BT lideri olmak için iyi bir yıl. Teknoloji harcamaları söz konusu olduğunda, çoğu kuruluşun mantrası olan “daha azla daha fazlasını yapın” ifadesinin çok uzun yıllar geçmesinden sonra, işler nihayet düzeliyor.

Araştırma firması Gartner’a göre, BT harcamaları 2022’de tahminen 4,5 trilyon dolara ulaşacak. Bu, 2021’e göre %5,1’lik bir artışı temsil ediyor ve COVID-19 salgını nedeniyle ikinci plana atılmış olabilecek teknoloji güncellemelerine ihtiyaç duyan işletmeler için çok ihtiyaç duyulan bir destek.

BT departmanları ayrıca, işleri sadece ayakta tutmaktan işin geleceğini stratejik ve başarılı bir şekilde destekleyecek daha uzun vadeli projelere odaklanmaya isteklidir. Bu iddia, BT yönetim çözümleri şirketi Flexera’nın State of Tech Harcama Raporunda sağladığı rakamlarla desteklenmektedir.

Bu yıl bütçelerin nereye tahsis edildiği sorulduğunda, ankete katılanların %54’ü, çalışanların evden çalışmasını daha kolay ve sorunsuz hale getiren teknolojiye uygulanacak yatırım ve kaynakların artmasını bekliyor. Ankete katılanların bir diğer %42’si, pandemi sonrası dünyanın gerçeklerini desteklemek için buluta geçme konusunda yeni bir istek duyduklarını belirtti. Bu ankete katılanlar, kuruluşlarının genel BT bütçeleri hakkında önemli bilgiye sahip olan BT’deki tüm yöneticiler ve üst düzey yöneticilerdi ve gelecek yıldan ne bekleyeceklerini değerlendirdiler.

Bu bulgular, işletmelerin hibrit ve esnek çalışma ortamlarına ne kadar önem verdiğini gösteriyor. En azından belirli bir kapasitede evden çalışmanın kalıcı olma olasılığı, BT departmanlarının ortaya çıkabilecek her türlü zorluğun üstesinden gelmek için stratejilerini yeniden gözden geçirmelerine neden oluyor.

Hükümet Engel Olabilir mi?

BT departmanları tarafından ana hatları çizilen stratejiler sağlamdır ve şu anda içinde bulunduğumuz dünyayla uyumludur. Bununla birlikte, en iyi hazırlanmış planları raydan çıkarma ve muazzam miktarda bütçe ve kaynağı yutma potansiyeline sahip, iş başında başka bir pandemi sonrası güç var. Devletin zorunlu kıldığı e-fatura.

Çok uluslu bir şirkette BT lideri olarak çalışıyorsanız, muhtemelen aşağıdaki iki kategoriden birine girersiniz. Birincisi, düzenleyici makamlar tarafından gerçek zamanlı gözetim ve yaptırımın yeni gerçekleriyle karşı karşıya kaldınız. Ya da iki, kendi iç görevlerinizle mücadeleye girmek üzeresiniz, bu sorunu temelli çözün.

Bu deklarasyonda neden bu kadar kesinim? Çünkü gezegendeki en büyük markalardan bazılarıyla çalışıyorum ve bu zorunlulukların BT organizasyonları üzerindeki etkilerine ilk elden tanık oluyorum.

BT projelerine gelince, çoğu gerici değil, uzun bir süre boyunca dikkatli ve metodik planlamanın sonucudur. Ancak hükümet burada kuralları değiştiriyor. Projeler ve yükseltmeler artık zaman çizelgenizde değil. Yeni kanunları ve zorunlulukları uygulamaya koyduklarında, ya sorunu ele almak ve düzeltmek için hızlı hareket edersiniz ya da ağır para cezalarından işletme ruhsatınızı kaybetmeye kadar değişen sonuçları ödersiniz.

Bu benim için ne anlama geliyor?

Devlet tarafından zorunlu kılınan e-fatura yasaları dünya çapında hızla yaygınlaştıkça, BT bütçeleriniz için inandırıcı bir tehdit oluşturuyorlar. BT departmanları, devletin zorunlu kıldığı e-faturaya eşlik eden yeni gerçeklere hazırlıklı olmalıdır. Artık işletmenizin veri yığınında bulunan ve işlemleri ağınızda dolaşırken gerçek zamanlı olarak inceleyen yetkililerle, bilgileri gereken biçimde gerçek zamanlı olarak iletmenizi sağlayan bir çözüme ihtiyacınız olacak.

Sonuç olarak, uyum artık bir vergi sorunu değildir. BT liderleri ve diğer üst düzey liderlik, iş fonksiyonlarını yönetim kurulu genelinde uyumlu hale getirmek için birlikte çalışmalıdır. BT’nin, şirketin sektörü veya konumu ne olursa olsun, hükümetin zorunlu kıldığı yükümlülükleri yerine getirmek için kaynakların ve araçların yerinde olmasını sağlaması gerekir.

Sorunun erkenden ele alınamaması, ileride yalnızca diğer öncelikli projeler için ayrılan kritik bütçeleri ve kaynakları tüketecek daha karmaşık ve maliyetli sorunlara yol açacaktır.

Harekete Geçin

Stratejinizi oluşturmaya nereden başlayacağınızdan emin değilseniz, uzmanlarımıza ulaşın.

İspanya Kongresi, şirketlerin kurulmasına ve büyümesine i̇lişkin yasayı onayladı ve yasanın önümüzdeki günlerde Resmi Gazete’de yayınlanması bekleniyor. 

Yasayla birlikte ayrıca tüm girişimcilerin ve meslek sahiplerinin ticari ilişkilerinde elektronik fatura kesme zorunluluğuna uymasını gerektiren Bilgilendirmenin Desteklenmesine Yönelik Tedbirlere İlişkin 56/2007 sayılı Kanun’da değişiklik getiriyor. 

İspanya’da özel sektörde elektronik fatura zorunluluğunun getirilmesi 

Söz konusu yasaya göre tüm girişimcilerin ve çalışanların diğer girişimciler ve meslek sahipleri ile ticari ilişkilerinde elektronik fatura kesmesi, göndermesi ve alması zorunlu. Ayrıca, elektronik faturayı alan ve gönderen tarafların faturaların durumuyla ilgili bilgi vermesi gerekiyor. 

Yasada e-faturayla ilgili başlıca düzenlemelerde aşağıdakiler yer alıyor: 

Platformların birbirine bağlanabilirliğinin ve birlikte çalışabilirliğinin akreditasyonu için süreç ilerleyen aşamalarda düzenlemelerle belirlenecek. 

Belli sektörlerde elektronik fatura için ek yükümlülükler 

Yasaya göre son tüketiciye belli hizmetleri tedarik eden şirketler elektronik fatura almayı kabul eden veya açıkça talep eden kişilerle yaptıkları işlemlerde elektronik fatura kesmek ve göndermek zorunda. Bu zorunluluk 56/2007 sayılı Yasa’nın 2.2. Maddesinde belirtilen telekomünikasyon hizmetleri, finansal hizmetler, su, doğalgaz ve elektrik hizmetleri gibi sektörleri ve faaliyetleri etkiliyor. 

Bu şirketler, kullanıcıların gerekli uygulamaları başka kaynaklardan almasına ihtiyaç olmadan elektronik faturaları ücretsiz olarak okuması, kopyalaması, indirmesi ve yazdırması için gerekli programlara kullanıcıların erişmesini sağlamak zorunda. Ayrıca kullanıcıların herhangi bir zamanda elektronik fatura alma talebini geri çekebilmesi için basit ve ücretsiz prosedürler kullanmak zorunda. 

Uygulama kapsamına giren ve kullanıcıların elektronik fatura almasına imkan vermeyen şirketler, 10.000 Euro’ya kadar para cezasına çarptırılabilecek. 

Sonraki adım: Düzenleyici çerçeve 

Hükümet, düzenlemelere uygun olarak ve yetkileri dahilinde bu yasanın hükümlerini daha da geliştirecek. Bu nedenle Ekonomik İlişkiler ve Dijital Dönüşüm Bakanlığı ile Maliye ve Kamu Yönetimi Bakanlığı, ödeme tarihlerini doğrulamak ve ödeme vadelerini, elektronik faturada yer alması gereken bilgileri ve teknik koşulları belirleyecek. 

Ayrıca elektronik fatura teknolojisi çözümlerinin sağlayıcıları ile belgeleri oluşturan cihazların ve bilgisayar sistemlerinin güvenliği, denetimi ve standartlaştırma gereklilikleri arasında birlikte çalışabilirlik konusundaki asgari gerekliliklerin de belirlenmesi gerekiyor. 

Hükümet, Yasa’nın Resmi Gazete’de yayınlanmasının ardından 6 ay içinde düzenleyici çerçeveyi onaylayacak. 

İspanya’da işletmeler arası işlemlerde e-faturanın yürürlüğe girmesi 

İşletmeler arası işlemlerde zorunlu e-fatura kullanımına ilişkin hükümler şirketin yıllık cirosuna göre uygulamaya girecek: 

Yani işletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluluğu büyük vergi mükellefi kişiler için 2024’ün ilk çeyreğinde yürürlüğe girebilir. 

Şunu belirtmek gerekir ki; işletmeler arası işlemlerde e-fatura zorunluğunun yürürlüğe girmesi, Avrupa Birliği’nin KDV Direktifi’nin 218. ve 232. maddelerinden İspanya’nın muaf tutulmasına bağlı. Bu muafiyet daha önce kendi sınırları içinde e-fatura zorunluluğunu benimseyen İtalya, Fransa ve Polonya gibi diğer Üye Devletlere tanındığından, İspanya’ya da tanınması çok zor değil. 

Harekete Geçin

Sovos, 4 bölgede 70’ten fazla ülkede e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size yardımcı olur.

Dijitalleşmenin artması ile yükselişe geçen e-ticaret; sadece büyük perakende şirketlerinin yatırım yaparak girmeyi tercih ettiği bir alan olmanın ötesine geçerek, artık KOBİ’lerin de ayak bastıkları bir yer olmaya başladı. 

E-ticaretin büyüyen pazar payı, bu alanda dünya genelinde iş fırsatları gören birçok yatırımcı ve girişimcinin de e-ticarete yönelmesini sağlıyor. E-ticaret yapan işletmelerin başarılı olabilmek için dijital dönüşümünü gerçekleştiriyor olması hayati bir önem taşıyor. Pandemi ile kurumların iş süreçlerini dijital ortama aktarmaya başlaması, e-ticaret sektörünü de e-dönüşüm sürecine yöneltti. E-dönüşüm ise şirketlerin ana faaliyet alanlarına odaklanması için zaman, iş gücü ve maliyet anlamında birçok tasarruf imkânı sağlıyor.  

“İşini Büyütmek İsteyen İşletmeler İçin En Kritik İpuçları” konulu webinarımızda katılımcılardan gelen sorulara alanında uzman ekibimizin verdiği yanıtlar, e-ticaret ile ilgili en çok merak edilen konulara açıklık getiriyor. 

1-İnternet satışları için düzenlenen e-arşiv ve e-fatura üzerinde hangi bilgilerin olması gerekiyor? 

Bu konuyla ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 2020 yılında çıkan, e-fatura yükümlülükleri kapsamını içeren bir tebliği bulunuyor. Tebliğin; internet sitelerinin, e-ticaret yapan şirketlere e-arşiv fatura veya perakende faturaların dışında zorunlu tuttuğu alanlar var.  

Tebliğe göre; satışta söz konusu ürünün kendi sitenizden mi yoksa başka siteler üzerinden mi satıldığını faturada belirtmeniz gerekiyor. İnternet satışlarında bu tip ödemeler genellikle kredi kartı ile gerçekleştiriliyor ancak, ödeme havale ile gerçekleştirilse bile ödeme şekli bilgisinin belirtilmesi bekleniyor. 

Ödeme tarihi çoğunlukla faturaların üstünde oluşma tarihi olarak yer alıyor ancak bazen ödeme tarihi ile ödeme tarihinin oluşma tarihi ayrı ayrı alanlarda belirtilebiliyor. Gönderiyi taşıyan kargo firmasının tüzel kişiliğinin belirtilmesi için şirket bilgisinin yazılması gerekiyor. Aslında bu faturada gönderim tarihi, yani kargoya fatura kestiğiniz tarih öğrenilmek isteniyor. Ayrıca sisteminizde oluşan sipariş numarasının değil; çoğunlukla e-faturalarda da yer almayan, online satış sitelerinde müşterilerin görebildiği numaranın belirtilmesi isteniyor. 

Satış ve kampanya kodlarının yanı sıra en önemli olan iade bölümünün de yer alması gerekiyor. Faturalama kısmında bu bilgiler çoğunlukla bulunmayabiliyor çünkü faturada o ürünün iade edilebileceği ile ilgili e-irsaliye aynı zamanda taşımacılık kanuna göre düzenleniyor. O nedenle iade bölümünün de mevzuata uygun olarak taşınması gerekiyor. 

2-Yıllık brüt satış tutarı gözetmeksizin sadece internetten satış yapan firmalar, e-arşiv uygulamasına geçmek zorunda mı? 

1 Temmuz 2022’den itibaren geçerli olan tebliğ ile internetten satış yapan firmalar için ciro limiti; 

Özetle; şahıs ya da şirket olarak satış yapıyorsanız; toplam geliriniz 1 milyon TL’nin üzerinde ise bu yıl, 500.000 TL’nin üzerinde ise de gelecek yıl e-fatura ve e-arşiv fatura uygulamalarına geçiş yapmanız gerekiyor. 

Ancak yükümlülükler kapsamı dışında da e-ticaret alanında hizmet veren bir firmanın e-arşiv fatura’ya geçmesi büyük önem taşıyor. Üstelik tüketici deneyimi noktasında da e-arşiv fatura uygulaması oldukça değerli bir aşama. 

3-Yurt dışına yapılan satışlar nasıl faturalandırılıyor?  

Yurt dışına mal gönderim veya satış süreçleri söz konusu olduğunda mutlaka e-ihracat faturası düzenlenmesi gerekiyor. Belli bir tutarın altında olan satışlarda hızlı kargo kullanılabiliyor ancak, internet üzerinden herhangi bir servis hizmeti olarak sunduğunuz ürünlerin satışını yapıyorsanız; e-ihracat faturası yerine, e-arşiv fatura düzenleyebilirsiniz. E-ihracat faturasının sadece fiziksel mal gönderimi yapılan durumlarda düzenlenmesi bekleniyor. 

4-Yurt dışı müşterilerinin beklentileri neden yüksek? 

Yurt dışındaki operasyonel süreçlerin Türkiye’ye göre çok daha şeffaf ilerlediği söylenebilir. Örneğin; yurt dışındaki bir pazar yerinden yaptığınız alışverişin, teslimat sürecinde bütün aşamalarını izleyebilme şansına sahip oluyorsunuz. Aynı şekilde Avrupa’da iade süreçleri de benzer bir akışla yürütülüyor.  

Türkiye’de ise bu sürçler Avrupa’da olduğu kadar sorunsuz olamayabiliyor. Tüketiciler iadelerinin kabul olup olmayacağını tam olarak bilemeyebiliyor. Yurt dışındaki olduğu gibi net bir süreç olmadığı için sınır ötesi işlerde problemler yaşanabiliyor. Yurt dışında süreçler daha net olduğu için tüketici beklentileri de Türkiye’ye göre daha fazla oluyor.  

5-Gönderdiğim e-fatura üzerinden değişiklik yapabilir miyim?  

E-faturanın bazı konular dışında normal faturadan hiçbir farkı bulunmuyor. Tebliğlerle verilen bazı konuların haricinde vergi usul kanunundaki şema ve uygulama usulleri birebir geçerli olarak devam ediyor.  

Bir fatura düzenledikten sonra fatura koçanına iptal yazarak iptal edebilirsiniz ya da karşıdan iade faturası almanız gerekir. Özel entegratör kullanıyorsanız, sisteme faturayı ilettiğinizde talebiniz henüz Gelir İdaresi Başkanlığı’na gönderilmediyse, yani taslak konumundaysa düzeltip gönderebilirsiniz.  

Faturanın iptal edilemediği veya değişiklik yapılamadığı bir senaryoda, kullanıcılarımıza karşı taraftan iade faturası kesilmesini istemelerini öneriyoruz. Ticari fatura değilse 8 gün içerisinde kabul veya ret yapabiliyorsunuz ancak 8 gün aşıldıysa işlemin iade faturasıyla yapılması gerekiyor. 

Webinarı İzleyin

16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAP S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.

Sunduğu avantajlar ve her geçen gün kapsamı genişleyen regülasyonlar ile e-dönüşüm uygulamalarını kullanan firma sayısı hızla artıyor. Firmalar operasyonel iş akışlarını kolaylaştırması, zaman ve maliyet tasarrufu sağlaması gibi kolaylaştırıcı sebeplerle e-dönüşüm uygulamalarını tercih ediyor.  

Özel entegratör yöntemi ile e-dönüşüm uygulamalarını kullanan, özellikle de yoğun işlem hacmine sahip olan firmalar sunulan kapsam dışında farklı ihtiyaçların doğması durumunda ek geliştirmeler isteyebiliyor veya farklı taleplerde bulunabiliyor. Bu noktada özel entegratörlerin, hali hazırda oldukça karmaşık olan süreçleri kolaylaştırmak ve firmalara daha nitelikli bir hizmet sunabilmek adına talebe yönelik esnek çözümler sunabilmesi gerekiyor. Özellikle de fatura gibi kritik ve hassasiyet gerektiren belge süreçlerinde aksaklıklara ya da değişen ihtiyaçlara hızlıca cevap verilebilmesi oldukça büyük önem taşıyor. Özel entegratör firmanın; sistemsel bir aksaklık yaşanması durumunda kolay ulaşılabilir olması da ciddi önem taşıyan konulardan biri haline geliyor.  

Yoğun işlem hacmine sahip firmaların; 

Sovos, tüm bu kriterler kapsamında “VIP Service” hizmeti sunuyor. 

14’ten fazla ülkede, Fortune500 listesinin yarısından fazlasına hizmet veren bir vergi uyumluluğu şirketi ve kolaylaştırıcısı olarak VIP Service hizmetimizle taleplerinizi karşılıyoruz. 

VIP service hizmetimiz iki farklı koldan ilerliyor: 

 1) Kullanıcılarımıza özel olarak hizmet veren bir teknik destek personeli (Technical Account Manager) sağlıyoruz. Bu sayede ihtiyaç duydukları her an ulaşabilecekleri bir Sovos temsilcisi bulabiliyorlar.  

2) Yoğun işlem hacmi olan, SAP kullanan ve ek geliştirme, kişiselleştirme veya güncelleme talepleri olan kullanıcılarımız için ise Retainer Package sunuyoruz. Bu hizmeti alan kullanıcılarımızın tüm taleplerine taraflarına önceden tanımlanmış bakiyeler sayesinde maliyet avantajlı olarak, çok daha hızlı şekilde çözüm sağlayabiliyoruz. 

Kısacası karmaşık tüm süreçleri kolaylaştırıyoruz. 

Özellikle de yoğun işlem hacmine sahip firmalar, fazlasıyla ek güncellemeye veya kişiselleştirmelere ihtiyaç duyabiliyor. Üstelik çoğunlukla bu ihtiyaçların hızlı şekilde karşılanması gerekiyor. Bu noktada VIP Service seçeneğimiz ile tüm ihtiyaçlarınıza hızlıca karşılık bulabilirsiniz. 

VIP Service hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için iletişime geçin: https://sovos.com/tr/iletisim/ 

Webinarı İzleyin

16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAP S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.

İnternet kullanımının yaygınlaşması ile ortaya çıkan e-ticaret, dünya genelinde dijitalleşmenin artması ile yükselişe geçti. Dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını, tüketicilerin e-ticarete olan ilgisini daha da artırırken; kısıtlamalar ve kapanmalar nedeniyle KOBİ’lere de büyük zorluklar getirdi. E-ticaret geçmişte daha çok büyük perakende şirketlerinin yatırım yaparak girmeyi tercih ettiği bir alanken, artık yavaş yavaş orta ve küçük ölçekli işletmelerin de ayak bastıkları bir yer olmaya başladı. İşletmelerin hayatta kalabilmek ve büyüyebilmek için değişen dünyaya uyum sağlaması, çevrim içi perakende ve çok kanallı satışlara geçiş yapması kaçınılmaz bir hale geldi.  

KOBİ’lerin pandemi ile ilgili karşılaştığı en büyük zorluklar; yüz yüze satışların azalması ve tedarik zinciri kesintileri olurken; yurt içi satışlar söz konusu olduğunda Avrupa ülkelerinin genelinde e-ticaret, KOBİ’ler için çok uygun bir ticaret şekli olarak öne çıkıyor. E-ticaretin büyüyen pazar payı, bu alanda dünya genelinde iş fırsatları gören birçok yatırımcı ve girişimcinin de e-ticarete yönelmesini sağlıyor. E-ticaret yapan işletmelerin başarılı olabilmek için dijital dönüşümünü gerçekleştiriyor olması gerekli hale geldi. 

KOBİ’ler, 3 sene içerisinde çok kanallı e-ticarete girmeyi hedefliyorlar. Çok kanallı, entegre olan altyapılar ise karşılaşılabilecek sıkıntıları hızlı çözme imkânı sağlıyor. Bu yüzden de bir e-ticaret operasyonu gerçekleştirirken dijitalleşmeyi merkeze alarak hareket etmek büyük önem taşıyor. 

E-Dönüşümün Faydaları 

Pandemi ile kurumların iş süreçlerini dijital ortama taşımaya başlaması, e-ticaret sektörünü de e-dönüşüme yöneltti. E-dönüşüm, şirketlerin ana faaliyet alanlarına odaklanması için zaman, iş gücü ve maliyet anlamında tasarruf imkânı sağlıyor. Bunun yanı sıra e-dönüşüm, firmaların operasyonel belge süreçlerini hızlandırmasının yanında, yasal zorunlulukları takip etme açısından da büyük kolaylıklar getiriyor. Bu da e-ihracat yapan ve gümrük süreçlerinde daha sade, dijital ve hızlı bir süreç talep eden KOBİ’lere önemli bir fayda sağlıyor. E-fatura yerine kâğıt fatura kullanılan dönemlerde yaşanan operasyonel sorunlar, kaybolma ve benzeri aksaklıklar da e-dönüşüm sayesinde sorun olmaktan çıkıyor. 

Doğru Partner Seçmenin Önemi 

E-ticaret, KOBİ’ler için artık dünyaya açılma yolunda ilk adımda karşılarına çıkan değerli bir kapı olarak ön plana çıkıyor. Özetle; e-ticaret ile ilgilenen firmalar için teknolojiyi iş süreçlerine uyarlamak kaçınılmaz bir hale geldi. E-dönüşüm ile birlikte, e-ticaret alanında faaliyet göstermeye başlayan işletmelerin, vergi yükümlülükleri nedeniyle hızla uygulamaya geçirmeleri gereken dijital vergi uygulamaları bulunuyor. İşletmelerin denetlenebilir bir sisteme sahip olması ve müşterilerine ürün satarken veya servis sunarken hızlı ve anlaşılır bir sistem kurması gerekiyor.  

Yeni pazarlara açılırken bilgi ve uzmanlık anlamında desteklenmeye ihtiyaç duyan KOBİ’ler için bu sistemi kurabilmek adına doğru bir partner seçmek kritik bir önem taşıyor. Seçilecek doğru partner, süreçlerin sorunsuz bir şekilde gerçekleşmesi ve firmaların iş hedeflerine ulaşmalarında çok büyük bir katkı sağlıyor. İş birliği yapılacak partnerlerden bütünsel hizmet alabilmek de KOBİ’ler için büyük önem arz ediyor. Özellikle çözüm üreten bir firma ile çalışmak, işletmeler için maliyeti ciddi oranda azaltıyor. Güvenlik, geçmişe dönük e-belgelere ulaşılabilirlik ve sistemsel entegrasyon ise doğru partner seçiminde en çok dikkat edilmesi gereken konular arasında yer alıyor. 

 

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Muhasebe süreçlerinin bulut ortamına taşınması, iş akışlarında herhangi bir aksaklık yaşanmasının önüne geçerken; işletmelere her an her yerden ilgili e-belgeye erişebilme imkânı sunuyor. Sağladığı birçok avantaj ile şirketlere güvenli ve esnek bir alan tanıyan özel entegratörler, firmaların iş akışında merkeze oturarak, tüm süreçleri etkileyebilecek değerde önem taşıyor. 

On-premise (direk entegrasyon) çözümü kullanıp, bulut altyapısına geçecek olan firmalar için iş akışlarının etkilenmemesi büyük önem taşıyor. Bu süreçte uçtan uca çözüm sağlayabilen, tüm e-belgeleri sunan, SAP paketleri konusunda destek verebilen ve alanında uzman, GİB ile uzun süreli çalışma tecrübesine sahip bir özel entegratör ile çalışan firmalar;  

gibi avantajlar elde ediyor.  

“E-Dönüşüm’de Bulut Tabanlı Çözümler İle İş Süreçlerini Kolaylaştırın” başlığıyla düzenlediğimiz webinarımızda, gelen sorulara alanında uzman ekibimizin verdiği yanıtlar, bulut tabanlı çözümler ile ilgili en çok merak edilen konulara açıklık getiriyor. 

1-On-premise sistemden bulut tabanlı bir çözüme geçiş kolay mıdır? En baştan projelendirme süreci gerekiyor mu?  

Türkiye’deki zaman akışına baktığımızda, on-premise ile yola çıkıldığını görüyoruz. 2014 yılından itibaren ise bulut alternatifi hayatımıza girdi. Bulut tabanlı çözümlerin; daha esnek, hızlı uygulanabilir olması ve operasyonel maliyetleri azaltması gibi özellikleri ile müşterilerimiz buluta geçiş yapıyor. Belki de birçok projenin on-premise yönteminden buluta geçtiğini söyleyebiliriz. Ürünlerimizi tasarlarken de buna göre tasarlıyoruz. Örneğin; on-premise yöntemi kullanan bir müşterimizin nasıl taşınacağı, bu taşıma sürecinin hangi yolla en az efor sarf edilerek gerçekleştirilebileceği senaryosuyla birlikte ürünlerimizi hazırlıyoruz.  

2-Buluta geçiş sonrasında on-premise sistemdeki belgelerimiz ne olacak? 

Bulut sisteminde olduğu gibi on-premise sistemlerde de belgeler; Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından daha oluşma anından itibaren şema kontrollü bir şekilde seyredebiliyor ve elektronik olarak imzalanarak zaman içinde değişmezliği garanti altına alınıyor. Yanı sıra; belgenin stabili ve dosya deseni değişmiyor. Biz de bu avantajdan faydalanabiliyoruz. Çeşitli import toollar ile on-premise bir ortamda, daha önce kullanılan çözümde ne kadar belge olursa olsun bu belgelerin formatı belli olduğu için e-fatura ise e-fatura, e-arşiv ise e-arşiv, e-irsaliye ise e-irsaliye için çeşitli import toollar yazılabiliyor. Biz de bunları geliştirip kullanıyoruz.  

Çok yüksek hacimli bir belgeden bahsediyorsak; bir nas cihazı taşıyarak belge buluta getirilip sonra da bulut sisteminin kendi içindeki stoğuna aktarılabiliyor ya da daha düşük hacimlerde ise daha kolay teknolojiler tercih edilebiliyor. Bulut sisteminde sanki ilk günden beri bu sistemi kullanıyormuş gibi saklanabiliyor. Bu sayede buluta geçiş yapan kullanıcılar, belgelerini sanki ilk günden beri bulutta oluşturulmuş gibi görüntüleyebiliyor, PDF alabiliyor, gerektiğinde indirebiliyor. Ayrıca belgeler yok olmadan saklanabiliyor. 

3- E-Belgelerin hacmine bağlı olarak bulut tabanlı bir çözümün performansı sürekli gelişir mi?  

Bulutta tasarladığımız sistemin yatayda genişleyebilir olması çok kritik. Sistem, gerekli yatırımlarla yatayda genişleyebilecek halde tasarlanmış ise bulut üzerinden geçen hacim arttığında ve çok yüksek hacimli yeni mükellefler bu sisteme dahil olduğunda da çok kolay bir şekilde yeni hacmi kaldırabilecek alt yapıya kavuşabilir durumda oluyor. Dolayısıyla hacmin yüksek olması aslında bir nevi bulut tarafında da daha uygun yatırımların yapılıp yatayda ölçeklenebilir altyapılar kurmaya çok teşvik ediyor. “Çok yüksek hacimliler performansı etkiler mi?” sorusuna, “Gerekli yatırımlar yapılmadıysa etkileyebilir fakat bu yatırımların yapıldığı ortamlarda böyle bir sorun yaşanmıyor.” yanıtını verebiliriz. 

4-Firmamızın politikası gereğince bulut tarafa doğru adım atamıyoruz. Özel entegratörler, firmalara bu konuda nasıl destek olabilir? 

Kişisel ve finansal verilerin bulut sistemlerde kullanılması, on-premise sisteminde kullanılmasına kıyasla güvenlik açısından büyük sorular doğurabiliyor. Özellikle uluslararası şirketlerde güvenlik ekiplerinin soru işaretleri olabiliyor. Global bir şirketin Türkiye’deki bir şubesiyseniz, özel entegratör firmalar güvenlik anlamındaki endişeleri gidermek için size destek olabilir. Özel entegratörlerin, müşterilerinin güvenlik sorularına göre dokümanlar ürettiği ve cevap verdiği bir süreç var. Bulut konusunda çok karmaşık bir politikanız olsa bile özel entegratörler bu konuda da destek oluyor ve işin nasıl doğru yapıldığını kanıtlı bir şekilde sunabiliyor. 

5-On-premise’ten bulut sisteme geçiş yaptığınız bir projeniz oldu mu? Tahmini kaç aylık bir eforla geçiş yapılabiliyor? 

On-premise yönteminden buluta geçmek isteyenler için halihazırda bir proje planımız ve bir paketimiz bulunuyor. Bu paketin entegrasyonu çok kısa bir sürede yapılabiliyor. Yaklaşık birkaç hafta gibi bir sürede bulutta tekrar hayata geçmiş oluyor. Burada önemli olan konu, eski verilerin taşınması. Çeşitli verilerle taşınabiliyor ancak, verinin boyutuna göre taşıma süreci biraz vakit alabiliyor. Boyut fark etmeksizin müşterimizin birkaç hafta içinde buluttan kesintisiz bir şekilde devam etmesini sağlayabiliyoruz. 

6- SAP için bulut çözümü var mı? 

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın Türkiye’de onayladığı çözümlere baktığımızda SAP’nin Türkiye’de bir veri merkezi yapısı olmadığı için SAP bu işi tek başına kendisi yapamıyor. SAP’nin bizim sistemlerimize entegre olan, Almanya ekibiyle beraber geliştirdiğimiz paketleri bulunuyor. Bulut sistemlerimizi kullanarak Gelir İdaresi Başkanlığı’na entegre olabiliyorsunuz. Beraber geliştirdiğimiz için SAP’nin Türkiye’ye yönelik ürettiği çözümler bizim bulut sistemimizle tamamen entegre halde. 

  

Webinarı İzleyin

16 Mart 2023 Perşembe günü düzenlenen webinarda; SAP S/4 HANA geçişi ve e-dönüşüm planlamasına dair merak edilenler ele alındı. Yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) adına TÜBİTAK tarafından hazırlanan mali mühür, e-dönüşüm uygulamaların belge gönderiminde gerekli olan bir e-imza çeşididir. 

E-İmza gerçek kişilere verilirken, mali mühür firmalara verilmektedir. TÜBİTAK tarafından ulaştırılan mali mühür, firma kaşesinin elektronik hali olarak düşünülebilir. 

Mali mühürlerin alındıkları tarihten itibaren kullanım süreleri en fazla 3 yıldır. Üçüncü yılın dolmasına 3 ay kala mali mührün yenilenmesi gerekir. Yenileme süreci yaklaştığında yetkililere uyarı e-postaları iletilir. E-fatura gönderimi, e-defter beratı yüklemesi, e-arşiv raporunun iletilmesi gibi süreçlerin tamamında mali mühür kullanımı gerekli olduğu için süresi dolan mali mühürler ile Gelir İdaresi Başkanlığı tarafındaki işlemlerde sorun çıkacaktır 

Özel entegratör imzasını kullanan firmaların e-fatura gönderimi ve e-arşiv raporunun iletilmesi için mali mühre ihtiyacı bulunmamaktadır. Sadece e-defter beratlarının GİB sistemlerine yüklenmesi için mali mühür kullanılması gerekir. 

Süresi dolan mali mührün yenilemesi için başvuru işlemleri Kamu Sertifikasyon Merkezi’nin internet sitesi üzerinden yapılabilir: http://www.kamusm.gov.tr/ 

Web adresinde yer alan ilgili form sayfasında istenen bilgileri doldurduktan sonra belirtilen bankalar üzerinden mali mühür bedelinin ödenmesi gerekir. 

Mali mührün süresinde yenilenememesi durumunda ise işlemlerini yerine getiremeyecek mükelleflerin, Gelir İdaresi Başkanlığı’na durumu izah eden bir dilekçe ekinde; 

birer örneği ile “Yeni Ziraat Mahallesi Etlik Cad. No:16 Dışkapı/ANKARA” adresine başvurması gerekir. 

Mali Mühür Hakkında Bilinmesi Gerekenler 

Harekete Geçin

Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.

Kolombiya vergi dairesi (DIAN), son yıllarda elektronik fatura sistemini genişletmeye odaklandı. DIAN ülkede zorunlu e-fatura kullanımına ilişkin ilk takvimini 2018 yılında açıkladı ve o tarihten bu yana kademeli olarak daha fazla mükellef uygulama kapsamına alındı. 

Bu yazıda Kolombiya’da e-fatura kullanımında yürürlüğe alınan iki uygulamayı ele alacağız: 

  1. Satın almalar için yeni belgelerin uygulamaya alınması 
  1. Satış noktası (POS) biletlerinin kesilmesi için bir limit getirilmesi 

Bu yeni zorunluluklar vergi mükelleflerini ciddi şekilde etkileyerek, bazı düzenlemeler yapmalarını gerektiriyor. Aynı zamanda Kolombiya’daki e-fatura sisteminin yeni işlemleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi anlamına geliyor. 

Satın almalar için yeni belgeler 

Kolombiya vergi dairesi, e-fatura kesme zorunluluğu olmayan kişilerden yapılan satın almalar için yeni bir e-belge türü oluşturdu. Bu destekleyici belge ve üzerindeki düzeltici notlar 2021 tarihli ve 167 sayılı Yasa Tasarısı ile yürürlüğe girdi. Düzenleme, e-fatura uygulamasının kapsamını daha fazla işlemi kapsayacak şekilde genişletiyor ve vergi kesintilerine destek oluyor. 

Ülkedeki e-fatura rejimine tabi olan mükellefler, bu e-belgeyi oluşturmak zorunda olacak. Uygulama e-fatura veya eşdeğer belge oluşturma zorunluluğu olmayan tedarikçilerden mal ve/veya hizmet satın alırken gelir vergisine ve tamamlayıcı vergi ödemelerine tabi olan ve vergi beyanlarında giderler ve kesintiler için destekleyici belgeye ihtiyaç duyan kişileri kapsıyor. Destekleyici belge oluşturmak isteyen vergi mükelleflerinin DIAN tarafından “elektronik belge yayınlayan kişi” olarak yetkilendirilmesi gerekiyor. 

Destekleyici belge ve üzerindeki düzeltici notlar XML formatında oluşturuluyor ve özel destekleyici belge kodunu (CUDS – código único del documento soporte) içermesi gerekiyor. Harf ve rakamlardan oluşan bu kod, belgenin kesin olarak tanınmasını sağlıyor. E-belge oluşturulduktan sonra DIAN tarafından, gerçek zamanlı olarak veya aynı hafta içinde aynı tedarikçi tarafından gerçekleştirilen toplu işlemler için belgenin en geç haftanın son takvim gününde onaya gönderilmesi gerekiyor. 

Satın almalarda destekleyici belgelerin oluşturulması, 1 Ağustos 2022’den itibaren uygulama zorunlu hale geldi. 

POS bileti kesme limitinin uygulanması 

Bu uygulamaya göre satılan mal veya verilen hizmete dair her bir belge için; vergiler hariç beş (5) vergi değeri birimini geçmemesi kaydıyla POS sistemleri üzerinden oluşturulan kasa biletleri, fatura kesme zorunluluğu olan şirketler tarafından kesilebiliyor.  

Beş (5) vergi değeri birimini aşan mal satışını ve/veya hizmet sunumunu kapsayan işlemler için ülkedeki e-fatura zorunluluğuna tabi olan vergi mükellefleri, elektronik satış faturası kesmek zorunda. Eşiğin altında kalan mal ve/veya hizmetleri alanlar bir satış faturası kesilmesini isteyebilir ve bu durumda fatura tedarikçi tarafından kesilmelidir. 

Bu sınırlama 2021’de 2155 sayılı Yasa ile fiili olarak uygulamaya girdi ancak, Temmuz 2022’de DIAN 1092 sayılı Karar ile aşağıdaki takvime göre kademeli bir uygulama süreci oluşturdu: 

Değişikliklere hazır mısınız? 

Satın almalar için destekleyici belge oluşturmak halihazırda zorunlu olsa da, vergi mükellefleri POS biletleri yerine e-fatura kullanımı için yeni limitlere uymak üzere hazırlanmaya başlamalı.  

Sovos, şirketinizin Kolombiya’daki e-fatura uygulamalarına adapte olmasına ve uyum sağlamasına yardımcı olabilir. 

Harekete Geçin

Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.

İtalya Gümrük Kurumları, yeni Avrupa Birliği Gümrük Verileri Modelini (EUCDM) uygulayarak ulusal ithalat sistemini yakın zamanda güncelledi. Bu yeni değişiklikler 9 Haziran 2022’de yürürlüğe girdi. 

Yeni prosedüre göre; basılı gümrük beyannamelerinin kullanıldığı eski model kaldırıldı. İthalat beyannameleri artık dijital imzayla İtalyan Gümrük Kurumları’nın bilişim sistemlerine aktarıldı. 

Bu değişiklik uygulamada ne anlama geliyor? 

Gümrük beyannamesinin kabul edildiği, (ithalatçı, Gümrük Acentesi, vb.) harf ve rakamlardan oluşan 18 karakterlik bir dizi olan Master Referans Numarası (MRN) ile gerekli ekonomik birime bildiriliyor. Eski IM mesajının (ithalat sırasında Gümrük Telematik Servisi (Servizio telematico doganale (STD)) üzerinden İtalyan Gümrük Kurumu’na iletilen telematik takip mesajı yerine AB mevzuatında tanımlanan aşağıdaki seçenekler kullanılacak: 

AB dışındaki ülkelerden İtalya’ya ithal edilen mallarda ne kadar ithalat KDV’si ödeneceğini nereden öğrenebilirim? 

Malların teslimi sırasında İtalyan Gümrük Kurumları, “muhasebe için gümrük beyannamesi özetini” verir. Bu özette gümrük vergileri, ithalat KDV’si ve ödenecek diğer ücretlerle ilgili gerekli tüm bilgiler yer alır. 

Yukarıda bahsedilen özet “Belge yönetimi – gümrük beyannameleri” hizmeti aracılığıyla İtalyan Gümrük Kurumu’nun portalındaki ilgili alandan ithalatçıya ve beyanname sahibine/temsilcisine iletilir. 

İthalatçıların muhasebe için bu özetin bir kopyasını alabilmeleri adına kendi Gümrük Acenteleriyle irtibata geçmelerini tavsiye ederiz. 

İtalya’da ödediğim ithalat KDV’sini nasıl ve ne zaman geri alabilirim? 

İtalya’daki KDV Yasası’na göre ülkede ithalat KDV’sini geri alma hakkından faydalanabilmek için mükellefin Tekli İdari Belge’ye (SAD) sahip olması gerekir. Artık SAD verilmemesi nedeniyle İtalyan Gümrük Kurumu, İtalya Gelir Ajansı ile birlikte ithalatçıların ithalat KDV’sini geri alma hakkından faydalanması için yeni muhasebe özetinin yeterli görülmesini kabul etti. 

Dolayısıyla, İtalya’daki vergi dairelerine ödenen ithalat KDV’sini geri alma hakkınızı kullanmanız için yeni muhasebe özetini sunmanız gerekiyor. 

Üstelik, ithalat KDV’sini geri alma hakkı İtalya’daki KDV Yasası’nın 25. Maddesi uyarınca sadece özet Satın Alma KDV Defteri’nde raporlandığı zaman uygulanıyor. 

Son olarak, ithalat belgesinin üç aylık KDV iadesinde ve yıllık KDV iadesinde yer alması ve yıllık KDV iadesinin de İtalya’daki KDV Defterlerinize yansıtılması gerekiyor. 

İthalat KDV’nizin kaybolmaması adına; 2022’de yapılan mal ithalatları ve ithalat KDV’sini geri almak için son başvuru tarihinin 30 Nisan 2023 olduğunu unutmayın. 

Haziran 2022’den itibaren diğer belgeler yayınlanacak 

Yukarıda bahsedilen Özet Belgesi’ne ek olarak; ekonomik operatörler aşağıdaki belgeleri de alabilecek: 

İtalyan Gümrük Kurumu, gümrük işlemleri yapan kurumlara denetim yapılması durumunda gümrük prosedürlerinin yapıldığını kanıtlamak için taşımacılara Teslim Açıklaması Belgesi’ni göstermelerini tavsiye ediyor. 

Harekete Geçin

Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile, dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.

Dijital dönüşümün her geçen gün değişerek gelişmesiyle  kurumlar için yeni teknolojik çözümler ve bulut teknolojiler ön plana çıkıyor. Şirketlerin dijital dönüşümlerini gerçekleştirirken temelde on-premise ve bulut tabanlı teknolojiler olmak üzere tercih edebilecekleri iki yöntem bulunuyor.  

İhtiyaç duyulan yazılımların satın alınarak şirketlerin kendi veri merkezlerinde yönetilmesi şeklinde tanımlanan on-premise yöntemi, sistem yönetimini zorlaştırmasının yanı sıra maliyetli de olabiliyor.  

 Bulut tabanlı çözümler; daha esnek, hızlı uygulanabilir olması ve operasyonel maliyetleri azaltması gibi özellikleri ile firmalara sağladığı avantajlar sayesinde dijital dönüşümün önemli bir parçası olarak kabul ediliyor. 

Bulut Tabanlı Çözümlerin Avantajları Nelerdir? 

Doğru Hizmet Sağlayıcısını Seçmenin Önemi 

Bulut tabanlı servis sağlayıcı seçerken; entegrasyon süreç yönetimi, destek, ulaşılabilirlik, güvenlik, itibar ve referans kriterlerinin göz önünde bulundurulması gerekiyor.  

İlk olarak entegrasyon sürecinin nasıl yönetileceği, ne kadar zaman alacağı, hem bu süreçte hem de ilerleyen süreçte desteğe ihtiyaç duyulan her anda firmanın ulaşılabilir olması dikkat edilmesi gereken unsurların başında yer alıyor. Entegrasyon sürecinin herhangi bir aksaklık oluşmadan kısa bir süre içerisinde tamamlanması iş akışının olumsuz etkilenmemesi anlamında değerli bir nokta. Yanı sıra ilerleyen süreçte teknik desteğe ihtiyaç duyulması anında hizmet sağlayıcının ulaşılabilir ve çözüm odaklı bir yaklaşım benimseme de oldukça önemli. 

Dikkat edilmesi gereken bir diğer kritik konu ise verilerin gizliliği ve güvenliği. Servis sağlayıcı bu anlamda sertifika sahibi olsa bile bu sertifikanın kim tarafından, hangi kriterler değerlendirilerek verildiğini öğrenmek ayrı bir önem taşıyor. Bu anlamda bulut tabanlı hizmet sağlayıcısı seçerken; güçlü referanslarının olması, sahip olduğu sertifika türleri, sektör tecrübesi ve hatta belki de global anlamda hizmet vermesi dikkat edilebilecek değerli noktalar olarak ön plana çıkıyor. 

Harekete Geçin

Firmanızın ihtiyaçlarına uygun bulut tabanlı ortama geçiş projesi için e-dönüşüm danışmanlarımızla hemen iletişime geçin.

1 Ocak 2019’dan bu yana yabancı elektronik hizmet sağlayıcılar, Tayvan’daki bireysel alıcılara elektronik hizmet satmaları durumunda bir tür e-fatura olan bulut fatura kesmek zorunda. Bunun yanı sıra, Tayvan’ın yerel vergi daireleri, zorunlu olmasa da e-fatura kullanımını yaygınlaştırmak için yurt içindeki vergi mükelleflerine yönelik teşvikler çıkarıyor. 

Tayvan’daki e-fatura sistemin ayrıntılarına girmeden önce e-fatura sisteminin temelini oluşturan GUI (Government Uniform Invoice) sisteminden bahsetmek gerekir. 

Government Uniform Invoice (GUI) Nedir? 

GUI, vergi dairelerinin yönettiği ve önceden numaralandırdığı standart bir KDV faturasıdır. Tüm işletmeler, yasal muafiyetler dışında KDV’ye tabi olan her tür mal ve hizmet satışında GUI oluşturmak zorundadır. 

Vergi mükellefleri, Tayvan’daki yerel yetkili vergi idaresi tarafından işletme sicilinin onaylanmasından sonra GUI düzenlemeye başlayabilir. Vergi mükellefleri, basılı GUI ve elektronik GUI (e-GUI) gibi farklı türde GUI’ler oluşturabilir. E-GUI, internet veya diğer elektronik araçlarla oluşturulan, iletilen veya alınan GUI’lerdir.  

1 Ocak 2019’dan bu yana Tayvan’daki son kullanıcılara elektronik hizmet satışı yapan yabancı elektronik hizmet sağlayıcıların e-GUI düzenlemeleri zorunludur. Öte yandan, Tayvan’daki yerli vergi mükellefleri dahil olmak üzere daha genel işletmeler için e-GUI kullanımı isteğe bağlıdır. 

E-GUI nasıl oluşturulur? 

E-GUI oluşturma sırasında vergi mükelleflerinin işletme tescili sürecinde vergi dairelerinin verdiği numaraları kullanması gerekiyor. E-GUI’nin, vergi dairesinin belirlediği bir XML formatına dayalı olarak vergi dairesi tarafından yayınlanan MIG 3.2.1 teknik dokümanına uygun olması gerekiyor. E-GUI oluşturulduktan sonra, işletmelerle son kullanıcılar (B2C) arasındaki işlemler için 48 saat içinde, işletmeler arası işlemlerde (B2B) ise 7 gün içinde fatura bilgilerinin vergi dairesinin platformuna yüklenmesi zorunlu. 

Uygulama kapsamına giren yabancı işletmeler veya e-GUI oluşturmak isteyen kuruluşlar, e-GUI kesmek üçüncü taraf bir hizmet sağlayıcıyla anlaşabiliyor. Alternatif olarak, Maliye Bakanlığı’nın sunduğu yazılımına dayalı bir çözüm uygulanabiliyor. 

İlerleyen süreçte neler bekleniyor? 

Elektronik fatura kullanımı yıllardır Tayvanlı yetkililer tarafından teşvik ediliyor. Sonuç olarak giderek daha fazla işletme e-GUI kullanmaya başladı. Aynı zamanda yabancı elektronik hizmet sağlayıcılarına yönelik elektronik fatura kesme zorunluluğu da ülkede e-faturanın yaygınlaşmasında önemli bir rol oynadı. Tayvan’ın e-fatura süreçlerini dijitalleştirme konusunda uzun bir yol almış olsa da Tayvan’daki düzenlemelere göre hala kağıt fatura kesilebiliyor. Ülkede zorunlu e-fatura kapsamının tüm işletmeleri kapsayacak şekilde genişleyip genişlemeyeceğini görmek için gelecek dönemde gelişmeleri takip edeceğiz. 

Harekete Geçin

Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile, dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.

Son Değişiklikler 

1 Temmuz itibarıyla 2022 yılının ikinci yarısı çoktan başladı. Sürekli işlem denetimi (CTC) alanında değişiklikler de uygulanmaya başladı. Bu blog yazısında hem Avrupa’da hem de Avrupa dışında yaşanan ve sürekli işlem denetiminde tüm dünyayı etkileyebilecek olan önemli gelişmeleri derledik. 

Filipinler: Pilot program 

Filipinler, elektronik olarak kesilen fatura ve makbuzların gerçek zamana yakın şekilde iletilmesini öngören zorunlu CTC sistemini resmen uygulamaya koydu. 1 Temmuz 2022’de Filipinler vergi dairesi Elektronik Makbuz, Fatura ve Satış Raporlama Sistemi (EIS) pilot programını başlattı. 

Bu girişim ilk olarak 2018’de TRAIN yasası olarak da bilinen Hızlandırma ve Kapsayıcılık için Vergi Reformu Yasası kapsamında gündeme gelmişti. Şimdi ise seçilen 100 pilot vergi mükellefi e-faturaları/e-makbuzları EIS platformu üzerinden kesip İç Gelir Bürosu’na (BIR) göndermek zorunda. (Filipinler Zorunlu Sürekli İşlem Denetimi Raporlamasına Doğru İlerliyor | Sovos) 

Romanya: E-Fatura sistemi ve E-İrsaliye 

Romanya, CTC sistemini uygulamak için 2021’den bu yana adımlar atıyordu. 1 Temmuz 2022’den itibaren vergi mükellefleri, işletmeler arası (B2B) işlemlerde yüksek mali riskli ürünlerin tedariği için ve işletmeler ile hükümet arasındaki (B2G) tüm işlemler için CTC e-fatura sistemi olan e-Fatura’yı kullanmak zorunda. Tedarikçiler XML formatında kesilen yapılandırılmış faturalarını E-Fatura sistemine gönderecek. Ardından Maliye Bakanlığı tarafından onay kanıtı olarak bakanlık mührü faturaya vurulacak. Mührü taşıyan faturalar Romanya’daki düzenlemeler uyarınca hukuken geçerli sayılacak. (Romanya: E-Fatura Uygulamasındaki Son Gelişmeler) 

1 Temmuz 2022’de CTC e-fatura zorunluluğu için canlıya geçişin yanı sıra, ülke içinde taşınan yüksek mali riskli ürünlerin izlenmesi için e-irsaliye sistemi de yürürlüğe giriyor. Vergi mükellefleri belli malların taşınmasından önce e-irsaliye belgesi çıkarmak zorunda. Üstelik mükellefler vergi dairelerine ilgili dosyaları XML formatında göndermek zorunda. Romanya hükümetinin 30 Haziran 2022 tarihinde çıkardığı 106 sayılı yasaya ve Acil Durum Kararnamesi’nin 13. ve 14. maddelerindeki değişikliklere göre; 1 Ekim 2022 tarihine kadar e-irsaliye zorunluluğuna uyulmaması durumda herhangi bir ceza uygulanmayacak. Ayrıca,  1 Temmuz 2022’den itibaren SAFT büyük vergi mükellefleri için uygulanmaya başlandı. 

Vietnam: CTC Zorunluluğu 

E-fatura zorunluluğunun kapsamını genişleten ülkeler arasında, 1 Temmuz 2022 itibarıyla ülke içinde faaliyet gösteren, vergiye tabi tüm kişiler için e-fatura kullanımının zorunlu hale geldiği Vietnam da yer alıyor. Daha önce uygulamanın başlaması için beklenen tarih 1 Kasım 2020 olarak belirlenmişti ancak, yerel şirketlerin bu tarihe kadar düzenlemelere uyumlu bir e-fatura çözümü uygulama konusunda karşılaştığı zorluklar nedeniyle tarih ertelenmişti. 

Ayrıca 123 sayılı kararnamede belirlenen düzenlemelere göre; girişimler, ekonomik kuruluşlar, diğer kuruluşlar, aile işletmeleri ve özel kişiler e-fatura kullanmak için bölgelerindeki vergi idaresine kayıt yaptırmak zorunda. (Vietnam: E-Fatura Uygulaması Temmuz 2022’de Başlıyor) 

Portekiz – İşletmeler ve hükümet arası işlemlerde e-fatura kullanımı ertelendi 

42-A/2022 sayılı kararname ile küçük, orta ve mikro işletmeler  ile hükümet arasındaki (B2G) işlemlerde zorunlu e-fatura kullanımı ertelendi. Uygulama için başlangıçta belirlenen tarih 1 Temmuz 2022’ydi. Artık B2G işlemlerde e-fatura kullanımı 1 Ocak 2023’ten itibaren zorunlu olacak.  

Elektronik faturaların PDF formatında gönderilmesi için son tarihin 31 Aralık 2022’ye kadar uzatılmasının ardından, Portekiz hükümetinin mikro, küçük ve orta büyüklükteki işletmeler için B2G elektronik faturaların alınması ve işlenmesi için belirlenen son tarihi de 31 Aralık 2022’ye kadar uzatma kararı alması ile böyle bir erteleme meydana geldi. (Portekiz: KOBİ’ler için Zorunlu B2G Faturalandırma tekrar ertelendi | Sovos) 

Türkiye, Güney Kore ve İtalya: Mevcut uygulamaların kapsamı genişletiliyor 

Türkiye’de vergi dairesi, e-fatura, e-arşiv fatura ve e-irsaliye uygulamalarını kullanması zorunlu olan vergi mükelleflerinin kapsamını genişletti. Bu genişletme, sektör bazında yeni zorunlulukların getirilmesi veya yıllık ciro limitinin aşağı çekilmesi ile gerçekleştirildi. Yeni gereklilikler kısa süre önce yürürlüğe girdi ve değişikliklerin kapsamına giren vergi mükellefleri 1 Temmuz 2022’den itibaren e-belgeleri kullanmaya başladı.  (Türkiye E-Belgelerin Kapsamını Genişletti ) 

Güney Kore’de e-fatura kullanımı 2011’den bu yana tüm kurumsal işletmeler için zorunlu. Kesilen e-vergi faturalarının kesilme tarihinden sonraki bir gün içinde Ulusal Vergi Servisi’ne (NTS) iletilmesi gerekiyor. En son değişiklik, şahıs işletmeleri için uygulanan ciro sınırı ilgili. Sınır 1 Temmuz 2022’den itibaren 200.000.000 KRW’ye indirildi. 

İtalya da CTC gerekliliklerini uygulamada yeni bir aşamaya girdi. Uluslararası faturalardan başlanarak, Esterometro (uluslararası fatura raporu) yerine 1 Temmuz 2022’den itibaren uluslararası fatura verilerinin SDI’ye FatturaPA formatında iletilmesi gerekiyor. Ayrıca, kısa süre önce yayınlanan 73 sayılı kararname ile sınır ötesi fatura raporlama zorunluluğu için limit belirlendi. Vergi mükellefleri sadece her bir işlemde 5.000 Euro tutarını aşan işlemleri raporlamak zorunda. Bu uygulama özellikle 633/1972 sayılı Devlet Başkanlığı Kararnamesi’nin 7 ile 7-octies maddelerine göre İtalya’da bölgesel olarak KDV açısından önemli olmayan mal ve hizmetlerin satın alınmasını kapsıyor. 

Ayrıca geliri 65.000 Euro’ya kadar olan, götürü usulü KDV rejimi (regime forfettario) uygulayan vergi mükellefleri, amatör spor dernekleri ve üçüncü sektör kuruluşları için 1 Temmuz 2022’den itibaren SDI üzerinden e-fatura kesmek zorunlu hale geldi. Son olarak İtalya ile San Marino arasında e-fatura kullanımı da 1 Temmuz 2022’den itibaren zorunlu oldu. İtalya ile San Marino arasındaki e-fatura kesme sisteminde İtalyan vergi mükellefleri için erişim noktası olarak ve San Marino’daki şirketler için yeni ve benzer bir merkez olarak SDI kullanılacak. 

Dünyada birçok ülke sürekli işlem denetimi rejimlerini yürürlüğe sokuyor veya var olan rejimlerin kapsamını genişletiyor ve global ölçekte aktif değişiklikler gerçekleşiyor. Sovos ilerleyen süreçte hangi ülkelerin yerel CTC rejimi kurarak uluslararası standartlara uyum sağlayacağını izlemeye devam ediyor.  

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

Filipinler’de sürekli işlem denetimi (CTC) Elektronik Fatura/Makbuz Sistemi (EIS) hükümetin uygulamanın açılışı için seçtiği 100 büyük vergi mükellefinin kullanımına resmi olarak açıldı. Vergi mükellefleri canlıya geçiş tarihi öncesinde yeni e-fatura sisteminin teknik gerekliliklerini karşılamada zorlansa da, Filipinler planlanan geçiş tarihini değiştirmedi ve pilot uygulamayı 1 Temmuz 2022’de kullanıma açtı. 

Filipinler’deki uygulamada bir kez daha yeni sistemlere uyum sağlama konusunda zorluklar yaşandı ve bu tür süreçlere hazır olmanın hayati önem taşıdığı görüldü 

Sovos, bu yılın ilk aylarında test sürecini başlatan altı pilot şirketten biriyle birlikte hükümetin e-fatura iletim platformu üzerinden e-fatura iletmek üzere EIS’ten onay alan ilk yazılım çözümünü geliştirerek kullanıma açtı.  

Yeni düzenlemeler yayınlandı 

EIS’in canlıya geçmesinden bir gün önce Filipinler vergi dairesi BIR (İç Gelir Bürosu), yeni sistemdeki politika ve yönlendirmeleri içeren ve EIS’te kullanılacak kural ve usulleri belgeleyen 6-20228-2022 ve 9-2022 sayılı Gelir Düzenlemelerini yayınladı. 

Düzenlemeler, kendi CTC e-fatura raporlama sistemlerini başarılı şekilde uygulamış olan pilot vergi mükellefleri için yeni bir gelişme olmasa da, yeni uygulamaya uyum sağlamak için hazırlanan mükellefler için aynı durum söz konusu değil.. Mevzuatla birlikte ülkede resmen e-fatura/e-makbuz kesme ve raporlama sistemi kuruluyor. Bu uygulama ilk kez 2018 yılında Hızlandırma ve Kapsayıcılık için Vergi Reformu Yasası (TRAIN) ile başlatılmıştı. Yeni mevzuat aynı zamanda konuyla ilgili bilgileri içeriyor. 

Kimler uygulama kapsamına giriyor? 

1 Temmuz 2022’den itibarıyla seçilmiş olan 100 pilot vergi mükellefi, e-fatura ve e-makbuzlarını EIS üzerinden kesmek ve göndermek zorunda. Uygulama kapsamında BIR, diğer vergi mükellefleri için 2023’ten itibaren kademeli bir geçiş süreci öngörüyor ancak resmi bir takvim henüz açıklanmadı. 

Aşağıdaki vergi mükellefleri zorunluluk kapsamına giriyor: 

Uygulama kapsamında satış faturaları, resmi makbuzlar, borç ve alacak dekontları, hesap özetleri ve faturalama raporları ve satış düzenlemesi yapılan diğer belgeler EIS platformu üzerinden gerçek zamana yakın şekilde, yani oluşturulma tarihinden itibaren en fazla üç (3) takvim günü içinde elektronik olarak oluşturulup gönderilmek zorunda. Belgelerin JSON (JavaScript Object Notation) formatında iletilmesi gerekiyor. 

Fatura oluşturma ve iletme 

Fatura ve makbuzların oluşturulması ve iletilmesi EIS vergi mükellefleri portalı üzerinden veya API (Uygulama Programlama Arayüzü) kullanılarak yapılabilir. API kullanıldığı takdirde vergi mükellefleri, EIS üzerinden işlem yapmadan önce bir Satış Verileri İletim Sistemi geliştirmek ve buna ilişkin belgelendirmeleri almak zorunda. Bunun için, vergi mükellefinin sistemi hakkında ayrıntılı bilgileri içeren belgeler gönderilerek EIS Belgelendirmesi ve İletim İzni (PTT) için başvuru yapılması gerekiyor. 

Düzenlemelerde EIS’e bağlı vergi mükellefleri için basılı fatura ve makbuz gönderiminin artık gerekli olmadığı belirtilse de, arşivleme gereklilikleri henüz değiştirilmedi. Yani 10 yıllık arşivleme döneminde vergi mükellefleri gönderdikleri belgelerin basılı kopyalarını ilk beş (5) yıl boyunca saklamak zorunda. Bu tarihten sonra kalan 5 yıl için belgeler sadece elektronik formatta saklanabilecek. 

Ayrıca mevzuatta KDV indirimi için sadece EIS üzerinden başarılı şekilde gönderilmiş faturaların kullanılabileceği belirtiliyor. 

Vergi mükellefleri düzenlemelere uyum için henüz hazır değildi 

Pilot uygulamadaki 100 vergi mükellefinin çoğu uygulamanın başlayacağı tarihe uymakta zorlandı. Bu nedenle EIS, belirlenen tarihe kadar gereklilikleri neden karşılayamadıklarını ve uyumu sağlamayı planladıkları tarihi, EIS tarafından onaylanacak olan takvimi de içeren bir Yeminli Beyan sunmaları kaydıyla, belli vergi mükellefleri için uygulamanın başlangıç tarihini değiştirmeyi kabul etti. 

Vergi dairesi, e-faturaların/e-makbuzların EIS’e gönderilmemesi veya geç gönderilmesi durumunda düzenlemelere uyum sağlayamayanlar için cezai yaptırım uygulayabilecek ve sistem üzerinden bildirilmeyen satışlar ek incelemeye tabi olacak. 

İlerleyen süreçte neler olacak? 

Pilot programın başlatılmasından ve CTC’nin yasal çerçevesinin oluşturulmasının ardından hükümet, kapsama giren tüm vergi mükellefleri için 2023 yılında uygulamayı kademeli olarak yürürlüğe koymayı planlıyor. Ancak zorunlu EIS kapsamına girmeyen vergi mükellefleri de isterlerse sisteme kaydolup düzenlemelere uyum sağlamayı tercih edebilir. 

Sovos, pilot vergi mükelleflerinden biri vasıtasıyla, EIS üzerinden e-fatura göndermek için belgelendirilen ilk yazılım sağlayıcısı oldu ve bugün Filipinler’deki CTC e-fatura raporlamasına uyum sağlamaya hazır. Nitelikli çözümümüz ve Filipinler’deki vergi sistemleri hakkındaki tecrübelerimiz ile şirketlerin vergi uyum konularını çözmelerine yardımcı oluyoruz. 

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

Gelişmeler 

Romanya 2021 yılından bu yana sürekli işlem denetimi (CTC) zorunluluğu getirmek üzere adımlar atmaktaydı. Romanya’daki vergi dairesi e-fatura sisteminin uygulanmasına yönelik yasal çerçeveyi sadece bir yıl önce oluşturmuş olsa da, e-Fatura sistemi 1 Temmuz itibariyle spesifik bazı ürünleri içeren işlemler için zorunlu hale geldi. Aynı zamanda, e-faturadan daha sonra gündeme gelen e-irsaliyede tıpkı e-fatura gibi 1 Temmuz itibarıyla zorunlu oldu.  

Romanya E-Fatura sistemi 

Yüksek mali riskli malların tedarikçilerinin 1 Temmuz 2022’den itibaren RO E-Fatura sistemini kullanması zorunlu hale geldi. Tedarikçiler XML formatında oluşturdukları faturalarını sisteme iletmek zorunda. Ardından Maliye Bakanlığı tarafından, faturanın sistem üzerinden kabul edildiğini ve teknik gerekliliklerle uyumlu olduğunu gösteren mali mühür faturaya uygulanacak. Maliye Bakanlığı’nın mührünü taşıyan XML dosyası, Romanya’daki düzenlemelere göre yasal fatura olarak kabul edilecek. 

Romanya, e-fatura zorunluluğu getirmek adına 2006/112/EC sayılı AB Direktifi’nden muaf tutulmak için başvuru yaptı. 139 sayılı yasa uyarınca ANAF (Romanya Vergi İdaresi), AB Direktifi’nden Romanya’nın muaf tutulmasına ilişkin beklenen kararın çıkmasının ardından 30 gün içinde  işletmeler arası (B2B) e-fatura zorunluluğunun kapsamını ve takvimini belirlemek üzere bir talimat yayınlama yetkisine sahip.  

Teknik belgelerle ilgili olarak ANAF kısa süre önce OAUTH (Açık Yetkilendirme) 2.0 prosedürünü yayınlayarak bu vergi mükelleflerinin bir kimlik doğrulama tokeni oluşturmasının ve üçüncü taraf uygulamalara bu tokeni göndererek, SPV için kimlik doğrulaması yapmasının önünü açtı. Diğer yandan en son belgelerin ardından kimlik doğrulama süreciyle ilgili sorunlar çözülmüş gibi görünse de, bu belgelerin Mayıs ayında yayınlanmış olması, Romanyalı yetkililerin işletmelere 1 Temmuz’a kadar sisteme uyum sağlamaları için makul süre verip vermediği konusunda sorulara neden oldu. 

Romanya E-İrsaliye Sistemi 

Romanya e-irsaliye sistemi, e-Fatura ile birlikte uygulamaya konan bir diğer dijitalleşme projesi. Sistemde, belli malların taşıma işlemi başlamadan önce vergi mükelleflerinin bir bilgi teknolojileri sistemi kullanarak e-irsaliye belgesi çıkarması gerekiyor. E-faturada olduğu gibi, vergi mükellefleri bir XML dosyası oluşturmak ve bu dosyayı elektronik sistemler üzerinden vergi dairesine göndermek zorunda. 

E-irsaliye belgelerinin kullanılması zorunluluğu tıpkı e-Faturada olduğu gibi yüksek mali riskli ürün kategorilerini kapsıyor; yukarıda bahsedildiği gibi bu sistem de 1 Temmuz 2022’de yürürlüğe girdi ancak, ANAF tarafından e-irsaliye kurallarına uyulmaması halinde 1 Ekim tarihine dek herhangi bir ceza uygulanmayacağı ilan edildi.. 

Bundan sonra neler olacak? 

Vergi süreçlerini dijitalleştirme konusunda hızlı adımlar atan Romanya’da e-fatura ve e-irsaliye sistemi yüksek mali riskli ürünler için kullanılmaya başlandı. Fakat, yaşanan hukuki ve teknik belirsizlikle zorunluluk kapsamında olan mükelleflerin hem bu belirsizliklerle uğraşması hem de iş süreçlerini yeni zorunluluklara uygun olarak dizayn etmeye çalışmasına neden oldu. 

Buna ek olarak Avrupa Komisyonu’ndan gelecek karara göre işletmeler arası e-Fatura zorunluluğunun kapsamı genişletileceğinden ilerleyen dönemde Romanya’da yeni gelişmeler görebiliriz. 

Harekete Geçin

Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.

E-İrsaliye kapsamının resmi olarak genişletilmesinin ardından zorunlu geçiş sınırı olan brüt satış hasılat tutarının düşürülmesi sonucunda  yaşanan geçiş hareketliliği ile e-irsaliye kayıtlı kullanıcı sayısı 176 bini aştı. 

Bu yazıda en çok kullanılan e-dönüşüm ürünlerinden biri olan e-irsaliye uygulaması hakkında sıkça sorulan sorulardan birkaçını bir araya getirerek “Nasıl Yapılır?” sorularının cevaplarına yer verdik.  

E-İrsaliye uygulamasına dahil olduktan sonra kağıt i̇rsaliye düzenlenebilir mi 

E-İrsaliye uygulamasına dahil olan mükelleflerin düzenleyecekleri tüm sevk irsaliyelerinin elektronik olarak düzenlenmesi gerekiyor. Aynı zamanda uygulamaya dahil olan mükelleflerden alınan mallar karşılığında düzenlenecek irsaliyelerin de yine e-İrsaliye olarak alınması zorunludur. Ancak, bununla birlikte sadece genel tebliğde açıklanan hallerde kâğıt sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve alınmasının süreklilik arz etmemek kaydıyla mümkün olabileceği belirtiliyor. Ayrıca tebliğde yer alan açıklamada; kâğıt irsaliye kesilmesi gereken durumda mükellefin bu durumu belge ile kanıtlaması gerektiği yer alıyor. Bu tür durumlarda kâğıt sevk irsaliyesi düzenlenerek, sevkiyat sürecine başlanabilir. Ek olarak uygulamaya dâhil olunan tarihin içinde bulunduğu ayın sonuna kadar, e-irsaliye belgeleri kâğıt ortamda da düzenlenebilmektedir. 

E-İrsaliye uygulaması kullanmayan alıcıya e-i̇rsaliye kesilebilir mi 

E-İrsaliye uygulamasına kayıtlı mükelleflerin mal sevkleri için en geç uygulamaya başladıkları ayın sonundan itibaren tüm müşterilerine e-irsaliye düzenlenmesi gerekiyor. Ancak, alıcı sisteme kayıtlı olmadığı için gönderim şekli portal üzerinden değil, farklı elektronik ortamlardan veya kâğıt çıktı olarak gerçekleşebilir. E-İrsaliye kullanıcısı olmayan firma veya son kullanıcılara; irsaliye kesilerek, GİB sanal kullanıcısına iletilmesi gerekiyor. 

Mükellefler, kendi depoları arasındaki sevkiyatlarda düzenledikleri irsaliyeleri elektronik ortamda oluşturabilirler mi? 

İşletmelerin kendi şubeleri arasında yaptıkları mal sevkiyatlarında da sevk irsaliyesi düzenlenmesi gerektiğinden, kendi depoları arasında gerçekleştirdiği dahili sevkiyat kapsamında düzenledikleri irsaliyeyi elektronik ortamda oluşturması gerekiyor.. E-İrsaliye üzerindeki gönderici ve alıcı bilgilerinin şirket bilgileri olmasına ve malın teslimat adresinin e-irsaliye üzerindeki ilgili alana girilmesine dikkat edilmelidir. 

E-İrsaliye mükellefleri i̇çin yol denetimi nasıl olur 

Malın fiili sevki sırasında araç içinde e-irsaliyenin bir örnek kâğıt çıktısının bulundurulması ya da elektronik olarak görüntülenmesi zorunludur.  

Harekete Geçin

Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.

2020’de Suudi Arabistan Zekat, Vergi ve Gümrük Kurumu (ZATCA), iki aşamadan oluşan e-faturaya geçiş sürecini ilan etmişti. Suudi Arabistan’daki e-fatura uygulamasının birinci aşamasında ülkede ikamet eden ve vergiye tabi olan tüm kişilerin faturalarını elektronik olarak kesmesi ve saklaması isteniyordu ve uygulama 4 Aralık 2021’den bu yana yürürlükteydi. ZATCA’nın 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren uygulamaya koyacağı ikinci aşamada ek gereklilikler getiriliyor ancak  başlangıçta tüm mükellefler için zorunlu olmayacak. Öte yandan ZATCA, e-fatura uygulamasının ikinci aşamasındaki gerekliliklerin ülkede mukim olan tüm vergi mükelleflerini kademeli olarak kapsamasını planlıyor. 

Suudi Arabistan’daki e-fatura uygulamasının ikinci aşaması kimleri kapsıyor? 

ZATCA’nın ikinci aşamayı, daha küçük bir vergi mükellefi grubuyla başlayarak kademeli şekilde uygulaması bekleniyor. Daha birkaç gün önce, e-fatura kurallarına 1 Ocak 2023’ten itibaren uyması zorunlu olacak olan ilk vergi mükellefi grubu daha birkaç gün önce, 24 Haziran 2022’de açıklandı. ZATCA’nın açıklamasına göre, 2021 döneminde yıllık geliri 3 milyar riyalden (yaklaşık 800 milyon ABD doları) fazla olan vergi mükellefleri uygulama kapsamında olacak. 

Şimdiye kadar sadece birinci grup için eşik açıklandı. ZATCA, uygulama kapsamına girecek diğer vergi mükellefi gruplarını ve e-faturaya geçiş için son tarihleri daha sonra açıklayacak. ZATCA her bir vergi mükellefi grubunu en az altı ay önceden bilgilendirecek. 

Suudi Arabistan’da e-faturanın ikinci aşamasına uyum nasıl sağlanacak? 

İkinci aşamada vergi mükellefleri tüm e-faturalarını ve elektronik dekontlarını (alacak ve borç dekontlarını) XML formatında (UBL 2.0) oluşturmak zorunda. Fatura içeriğiyle ilgili ise farklı gereklilikler bulunuyor. Tüm e-faturalarda ve e-dekontlarda aşağıdakilerin yer alması zorunlu: 

Öte yandan vergi faturalarına (işletmeler arası – B2B) ve sadeleştirilmiş faturalara (işletmeler ile tüketiciler arası – B2C) ilişkin e-fatura gereklilikleri arasında farklılıklar var ve bu nedenle farklı türden faturalar için farklı API’ler geliştirildi. 

Vergi faturaları Sürekli İşlem Denetimi (CTC) rejimine tabi olacak. Açıklamak gerekirse; sistem onaylama e-faturası olarak kategorilendirilebilecek. XML fatura gerekli içeriklerle birlikte oluşturulduktan sonra, onayın API’si üzerinden tamamlanması için vergi dairesinin portalına (ZATCA platformuna) iletilecek. ZATCA platformu onay kanıtı olarak ZATCA’nın mührünü faturaya vuracak ve bu işlemden sonra fatura hukuki geçerlilik kazanacak. İmzalanan XML tedarikçiye geri gönderilecek ve böylece tedarikçi imzalı XML faturayı  ya da XML ile birlikte insanlar tarafından okunabilecek bir versiyonu  (gömülü XML içeren PDF A-3) göndereceğini belirleyebilecek. İnsanlar tarafından okunabilecek versiyon PDF A-3 (gömülü XML ile) formatında olmak zorunda. 

Sadeleştirilmiş faturalar ise CTC raporlama rejimine tabi olacak. Gerekli içeriklerle birlikte XML fatura oluşturulduktan sonra, tedarikçinin şifreli mührü kullanılarak imzalanacak. Ardından satıcı, faturanın basılı bir nüshasını alıcıya verecek. Vergi mükellefi 24 saat içinde imzalı XML’i, raporlama API’si üzerinden ZATCA platformuna bildirmek zorunda. 

Vergi mükelleflerinin e-faturaları elektronik formatta saklaması gerekiyor. Faturaların saklanmasına ilişkin belli başlı gereklilikler bulunuyor. Örneğin; ana kural olarak faturaların ülke içinde saklanması zorunlu ve sadece belli koşullarda faturaların yurt dışında depolanmasına izin veriliyor. E-Fatura çözümlerinin, vergi mükelleflerinin e-faturaları indirerek çevrimdışı ortamda depolamasına imkan tanıması gerekiyor. 

Harekete Geçin

Suudi Arabistan Dijital Vergi zorunluluklarını ve ihtiyaçlarını öğrenmek için bizimle iletişime geçin.

509 sayılı VUK Genel Tebliği’nde yapılan güncelleme ile e-irsaliye kapsamı da resmi olarak genişletildi. Değişikliğe göre e-irsaliye uygulamasına zorunlu geçiş sınırı olan 25 milyon TL’lik brüt satış hasılat tutarı düşürüldü. 2021 ve müteakip hesap dönemleri brüt satış hasılatı 10 milyon TL ve üzeri olan mükelleflerin e-irsaliye düzenlemesi zorunlu hale getirildi. Bu kapsamda e-irsaliye mükelleflerinin sayısı arttı.  

E-irsaliyede mükellef sayısı 172 bin oldu  

E-irsaliye uygulaması yükümlülük kapsamını düzenlemek için brüt satış hasılatı rakamında değişikliğe gidilmesi ve Temmuz 2022 geçişleri ile mükellef sayısı 172 bine çıktı. Temmuz geçişlerinin devam ettiği göz önünde bulundurulduğunda bu sayının ay sonunda 175 bin civarına yükselmesi bekleniyor. 

E-irsaliyedeki bir diğer değişiklik ise demir ve çelik ile demir veya çelikten eşyaların imali, ithali veya ihracı faaliyetinde bulunan mükelleflerin kapsamında gerçekleşti. Daha önce, bu mükelleflerin e-irsaliye kapsamına alınması için e-faturaya kayıtlı olma şartı aranırken, düzenlemenin ardından e-faturaya kayıtlı olmasalar bile e-irsaliye düzenlemekle yükümlüler. 

E-irsaliye kapsamında olmasına rağmen geçişi tamamlamayan mükelleflerin özel usulsüzlük cezası ile karşılaşmaması adına bir an önce geçişlerini tamamlaması gerekiyor. 

E-irsaliye uygulamasının avantajları neler? 

Harekete Geçin

Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.

Belçika, 2014/55 sayılı Avrupa Direktifi ile kamu ihalelerinde elektronik fatura kullanımına ilişkin belirlenen yükümlülüklere uygun olarak, 2019’dan itibaren kamu kurumlarının elektronik fatura kesmesini ve işlemesini zorunlu hale getirmişti. 

Brüksel, Flanders ve Valonya’da yetkililer, uygulamada AB Direktifi’ndeki asgari gerekliliklerin ötesine geçti ve bu bölgelerde kamu sektöründeki kurumların tedarikçilerinin de e-fatura kesmesi zorunluluğu getirdi. 

Kısa süre önce yapılan yasal değişikliklerle birlikte Belçika şimdi de işletmeler arası işlemlerde zorunlu e-fatura uygulaması başlatarak e-fatura zorunluluğunun kapsamını genişletmeye hazırlanıyor. 

Kamu ihalelerinde e-fatura kullanımı 

31 Mart 2022’de Belçika’daki Resmi Gazete’de 9 Mart 2022 tarihli bir Kraliyet Kararnamesi yayınlandı. Kararname, kamu sözleşmeleri ve imtiyaz sözleşmelerinde kamu kurumlarının tüm tedarikçilerinin de elektronik fatura kesmesini zorunlu hale getirmeyi amaçlıyor. 

Daha önce belirtildiği gibi, Brüksel, Flandre ve Valonya gibi birçok bölgede zaten böyle bir zorunluluk uygulanıyordu ancak artık uygulama tüm bölgelerdeki kamu kurumlarının tedarikçilerini de kapsıyor. Kamu sözleşmelerinde, sözleşme değerine göre elektronik fatura kesme zorunluluğuyla ilgili tarihler şu şekilde: 

Tahmini değeri KDV hariç 3.000 € veya altında olan kamu sözleşmeleri ve imtiyaz sözleşmeleri uygulamadan muaf tutulacak. 

Özel sektörde e-fatura kullanımı 

Daha önce bildirildiği üzere, Belçika’da yetkililer sadece işletmelerle hükümet arasında (B2G işlemlerde) e-fatura kullanımının ötesine geçmek istediklerini açıkça belirtmişlerdi. 11 Mayıs 2022’de Belçika Temsilciler Odası, en son 28 Mayıs 2019 tarihinde değiştirilen ve ticari işlemlerde geç ödemeleri engellemeyi hedefleyen 2 Ağustos 2002 tarihli yasada değişiklik yapılmasını öngören bir tasarı yayınladı. Amaçları elektronik faturanın özel şirketler arasında (B2B işlemlerde) de uygulanmasını sağlamak. 

Önerinin gerekçesi, B2G sektöründe fatura işlemlerinin dijitalleşmesine verilen desteğin ardından şirketlerin elektronik faturaya yatırım yapmasını teşvik etmek. Bunun getireceği faydalar arasında; fatura kesme sürecinin hızlanması, daha güvenli olması, hata ve eksik veri riskinin en aza indirilmesi yer alıyor. 

Üstelik, dolandırıcılık riski azalırken gizlilik daha fazla korunacak zira faturalandırma sürecinde insan müdahalesine gerek kalmayacak. 

Son olarak, daha az kağıt tüketimi nedeniyle konunun çevreyle ilgili yönü de vurgulanıyor. Mali kazanım anlamında, İdari Sadeleştirme Hizmetleri (DAV) tarafından yapılan hesaplamalara göre; Belçika’da tüm faturaların dijitalleştirilmesi idari yüklerde 3,37 milyar € tutarında bir tasarruf sağlayabilir. 

Yasa tasarısına göre; şirketler (mikro-girişimler hariç olmak üzere), faturalarını yapılandırılmış elektronik formatta (elektronik fatura kullanımıyla ilgili EN 16931-1:2017 ve CEN/TS 16931-2:2017 sayılı Avrupa standardına uygun olarak) göndermek ve aldıkları faturaları da elektronik formatta alıp işlemek zorunda olacak. 

Tasarıda uygulama için merkezi bir onay platformunun kullanılması veya e-faturaların vergi dairelerine bildirilmesi yer almıyor. Dolayısıyla mevcut aşamada önerilen uygulamanın Sürekli İşlem Denetimi (CTC) e-fatura sistemi olarak tasarlanacağına ilişkin resmi bir işaret yok ancak sistemin ileride PEPPOL ile bağlantılı çalışması muhtemel. 

KOBİ’ler için yasa 1 Ocak 2025’te yürürlüğe girecek ve böylece şirketlerin geçişe hazırlanması için yeterli vakti olacak. Büyük şirketler içinse zorunlu e-fatura uygulamasının Ocak 2024’ten itibaren yürürlüğe girmesi bekleniyor. Aslen büyük vergi mükellefleri için tarih Temmuz 2023, küçük vergi mükellefleri için 2024’ten itibaren uygulamanın başlaması planlanıyordu ancak bu tarihler büyük ihtimalle ertelenecek. 

Harekete Geçin

Tüm dünyada müşterilerine e-dönüşüm uyumluluğu sağlayabilen Sovos ile, dünyanın her yerinde işletmenizi sorunsuz bir şekilde yönetebilirsiniz.