Mali verilerin gerçek zamanlı olarak toplanması, kamu maliyesinin temel karar alma mekanizmalarından biri hâline geliyor. İşlem verileri, iş dünyasına dair genel tabloya tam zamanlı ve güvenilir bir yaklaşımla bakılabilmesini sağlar. Hükumetlerin karar alma sürecinde analitik verilere güvenmesine olanak tanır.
Bu durum, birçok hükumetin, vergi mükelleflerinin işlem verilerini gerçek/gerçeğe yakın zamanlı olarak devlet hizmetlerine iletmelerini gerektiren Sürekli İşlem Denetimi (CTC) sistemlerini benimsemelerine neden oldu. Güney Kore, bir CTC sistemini değerlendiren ilk ülkelerden biriydi. 2011’in başlarında belirli vergi mükelleflerinin e-fatura verilerinin hükumete raporlanması zorunlu kılındı.
Zorunluluğun kapsamı genişletildi
İlk uygulamadan sonraki yıl, Güney Koreli yetkililerin yetki kapsamını genişletmesiyle e-fatura sistemi daha çok vergi mükellefi için zorunlu hale geldi. 2014 yılında CTC yetkilerinin kapsamında, ilgili kapsamın günümüzdeki seviyeye ulaşmasını sağlayan başka bir genişletme yapıldı.
Mevcut sistem, tüzel olan herhangi bir işletmenin veya bir önceki vergi yılı için toplam arz değeri 300.000.000 KRW veya daha fazla olan bir kişinin, KDV’ye tabi mal veya hizmetlerin alıcısına bir e-fatura düzenlemesini ve fatura verilerinin hükumete raporlanmasını zorunlu kılıyor.
Güney Kore e-fatura sistemi, alıcıya bir e-fatura düzenlenmesini ve düzenlendiği tarihten itibaren bir gün içinde bu fatura verilerinin devlet portalına raporlanmasını zorunlu kılıyor. E-faturalar gönderilmeden önce, tedarikçilerin bunları bir PKI elektronik imzasıyla dijital olarak imzalaması gerekiyor. E-faturalar, Ulusal Vergi Dairesi (NTS) Portalına XML formatında rapor ediliyor. Gerçeğe yakın zamanlı raporlama süresi sınırı nedeniyle, Güney Kore e-fatura sistemi CTC kategorisinde bulunuyor.
Güney Kore en başından beri kapsamlı bir e-fatura sistemini uygulamaya koydu. Sonuç olarak, gerekliliklerde veya uygulamalarda önemli bir değişiklikle karşılaşılmadı. Bu durum, Güney Kore’deki vergi mükelleflerine, sürekli değişikliklerin olduğu diğer CTC yargı bölgeleri ile karşılaştırıldığında büyük bir rahatlık sağlıyor.
Vergi mükelleflerine sağladığı faydaların yanı sıra, düzenleyici değişikliklerin uygulamaya konma maliyetleri önemli miktarlarda olabileceğinden, üzerinde düşünülmüş bir CTC sisteminin devlet için de daha az külfetli olmasını sağlıyor.
Giderek daha fazla sayıda hükumet CTC rejimlerini benimsemeyi düşünüyor. Hükumetler, hem hükumet hem de vergi mükellefleri açısından olumlu sonuçlanan bu yaklaşım için Güney Kore’yi bir başarı hikayesi olarak görmeli.
Harekete Geçin
Sovos, tüm dünyada müşterilerini e-fatura zorunluluklarına uyumlu tutmak konusunda on yıldan fazla deneyime sahiptir.