaya başlıyor. e-Belgelerin sunduğu imkanların gün geçtikçe daha çok fark edilmesi ve gönüllü katılımların artması bu durumu doğrudan etkilese de temel nedenin Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yapılan yeni düzenlemeler olduğunu söyleyebiliriz.

Nitekim GİB’in son düzenlemesi neticesinde e-Fatura, e-Arşiv fatura ve e-İrsaliye belgelerinin kapsamları genişletilmiş ve yeni mükellefler belirlenmişti.

e-Fatura’nın kapsamında meydana gelen değişikliğe göre 2022 hesap yılı içerisinde 3 Milyon TL’lik brüt satış hasılatı şartını sağlayan mükellefler 1 Temmuz 2023 tarihinden itibaren zorunlu şekilde e-Fatura uygulamasını kullanmaya başladılar.

Bununla birlikte e-Fatura uygulamasını yıl içinde ilk kez kullanmaya başlayan mükellefler, 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği uyarınca bir sonraki yılın başından itibaren e-Defter uygulamasını kullanmaya başlamak zorundalar. Buna göre 1 Temmuz 2023 tarihinden itibaren e-Fatura uygulamasını kullanmaya başlayan mükelleflerin 1 Ocak 2024 itibarıyla e-Defter uygulamasını kullanmaya başlamaları yasal bir gereklilik.

1 Ocak 2024 İtibarıyla Kimler e-Defter Kullanmak Zorunda?

1 No’lu Elektronik Defter Genel Tebliği’ne göre e-Fatura uygulamasına yıl içinde zorunlu olarak geçen mükelleflerin, izleyen yılın başından itibaren e-Defter uygulamasını kullanmaları zorunludur. Bu kapsamda 2023 yılı içerisinde e-Fatura uygulamasını zorunlu olarak kullanmaya başlayan aşağıdaki mükelleflerin 1 Ocak 2024 itibarıyla e-Defter uygulamasını kullanmaya başlamaları gerekmektedir:

Mükellef/Mükellef Grubu

şartların sağlandığı yılı takip eden yılın başından itibaren e-Defter’e geçiş yapmak zorundalar.

e-Defter Uygulamasını Kullanmaya Başlamak İçin Ne Yapılmalı?

e-Defter uygulamasını kullanmaya başlayabilmek için mükelleflerin edefter.gov.tr adresinde yayımlanan başvuru kılavuzuna uygun olarak e-Defter uygulamasına başvuruda bulunması ve aşağıdaki şartları yerine getirmiş olması gerekmektedir:

Mükelleflerin Karşılaşabileceği Cezalar

e-Defterlerin tutulması konusundaki kurallara uymayan mükellefler Vergi Usul Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’ndan (TTK) doğacak cezalarla karşılaşabilirler.

Bu kapsamda, e-Defterlerin Tebliğ’de öngörülen kurallara aykırı şekilde tutulması veya e-Defterlere ait beratların Tebliğ’de öngörülen süreler veya GİB tarafından duyurulan özel ek süreler içerisinde yüklenmemesi veya geç yüklenmesi halinde VUK gereğince usulsüzlük cezası kesilebileceği gibi mükellefin TTK uyarınca idari para cezasına çarptırılması da söz konusu olabilir. 2.200 TL’den az olmamak üzere, düzenlenmesi gereken fatura veya meblağ farkının %10’u kadar kesilecek özel usulsüzlük cezası tutarı, 2023 yılı için 544 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile belirlenmiştir. Söz konusu VUK Genel Tebliğ ve ekine linke tıklayarak ulaşabilir, güncel ceza tutarlarını görüntüleyebilirsiniz.

Harekete Geçin

Sovos e-Defter Çözümünün zorunlu e-Belge geçiş sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Başarı Hikayesi: HitSoft İş Ortaklığı

Hitsoft

Türkiye ile birlikte 16 ülkede SAP çözümleri sunan Hitsoft’un en büyük önceliklerinden biri müşterilerinin kendisine duyduğu güveni korumak. Bu nedenle bazı süreçleri birlikte yürüttüğü iş ortaklarını da aynı hassasiyetle seçiyor. 

Neden Sovos?

Hitsoft olarak yaptığımız işlerden bir tanesi müşterilerimizin SAP tarafında ihtiyaç duyduğu bütün süreçleri tek bir platform üzerinden yönetebilmesini sağlamak. Sovos’un bize sunduğu web servisler bu anlamda müşterilerimizin de beğenisini kazanıyor. Müşterilerimiz SAP sistemleri dışına çıkmadan ürünleri efektif ve verimli bir şekilde kullanabiliyorlar.” 

Salman Yüksel

Hitsoft Satış ve İş Geliştirme Direktörü

e-Mutabakat ile Anlaşmak Artık Çok Hızlı ve Kolay

Doğru bir çözüm ile karmaşık mutabakat süreçlerini elektronik ortamda takip ederek iş akışınızı kolaylaştırabilirsiniz. Mutabakat süreçlerinizi elektronik ortama taşımanın püf noktalarının anlatıldığı canlı yayınımızın kaydını izleyebilirsiniz.

📌 Ajanda:

Soru-cevap bölümünde ilettiğiniz tüm sorular yanıtlanacak.

📝 Kayıt: Webinar kaydını izlemek için formu doldurmayı unutmayın.

Başarı Hikayesi: N11 İş Ortaklığı

N11

Türkiye’nin öncü açık pazaryeri konseptli alışveriş platformudur. Yurt içinde ve yurt dışında hızla büyüyen Türkiye’nin teknolojik girişimi Getir yönetiminde, milyonlarca ürün ve 330 binden fazla kayıtlı iş ortağını 25 milyon müşterisiyle buluşturuyor.

Neden Sovos?

Sovos’un teknik altyapısı ve ekiplerin aynı dili konuşabilmesi iş ortaklığımızın ilerleyebilmesi adına çok kıymetli oldu.”

Ömercan Uçan

N11 Lojistik ve Proje Yönetimi Grup Müdürü

Başarılı e-Dönüşüm projelerinin özelliklerini derlediğimiz yazı dizisinde beşinci konumuz ‘projelerin zamanında tamamlanması için önemli hususlar’… Projenin zamanında tamamlanması için nelere dikkat edilmesi gerektiğini birlikte inceleyelim.

e-Dönüşüm projelerinde başarının yolu yazı dizimizin ilk yazısı, ikinci yazısı, üçüncü yazısı ve dördüncü yazısına linklerden ulaşabilirsiniz. Bu yazıda aktarmak istediğimiz, ‘zamanlama’ için önemli hususlar’ ise şöyle:

Bir projenin zamanında tamamlanabilmesi için öncelikle her adımın iyi kurgulanması, sorumlulukların dağıtılmış olması ve her ekibin kendi sorumluluklarının farkında olması gerekir. Projenin hangi tarihte tamamlanmış olmasına ihtiyaç duyuluyorsa, bitiş tarihi mutlaka bu söz konusu tarihten daha önce olacak şekilde planlanmalıdır. e-Dönüşüm kararı verildikten sonra zaman kaybetmeden erken bir şekilde çalışmalara başlamak ve erken de bitirmek hedeflenmelidir. Her zaman dış kaynaklı riskler ortaya çıkabilir, süre konusunda sıkıntıya düşmeyecek bir planlama bu açıdan da önemli olacaktır.

Daha önce pek çok benzer projeyi başarıyla tamamlamış bir servis sağlayıcı hem sürecin normal akışına hem de olası risklere karşı deneyimlidir ve bu sizin işini çok kolaylaştıracaktır. Deneyimi işin içine katmak projenin zamanında bitmesi için temel destekleyicilerden biridir.

Projenin tüm paydaşlarının sıkı iletişimde olması ve ortak kararlar alabilmesi önemlidir. Örneğin iki farklı departmanınız kendi iş alışkanlıkları gereği aynı süreç için farklı bir yol izlenmesini talep ediyor olabilir. Böyle bir durumda süreci en iyi şekilde yorumlayarak karar vericilerin birlikte değerlendirme yapması çok kıymetli olacaktır.

Test aşamaları senaryo bazlı uygulanmalı, canlı geçişe kadar denenmemiş bir senaryo kalmamalıdır. Çünkü canlı sistemde yaşanacak sorunlar şirketiniz ve çalışanlarınız için büyük bir kaos yaratabilir. Bununla birlikte yasal başvuru süreçleri ya da işlemin büyüklüğü nedeniyle canlı sistemi doğrudan etkileyecek geçişleri sistemlerin en az kullanıldığı ya da kullanılmayacağı günlere planlamak; canlı sistemde etkisi hissedilmeyecek değişimleri ise aralarda yapılacak şekilde planlayarak ilerlemek sürecin daha hızlı tamamlanmasına katkı sağlayacaktır.

Harekete Geçin

Firmanızın ihtiyaçlarına uygun bulut tabanlı ortama geçiş projesi için e-Dönüşüm danışmanlarımızla hemen iletişime geçin.

e-Dönüşüm süreci, e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-Defter ve e-İrsaliye gibi belgelerin elektronik ortamda hazırlanmasını, iletilmesini ve saklanmasını oldukça kolaylaştırdı. Türkiye’nin öncülük ettiği ve şimdi birçok ülke tarafından benimsenen bu sistem, sunduğu kolaylıklarla takdir topluyor. Ancak, bu yolculukta karşılaşılan bazı zorluklar da bulunuyor. Bu zorlukları aşmak için gerekenleri birlikte inceleyelim…

e-Dönüşüm süreci başta bir zorunluluk olarak hayatımıza girse de sistemleri ve e-Belgeleri kullanmaya başladıkça gönüllü geçişler de arttı. Sunduğu kağıt ve zaman tasarrufu, belgelere her an her yerden ulaşılabilmesi, şirketin bugünü ve geleceğine dair anlamlı veriler ortaya çıkarabilmesi bu sistemin en çok beğenilen özellikleri. Diğer yandan sürecin başlangıcında ise belli başlı zorluklar yaşandı, yaşanabiliyor. Sovos uzmanları olarak bu zorlukları tüm ülkelerde takip edebiliyoruz. Ülkelerin bu alandaki uygulamaları farklı olsa da sorunlar belli başlı noktalarda birleşiyor. Bu zorlukları aktararak e-Dönüşüm süreci hazırlığında sağlam adımlarla ilerlemenize, süreci sorunsuz atlatmanıza katkı sunmayı amaçlıyoruz. İşte sürecin başlangıcında karşılaşılabilen zorluklar:

1. Kötü Veri Kalitesi

Eskiden fatura, irsaliye gibi belgelerinizi düzenlerken, defterlerinize bilgileri kaydederken yaptığınız hatalar çok büyük bir sorun yaratmıyordu. Günümüzde ise kağıt formatındayken denetlenmeyen bazı içerikler artık denetlendiği için kaynak verilerin doğruluğu çok önemli. Örneğin e-Faturaya ilk geçtiğimiz yıllarda birçok müşterimiz karşı tarafın vergi kimlik numarasını doğrulamakla ilgili bir süreç geçirdi. Çünkü yanlış kimlik numarası kağıt üzerinde belki bir parafla düzeltilebilirken, e-Belge sisteminde faturanın alıcıya ulaşmaması demek. Yılların tecrübesi ve geliştirmeleri ile şimdi her şey daha otomatize olmuş durumda. Bu da sürece yeni başlayanlar için ilk başlayanlara göre epey kolaylık sağlıyor.

2. Karmaşık İşlem Türleri

“e-Faturaya geçiş yaptım, artık tek bir format üzerinden tüm işlemlerimi yapacağım” diye düşünmeden önce her bir fatura türünün kendine has kuralları, uygulamaları olduğunu bilmenizde fayda var. Satış faturaları belki birbirine benziyor ama gümrük faturaları iade faturaları gibi farklı türler de söz konusu. İş alanınıza ve kullandığınız fatura türlerine göre sizin de bu kuralları öğrenmeniz gerekiyor. Deneyimli bir özel entegratör seçimi, karmaşık işlem türleri ile rahatlıkla başa çıkmanız açısından çok kıymetli.

3. Tutarsız Uygulamalar

Satış ya da faturalama süreci ile ilgili daha önce farklı farklı sistemler/uygulamalar kullanmış ve hatta hala kullanıyor olabilirsiniz. e-Belge süreciyle, bu uygulamaların yönetimi sizin için eskiden olduğundan daha da önemli olacak. Eğer söz konusu uygulamaları kullanmaya devam edecekseniz, bu uygulamaların yeni sistemlerle çok iyi bir şekilde ‘konuşabilmesi’ gerekecek. Sistemler arasında verilerin aktarılamaması ya da hatalar meydana gelmesi, vergi dünyasında başınızı ağrıtabilecek sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle daha yolun başındayken eski sistemleri de gözden geçirerek bilinçli adımlar atmalısınız.

4. Sürekli Değişen Regülasyonlar

Dünyanın her yerinde regülasyonlara uyumluluk sürekli değişiyor, “Yaptık, bitti” demek şimdilik mümkün olmuyor. Hemen her ülkede gözlemlerimiz bunu doğruluyor. Kurallar belli tarihlerde güncelleniyor, teknolojiler yenileniyor, yeni belgeler sisteme ekleniyor, oranlar değişiyor… Kısacası değişim işleyişin bir parçası oluyor. Bu değişimleri düzenli olarak takip ederek onlara uyumlanmak gerekiyor. e-Dönüşümü ‘bir an önce gerçekleşecek’ bir adım olarak değil, sürekli yürüyeceğiniz bir yol olarak görerek hazırlığınızı bu yönde yapmanız gerekiyor. Bu yolu yalnız yürümemek için de sizi güncellemelerden düzenli olarak haberdar edecek iyi bir özel entegratör seçimi yapmalısınız.

Bazen bazı yasal değişikliklerin karar verildikten sonra 2-3 gün içinde uygulanması bile gerekebiliyor. Hakim olmadığınız bir konuda bu kadar hızlı adım atabilmeniz ne yazık ki pek mümkün olmuyor.

Harekete Geçin

e-Dönüşüm sürecinde karşılaşılabilecek zorlukları da içeren geniş kapsamlı webinarımızı linke tıklayarak dinleyebilir, süreçle ilgili sorularınız için bu linkten bize ulaşabilirsiniz.

Başarı Hikayesi: Sanofi Sağlık e-Dönüşüm Çözümleri

Sanofi Sağlık

Fransa merkezli yenilikçi bir küresel sağlık şirketi Sanofi Sağlık, Dünya genelinde 100’den fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Tedavi çözümleri, biyoteknolojik ilaçlar, aşılar ve tüketici sağlığı ürünleri ile Türkiye’de geniş bir ürün yelpazesi sunuyor.

Neden Sovos?

“10 yıl önce birlikte çalışmaya başladığımız Sovos’un e-İrsaliye, e-Fatura, e-Arşiv, e-Defter, e-İhracat ürünlerinden faydalanıyoruz. Regüle edilen, çok sayıda kuralın olduğu bir sektörde Sovos’un sunduğu çözümler hayatımızı kolaylaştırıyor. Çalışmalarımızı bugüne dek “On-Premise” olarak gerçekleştirmiştik ancak önümüzdeki dönemde çağın gereksinimlerini karşılamak, paketlerimizi güncellemek için Sovos Cloud çözümlerine geçeceğiz.”

Selim Keleş

Sanofi Sağlık Dijital Program Lideri

Sovos olarak yürüttüğümüz tüm e-Dönüşüm projelerinde ekibimizde mutlaka bir ‘Bilgi Güvenliği Uzmanı’ yer alıyor. Bilgi güvenliği uzmanının projelerde neden mutlaka bulunması gerektiğini sizlere daha iyi açıklamak için sorularımızı Bilgi Güvenliği Müdürü Cemile Yıldız’a yönelttik…

Rolünüzden ve Sorumluluklarınızdan Bahseder Misiniz?

EMEA bölgesi Bilgi Güvenliği Müdürü olarak Sovos’un bilgi güvenliği stratejilerinin oluşturulması, uygulanması ve yönetilmesinin yanında; müşterilerimizin verilerinin doğru, güvenli ve erişilebilir olması için fiziksel ve siber güvenlik stratejilerinin geliştirilmesinden ve uygulanmasından sorumluyum.

Sovos, küresel alanda bir CISO (Baş Bilgi Güvenliği Sorumlusu Başkanı) tarafından yönetilen, rolleri ve sorumlulukları açıkça tanımlanmış özel bir ‘Bilgi Güvenliği’ departmanına sahip. Bu departman Kuzey Amerika, Güney Amerika ve EMEA’yı kapsayan üç kıtada bulunan liderler tarafından yönetiliyor. İçerisinde Bilgi Güvenliği Mühendisleri, Bilgi Güvenliği Analistleri ve Risk Analistleri olarak üç farklı rolü barındıran, yaklaşık 23 kişilik bir ekipten oluşuyor.

Bilgi Güvenliği departmanı olarak öncelikli sorumluluklarımızı şöyle sıralayabilirim:

Bunların yanında Sovos’un bilgi güvenliği stratejisinin oluşturulması ve geliştirilmesine liderlik etmek, Sovos’un güvenlik hedeflerini ve önceliklerini belirlemek, güvenlik ve risk yönetimi stratejileri oluşturmak/uygulamak, yeni teknolojilerin güvenli entegrasyonunu sağlamak, yeni güvenlik tehditleriyle başa çıkmak için yöntemler geliştirmek ve üst düzey yöneticilere raporlar sunarak güvenlik stratejilerini ve başarılarını paylaşmak da görevlerimiz arasında.

Firmaların Siber Güvenlik ve Veri Koruma Konusundaki Gereklilikleri Hakkında Bilgi Verebilir Misiniz? Firmaların Ölçeğine Göre Farklılıklar Söz Konusu Mu?

Öncelikle firmaların hizmet verdikleri sektör gereği siber güvenlik ve veri koruma konusundaki gereklilikleri farklı olabilir. Sektörel düzenlemelere uygun olacak şekilde güvenlik politikaları, prosedürler ve kontroller geliştirmek ve uygulamak önemlidir.

Büyük Ölçekli Firmalar karmaşık ve geniş BT altyapılarına sahip olabilirler. Bu altyapının güvenliği için, ağ güvenliği, sunucu güvenliği, veri tabanı güvenliği gibi çeşitli katmanlarda güvenlik önlemleri almak önemlidir. Bunun yanında büyük ölçekli firmalar genellikle daha fazla personel ve kaynağa sahiptir. Bu, siber güvenlik ekiplerini güçlendirmek, güvenlik operasyonlarını izlemek ve olaylara yanıt vermek için daha fazla imkan sağlayacaktır.

Küçük Ölçekli Firmalar ise genellikle daha sınırlı kaynaklara sahip olabilir. Ancak temel güvenlik önlemlerini almak çok önemlidir. Güçlü parolalar kullanmak, güncel yazılımlar ve sistemler kullanmak, temel ağ güvenliği önlemlerini uygulamak ve verilerin yedeklenmesi gibi…

Küçük ölçekli firmalar, siber güvenlik yeteneklerini geliştirmek için dış kaynaklardan (outsourcing) yararlanabilir, güvenlik danışmanlık/yönetim hizmetleri sağlayıcıları ile çalışabilirler. Küçük ölçekli firmalarda, tüm personelin güvenlik konusunda bilinçli olması ve güvenlik politikalarına uyması önemlidir. Çalışanlara güvenlik eğitimleri ve farkındalık programları sunarak, sosyal mühendislik saldırılarına karşı korunmalarını sağlamak önemlidir.

Büyük ölçekli firmalar, siber saldırılara karşı daha büyük bir hedef olabilir. Bu nedenle, gelişmiş güvenlik çözümleri, güvenlik testleri ve saldırı tespit sistemleri gibi ileri düzey koruma önlemlerine yatırım yapmak önemlidir. Küçük ölçekli firmalar müşteri verisi işliyorlar ise, verilerin doğru şekilde korunması ve gizlilik gereksinimlerine uyulması büyük önem taşır. Veri şifrelemesi, erişim kontrolleri, veri yedeklemeleri gibi önlemler, verilerin korunmasında yardımcı olabilir.

Firmaların Doğru Siber Güvenlik ve Veri Koruma Prosedürlerine Sahip Olmasının Önemini Açıklayabilir Misiniz?

Doğru siber güvenlik ve veri koruma prosedürlerine sahip olmak, bir şirketin başarısı ve sürdürülebilirliği açısından hayati öneme sahip. Bunlar şirketlerin müşteri bilgileri, finansal veriler, ticari sırlar veya stratejik bilgiler gibi önemli varlıklarını içeren hassas ve değerli verilerini korumalarını sağlar. Yanlış yapılandırılmış veya yetersiz güvenlik önlemleri, bu tip verilerin yetkisiz erişime, veri sızıntılarına veya saldırılara maruz kalma riskini artırabilir.

Doğru yapılandırılmış bir güvenlik çerçevesi, bir şirketin faaliyetlerini durdurabilecek veya olumsuz etkileyebilecek siber saldırı veya veri kaybı durumunda; veri kaybını önleme, saldırıları tespit etme ve iş sürekliliğini sağlama yeteneğini artırır.

Birçok sektör, veri koruma ve gizlilik konusunda çeşitli yasal düzenlemelere tabidir. Doğru güvenlik prosedürleri, şirketin bu düzenlemelere uymasını sağlar. Uyumluluk gerekliliklerini yerine getirmemek, yasal yaptırımlara ve itibar kaybına neden olabilir. e-Dönüşüm ile birlikte şirketler belge süreçlerini dijital ortamlara taşıyorlar fakat ilk aşamada bu belgelerin güvenliğini hesaba katmayanlar olabiliyor. Oysa hem kendileri hem de birlikte iş yaptıkları her kurum için bu bilgilerin güvenliği önem taşıyor, verilerin iyi korunamaması itibarda onarılması güç zararlar oluşturabiliyor.

Siber Güvenlik ve Veri Koruma Hakkında Şirketlere Herhangi Bir Tavsiyeniz Var Mı?

Siber güvenlik sürekli bir çaba gerektirir, tek bir çözüm veya adım yeterli olmayabilir, bu nedenle bütünsel bir yaklaşımla güvenlik programlarının uygulanması önemlidir. Şirket içi farkındalığın artırılması, eğitimler düzenlenmesi, güvenlik politika ve prosedürlerinin oluşturulması, bunların uygulanması, güçlü parolaların ve kimlik doğrulama sistemlerinin kullanılması çok önemli. Ayrıca yazılım ve sistemlerin güncelliğinin korunması, veri sınıflandırması ve veri şifrelemesi yapılması, zayıf nokta taramaları ve sızma testlerinin periyodik olarak uygulanması gerekiyor. İş sürekliliği planlarının oluşturulması, üçüncü taraflarla ilişkilerin değerlendirilmesi, güvenlik olaylarının izlenmesi ve yanıtlanması önemli çalışmalar. Tüm bunların en iyi şekilde yapılabilmesi için ise üst düzey yönetimin siber güvenlik konusundaki taahhüdü ve desteğinin kritik olduğunu özellikle belirtmek isterim.

Bunların yanında güvenlik programları, işletmelerin veri güvenliğini sağlamak ve tehditlere karşı koruma sağlamak için önemlidir, ancak aynı zamanda iş operasyonlarına zarar vermemelidir. İşletmeler için en etkili güvenlik stratejisi, iş ihtiyaçlarına ve sektörel gereksinimlere uyum sağlamak için özelleştirilebilir ve esnek bir yaklaşımı içermelidir. Sovos hem veri güvenliği hem de iş sürekliliği açısından dengeyi sağlamak amacıyla güvenlik programının iş ihtiyaçlarını karşılayan ve operasyonu hantallaştırmayan bir yaklaşımı benimsemektedir.

Siber Güvenlik ve Veri Korumanın Geleceği Hakkındaki Düşünceleriniz Neler?

Teknolojinin hızla ilerlemesi ve dijital dönüşümün yaygınlaşmasıyla; siber tehditlerin çeşitliliği ve sofistikasyonu da artıyor, siber güvenlik ve veri koruma gün geçtikçe daha karmaşık hale geliyor. Teknolojinin hızına paralel olarak bu konuların da önemini artırarak korumaya devam edeceğini düşünüyorum. Şirketlerin sürekli olarak güvenlik önlemlerini güncellemeleri, yenilikçi teknolojileri ve tehditleri izlemeleri gerekecek. Siber saldırganlarla mücadele için iş birliğinin önemi artacak. Buna ek olarak yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojilerinin saldırıları tespit etmek, zararlı yazılımları engellemek ve güvenlik olaylarını otomatik olarak analiz etmek için daha yaygın olarak kullanılmasını bekliyoruz.

Gelecekte küresel düzenleyici kurumların veri koruma ve gizlilik konusunda daha sıkı düzenlemeler getirmesi bekleniyor. Bu nedenle, şirketlerin veri koruma politikalarını güncellemeleri ve uyumlu olmaları önem kazanıyor. Her ne kadar pek çok teknolojik güvenlik önlemleri alınsa da insan faktörü siber güvenlik açısından hala büyük bir zayıf nokta olarak kalacak. Bu nedenle sosyal mühendislik saldırıları, dolandırıcılık amacıyla gönderilen e-postalar ve güvenlik politikalarına uyumsuzluk gibi sorunların; çalışanların eğitimi ve farkındalığıyla ele alınması, insan faktörünü göz ardı etmeden güvenlik kültürünün geliştirilmesi önemini korumaya devam edecek.

Sovos, Firmaların e-Dönüşüm Süreç Yönetiminde Siber Güvenlik ve Veri Koruma Konusunda Nasıl Yardımcı Oluyor?

Bu soruyu yanıtlamaya önemli bir bilgiyi paylaşarak başlamak isterim: Sovos olarak 2008’den beri ISO 27001 sertifikalı bir güvenlik programına sahibiz. ISO standartlarına aşina olan firmalar, ISO standardına uygunluğun yanı sıra belirli bir olgunluk seviyesini koruma ve her yıl üstüne katarak daha fazla hassasiyet ve uyumluluk konusunda çaba gösterirler. Güvenlik programımızın olgunluk seviyesini korumadan, büyüme göstermeden Bu kadar uzun zamandır sertifikanın sürekliliğini sağlamak mümkün olmazdı. Sektörde farklılaşmamızda, bilgi güvenliği konusunda öncü olmamız ve olgunluk seviyemizin yüksek olmasının payı büyük. Bilgi güvenliği konusunda en son teknolojileri kullanarak, müşterilerimizin ve çalışanlarımızın verilerini koruyoruz. Ayrıca, bu konuda üst düzey sertifikalara sahip olan personelimizle de farklılaşıyoruz. Böylece, müşterilerimize en yüksek seviyede güvenli bir hizmet sunmayı taahhüt ediyoruz.

Bilgi güvenliği programımız, farklı sektörlerden ihtiyaçları karşılayacak şekilde tüm alanları kapsıyor, en kısıtlayıcı kontrollerin uygulayan bir yaklaşımla sürekli iyileşme ve gelişme gösteriyor. Bu sürekli iyileşme, bir düzenleme veya gereklilik söz konusu olduğunda değişikliğe uyum sağlama konusundaki duyarlılığımız ve hızımızı olumlu etkiliyor.

Siber tehditlerin sürekli olarak evrim geçirmesi sebebiyle Sovos olarak tüm güvenlik politikalarının ve kontrollerinin gözden geçirilmesi ve güncellenmesi ile düzenli olarak ilgileniyoruz. Bu da hem iş sürekliliğini hem de güvenlik programımızın sürekliliğini sağlıyor. Birlikte çalıştığımız müşterilerimiz de bu sayede gönül rahatlığıyla kendi işlerine odaklanabiliyorlar.

Harekete Geçin

Firmanızın ihtiyaçlarına uygun bulut tabanlı ortama geçiş projesi için e-Dönüşüm danışmanlarımızla hemen iletişime geçin.

Başarı Hikayesi: TikTak e-Belge Süreçleri

TikTak

2020 yılında kurulan Tiktak, bireylerin ve kurumların dakikalık araç kiralama ihtiyaçlarını karşılayan vearaçların kullanıldığı kadar ödemeolanağı sağlayan araç paylaşım markası. Kişileri özgürleştiren ve yaşam kalitelerini artıran, çevreye duyarlı yeni nesil ulaşım çözümü olma misyonuyla; bireyleri ve kurumları şehirde 7/24 mobil olma imkanı ile buluşturuyor, müşterileri şehrin her noktasına özgürce ulaşabiliyor.

Problem Tanımı

Hedef Filo, araç kiralama sektöründe işlerini yürütmekteydi. Bir süre sonra yeni bir ihtiyacın farkına varan Hedef Filo, Tiktak’ı kurdu ve anlık araç kiralama seçeneğini müşterilerine sunarak hayatına başladı. Sovos’la iletişime geçmeden önce SAPB1’a geçiş süreci içerisindelerdi. e-Dönüşüm özelinde de TikTak’ın işlem hacminde yaşadığı sürekli artış ve yasal düzenlemelerin takibinin zorluğu ile karşı karşıyalardı. Yüksek sayıdaki fatura süreçlerinin karmaşıklığını gidermek istiyorlardı. 

Çözüm Yöntemi

Şirketin, sektörde tecrübeli bir entegratör arayışı Sovos ile anlaşarak sonuçlandı. Sovos ile ‘public cloud’ üzerinden çalışmaya başlayan Tiktak’a, dört temel e-Dönüşüm ürünü olan e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-Defter ve e-İrsaliye ile hizmet sunulmaya başlandı. Yenilikçi bir yaklaşımla kurulan ve büyümesine bu şekilde devam eden firmaya Sovos olarak yeni paket ve kontör yapımızla hizmet vermeye başladık. Firmada, Sovos’un mevcut kontör yapısına farklı bir şekilde geliştirmiş olduğu hizmeti kendi DNA’sına fazlasıyla uygun buldu.

Çözüm Sonrası Neler Değişti?

Sovos’un sistemsel gücü, teknik ekiplerinin bilgi ve ilgisiyle TikTak’ın işlem hacminde yaşanan artışlar bir problem olarak gözükmekten çıktı. Yüksek miktarda e-Belge işlemleri sorunsuz bir şekilde yürütülmeye başlandı. Böylece TikTak konuyla ilgili operasyonel yükten kurtularak ana faaliyet alanına odaklanabildi.

Neden Sovos?

Bireylerin ve kurumların dakikalık araç kiralama ihtiyaçlarını karşılayan vearaçların kullanıldığı kadar ödemeolanağı sağlayan yeni nesil bir çözümAraç paylaşım markası TikTak sunduğu bu çözümle pazara girdiği ilk günlerden itibaren hızla artan bir taleple müşterilerle buluştu. Tabii işlem hacmi arttıkça e-Belge süreçlerindeki hızının, sistem gücünün de artması gerekiyordu. TikTak Finanstan Sorumlu Başkanı Ayşen Kahraman, büyüme hızlarına rahatlıkla ayak uydurabilen özel entegratörün seçimini şöyle anlatıyor: 

Özel entegratör seçimi yaparken bizim için en önemli konu e-Belge süreçlerimizdeki karmaşıklığın giderilmesi, hız ve güvenilirlikti. Sovos’un uzman ekipleri yaşadığımız sorunlarla hızlı bir şekilde ilgilendi, e-dönüşümün operasyonel yükünü üzerimizden aldı. Çok yüksek sayıda fatura sürecini hızlı, doğru ve sorunsuz bir şekilde yürütmeye başladılar. Sistemleri, önümüzdeki yıllar için planlanan büyüme hızımıza ve işlem hacmimize de şimdiden hazır olduğunu hissettiriyor. 

Ayşen Kahraman

TikTak Finanstan Sorumlu Başkanı

e-Gider Pusulası zorunluluğu ile ilgili olarak e-Belge kullanıcılarının akıllarında “e-Gider pusulası nedir?”, “e-Gider Pusulası nasıl düzenlenir?”, “e-Gider pusulası kimlere zorunlu?” gibi pek çok soru bulunuyor. e-Gider Pusulası 509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ne eklenen belge türlerinden biri ancak Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) bu belgenin kullanımı ile ilgili henüz teknik bir kılavuz yayınlamadı. Bu nedenle henüz yoğun bir kullanımı söz konusu değil. Mevcut bilgilerle e-Gider pusulası hakkındaki sorularınızı yanıtladık. Teknik kılavuz yayınlandığında bu yazıyı sizler için güncelleyeceğiz…

e-Gider Pusulası Nedir?

Yazımıza “e-Gider Pusulası nedir?” sorusunu yanıtlayarak başlıyoruz. e-Gider Pusulası, kâğıt ortamda düzenlenen gider Pusulasının, e-Belge olarak elektronik ortama aktarılmış hali. Gider Pusulası ise vergi mükellefi olan kişilerin vergi mükellefi olmayan kişilerden satın aldıkları mal ve hizmetleri belgelendirmek amacı ile oluşturuldukları bir tür evrak.  Aynı zamanda tüketiciye satılan malın iade alınması durumunda da düzenlenebiliyor.

e-Gider Pusulasının kullanımıyla, kâğıt ortamda düzenlenen gider Pusulasının, e-Belge olarak elektronik ortama aktarılması, muhatabının talebi doğrultusunda elektronik ortamda ya da kâğıt olarak iletilebilmesi, elektronik ortamda muhafaza ve ibraz edilebilmesi mümkün oluyor. Belge bu şekilde GİB’e elektronik ortamda iletilebiliyor ve raporlanabiliyor.

Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde belirlenenler, defter tutma zorunluluğu olan serbest meslek sahipleri ve çiftçiler tarafından vergiden muaf olan esnafa; yaptırılan işler ya da satın alınan mallar için düzenleniyor.

e-Gider Pusulası Zorunluluğu ile İlgili Detaylar

e-Gider Pusulası ile ilgili en çok sorulan diğer sorular ise e-Gider Pusulası zorunluluğunun kimleri kapsadığı ve bu elektronik belgenin kullanıcılarına nasıl avantajlar sağladığı yönünde.

e-Gider Pusulası uygulaması, Gelir İdaresi Başkanlığınca kendisine yazılı bildirim yapılan mükellefler dışındaki mükellefler için zorunlu bir uygulama değildir. Kendisine yazılı bildirim yapılan ya da başkanlığın resmi sitesinden yapılan duyuruda kapsama alınan mükelleflerin, yine kendilerine belirtilen süre (3 ay) içerisinde belgenin kullanımına başlaması gerekiyor.

e-Gider Pusulası uygulamasının kullanıcıları için sağladığı en önemli avantaj, kâğıt gider Pusulasına göre daha pratik bir kullanım sunuyor olması. Belgeleri, elektronik ortamda düzenlemek, muhafaza etmek ve iletebilmek işlemlerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlıyor. Bu belgelere istenilen zamanda, istenilen yerde ulaşmak mümkün oluyor. Ayrıca bu yolla kağıt israfı da ciddi ölçüde azaltılmış oluyor. Hem kağıtların kullanımı azalıyor hem de sonrasındaki kağıt atıkların önüne geçiliyor.

Günümüzde dijitalleşmenin getirisiyle sosyal medya üzerinden tanıtım yaparak gelir elde etme imkanı kazanan ‘influencer’lar, çoğunlukla iş birliği yaptığı markalara gider Pusulası keserler. Teknoloji ile bu kadar yakın olan kişilerin kağıt belgeleri tek tek işlem yaparak kullanması oldukça zorlayıcıdır. e-Gider belgesi işlerini son derece kolaylaştırır ve hızlandırır, pratiklik kazandırır.

Diğer yandan e-Gider Pusulası uygulaması için özel entegratör kullanımı tercih edilmesi halinde, sağlayacağı danışmanlık hizmetinden yararlanarak olası sorunlara en kısa sürede çözüm bulunabilir.

e-Fatura ile e-Gider Pusulası İlişkisi

e-Gider Pusulası düzenleme zorunluluğu ile e-Fatura arasında da bir ilişki bulunuyor. e-Gider Pusulası uygulamasına dahil olmak isteyen mükelleflerin mutlaka e-Fatura uygulaması kullanması gerekiyor.

e-Gider Pusulası Başvurusu Nasıl Yapılır?

e-Fatura uygulaması kullanımının yanı sıra mükelleflerin sistemlerinin, tebliğde açıklanan usul ve esaslara uygun olarak, e-Gider Pusulası düzenleyebilecek şekilde hazırlıklarını tamamlaması ihtiyacı bulunuyor. Hazırlıkların tamamlanmasının ardından elektronik olarak ya da interaktif vergi dairesinden başvuru yapılabiliyor. Süreçte bir özel entegratör desteği alınabiliyor.

e-Gider Pusulası Nasıl Kesilir?

e-Gider Pusulasının öncelikle bir şablonu olmalıdır. Bu şablonda alıcının adı, soyadı; alıcı tüzel bir kişi ise unvanı, alıcının vergi dairesi, T.C. kimlik numarası ya da vergi kimlik numarası ile adresi; işin mahiyeti ve ücreti; malın cinsi, türü, miktarı, bedeli; malın ya da hizmetin vergisi ve varsa diğer kesintilerin tutarı, başkanlığa ait sistem üzerinden belgenin elektronik ortamda sorgulanmasını, doğrulanmasını ve görüntülenmesini sağlayan barkod ya da karekod bilgilerinin bulunması gerekir.

Gider Pusulası elektronik ortamda düzenlendiğinde en az bir adet örnek çıktı alınması ve bu çıktının belgeyi düzenleyen taraf ile muhatabı olan tarafından ıslak imza ile imzalanması gerekir. Belgeyi düzenleyen tarafın bu belgeyi kâğıt ortamında muhafaza ve ibraz etmesi gerekir. Belge muhataba kâğıt ortamında ya da elektronik ortam üzerinden iletilebilir. Daha önce açıklanan bilgilerde e-Gider Pusulasının muhataba kâğıt ortamda iletilmesi durumunda kâğıt belgenin her iki tarafça ıslak imza ile imzalanması şart konulmuştu. Ancak daha sonra 509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Tebliğinde yapılan değişiklikle e-Gider Pusulası uygulamasında, elektronik ortamda düzenlenen ve elektronik sertifika ile

imzalanan e-Gider Pusulasının en az bir örnek kâğıt çıktısının sadece muhatabı tarafından ıslak imza ile imzalanması yeterli hale gelmiş, düzenleyenin ayrıca kağıt çıktı üzerinde ıslak imza atma şartı kaldırılmıştır.

Gider Pusulasında KDV Olur mu?

Gider Pusulası hasılat ve gider belgeleyen bir evrak olmasıyla birlikte, gerçek usulde vergi mükellefi olmayanlardan mal satın alanların veya iş yaptıranların, satın aldıkları mal veya yaptırdıkları işler karşılığında düzenlendiği için üzerinde KDV hesaplanmaz ve gösterilmez. Gider Pusulasında stopaj vardır. Vergi kesintisi, ödeme alıcıya ulaşmadan önce yapılır.

Stopaj Nedir?

Gelir vergisinde stopaj, gelir henüz sahibinin eline geçmeden verginin kesilmesini ifade eder. Normalde kişinin kazancını belgelemesi ve beyan etmesi sonucu vergi kesilirken, stopaj kazanç henüz beyan edilmeden kesilen vergidir. Yasa ile belirlenen oranlara uygun olarak yapılan kesinti,   tarafından vergi dairesine yatırılır.

Gider Pusulası Stopaj Oranı Nedir?

Gider Pusulası stopaj oranları, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesinde yer alır. Farklı ticari faaliyetlere, alınan hizmete ya da ürüne bağlı olarak gider pusulası stopaj oranları da farklılık gösterir. Güncel stopaj oranlarını linke tıklayarak öğrenebilirsiniz.

Gider Pusulası Yerine Geçen Durumlar Nelerdir?

Vergi Usul Kanunu’nun 234’üncü maddesine eklenen hükümle bazı belgelerin varlığı durumunda, ayrıca gider Pusulası düzenlenmesine gerek olmadığı belirtilir. Buna göre:

Harekete Geçin

Bu yazımızda e-Gider Pusulası ile ilgili en çok sorulan soruları yanıtladık. Aklınızdaki diğer sorular ve e-Gider Pusulası hizmeti hakkında Sovos’un uzman ekiplerinden bilgi almak için linke tıklayarak iletişim bilgilerinizi bırakabilirsiniz.