Türkiye’de e-Fatura ve e-Arşiv Fatura kullanımının genele yayılmasıyla, şirketlerin fatura süreçleri sistemleşti, hata payı azaldı ve vergi cezaları konusundaki riskler büyük ölçüde ortadan kalktı. Bununla birlikte sistemler dijitalleşse de insan kaynaklı hatalar hala yapılabiliyor ya da farklı sorunlarla karşılaşılabiliyor. Şirketlerin maddi ve manevi kayıp yaşamaması için bu yazıda en sık yapılan e-Fatura ve e-Arşiv fatura hatalarını ve bu hataların GİB (Gelir İdaresi Başkanlığı) mevzuatına uygun olarak nasıl düzeltilebileceğini ele alıyoruz.
E-Fatura ve e-Arşiv Fatura sistemlerinde en çok rastlanan hatalar arasında yanlış vergi oranı kullanımı, alıcı bilgileri hataları, tarih ve saat uyumsuzlukları, iptal süresi dışında kalan fatura iptalleri yer alıyor.
Yanlış Vergi Oranı Uygulamak (KDV, ÖTV Hataları)
E-Fatura ve e-Arşiv Fatura sistemlerinde en yaygın hatalardan biri, KDV veya ÖTV oranlarının yanlış hesaplanması olarak öne çıkıyor. Örneğin; Bazı sektörlerde, belirli ürünler için %10 KDV oranı uygulanması gerekirken, işletmelerin %20 oranını otomatik olarak seçmesi sıkça rastlanan bir hata. %10 KDV oranı yerine, fatura bilgilerine %20 girilmesi hem işletmenin finansal tablolarında tutarsızlıklara hem fazla vergi tahsiline hem de müşteriden gereksiz yüksek ücret alınmasına neden olabiliyor. Vergi oranları zaman zaman değişebildiği için, yılbaşı ya da mali yıl başlangıcı gibi bu değişim zamanlarında, yürürlüğe giren değişikliklerin sistemlerde güncellenmemesi durumunda, işletmeler eski oranlarla fatura kesmeye devam edebiliyor. Ya da değişikliklerin birkaç gün içinde hızla yapılması beklendiği için şirketler değişimin hızına ayak uyduramayabiliyor. Bu da hatalı vergi tahsilatı ve vergi beyanı anlamına geliyor.
Vergi oranı konusundaki hatalar bununla sınırlı kalmıyor. Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) sadece alkollü içecekler, tütün, motorlu taşıtlar, akaryakıt gibi belirli ürün grupları için geçerli. Ancak bazı muhasebe yazılımlarında bu ürün grupları doğru etiketlenmediğinde, ÖTV’ye tabi olmayan ürünlere de vergi uygulanabiliyor. Bu da hem alıcının itirazına hem de vergi dairesinden düzeltme talebine yol açabiliyor.
İhracat işlemleri ise genellikle KDV’den muaf. Ancak bazı işletmeler, alışkanlıkla bu tür işlemler için de KDV hesaplayıp, faturada gösteriyor. Bu durum hem firmanın nakit akışını olumsuz etkiliyor hem de vergi iadesi sürecinde karmaşaya neden oluyor.
KDV oranları tarafında yapılan bir diğer e-Fatura ya da e-Arşiv Fatura hatası bir ürüne yanlışlıkla hem KDV hem de ÖTV’nin aynı anda uygulanması. Böyle durumlarda, müşteri iki kez vergi ödemek zorunda kalabiliyor. Bu da iade ve düzeltme işlemlerini zorlaştırıyor, müşteri memnuniyetini de düşürüyor.
Yanlış Alıcı Bilgileri ile Fatura Düzenleme
E-Fatura veya e-Arşiv Faturalar düzenlenirken en sık yapılan ikinci hata faturada alıcı bilgilerinin eksik ya da hatalı girilmesi. e-Faturada alıcının unvanının eksik ya da yanlış girilmesi gibi durumlar ise faturanın geçerliliğini yitirmesine neden olur.
Yanlış Tarih ve Saat Kullanımı
İlgili işlemden farklı bir tarih girilmesi de fatura geçerliliğini etkileyen kritik hatalardan biri. Özellikle yıl sonu ya da ay sonu gibi önemli finansal dönemlerde bu hata büyük sorunlara yol açabilir. Fatura tarihi ile gerçekleşen işlemin tarihinin uyuşmaması hem muhasebesel hem de hukuki anlamda ciddi sorunlara yol açabilir. Bu tarz durumlarda karşı tarafın bu faturayı kabul etmemesi ve iade sürecine girilmesi mümkündür.
Fatura İptali veya İptal Süresi Aşımı
Yanlış kesilen faturaların düzeltilmesi mümkündür, ancak bunun mevzuata uygun şekilde yapılması gerekir. Aksi durumda, hatalı fatura geçerli sayılır ve işletmeye ceza yazılabilir.
Bu tür hataların düzeltilmesi için öncelikle faturanın türünün doğru belirlenmesi önemlidir. Eğer söz konusu fatura bir e-Fatura ise, Türk Ticaret Kanunu’nda tanımlanan iptal ve red kurallarına uyulmalıdır. E-Fatura, düzenlenme tarihinden itibaren 8 gün içinde, tarafların karşılıklı onayıyla iptal edilebilir. Bu süre aşılmışsa, fatura bir red mektubu ile resmen reddedilebilir. Bu işlemler genellikle GİB portalı veya yetkilendirilmiş entegratör sistemleri üzerinden yürütülür.
E-Arşiv faturalar için iptal süresi, düzenleme tarihinden itibaren 8 gündür. İptal işlemi genellikle satıcı tarafından dijital ortamda veya yazılı beyan yoluyla başlatılır. Bu iptallere ilişkin kayıtların saklanması önemlidir; çünkü ileride doğabilecek hukuki ihtilaflarda delil niteliği taşır. 8 günlük süre aşıldığında ise hataların düzeltilmesi çok daha zor hale gelir.
E-Fatura İptali ve Red Süreci: Adım Adım Rehber
Yanlış bir fatura kesildiğinde neler yapıldığını adım adım şu şekilde de açıklayabiliriz:
İptal Talebi: e-Fatura sisteminde iptal talebi oluşturulur (GİB portalı veya özel entegratör).
Red Mektubu: Eğer iptal mümkün değilse, alıcı taraf faturayı reddedebilir.
Yeni Fatura: Doğru bilgilerle yeni fatura kesilerek süreç tamamlanır.
E-Fatura ve e-Arşiv Hatalarını Önlemek İçin En İyi Uygulamalar
e-Fatura ve e-Arşiv Faturaların düzenlemesinde sık sık hatalar yaşıyorsanız ya da az da olsa bu hataları yaşamamak istiyorsanız önleyici adımlar atmanız faydalı olacaktır. Yapay zekanın sistemlere entegre edilmesiyle artık sistemlerin kendi içinde kontrol mekanizmaları geliştirilmesi mümkün oluyor. Sistem dönüşümlerinizi planlarken bu özellikleri dikkate alabilirsiniz. Otomatik doğrulama sistemleri kullanmanın yanı sıra fatura kesiminden önce tüm verileri kontrol etmeye daha çok özen gösterebilir, konuyla ilgili personel eğitimlerini periyodik olarak tekrarlayabilir ve GİB’in güncel mevzuatını yakından takip ettiğinize emin olabilirsiniz.
Mevzuata Uygun Fatura Düzeltme Yöntemleri: GİB ve Vergi Usul Kanunu Kapsamında Güncel Düzenlemeler
E-fatura ve e-Arşiv Fatura iptal ve iade işlemlerinin GİB’in belirlediği kurallara göre yapılması gerekir. e-Faturalar sadece sistem üzerinden iptal edilebilir. Şirketlerin sadece kendi aralarında anlaşarak faturalar iptal etmesi mümkün değildir, mutlaka dijital sistemler üzerinden işlem yapılmalıdır. e-Arşiv iptalleri, iptal mektubu veya dijital onayla yapılmalıdır.
E-Fatura ve e-Arşiv Hatalarının İşletmelere Etkisi ve Çözüm Önerileri
Faturalarda yapılan hatalar sadece teknik bir sorun olarak değerlendirilmemelidir. Yanlış düzenlenen faturalar, şirketlerin mali tablolarında sapmalara, nakit akışında dengesizliklere, müşterilerde güvensizlik yaratılmasına, denetimlerde usulsüzlüklerle karşılaşılmasına ve en önemlisi de maliye bakanlığı tarafından uygulanabilecek para cezalarına neden olabilir. Vergi Usul Kanunu’na göre yanlış düzenlenen her fatura için ciddi para cezaları söz konusudur. Bu nedenle fatura düzenleme süreci dijitalleşse bile, insan hatasını minimize edecek kontrollerin mutlaka kurulması gerekir.
Bu kontroller; sistem içi denetim mekanizmaları, çift taraflı onay prosedürleri, güncel mevzuat takibi ve personel eğitimleri yoluyla sağlanabilir. Ayrıca Sovos gibi alanında uzman yazılım ve hizmet sağlayıcıları ile çalışmak, bu süreçlerde hem zamandan tasarruf sağlar hem de mevzuata tam uyum konusunda avantaj yaratır.
Dijital faturalama sistemleri, doğru ve bilinçli kullanıldığında işletmeler için büyük bir avantajdır, çağın en önemli ihtiyaçlarından biridir. Ancak bu sistemlerin getirdiği kolaylıklar, hatalı kullanım durumunda risklere de açık hale gelir. E-Fatura ve e-Arşiv faturalarda yapılan hataların doğru bir şekilde düzeltilmesi ve tekrar etmemesi için uygun süreçlerin kurulması şarttır. Bu anlamda, GİB mevzuatına uygun hareket ederek hem cezai yaptırımlardan korunabilir hem de iş sürekliğini sorunsuz şekilde yürütecek bir altyapı oluşturabilirsiniz.
Türkiye’de İnternet aracılığıyla işletmeden tüketiciye satış hizmeti sağlayan bir açık pazar e-ticaret platformu olan n11, anne-çocuktan ev yaşama, sofra-mutfaktan teknolojiye kadar pek çok kategoride, her zevke uygun hazırladığı keyifli temalarla kullanıcılarının aradıklarını kolaylıkla keşfetmesini sağlıyor. Teknolojik yatırımlarıyla kullanıcılarına alışveriş yapmaktan keyif alacağı ilham veren bir deneyim sunarken; pazaryeri satıcılarıyla ve markalarla iş birliği içinde e-ticareti geliştirme odaklı bir yaklaşım izliyor.
Neden Sovos?
“e-Ticareti büyütme ana hedefiyle çıktığımız yolda 2013’ten bu yana birçok yeniliği hayata geçirirken, kobilerin e-ticaretle ilgili ihtiyaçlarına, beklentilerine yanıt vermek için çalışmalar yapıyorduk. Yaptıkları ticareti dönüştürürken, kendi e-ticaret sitelerini kurabilmeleri için “n11 mağazam” ürünümüzü, kendi deposunu kuramayanlar için ürünlerini yönetebilsinler diye “n11 depom” ürünümüzü geliştirmiştik.
2017 yılında e-fatura, e-arşiv alt yapısı ihtiyaçları oluşunca ise yolumuz Sovos ile kesişti, “n11 faturam” ürünümüzü birlikte yaratmış olduk. O zaman regülasyonda olmadığı halde faturalar e-postalarda kaybolmasın diye, panelden erişilebildikleri bir alan oluşturmuştuk. Sovos ile öngörülerimiz, sunduğumuz hız ve güven, regülasyonlara hızlı uyumumuz müşteri memnuniyeti sağladı. “
Bedirhan Öztürk, İş Ortağı Deneyim ve Kalite Grup Müdürü
Türkiye’de madeni yağ üretimi ve pazarlaması alanında faaliyet gösteren TotalEnergies, global bir oyuncu. Başta motor yağları olmak üzere madeni yağlar alanında operasyonlarını yürüten şirket; otomotiv, endüstri ve deniz taşımacılığı segmentlerine hem doğrudan hem de distribütörleri aracılığıyla ürün tedariği yapan güçlü bir satış ve dağıtım ağına sahip. İzmir Menemen’de en üst düzey uluslararası ve yerel standartları karşılayan madeni yağ harmanlama tesisinde, yılda yaklaşık 50.000 ton madeni yağ ve özel ürünün üretimini yapıyor.
Neden Sovos?
“2013 yılında e-fatura ile başladığımız e-dönüşüm süreciyle birlikte fatura oluşturma, kargolama, saklama gibi tüm manuel işleri ortadan kaldırdık. Satıştan lojistiğe tüm iş süreçlerimiz için sektörel ve mevzuata bağlı istekleri esnek bir şekilde karşılayabilecek daha yalın, daha etkin, sürdürülebilir bir alt yapı oluşturduk. Aslında e-dönüşüm sürecinin bize en büyük katkısı bu oldu. Buradaki kolaylığı ve verimliliği deneyimledikten sonra e-arşiv ve e-defter süreçlerine yasal zorunluluğu beklemeden kendi planlamamızla geçiş yaptık. Sovos’un gelen e-fatura paketi ile manuel işlem yükü oldukça fazla olan bir e-posta hareketini ortadan kaldırdık. Sovos’un “on-premise” ortamından “public cloud” ortamına geçerek de ciddi bir maliyet avantajı sağladık. Bu süreçteki en büyük kriterimiz siber güvenlikti. Sovos’un güçlü güvenlik mimarisi bize bu konuda teminat verdi.
e-Dönüşüm sürecinde başarıyı etkileyen en önemli faktörlerden biri doğru partner firma seçimi. Çünkü bu firma sadece yazılım sağlayıcınız değil, aynı zamanda kriz ortağınız, stratejik yol arkadaşınız oluyor. Sovos 13 yıllık yol arkadaşlığımızda bizi her adımda bilgilendirdi ve yönlendirdi. Kontrollü ve güvenli bir şekilde yol almamızı sağladı. “
Bankacılık sektörü bilişim teknolojileri alanında profesyonel yöneticilik yapmış tecrübeli ve dinamik bir kadro tarafından 2015 yılında kurulan Mobix; bankacılıktan üretime, satış organizasyonlarından kamu sektörüne uzanan geniş müşteri yelpazesine hizmet sunuyor. Türk bankacılık sektöründe yer alan farklı bankaların yazılım uygulamalarının geliştirilmesinde rol alan şirket, ürünleri, uzman teknik kadrosu ve proje sırası/sonrası desteklerinin yanı sıra iş birlikçi yaklaşımıyla da beğeni topluyor.
Neden Sovos?
“2015 yılının sonlarında, hizmet verdiğimiz otel zincirinin e-faturaya geçiş sürecinde zorluklar yaşamıştık. Mevcut yazılım çözümleri e-fatura regülasyonuna uygun değildi. Global bir firma olduğu için sisteme hızla uyum sağlaması da mümkün gözükmüyordu. Sovos o dönemde uygun bir entegrasyon çözümünü hızla sunarak hem bizim hem de müşterimizin memnuniyetini sağlamıştı. Ek kaynak ve yatırım gerektirmeden sunulan bu çözümde gördüğümüz destek çok önemliydi. Bugün 80 farklı otelde, 300’ün üzerindeki istasyonda müşterilerimize beraber hizmet veriyoruz. Sovos’un portalındaki raporlamalar, filtrelemeler, faturaların iyi bir şekilde işlenmesi ve görüntülenmesi de müşterilerimizin işlerini kolaylaştırıyor. Entegrasyon gücü ve alt yapısı Sovos’u öne çıkarıyor.”
SAP Clean Core Stratejisi ve E-Belge Çözümlerine Yeni Nesil Yaklaşım
SAP’nin Clean Core yaklaşımı, dijital dönüşümde sadeleşme, sürdürülebilirlik ve sistem uyumluluğu gibi kritik hedefleri aynı anda karşılayan stratejik bir yapı sunuyor. Sovos, bu vizyona tam uyum sağlayan yeni nesil e-belge çözümünü SAP Business Technology Platform (SAP BTP) üzerinde geliştirdi. SAP Store üzerinden erişilebilen bu çözüm, kullanıcılara sade, güncel ve sürdürülebilir bir yapı sunuyor.
Yayına aldığımız e-kitapta, Clean Core stratejisinin arka planı, SAP BTP’nin bu yapıdaki rolü, Sovos’un SAP ekosistemi için sunduğu çözüm alternatifleri ve SAP BTP üzerinde geliştirilen yeni nesil entegrasyon modeli detaylı biçimde ele alınıyor.
Yeni nesil e-belge çözümünün öne çıkan özellikleri:
Tüm e-belge süreçleri ERP içinden, ayrı bir arayüze gerek olmadan yönetilir
Regülasyon güncellemeleri Sovos tarafından merkezi olarak uygulanır
SAP sisteminin çekirdeğine müdahale etmeden çalışır, güncelleme süreçlerini etkilemez
Projeler kısa sürede canlıya alınabilir, ek maliyet gerektirmez
Kurumsal dönüşüm yolculuğunuzda sağlam ve sürdürülebilir bir adım atmak için bu rehberi mutlaka inceleyin.
E-KİTAP
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın uzun dönemdir sürdürdüğü uygulama ile her yıl ciro limitleri düşürülecek şekilde e-Fatura ve e-Arşiv Fatura kullananların sayısı artırılıyor ya da farklı sektörler kapsama alınıyordu. Sisteme yeni katılan işletmelerin o yılın temmuz ayı itibarıyla geçiş süreçlerini tamamlamış olması gerekiyordu. Bu nedenle bu yıl da 1 Temmuz itibarıyla hangi işletmelerin e-Fatura ve e-Arşiv Fatura kullanma zorunluluğu getirildiği ve bu zorunluluğa uymayanları hangi yaptırımların beklediği merak ediliyor. Yazımızda, 1 Temmuz 2025 itibarıyla e-Fatura ve e-Arşiv Fatura’nın kapsamını ele aldık.
2025 Zorunlu Temmuz Geçişi Nedir?
Her yıl temmuz aylarında yapılan geçiş zorunlulukları, dijitalleşen vergi sisteminin bir parçası olarak kimlerin e-belgeleri kullanmaya başlamak zorunda olduğunu gösteriyor. Fatura, irsaliye gibi belgelerin kâğıt yerine dijital ortamda tutulması şirketler için pek çok kolaylık sağlasa da yıllar içinde işletmelerin bu değişikliği benimsemesi için Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) kademeli bir geçiş sistemi uyguladı. Gittikçe düşürülen ciro limitleri ve parça parça sisteme alınan sektörler ile bugün Türkiye’de hemen her şirket e-Fatura ya da e-Arşiv Fatura kullanıcısı haline geldi. Temmuz dönemi düzenlemesi, yönetmelik tarafından belirlenen yıllık düzenli bir modeldir: bir hesap yılında eşiği aşan işletmeler, bir sonraki yılın Temmuz ayına kadar e-fatura uygulamasına geçmelidir. Bu nedenle artık büyük kapsamlı geçiş planlamaları yapılmıyor. 2025 zorunlu temmuz geçişi olarak aranan bilgilerin yanıtı, bir önceki tebliğ ve geçiş sürecinden bir farklılık barındırmıyor.
2025 Temmuz e-Fatura ve e-Arşiv Düzenlemesi Hangi Yönetmelikle Getirildi?
Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) e-Fatura ve e-Arşiv Fatura sistemine geçiş sistemi ile ilgili düzenlemeleri son olarak Vergi Usul Kanunu 535 Sıra No’lu Tebliği ile duyurdu.
535 sayılı Tebliğ 2022 yılında yayımlanmış olmakla birlikte, “sonraki hesap dönemleri” için sürekli bir çerçeve oluşturmuş olup, 2025 yılına otomatik olarak uygulanacak ve yeni bir düzenleme yapılmasını gerektirmemektedir.
Kimler 2025’te e‑Faturaya Geçmek Zorunda?
Yayımlanan son tebliğe göre e-Fatura ve e-Arşiv Fatura zorunlulukları sadece ciroya değil, faaliyet gösterilen sektöre göre de belirleniyor. Detaylar ise şöyle:
Ciroya Göre Zorunlu Geçiş (3 Milyon TL Üzeri)
2024 yılı cirosu 3 milyon TL’yi aşan tüm mükellefler, 1 Temmuz 2025 itibarıyla e-Fatura ve e- Arşiv uygulamasını kullanıyor olmak zorunda.Bu 3 milyon TL’lik limit, 2018-2020 yıllarında 5 milyon TL ve 2021 yılında 4 milyon TL olarak uygulanmasının ardından, 2022’den bu yana sabit kalmıştır.
Belirli Sektörler (≥ 500 Bin TL Ciro)
Aşağıda belirtilen sektörlerde faaliyet gösteren ve 500 bin TL’nin üzerinde cirosu olan işletmeler için de e-Fatura geçiş zorunluluğu bulunuyor:
Konaklama Sektörü (Otel İşletmeleri): Belirlenen 500 bin TL’lik alt limit ile artık küçük oteller ve pansiyonlar dahi e-Fatura kapsamına giriyor.
ÖTV’li Ürün İmalatçıları ve İthalatçıları: Akaryakıt, tütün, alkol gibi ürünlerin üretimini veya ithalatını yapan firmalar son tebliğe göre kapsamda yer alıyor.
E-Ticaret Yapan İşletmeler: e-Ticaret siteleri, pazaryeri satıcıları ve sosyal medya üzerinden satış yapan işletmeler için de e-fatura zorunluluğu bulunuyor.
Gayrimenkul ve Motorlu Araç Ticareti: Gayrimenkul alım-satımlarında ve birinci el ya da ikinci el araç olduğu fark etmeksizin bu alanda alım-satım faaliyetlerinde olan galeriler için de düzenlemeler devrede.
Zorunlu Temmuz Geçişi Yapmazsanız Ne Olur?
Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenen kapsama dahil olduğu halde e-Fatura ve e-Arşiv Fatura kullanmaya başlamayan işletmeler, çeşitli ceza ve yaptırımlarla karşı karşıya kalabiliyor.
Cezai Yaptırımlar ve Usulsüzlük Cezaları Nelerdir?
E-Fatura ve e-Arşiv Fatura sistemine belirtilen tarihe kadar geçmeyen işletmeler denetimlerde fark edilerek vergi incelemesine alınabilir. Kurallara uygun hareket etmedikleri için belgeleri geçersiz sayılabilir, faturaların hukuki geçerliliği tartışmalı hale gelebilir. Faturaların iptali durumunda işletmeler hem maddi zarara uğrayabilir hem de birlikte iş yaptığı kurumların işlerini de aksatarak iş ilişkilerini zedeleyebilir. Ayrıca, kurallara uygun hazırlamadıkları her bir belge için ayrı olacak şekilde ceza ile karşılaşabilirler.
Ceza ve Yaptırımlardan Kaçınmak İçin Neler Yapılabilir?
Vergi cezalarından kaçınmak için, belirlenen tarihlerde e-belge geçişlerini tamamlamak gerekir. Bununla birlikte yasal düzenlemeleri düzenli olarak takip etmek ve daha verimli sistemlerle iş süreçlerini hızlandırmak için özel entegratörlerle çalışılması tavsiye edilir. Özel entegratör nedir, hangi aşamalarda kolaylık sağlar, hangi hizmetleri verir ve özel entegratör nasıl seçilir gibi soruların yanıtları için bu konuya özel olarak hazırlanmış yazımızı linke tıklayarak okuyabilirsiniz.
Neden Sovos ile Geçiş Yapmalısınız?
7/24 hizmet veren sistemleriyle, dijital uyumluluk alanında global ölçekte hizmet veren Sovos, 70’ten fazla ülkedeki deneyimiyle Temmuz 2025 e-Fatura ve e-Arşiv geçiş sürecinde işletmelere kapsamlı çözümler sunuyor. GİB ve SAP uyumlu teknolojik altyapısı sayesinde geçiş sürecini hızlı, güvenli ve eksiksiz şekilde tamamlamanızı sağlıyor. Sektörlere özel olarak geliştirilen çözümleri ile farklı ihtiyaçlara uygun esnek entegrasyonlar sunan Sovos, uzman ekibiyle her adımda işletmelerin yanında oluyor. Sovos’un uzmanlığı, sadece yasal gereklilikleri karşılayan uyum süreci ile sınırlı kalmaz, aynı zamanda uzun vadeli dijitalleşme stratejinizin de temelini oluşturur.
e-Fatura ve e-Arşiv Fatura geçişlerini yasal bir zorunluluk olarak değil, aynı zamanda dijital dönüşüm sürecinizin ayrılmaz bir parçası olarak değerlendirebilirsiniz.
SAP & Sovos ortaklığında hazırlanan webinar kaydımızda; SAP’nin Clean Core vizyonu ve dijital dönüşüm stratejileri ele alınıyor. Ardından Sovos’un SAP ekosistemine özel mevcut entegrasyon çözümleri paylaşılıyor ve SAP S/4HANA uyumlu, SAP BTP üzerinde geliştirilen yeni nesil e-belge çözümü tanıtılarak canlı demo eşliğinde teknik detaylar aktarılıyor.
SAP ve Sovos uzmanları geçtiğimiz günlerde ortak bir webinar gerçekleştirerek, şirketlerin finansal süreçlerinde ve yasal uyumluluk ihtiyaçlarındaki kritik konularla ilgili önemli bilgiler paylaştı. SAP dünyasında kullanıcılara sunulan yenilikler ve Sovos partnerliğinde sunulan çözüm yollarının aktarıldığı webinarda, SAP Clean Core’un öneminden yeni Sovos BTP çözümüne uzanan farklı konular ele alındı. Webinar sonunda ise dinleyicilerin soruları yanıtlandı.
“Sovos & SAP Anlatıyor: SAP Dünyasında İhtiyaçlarınıza Uygun Çözüm Alternatifleri” adlı webinarın açılışını yapan SAP Finansal Uygulamalar Çözüm Yöneticisi Burak Başarslan hem Türkiye’de hem de globalde artan belirsizliklere ve yaşanan hızlı değişimlere dikkat çekti. Hızla artan yasal uyumluluk ve sürdürülebilirlik gibi yeni mevzuatlara adapte olabilen, emek yoğun süreçlerden daha otomatik ve verimli iş süreçlerine dönüşebilen sistemlere ihtiyaç duyulduğunu belirten Başarslan, SAP Business Suite’in bu bakış açısıyla yeni bir kurumsal yönetim dönemini temsil ettiğini aktardı.
Temelde üç bileşenden oluşan SAP Business Suite; uygulamaları, verileri ve yapay zekayı bir araya getiriyor. Mali yönetim, tedarik zinciri, üretim planlama gibi hali hazırda bilinen SAP uygulamalarının, farklı alanlarda uzmanlaşan yapay zekâ ajanlarıyla ve iş süreçlerine hâkim Joule isimli yapay zekâ asistanıyla bir arada olduğu; verinin tutulabildiği, raporlanabildiği ve yapay zekâ ile yorumlanabildiği, süreçleri bütünsel olarak organize edebilen bir yapı kurgulanıyor. Bu yapı hem mobil uygulamalar üzerinde çalışabiliyor hem de harici uygulamalara adapte edilebiliyor. SAP Business Suite’in önemli bir parçası olan yapay zekanın etkisiyle sistemlerle etkileşim yöntemleri değişiyor ve verimlilik artıyor. İncelenen örnekler böyle bir yapının, verimlilikte yüzde 30’un üzerinde artış sağladığını gösteriyor. Burak Başarslan, SAP Business Suite’in amacının, şirketlerin ileriye dönük zorluklarını da kolayca bertaraf edebilmelerini sağlayacak bir çözüm sunmak olduğunu belirtiyor.
Son dönemde ERP’nin buluta taşınması, BTP (Business Technology Platform) ile “clean core” denilen yapıyla ERP’nin temiz tutulması konusunda çalışmalar yapılması, veri yönetimi konusunda bu yılın başında duyurulan, veriye ilişkin bütün süreçlerin yönetilebileceği SAP Business Data Cloud’un duyurulması aslında hep bu bütüncül sisteme hizmet ediyor.
SAP Business Suite’in e-Dönüşüm Sistemlerindeki Rolü
SAP Business Suite:
Modüler bulut tabanlı uygulamalar,
Mali planlama ve analiz,
Muhasebe ve mali kapanış,
Hazine ve işletme sermayesi,
Tekliften nakde,
Vergi ve ticaret tarafındaki uyumluluklar,
Yönetişim, risk ve uyumluluk gibi en kritik finansal süreçler için kapsam sağlıyor.
ERP’de vergiye ilişkin belgeler oluşturuluyor. Üretilen belgelerin yasal mevzuatlara uygunluk açısından teyit edilmesi “Risk and Ensureance Management” çözümüyle mümkün oluyor. Belgeler henüz gönderilmeden Yine SAP içinde yer alan “Document and Reporting Compliance (DRC)” çözümü e-belge süreçlerini yönetmeyi sağlıyor. Faturalar oluştukça gönderimi, elektronik belgelerin tutarlılıklarının kontrolü, yasal raporların hazırlanıp ilgili yasal merci sistemlerine gönderimi, sistemdeki verilerin doğruluğunun kontrolü gibi süreçler bu bölümde yer alıyor. Hatalı olanlar için düzenlemelerin önerilmesi mümkün oluyor. Bunların bütünleşik çalışmasıyla birlikte, temelde vergi uyumluluğu çözümlerini kapsayan bir hizmet sunan SAP, Türkiye’de elektronik belgelerin ilgili mercilere gönderimini doğrudan gerçekleştirmiyor. Bu konuda bir özel entegratör olan Sovos’un partnerliğiyle çözüm sunuyor. Sovos, DRC’ye alternatif olarak bir çözüm sunabiliyor.
Sovos, SAP Entegrasyonlarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Ayhan Boyacıoğlu, SAP müşterilerinin ihtiyaçlarına yanıt verebilmek için sunulan çözüm önerilerini üç ana başlıkta aktardı:
SAP Framework
SAP BTP Cloud
SAP DRC
SAP ile çalışan işletmeler, eğer DRC’yi kullanmak istiyorsa, DRC onların ihtiyaçlarını karşılıyorsa, Sovos bir bulut sağlayıcı olarak bu sistemle entegre çalışıyor ve vergi süreçlerinin entegrasyonunu bu kanal üzerinden sağlıyor. Eğer söz konusu şirketler için DRC kullanımı uygun değilse, bu kez “Framework” ve “BTP Cloud” çözümlerini devreye alıyor.
SAP Framework çözümünde, Sovos, şirketlerin kendileri için özelleştirdikleri SAP’lere doğrudan kurulum yapılıyor. Sovos SAP Framework Uzun yıllardır kullanılan ve pek çok başarı elde etmiş, SAP sertifikalı bir ürün.
Yeni geliştirilen Sovos BTP ise SAP’nin yeni tanıttığı “Clean Core” yaklaşımına uygun olarak tasarlandı. SAP’nin gelecek planlarıyla ve son teknolojileriyle de uyumlu. Kullanıcılar SAP S/4 Hana’nın içindeki bir ürünmüş gibi bu uygulamayı kullanıyor, yeni bir portale giriş yapması gerekmiyor. Söz konusu çözüm, BTP üzerinde ancak SAP standartlarıyla yazıldı. Sovos tarafından yazıldığı için güncellemeler de Sovos tarafından uygulamaya alınabiliyor. Şirketlerin ek bir takip yapmasına gerek kalmıyor.
Sovos, SAP Ürünlerinin Geliştirilmesinden Sorumlu Kıdemli Müdür Yasin Özbınar konuşmasında Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yayınladığı tüm şemaları kullanarak fatura, irsaliye yanıtı gibi tüm yapıları destekleyecek bir alt yapı oluşturulduğuna değindi. Bu sağlam alt yapı ile kısa sürede yapılması gereken yasal güncellemelerde bile hızlı bir uyum sağlanacağına dikkat çekti ve bir demo gösterimi yaptı. Tüm webinarı ve demoyu linkte tıklayarak izleyebilirsiniz.
Webinarın son bölümündeyse dinleyicilerden gelen sorular yanıtlandı. Öne çıkan sorular ve yanıtları ise şöyle oldu:
Tahmini proje süresini ne kadar ön görüyorsunuz?
SAP ve API’ler üzerinden entegre olunuyor. API’ler üzerinden veri çekerken Bunların SAP tasarımınıza göre konfigüre edilmesi gerekiyor. Konfigürasyon için de Sovos’un bir uyarlama alt yapısı var. Bu nedenle şirketin SAP süreçlerinde kaç modülünün aktif olduğuna bağlı olarak projenin birkaç gün içinde canlıya alınması mümkün.
Eski faturalarımızı bu sisteme aktarabiliyor muyuz?
Sovos BTP’ye eski belgeler aktarılabilir. Ancak arka planda çalışan Sovos Cloud sistemi var. Dolayısıyla belgeleriniz hali hazırda aynı sistemde arşivli oluyor. Daha önce Sovos ile çalışmıyor ve bu proje ile geçiş yapıyorsanız, arşiv aktarımı mümkün.
Risk and Assurance sadece DRC çözümü ile mi çalışır?
Doğrudan ERP ile birlikte çalışıyor. Mutlaka DRC ile yapılmak zorunda değil.
Sovos BTP’nin yaklaşık olarak maliyeti ne kadar olacak?
Ürün yakında SAP Store’da yer alacak, oradan teklif isteyebileceksiniz.
SAP Public Cloud ile gönderilen faturalar bu ekranlarda mı görünüyor olacak?
Evet, gönderilen faturaların hepsi demoda gösterdiğimiz ekrana düşüyor. Kesim tarihinden yıllar sonra bile çeşitli filtrelerle faturaları aynı ekranda görüntüleyebiliyorsunuz.
Public Cloud proje satışlarında DRC lisansı almama şansı var mı müşterilerin? Yoksa DRC lisans alımı zorunlu mu tutuluyor?
DRC lisansı almadan, Sovos’un anlattığı gibi SAP Store’daki farklı bir çözümü de alabilir.
Fatura belgesi oluşturulurken fatura senaryoları için bir kontrol var mı? Vergi koduna göre faturanın tevkifatlı olması gibi?
Bu API’lerle SAP’ye ulaşıp verileri çeken bir yazılım. Bahsedilen kontrolün modül içinde, belge üretilme anında yapılması gerekiyor. SAP içerisindeki Risk and Ensureance Management yapısını bu amaçla kullanabilirsiniz.
Fatura tipleri için herhangi bir çözüm var mıdır, örneğin; satış, istisna faturaları ayrı ayrı gönderimi olmak durumunda. Bunun ayrımı bu ekranlardan yapılıyor mu?
Fatura gönderim ekranında birçok farklı alan gibi fatura tipine (satış, istisna,iade…) göre de filtreleme yapmak ve ayrı ayrı göndermek mümkün. Eğer istenirse yapılan filtreler kişiye özel veya genel olarak da kaydedilebiliyor. Bu SAP Fiori ekranlarının standart özelliği.
SAP BTP platformu olmadan sadece UI Fiori üzerinden bu uygulamanız mevcut SAP ERP 6.0 ile entegre kurulabilmesi mümkün müdür?
Tamamen SAP BTP üzerinde çalışan bağımsız bir ürün. Mevcut SAP ERP 6.0 ile entegrasyonu mümkün değil. ERP ürünümüzün ayrıca Fiori addon’u mevcut.
Sistemin BTP üzerinde yapacağı kredi tüketimi ile ilgili bir hesap tahmininiz var mı? 1 Belge için yaklaşık x kadar diyebiliyor muyuz?
SAP Store’a koyulduğunda kredi tüketimi ürünün maliyeti içinde olacak, ekstra kredi maliyeti olmayacak.
Yeni yayınlanacak webinar kaydımızda; e-Fatura ve e-Arşiv Fatura uygulamalarındaki son düzenlemelerden, denetim süreçlerinde öne çıkan örneklere, Avrupa Birliği’nde yürürlüğe girecek büyük VIDA reformundan Latin Amerika, EMEA ve APAC bölgelerinde yaklaşan e-belge zorunluluklarına kadar birçok önemli başlık ele alınıyor.
Dijital vergi dönüşümünün ilk adımlarından biri olan e-Arşiv faturalar artık günlük iş akışlarının vazgeçilmez bir parçası. Bu belgelerin veri güvenliği ve uzun dönemli arşivlemesi hakkında ise kullanıcıların pek çok sorusu var. E-Arşiv faturaların veri güvenliğinde nelere dikkat edilmeli, belgeler kaç yıl saklanmalı, güvenli saklama için en iyi yöntemler neler, erişimler nasıl yetkilendirilmeli ve kullanıcı güvenliği nasıl sağlanmalı, verileri silme zamanları ve şekli nasıl olmalı?
Dijital ortamda oluşturulan, iletilen ve saklanan bir belge türü olan e-Arşiv faturaların kullanım alanı ve yoğunluğu her geçen gün artıyor. Küçük işletmelerden market alışverişlerine kadar hemen her yerde e-arşiv fatura kullanılıyor. İşletmeler için hem yasal bir zorunluluk hem de operasyonel verimlilik kaynağı olan bu elektronik belgelerin kullanım yoğunluğu, erişilebilirliği ve sunduğu diğer kolaylıkların kadar önemli bir konu daha var: veri güvenliği ve uzun dönemli dijital arşivlemesi. Bu yazıda, e-Arşiv faturalarının saklanmasında dikkat edilmesi gereken temel konuları, teknik yaklaşımları ve güvenlik politikalarını detaylandırıyoruz.
E-Arşiv Faturaları Kaç Yıl Saklanmalıdır?
E-Arşiv faturaların saklanma süreleri, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından belirlenen yasal düzenlemelere tabidir. Vergi Usul Kanunu’na (VUK) göre elektronik belgelerin 5 yıl boyunca, TTK’na göre ise 10 yıl boyunca saklanması zorunludur. Bu süre boyunca faturaların, yetkililer tarafından talep edildiğinde eksiksiz, bütünlükleri korunmuş şekilde ve gecikmeden sunulabilecek durumda olması gerekir. Bununla birlikte dijital vergi sisteminin yaşadığı gelişmelerle, günümüzde herhangi bir talep söz konusu olmadan anlık denetimler yapılabilmektedir. Bu nedenle işletmelerin yasal yükümlülüklere uygun şekilde belgelerini üretmesi ve saklaması, olası vergi cezalarının önüne geçecektir. Diğer yandan belgelerin güvenli bir ortamda saklanması ve ihtiyaç halinde hemen erşilebilir olması, şirketlerin kendi iç işleyişleri için de önemlidir.
E-Arşiv Faturalarında Veri Güvenliği Neden Önemlidir?
Belgelerin elektronik ortamda hazırlanması, iletilmesi ve saklanması çağın “zorunlu” bir ihtiyacı olmakla birlikte, dijital verilerin yaşadığı tehditler açısından da pek çok risk barındırıyor. Siber saldırılar, veri kaybı, yetkisiz erişim veya uzun yıllar saklama ile gelen teknolojik eskime gibi tehditler, fatura verilerinin tehlikeye girmesine yol açabilir. Saklama konularında e-Arşiv faturaların güvenliğinde hayati öneme sahip bazı gündem maddeleri vardır:
Yasal uyumun sağlanması: Arşivlenen verilerin yasal geçerliliği, bozulmadan korunmasına bağlıdır.
Müşteri bilgilerinin korunması: E-belgeler kişisel veri içerdiğinden, KVKK ve GDPR gibi düzenlemelere uyum gerekir.
Finansal verilerin bütünlüğünü sürdürme: Muhasebe ve denetim süreçlerinin sağlıklı işlemesi için verilerin bütünlüğü kritik önemdedir.
İtibarı koruma: Veri ihlali yaşayan işletmeler ciddi itibar kaybı yaşayabilir.
E-Arşiv Faturalarının Güvenli Saklanması İçin En İyi Yöntemler
Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda hem yasal gereklilikleri yerine getirme hem finansal verilerin bütünlüğünü sürdürme hem de siber saldırılara karşı önlem alarak itibarı koruma gündemleri açısından E-Arşiv faturaların uzun dönemde güvenle saklanması için gerekli sistemleri kurmak ve tedbirleri almak gerekir. Bu konuda benimsenebilecek en iyi yöntemler şunlardır:
Bulut tabanlı arşivleme çözümleri kullanmak: Bu sistemler sayesinde veriler hem uzaktan erişilebilir hem de çeşitli felaket senaryolarına karşı koruma altına alınır.
Veri yedekleme sistemlerini devreye almak: Farklı coğrafi bölgelerde tutulan otomatik yedekler, tek noktadan kaynaklanan veri kayıplarını önler.
Gelişmiş şifreleme teknikleri uygulamak: Saklanan verilerin güçlü algoritmalarla şifrelenmesi, siber tehditlere karşı koruma sağlar.
Düzenli veri bütünlüğü testleri yapmak: Arşivdeki verilerin değişmeden kaldığı periyodik olarak doğrulanmalıdır. Hash kontrolü gibi yöntemlerle bütünlük sağlanabilir.
Dijital imza ve zaman damgası kullanmak: Belgelerin orijinalliğini ve oluşturulma zamanını yasal olarak ispatlamak için gereklidir.
E-Arşiv Faturalarında Erişim Yetkilendirme ve Kullanıcı Güvenliği
Tüm dijital sistemlerde olduğu gibi e-Arşiv fatura uygulamalarında da verilere kimlerin erişimi olduğu iyi belirlenmelidir. Arşivlenen e-Arşiv faturalarına kimlerin erişebileceği net kurallarla belirlenmelidir. Erişim yetkilendirme politikaları oluşturarak:
Her kullanıcıya rol bazlı erişim tanımlanabilir.
Şüpheli hareketler için log kayıtları tutulabilir.
Erişim sırasında çift faktörlü kimlik doğrulama sistemleri kullanılabilir.
Eski personelin erişimi otomatik olarak kapatılmalı, erişim izinleri düzenli olarak gözden geçirilmelidir.
Bu önlemler, veri ihlali risklerini minimize eder ve kullanıcı güvenliğini artırır. Aynı zamanda kurum içi şeffaflığı ve denetlenebilirliği destekler.
E-Arşiv Faturaları İçin Kullanılabilecek Güvenli Arşivleme Sistemleri
Şirketler kendi veri saklama alanlarını yaratabilir ve yönetebilirler. Ancak yukarıda bahsedilen güncelliği koruma, erişim kaçaklarını ve siber saldırıları önleme gibi konuları dikkate alarak, hali hazırda işi bu olan kurumlardan danışmanlık ve hizmet almaları tavsiye edilir. Şirketler, e-Belgeler konusunda hizmet aldıkları özel entegratörleri, verileri güvenliği ve saklama politikalarını detaylı bir şekilde inceleyerek seçmelidir. Bununla birlikte veri güvenliği ve güvenli arşivleme için şu sistemler önerilir:
Sertifikalı veri merkezleri: Belgeler, ISO 27001 gibi uluslararası bilgi güvenliği sertifikalarına sahip tesislerde barındırılmalıdır.
Blockchain tabanlı arşivleme: Her değişikliğin izlenebilir olması sayesinde veri manipülasyonu engellenir.
KVKK ve GDPR uyumlu platformlar: Küresel veri koruma standartlarına uyum sağlanmalıdır.
Yüksek erişilebilirlik ve kesintisiz çalışan sistemler sağlayan altyapılar: Verilere 7/24 erişim garanti altına alınmalıdır.
Farklı ülkelere çalışmalar yürüten işletmeler, seçtikleri arşivleme sisteminin hem yerel hem de uluslararası mevzuatlara uygun olmasına dikkat etmelidir. Ayrıca çözüm sağlayıcının destek hizmetlerinin güçlü olması, sistemin uzun ömürlü çalışmasını sağlar.
Veri Saklama Süreleri ve Silme Politikaları: Ne Zaman, Nasıl?
Her verinin sonsuza kadar saklanması mümkün ve çoğu zaman da “gerekli” değildir. Bu nedenle etkin bir veri yaşam döngüsü politikası uygulanmalıdır. Ancak, 10 yılı geçen veriler “silinmesi gereken” veriler olarak zorunlu tutulmaz. Talep ve sektörel gereklilikler doğrultusunda, 10 yılı aşan veriler, talep edilmesi durumunda saklanmaya devam edilebilir. Ancak günün sonunda silme işlemi şu adımlarla yapılmalıdır:
Saklama süreleri dolan faturalar sistematik şekilde silinmelidir.
Silme işlemleri geri dönüşü olmayan şekilde gerçekleştirilmelidir.
Silme öncesi son bir denetim yapılmalıdır.
Silinen veriler hakkında kayıt tutulmalı ve bu işlemler şirket içi denetim mekanizmalarına açık olmalıdır.
Ayrıca, yasal saklama süresi dolsa bile dava, denetim veya inceleme süreçleri devam ediyorsa, veri silme işlemine ara verilmelidir. Tüm bunların sistemli bir şekilde takip edilmesi gerekir.
E-Arşiv Faturalarını Saklamak için En Güvenli Yöntem Nedir?
Bulut tabanlı, sertifikalı ve çoklu yedekleme destekli dijital arşivleme sistemleri, uzun dönemli saklama için en güvenli yöntemdir. Kurum içi IT kaynaklarının yetersiz olduğu küçük işletmeler için SaaS tabanlı çözümler daha ekonomik ve pratiktir. En güncel ve güvenilir yöntem olarak konu özel entegratörün denetimi ve sistemleri ile ilerletilebilir.
E-Arşiv Faturaları Fiziksel Olarak Saklanmalı mı?
E-Arşiv faturaların elektronik ortamda saklanması zorunludur. Fiziksel baskılar, hukuki geçerliliği tek başına sağlamaz. Bu nedenle elektronik formatta ve doğrulama bilgilerinin korunduğu ortamlar tercih edilmelidir. Ancak bazı firmalar, iç prosedürler gereği çıktıları da saklamayı tercih edebilir. Bu durumda fiziksel belgeler de güvenli bir alanda muhafaza edilmelidir.
E-Arşiv fatura arşivleme süreçlerinde yasal düzenlemelere uyum sağlamak ve veri güvenliğini üst düzeyde korumak, her şirketin öncelikli sorumluluğu olmalıdır. Bu süreç sadece bir zorunluluk değil, aynı zamanda kurumsal sürdürülebilirlik ve dijital dönüşüm açısından da stratejik bir adımdır.
Uzun vadede güvenli dijital arşivleme uygulamaları, şirketlerin denetimlerde zaman kazanmasını, müşteri güvenini artırmasını ve operasyonel risklerini azaltmasını sağlar.
Danimarka, her ne kadar tüm alanlarda olmasa da, 2005 yılından bu yana elektronik faturaların kullanımını zorunlu hale getirerek bu teknolojiyi kullanmaya başlayan ilk ülkelerden biri oldu. E-faturalama, kamu kurumlarıyla (B2G) iş yapan mal ve hizmet tedarikçileri için zorunlu.
Bununla birlikte B2B yani işletmeden işletmeye yapılan işlemler için e-faturalama yapma zorunluluğu bulunmuyor. Bu sayfada Danimarka’da elektronik faturalandırmanın durumu hakkında genel bilgiler yer alıyor. İleride yapılacak düzenleme değişikliklerinden haberdar olmak için bu sayfayı yer imlerine eklemeyi unutmayın.
Danimarka’da B2B yani işletmeden işletmeye yapılan işlemlerde e-faturalama zorunluluğu bulunmamaktadır.
Ancak Danimarka, 2022 yılının Mayıs ayında kendi sınırları içinde kayıtlı işletmelerin veya muhasebe yükümlülükleri bulunan yabancı şirketlerin yeni düzenlemelere uygun dijital muhasebe sistemlerini uygulamaya koymasını zorunlu kılan yeni Danimarka Muhasebe Yasasını yürürlüğe koydu.
Yeni düzenlemelere göre, kapsam dahilindeki vergi mükellefleri, Peppol BIS ve OIOUBL (Danimarka’ya özgü UBL versiyonu) formatlarında elektronik faturalar oluşturabilen, alabilen ve saklayabilen Dijital Muhasebe Sistemleri kullanmak zorundalar.
Danimarka’da faaliyet gösteren işletmeler, Danimarka Ticaret Otoritesine kayıtlı olup, bu sayede yeni Dijital Muhasebe Yasasına uygunluğu teyit edilmiş bir dijital muhasebe sistemine geçiş yapabilirler. Bir işletmenin buraya kayıtlı olmayan bir dijital muhasebe sistemini kullanmayı tercih etmesi halinde, sistemlerinin yeni Danimarka Muhasebe Yasasına uygunluğunu sağlamak işletmenin sorumluluğundadır.
Mevzuata uygun dijital muhasebe sistemlerinin kullanılması zorunluluğu aşamalı olarak uygulamaya konmuştur:
2024 –Standart kayıtlı muhasebe sistemi (ERP) kullanmayı tercih eden (yıllık mali tablolarını sunmakla yükümlü olanlar olarak tanımlanan) büyük vergi mükelleflerinin, muhasebe sistemlerinin Danimarka makamları tarafından onaylandığından emin olmalıdır.
2025 – Özel olarak tasarlanmış veya yabancı muhasebe sistemlerini kullanmayı tercih eden (yıllık mali tablolarını sunmakla yükümlü olanlar olarak tanımlanan) büyük vergi mükelleflerinin sistemlerinin uyumlu olmasını sağlamaları gerekmektedir.
2026 – İki yıl üst üste (örneğin 2024 ve 2025) yıllık net cirosu 300.000 DKK’dan fazla olan şahıs şirketlerinin sistemlerini uyumlu hale getirmeleri gerekmektedir.
Danimarka'da B2G e-fatura
Danimarka’da, B2G işlemlerinde elektronik fatura gönderme ve alma zorunluluğu bulunmaktadır. Bu, kamu kurum ve kuruluşlarına mal ve hizmet tedarik edenlerin faturalarını elektronik olarak, Peppol veya ulusal OIOUBL formatında düzenlemeleri gerektiği anlamına gelmektedir.
Danimarka hükümeti, B2G bağlamında e-fatura gönderme ve alma işlemleri için NemHandel platformunun kullanılmasını şart koşmaktadır.
Danimarka'da Peppol kullanımı
Peppol, Danimarka’da yaygın olarak kullanılmaktadır ve elektronik faturaların düzenlenmesi için kabul edilen iki yöntemden biridir. Ülkede B2G faturalarının %99’unun elektronik olduğu söyleniyor ve şu anda dikkatler, zorunlu olmayan B2B işlemlerinde e-faturaların kullanımının yaygınlaştırılmasına odaklanmış durumda.
Danimarka Ticaret Otoritesi (ERST), ülkenin Peppol Otoritesidir. Bu, söz konusu kurumun Peppol Erişim Noktası veya Hizmet Meta Veri Sağlayıcısı (SMP) olmak isteyen şirketlerin kaydını yapmak, raporlama yapmak, Peppol ile ilgili Danimarka’nın çıkarlarını temsil etmek ve diğer ilgili idari faaliyetleri yürütmekten sorumlu olduğu anlamına gelmektedir.
Danimarka'da e-faturanın benimsenmesine ilişkin zaman çizelgesi
Danimarka’nın e-faturalama yolculuğunu bu önemli tarihlerle takip edin.
2005: Kamu kurumlarına mal ve hizmet tedarik edenlerin, faturalarını elektronik olarak düzenlemek zorunda olmaları
2017: Danimarka’nın e-fatura sistemi NemHandel’in Peppol ile entegre edilmesi
18 Nisan 2019: Kamu kurumlarının Avrupa standardına (EN-16931) uygun e-faturaları alabilecek ve işleyebilecek durumda olmaları
19 Mayıs 2022: Danimarka parlamentosunun, dijital muhasebe sistemi için gereklilikleri düzenleyen yasayı kabul etmesi
1 Temmuz 2024 – Yeni Dijital Muhasebe Yasası gerekliliklerinin yürürlüğe girmesi
Sovos ile Danimarka'da e-fatura kurulumu
Bir ülkenin vergi gerekliliklerine uymak zor olabilir; iş yaptığınız her yerde çok uluslu uyumluluk konusunu dert etmeyin. Buna e-fatura gerekliliklerini de eklersek, bu durum kuruluşunuzda çok fazla zaman ve zihin gücü harcamanıza neden olabilir.
Sovos, işinizi nerede yaparsanız yapın ideal uyum ortağınızdır: tüm vergi ihtiyaçlarınıza yanıt veren tek tedarikçi olarak, sizin için gerçekten önemli olan şeylere odaklanmanızı sağlar.
Sovos’un size nasıl yardımcı olabileceği hakkında daha fazla bilgi almak için hemen bizimle iletişime geçin.
Danimarka’da B2G işlemleri (kamu kurum ve kuruluşlarına mal veya hizmet tedarik edenler) için elektronik fatura düzenlenmesi zorunludur, ancak ülkede B2B e-fatura düzenleme zorunluluğu bulunmamaktadır.
Dijital defter tutma sistemleri, hem Peppol BIS hem de OIOUBL (UBL’nin Danimarka’ya özgü versiyonu) formatlarında e-fatura düzenleyebilmeli, gönderebilmeli, alabilmeli ve saklayabilmelidir.
Sovos Gelirlerden Sorumlu Başkanı Alice Katwan, Oksijen Gazetesi röportajında şirketlerin dijital vergi stratejilerini nasıl kurgulaması gerektiği hakkında bilgi verdi. Odağını kendi iş alanında tutmanın önemine değinen Alice Katwan, çok uluslu şirketlerin danışmanlık alması gerektiğine dikkat çekti…
Dijital vergi teknolojileri dünya genelinde önemli bir dönüşüm sürecinde. Şirketler ise bu dönüşümün hızına ayak uydurmakta zorlanabiliyor. Diğer yandan teknolojilerin gücünü yanına alarak, ülkelerin yasal süreçlerine uyumlanmak önemli avantajlar sağlıyor. Sovos Gelirlerden Sorumlu Başkanı Alice Katwan, sorunsuz vergi teknolojileri süreçleri kurgulamak, iş akışını verimli hale getirmek, devletlerin uygulayabileceği cezalardan kaçınmak ve avantaj elde etmek için kritik önemde olan konuları Oksijen Gazetesi için altı maddede özetledi:
“Şirketler bu dönemde dijital vergi stratejilerini nasıl kurgulamalı?”
Şirketler, yasal uyumluluk süreçlerinin takibi ve ilgili geliştirmelerin sistemlere aktarılması için uzman desteği almalı. Vergi sistemlerinin farklı bir uzmanlık gerektirdiğinin bilincinde olarak, bu konuda uzmanlara güvenmeli ve odağını kendi iş alanında tutmalı.
Çok uluslu şirketler, mutlaka bulunduğu tüm ülkelerde yasal gereklilikleri bilen kişilerden/kurumlardan danışmanlık almalı. Vergi sistemleri gerçekten karmaşık yapılar ve yaptırımları da bir o kadar zorlu olabiliyor.
Seçtiğiniz uzman firmanın, kesintisiz ve hatasız çalışan sistemler kullanması çok önemli. Mesela belge kayıplarının sadece yüzde 3 olduğunu iddia eden bir sistem kullanıyor olabilirsiniz ancak günde binlerce e-fatura kesmesi gereken bir şirket için bu yüzde ciddi bir rakamı ifade edecektir.
e-Belgelerinizi hazırladığınız sistemlerin, şirketinizde kullandığınız diğer ERP sistemleri ile uyumlu ve konuşabiliyor olması çok önemli. e-Dönüşüme adım atmadan önce teknoloji altyapınızı iyi kurgulamanız gerekiyor. Bu tarz yapıların kurulması maddi ve manevi olarak kaynak ayırılmasını gerektiriyor. Bu nedenle atılacak adımların önceden iyi planlanması kıymetli. Özellikle birden fazla şirket yapısının olduğu ve birleşme/ayrılık gibi durumlarda bu konunun önemi artıyor.
Bulut sistemlerle çalışan her şirketin veri merkezlerinin güvenliği, yedeklemesi ve acil durumlarda hızla taşınabilmesi konusunda tedbirlerini alması gerekiyor. Felaket kurtarma ve güvenlik hazırlıklarını canlı ortamda düzenli olarak test etmek, gerçek felaket senaryolarına hazır olmak ve olası sorunlar için alternatif çözümleri yedekte tutmak önem kazanıyor. Bu, şirketlerin e-dönüşüm planlarında iş ortaklarını seçerken dikkat etmesi gereken olmazsa olmaz bir konu.
Henüz e-belge mükellefi değilseniz bile bunun kaçınılmaz olduğunu bilerek, süreçlere gönüllü olarak başlayabilirsiniz. e-Belgeleri online bir şekilde hazırlamak, iletmek ve onlara online olarak erişebilmek, işlerinizi önemli ölçüde rahatlatacak.
İthalat/ihracat yapan ya da farklı bir ülkede faaliyet gösterme kararı alan şirketlerin, dünyadaki yasal düzenlemeler konusunda takip etmesi gereken pek çok şey var. Vergi uygulamaları da bunlardan biri. Dijitalleşmeyle birlikte vergi süreçlerinin takibi de sıkılaşıyor. Türkiye’nin birkaç ülke ile başı çektiği verginin dijitalleşmesi yolculuğunda şimdi gözler Avrupa’da. Avrupa Birliği ülkeleri, mevcut KDV sistemini iyileştirmek ve vergi kaybını daha iyi önlemek için teknolojiyi verimli kullanmaya kararlı. Bu kararlılık sadece Avrupa Birliği ülkelerini değil, onlarla iş ilişkileri olan tüm şirketleri ilgilendiriyor. Sovos Gelirlerden Sorumlu Başkanı Alice Katwan, Oksijen Gazetesi’nin bu konudaki sorularını yanıtlayarak, dünyada ve Türkiye’de verginin dijitalleştirilmesi adına atılan adımları ve dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.
Alice Katwan, vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda dünya çapında çalışmalar yürüten Sovos’un Gelirlerden Sorumlu Başkanı. Avrupa Birliği ülkelerinin “Dijital Çağda KDV” (VAT in the Digital Age – ViDA) adıyla gündemine aldığı yasa teklifini ve ona bağlı gelişmeleri yakından takip ediyor. Verginin dijitalleşme sürecinin dünya genelinde nabzını tutuyor. 2025’in ilk günlerinde gerçekleşen bir röportajla Alice Katwan, Oksijen Gazetesi’nin vergi dünyasına dair merak edilen sorularını yanıtladı ve hem Türkiye’de verginin dijitalleşmesi sürecinde yaşanan gelişmeleri hem de Avrupa Birliği’nde “ViDA” ile gündeme gelen değişiklikleri aktardı. İşte sorular ve yanıtları…
En temel soruyla başlayalım: Verginin dijitalleşmesi, iş dünyası için ne ifade ediyor?
Dijitalleşme dünya genelinde her ülkenin gündeminde. Bildiğiniz gibi verilerin toplanması, analiz edilmesi, saklanması kolaylaştı. Vergiye konu olan veriye uzaktan erişilebilmesi de mümkün hale geldi. Bu imkanlar hemen herkesi olduğu gibi hükümetleri de harekete geçirdi. Yasal süreçleri dijitalleştirerek hem kullanıcılara kolaylık sunmak hem de kendi işlerini daha hızlı ve daha verimli yapabilmeyi istediler. Günümüzde verginin dijitalleşmesi sadece fatura, defter, irsaliye gibi belgelerin kâğıttan dijitale geçmesinden çok daha büyük bir anlam ifade ediyor. Verginin dijitalleşmesi artık devletlerin “gerçek zamanlı veriye erişme” konusundaki kararlığıyla doğrudan ilgili. Bu nedenle temelde şöyle bir anlamı var: Vergi eskiden iş yapıldıktan çok sonranın konusuydu. Şimdi ise günün konusu. Gerçek zamanlı bir sorumluluk. Yasal belgelerin doğru hazırlanması, hızlı iletilip kabul edilmesi ve hatta yakın gelecek için anlık olarak denetlenmesini ifade ediyor.
“Gerçek zamanlı veriye erişmek” hükümetler için neden önemli?
Dünya genelinde gördüğümüz bir trend bu. Hükümetler, şirketlerin finansal verilerinin sağlamlığına güvenmiyor. Bu nedenle de e-belgelerin başrolde olduğu ekonomik şeffaflık çağını başlatıyorlar. Aslında şirketlerin bakış açısıyla da durum farklı değil. 2024’te yapılan bir anketten biliyoruz ki dünya genelindeki CFO’ların neredeyse %40’ı kurumlarının finansal verilerinin doğruluğuna tam olarak güvenmiyor. Bu nedenle hükümetler, yapılan her işlemin tam resmini görebilecekleri, gerçek zamanlı veriye erişim sağlayan teknolojik altyapılar kuruyor ve buna bağlı vergi yükümlülükleri getiriyorlar. Bu da işletmelerin gerekli hazırlıkları yaparak bu sistemlere uyumlanmasını gerektiriyor. Hükümetler ve vergi makamları, verilerin doğruluğunu sağlamanın bir yöntemi olarak gerçek zamanlı e-belgeleri benimsiyor. e-Fatura ve diğer ebelgeler ile veriler öznellikten ve insan müdahalesinden arındırılmış oluyor. Bu senaryoda, vergi dairesi işlemin her iki ucunu da kontrol edebiliyor ve verileri, doğruluğundan emin olarak gerçek zamanlı olarak temin edebiliyor.
Bugün Türkiye’de, verginin dijital dönüşümünde doygunluk noktasına yaklaştığımızı konuşuyoruz. Türkiye bu konuda dünya genelinde nasıl bir konumda?
Türkiye, verginin dijitalleşmesini ilk başarabilen ülkelerden biri. e-Dönüşüm diye adlandırdığımız verginin dijitalleşmesi yolculuğuna Türkiye’de 2012’de e-Defter zorunluluğu ile başlandı. Şu anda neredeyse tüm şahıs şirketlerinin e-Fatura kullanımının zorunlu olacağı bir yapıya doğru ilerleniyor. Başka bir deyişle en büyük işletmeden en küçüğüne kadar herkesin, belgeleri elektronik ortamda hazırladığı, ilettiği, sakladığı ve buna bağlı olarak dijital sistemler üzerinden vergi raporlaması yaptığı bir sistemden bahsediyoruz. Türkiye’deki hızlı ve sistemli ilerleme pek çok ülkeye de örnek oldu. e-Dönüşüm Avrupa’da ise Türkiye’den yaklaşık 10 yıl sonra hayata geçmeye başladı. Günümüzde bu alanda dünyanın hemen her yerinde çalışmalar yapılmaya başlandı. Bununla birlikte yasal zorunluluklar ülkelere göre farklılık gösterebiliyor. Dünya genelinde 19 bini aşkın vergi yetki alanı var ve bunların her biri farklı ve hızla artan seviyelerde dijital dönüşümden geçiyor. Bu da özellikle çok uluslu işletmeleri zorluyor. Çünkü çok uluslu şirketlerin faaliyet gösterdikleri her bölgede uyumluluk standartlarını karşılamaları gerekir; aksi takdirde orada iş yapma kabiliyetlerini tehlikeye atarlar.
Peki Avrupa dönüşümün neresinde? Avrupa Birliği ülkelerinin gündeminde olan ViDA hakkında bilgi verir misiniz?
“Dijital Çağda KDV” (VAT in the Digital Age – ViDA) Avrupa Birliği ülkelerinin gündeminde önemli bir yer tutuyor. Basitçe ifade etmek gerekirse ViDA, AB ülkelerinin mevcut KDV sistemini iyileştirmek ve dolandırıcılığı daha iyi önlemek için teknolojiyi kullanmalarını sağlayacak bir teklif. Yasalaştığında, şirketlerin bu ülkelerde faaliyet gösterme şeklinde önemli değişiklikler söz konusu olacak. Diğer yandan şirketlere de KDV uyum maliyetlerini azaltmaları için fırsatlar sunacak. Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan KDV Açığına ilişkin 2023 Raporu’na göre, AB Üye Devletleri 2021 yılında Katma Değer Vergisi (KDV) gelirlerinde tahmini 61 milyar Euro kaybetti. Bunun nedeni olarak da vergi kaçakçılığı ve vergi toplama sistemlerindeki yetersizlikler, yanlışlıklar, idari hatalar görülüyor. ViDA temel olarak idari süreçleri basitleştirmeyi, daha verimli hale getirmeyi, tahsilatı hızlandırmayı amaçlıyor.
Dünya genelinde vergi ile ilgili değişiklikler hep aynı formatta mı? Türkiye’den yurt dışına iş yapan şirketleri nasıl farklılıklar bekliyor?
Her ülkenin kendine has farklı uygulamaları söz konusu. Ve bu farklılıklar da her geçen gün değişiyor. Sistemler hiçbir ülkede tam olarak netleşmiş ve değişmez halde değil. Önümüzdeki en az 5-6 yılın daha hızla ayak uydurulması gereken değişimlerle geçeceğini biliyoruz. Şirketlerin kendi uzmanlıkları olmayan böylesi bir alanda hata yapmadan ilerleyebilmesi için, değişiklikleri düzenli takip eden uzman şirketlerden danışmanlık alması önem taşıyor. Örneğin Avrupa Birliği ülkelerinde yapılan değişiklikler iş yapış şeklinizde belirli zorluklar meydana getirebileceği gibi, bazı aşamaları daha kolaylaştırabilecek adımlar da olabilir. Mesela e-ticarette, diğer üye ülkelerdeki tüketicilere satış yapan işletmelerin tüm AB için yalnızca bir kez kayıt yaptırmalarına ve KDV yükümlülüklerini tek bir dilde, tek bir online portal üzerinden yerine getirmelerine olanak tanımak gibi imkanlar hayata geçirilebilir. Olası cezalardan uzak durmak kadar fırsatlardan faydalanmak için de süreci iyi takip etmek önemli.
SAP ve Sovos ortaklığında düzenlenecek webinarda; yasal uyumluluk süreçlerinden SAP Clean Core’un önemine, yeni Sovos BTP çözümünden diğer entegrasyon modellerine firmanız için kritik olan konular hakkında tüm detayları öğrenebilirsiniz.
Her yıl düzenlenen Sovos e-Dönüşüm Zirvesi’nde bu sene de sizlerle buluşmayı heyecanla bekliyoruz.
Komedyen Kaan Sekban’ın keyifli oturumu sonrasında öğle yemeği ile sonlanacak etkinliğimizde,
Sovos uzmanları, sektörel regülasyonlardan SAP e-dönüşüm projelerine; iş ortaklığı modellerinden portal kullanım eğitimlerine merak edilen tüm süreçleri anlatacak,
C-Level Müşteri ve İş Ortağı panelleri ile sektörün önde gelen firmalarının üst düzey yöneticilerinin deneyimlerini paylaşacağı bir program sunulacak.
Ücretsiz olarak gerçekleşecek etkinlikte yerinizi ayırmak için kayıt formunu doldurmayı ve takvimlerinize eklemeyi unutmayın.
Etkinlik Ajandası
8:30 – 9:30 Kayıt & Kahvaltı
9:30 – 9:50 Açılış Konuşması
Elçim Sirek EMEA Bölgesinden Sorumlu Satış Başkan Yardımcısı – Sovos
N11, Korgün Bilgi Yazılım, Ithinka Bilişim Yazılım, Mobix Yazılım Teknolojileri
12:15 – 12:30 Kahve Molası
12:30 – 13:30 Kapanış Oturumu
Kaan Sekban Komedyen
13:30 – 14:30
Öğle Yemeği
Konuşmacılar
Etkinlik Kapanış Oturumu
Kaan Sekban, Komedyen
Moderatör
Nihan Benli, EMEA Kıdemli Pazarlama Müdürü -Sovos
Açılış Konuşması
Elçim Sirek, EMEA Bölgesinden Sorumlu Satış Başkan Yardımcısı – Sovos
Sektörden Haberler: Regülasyon Güncellemeleri
Hüseyin Akça, Ürün Yönetimi Direktörü – Sovos
Bulut Teknolojilerinde Güvenliğin Önemi, Riskler ve Çözüm Yolları
Cemile Akpaça, Yönetişim, Risk ve Uyum Müdürü – Sovos
SAP Türkiye Anlatıyor
Burak Başarslan, Finansal Uygulamalar Çözüm Yöneticisi – SAP
SAP Dünyasında Farklı İhtiyaçların Doğurduğu Farklı Alternatifler
Ayhan Boyacıoğlu, EMEA Bölgesi SAP Entegrasyonlarından Sorumlu Başkan Yardımcısı – Sovos
Demo: Sovos BTP Çözümü
Yasin Özbinar, SAP Ürünlerinin Geliştirilmesinden Sorumlu Kıdemli Müdür – Sovos
S4Hana Proje Geçişleri
Ahmet Öz, Profesyonel Servisler Direktörü – Sovos
S4Hana Proje Geçişleri
Ekin Moral, Profesyonel Servisler Proje Yönetim Ofisi Müdürü – Sovos
C-Level Panel: Başarılı Proje Geçişleri
Zehra Karaoğlan, Profesyonel Servisler Müdürü -Sovos
İş Ortaklığı Çalışma Modelleri
Selim Büyüktazeler, Partner Satış Müdürü – Sovos
Partner Portal Eğitimi & Bulut Portal Demosu
Ali Rıza İnceoğlu, Ürün Yönetimi Direktörü – Sovos
Etkinlik Mekanı
The Peninsula Istanbul
Kaydınızı Tamamlayarak Yerinizi Ayırın
İlginiz için Teşekkür Ederiz.
Etkinlik Kaydımız Kontenjan Dolduğu için Kapanmıştır. Gelecek Etkinliklerde Görüşmek Üzere.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) yeni düzenlemeleriyle e-fatura ve e-arşiv fatura sistemine geçiş süreci hızlanıyor. 2025 itibarıyla daha fazla işletme bu kapsama girerken, kâğıt fatura devri sona yaklaşıyor. 2025’te e-fatura ve e-arşiv zorunluluğuna dair tüm detayları bu yazıda okuyabilirsiniz…
2025’te E-Fatura ve E-Arşiv Faturada Ne Tür Değişiklikler Yapıldı?
Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), 12 Kasım 2024 tarihinde Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde (Sıra No:509) değişiklik yaparak, e-dönüşüm sürecinde önemli adımlar attı. “Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde (Sıra No:509) Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No:573)” adı altında yayımlanan yeni düzenlemeler, e-dekont, e-irsaliye, e-adisyon, e-müstahsil makbuzu ve e-gider pusulası ile birlikte e-arşiv fatura uygulamasında da çeşitli güncellemeler içeriyordu. Yapılan değişiklikler, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın süreçlerin daha titiz ilerlemesi ve e-dönüşümün her alana yayılması konusundaki kararlılığının habercisi niteliğindeydi. Bu değişikliklerle birlikte 2025’te hem mükelleflerin hem de özel entegratörlerin süreçlerini çok daha hassas ilerletmesi gerekiyor. Kullanımı geniş bir mükellef kapsamında yayılan e-faturada ise artık büyük değişiklikler görülmüyor.
Hangi İşletmeler İçin E-Fatura Zorunluluğu Getirildi?
E-fatura zorunluluğunda 2025 yılı için büyük değişimler söz konusu değil. Mevcut tebliğ kapsamında e-fatura zorunluluğu olan işletmeler -başka bir deyişle e-Fatura uygulamasına dâhil olması, e-Fatura uygulamasına kayıtlı diğer kullanıcılara faturalarını e-Fatura olarak düzenlemesi ve bunlardan e-Fatura olarak alması zorunlu olan mükellefler şu şekilde sıralanabilir:
Brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı); 2018, 2019 veya 2020 hesap dönemleri için 5 Milyon TL, 2021 hesap dönemi için 4 Milyon TL, 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 3 Milyon TL ve üzerinde olan şirketler,
6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli I sayılı listedeki malların imali, ithali, teslimi vb. faaliyetleri nedeniyle Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK)’ndan lisans alan (bayilik lisansı dâhil) mükellefler.
Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (III) sayılı listedeki malları imal, inşa ve/veya ithal edenler.
Başkalarına ait iktisadi ve ticari faaliyetlerin yapılmasına elektronik ticaret ortamını sağlayan gerçek ya da tüzel kişi aracı hizmet sağlayıcıları, internet ortamında gerçek ve tüzel kişilere ait gayrimenkul, motorlu araç vasıtalarının satılmasına veya kiralanmasına ilişkin ilanları yayınlayan internet sitelerinin sahipleri veya işleticileri ile internet ortamında reklamların yayınlanmasına aracılık faaliyetinde 1 535 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Tebliği (RG: 22/01/2022 – 31727) ile değiştirilmeden önceki hali: 1-2018 veya müteakip hesap dönemleri brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) 5 Milyon TL ve üzeri olan mükellefler. 15 bulunan internet reklamcılığı hizmet aracıları ile kendilerine veya aracı hizmet sağlayıcılarına ait internet sitelerinde veya diğer her türlü elektronik ortamda mal veya hizmet satışını gerçekleştiren mükelleflerden, 2020 veya 2021 hesap dönemleri için 1 Milyon TL, 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 500 Bin TL ve üzeri brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) olanlar.
11/3/2010 tarihli ve 5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre komisyoncu veya tüccar olarak sebze ve meyve ticaretiyle iştigal eden mükellefler.
Sosyal Güvenlik Kurumu ile sözleşme imzalayan sağlık hizmeti sunucuları ile medikal malzeme ve ilaç/etken madde temin eden tüm mükellefler (hastane, tıp merkezleri, dal merkezleri, diyaliz merkezleri, Sağlık Bakanlığından ruhsatlı diğer özelleşmiş tedavi merkezleri, tanı, tetkik ve görüntüleme merkezleri, laboratuvarlar, eczaneler, tıbbi cihaz ve malzeme tedarikçileri, optisyenlik müesseseleri, işitme merkezi, kaplıcalar, beşeri tıbbi ürün/ürün sunan ve/veya üreten özel hukuk tüzel kişileri ve bunların tüzel kişiliği olmayan şubeleri, ecza depoları vb.).
Gayrimenkul ve/veya motorlu taşıt, inşa, imal, alım, satım veya kiralama işlemlerini yapanlar ile bu işlemlere aracılık faaliyetinde bulunan mükelleflerden brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı); 2020 veya 2021 hesap dönemleri için 1 Milyon TL, 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 500 Bin TL ve üzeri olan mükellefler.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile belediyelerden yatırım ve/veya işletme belgesi almak suretiyle konaklama hizmeti veren otel işletmeleri.
2/4/2022 tarihli ve 31797 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Şarj Hizmeti Yönetmeliği kapsamında Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan şarj ağı işletmeci lisansı alan mükellefler ile bu mükellefler tarafından sertifika verilen şarj istasyonu işletmecileri.
E-Fatura Uygulamasında Güncel Değişiklikler Nelerdir?
2025’te yapılan güncellemeler, genelde doğrudan e-fatura ile ilgili değil e-defter gibi diğer belgelerle bağlantılı yenilikler ya da uygulamadaki teknik kısımlar hakkında oldu.
E-Fatura Sistemi İçin Gerekli Teknik Altyapı Güncellemeleri
E-fatura sisteminin kullanımında teknik altyapı çok önemseniyor. Önerilen temel gereklilikler şu şekilde sıralanabilir:
E-fatura sistemine entegrasyon sağlamak isteyen işletmelerin, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) ile uyumlu yazılım ve donanım altyapısına sahip olması,
Genellikle e-fatura entegratörleri tarafından sunulan bu altyapıların hızlı, verimli ve kesintisiz çalışan sistemler olması,
Mükelleflerin ve özel entegratörlerin, yüksek güvenlik standartlarına uyumlu hareket etmesi bekleniyor.
2025’te E-Arşiv Fatura Uygulaması ve Getirdiği Yenilikler Nelerdir?
Tebliğ ile e-arşiv fatura sisteminde yapılan düzenlemeler şöyle oldu:
Daha önce 5 bin TL (ve vergi mükelleflerine düzenlenen faturalar için 6.900 TL) olarak belirlenen e-arşiv fatura düzenleme sınırı 1 Ocak 2025’ten 2026 yılına kadar 3 bin TL’ye düşürüldü.
2026 itibarıyla ise bu sınır tamamen ortadan kaldırıldı. Sınırın ortadan kaldırılması, 2026 itibarıyla tüm mükelleflerin e-arşiv fatura kapsamına gireceği, tutara bakılmaksızın ilgili belgelerin e-arşiv fatura olarak düzenlenmesi gerekeceği anlamına geliyor.
e-Arşiv Fatura Olarak Düzenlenme Zorunluluğu Getirilen Diğer Faturalar başlığındaki bir maddenin 01/01/2026’dan geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırdı: “Aynı günde aynı kişilere düzenlenen faturalar topluca birlikte değerlendirilecek olup, faturaların vergi dâhil tutar toplamının belirtilen tutarı aşması halinde, söz konusu faturaların e-Arşiv Fatura olarak düzenlenmesi ve alınması zorunluluğu bulunmaktadır.”
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler İçin E-Arşiv Fatura Düzenlemeleri
KOBİ’ler için e-arşiv faturaya geçiş artık kaçınılmaz hale geldi. 2025 yılından itibaren:
Yıllık brüt satış hasılatı 3 milyon TL ve üzeri olan firmaların zorunlu olarak e-fatura ve e-arşiv faturaya geçmeleri gerekiyor.
Bu cironun altında kalan, e-fatura ve e-arşiv faturaya geçme zorunluluğu olmayan mükelleflerin vergiler dahil toplam fatura tutarı 3 bin TL’yi aşan işlemleri için e-arşiv fatura düzenlemeleri gerekecek.
Yeni E-Fatura Yükümlülükleri ve İşletmelere Etkileri Nelerdir?
E-fatura ve e-arşiv fatura kullanımlarının tüm şirketleri kapayacak şekilde düzenlenmesi, kağıt fatura devrinin sona ermesi anlamına geliyor. İşletmeler açısından bakıldığında bu durum arşivleme imkanlarının daha sağlıklı olması, belge baskı ve saklama maliyetlerinin azalması, belgelere daha kolay erişilebilmesi, süreçlerin hızlanması anlamına geliyor.
2025 Yılında E-Arşiv Fatura Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Mükelleflerin sistem entegrasyonlarını zamanında tamamlamaları önemli.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın belirlediği teknik gerekliliklere uygun hareket edilmesi gerekiyor.
2025, geçiş tamamlanmadan önceki son yıl olduğu için, işletmelerin doğru sistemleri seçmesi ve kullanması, yasal süreçlere uyumluluk göstermesi açısından kritik öneme sahip.
İsveç e-fatura
Vergi dijitalleşmesinde öncü ülkelerden biri olan İsveç, 2003 yılında başlayan yolculuğuyla elektronik bilgi alışverişinin ilk uygulayıcıları arasında yer almaktadır.
Ülke, o zamandan beri süreçlerini dijital ortamda dönüştürerek e-fatura kurallarını ve standartlarını Avrupa standardı (EN 16931) doğrultusunda uyumlaştırıyor.
Bu sayfa, önemli gelişmeler, ilgili yönetmelik ve gereklilikler ile diğer önemli bilgileri kapsayan ideal bir genel bakış sunar.
Birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi, İsveç’te de B2B işlemlerinde e-fatura kullanımı zorunlu değildir. Bununla birlikte ülkedeki işletmelerin Peppol birlikte çalışabilirlik ağını ve EN19631 ile uyumlu Peppol BIS 3.0 formatını kullanmaları teşvik edilmektedir.
İş ortaklarıyla e-fatura kullanmayı tercih eden şirketler, aşağıdaki uyumluluk gerekliliklerini göz önünde bulundurmalıdır;
Elektronik fatura alışverişi için alıcının onayı alınmalıdır.
Bütünlüğün ve gerçekliğin sağlanması — kanunla öngörülen her türlü kontrol kabul edilir. Elektronik imzalar ve mühürler, ticari işlemlerin bütünlüğünü ve doğruluğunu sağlamanın en yaygın kabul gören yasal araçlarıdır.
Faturalar, saklama süresi boyunca bütünlüklerini, gerçekliklerini ve kullanılabilirliklerini garanti edecek şekilde saklanmalıdır. Saklama süresi, muhasebe döneminin sona erdiği takvim yılının bitiminden itibaren yedi yıldır.
İsveç'te B2G e-fatura
İsveç’te, 2019 yılından bu yana kamu alımlarında e-fatura uygulaması zorunlu hale gelmiş olup, tedarikçiler ile kamu yüklenicilerinin elektronik fatura alışverişi yapması gerekmektedir. E-faturalama uygulamasını hayata geçiren birçok ülkenin aksine İsveç’te faturaların elektronik olarak iletilmesi için merkezi bir platform mevcut değildir.
İsveç, Peppol’ü kamu sektörü e-faturalaması için tercih edilen çözüm olarak kabul etmektedir. Peppol BIS Billing 3, ülkenin standart e-faturalama formatıdır ve Avrupa standardıyla tamamen uyumludur. Kamu sektörü kuruluşlarının tedarikçilerden e-fatura alabilmeleri için Peppol’a kayıtlı olmaları gerekmektedir.
ESAP 6 ve Svefaktura gibi başka formatlar da kullanılmaktadır, ancak İsveç’in Peppol Kurumu olan Dijital Devlet Ajansı (Digg), Peppol BIS Billing 3.0’ın kullanımını aktif olarak teşvik etmekte ve eski formatları aşamalı olarak kaldırmaktadır.
İsveç'te Peppol kullanımı
İsveç, Peppol’ün çerçeve ve standartlarına uyan Avrupa’daki birçok ülkeden biridir. Ülkenin Peppol otoritesi olan Dijital Devlet Ajansı (Digg), e-fatura, e-tedarik ve sınır ötesi ticaret için standartlaştırılmış altyapının benimsenmesine yardımcı olmak amacıyla çerçeveyi kullanmaya odaklanmıştır.
İsveç’te kullanılan Peppol spesifikasyonlarından bazıları şunlardır:
İşte İsveç’in e-fatura sürecindeki başlıca dönüm noktaları.
11 Kasım 2003 – Kamu kurumlarının elektronik bilgi paylaşımına ilişkin ilk düzenleme
1 Nisan 2019: B2G işlemlerine ilişkin kanun yürürlüğe girerek kamu kurumlarının tedarikçilerinin elektronik fatura göndermesini zorunlu kılmıştır.
1 Aralık 2019: üm kamu sektörü kuruluşlarının Peppol’e kayıtlı olması gerekiyor Şubat 2023: İsveç devlet kurumları, B2B işlemleri için zorunlu e-fatura uygulamasının benimsenmesini araştırmak üzere hükümete resmi bir talepte bulundu.
Sovos ile İsveç'te e-fatura kurulumu
E-fatura İsveç’te 2008’den beri yaygın olsa da, dünya genelinde popülerliği ve benimsenmesi giderek artmaktadır. Daha fazla düzenleme yürürlüğe girdikçe, uyum sağlamak uluslararası kuruluşlar için daha karmaşık hale gelmektedir.
Elektronik faturalandırma dünya genelinde hızla yaygınlaşırken, ülkelerin kendi kural ve tercihleri nedeniyle parçalı bir yapı ortaya çıkmaktadır. Her bölgede uyumluluk sağlamak adına tek bir sağlayıcıyla çalışmak büyük önem taşır.
Uyumluluk süreçlerini Sovos’a emanet ederek zamanınızı geri kazanın ve rahat bir nefes alın.
Kamu sektörü kuruluşları ile tedarikçilerinin elektronik fatura (B2G) alışverişi yapması zorunlu tutulmaktadır. Diğer işlemler için e-faturalama isteğe bağlıdır.
Hollanda’nın e-fatura serüveni, 2019 yılında tüm kamu kurumlarının tedarikçilerinden elektronik fatura kabul etme zorunluluğuyla başladı. Hükümetle yıllık olarak yaklaşık 1,6 milyon faturanın değiş tokuş edildiği tahmin edilmektedir.
İş ilişkilerinde e-fatura kullanımı henüz zorunlu olmasa da, işletmeler arasında gönüllü olarak e-fatura uygularken göz önünde bulundurulması gereken bazı noktalar bulunmaktadır.
Bu sayfa, Hollanda’daki e-fatura uygulamasına başlangıcından günümüze genel bir bakış sunmaktadır. Gelecekteki güncellemelerden haberdar olmak için sayfayı yer işaretlerinize eklemeyi unutmayın.
Hollanda’da B2B e-fatura süreçlerinde göz önünde bulundurulması gereken temel hususlar
Hollanda’daki birçok işletme, iş ilişkilerinde e-faturaya gönüllü olarak geçiş yaparak dijitalleşmenin avantajlarından yararlanıyor.
Ülkede e-fatura sistemine geçiş yaparken şirketlerin göz önünde bulundurması gereken anahtar hususlar şunlardır:
Elektronik fatura göndermek amacıyla alıcının onayının alınması.
Bütünlük ve gerçekliğin sağlanması için, dahili süreç kontrollerinden e-faturaların dijital imzalanmasına kadar her türlü yöntem kabul edilmektedir.
Elektronik faturaların saklama süresi yedi yıldır. E-faturalar, saklama süresi boyunca bütünlük, doğruluk ve erişilebilirliklerinin garanti altına alınacak şekilde arşivlenmelidir.
Hollanda’da B2G e-fatura sisteminin özellikleri
2020 yılından bu yana, merkezi Hollanda makamlarının tedarikçileri, kamu yüklenicilerine e-fatura sunmakla yükümlüdür. Hollanda, devlet kurumlarıyla e-fatura alışverişini kolaylaştırmak amacıyla Peppol birlikte çalışabilirlik ağını devreye almıştır.
E-faturaların merkezi devlet kurumlarına yönlendirilmesi için kullanılan zorunlu tanımlayıcı, OIN numarasıdır (Organisatie-identificatienummer)
E-faturaların gönderilmesinin üç yolu vardır;
Peppol’a bağlanan Muhasebe Yazılımı aracılığıyla.
E-fatura hizmet sağlayıcıları aracılığıyla Peppol erişim noktalarına.
Devletin belirlediği Tedarikçi Portalını kullanarak.
Hollanda’da kullanılan başlıca veri formatları
SI-UBL 2.0 – NLCIUS’un UBL uygulaması, hükümete ve işletmelere yönelik e-fatura sisteminde yerel Hollanda gereksinimlerini karşılamaktadır.
SI-UBL 2.0 – NLCIUS’nin UBL uygulaması, hükümete ve işletmelere yönelik e-faturalamada yerel Hollanda gereksinimlerini karşılamaktadır. Avrupa Standardı EN 16931’e dayanmaktadır ve tercih edilen Hollanda formatıdır.
Peppol BIS 3.0 – Peppol ağı içindeki birlikte çalışabilirlik formatıdır. Avrupa Standardı EN 16931’e dayanmaktadır.
Ülke içinde kullanılan diğer endüstri formatları – UBL-OHLN, 4.5. SETU (HR – XML) vb.
Hollanda'da e-faturanın kabul edilme süreci
Hollanda’nın e-fatura yolculuğundaki başlıca tarihler şöyle:
1 Temmuz 2016: Hollanda hükümeti, 2014/55/EU sayılı Direktifi ulusal hukuka aktardı.
18 Nisan 2019: Kamu tedarikçilerinin B2G e-faturaya geçişinde son tarih
1 Ekim 2020: Hollanda Peppol Kurumu (NPa veya Nederlandse Peppolautoriteit) bir hükümet organı haline gelir ve ülke içindeki Peppol ağını denetlemeye başlar.
1 Temmuz 2030 Hollandalı işletmelerin, sınır ötesi B2B işlemleri için zorunlu e-fatura ve e-raporlamayı da kapsayan Dijital Çağ’da KDV gerekliliklerine uyması gerekmektedir.
Cezalar: Hollanda'da e-faturaya uyulmaması durumunda ne olur?
Hollanda’daki faturalama gerekliliklerini yerine getirmeyen vergi mükelleflerinin para cezası ile karşılaşması beklenmektedir.
B2B işlemleri için elektronik fatura gönderme zorunluluğu bulunmamaktadır; ancak Hollanda merkezi hükümetine hizmet veren özel işletmeler için bu uygulama zorunludur. Kurallara uyulmaması durumunda mali yaptırımla karşılaşılabilir.
Sovos ile Hollanda'da e-fatura kurulumu
E-faturalama, küresel çapta yükselişte olup, özellikle AB’nin ViDA girişiminin yakında devreye gireceği Avrupa’da hızla yayılmaktadır.
Elektronik faturalama dünya çapında bir trend olsa da, her bölgede farklılıklar gösterdiğinden, iş yaptığınız her yerde dikkatli ve incelikli bir yaklaşım gerektirir. Uyumluluğunuzu sağlamak ve yükümlülüklerinizi basitleştirmek için tek bir tedarikçi seçmek önemlidir.
Sovos, vergi uyumunda sizin ideal ortağınızdır. E-faturalarınızı bize bırakın, siz de işinizi büyütmeye, yani gerçekten önemli olan şeye odaklanın.
E-faturalama uzmanlarımızdan biriyle görüşmek için aşağıdaki formu doldurun
Hollanda, merkezi hükümete gönderilecek faturaların elektronik ortamda iletilmesini zorunlu tutmaktadır. Şu anda özel işletmeler arasındaki işlemler için zorunlu değildir.
Peppol ağı, B2G e-fatura sürecinde bir çerçeve olarak kullanılmaktadır. 2023 yılının sonunda, Hollanda, Singapur’daki işletmelerle e-fatura alışverişi konusunda Avrupa Komisyonu tarafından düzenlenen bir pilot programa katıldı.