Son geçiş tarihine sayılı günler kala, GİB tarafından belirlenen e-belge zorunlulukları ve belgelerle ilgili mükelleflerin en sık yönelttiği soruları yanıtladığımız yazı zincirimiz e-irsaliye ile devam ediyor:
Demir ve çelik ile demir veya çelikten eşyaların imali, ithali veya ihracı faaliyetinde bulunan mükelleflerin e-faturaya kayıtlı olmasına bakılmaksızın e-irsaliye uygulamasına geçiş zorunluluğu getirildi. e-Fatura sistemine kayıt olmanın, e-irsaliye için ön koşul olduğunu düşünürsek bu durumda e-fatura sistemine de kayıt olmaları gerekecektir.
Eğer düzenlenen e-irsaliye GİB’e ulaştıysa yeni bir e-İrsaliye düzenlenmesi gerekir. Yola çıktıysa da yeni belgenin şoföre ulaştırılması bekleniyor.
İade faturadaki işlem ile aynı şekilde karşı e-irsaliye düzenlenmeli.
Taslakta istenildiği kadar düzenleme yapılabilir ancak, sonrasında yapılamaz ve düzenleme için yeni bir e-irsaliye gerekir.
Yerinde satış yapılırken e-arşiv fatura yeterli oluyor, ayrıca e-irsaliye düzenlemesi gerekmiyor.
Kesilebilir ancak, e-irsaliyeye ret gelirse, faturanın da iptal edilmesi gerekir.
Kurum o belgeyi referans göstererek kendi kendine bir karşı irsaliye düzenleyebilir.
Bir özel entegratör ile çalışılıyorsa, öncelikle hatanın incelenmesi ve buna göre bir aksiyon alınması gerekir ve sorun giderildikten sonra statüler başarılı durumuna getirilecektir.
Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.
Türkiye’de ekonominin dinamik ve destekleyici unsurlarından biri olan küçük orta ve mikro ölçekli işletmelerde elektronik belge kullanımının yaygınlaşması ile ön muhasebe süreçleri dijitale taşınıyor. “Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği” ile yapılan düzenlemelerle e-fatura geçiş zorunluluğu için belirlenen ciro limitlerinin her yıl biraz daha aşağı çekilmesi sonucunda daha fazla KOBİ ve mikro işletme e-dönüşümün bir parçası oluyor
Cirosal olarak, e-fatura, e-arşiv ve e-defter uygulamaları tarafından domine edilen e-dönüşüm pazarında şu an 1,2 milyon mükellef bulunuyor. Bu kullanıcıların %75’inden fazlasını KOBİ’ler oluşturuyor ve bunun yaklaşık yarısı e-dönüşüme geçiş sürecini herhangi bir zorunluluk kapsamına dahil olmadan gönüllülük esası ile yürütüyor. Elektronik belge kullanımının büyümeye katkısının farkında olan KOBİ’ler, e-dönüşümün maliyet ve iş gücü anlamında sunduğu verimlilik avantajı sayesinde zorunluluk kapsamında olmasalar da e-belgelerden faydalanmayı tercih ediyorlar.
509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu’nun Genel Tebliği’nde yapılan yeni düzenlemeler sonucunda e-fatura, e-arşiv ve e-irsaliye başta olmak üzere e-belge kapsamları genişletildi. Bu güncelleme ile brüt satış hasılatı sınırı aşağı çekilerek daha fazla mükellefin zorunlu olarak bu uygulamalara geçiş yapması sağlanıyor.
Güncel zorunluluk ve ciro kapsamı detaylarına ulaşmak için ilgili blog yazımızı okuyabilirsiniz.
Son tebliğ ile Temmuz ayında 350 bin yeni mükellefin sisteme girmiş olması bekleniyor. Ancak söz konusu yeni mükelleflerin yaklaşık 100 bininin halihazırda GİB sisteminde datası bulunuyor. Bu sayı dijitalleşmenin ve e-belgelerin sunduğu kolaylıkların fark edilmesiyle geçişlerin ağırlıklı olarak gönüllü gerçekleştiğini gösteriyor.
Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.
Sektörlerden bağımsız olarak kurumlara önemli bir rekabet avantajı sağlayan dijitalleşme, pandemi ile hız kazandı. Dijital dönüşümden faydalanmaya başlayan kurumlar, bu sürecin getirdiği avantajları tecrübe ettikçe teknoloji alanına yapılan yatırımlar ve beklentiler her geçen gün artmaya başladı. Küresel ekonominin yeni çalışma biçimlerine uyum sağlamak zorunda kalmasının yanı sıra büyümenin dijital teknolojiler ekseninde gerçekleşmesi sonucunda KOBİ’ler de bu sürece dahil olmaya başladı. Her ölçekteki şirket için önem taşıyan dijital dönüşüm kavramı küçük ve orta segmentte yer alan kurumlar, yani KOBİ’ler için de geleceği şekillendiren ve yeniliklere yardımcı olmak adına önemli bir adım oldu.
International Data Center (IDC)’ın öngörüsüne göre 2026 yılı itibarıyla tüm dünyadaki KOBİ’lerin yüzde 70’i dijital olarak daha dirençli olmak ve değişen pazar koşullarından yararlanmak için bilişim teknolojileri harcamalarını önemli ölçüde artırmış olacak.
Dijitalleşmeye adım atan firmaların Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yayımlanan tebliğler kapsamında olmasa bile gönüllü olarak e-Dönüşüm’e geçiş yapması, ön muhasebe süreçlerinin dijitale taşınarak, çok daha pratik ve daha az maliyetli hale gelmesi için önemli.
Özellikle e-Ticaret’e adım atmış bir KOBİ için fazlasıyla zaman alan bir iş yükünün elektronik ortama aktarılması iş süreçlerinde zamandan, iş gücünden ve maliyetten tasarruf sağlayacak.
Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 22 Ocak 2022 tarihinde güncellenen ve genişletilen 509 sıra nolu V.U.K. Genel Tebliği’ne göre 1 Temmuz 2022 itibarıyla geçerli olacak yeni uygulamalar hali hazırda e-Dönüşüm’e gönüllü olan KOBİ’lerin dijitalleşme sürecini hızlandıracak.
2021 yılı cirosu 4 Milyon TL ve üzeri olanlar e-faturaya geçiş yaparken, e-fatura uygulamasına zorunlu veya isteğe bağlı şekilde geçenlerin yanı sıra 2020 veya 2021 hesap dönemleri için 1 Milyon TL ciroya sahip olan ve e-ticaret faaliyetleri ya da gayrimenkul, motorlu taşıt alım-satım, kiralama, inşa ve imal faaliyetinde bulunan mükellefler ise e-fatura ve e-arşiv faturaya dahil olacak.
Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.
Bu blog yazısı 23 Haziran 2023’te güncellenmiştir.
Ocak 2022 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından e-Belge kullanımının yaygınlaşmasını amaçlayan 509 Sıra No’lu VUK Genel Tebliğ üzerindeki değişiklikler duyuruldu. Bu değişikliklere göre; e-Fatura, e-Arşiv Fatura ve e-İrsaliye zorunluluğunu belirleyen ciro limiti değişirken; e-Fatura’ya zorunlu olarak geçecek yeni sektörler eklendi.
1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren gelen e-Belge zorunlulukları kapsamında; hangi mükelleflerin hangi ürünlere geçeceğini ve bu konularda en sık sorular soruların yanıtlarını sizler için bir araya getirdik.
Kendilerine veya aracı hizmet sağlayıcılarına ait internet sitelerinde veya diğer her türlü elektronik ortamda mal veya hizmet satışı gerçekleştirenler için belirtilen 1 Milyon TL ile sadece internet üzerinden yapılan satışlar değil, şirketin tüm kanallardan toplam cirosu dikkate alınıyor.
Yukarıda belirtilen değişikliklerin yanı sıra e-fatura ve e-arşiv fatura uygulamasına kayıtlı olmayan firmaların, kayıtlı olanlara kestiği faturalara da bir limit getirildi. Daha önce vergi mükellefi olmayan firmalara 30 bin TL, vergi mükellefi olanlara 5 bin TL’ye kadar fatura kesebilirken, güncelleme ile bu rakamlar sırasıyla 5 bin TL’ye ve 2 bin TL’ye indirildi. Başka bir deyişle firmaların gün içinde kestiği fatura tutarı 2 bin TL’nin üzerindeyse bunu artık e-Arşiv portalına girip kesmek zorundalar.
e-Belge süreçlerinde özel entegratörlerle çalışmanın çok sayıda avantajı bulunuyor. En önemlilerinden biri ise maliyet avantajı olarak öne çıkıyor. Direkt entegrasyon için firmaların GİB’e bağlanacak sunucuları kendilerinin temin etmesi gerekirken, özel entegratörlerle çalışıldığında böyle bir ihtiyaca gerek kalmıyor, sunucu ve sunucudan kaynaklanan maliyetler ortadan kaldırılıyor. GİB ile olan iletişim, entegratör tarafından sağlandığı için bu sorumluluk da aktarılmış oluyor.
GİB’in geliştirdiği ara yüz üzerinden giriş yaptıktan sonra gelen e-Fatura ya da e-arşiv faturaya itiraz etmek mümkün. Firmalar, oluşturdukları faturanın iptal işlemini de buradan yapabilir. Daha sonra faturanın iptal olduğunu karşı tarafa e-posta yoluyla bildirmek uygun olacaktır.
Gelen faturaların muhasebe programına aktarılması mümkün..
Sovos e-Fatura uygulaması ile e-faturaları toplu bir şekilde pdf formatında indirmek mümkün.
Böyle bir erteleme beklenmiyor. Firmaların geçiş işlemlerini herhangi bir aksaklık olmaması adına son ana kalmadan tamamlaması öneriliyor.
Bir mal değil hizmet olduğu için e-Arşiv Fatura olmalı.
Her ikisi de alıcıya e-posta olarak gönderilmeli ancak, gönderimlerde xml nedeniyle alıcı tarafın güvenlik duvarı gönderiyi tehlike olarak algılayabiliyor. Sovos’ta e-posta ile bir link gönderimi gerçekleştiriliyor ve hem pdf hem de xml buradan indirilebiliyor.
Firmanın kendi hazırladığı e-Arşiv Faturalar hemen hemen her özel entegratörün portalından görüntülenebilir. Ancak firmanın kendisine gelen e-Arşiv Faturaları görüntülemesi henüz mümkün değil, bu GİB’in bir servis sunmasıyla mümkün olabilir.
İnşaat ve emlak alım satımı yapan firmaların 1 Temmuz 2022’de geçiş yapmaları gerekiyor. Buradaki geçiş sınırı, 2020 ve 2021 için 1 milyon TL ciro, 2022 ve sonrası için 500 bin TL ciro olarak belirlendi.
Sovos e-Fatura ve e-Arşiv Fatura uygulamaları için linklere tıklayarak detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
Türkiye’deki e-dönüşüm uygulamalarına ilişkin son güncellemeler ve zorunluluk kapsamları hakkında tüm detayları öğrenmek için uzman ekibimizle iletişime geçin.
Dünyanın önde gelen araştırma ve danışmanlık şirketi Gartner’a göre 2022’de bilgi teknolojileri harcamalarının 2021’e kıyasla yaklaşık olarak yüzde 5,1’lik bir artışla 4,5 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu yükseliş kurumların pandemi nedeniyle beklemeye almak zorunda kaldıkları teknoloji güncelleme ve ilerlemesine yeniden odaklanmaları konusunu gündeme getiriyor.
BT yönetim çözümleri şirketi Flexer’ın Teknoloji Harcamalarında Durum Raporu’na göre üst düzey BT yöneticileri ve karar vericiler pandemi sonrası döneme hazırlığın önemini vurguluyor. Bu kapsamda öne çıkan bulgular:
Bu bulgular, 2022 ve sonrasında çalışanlar için hibrit ve esnek bir çalışma ortamının ne kadar önemli olduğunun altını çiziyor. Evden çalışmanın en az bir süreliğine daha devam edeceği ihtimali düşünüldüğünde, BT departmanlarının, karşılarına çıkabilecek her tür zorlukla baş etmek için hazır olması gerektiğini vurguluyor.
Hükümetlerin zorunlu hale getirdiği e-fatura düzenlemeleri dünyada hız kazanmaya devam ediyor. Buna paralel olarak kurumların ve özellikle BT departmanlarının da kendilerini bu duruma hazırlamaları bir zorunluluk olarak ortaya çıkıyor. Bu uygulamalar sayesinde yetkililer, kurumların veri yığınına girebiliyor ve ağ içerisinde gerçekleşen işlemleri gerçek zamanlı olarak inceleyebiliyor. Kontrolün kurumların elinden çıktığı bu tarz durumlarda ticari faaliyetlerin devam etmesi ve işletmelerin mevzuata uyumlu kalabilmesi için bilgi teknolojileri kurumun birincil önceliği haline geliyor.
Bu önceliğe paralel olarak BT departmanları, şirketin faaliyet gösterdiği sektörden ve lokasyondan bağımsız olarak, hükümetlerin getirdiği zorunluluklara uymak için gerekli kaynak ve araçları sağlaması giderek daha fazla önem kazanıyor. Verilerin gerçek zamanlı olarak izlenmesi, aynı zamanda yaptırımların gerçek zamanlı olarak uygulanması anlamına geliyor ve bu yaptırımların ağırlığı büyük para cezalarından işletmenin tamamen kapatılmasına kadar değişiklik gösterebiliyor. Tüm kurumlar için geçerli olabilecek bu engeller ancak küresel uygulamalardaki zorlukları çözebilecek bir teknolojik strateji uygulanarak mümkün.
Tüm Sorularınızı Canlı Yayında Cevapladık:
Soru-Cevap Webinarının 2. oturumunda merak ettiğiniz tüm soruları yanıtlamaya devam ettik.
Oturumun yayın kaydına buradan ulaşabilirsiniz.
Dünyada hükümetlerin zorunlu hale getirdiği e-fatura uygulamaları bir sonraki aşamanın bilinmezliğinden dolayı üst düzey yöneticiler ve yönetim kurulları için risk seviyesini yükseltiyor. Dünya genelinde kurumlar bir yandan düzenlemelere uyumu sürdürerek, cezai yaptırımlardan kaçınsa da hükümetlerin getirdiği uygulamalarla birlikte gelen karmaşıklık endişe boyutunu artırıyor. Kurumlar açısından küresel vergi dairelerinin belirlediği süreçlerle uyum sağlayabilmek adına bilgi teknolojilerinin önemi giderek artıyor.
Önümüzdeki dönemde kurumların faaliyetlerine kesintisiz olarak devam edebilmeleri için göz önüne almaları gereken beş alan bulunuyor.
Sovos vergi uyumluluğu yazılımının e-dönüşüm ve e-belge zorunluluklarına uyum sürecinizde size nasıl yardımcı olabileceğine göz atabilirsiniz.
Dünya çapında vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda lider konumundaki Sovos’un Kanal Satış ve İş Ortakları Direktörü Ali Bulut, sürekli gelişen ve büyüyen e-ticaret alanında başarılı olmak isteyen firmalar için dijital vergi dönüşümünün önemine ve kullanılması zorunlu e-belgeler hakkında dikkat edilmesi gereken noktalara değindi.
Fortune 500 listesinde yer alan şirketlerin yarısından fazlasının da dahil olduğu 8000’in üzerinde şirkete, tamamlayıcı ve süreklilik arz eden vergi uyumluluğu çözümleri sunan Sovos’un Kanal Satış ve İş Ortakları Direktörü Ali Bulut, 24 Eylül’de düzenlenen “E-Ticarete İlk Adım: E-Dönüşüm ve E-Belgeler” webinarında e-ticarete girmeyi düşünen ya da bu alanda faaliyete yeni başlayan firmaların e-dönüşüm altında neler yapması gerektiğini açıkladı.
Dünya çapında etkili olan Kovid-19 salgını süresince daha da önemli hale gelen, yeniliği ve teknolojiyi takip edebilen firmalar için oldukça cazip fırsatlar sunan e-ticaret alanında faaliyet gösteren işletmelerin dijital vergi dönüşümü çağında varlıklarını sürdürerek başarılı olabilmeleri için hızla uygulamaya geçirmeleri gereken dijital vergi stratejileri detaylı olarak anlatıldı.
E-ticaretin olmazsa olmazı: E-Belgeler
Normal perakende satışa göre çok daha büyük bir hacme sahip e-ticaret alanında hangi ürünün, ne gibi mecralarda, nasıl iyi bir operasyonla yönetilebileceğinin yanında tüm bu süreçlerin arka plandaki analizi, dokümanları, arşivi gibi pek çok önemli noktaları olduğunu belirten Ali Bulut, e-ticaret alanında satış hacminin büyük olmasının e-belgelerin de fazla olmasını sağladığına dikkat çekti.
E-ticaret faaliyeti bulunan firmaların tâbi olduğu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin en çok bilinen uygulamasının e-fatura olmasının yanında e-arşiv, e-defter, e-irsaliye gibi diğer elektronik belgeleri de kapsadığını hatırlatan Bulut, firmaların e-ticarete atıldıklarında e-dönüşüm ve e-belge konularını iyi yönetmelerinin kendilerine büyük kazanç sağlayacağını vurguladı.
Türkiye’de ve dünyada e-dönüşüm
Türkiye’de e-dönüşümün 2012 yılında e-defter uygulamasının çeşitli sektörler için zorunlu hâle getirilmesiyle başladığını aktaran Sovos Kanal Satış ve İş Ortakları Direktörü Ali Bulut, öncelikle yüksek cirolara sahip şirketlerin sisteme entegre olmasının hedeflendiğini, yıllar içerisinde e-fatura ve e-arşiv fatura gibi e-belgelerin yürürlüğe girmesinin ardından son olarak e-irsaliyenin 1 Temmuz 2020 itibariyle hayata geçtiğinden bahsetti.
Dünyadaki örneklere bakıldığında, e-dönüşüme geçişle ilgili Avrupa’da süreçlerin hızlandırılması, kâğıt israfının önüne geçilmesi konuları öne çıkıyor. Latin Amerika’da ise e-dönüşüm konusu vergi takibi, kaçakların önüne geçilmesi, vergi toplamada adil bir yönteme geçilmesi, güvenlik kaçağının önlenmesi ile gündeme geldi.
Türkiye’nin e-dönüşüme yatkınlığı ve isteğinin üst seviyelerde olduğunu belirten Ali Bulut, uygulamada ortaya çıkan sorunlar nedeniyle e-dönüşüme geçen mükelleflerin sistemin avantajlarından tam olarak yararlanamadıklarının altını çizdi. Bulut, alınan hizmet kalitelerinin değişiklik göstermesinin bu durumdan kaynaklandığına işaret etti.
E-ticarette hangi e-belgeler zorunlu?
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) 509 sıra nolu tebliğine göre e-ticaret yapan firmaların tamamı e-fatura ve e-arşiv fatura uygulamasına geçmek zorunda. E-ticarete başlarken ilk olarak mali mühür ya da e-imza alınması gerekiyor. Daha sonra e-fatura kullanmak için GİB’e başvuru yapılıyor. Seçilecek özel entegratörler kayıt işlemlerini, fatura ve irsaliye tasarımlarını gerçekleştiriyor.
E-ticarete başlandığında e-fatura ve e-arşiv fatura kullanımı zorunlu, ihtiyaca ve şirketlerin yıllık cirolarına göre e-irsaliye kullanımı da gerekebiliyor. E-fatura sistemine geçildiğinde, takip eden mali yılda e-defter kullanımı da zorunlu oluyor. Firmaların değişen ihtiyaçlarına göre e-mutabakat, e-beyanname ve e-denetleme ürünleri de zorunlu olmasa da sağladığı kolaylık açısından önem arz ediyor.
E-dönüşümün birçok farklı e-belge türü içerdiğini ifade eden Ali Bulut, GİB’in yeni e-belgelerin yürürlüğe geçmesi için hazırlık yaptığını ve e-ticaret yapan firmaların tüm bu tebliğleri vergi uyumluluğu, dijital raporlama ve e-fatura çözümleri konusunda uzman iş ortakları olmadan takip etmesinin çok zor olduğunu sözlerine ekledi.
Sovos Hakkında
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 8 binin üzerinde müşterisine çözümleriyle destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Londra merkezli Hg bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Kuzey Amerika, Latin Amerika ve Avrupa’da ofisleri mevcuttur. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Sovos’un da girdiği Gartner’ın “Rekabet Ortamı: Tedarikçi E-Fatura Yazılımı, 2020” raporu, sektöre hizmet veren yazılım üretimi liderlerinin, sektörü şekillendirecek eğilimleri ve rakip firmaların stratejilerini analiz etmek için bu araştırmanın kullanılması gerektiğini belirtiyor.
Dünya çapında vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda lider konumundaki Sovos, teknoloji alanında dünyanın önde gelen araştırma ve danışmanlık şirketi Gartner’ın gelişen tedarikçi e-fatura yazılımı pazarına odaklanan “Rekabet Ortamı: Tedarikçi E-Fatura Yazılımı, 2020” raporunda yer buldu.
Küresel vergi ortamı yıllar içerisinde büyük değişimler gösterdi. Hükümetler, geliri daha hızlı tanımlamanın, vergi açıklarını ve vergi kayıplarını ortadan kaldırmanın bir yolu olarak dijitalleşmeyi vergi uygulamaları ile buluşturdu. Bu hedeflere ulaşmak için vergi otoriteleri, manuel denetimi tamamen ortadan kaldıracak bir hızda sürekli olarak yeni düzenlemeler getiriyor.
Gartner araştırmacıları Balaji Abbabatulla, Kaitlynn Sommers, Micky Keck tarafından yazılarak 20 Temmuz 2020 tarihinde yayımlanan ve Sovos’a da yer verilen “Rekabetçi Ortam: Tedarikçi E-Fatura Yazılımı, 2020” raporunda Gartner, e-fatura yazılımının daha fazla benimsenmesinin temel faktörlerini inceliyor.
Araştırmaya göre, e-fatura yazılımlarının kullanımını artırmak için birkaç temel faktör bulunuyor: yazılımların yetkinliklerinin artırılması ve teknolojilerinin geliştirilmesi, hükümetlerin yeni regülasyonlar yapması ve dijital dönüşüm programlarının iyileştirilmesi.
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 8 binin üzerinde müşterisine çözümleriyle destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Londra merkezli Hg bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Kuzey Amerika, Latin Amerika ve Avrupa’da ofisleri mevcuttur. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Dünya çapında vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda lider konumundaki Sovos, Kovid-19 salgınının şirketlere olumsuz etkilerini en aza indirmeyi hedefleyen yeni SGK teşvikleri ve kapsamları ile ilgili bilgiler verdi.
Sovos, 10 Aralık’ta düzenlediği webinar ile Kısa Çalışma Ödeneği (KÇÖ) ve Nakdi Ücret Desteği süreleri, 7252 sayılı teşvikten kimlerin yararlanabileceği, 7256 sayılı kanun ile sağlanan yeni SGK teşviklerinin neler olduğu gibi merak edilen konulara açıklık getirdi.
Fortune 500 listesinde yer alan şirketlerin yarısından fazlasının da dahil olduğu 8000’in üzerinde şirkete, tamamlayıcı ve süreklilik arz eden vergi uyumluluğu çözümleri sunan Sovos’un 10 Aralık’ta düzenlediği webinarda Kovid-19 salgınının şirketler üzerinde oluşturduğu olumsuz etkileri azaltmayı amaçlayan yeni SGK teşviklerinin ayrıntılarına yer verildi.
Tüm dünyada etkisini sürdüren Kovid-19 salgınının yol açtığı olumsuzlukları gidermek için geliştirilen teşviklerin kapsamına ilişkin düzenlenen webinarda konuşmacı olan Sovos Türkiye Kanal ve İş Ortakları Satış Direktörü Ali Bulut ile Sovos’un iş ortaklarından Cobus İş Geliştirme Kurucusu, SGK ve İŞKUR Teşvik Danışmanı Kemal Sakin teşvikler hakkında detaylı bilgiler paylaştı.
Kovid-19 salgınının Türkiye’de görüldüğü Mart ayı itibariyle Cumhurbaşkanlığı’nın koordinasyonunda çalışmalar yürüten Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın girişimleri ile salgının şirketler üzerindeki olumsuz etkileri bertaraf edilmeye çalışılıyor.
Bu kapsamda, çalışanı ve işvereni koruyan İşçi Çıkarma Yasağı, Nakdi Ücret Yardımı ve Kısa Çalışma Ödeneği gibi imkânlara yenileri eklendi. 1 Temmuz 2020 tarihinden önce Kısa Çalışma Ödeneği veya Nakdi Ücret Desteği başvurusunda bulunan ve bu desteklerin sona ermesi ile normal çalışma süresine dönen özel sektör iş yerleri için 7252 sayılı kanun teşvik yayımlandı.
6111 sayılı kanun kapsamında kadınlar ile gençlerin işgücüne katılımını ve istihdamını artırmak, yeni istihdam yaratılmasını sağlamak, mesleki ve teknik eğitimi özendirmek, kalite ve etkinliğini artırmak amacıyla uygulanan prim teşvikinin süresi uzatıldı.
1 Ocak 2018 ile 31 Aralık 2020 tarihlerinde yeni istihdam olarak işsizleri işe alan işverenlere yönelik 7103 sayılı kanun kapsamında ilave sigortalı istihdam eden işverenlere uygulanan Yeni Nesil Teşvik de süresi uzatılan teşvikler arasında yer aldı.
Çalışanı ve işvereni koruyan İşçi Çıkarma Yasağı süresi 17 Ocak 2021 tarihine kadar uzatılırken, işverenin çalışanlarını kısmen ya da tamamen Ücretsiz İzne Çıkarma Hakkı 17 Kasım 2020 itibariyle 3 aylık süreyi geçmemek üzere uzatıldı.
Kısa Çalışma Ödeneği veya Nakdi Ücret Desteği sürelerinde de güncellemeye gidilirken Kovid-19 nedeniyle 30 Hazirana kadar Kısa Çalışma Ödeneğine başvurmayan iş yerleri, 31 Aralık 2020 tarihine kadar İŞKUR’a başvurmaları durumunda 1 Aralık 2020 tarihinden sonraki dönem için 3 ay süreye kadar Kısa Çalışma Ödeneğinden yararlanabilecek.
Kovid-19 salgını sebebiyle uygulanan Nakdi Ücret Desteğinin süresi de 17 Ocak’a kadar devam edecek. Söz konusu tüm desteklerin süreleri Cumhurbaşkanı kararıyla tekrar uzatılabilecek.
Kısa Çalışma Ödeneği ve Nakdi Ücret Desteği imkânlarından yararlanmış ve normal çalışmaya dönen tüm firmaların 7252 sayılı teşvikten yararlanabileceği belirtilirken, yararlanma süresine 3 ay uzatma kararıyla ilave 3 ay daha eklendi. 7252 sayılı teşvik uyarınca günlük teşvik tutarı ise 36,77 TL olacak.
7256 sayılı kanun ile sağlanan Yeni SGK Teşvikleri kapsamında ise Artı İstihdam Teşviki bakımından Ocak 2019 – Nisan 2020 arası aylık en az sigortalı bildirim yapılan aydaki sigortalı sayısına ilave olarak istihdam edilen ve 1 Aralık 2020 itibariyle çalışmaya devam eden kişiler için günlük 44,15 TL, bu kişiler işe alındıklarında ama çalıştırılamadıklarında da günlük 39,24 TL destek sağlanacak.
İstihdama Dönüş Teşviki bakımından da Ocak 2019 – Nisan 2020 arası işten çıkış kodu ahlak ve iyi niyet kuralları olmayan ve 1 Aralık 2020 ile 31 Aralık 2020 tarihleri arası işe girişi yapılan kişiler için günlük 44,15 TL ve bu kişiler işe alındıklarında ama çalıştırılamadıklarında ise günlük 39,24 TL destek oluşturulacak.
Yeni SGK teşvikleri ile salgının ilk günlerinden itibaren devam eden destekler hakkında detaylı bilgiler paylaşmasının ardından Sovos’un SGK teşvik çözümlerine değinen Sovos Türkiye Kanal ve İş Ortakları Satış Direktörü Ali Bulut “Vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunan Sovos; SGK teşvik konularının çözümünde de karmaşık teşvik hesaplamalarına son vererek hızlı ve kolay hesaplama, geçmiş dönem teşvik tutarlarını hata payı bırakmadan belirleme ve bu sayede personel sayısını artırırken eş zamanlı olarak maliyetlerden tasarruf etmeye yönelik pek çok fayda sağlıyor.” ifadelerine yer verdi.
Sovos’un sunduğu SGK teşvik çözümlerinin özelliklerini aktararak sözlerine devam eden Ali Bulut, “Sovos’un sağladığı çözümler eksiksiz veri güvenliği sağlıyor. Sovos’un KVKK’ya tam uyumlu sistemi ile SGK kullanıcı adı ve şifresi ile kolayca hesaplama yapmak mümkün. Sovos çözümleri yeni nesil teşvikler ile alınabilecek maksimum teşvik tutarını hesaplarken, işe alım ve işten çıkarma gibi özel durumlar karşısında bilgilendirme de sağlıyor. Detaylı analiz ve raporlama özelliği ile de yıllık ya da karşılaştırmalı teşvik raporu, ortalama analizleri, personel analizleri, eksik ya da hatalı bilgi analizleri sistem üzerinden kolayca hazırlanabiliyor.” dedi.
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 8 binin üzerinde müşterisine çözümleriyle destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Londra merkezli Hg bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Kuzey Amerika, Latin Amerika ve Avrupa’da ofisleri mevcuttur. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Sovos’un 12.’si yayımlanan yıllık Trendler Raporu, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgesinde KDV bildirimi işlemlerinin daha katı ve sık hale geldiğini gösteriyor. Türkiye’de 2014 yılından itibaren yürürlükte olan e-faturanın çeşitli ülkeler için de zorunlu hale gelmesi söz konusu olabilir; değişen vergi denetimleri ise kalıcı görünüyor.
Global vergi yazılımları lideri Sovos, katma değer vergisi (KDV) zorunlulukları ve uyumluluğu hakkındaki raporunu yayınladı. Dünya üzerindeki pek çok ülke KDV zorunluluklarını hayata geçirmek, ekonomik veriler hakkında daha önce görülmemiş derinlikte bir içgörü edinmek ve gelir açığını kapatmak için karmaşık yeni politikalar uygularken; “Sürekli İşlem Denetimlerine Yönelik KDV Trendleri” raporu tüm dünyadaki regülasyonlara kapsamlı bir bakış sunuyor.
Sovos’un bu yılki raporu, kuruluşların regülasyona uygun raporlama ve uyumluluğu yönetme biçimlerini değiştirebilecek dört önemli trende odaklanıyor. Uluslararası vergi uyumluluğu uzmanlarından oluşan bir ekip tarafından hazırlanan Sovos Trendler Raporu, şirketlerin bu değişimlere nasıl hazırlanacağına ve bu değişimlerden nasıl gelişerek çıkabileceğine dair kapsamlı öneriler içeriyor.
Bu yıl özellikle Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgesi, vergi alanındaki devlet yaptırımları açısından büyük değişimlere sahne oldu; bu durum 2021’de de devam edecek. Raporun baş yazarı ve Sovos’un Strateji Başkan Yardımcısı Christiaan van der Valk, “KDV uygulamalarına yönelik yaklaşımlar gitgide daha çeşitli hale gelirken regülasyonlarla uyumluluğu sağlamaya çalışan çok uluslu şirketler için sürekli işlem denetimleriyle ilgili kaygılar öne çıkıyor” dedi.
Christiaan van der Valk sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Vergi daireleri, KDV açığını kapatmak konusunda kararlı ve alacaklarını toplamak için ellerindeki tüm araçları kullanacaklar. Bu durum özellikle COVID-19 sonrasında kendini gösterecek.”
“Sürekli İşlem Denetimlerine Yönelik KDV Trendleri” raporunun on ikinci sayısında ülkelerin ve bölgelerin yükümlülük profilleri hakkında geniş bir inceleme bölümü yer alıyor. Bu profiller, farklı KDV uyumluluğu alanlarında mevcut olan ya da yakın zamanda planlanan yasal yükümlülükler ile ilgili bir tablo sunuyor. Raporda aynı zamanda hükümetlerin, gelir toplama, vergi kayıplarının önüne geçme ve KDV açıklarını azaltma yönünde dijital dönüşüm süreçlerini hızlandırdıklarına yer veriliyor.
Dijitalleşme; devletlere kanunları uygulamak için daha fazla zaman tanıyıp daha katı protokolleri yürürlüğe koymada imkân oluştururken, işletmelerin regülasyona uyumlu kalmak için kendilerine ait daha bağlayıcı süreçlerle tepki vermesini zorunlu kılıyor.
Sovos Regülasyon Analizi ve Tasarımı Direktörü Filippa Jörnstedt ise konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi: “Sovos’un global regülasyon uzmanlarından oluşan ekibi, vergi süreçlerinin dijitalleşmesine uyum sağlamada işletmelere yardımcı olur. Şirketlerin kendi işlerini büyütmeye odaklanmalarını sağlamak için Sovos olarak karmaşık süreçleri basitleştirmeye çalışıyoruz. Misyonumuz, dünyanın dört bir yanında faaliyet gösteren kurumlarımıza, vergi alanında yaşadıkları zorlukları aşmak ve vergi kanunlarına uyum sağlamak için gerekli olan bilgileri sağlamaktır.”
İngilizce yayımlanan raporun tamamına buradan erişebilirsiniz.
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 8 binin üzerinde müşterisine çözümleriyle destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Londra merkezli Hg bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Kuzey Amerika, Latin Amerika ve Avrupa’da ofisleri mevcuttur. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda dünya ölçeğinde lider konumundaki Sovos’un Türkiye Satış Direktörü Ali Bulut, dijital dönüşüm sürecini değerlendirdi.
2020 yılı Türkiye özelinde dijital dönüşümün artacağı bir yıl olması öngörülürken, Covid-19 salgını ile içerisinden geçilen süreçte, dijitalleşmede 10 yılda görülmesi beklenen gelişmelerin son bir yıl içinde gerçekleştiği görüldü.
Bu kapsamda Sovos Türkiye Satış Direktörü Ali Bulut, “2020 yılı, dijital dönüşüm açısından önemli gelişmelere sahne oldu. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), 19 Ekim 2019 tarihinde yayımladığı Genel Tebliğ ile 2020’nin e-dönüşüm yılı olacağının sinyallerini erkenden vermişti. Covid-19 salgını ile dijitalleşmenin artan ivmesi sonucu şirketler zorunlu e-belge kullanımına geçişin yanında, dijital dönüşüm kapsamında e-belge uygulamalarını kullanmaya başladı. Salgın sebebiyle e-ticaretin artması da e-belge kullanımını artırdı. Şirketlerin, e-dönüşüm uygulamalarının özellikle zaman, maliyet ve iş gücü açısından verimliliği artırdığını keşfetmesiyle e-belge türlerine olan talep de yükseldi” dedi.
2021 yılı içerisinde yakın zamanda GİB tarafından açıklanması beklenen yeni bir regülasyon bulunmadığının altını çizen Bulut, mevcut uygulamalarda güncelleme yoluna gidilerek kapsamların genişletilebileceğini dile getirdi.
Bu kapsamda son olarak sağlık hizmetleri sağlayıcılarına e-fatura ve e-arşiv fatura zorunluluğu getirilirken, e-döviz alım satım belgesinin (E-Dasb) kapsamı genişletildi. E-adisyon ile ilgili eşik sınırı ve zaman çizelgeleri ise GİB tarafından ilan edilecek. Zorunlu belgeler kapsamında olmasa da e-gider pusulası önümüzdeki yıllarda kullanım alanı artabilecek e-belge türleri arasında yer alıyor.
Verginin giderek dijitalleşmesinin de şirketleri dönüşüme uyum sağlamaya yönlendirdiğini dile getiren Ali Bulut, “Şirketler vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümlere erişmek için servis sağlayıcıları ile iş birliğini tercih ediyor. Dijital dönüşüm şirketlere zaman, maliyet ve iş gücü açısından verimlilikte artış getirirken, global servis sağlayıcılarını çözüm ortağı olarak seçen şirketler gerek yurt dışı gerekse de yurt içi pazarlarda daha da avantajlı konuma geliyor” dedi.
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 16 binin üzerinde müşterisine çözümleriyle destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Londra merkezli Hg bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Amerika ve Avrupa’da ofisleri mevcuttur. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Dünya çapında vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda lider konumdaki Sovos’un Regülasyon Danışmanı Selin Ring ve Türkiye Satış Direktörü Ali Bulut Türkiye’de e-dönüşümün geleceğini değerlendirdi: “E-dönüşüm uygulama ve kapsamı geliştikçe e-belgelerde de yoğun bir artış olacak.”
Dünyanın geri kalanına oranla Türkiye dijital dönüşümü erken benimseyen ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’deki e-dönüşüm hikâyesi 2010 yılında başlarken 2012’ye gelindiğinde süreç sistematik bir şekilde ilerlemeye geçiyor. İlk olarak 1 Ocak 2012’de e-defter zorunluluğuyla başlayan süreç, günümüzde e-belgelerin kapsamının geliştirilmesiyle hız kesmeden sürüyor.
Türkiye’de e-dönüşüm sürecinin mimarı olan Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) doğru politikalarla vergisel dijital dönüşümü şirketlere benimsetti ve dolayısıyla vergi süreçlerinin takibinde başarılı denetim modeli oluşturabildi.
Türkiye’nin geçirdiği e-dönüşüm yolculuğunu değerlendiren Sovos Regülasyon Danışmanı Selin Ring, “2012’den bu yana sürekli olarak belgelerin elektronikleştirilmesi ve e-belgeleri kullanma zorunluluğu durumlarını görüyoruz. Günümüze geldikçe zorunlulukların sıklığı artıyor. Aynı zamanda da halihazırda yürürlüğe girmiş olan belgelerin zorunluluk kapsamı genişliyor. Sürekli bir genişleme söz konusu. Son yıllara gelindiğinde ise değişim sıklığı geçmişe oranla çok daha fazla ve mükellefler için zorlu bir süreç getiriyor olsa da GİB, sistemli şekilde yürüttüğü e-dönüşüm planında emin adımlarla yürümekte kararlı” ifadelerine yer verdi.
GİB çeşitli e-belge türlerinde yeniden düzenlemeye giderek kapsamları geliştirdi:
GİB’in e-belgelerle ilgili izlediği dijital dönüşüm yolculuğunu değerlendiren Sovos Türkiye Satış Direktörü Ali Bulut, “Verginin dijitalleşmesi konusunda kamunun önayak olması çok önemli. GİB’in e-dönüşüm ve e-belgeler konusunda öncü olması, bir yandan da süreci optimum düzeyde yürürlüğe sokması mükelleflerin de zorunlu olmasalar dahi uygulamalara gönüllü olarak geçiş yapmalarını sağladı. GİB’in e-belgelerle ilgili son güncellemeleri de vergi süreçlerinin takibi için kritik öneme sahip. E-belgelerin yaygınlaşmasıyla vergisel anlamda gelir kayıpları da en aza indirilecek. Şirketler açısından da e-belgelerin zaman, maliyet ve iş gücü verimliliği getirmesiyle hem kamu hem de özel sektör tarafında kazançlı bir durum ortaya çıkıyor. İlerleyen süreçte e-belgelerin kapsamlarının gerek uygulama gerekse de mükellefler açısından daha da genişleyeceğini düşünüyoruz” yorumlarında bulundu.
E-dönüşüm ve e-belgeler hakkında daha detaylı bilgiye ‘E-Dönüşüm: 2021 Neler Getirecek?’ webinarı aracılığıyla erişebilirsiniz.
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 16 binin üzerinde müşterisine çözümleriyle destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Londra merkezli Hg bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Amerika ve Avrupa’da ofisleri mevcuttur. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda dünya çapında lider konumundaki Sovos, sonlanması öngörülen ve yeni başlayacak olan SGK teşvikleri hakkında detaylı bilgiler verdi.
Sovos, 15 Haziran’da düzenlediği webinar ile; 2021 yılı içerisinde yararlanılabilecek güncel teşvikler, Kısa Çalışma Ödeneği ve Nakit Ücret Desteği sürelerinin uzatılma ihtimali, 7252 ile 7256 no’lu teşviklerin güncel durumu, Faaliyetine Ara Verilen Sektörlere Yönelik Teşvikler (7316-7319) ve KOSGEB/İŞKUR Kaynaklı Ücret ve Mesleki Eğitim Destekleri gibi merak edilen konulara açıklık getirdi.
Fortune 500 listesinde yer alan şirketlerin yarısından fazlasının da dahil olduğu 8000’in üzerinde şirkete, tamamlayıcı ve süreklilik arz eden vergi uyumluluğu çözümleri sunan Sovos’un 15 Haziran’da düzenlediği webinarda Kovid-19 salgınının şirketler üzerinde oluşturduğu olumsuz etkileri azaltmayı amaçlayan SGK teşviklerindeki son durum ve yeni teşvikler ele alındı.
“2021 SGK Teşviklerinde Güncel Durum” başlığıyla düzenlenen webinara konuşmacı olarak Sovos Türkiye Satış Direktörü Ali Bulut ile Sovos’un iş ortaklarından Cobus İş Geliştirme Kurucusu, SGK ve İŞKUR Teşvik Danışmanı Kemal Sakin katıldı.
SGK’nın mevcut ve devam edecek olan teşviklerini değerlendiren Sovos Türkiye Satış Direktörü Ali Bulut konuya ilişkin görüşlerini şu şekilde dile getirdi:
“Vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunan Sovos; SGK teşvik konularının çözümünde de karmaşık teşvik hesaplamalarına son vererek hızlı ve kolay hesaplama, geçmiş dönem teşvik tutarlarını hata payı bırakmadan belirleme ve bu sayede personel sayısını artırırken eş zamanlı olarak maliyetlerden tasarruf etmeye yönelik pek çok fayda sağlıyor. Bu da özellikle içerisinden geçmekte olduğumuz dönemde kurumlar için büyük önem arz ediyor. 7252 ve 7256 teşvikleri, Kovid-19 sebebiyle yaşadığımız pandemi döneminde tüm müşterilerimiz için bir can suyu oldu. Sovos olarak müşterilerimizi bu teşviklerden yararlandırırken, aynı zamanda SGK’ya yapılan bildirimler ve başvurularda da danışmanlık yaptık. Müşterilerimizin hatalı başvuru ve bildirim yapmalarını önleyerek mağdur olmalarına izin vermedik.”
SGK teşvikleri birçok şirketin personel maliyetlerinden tasarruf ederek kazancını artırdığı önemli bir yol olduğunun vurgulandığı webinarda, çalışan sayısında herhangi bir sınırlama olmaksızın, küçük ve büyük ölçekli tüm işletmeler her ay sigortalı çalışanları için yatırdığı sigorta priminde teşvik, destek ve indirimden faydalanarak personel maliyetlerinden tasarruf edebileceği konuşuldu.
Kovid-19 salgını ile mücadele kapsamında geçtiğimiz yıl özel şirketlere birçok destek sağlayan SGK, 2021 yılında da; Genç, Kadın ve Mesleki Belge Sahibi Olanların İstihdamına Yönelik Teşvik, İşbaşı Eğitim Programını Tamamlayanların İstihdamına Yönelik Teşvik, İlave İstihdam Teşviki gibi geçmişten gelen teşviklerin süresini uzatarak ya da yeni teşvikler oluşturarak desteklerini sürdürecek.
Normalleşme Desteği: Normalleşme Desteği kapsamında; 1/7/2020 tarihinden önce başvurarak yeni koronavirüs (Kovid-19) kaynaklı zorlayıcı sebep gerekçesiyle uygulanan kısa çalışma ödeneğinden veya nakdi ücret desteğinden yararlanan sigortalıların aynı işyerinde haftalık normal çalışma sürelerine dönmeleri durumunda işverenlere prim desteği sağlanmaktadır.
Artı İstihdam Prim Desteği: 2019/Ocak ila 2020/Nisan aylarında/dönemlerinde en az sigortalı çalıştırılan aydaki/dönemdeki sigortalı sayısına ilave olarak istihdam edilecek sigortalıların prim ödeme gün sayılarının 53,67 TL ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda işverenlere prim desteği sağlanmaktadır.
*Ek Kurallar: İşveren, destekten yararlanan sigortalıların yarısından her birini, bu maddenin uygulama süresinin sona ermesinden itibaren, destek kapsamına girenlerin destekten yararlandığı ortalama süre kadar fiilen çalıştırmakla yükümlüdür.
Webinarda, SGK’nın 2021-14 sayılı Genelgesi çerçevesinde 7316 Kanun numaralı “Faaliyetine Ara Verilen Sektörlere Yönelik Teşvik” olarak isimlendirilen prim teşviki hakkında detaylı bilgiler de ele alındı. Bu kapsamda şirketlerin bu prim teşvikinden yararlanma şartları şu şekilde belirtildi:
Teşvik kapsamına giren işyerlerinde, 2021/Mart ayında 4447 sayılı Kanun kapsamında bildirilen (işsizlik sigortasına tabi olan) sigortalıların 2021/Nisan ve Mayıs aylarına ilişkin olmak kaydıyla, 5510 sayılı Kanunun 82. Maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı (brüt asgari ücret) üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı (%37,50) tutarında destek sağlanacaktır.
2021/Mart ayında 49 veya altında sigortalı çalıştıran özel sektör işverenlerine yönelik, en fazla 5 sigortalıdan dolayı yararlanabilecekleri yeni bir prim desteği getirilmiştir.
Yararlanma şartları:
Süresi devam eden teşvikler nelerdir?
Engelli Sigortalı İstihdamına Yönelik Teşvik, 4/B (BAĞ-KUR) 5 Puan Teşviki, Genç Girişimci Teşviki, Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararlar Uyarınca Uygulanan Teşvik ve Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerine İlişkin Teşvikler, SGK tarafından devam ettirilen teşvikler olmuşlardır.
Şirketlerin Yararlanabileceği Diğer Teşvikler:
İlgili webinar kaydına ulaşmak için aşağıdaki linki kullanabilirsiniz.
Link: 2021 SGK Teşviklerinde Güncel Durum
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 8 binin üzerinde müşterisine çözümleriyle destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Londra merkezli Hg bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Kuzey Amerika, Latin Amerika ve Avrupa’da ofisleri mevcuttur. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Dünya çapında vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda lider konumdaki Sovos, Ürün Yönetimi Başkan Yardımcısı Ayhan Boyacıoğlu, Satış Mühendisi Tamer Taşdelen ve Ürün Pazarlama Müdürü Melike Güher’in katılımıyla Türkiye’de e-dönüşüm süreçlerinin stratejik operasyonel verimliliğe etkisinin ele alındığı bir webinar düzenledi.
“İş Süreçleriniz Etkilenmeden E-Dönüşüm Stratejinizi Nasıl Güçlendirebilirsiniz?” başlığıyla düzenlenen webinarda e-dönüşüm trendleri, global iş yapış şekilleri ve sistemler, bulut tabanlı teknolojilerin önemi ve doğru çözüm ortağını seçmek ve SAP S/4 HANA Geçiş Senaryoları olmak üzere üç bölüm yer aldı.
Vergisel dijital dönüşüm sürecinin yanı sıra bulut tabanlı çözümlerin ele alındığı webinarda öne çıkan başlıklar şu şekilde:
Sovos Ürün Pazarlama Müdürü Melike Güher’in paylaşımlarına göre verilerin vergi mükellefinin sistemlerinden, vergi idareleri tarafından belirlenen elektronik ortamlara gerçek ya da yarı gerçek zamanlı ve elektronik olarak gönderilmesine dayanan Sürekli İşlem Denetimlerinde, Türkiye öncü ülkelerden biri konumunda.
EMEA ve Asya bölgelerindeki ülkelerin özellikle son beş yıldır ivmelenen bir şekilde sürekli işlem denetimi modeline geçiş çalışmalarına başladığı vurgulandı. Bu ivmeye paralel olarak 2025’e kadar tüm faturaların yüzde 75‘inin gerçek ya da yarı gerçek zamanlı olarak vergi otoritelerine bildirileceğini öngörüsü iletildi.
Vergi süreçlerinin dijitalleşmesiyle iş yapış şekillerinin değişeceğinden bahsedilirken, multidisipliner, işlem odaklı, veriler üzerinden ispata dayalı ve esnek süreçlerin önem kazanacağından bahsedildi.
Webinarda “Bulut Tabanlı Teknolojilerin Önemi ve Doğru Çözüm Ortağını Seçmek” başlıklı sunumu Sovos Ürün Yönetimi Başkan Yardımcısı Ayhan Boyacıoğlu yaptı. Bu kapsamda bulut tabanlı çözümlerle on-premise çözümlerin avantajlarının karşılaştırıldığı bölümde, bulut tabanlı teknolojilerin güvenlik, erişilebilirlik ve esneklik özellikleri ön plana çıktı.
Mükelleflerin bulut tabanlı servis sağlayıcı seçerken güvenlik, itibar ve referanslar kriterini göz önünde bulundurması gerektiğinin altını çizen Boyacıoğlu, güvenlik sorgulamasının sertifikasyon ve bağımsız denetim raporlarının ötesine geçmesinin önemini vurguladı.
Sovos Satış Mühendisi Tamer Taşdelen SAP S4/HANA’ya geçiş için sıfırdan kurulumu (Greenfield), geçmiş verilerin ve süreçlerin tümünün korunması (Brownfield) ve seçilen veri ve seçilen süreçleri koruyup diğerlerini yeniden tasarlanması (Bluefield) olmak üzere üç farklı senaryo paylaştı.
SAP geçiş sürecinin e-dönüşüm sürecinden bağımsız ele alınamayacağının altını çizen Taşdelen, tek servis sağlayıcı ile çalışmanın avantajlarından bahsetti.
Sovos Hakkında
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve farklı büyüklükleri olan müşterilerine 70’ten fazla ülkede destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Hg ve TA Associates bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Amerika ve Avrupa’da ofisleri bulunmaktadır. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Sovos, Avrupa’daki ürün geliştirme mükemmeliyet merkezini bu satın alma ile geliştirecek
Dünya çapında vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda lider konumdaki Sovos, bugün sürekli işlem denetimi alanında e-Fatura, e-Defter, e-Arşiv Fatura, e-irsaliye çözümleri için bulut tabanlı teknolojiler sunan Digital Planet’i satın almak için bir anlaşma yaptığını duyurdu. Bu satın almanın tamamlanmasının ardından Sovos, Türkiye’de ve bölgedeki büyüyen kanal iş ortakları, küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ) ve büyük kurumsal müşterilerine daha iyi hizmet verebilmek için İstanbul temelli ürün geliştirme mükemmellik merkezini genişletecek.
Türkiye, Latin Amerika’dan sonra dünyada en gelişmiş e-dönüşüm, dijital vergi ve regülasyonlara sahip nadir ülkelerden biri. Sovos, Türkiye’de 2019 yılında Foriba’yı satın aldıktan sonra Avrupa’daki mükemmeliyet merkezini İstanbul’a taşıdı. Bu satın almadan sonra Sovos İstanbul ofisi Yunanistan, Hindistan ve Suudi Arabistan’daki sürekli işlem denetimlerine yönelik çözümler geliştirmeye başladı. Türkiye’deki yazılım geliştirme ekibi, Avrupa, Orta Doğu, Afrika, Latin Amerika ve Asya’da faaliyet gösteren kurumlar için dolaylı vergi uyum süreçlerini merkezileştiren ve kolaylaştıran ‘Sovos Gelişmiş Periyodik Raporlama’nın modernizasyonuna da öncülük etti.
Konuyla ilgili açıklama yapan Global Katma Değer Vergisi Genel Müdürü Steve Sprague: “Digital Planet satın alması bizim kanal iş ortaklığımızı geliştirirken, işletme ve KOBİ’lerden oluşan müşteri ağımızı da önemli ölçüde artıracak. Sovos’un Türkiye’de yaptığı bu ikinci satın alma hem yerel hem de bölgesel pazara olan inancını gösteriyor. Sovos bu satın almalar sayesinde İstanbul’daki yazılım geliştirme operasyonunu büyütüyor” diye konuştu.
Digital Planet’in sunduğu bulut çözümler bir yandan e-dönüşüm regülasyonlarına yanıt verirken bir yandan da bankalar, telekomünikasyon ve sigorta şirketleri için çağrı merkezleri müşteri kayıtları, telefon faturaları, banka dekontları, kredi kartı ekstreleri, sigorta poliçeleri ve diğer kişiselleştirilmiş belgelerin güvenle arşivlenmesini sağlıyor. Digital Planet’in de aralarına katılmasından sonra Sovos, bu iki birleşen kurumun gücüyle müşterilerin tüm ihtiyaçlarını eksiksiz karşılamak için güvenli, ölçeklenebilir, istikrarlı teknoloji ürünleri ve hizmetleriyle gereken desteği sağlayacak.
Sovos CEO’su Andy Hovancik ise konuya ilişkin görüşlerini şöyle dile getirdi: “Digital Planet’i satın alma kararımız, verginin dijital dönüşümünün her büyüklükteki kurumu etkilediğini göz önüne alarak her boyuttaki müşteriler için ölçeklendirdiğimiz çözümlerimiz neticesinde Avrupa ve Amerika’da da hayata geçirdiğimiz bir dizi satın alma kararımız ile doğru orantılı. Biz bu karmaşık küresel zorlukları çözmek için yola çıktık, satın alma stratejimiz de bu alandaki ciddiyetimizi yansıtıyor”.
Kurumsal Çözümler Başkan Yardımcısı John Gledhill ise “Digital Planet satın almasını takvim yılının sonuna kadar tamamlamayı umuyoruz. Bu 2021’de Sovos’un sekizinci satın alma işlemi olacak. Digital Partner’ın Sovos’a katılmasıyla Türkiye ekibi yüzde 65 oranında büyüyecek. Bu işlemin ardından Avrupa çalışan sayımız 700’ü, 13 şehirde faaliyet gösteren global ekibimizin sayısı da 2 bini aşacak” dedi.
Anlaşmanın şartları henüz açıklanmadı. Sovos, yazılım ve hizmet işletmelerine odaklanan Londra merkezli uzman özel sermaye yatırımcısı Hg ve TA Associates bünyesinde faaliyet gösteriyor. Bu süreçte Ernst & Young finansal danışmanlık hizmeti sunarken, Akol hukuk danışmanlığını yürütüyor. Özbek Hukuk ise Digital Planet’in hukuk danışmanı olarak sürece destek veriyor.
İşlemin tamamlanması, düzenleyici onayı ve diğer geleneksel kapanış koşullarına tabidir.
Sovos Hakkında
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve farklı büyüklükleri olan müşterilerine 70’ten fazla ülkede destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Hg ve TA Associates bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Amerika ve Avrupa’da ofisleri bulunmaktadır. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.
Digital Planet Hakkında
2000 yılında kurulan Digital Planet, e-Dönüşüm sektöründe Türkiye’nin lider ve öncü şirketidir. Türkiye’de e-Fatura konseptini ilk kez uygulamaya geçiren Digital Planet, “Kişiselleştirilmiş Akıllı Doküman” kavramı altında ödüllü ilk yüksek sıkıştırmalı dijital doküman arşiv teknolojisini Türkiye’ye ilk getiren şirket olmuştur. ERP sistemleriyle doğrudan entegre çalışan, maliyet avantajlı özel entegratörlük hizmetleri kapsamında e-Fatura, e-Arşiv, e-Defter, e-İrsaliye, e-Makbuz ve e-Mutabakat gibi ürünler sunan Digital Planet, 20 yılı aşkın deneyimi, 30 bin müşterisi ve 150 çalışanının katkılarıyla, e-Dönüşümde yenilikçi teknoloji ve çözüm yelpazesini bugünün ve yarının gereksinimlerine uygun olarak geliştirmektedir. İstanbul, Ankara ve Konya’da olmak üzere toplamda üç ofisle faaliyetlerini sürdüren Digital Planet, “Sürdürülebilir Dijital Dünya” anlayışıyla kurumların çevresel etkilerini azaltmaya yönelik çözümlere odaklanmaktadır.
Sovos Türkiye Genel Müdürü Elçim Sirek, KOBİ’lerin e-dönüşümün faydalarının farkında olduğunu belirterek, bu alandaki gönüllü ve bilinçli adımlarına dikkat çekti: “Dijitalleşmenin öneminin her geçen gün artmasıyla, pek çok şirketin henüz Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenen e-fatura, e-arşiv fatura ve e-irsaliye’ye geçiş kapsamında olmasalar bile e-dönüşüm süreçlerini erkenden tamamlamaya istekli olduklarını görüyoruz. E-belgelere gönüllü geçiş yapan şirketlerin büyük bir çoğunluğunu KOBİ’ler oluşturuyor”
Verginin dijital dönüşümü ile gelen karmaşıklıkları çözüme kavuşturmak için kurulan alanında lider global bir şirket olan Sovos, 70’ten fazla ülkede 16 binden fazla kurumsal müşteriye vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda hizmet veriyor. Türkiye’de ise Sovos’un 65 binden fazla müşterisi, bulut sistemlerde günlük 2.2 milyondan fazla e-belge işlemi gerçekleştiriyor. Sovos Türkiye Genel Müdürü Elçim Sirek’in verdiği bilgilere göre; Türkiye, global alanda verginin dijitalleşmesini en iyi ve hızlı şekilde başaran ülkelerden biri ve dönüşümünü büyük ölçüde tamamlamış durumda. Sirek, bu başarının sırrını ise KOBİ’lerin e-dönüşüm konusundaki gönüllü ve bilinçli adımlarına bağlıyor.
E-fatura uygulamasının kapsamının ilk tanıtıldığı 2012 yılından beri, e-belgeler ve kapsamlarının kademeli olarak arttırıldığını belirten Sirek, Türkiye’de mevcutta 11 tane düzenlenmiş elektronik belge bulunduğunu söyledi. Bu belgelerden en yoğun kullanılanlar ise e-fatura, e-arşiv fatura ve e-defter uygulamaları olarak öne çıkıyor. E-dönüşüm pazarının %75’inden fazlasını Küçük Orta Ölçekli İşletmeler yani KOBİ’lerin oluşturduğunu söyleyen Sirek, “Genel anlamda, Türkiye’deki e-fatura ve e-arşiv fatura kullanıcılarının yaklaşık yüzde 50’sinin gönüllülük esası ile e-faturaya geçtiğini gözlemliyoruz. Son tebliğ ile Temmuz’da 150 bin yeni mükellefin sisteme girmiş olması gerekiyor ancak yaklaşık 80 bininin halihazırda sistemde datası bulunuyor. Bu da bize aslında gönüllü geçişin geldiği noktayı gösteriyor” dedi.
KOBİ’leri cezbeden ve zorunlu mükellef olmasalar da e-belgelerin avantajından faydalanmak istemelerini sağlayan pek çok neden olduğunu söyleyen Sirek, bu nedenleri ise şöyle açıklıyor: “E-dönüşüm her şeyden önce firmalara zaman, maliyet ve iş gücünde verimlilik imkânı sunuyor. Fiziki süreçlerin karmaşıklığı ve maliyetleriyle uğraşmadan iş akışını devam ettirebilmek, tahsilatların takibi ve kontrolünü hızlandırabilmek firmalar için çok değerli. Son tüketiciye kesilen faturaların oluşturulması, arşivlenmesi maliyetli ve zor. Bu faturaların minimum 10 yıl saklanması gerekiyor. Elektronik ortamda saklanan ve istenildiğinde kolaylıkla ulaşılabilen e-arşiv faturalar bu zorlukları azımsanmayacak ölçüde azaltıyor. Veriler her zaman denetime hazır, erişilebilir ve güvende kalıyor. Muhasebe süreçleri hızlanıyor, raporlama işleri kolaylaşıyor, operasyonel yük hafifliyor. Tüm süreçleri uçtan uca güvenli bir şekilde yönetebilmek firmaların operasyonel verimliliğini ciddi oranda artırıyor. Tüm bunlarla birlikte kâğıt tüketiminin azalıyor olması ise sadece firmaların maliyetleri değil doğamız ve çevremiz için de çok önemli.”
Pandemiyle birlikte dijitalleşmenin kaçınılmaz hale geldiğini belirten Sirek’e göre her şirket bu akımın bir parçası olmak istiyor. Dijitalleşemeyenin bir süre sonra işlerini yapamaz hale geleceğinin de herkes farkında. Bu nedenle gönüllü geçişlerin de artarak devam etmesini bekliyorlar. Sirek sözlerini şöyle tamamlıyor: “Hem gönüllü geçiş yapacaklara hem de Vergi Usul Kanunu’nun Genel Tebliği’nde yapılan yeni düzenlemeler sonucunda 1 Temmuz itibarıyla e-fatura, e-arşiv ve e-irsaliye’ye geçiş yapması gereken mükelleflere tavsiyem, e-dönüşüm sürecinde yol arkadaşlarını iyi seçmeleri yönünde. Şirketler, e-dönüşüm için uzman bir servis sağlayıcısı tercih ettiklerinde, sürekli değişen regülasyonlardan endişe etmeden gönül rahatlığıyla odaklanmaları gereken asıl işleriyle ilgilenebiliyorlar.”
Vergi uyumluluğu ve vergi yazılımları konusunda dünya ölçeğinde lider konumundaki Sovos’un Türkiye organizasyonunda gerçekleşen üst düzey atama ile Ülke Müdürlüğü pozisyonuna Elçim Sirek getirildi.
En son olarak Oracle şirketinde Türkiye, Macaristan, Romanya, Bulgaristan ve Azerbaycan bölgelerinden sorumlu lider olarak görev yapan Elçim Sirek, farklı şirketlerde IT Uygulama Yöneticisi ve Bilgi Teknolojileri Direktörlüğü sorumluluklarının ardından Gartner’da İş Geliştirme Direktörlüğü görevini üstlendi.
3 Mayıs 2021 tarihinde Sovos ailesine katılan Elçim Sirek, Avrupa Yönetici Direktörü James Buckley’e bağlı çalışacak.
Sovos Hakkında
Sovos, vergilendirme, işlem uyumu için sürekli kontrol, vergi raporlama ve vergiye ilişkin daha pek çok konuda eksiksiz ve bağlantılı çözümler sunarak vergide dijital dönüşümün getirdiği zorlukların üstesinden gelmek için tasarlanmıştır. Şirket, yarısı Fortune 500 listesinde yer alan ve 70’ten fazla ülkede faaliyet gösteren 16 binin üzerinde müşterisine çözümleriyle destek olmaktadır. Sovos’un SaaS ürünleri ve Sovos S1 Platformu çok sayıda profesyonel iş uygulaması ve devletlerin yasal uyum süreçleriyle entegredir. Londra merkezli Hg bünyesinde faaliyet gösteren Sovos’un Amerika ve Avrupa’da ofisleri mevcuttur. Ayrıntılı bilgi için www.sovos.com/tr/ web sitesini ziyaret edebilir, Sovos’u LinkedIn ve Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.